17 Mayıs 2013

AŞK BEDEL İSTER


Aşk dediğin beklemektir Ey Sevgili! Kays gibi Mecnun olana kadar, Hz. Yakup gibi aydınlığa hasret kalana kadar beklemek bekleye bekleye gözden olmak, sözden olmaktır. Ve beklemek dünyanın en asil eylemidir, eğer beklenene değecekse. Bilesin! Aşk; yanmaktır Ey Sevgili! Yanıp kül olmaktır, Kerem gibi Aslına ermektir. Ateşin ortasına hesapsız girmektir İbrahim misali. Ki onun gönlünün yangınıdır ateşi gülistana çeviren. Ki yanmak insanı kurtarır hamlıktan çiğlikten. Hem ne diyordu şair; "Yanmışın halinden ne bilsin ham/ Sükut gerektir bize gayrı vesselam.. Gözlerinden ayrı geçen her an yanmaktayım. Bilesin! Aşk; bedel ödemektir Ey Sevgili! Bülbül, gonca gülü görebilmek için her seher uyanık olmak ve güle ulaşmak için yüreğini gülün dikenine asmak, kanını akıtmak zorundadır. Ya ben yüreğimi nereye asayım Ey Sevgili. Çünkü Aşk bedel ister, külfetsiz nimet olmaz. Beklemek bedel ödemekse eğer hâlâ ödüyorum o bedeli. Bilesin! Aşk; vazgeçmektir Ey Sevgili! Mecnun gibi aklından, Kerem gibi bedeninden vazgeçmek. Yardan gayrısından, cümle cihandan vazgeçmek. Yemeden, içmeden, uykudan uyanıklıkdan ve vazgeçmekten bile vazgeçmektir gün gelince. Senin için senden vazgeçmişim. Bilesin! Aşk; bilmektir Ey Sevgili! Bir tek yârı bilmek, onu candan daha aziz bilmektir. Ondan gayrı bildiklerinin hiçbir şey olduğunu dünyanın onunla mana bulduğunu bilmektir. Onun selamı ile gelen bela olsa Eyvallah diyebilmektir. Kızmana, gülmene, gelmene, gitmene hepsine Eyvallah. Bilesin! Aşk; susmaktır Ey Sevgili! Onun güzelliğini, iyiliğini tarif etmeye gücün yetmediği an susmaktır. Kelâmın, kalemin, sözün tükendiği yerde, manayı sessizliğe yükleyip susmaktır. Artık sustum Ey Sevgili. Bilesin! Aşk dediğin susup beklemektir, Aşk dediğin....

UMRUMDA DEĞİL YAŞAMAK ÖLMEK

Umrumda değil yaşamak ölmek Canımdan geçerim senden vaz geçmem Olur mu bu aşkı bir anda silmek Canımdan geçerim senden vazgeçmem Dünya tersine dönse vazgeçmem Gökteki güneş sönse vazgeçmem Sensizlik inan ki ölümden beter Canımdan geçerim senden vazgeçmem Artık bundan sonra seniz olamam Kendime başka bir dünya kuramam Mümkün değil benim sensiz yaşamam Canımdan geçerim senden vazgeçmem Dünya tersine dönse vazgeçmem Gökteki güneş sönse vazgeçmem Sensizlik inan ki ölümden beter Canımdan geçerim senden vazgeçmem.. Ali Tekinture

BİZE YAKIŞMIYOR...........

Bize Yakışmıyor
 Sevdalar türkülerde kıvam tutmuyor 
 Yürek atışları göğe vurmuyor 
 Yaşamın töresi çağa sığmıyor 
 Yakışmıyor aslında böyle yaşamak 
 Bize yakışmıyor Ne zaman insan olmanın 
 Sancısıyla kıvrasan 
 Kuru sıkı kurşunlar kadar önemsiz 
 Hayatım serilir gözlerimin önüne 
 Bir sinema bileti gibi 
 Yırtılıp atılan ömrüm 
 Kahırla sitemle isyanla geçen yıllarım
 En yalnız gecelerde büyütüldüm 
 En yalnız kelimelerle anlatıldım
 Ve de en cömert yalanlarla aldatıldım
 Bu yüzden garipliğim anam 
 Acılarım kara sevdam oldu 
Kapalı gişe oynadım yoksulluğun dramını 
 Nasipsizliğin zaferiyle öğütülüp
 Rekorlar kırdım 
 Künyemde yazılı talihsizliğim 
 En büyük nişanım kadersizliğim 
Elimde ayağımda yokluk kelepçesi 
 İtaatsizlikle suçlandım üstelik hayata karşı 
Razı değil bu gönül benden 
 Razı değil bu yürek benden 
Ellerim isyankar gözlerim sitem kar 
 Yüreğimde çığlık çığlığa kurşuna dizilir arzularım 
 Nefesimin ağırlığında intihar eder duygularım 
 Acıdıkça yanar içim yandıkça isyan okur kimliğim
 Geçip giden zaman benden habersiz
 Oysa gecenin gizeminden sıyrılmış 
 Bir şafak vakti ne yakışırdı bana
 Ne zaman bir Leyla sancısıyla kıvransam 
 Namlunun ucundaki delikanlı sevdam gelir aklıma 
 Ölümse uğruna ölüm dediğim can adadığım sevdam 
 Bir de aldatılmış umutların elinde 
 Silinip giden kimliğim 
 Bu yüzden bilinmezliklerin 
 Mucizesine sırdaş oldum 
 Çatlamış topraklarda steplerce susuz kaldım
 terk edilmiş örenler misali gamla doldum
 Korkularım yürüdükçe damarlarımda 
Acıyı hissederek acıyı du***** 
 Nabzını saydım avuçlarımda bu sefil hayatın 
 Yine de bu gözler ihaneti kuşanmadı 
 Yalan masallar düş olmadı 
 Bu yüzdendir ayazı 
 Bu eller kula kul olmadı 
 Bundandır nasırları
 Aydınlıktım oysa karanlığa karşı direnen 
 Acıydım nefes nefes hücrelerimde gezinen 
 Gözlerim hüzne yatkındı 
 Yüreğim kara sevdaya 
 Çiçeklerle donanmış yemyeşil bir bahar 
 Ne yakışırdı bana 
 Yurdagül Özay

HANGİ RÜZGAR SABIRLA BÖYLE KOŞAR ARDINDAN






Gelmedin son hayal de yanıp yanıp kül oldu
bu deruni kavgada kırılan gönül oldu
şimdi menziller elem,yürek duman,sine çak
devleri mahkum eden hayatım şimdi helak
Gelmedin yıldırımlar düştü hülyalarıma
nasıl kıydın be zalim masum rüyalarıma
sana doğru her adım neden hep ölüm sunar
seni her andığımda renk solar,desen yanar

Hangi rüzgar sabırla böyle koşar ardından
hangi el nakış nakış gergef dokur ardından
susarsam anlatır mı seni göklere tarih
bensiz olur mu sabah, güler mi kara talih
gelmedin koptu zincir parçalandı anılar
sardı bütün ruhumu tükenmeyen ağrılar
kalbimin pembe köşkü harab oldu gelmedin
bahçesinde açan gül turab oldu gelmedin
bil ki kıyamet kopsa bu ateş sönmeyecek
heyhat! şair mehtaba bir daha dönmeyecek..

Nurullah GENÇ




İNANMA ŞU VEFASIZIN SÖZÜNE


İnanma şu vefasızın sözüne..!!
Boşuna düşürdüm,saçlarıma ak
Nasıl bel bağladım,bu hayırsıza
Yeter artık ondan,neler çektim bak
İnanma sakın şu,VEFASIZIN sözüne..

Ne kadar dil döküp,yemin içmişti,

Herşeyinden bizim,için geçmişti
Sanki acı için,beni seçmişti
İnanma sakın şu,VEFASIZIN sözüne..

Döktürür gözümden,kanlı yaşlarım

Diyordu her şeye, senle başlarım.
Akılsız başımı, kendim taşlarım
İnanma sakın şu,VEFASIZIN sözüne..

Aldanırsan daha,çok ağrır başın

Bir kere dönüpte,sildimi yaşın.?
Kazarlar mezarın,yazarlar taşın
İnanma sakın şu,VEFASIZIN sözüne..

Yıllar geldi geçti,asla sordumu.?

Saldıda sevdaya,kendin yordumu?
Kaç defa söz verdi,bir kez durdumu.?
İnanma sakın şu,VEFASIZIN sözüne..

Yeter artık bırak,derde boyanma

Böyle vefasıza,belin dayanma
Senden başkasına hiçte inanma
İnanma sakın şu,VEFASIZIN sözüne..

Yakar yüreğini,candan bakışı,

Halden hale koyar,dertsiz başını.
Zehir eder inan ekmek aşını,
İnanma sakın şu,VEFASIZIN sözüne..

Durak YİĞİT derki, ağrıtır başım

Kazdırdı mezarım,diktirdi taşım
Musallaya kondu, işte naaşım
İnanma sakın şu,VEFASIZIN sözüne..

Durak YİĞİT

Yaşam üzerine fazla geldiği zaman onu zorlama,



Yaşam üzerine fazla geldiği zaman onu zorlama,
Biraz duraksa, neler olup bittiğine anlam verme.
Mutlaka yanlış bir şey oldu 

ve düşüncelerin ile dileklerin aynı orantıda değildi.
Ve varlığın ile buluşamadı
Sorun yok, sadece bekle.
Güneş doğacaktır, çimler yeşerecektir,
Çiçekler açacaktır,Rüzgâr esecektir

Ve yağmur yağacaktır, zorlamaya gerek yoktur.
Olması gereken kendiliğinden olur.

İzlemene devam et, şahitlik güzeldir

Hem olayın dışındasındır hem de içinde...

O bir dengedir,O anlamlıdır,
Şahit ol, tanık ol, olan ile bütünleş.
Güzellik olanların içinden filizlenecektir;
Zorlamaya gerek yoktur.
Olması gereken kendiliğinden olur.

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...