“Sapıtıcı İmamlar”:
Ebu Hüreyre -radiyallahu anh-den rivayet edilen bir Hadis-i şerif’lerinde Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurmuşlardir:
“Ahir zamanda ümmetimden bazı insanlar çıkacak. Sizlere ne sizin ve ne de atalarınızın duymadığı şeyler anlatacaklar. Onlardan uzak durun.” (C. Sağîr: 4780)
Küfür ortalığı öyle istilâ edecek ki, imanın yerine küfrü yerleştirmeye çalışacaklar, söylediklerini tatbik ettirmeye gayret edecekler. Onların isteklerini tatbik edenler onların yolundadır.
Ve onlar o kadar çoğalacaklar ki, bölük bölük, alay alay insanlar küfre kayacaklar. Buna sebep de sapıtıcı imamlarla zâlim âmirler olacak.
Dünyaya aşırı muhabbetten ötürü dünyaya kayacaklar. Bunların hepsi de cehennemdedir. İmandan yoksun oldukları için bu hale düşmüşlerdir.
Bütün sapıtıcı imamlar, ilâhî emirleri arkaya attılar. Sûret-i haktan göründüler, müslüman gibi göründüler. Müslümanları kendilerine celbetmek için İslâm’ın ön safında gibi hareket ettiler. Kendilerinde biraz kuvvet bulunca asliyetlerini ortaya koydular. Dikkat ederseniz sapıtıcı imamların hepsinin doğru yoldan, din-i İslâm’dan ilk sapış şekli Yâsin sûre-i şerif’inin 21. Âyet-i kerime’si oldu.
Allah-u Teâlâ Âyet-i kerime’sinde:
“Sizden hiçbir ücret istemeyenlere uyun, onlar doğru yoldadırlar.” (Yâsin: 21)
Buyurduğu halde, evvelâ halkı İslâm namına soymaya, yolmaya başladılar. Dini bıraktılar, dünyaya daldılar, yani dünyayı dine tercih ettiler.
Resulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- Efendimiz diğer bir Hadis-i şerif’lerinde buyururlar ki:
“Âhir zamanda öyle kimseler türeyecektir ki bunlar dinlerini dünyalığa alet edeceklerdir. İnsanlara karşı koyun postuna bürünmüş gibi yumuşak ve güzel huylu görünürler. Dilleri şekerden bile tatlıdır, amma kalpleri kurt gönlü gibidir.
Aziz ve Celil olan Allah-u Teâlâ (bu gibi kimseler için) şöyle buyurur:
‘Bunlar acaba benim sonsuz affediciliğime mi güveniyorlar, yoksa bana karşı meydan mı okuyorlar? Ululuğum hakkı için, onlara öyle ağır bir musibet vereceğim ki, aralarında bulunan yumuşak başlılar şaşakalacaklardır.” (Tirmizi)
O zamanın kurtları koyun postuna bürünerek halkın karşısına çıkarlar.
Hep yalan söylerler, hiç utanmazlar.
Dini ve devleti tahrip etmek için ihaneti apaşikâr yaparlar.
İyileri yok etmek, kötüleri ve kötülüğü ortaya koymak, düzeni bozmak için tahripleri çoktur.