16 Mart 2019

ECRİMİSİL DAVASINDA İNTİFADAN MEN KOŞULU


ECRİMİSİL DAVASINDA İNTİFADAN MEN KOŞULU 
 Bir diğer yazımızda da ayrıntılarıyla anlattığımız üzere ecrimisil davası; malı, haksız yere ve kötüniyetli olarak kullanan, geri verme yükümlülüğünü yerine getirmeyen kişilerden haksız işgal tazminatı  olarak alınan hakkın, sahibine verilmesi için açılan bir dava türüdür.
Ecrimisil, esasında malikin ayni hakkına dayanarak söz konusu malını kullanma yetkisinin elinden alınması neticesinde öngörülen bir yaptırımdır. Zira bir şeyin maliki olan kimse, o şey üzerinde; kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkilerine haizdir. Ecrimisil davası, malikin mülkiyet hakkına sahip olduğu menkul ve gayrimenkuller üzerinde, bu bahsedilen yetkilerini kullanmasını engelleyen herkese karşı ileri sürülebilecektir. Bu kişiler, herhangi bir kimse olabileceği gibi iştirak halinde ya da paylı mülkiyet üzerinde hak sahibi olan diğer ortak/paydaşlar da olabilecektir.
Ancak haksız işgalde bulunan bir başka deyişle ecrimisil talep edilecek kişinin kim olduğu özellikle bir hususta önem arz etmektedir. Şöyle ki; gerek paylı mülkiyette gerekse el birliği mülkiyetinde taşınmazdan yararlanamayan paydaş/ortak, bu taşınmazdan yararlanmasına engel olan öteki paydaş/ortaklardan her zaman payı oranında ecrimisil isteyebilir fakat bir mirasçının diğer mirasçı veya mirasçılardan ecrimisil isteyebilmesinin öncelikli koşulu, intifadan men bildirimini yapmış olmasıdır. İntifadan men koşulunun gerçekleşmemiş olması halinde, bazı istisnalar dışında, ecrimisil talebinde bulunma olanağı yoktur. Ancak malvarlığı üzerindeki yetkilerinin kullanımı engellenen kişinin, mirasçılar dışındaki diğer kimselere karşı ecrimisil davası açabilmesi için böyle bir şart söz konusu değildir.
Peki intifadan men ne demektir? Davacı mirasçının, davaya konu menkul ya da gayrimenkulden yararlanmak isteğinin hakkından fazlasını kullanan diğer davalı mirasçı(lar)ya bildirilmesidir. Daha açık anlatımla; işgali gerçekleştiren kişiye karşı, hakkı ihlal edilen tarafından yapılmış bir ihtar bir uyarı mahiyetindedir. Yukarıda intifadan men koşulunun aranmadığı istisna nitelikteki durumlar haricinde ecrimisil davasının diğer paydaş veya ortaklara karşı açılamayacağından bahsetmiştik. Bu ayrıklık teşkil eden bir takım durumların neler olduğuna ise, 
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin
 2014/7383 E, 2014/10676 K. sayılı kararından alıntı yaparak değinmek isteriz:
“… Kural olarak, men edilmedikçe paydaşlar birbirlerinden ecrimisil isteyemezler. İntifadan men koşulunun gerçekleşmesi de, ecrimisil istenen süreden önce davacı paydaşın davaya konu taşınmazdan ya da gelirinden yararlanmak isteğinin davalı paydaşa bildirilmiş olmasına bağlıdır. 
Ancak, bu kuralın yerleşik yargısal uygulamalarla ortaya çıkmış bir takım istisnaları vardır. 
Bunlar; davaya konu taşınmazın kamu malı olması, ecrimisil istenen taşınmazın (bağ, bahçe gibi) doğal ürün veren ya da (işyeri, konut gibi) kiraya verilerek hukuksal semere elde edilen yerlerden olması, paylı taşınmazı işgal eden paydaşın bu yerin tamamında hak iddiası ve diğerlerinin paydaşlığını inkar etmesi, paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belirli bulunması, davacı tarafından diğer paydaşlar aleyhine daha önce bu taşınmaza ilişkin, elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri davalar açılması veya icra takibi yapılmış olması halleridir. 
Bundan ayrı, taşınmazın getirdiği ürün itibariyle de, kendiliğinden oluşan ürünler; biçilen ot, toplanan fındık, çay yahut muris tarafından kurulan işletmenin yahut, başlı başına gelir getiren işletmelerin işgali halinde intifadan men koşulunun yerine getirilmesine gerek bulunmamaktadır. 
Yine paydaşlar arasında yapılan kullanım anlaşması sonucu her paydaşın yararlanacağı ortak taşınmaz veya bölümlerinin belli bulunması durumunda, davacı paydaş tarafından davalı paydaş aleyhine bu taşınmaza ilişkin elatmanın önlenmesi, ortaklığın giderilmesi, ecrimisil ve benzeri dava açılması hallerinde yine intifadan men koşulu aranmaz…”
ECRİMİSİL (HAKSIZ İŞGAL TAZMİNATI)
DAVASI NEDİR?
Ecrimisil haksız işgal tazminatıdır. Ecrimisil davası; malı, haksız yere ve kötüniyetli olarak kullanan, geri verme yükümlülüğünü de yerine getirmeyen kişilerden haksız işgal tazminatı  olarak alınıp hak sahibine verilmesi için açılan bir dava türüdür. Davada aranan hukuki yarar, haksız şekilde malı kullanan kişinin davacının rızası dışında malı kullanması ve iyiniyetli olmamasıdır. Diğer bir ifade ile işgal tazminatı, bir malın, sahibinin ya da idarenin izni dışında kullanılmasına verilen isimdir. Malı kullanan kişi (ecrimisil borçlusu) gerçek ya da tüzel kişi olabilir. Malın kullanılmasında malın sahibinin bir zarara uğrayıp uğramadığı veya işgal edenin kusurlu olup olmadığına önem arz etmez. Maldan elde edilebilecek gelir ecrimisil tazminatının hesaplanmasında esas alınır.
Ecrimisil talep edilecek olan kişi, malın sahibinin rızası ya da muvafakati dışında söz konusu malı elinde tutan, eline geçiren, bir hakka dayanmaksızın bu malı kullanan veya üzerinde tasarrufta bulunan gerçek ya da tüzel kişidir. Hukuken işgalci (fuzuli şagil) adı verilmektedir.
Haksız işgal(ecrimisil) tazminat davası açmak için TIKLAYIN
TMK m.995 İyiniyetli olmayan zilyet, geri vermekle yükümlü olduğu şeyi haksız alıkoymuş olması yüzünden hak sahibine verdiği zararlar ve elde ettiği veya elde etmeyi ihmal eylediği ürünler karşılığında tazminat ödemek zorundadır.”
Ecrimisil davasının açılabilmesi için muhakkak intifadan men koşulunun gerçekleştirilmiş olması gerekmektedir. Buna göre; ecrimisil davası açılmadan önce durum, fuzuli şagile, ihtarname çekilmek suretiyle bildirilmelidir ancak; ecri misil davasından önce ortaklığın giderilmesi davası açılması da intifadan men şartının yerine getirildiği anlamına gelir. (Bkz: İlgili yazımız…)
Ecrimisil davası tapu iptali veya müdahalenin meni davası ile birlikte açılabileceği gibi bu davaların sonucuna göre de ikame edilebilir ancak; geriye dönük en fazla 5 yıllık ecrimisil istenebileceğine dair sınır bulunduğundan bu davalarla beraber açmakta vakit kaybetmemek adına yarar vardır.
Ecrimisil davası kesin yetki kuralı uyarınca taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılır ve malvarlığına ilişkin davalardan olduğu için, Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 2 gereğince asliye hukuk mahkemesinde açılır. Ecrimisilin değerinin hesabında, kullanılan malın kira değeri esas alınır ve bu değer bilirkişilerce tespit edilir. Ecrimisil hukuki olarak kiraya benzer şekilde hesaplansa da kira ödeme borcu değildir. Geçerli bir hakka dayanmaksızın yapılan işgal nedeniyle ödenmesi gereken tazminat borcu olarak hukuksal zeminde yerini almaktadır.
Ecrimisil talep edilecek olan malı haksız ve kötüniyetle kullanan kişiye dava açmadan önce durum kendisine ihtarname ile bildirilmelidir ancak; belirtmekte fayda vardır ki mirasçılar arasında açılan ecrimisil davalarında ihtarname çekme zorunluluğu bulunmamaktadır.
İyiniyetli olmayan zilyet, yaptığı giderlerden ancak hak sahibi için de zorunlu olanların tazmin edilmesini isteyebilir.
İyiniyetli olmayan zilyet, elindeki malı kime geri vereceğini bilmediği sürece sadece kusuruyla verdiği zararlardan sorumludur.
Ecrimisil birer yıllık dönemler halinde hesaplanır ve bu şekilde karara bağlanır. Her dönemdeki miktar için dönem sonu itibariyle faize hak kazanılır. Buna göre; faiz yönünden her dönem için ecrimisil talebi ilgili dönemin sonu itibariyle tahakkuk eden yasal faiz şeklinde davada talep edilebilecektir.
Haksız işgal(ecrimisil) tazminat davası açmak için TIKLAYIN
Hukuk Desteği
iletisim: info@hukukdestegi.com


Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...