14 Eylül 2019

Karaciğer Sağlığının Korunmasına Yardımcı Olan En İyi 5 Takviye


https://muscleandfitness.com.tr/diyet/

Karaciğer Sağlığının Korunmasına Yardımcı Olan En İyi 5 Takviye


0
karaciger-cover
Karaciğer, sindirim sisteminde oldukça önemli bir role sahiptir. İlaçlar da dahil olmak üzere yediğiniz ya da içtiğiniz her şey karaciğerinizden geçer. Bu yüzden karaciğerinizin sağlıklı olması ve işini yapabilmesi genel sağlık durumu için de gereklidir. MedStar Georgetown Transplantasyon Enstitüsü’nden Rohit Satoskar, “ Karaciğerinize iyi bakmazsanız kolayca işlevini yitirebilir” diyor. “Ve bir kez işlevini yitirdikten sonra geriye dönüş çok zordur”

Karaciğerin Görevleri Nelerdir?

Yetişkin kişilerde karaciğerin ağırlığı genellikle 1,3 ile 1,5 kilogram arasındadır ve vücutta sağ taraftaki alt göğüs kafesinin altında yer alır. Karaciğerin çok önemli birkaç görevi vardır. Vücudunuzun oluşturduğu zararlı kimyasallardan kurtulmanızı sağlayarak kanınızı temizler. Safra denilen bir sıvı üretir ve bu sıvı, besinlerden aldığınız yağları parçalamanıza yardımcı olur.(1) Ayrıca karaciğer, ihtiyaç duyduğunuzda size hızlı bir şekilde enerji sağlayacak olan glikozu depolar.

Karaciğer Sağlığı Nasıl Korunur?

karaciger-sagligi
Karaciğerinizi iyi durumda tutmanın zor bir yanı yoktur. “Her şey sağlıklı bir yaşam tarzı ile ilgili” diyor Massachusetts Genel Hastanesi’nde karaciğer nakli programının tıbbi direktörü olan Ray Chung, MD. “Karaciğer sağlığınıza dikkat ederken, karaciğer için özellikle besleyici ve yararlı olan şeyleri yemekten veya içmekten ziyade öncelikle kötü olan her şeyden kaçınmanız gerekir” diye de ekliyor. İşte karaciğer sağlığınızı korumak için bazı yollar:
  • Çok fazla alkol almayın. Alkol, karaciğer hücrelerine zarar verir ve ölümcül olabilen siroza yol açan şişlik veya skar oluşumuna neden olabilir.
  • Sağlıklı bir diyet programı uygulayın, karaciğere iyi gelen besinler tüketin ve düzenli egzersiz yapın.(2) Bunları yaptığınızda kilonuzu kontrol altında tutmuş olacaksınız. Bu durum siroza yol açan alkole bağlı olmayan karaciğer yağlanması hastalığının (NAFLD) önlenmesine yardımcı olur.
  • Bazı ilaçları kullanırken dikkat edin. Bazı kolesterol ilaçları kimi zaman karaciğer problemlerine neden olan bir yan etkiye sahiptir. Ayrıca çok fazla ağrı kesici aldığınızda karaciğeriniz bundan zarar görebilir.
  • Viral hepatitin nasıl önleneceğini öğrenin. Viral hepatit karaciğerinize zarar veren ciddi bir hastalıktır ve birkaç çeşit vardır. Hepatit A genellikle yemeklerden ya da içme suyundan bulaşır ve bu şekilde hastalığa neden olan virüsleri vücudunuza alırsınız. Dünyada salgınların yoğun olduğu bir yere seyahat ediyorsanız aşı olmayı ihmal etmeyin. Hepatit B ve C ise, kan yoluyla bulaşabilir. Riskinizi azaltmak için diş fırçası ve veya iğne gibi ögeleri kimseyle paylaşmayın. Hepatit C için henüz bir aşı yoktur, fakat hepatit B için aşı bulunmaktadır.
  • Toksinlere dokunmayın ya da solumayın. Bazı temizlik ürünleri ve böcek ilaçları, karaciğerinize zarar verebilecek kimyasallara sahiptir. Onlarla doğrudan temastan kaçının. Sigaralardaki katkı maddeleri de karaciğerinize zarar verebilir, bu nedenle sigara içmeyin.

Karaciğer Sağlığı İçin Kullanılması Gereken En iyi 5 Takviye

Karaciğer sağlığını korumak için gerekli takviyeleri kullanın. Özellikle kolin gibi maddeler içeren takviyeler kullanın. Kolin, karaciğeri korur ve normal bir şekilde fonksiyonunu sürdürmesine yardımcı olur. Karaciğerinizi korumak için kullanabileceğiniz en iyi takviyeler aşağıda listelenmiştir:

1. New Life 4 Hepa 30 Yumuşak Tablet

1
New Life 4 Hepa 30 Yumuşak Tablet, bitkisel ekstreler içeren 4 etkin madde ile 3,5 kat yüksek biyoyararlanım sunan silibin içermektedir. Silibin halk arasında devedikeni olarak ilinen Milk Thistle bitki ekstresinin etkin maddesidir. Ayrıca normal karaciğer fonksiyonunun korunmasına katkı sağlayan kolin sağlar. Servis başı fiyatı 2,63 TL’dir.

2. Solgar VM Prime 50+ 60 Tablet

3
Solgar VM Prime 50+ 60 Tablet, vitamin, mineral ve bitki ekstreleri içeren bir gıda takviyesidir. Sentetik renklendirici, koruyucu ya da yapay tatlandırıcı maddeler içermemektedir. Bu maddelere karşı hassasiyeti bulunanların ve vejetaryenlerin kullanımına uygundur. Servis başı fiyatı 2,27 TL’dir.

3. Vitabiotics Immunace 30 Tablet

4
Vitabiotics Immunace 30 Tablet, kapsamlı vitamin ve mineral içeriğine sahiptir. Bu ürün, bağışıklık sisteminize destek olan mikrobesinleri bir arada sunar. 21 farklı vitamin ve mineralin yanı sıra içerdiği çinko normal DNA sentezine katkıda bulunur. Servis başı fiyatı 2,23 TL’dir.

4. Solgar Lipotropic Factors 50 Tablet

2
Solgar Lipotropic Factors 50 Tablet, yüksek miktarda B8 vitamini (inositol) içerir. Ayrıca kolin ve metiyonun sağlayan takviye edici bir gıdadır. Kolin normal karaciğer fonksiyonunun korunmasına ve normal homosistein metabolizmasına destek olur. Servis başı fiyatı 4,53 TL’dir.

5. Vitabiotics Wellteen Him 30 Tablet

5
Vitabiotics Wellteen Him 30 Tablet, genç erkekler için özel olarak hazırlanmış bir formüle sahiptir. 21 farklı vitamin ve minerali içeriğinde barındıran bu ürün, CoQ10 ve l-karnitin ilavelidir. İçeriğindeki D vitamini, çinko ve folik asit bağışıklık sisteminin normal fonksiyonlarına katkıda bulunur. Servis başı fiyatı 2,23 TL’dir.

Kilo Almaktan Korkmadan Yiyebileceğiniz 5 Besin



Kilo Almaktan Korkmadan Yiyebileceğiniz 5 Besin

Yazan Cansu Beril Kızılırmak
Sağlıklı beslenme kararı aldıysanız veya diyet yapmaya başladıysanız, mutfağa girdiğinizde size kendinizi diyetin katı yollarında özgür hissettirecek birçok besin grubu bulabilirsiniz. Elbette kalorisi olmayan yiyecek diye bir şey yoktur. Neredeyse tamamı sudan oluşacak kadar hafif sebze ve meyveler bile vücudumuz tarafından sindirildiğinde az miktarlarda olsa da kaloriye dönüşür.
Biz diyetisyenler, danışanlarımız için diyet listesi oluştururken önce kişiyi dinler ve rutin beslenme düzenini öğreniriz. Daha sonra ilk adımımız kişinin beslenme saatlerini düzenleyip sağlıklı tercihler yapmak ve porsiyon eğitimi vermek olur. Bunu yapabilmek için tüketimi keyifli, tok tutan besinler, aynı zamanda kalorisi düşük besinler seçmeyi severiz. Danışanlar diyete başladıklarında yeteri kadar doyamamaktan ve aç kalmaktan korkarlar. Bu yüzden diyete başlama kararı sürekli ertelenir. Diyete başladığında aç kalmaktan çekinen danışanların bu korkusunu yenmek için uzun süre tok tutan, lif içeriği yüksek, su oranı dengeli besinleri diyet listesinde kullanmayı tercih ederiz.
Dolayısıyla başlık sizi yanıltmasın. Ne kadar hafif olursa olsun her şeyin fazlası zaradır ve kilo aldırabilir. Kalorisi az diye bir besini korkmadan yeme hatasına düşmemek gerekir. Sağlam bir şekilde yediğinizde sizi uzun süre tok tutacak ve az yemenize yardımcı olacak besinlere yönelmek kilo verme sürecinde yönelmeniz gereken asıl taktiktir. “Kilo aldırmayan besinler nelerdir?” diyorsanız cevabı aşağıda…


Çiğ Sebzelerle Yapılmış Renkli Salatalar

Çiğ sebzelerin içerisinde saklı duran ve tüketilmeyi bekleyen birçok besin ögesi var. Bu ögeleri vücudunuzda kullanılabilir hale getirmek için salatanıza 1 tatlı kaşığı zeytinyağı eklemeyi atlamamanız gerekiyor. Özellikle koyu yeşil yapraklı sebzeler ağırlıklı bir salata hazırlayıp yemek tabağınızın yarısını doldurun. Yapılan çalışmalar, salatanın ana yemekten önce tüketilmesinin faydalarını kanıtlamış durumda. Sağladığı faydalar ise %12 daha az kalori alımı ve sebze tüketiminin %23 artışı!
Salatanıza ekleyebileceğiniz alternatifler; Roka (2 sap, 10 kcal), Marul (10-20 kcal), Salatalık (16 kcal), Domates (25 kcal), Brokoli (31 kcal), Pancar (40 kcal)


Sebze Çorbası

Sağlıklı beslenmeye geçişte olmazsa olmazlar arasında sayılabilecek sebze çorbaları açlık-tokluk metabolizmasını ayarlamada kurtarıcı oluyor. Hem düşük kalorili hem de tok tutan bu çorbalar ana yemekten önce tüketilince, alınan kaloriyi %20 azaltıyor. Fakat sebze çorbalarının içine un, yağ veya krema girerse işler tersine dönebilir. İdeal bir sebze çorbasından alınabilecek enerji ise yaklaşık 50-100 kcal değerinde oluyor.


Patlamış Mısır

Şaşırdınız değil mi? Filmlerin vazgeçilmezi patlamış mısır aslında masum bir atıştırmalık. Bir su bardağı mısırı patlatıp keyifle yemek size zarar vermez. Kilit bilgi ise mısırı patlatırken içine yağ ve tuz eklememek. Bir bardak mısır yaklaşık 30 kcal enerji veriyor ve içerisinde hatırı sayılır oranda lif bulunuyor. Antioksidan içeriğinin yüksek ve B5, B1, C vitaminlerinden zengin oluşu hafıza güçlendirici ve kalp sağlığını koruyucu olmasını sağlıyor.


Havuç

Mükemmel bir beta-karoten kaynağını görmezden gelmeyin! Cilt bakımı ve göz sağlığı denildiğinde aklınıza direk havucu getirin. Bol lifli ve düşük kalorili olan bu beta-karoten bombası, yaklaşık 30 kcal enerji içeriğiyle şahane bir ara ürün alternatifi.


Haşlanmış ve Soğutulmuş Patates

Patates esasında yüksek karbonhidratlı bir besindir. Ancak patatesi doğru pişirirseniz içerisinde bulunan dirençli nişastadan faydalanabilirsiniz. Dirençli nişastanın normal nişastadan farkı az kalorili olması ve çözünebilir lif gibi hareket etmesidir. Normal nişastanın 1 gramı 4 kcal iken dirençli nişastanın 1 gramı 2 kcal’dir. Bu nişasta türünün çözünebilir lif gibi metabolize olması ise tokluk hissini arttırır.
Dolayısıyla öğünlerde dirençli nişasta tüketiminin artması tokluk hissini arttırırken kalori alımını azaltır. Peki, patatesin içindeki dirençli nişastayı nasıl ortaya çıkaracaksınız? Patatesi önce haşlayacak, sonra soğutacaksınız… Tabi sonrasında yine patatesi soğuk tüketeceksiniz. Mesela lezzetli patates salatalar

Nişastanın Bilmediğiniz Yararları



Nişastanın Bilmediğiniz Yararları

Yazan U.D. Elizabeth Ward
Beslenmenizden makarna, patates ve benzer nişastalı gıdaları çıkardığınız için mutlu hissediyorsunuz değil mi? Ancak orada bir durun derim: Araştırmalar inceltici etkileri de dâhil, nişastanın sunduğu birçok sağlıklı detaydan mahrum kaldığınıza işaret ediyor. Bunun sebebi ise, yüksek karbonhidratlı gıdaların hepsinin birbirine eşit olmaması aslında. Bazıları direngen bakımından zengin oluyor ki bu cinsten olanlar kilo verme konusunda yardımcı olabiliyor.
Direngen nişasta bakliyat, mısır ve ekmek gibi bitkisel yiyeceklerde bulunan bir tür liftir. Adından da anlaşılacağı üzere bu nişasta küçük bağırsakta sindirilmeye “direnerek” içindeki kalorilerin vücut tarafından emilmesine engel olur. Direngen nişasta kalınbağırsağa ulaştığında bazı iyi bakteri türleri bu nişastayı tüketerek bütirat dâhil kısa zincirli yağ asitleri üretmeye başlarlar.

Direngen nişastanın sağlık açısından birçok yararı vardır:

Yağ Yakmaya Yardımcı

İnsanlar ve hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, direngen nişastanın vücut yağını yaktığını gösteriyor. Şöyle ki: Direngen nişastadan üretilen bütiratın büyük bir çoğunluğu kalınbağırsakta kalarak bağırsak sağlığını desteklemek için kullanılsa da burada üretilen kısa zincirli yağ asitlerinin bir bölümü karaciğere taşınarak, karaciğerin depolanmış karbonhidratı kan dolaşımına salmasını engelleyerek, vücudun enerji için daha çok yağ yakmasına katkı sağlıyor.

Enerji Seviyelerini Sabit Tutar

Direngen nişastalı yiyecekler yemek yendikten sonra kan şekeri yükselmesini yavaşlatarak daha uzun süreli enerji sağlar. Kraker, cips ve kurabiye gibi karbonhidrat zenginin diğer gıdalar çabuk sindirildikleri için insülinle azaltılması gereken ani kan şekeri yükselmesine neden olurlar. Kan glikozunu normal sınırlar içinde tutmak uzun vadede bilhassa önemlidir çünkü, vücudu yıpranmaktan korur. Pankreas ne kadar çok insülin üretmek zorunda kalırsa tip 2 diyabet riski de zamanla o kadar yükselir.

Kalp Dostu

Düşük kan glikozu seviyeleri arterlerin güçlenmesine de yardımcı olarak kalp ile kol ve bacaklara daha çok kan taşınmasını destekler.
Direngen nişasta arterleri tıkayan kolesterol ile kandaki trigliserit (yağ) seviyelerinin de düşürülmesine yardımcı olarak kalbe, beyne ve çalışan kaslara giden besin dolu kan hacmini de azami seviyeye çıkarır.

Açlığı Bastırır

Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar direngen nişastanın açlığı bastıran belli hormonların üretimini uyardığı için daha az yiyerek daha tok hissetmenizi sağladığını söylüyor. İlaveten, direngen nişastanın hazmı diğer karbonhidrat çeşitlerine nispeten daha uzun sürdüğü için yemek yendikten saatler sonra bile acıkmıyorsunuz. Öğünlerinizi dengede tutmanızda fayda var: Konuyla ilintili bir çalışmada protein ile birlikte direngen nişasta tüketen kadınların, bu besinlerin sadece birini tüketen kadınlara nispeten daha doymuş hissettiği, yediğinden daha çok tat aldığı ve daha çok vücut yağı yaktığı bulundu.

Bağırsaklara Faydalıdır

Direngen nişastadan üretilen bütirat kalınbağırsaktaki hücrelere enerji sağlayarak bağırsakların doğru şekilde dizilmesine yardımcı oluyor, kolon kanseri ve hassas bağırsak sendromu (HBS) gibi hastalıkların riskini azaltıyor. Bütirat ayrıca bağırsaklarda yaşayan trilyonlarca bakterinin de besin kaynağıdır. Yüksek miktarda iyi bağırsak bakteriniz varsa daha güçlü bir bağışıklık sisteminiz ve enfeksiyonlar karşı da direnciniz var demektir.

Ne Yemeli?

Direngen nişasta içeren organik gıdalar arasında en çok tüketilenler bakliyat (kara fasulye, nohut, benekli fasulye), sarı ve tatlı patates, az olgunlaşmış muz, makarna ve her tür pirinçtir. Bazı paket gıdalarda mısır bazlı direngen nişasta içeriği oluyor. Alışveriş yaparken direngen mısır nişastası ihtiva edenleri alabilirsiniz.
Variety of legumes in glasses on cookie sheet
Ancak şöyle bir uyarıda da bulunmak gerek. Aşırı miktarda takviye direngen nişasta diğer besinlerin emilimine müdahale edebildiği için vücutta şişkinlik ve gaz yapabilir. Onun yerine içinde vitamin, mineral ve fito-besin de ihtiva eden organik yiyeceklere yönelin.

Hazırlama Tüyoları

Bu gıdaları nasıl hazırladığınız tükettiğiniz nişastanın miktarını da etkiliyor. Pişirilip soğumuş tahıl çeşitleri ile pişirildikten sonra soğumadan tüketilen bakliyat ve patates gibi yiyeceklerde daha çok direngen nişasta oluyor. Bunun sebebi ise soğumanın sindirilebilir nişastayı direngen nişastaya dönüştürmesidir ve bu işleme “geriye ölçütleme” denir. Vücut direngen nişastanın tümünü hazmedemez ya da enerji olarak kullanamaz, o yüzden kalori miktarı doğal olarak düşer. Sri Lanka Kimyasal Bilim Üniversitesi araştırmacıları ak pirinci az miktarda Hindistancevizi yağıyla pişirip 12 saat soğumaya bıraktıktan sonra içindeki direngen nişastanın 10 kat arttığını ve kalori miktarının da yarı yarıya indiğini buldular. Ama akşam yemeğinizi soğuk yemek zorunda değilsiniz. Pilavı tekrar ısıtmak direngen nişasta konsantresinde bir değişikliğe yol açmıyor.

Denemek İsteyeceğiniz 2 Direngen Nişasta Tarifi

Muzlu Tatlı Patates Smoothie (1 Kişilik)

Malzemeler

1 adet az olgunlaşmış muz
½ iri tatlı patates (soyun, pişirin, soğumaya bırakın)
250ml soya sütü
1 fiske tarçın
1 adet buz

Hazırlanışı

Malzemenin tümünü blendere atıp smoothie yapın.

Kişi Başına

Kalori: 289, Yağ: 5g, Doymuş yağ: 1g, Karbo: 54g, Lif: 6g, Protein: 11g, Sodyum: 147mg

Fasulyeli Makarna Salatası (4 Kişilik)

Malzemeler

300g haşlanmış makarna (soğusun)
1 konserve (400g) nohut (sudan geçirip süzün)
400g erik domates (ikiye bölün)
1 adet sarı ya da turuncu dolma biber (doğrayın)
40g ince doğranmış kırmızı soğan
3 yemek kaşığı zeytinyağı
3 yemek kaşığı limon suyu
Tuz, karabiber
35g lor peyniri
Süslemek için kıyışmış dereotu

Hazırlanışı

Makarnayı, nohudu, domatesi, dolma biberi ve soğanı büyük bir kapta karıştırın. Ufak bir kapta zeytinyağını, limon suyunu, tuzu, karabiberi çırpın. Çırpılmış karışımı makarnaya ilave edin. Üstüne peynir ve dereotu serpiştirin.

Kişi Başına

Kalori: 253, Yağ: 14g, Doymuş yağ: 3g, Karbo: 2g, Lif: 5g, Protein: 8g, Sodyum: 154mg

Bardak Çekme



BARDAK ÇEKME

Birinci sınıf atletler kas toparlanmasında terapi olarak bardak çekme uyguluyorlar (vücutlarındaki yuvarlak izler bunun bir kanıtı). Peki, siz de denemeli misiniz?
Son bir haftadır sanki birisi sol kalça kasımı Rambo’nun bıçağıyla bıçaklamış, sonra tırtıllı tarafıyla boylamasına, bacağıma kadar çizmiş gibi hissediyorum. Diğer bir deyişle, milyonlarca insan gibi ben de siyatik sinir ağrısı çekiyorum. Sebebi ise bir sinir kökümü sıkıştıran bel fıtığım ve canım çok yanıyor.
İşte, bu yüzden şu anda New York’ta Çin Tıbbı üzerine yoğunlaşan Worksong kliniğinde, bir masaj yatağının üstünde yüzüstü yatıyorum. Çevreci şıklığında bir havası var. “Gönlünden ne koparsa” tarzında bir yere benziyor. Buram buram yeşil çay kokuyor, bekleme odasında Deepak Chopra kitapları istiflenmiş. Açık fikirli olmak lazım, diyorum. Üstüm çıplak ve belimin arkasında altı tane bardak var. Hafif hafif derimi çektiklerini hissediyorum. Buna bardak veya şişe çekme deniyor ve umuyorum kalça tarafımdaki ağrıları biraz da olsa dindirecek. Eğer siz de çarenin bardak çekmede olup olmadığını merak ediyorsanız, okumaya devam edin…

Bardak Çekme Nedir?

Çin ve dünyanın başka ülkelerinde asırlardır uygulanan bardak çekme, ufak cam veya plastik bardakların vakumlama tekniğiyle vücuda yapıştırılmasıyla yapılıyor. Vakum ya bardakların üstüne takılan el pompasıyla (ki daha pratik olduğundan günümüzde en çok bu şekilde yapılıyor) ya da bardağın altına çabucak yerleştirilen alevle meydana getiriliyor; alev, hapsedilen hava soğumaya başladığında vakum yaratıyor. İkincisine “ateş çekme” de deniyor. Aklınıza Michael Phelps geldi mi?

Nasıl İşe Yarar?

Bana bardak çekme uygulayan lisanslı akupunkturcu Max Annis, “Bardak çekme masaj gibi işliyor” diyor. “Ancak kasları bastırıp itmek yerine, bardaklar kasları içlerine çekiyor.” Çoğu zaman bardakların yerleştirildiği yerlere masaj yağı sürülüyor. Sürülen yağ “kaygan bardak çekme” denen ve bardakların ağrı veya kulunç olan yerlere kaydırılmasıyla yapılan tekniği de olanaklı kılıyor.
“Bardak çekme kan akışını çoğaltıp kasları gevşetiyor ve sinir sistemini yatıştırıyor” diyor Annis. “Toksinleri salarak cilt yüzeyinin birkaç santim altında tıkanma meydana gelen bölgelere enerji akışı sağlıyor. Hastalar çoğunlukla rahatlama hissediyorlar.”

Ne Zaman Yaptırılır?

Bardak çekme daha çok boyun ağrısı ve sırt ağrısı için, özellikle de atletik burkulma ve incinmelerin neden olduğu ağrılar için kullanılıyor. “Vücutta tutulan veya kasılan kaslar, bardak çekme ile rahatlatılabilir” diyor Annis. “Özellikle akupunkturla beraber daha etkili oluyor; çünkü bardak çekme vücudun akupunktur kanallarını açıp hastayı rahatlatıyor.” Bardak çekme akciğerlere de iyi gelebiliyor; tıkanıklıkları açıp astımı kontrol altına alıyor ve vücudun griple savaşmasını destekliyor. Bu tür terapilerde (Avrupa’da çok sık uygulanıyor) bardaklar üst sırta ve göğse yerleştirilerek toksinlerin atılarak tıkanıklıkların açılması hedefleniyor.

Nerede Yaptırılır?

Bardak çekme için en yetkin kişiler muhtemelen lisanslı akupunkturculardır; çünkü bu teknik akupunktur eğitiminde öğretiliyor. Evde yapılabilmesi için uzatma tüpleriyle birlikte satılan bardak çekme kitleri de var ancak pek ideal gözükmüyorlar. “Masaj yatağında rahatlamış bir halde uzanarak terapinin eğitimli bir terapist tarafından yapılması daha iyidir.”

Ne Sıklıkta Yaptırılır?

“Genelde haftada bir kez bardak çektirmek makuldür. İzleri geçmeyen bölgelere bardak yerleştirilmemeli ve önceki seanstan kalma izler geçmeden aynı bölgeye bardak çekilmemeli” diyor Annis. Bardağın bıraktığı iz ne kadar koyuysa o bölgede o kadar sıkışma var demek.
“Tekrarlanan seanslardan sonra izlerin koyuluğu açılmaya, hasta daha az ağrı hissetmeye ve daha çabuk toparlanmaya başlayacaktır” diyor Annis ve birden çok seansın gerektiğini söylüyor. “Vücudun doğal şekilde iyileşmesi zaman alır ancak sorunun kaynağına müdahale etmek uzun vadede daha iyidir; çünkü bu tür sorunlar ağrıkesici gibi ilaçlarla maskelendiğinde sadece geçici bir rahatlama yaşanır ve çoğu zaman da nükseder.”

Sonuç

Şimdiye kadar altı kez bardak çektirdim ki kendimi kuşkucu biri olarak görürüm. Worksong salonundan hep mutlu ayrılıyorum (daha akışkan hareket ediyorum, ağrılarım azalmış oluyor) ve siyatik durumum son birkaç ayda çok daha iyi oldu. (Tabii başka etmenlerden de olabilir, işyerinde ayakta durarak çalışıyorum artık mesela.)
Ancak bardak çekme özellikle tıp diploması olan birçok kişiden eleştiri alıyor. Tedavi hakkında çok az bilimsel araştırma olduğunu ve hissedilen artıların plasebo etkisi olduğunu iddia ediyorlar. Meydana gelen izler, tedavinin devam ettiğini hatırlattığından plasebo etkisinin güçlendirdiğini söylüyorlar. İşe yarıyorsa neden yaptırmayalım?

MEMOŞ TÜRKÜSÜ




Günlük Dualar

Günlük Dualar






Günlük Dualar

Günlük Dualar








Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...