06 Mayıs 2019

Genler ve karakter oluşumu

Genler ve karakter oluşumu Veröffentlicht am 4. Temmuz 2014 von saltuerk Uysal, agresif, kriminal, neşeli, üzgün, ihtiyatlı, maceracı, kendine güvenli, kötümser, iyimser, utangaç, sessiz, gürültücü, inatçı … Karakter oluşumunda birçok etkenin rol oynadığı bilinmektedir. 

Elbetteki karakter oluşumunda aileden ve okuldan alınan eğitimin, içinde yaşanılan kültürün, arkadaş çevresinin etkisi yadsınamaz ama bütün bunlar varolan genetik etkinin çevre tarafından rötuşlanmış halinden başka bir şey değildir. 

 Örneğin genetik yapısı kriminaliteye yatkın birisinin suç profili, eğitimsiz, güvenden yoksun bir ortamda, adam öldürme soygun, gasp gibi ağır kriminal olaylar olabilirken, varlıklı bir ortam, iyi bir eğitimle bu suç profili şantaj, tehdit, genel adaba aykırı davranışlar, agresiflik gibi kısmen daha hafif sayılabilecek suçlara dönüşebilmektedir. 

 Vücudumuzda değişik genler tarafından kodlanan yüzlerce değişik protein ve hormon görev yapmaktadır, bunların yapısı ve miktarı değişik karakterlerin oluşmasına sebep olabilmektedir. Bunların hepsini burada ele alıp yüzlerce sayfa makale yazmak bu blogun formatını aşan bir durum, bu yüzden sadece bir kaç hormon ile bir kaç karakter arasındaki ilişki ele alınacak. 

 Maceracılık Geni (DRD4) 11. kromozomda 1360 harf uzunluğunda DRD4 adında bir gen bulunmaktadır. Bu gen Dopamin adında bir protein kodlar ve bu kodlanan protein dopomin resöptörleri tarafından yakalanır ve o andan itibaren sinir hücrelerinde elektriksel sinyaller başlar ve ardından bu sinyaller bir dizi kimyasal sinyallare dönüşür. 

 Fazla dopamin maceracı yapıyor DRD4 geni’nin ortalarında 48 harf uzunluğundaki bir bölgenin içinde kişiden kişiye değişen 2 ile 11 tekrarı(repeats) olan bir dizilim bulunur (VNTRs : variable number tandem repeats).  



Gen’in bu bölgesindeki tekrar sayısı ne kadar fazla ise reseptörlerin Dopamin yakalama kabiliyeti o kadar yüksek olur ki, bu da dopaminin beyinde artması ve kişinin motivasyonunun yükselmesine sebep olur. Çok yüksek motivasyon bir süre sonra kişinin her şeyden çok çabuk sıkılmasına ve yeni maceralara yönelmesine sebep olur. 

Tekrar sayısı azaldıkça beyindeki dopamin miktarı da azalır ve Dopamin miktarındaki bu azalma kişinin mutsuz bir ruh haline bürünmesine hatta depresyona girmesine sebep olur.(7) Toronto Üniversitesinin 1999 yılında DRD4 geni ile yapmış olduğu enteresan bir araştırma var. 
Araştırma, DRD4 geninin uzun formuna sahip Heteroseksüel ve Homoseksüel erkeklerin maceraya daha yatkın olduğunu gösteriyor 

 Araştırmadan çıkan sonuçlar DRD4 geninin uzun formunu taşıyan Heteroseksüel erkeklerin başka bir erkekle yatma sayısı, kısa formunu taşıyanlara göre altı kat daha fazla. DRD4 geninin uzun formunu taşıyan 

Homoseksüel erkeklerin bir kadınla yatma sayısı, kısa formunu taşıyanlara göre beş kat fazla.(1) Dopaminin diğer etkiler: Dopamin, vücutta kalp atışı ve kan basıncını düzenleme gibi görevlerinin yanı sıra beynin ödüllendirme sisteminde de önemli rol oynar. 

Ayrıca beyinde dopamin miktarının düşmesi, hareketlerin kontrolünün zorlaşmasına sebep olur. Bu durumun uzun süre devam etmesi halinde ise parkinson gibi ağır hastalıklar da ortaya çıkabilir.  

Serotonin, titizlik ve vurdumduymazlık Serotonin de dopamin gibi beyinde etkili görev yapan bir hormodur, eksik veya fazla olması karakter oluşumunu etkiler. 

Serotonin en bilinen etkileri insana mutluluk, canlılık ve zindelik hissi vermesi. Serotonin’in aşırı eksik ve aşırı fazla olduğu durumlar: Serotonin aşırı düşük olduğu hallerde keyfisiz, tepkisiz, intihara, şiddete eğilimli, normalin üzerinde olduğu durumlarda ise aşırı titiz, aşırı düzenli ve aşırı evhamlı bir ruh hali görülür.

Kişinin sosyal statüsüne göre beyindeki serotonin yükselir. (2) Düşük kolesterol ve suça yatkınlık Kolesterolün düşük olması durumunda hücre plasma membran akışkanlığı bozulur ve serotoninin hücreye girişi engellenir. 

 Kolesterolün aşırı düşük olması da serotonin eksikliğinde olduğu gibi saldırgan, kavgacı, agresif ve kontrol edilemeyen kişilik bozuklukları gibi semptomların görülmesine sebep olur. 

 Bu konuda yapılmış bir araştırma: Erkek çocukları üç nesildir gangster olan Hollandalı aile ile yapılan bir genetik çalışmada ailenin erkeklerinde Monoamine Oxidase A geninin değişik bir versiyonu bulundu ve bu değişik versiyonun kodladığı Monoamine oxidase hormonunun da kanda kolesterol seviyesini düşürdügü tespit edildi. 

 Kolesterolün serotonin üzerindeki bu indirekt etkisi beyinde serotonin seviyesinin düşmesine ve buna bağlı olarak kişinin mutsuz, doyumsuz, agresif ve suç işlemeye eğilimli bir ruh haline bürünmesine sebep olur (3) (4). 

7 ülkede 350977 kişi ile 6 yıl boyunca yapılan MrFit olarak adlandırılan genis çaplı araştırma da, düşük kolesterollü kişilerin yüksek kolesterollü kişilere göre belirli bir yaş grubunda ölüm sebebinin genellikle kaza cinayet ve intihar olduğunu saptandı. (5)
 Bencillik  

 Kadında yumurtalık, böbrek üstü bezleri ve adrenal kortekste az miktarda testosteron üretilmektedir. 
Genetik sebeplerden dolayı bazen testosteronun miktarı artabilmekte ve bu da kadının karekterinde değişikliklere sebep olmaktadır. 
University College London tarafından yapılan araştırma, testosteron miktarı arttıkça kadınların daha bencil, daha inatçı, olduğunu ortaya çıkardı. 

 İki kişilik gruplardan oluşturulan kadınlara çeşitli günlerde çeşitli dozlarda testosteron hormonu verilerek yapılan araştırmada yüksek dozda testosteron tabletleri verildiği günlerde kadınların daha inatçı, kendi fikrini kabul ettirmede daha ısrarcı dominant bir karaktere büründükleri, düşükük ve placebo tabletlerin verildiği günlerde ise birlikte karar verme ve daha kooperatif davranma eğiliminde oldukları gözlendi (6) . 
 Mehmet Saltuerk

Fazla kilolardan zahmetsizce kurtulmak mümkün olacak…

Fazla kilolardan zahmetsizce kurtulmak mümkün olacak…

29EKİ
Beyaz ve kahverengi yağ hücreleri
Vücutta beyaz ve kahverengi olmak üzere iki çeşit yağ hücresi bulunmaktadır. Beyaz yağ hücreleri vücutta birikerek şişmanlığa sebep olurken, kahverengi yağ hücreleri vücut tarafından yakılarak enerji olarak kullanılır.
Beyaz yağ hücrelerinin kahverengi yağ hücrelerine dönüşümü
Beyaz yağ hücreleri karın ve kalça bölgesinde birikerek şişmanlığa sebep olmaktadır. Bu yağlardan kurtulup ideal kiloya ulaşabilmek için vücuttaki beyaz yağ hücrelerinin kahverengi yağ hücrelerine dönüşmesi gerekmektedir ki, bu metabolik dönüşüm her insanda maalesef mümkün olmadığı veya yeterli seviyede olmadığı için kişi kolayca fazla kilolarından kurtulamaz.

Bonn üniversitesi tarafından yapılmış olan bir araştırma, microRNA 155  adındaki bir genin bu dönüşümde kilit rol oynadığını göstermiştir. Bu gen, insanda 21. kromozom da bulunmakta ve C/EBP adında bir protein

kodlamaktadır.


Yapılan bu araştırma ile microRNA 155 geninin fazla çalışması durumunda C/EBP proteinin fazla üretildiği, C/EBP proteinin fazla üretilmesi durumunda  ise beyaz yağ hücrelerinin kahverengi yağ hücrelerine dönüşmesinin engellediği ortaya çıkarıldı.
Araştırmadan ortaya çıkan başka bir bulgu ise C/EBP proteinin miktarı arttıkca kendisini üreten microRNA 155 geninin daha fazla çalışmasını teşvik ediyor olması…(Gene expression).
Bu şu anlama geliyor : Gen fazla çalışınca, fazla protein üretiyor, fazla üretilen protein ise genin daha fazla çalışmasını teşvik ediyor… Bu kısır bir döngü sonucunda şişmanlama kaçınılmaz hale geliyor.
Metot
Fazla kilolu farelerde microRNA 155 geninin çalışması knockout yöntemi ile durduruldu, bu operasyon sonrası yapılan patolojik tahliller, beyaz yağ hücrelerinin kahverengi yağ hücrelerine dönüştüğünü ve bu dönüşümün ardından şişman farelerin tekrar normal kiloya ulaştığını gösterdi.
Sonuç
Bu proteini bloke edecek veya Genin çalışmasını bloke edecek ilaçların çıkması ve şişmanlığa çare bulunması mümkün görünüyor.
Mehmet Saltürk
++++++++++++++++++++++++++
Dipl. Biologe Mehmet Saltuerk
Institute for Genetics
University of Cologne
++++++++++++++++++++++++++
Kaynak:


Nature Communications 4, Article number 1769doi:10.1038/ncomms2742 Received18 September 2012  Accepted 15 March 2013  Published 23 April 2013

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...