17 Ekim 2017

MUAVİYE’NİN VE YEZİD’İN MEZARLARI



MUAVİYE’NİN VE YEZİD’İN MEZARLARI


AŞIKPAŞA Tarihinde okumuştum: 
Timur, Suriye’ye girdiği vakit tellal çağırtmış.
Tellallar Timur adına:
Ben Yezidiyim! Ne kadar Yezidi varsa ortaya çıksınlar! diye bağırmaya başlamışlar. Yezidin soyundan gelenler, yezidin yolunda olanlar, sevinçle bir meydanda toplanmışlar.
Timur Yezidilere seslenmiş;
Ey Yezidiler demiş şimdi bana Yezid’in mezarını gösterin.
Timur, o kalabalıkla birlikte Yezid’in mezarına yürümüş. Ordusu da Timur’un arkasında. Şam’ın büyük mezarlığına gelmişler. Yezidiler büyük bir sevinçle Timur’a Yezid’in mezarını göstermişler.
Hükümdar, ordusundan bir kaç kişiye emir vermiş
Açın demiş bu alçağın mezarını!
Açmışlar Yezidin kemikleri meydana çıkınca Timur, ordusuna dönmüş “Yezid denilen bu alçak, sevgili Peygamberimizin torunu olan Hz. Hüseyin efendimizi şehit etti.İslama çok büyük bir tefrika soktu. Bütün İslam Alemi asırlardan beri bu ikiliğin acısıyla sancılanıp duruyor.Şimdi benim ordumun her bir neferi gelerek bu Yezid’in mezarına pisleyecektir”” diye emir vermiş.
Askerler Timur’un emrini yerine getirmişler. Yezidiler olaya çok büyük bir üzüntüyle bakakalmışlar. Askerler işlerini bitirdikten sonra Timur, Şam’daki bütün Yezidileri katlettirmiş. (1401)
2002 yılında TRT adına 15 gün kalmak üzere Şam’a gittim. Yedi bölümlük belgeli bir TV. Programı hazırlamakla görevliydim.
Şam’a araştırdım. Yezid’in mezarı yoktu. Kimsede onun nerede yattığını bilmiyordu.
Yalnız Yezid’in babası olan Muaviye’nin Şam mezarlığındaki kabrini bana gösterdiler.
Adeta viran haldeydi. Muaviye bizim kerpiçle örülmüş köy evlerimiz gibi dört duvar arasında yatıyormuş. Bu duvarlardan ikisi yıkılmıştı. Ben dik açı şeklindeki iki duvarlı halini gördüm. İran hacıları, Muaviye’nin mezarını taş yağmuruna tutmuşlar. Muaviye’nin üzerinde yumruk büyüklüğünde binlerce taş vardı. Kabir tam bir sefalet içindeydi. Şam mezarlığında Hz. Peygamber’in hanımlarıyla Bilal-ı Habeşi’nin de mezarlarını gördüm. Osmanlı devleti o mezarlara sahip çıkmış, üzerlerine birer türbe kondurmuş. Fakat Devlet-i Aliyye Suriye’de 400 yıl hüküm sürdüğü halde, Muaviye’nin mezarına katiyen ilgi göstermemiş.Bu tespiti şunun için yazıyorum: Timur, Yezidi’lerle olan hesabını gidip Şam’da bizzat Yezidle ve Yezidilerle görmüş.
Bizim millet olarak, ne Hz. Ali’nin nede Hz. Hüseyin’in şehit edilmelerine milyarda bir bile mesuliyetimiz yok. Biz o acı hadiseler cereyan ederken, millet olarak daha Müslüman bile değildik. Müslüman olduktan sonra da, Eyhibeyt’e yapılan zulmü, haksızlığı kat’iyen kabul etmedik, benimsemedik.
Aradan bin yıl geçmiş olmasına rağmen, bir takım gerçekleri, Alevi ve Sünni camiaya bir türlü anlatamadık. Çok yanlış suçlamaları ortadan kaldıramadık. Vebal, önce idarecilerimizin sonra her aklı başında olan Sünni ve Alevilerin omuzlarındadır.
En büyük düşmanımız cehalettir.
PKK silah bırakıyor diye sevinenler var.
Doğrusu olayları ben büyük bir endişe ile takip ediyorum. Çünki Birleşmiş Milletlerin yayınlamış olduğu bir resmi rapora göre, son yirmi yıl içerisinde, İslam ülkelerinde, mezhep kavgaları yüzünden on milyon insan öldürülmüştür. Iraktaki ve Suriye’deki deşhet verici katliamları görmüyor musunuz?
Sünniler Şiilerin camilerin bombalıyorlar, Şiilerde Sünnilerin camilerine bomba atıyorlar. O camilerde namaz kılan Sünniler ve Şiiler büyük bir cehalet yüzünden öldürülüyorlar. Benim büyük endişem buradan kaynaklanıyor: PKK silah bıraktıktan sonra, büyük devletler tarafından görevlendirilen militanlar Türkiye’de aynı günde 5-10 Alevi ve Sünnileri öldürüp kenara çekilecekler.
Sonra iki taraf arasında kanlı bir boğuşma başlayacak. Ben böyle bir çarpışmanın PKK felaketinden daha büyük, daha kanlı olacağına inanıyorum.
Bu bakımdan hem alevilerimize hemde Sünnilerimize çok büyük bir vazife düşüyor: Aman herkes çok dikkatli olsun milletimiz aman bir oyuna gelmesin. Aleviler Sünniler’in Sünnilerde Alevilerin, hem soy bakımından hem de din bakımından kardeşleridirler.
Herkes düşman oyunları karşısında çok dikkatli olmak mecburiyetindedir.
***********

AVUSTURYALILAR’IN MEZAR DEŞME İŞİNDE TİMURDAN ÖĞRENECEKLERİ ÇOK ŞEY VAR

Dün, gazetelerde ufak bir haber vardı: Neo-Naziler’in âyini andıran ziyaretlerinden bıkan Avusturya’daki Leondinger kasabasının belediyesi, Adolf Hitler’in babası Alois Hitler’in kasabadaki mezarındaki taşın kaldırılmasını kararlaştırmıştı. Taş kaldırmanın bir mezarı unutturmaya yaramayacağını gayet iyi bildiğim için, mezar yok etmek isteyenlere ders alabilecekleri “Timur örneğini” hatırlatıyorum…
Yukarı Avusturya’daki Leondinger kasabasının belediyesi, hafta içerisinde Adolf Hitler’in 1903’te ölmüş olan babası Alois Hitler’in kasabadaki mezarında dikili olan taşı ve isim tabelâsını kaldırmaya karar verdi. Belediye, karara gerekçe olarak Neo-Naziler’inmezarı kutsal bir mekân gibi ziyaret edip başında gösteri yapmalarını ve bu durumun kasabanın imajını kötü etkilemesini gösterdi.

TOPRAK YIĞINI OLACAK

Adolf Hitler’in babası Alois Hitler, üstelik mezarında yalnız da değildi. Son uykusunu üçüncü karısı, yani oğlu Adolf’un son üvey annesi Klara Hitler ile beraber uyuyordu. Alois’in mezarı, bundan sonra üzerinde taş olmayan bir toprak yığını hâlinde kalacak… Avusturya’daki küçük bir kasaba belediyesinin aldığı bu kararı okuyunca “Bu adamlar bir mezarın ortadan nasıl kaldırılması gerektiğini hiç bilmiyorlarmış” diye düşündüm. Sonra, Timur’un 1400 senesi Ekim’inde Şam’daki birmezara yaptıklarını hatırladım ve kendi kendime “Leondinger belediyesinin bir mezarın ne şekilde yok edileceği konusunda Timur’dan öğrenmesi gereken çok şey var” dedim.

SAHABE MEZARLARI

1400 Ekim’inde Şam’ı alan Timur, ilk Emevî halifesi Muaviye’nin oğlu olan ve Hazreti Muhammed’in torunu Hazreti Hüseyin ile yakınlarının Kerbelâ’da şehid edilmesine sebebiyet veren Yezid’in Şam’daki Emevî Camii’nin yakınında bulunan Bâbü’s-sagîr Mezarlığı’ndaki kabrini açtırmış ve Yezid’in kemiklerini yaktırmıştı. Bu sırada bu yıkım ve yoketme işinden Muaviye’ninmezarı da nasibini almış ve ortadan kaldırılmıştı. O dönem tarihçilerinin yazdıklarına göre, 1400 yılının sonbaharında önce Halep ile Humus’a, ardından da Şam’a giren Timur, Şam’da üzerlerine dermeçatma kulübelerin yapılmış olduğu bazımezarlar gördü. Kime ait olduklarını sorunca “Sahabe”nin yani Hazreti Muhammed sallallâhü aleyhi ve sellemin yanında bulunmuş bazı kişilerin mezarları olduğunu öğrendi. Ama bu mütevazi mezarların hemen ilerisinde, Emevî Camii’nin yakınında bulunan kubbeli ve son derece gösterişli bir mezarın da Muaviye’nin oğlu Yezid’e ait olduğunu öğrenince hiddetlendi ve “Sahabemezarlarının üzerine kulübeler kondurmuş, peygamber efendimizin torununu katletmiş bu adama da saray gibi mezar yapmışsınız” diyerek Yezid’in türbesinin derhal yıkılmasını, toprağının elli arşın kazılarak Kızıldeniz’e dökülmesini buyurdu ve askerinden binlercesini getirerek Yezid’in mezarının üzerine işetti!
Timur’un bu hareketi, sonraki asırlarda başka mezarların ortadan kaldırılmaları konusunda tam bir örnek teşkil edecek ve bu arada Muaviye ile Yezid’in kaybolan mezarlarının yerlerinin bulunduğu yolunda ortaya yeni iddialar atılacaktı. Şam’ın en eski mezarlığı olan ve tarihi İslâm’ın ilk senelerine kadar uzanan Bâbü’s-sagîr’de şimdi her 20-25 senede bir Muaviye ile Yezid’e ait oldukları ileri sürülen mezarların bulunduğu söyleniyor, bu mezarlar Şiiler tarafında tahrip ediliyor ve bunları birkaç sene sonra başka mezar iddiaları takip ediyor. Bâbü’s-sagîr’de 1990’larda ortaya çıkartıldığı ve Muaviye’ye ait olduğu iddia edilen son mezarın başında ise, tahripten korunması için şimdi askerler nöbet tutuyorlar… Velhasıl, Adolf Hitler’in babasınınmezarını unutturmak isteyen Leondinger belediyesinin, Timur’un bu “mezar operasyonu”ndan öğreneceği çok şeyler var!

TİMUR’UN MEZARINI AÇIP KAFATASINI ETİKETLENDİRDİLER

Muaviye’nin oğlu Yezid’in Şam’daki mezarını ortadan kaldıran Timur’un kabri de beş asır sonra açılmış, kemikleri çıkartılıp Moskova’ya götürülmüş ve geriye seneler sonra dönebilmişlerdi… Başşehri Semerkand’da 1405’te ölen Timur, orada “Gûr-ı Emîr”ismi verilen muhteşemtürbeye defnedildi. Mezarı eski Türk geleneklerine uyularak “zîr-i zemîn”denen şekilde yapıldı, yani cenaze zemin seviyesinin altına gömüldü ve türbede mezarın tam üzerine gelen yere de yeşimden somaki mermer bir taş kondu. Mezarın başına, iki defa bazı işler geldi. Timur’a hayran olan İran hükümdarı Nadir Şah, 1740’tamezartaşını çaldırdı ama taş İran’a götürülürken kırılıp iki parçaya ayrıldı ve kendi başına bir iş gelmesinden korkan Nadir Şah taşı geri gönderip yerine koydurdu. Aradan asırlar geçti ve bu defa 1941’de bir başkası Timur’un mezarını açmaya heveslendi: Sovyet diktatörü Josef Stalin… Stalin, Semerkand’a Mihail Gerasimov adındaki arkeoloğun başkanlığında bir heyet gönderdi ve heyete Timur’un mezarını açmalarını, kemikleri üzerinde çalışarak hükümdarın fiziksel özelliklerini ortaya çıkartmalarını emretti. Gerasimov ve yanındaki uzmanlar, Semerkand’da Özbekler’in protestoları ile karşılandılar. Şehrin yaşlıları asırlardır söylenen bir efsaneyi tekrar ediyor ve Timur’un mezarının açılması halinde ülkenin başına bir felâket geleceğini söylüyorlardı.

MEZAR KİTABESİNDEKİ LÂNET

Hükümdarın mezar taşındaki kitabede de zaten “Kimki mezarına saygısızlık eder, Allah’ın lânetinden kurtulamaz” deniyordu. Askerler göstericileri türbeden uzaklaştırdılar ve Gerasimov 19 Haziran 1941’de Timur’unmezarını açarak kemiklerini çıkardı ama tamüç gün sonra, 22 Haziran’da Nazi Almanyası Sovyetler Birliği’ne savaş ilân edip işgale başladı.
Semerkand’dan çıkarttığı kemikleri Moskova’ya götüren Gerasimov bunların üzerinde uzun zaman çalıştı. Timur’un boyunun 1.73 olduğunu ve takılan “aksak” lâkabının doğru olduğunu, zira hükümdarın kalça kemiğindeki bir incinmeden dolayı her zaman topalladığını ortaya çıkardı. Kemikler üzerinde yapılan “etlendirme” tekniğini ilk uygulayanlardan olan Gerasimov, Timur’un kafatasını inceden inceye ölçerek yüzünün çok benzer bir de kalıbını çıkardı ve bunu büst haline getirdi. 
Timur’un Moskova’ya taşınan kemikleri ise seneler sonra yine Stalin’in emriyle Semerkand’a geri götürülüp çıkartıldığı mezara tekrar defnedildi. Ama, Timur’un söylenen lâneti yerine gelecek ve Sovyetler Birliği savaş sırasında 20 milyon insanını kaybedecekti…

YEZİD’İN MEZARINI AÇTIRAN TİMUR CESEDİ YAKTIRMIŞ VE ORDUSUNU ÜSTÜNE İŞETMİŞTİ

En başta Edirneli Oruç Bey olmak üzere, eski devir tarihçileri, Timur’un 1400 yılı Ekim’inde Şam’ı almasından hemen sonra Yezid’in mezarına yaptıklarını uzun uzun anlatırlar… Evliya Çelebi ise, meşhur “Seyahatnâme”sinin dokuzuncu cildinde korku filmini andıran ama rengârenk sahneler nakleder ve Timur’un sadece mezarı tahrip etmekle kalmadığını, Yezid’e saygı gösteren binlerce kişiyi de yaktırdığını anlatır. Aşağıda, Evliya Çelebi’nin bu konuda yazdıklarının bir bölümünü günümüzün Türkçesi’ne naklederek veriyorum: “…Timur, Şam’ı aldıktan sonra Emevî Camii’ne gelip Yezid’in yolundan gidenlere ‘Burayı taht merkezi yapmaya karar verdim ama yapayalnızım. Beni evlendirin. El sürülmemiş öyle güzel bir kız bulun ki, cihanda bir benzeri olmasın’ dedi.

40 GÜN 40 GECE

Yezid’in yolundan gidenlerin şeyhi ‘Padişahım, şayet cariyen olmasına tenezzül buyurursan benim kızımı al!’ diye öne çıktı, Timur kabul edip kırk gün kırk gece düğün yaptı. 
Öyle bir şenlik oldu ki, koskoca Şam’da tek bir çadır daha kuracak yer kalmadı. 
Timur, kırk birinci gün, Yezid’in yolundan gidenlerin bütün şeyhlerini huzuruna davet edip genç karısı ile Emevî Camii’nin yakınında gerdeğe girmek istediğini söyledi. 
Yezid’in şeyhleri hemen ‘Olmaaaz! 
Bu kadar kalabalık içerisinde Züleyhâ gibi güzel olan o kızın avret yerini keşfetmeye kalkarsanız şeyhimizin namusu incinir’ dediler. 
Bu sözü işiten Timur ‘Bre mel’unlar’diye haykırdı.
 ‘Hazret-i Peygamber’in mübarek soyundan gelen İmam Hüseyin’i Kerbelâ’da şehid edip mübarek başını şehir şehir dolaştıran, evlâdını susuzluktan helâk eden, soyundan gelenleri orda burda teşhir eden siz değil misiniz? Bunları yapmaya utanmadınız da şimdi şu mel’un herifin nikâhlayıp aldığım kızı ile kapalı bir yerde gerdeğe girmemden mi utanıyorsunuz? Bre sizin ırzınız nedir? Söyleyin bana, sizi ne şekilde katledeyim?’

HAYDİ KÜLLER HAVAYA

Askerine emretti, her taraftan odun getirtip Yezid’in yolundan gidenleri 
Nemrud ateşi içerisinde bıraktı. Sonra gidip Yezid’in kabrini açtırdı. 
Cesedin hâlâ bozulmadığını gören bazı askerlerinin 
‘Sultanım, bu Yezid ne de olsa sahabedendir; affeyle!’
demelerine daha da hiddetlendi, bir ateş daha yaktırdı, 
Yezid’in cesediyle beraber 13 kişiyi orada ateşe attı ve Yezid’in küllerini havaya savurttu. 
Bu iş de bitince bütün askerini çağırıp mezarın üzerine işetti.”
****
Fâilâtün,  fâilâtün,  fâilâtün, Yüzün suyu değer cihanı bütün
Verirlerse dünyayı sen alma satın Yüz aklığı iki cihana değer
Hak kul elinden intikamını kul eli ile alır 
İlm-i Hakk-ı bilmeyenler anı kul yaptı sanır.
Cümle eşya haktandır kul eli ile işlenir Emr-i Bâri olmayınca sanma bir çöp deprenir.
Kazara bir sapan taşı bir altın kâseye değse 
Ne taş kıymet kazanır, nede kâse kıymetten düşer.

GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK MİLLÎ BAĞIMSIZLIK VE ÇAĞDAŞLAŞMA ÖNDERİ (HAYATI VE ESERİ)


GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK 
MİLLÎ BAĞIMSIZLIK VE ÇAĞDAŞLAŞMA ÖNDERİ  
(HAYATI VE ESERİ)

Esmaül Hüsna Esmaların Etkili Olduğu Vakitler



Esmaların Etkili Olduğu Vakitler

PAZAR GÜNÜNE AİT 
 1-Güneş: İyi 2-Zühre: Kötü-Şer 3-Utarit: İyi 4-Kamer: Şer 5-Zuhal: Kötü-Şer 6-Müşteri: Hayırlı 7-Merih: Şer 8-Güneş: Çok iyi 9-Zühre: Hayırlı 10-Utarit: Hayırlı 11-Kamer: Hayırlı 12-Utarit: Şer 

 PAZAR GECESİNE AİT 
 1-Utarit: Şer 2-Kamer: Hayırlı-Ticaret Kalp tesiri 3-Zuhal: Şer-Kahır-Tefrik v.s 4-Müşteri: İyi, işe teşebbüs 5-Merih: Şer-Bağlamak 6-Güneş: Hayırlı, Muhabbet, İki kişinin arasını iyi yapmak 7-Kamer: Hayırlı, kâr, ticari işler 8-Zuhal: Şer-Adavet-Hastalık 9-Müşteri: Hayırlı-Evlenmeyi kolaylaştırma 10-Merih: Şer 11-Zühre: Hayırlı, Muhabbet saati 12-Utarit: Şer 

 PAZARTESİ GÜNÜNE AİT 
 1-Kamer: İyi-Hayırlı işler yapılır 2-Zuhal: Yolculuğa aittir- Hayırlıdır 3-Müşteri: İyi-İzdivaç ve Mahkemeye ait işler 4-Merih: Şer-Kahriye 5-Güneş: İyi-Tesir-Muhabbet 6-Zühre: Vefk Yazılır 7-Utarit: Muhabbet-iyi işler 8-Kamer: İyi-Arabulmak-İzdivaç 9-Zuhal: Şer-Tefrik-Kahriye 10-Müşteri: Çok hayırlı-Her hayırlı işe yarar 11-Merih: Buğuz-adavet-düşmanı kahır-tefrik 12-Güneş: İyi bir saattir-Hayırlı işler yapılır 

PAZARTESİ GECESİNE AİT 
 1-Müşteri: Celp işleri- Hayırlı işler 2-Merih: Şer 3-Güneş: İyi-Ticari işler 4-Zühre: İyi-Kalp tesiri işleri 5-Utarit: İyi muhabbet we bağlama işleri 6-Kamer: İyi müşteri ve celbi rızık 7-Merih: İyi-Ticari işler 8-Güneş: İyi-Celbi Muhabbet 9-Zühre: İyi-Aşk-Nikah 10-Utarit: Şer 11-Zuhal: Şer 12-Müşteri: İyi-Tesir-Muhabbet 

SALI GÜNÜNE AİT 
 1-Merih: Şer 2-Utarit: Şer-Bağlamak 3-Kamer: İyi-Celbi Kalp 4-Zuhal: İyi-Hizip okunur 5-Müşteri: İyi 6-Merih: İyi-Ticari işler 7-Utarit: Şer-Tefrik-Kahır 8-Kamer: İyi-Rızık için 9-Zuhal: Şer-Tazip 10-Müşteri: Muhabbet 11-Güneş: İyi-Celbi Kalp 12-Zühre: İyi-İki kişinin arasını bulmak 

 SALI GECESİNE AİT 
 1-Zühre: İyi-Kalp tesiri işleri-Muhabbet 2-Güneş: Şer-Hiçbir şey yapılmaz 3-Zühre: İyi-Aşk işleri 4-Utarit: İyi-Hayırlı işler yapılır 5-Kamer: Şer-Hiçbir şey yapılmaz 6-Zuhal: Şer-Düşmana okunur 7-Müşteri: İyi-Her türlü şey okunabilir 8-Merih: Şer 9-Güneş: İyi-Aşk-Kalbi işler 10ZühreŞer-Hiçbir şey yapılmaz 11-Utarit: Şer-Yoldan çevirmek,iş bozmak 12-Kamer: Şer-Düşmana okunur ÇARŞAMBA GÜNÜNE AİT 
 1-Utarit: Hayırlı 2-Kamer: Şer-Hiçbir şey yapılmaz 3-Zuhal: Şer-Düşmana okunur 4-Müşteri: Çok hayırlı-Her hayırlı işe yarar 5-Merih: Şer 6-Güneş: İyi 7-Zühre: İyi 8-Utarit: İyi 9-Kamer: Şer-Tefrik-Kahır 10-Zuhal: İyi-Hizip okunur 11- 12-Merih: Şer 

 ÇARŞAMBA GECESİNE AİT 
 1-Zuhal: Şer 2-Müşteri: Hayırlı-Hasta iyileştirme 3-Merih: Şer-Düşmanı kahır için okunur 4-Güneş: Hayırlı işler 5-Zühre: Hayırlı işler 6-Utarit: Şer 7-Kamer: İyi-Arabulmak-İzdivaç 8-Müşteri: İyi-Ticari işler 9-Zühre: İyi-İzdivaç 10-Merih: Şer 11-Güneş: İyi-Hastalık giderme-Saadet 12-Zuhal: Şer-Kahriye 

 PERŞEMBE GÜNÜNE AİT 
 1-Müşteri: İyi 2-Merih: Şer-Yola çıkılmaz 3- 4- 5- 6-Kamer: Her türlü hayırlı iş yapılır 7-Zuhal: Şer ve Hayır her iki iş 8-Müşteri: Hayırlı 9-Merih: İyi 10-Güneş: Çok iyi 11-Zühre: İyi 12-Utarit: Çok şerli-İş yapılmaz 

 PERŞEMBE GECESİNE AİT 
 1-Güneş: İyi-Tesir-Muhabbet 2-Zühre: İyi-İzdivaç 3-Utarit: İyi-Arabulmak-İzdivaç 4-Kamer: Şer 5-Zuhal: Şer 6-Müşteri: İyi işler 7-Zühre: İzdivaç 8-Utarit: İyi 9-Kamer: Şer 10-Zuhal: Şer 11-Merih: Şer 12-Güneş: İyi-Kalbi işler 

 CUMA GÜNÜNE AİT 
 1-Zühre: İyi-Aşk saati-Ara bulma 2-Utarit: İyi-Hayırlı işler yapılır 3-Kamer: Şer-Hiçbir şey yapılmaz 4-Zuhal: Şer 5-Müşteri: İyi 6-Güneş: Çok iyi 7- 8-Kamer: Şer 9- 10Zuhal: Şer ve Hayır her iki iş 11Müşteri: İyi-Vefk yazılır-okunur 12Merih: İyi-Hayırlı işler yapılır 

CUMA GECESİNE AİT 
 1Kamer: İyi 2Zuhal: Şer 3Müşteri: İyi 4- 5-Güneş: İyi 6-Zühre: İyi 7Zuhal: Şer 8Utarit: İyi-Celp işleri 9Kamer: İyi-Ticari işler 10Güneş:İyi 11Merih: Şer 12Müşteri: Şer ve Hayır her iki iş 

 CUMARTESİ GÜNÜNE AİT 
 1-Zuhal: İyi-Muhabbet 2-Müşteri: İyi-Arabulmak-İzdivaç 3-Merih: Şer 4-Güneş: İyi 5-Zühre: İyi 6-Utarit: Şer ve Hayır her iki iş 7-Kamer: Şer 8-Zuhal: Şer 9-Müşteri: Hayırlı 10-Merih: Şer 11-Güneş: Hayırlı 12-Zühre: Hayırlı işler yapılır 
 CUMARTESİ GECESİNE AİT 1-Merih: Şer 2-Güneş: İyi-Havas okunur 3-Zühre: İyi-Muhabbet 4-Utarit: Şer-Ceza 5-Kamer: İyi 6-Zuhal: Şer-Kahır-Tefrik v.s 7-Müşteri: Hayırlı 8-Merih: İyi-Para işleri 9-Güneş: İyi 10-Zühre: İyi 11-Utarit: Şer 12-Kamer: İyi-Ticari işler

Esmaların sırasndaki hikmet;




Esmaların sırasndaki hikmet;


Esmâü’l-Hüsnâ ile ilgili tüm bilgiler vahiy kaynaklıdır.
 Cenâb-ı ALLAH Kendi zatına mahsus güzel isimlerinden dilediklerini Kur’ân ile ve Peygamberinin (asm) diliyle haber vermiştir. 
Sayısı bini bulur. ALLAH’ın bildirmediği isimleri de vardır şüphesiz. 

Nitekim ALLAH Resûlü (asm) bir niyazında şöyle buyurmuştur: 
“ALLAH’ım! Sana Zat-ı Bârî’ni isimlendirdiğin Kitabında inzâl buyurduğun 

Peygamberine tâlim buyurduğun ve ezelî ilm-i gaybında Kendin için tahsis ettiğin Esma-i şerîfenin hepsiyle niyaz ederim.”1



Hazret-i Âişe validemiz (ra); “ALLAH’ım! Esma-i Hüsna’ndan bizim bildiğimiz bilmediğimiz bütün isimlerinle Sana münâcât ederim. 

Büyüklerin büyüğü olan ısminle Sana niyaz ederim. 
Kim ki Sana bu isimlerinle duâ ederse cevap verirsin Rabb’im!” diye niyazda bulunmuştu. 
Bunu işiten ALLAH Resûlü (asm) “ısabet ettin! ısabet ettin” buyurdu.2



Cenâb-ı Hak (cc) bizim bilmemizi irade buyurduğu Esmâ-i Hüsnâ’sından bir kısmını sırf vahiy olan Kur’ân-ı Kerim’inde zikretmiş bir kısmını ise Resûl’üne (asm) yine vahiyle bildirmiştir. 

Resûlullah Efendimiz (asm) Esmâ-i Hüsnâ’dan hiç olmazsa doksan dokuzunun ihsân edilmesini yani bilinmesini kavranmasını ve gerekleriyle amel edilmesini tavsiye buyurmuş doksan dokuz ismi kavrayanı Cennet’le müjdelemiştir.3



Esmâü’l-Hüsna’dan doksan dokuzunu 
“ALLAH Rahman Rahîm.” diye bilinen sırası ile Peygamber Efendimiz (asm) bildirmiştir. 
Ayrıca ilk on dört isim sırasıyla Haşir Sûresinin 22-24 âyetlerinde geçmektedir.


Haşr Suresi 21-24 Arapça Yazılışı لَوْ أَنزَلْنَا هَذَا الْقُرْآنَ عَلَى جَبَلٍ لَّرَأَيْتَهُ خَاشِعًا مُّتَصَدِّعًا مِّنْ خَشْيَةِ اللَّهِ وَتِلْكَ الْأَمْثَالُ نَضْرِبُهَا لِلنَّاسِ لَعَلَّهُمْ يَتَفَكَّرُونَ ﴿٢١﴾ هُوَ اللَّهُ الَّذِي لَا إِلَهَ إِلَّا هُوَ عَالِمُ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ هُوَ الرَّحْمَنُ الرَّحِيمُ ﴿٢٢﴾ هُوَ اللَّهُ الَّذِي لَا إِلَهَ إِلَّا هُوَ الْمَلِكُ الْقُدُّوسُ السَّلَامُ الْمُؤْمِنُ الْمُهَيْمِنُ الْعَزِيزُ الْجَبَّارُ الْمُتَكَبِّرُ سُبْحَانَ اللَّهِ عَمَّا يُشْرِكُونَ ﴿٢٣﴾ هُوَ اللَّهُ الْخَالِقُ الْبَارِئُ الْمُصَوِّرُ لَهُ الْأَسْمَاء الْحُسْنَى يُسَبِّحُ لَهُ مَا فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَهُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ
Bismillahirrahmanirrahim. 

21. Lev enzelnâ hâzel kur'âne alâ cebelil-leraeytehû khâşian (m)-mütesaddian (m)-min haşyetillâh. Ve tilkel emsâlü nadribuhâ linnâsi leallehum yetefekkerûn. 

22. Hüvallâhüllezî lâ ilâhe illâ hû. âlimül ğaybi veş-şehâdeti hüver-Rahmân-ür-Rahîm. 

23. Hüvallâhüllezî lâ ilâhe illâ hû. El Melik'ül Guddûs-üs-Selâmü'l Mü'minül Müheyminül Azîzül Cebbârül Mütekebbir.Sübhânallâhi ammâ yüşrikûn. 

24. Hüvallâhül khâligul bâriül musavviru lehul esmâül hüsnâ. 
Yüsebbihû lehû mâ fis-semâvâti vel'ard. Ve hüvel Azîzul Hakîm. 
Anlamı Rahman ve Rahim Olan Allah'ın Adı ile

21. Biz bu Kur'ân'ı bir dağa indirseydik, Allah'ın korkusundan onu baş eğmiş, parça, parça olmuş görürdün. 
Bu misalleri düşünsünler diye insanlara veriyoruz. 

22. O, öyle Allah'tır ki, O'ndan başka ilah yoktur. Görülmeyeni ve görüleni bilendir. O, esirgeyendir, bağışlayandır. 

23. O, öyle Allah'tır ki, kendisinden başka hiçbir tanrı yoktur. 
O, mülkün sahibidir, eksiklikten münezzehtir, selamet verendir, emniyete kavuşturandır, gözetip koruyandır, üstündür, istediğini zorla yaptıran, büyüklükte eşi olmayandır. Allah, müşriklerin ortak koştukları şeylerden münezzehtir. 
24. O, yaratan, var eden, şekil veren Allah'tır. En güzel isimler O'nundur. Göklerde ve yerde olanlar O'nun şanını yüceltmektedirler. O, galiptir, hikmet sahibidir.

Dipnotlar:
1- Ahmed b. Hanbel Müsned I/391; Tecrit Terc. 8/192.
2- Tecrit Terc. 8/192.
3- Buhârî 8/1165; Tirmizî Daavât 86.

Esmaül Hüsna>Esmaların Ruhanileriyle Buluşmak



Esmaların Ruhanileriyle Buluşmak

Her esmanın "huddam" denilen ruhanileri "vazifelileri vardır. Bunlar bir esmanın ebcetsel sayı değeri kadardırlar. Sözgelimi "Azim" esmasının ebcetsel sayı değeri 1020'dir. İşte bu esmaya vaziyet eden bin yirmi adet azametli ruhani vardır. Bin yirmi meleğin emrinde de bin yirmi ruhani ya da cinni vardır. Ruhanilerden, cinnilerden, meleklerden oluşan bu görevliler esmanın tecellisine uygun bir esinle zikredene yardımcı olurlar. Zikreden esmaya aşıksa ve bunu aşkla yapıyorsa özellikle ebcetsel sayı değerine dikkat ediyorsa esmanın ruhanileri gelmeye başlarlar. Gece boyunca onunla irtibata girmeye çalışırlar. Ruhuna vücuduna evine bakışına sesine sinerler. Bu Sufizm yoluna biat etmenin özel bir kazanımıdır. Biat etmeyenler için bu ledün nimetleri kapalıdır.

Sufizm yolu dışında kalanların huddamlarla görüştüklerini sanmaları sadece bir yanılgıdır. Onlar cinni şeytanların oyuncağı olurlar. Bütün medyumlar da öyledirler. Tarikat sahasına biat edenler Allah tarafından korunma altında olurlar. Elde ettikleri de o dairenin ledünni bereket sırları olur. Bütün esmalar Allah'ın rızası, amaçlar, vesile ve vasıta kılınmak için yapılmalıdır. Her şeyin başı ihlastır. Allah'a, bir esmada aşık olana bütün ruhaniler de aşık olur. O dilemese de Allah kendini anan kulunu dilediğine sevdirir. Esma bitikten sonra "Yüce Allahım bu esmanın ruhanilerini bana musahhar kıl ve işlerime yardımcı ver." diye dua edene Allah tehlikesiz bir şekilde ruhanileri yollar. Ona yardımcı olmak için akın akın gelirler. Bu ise dehşet bir lütuftur. Bir sufunin o sahayı merak etmemesi Allah'ın açtığı böyle bir kapıyı yok sayması sadece cehalettendir. İnsan sünnet ve kuran dairesinde kalıp Allah'ın verdiği her türlü nimetten yararlanmalıdır. Bunu yaparken de yalnızca Allah'a dayanmalı ona yönelmelidir. Allah ruhanilerle bir sufiyi buluşturmuşsa bu çok özel bir sır olarak kalmalıdır. Aksi halde sırrı söylemek kimi zaman o sırrı bir daha görmemeye neden olabilir. Bu da acı olarak yeterli olan bir şeydir.

Sufilerin çoğu ruhani daireye sırt döndükleri için elli atmış yıl sonra bile yerlerinde sayıp kalmışlardır. Allah'ın özel olarak her esmaya atadığı ruhaniler kimi cahil ve softa müritlerce iyi gözle görülmemektedir. Onlardan uzak kaldıkları için de yerlerinde sayıp durmaktadırlar. Öyleyse esmaların ruhanileriyle buluşmak onları yardımcı olarak istemek için dua etmeli Allah'a yakarmalıyız. O dünyanın nimetleriyle Allah bizi buluşturmuşsa bunu örtüp gizlemeli sinemizde ötelere götürebilmeliyiz... Kim ki hak bir tarikata intisap etmemiştir, hak bir mürşidin elinden biat almamıştır, onun esmaların ruhanileriyle buluşması yardımlaşması sadece bir zan ve hayaldir. O kapı kapalıdır. Esmaların ruhanileriyle buluştuğunu sananlar da cinni şeytanların maskarası, kuklası olan zavallılardır... Ruhanilerle buluşmak için İmam Ali Hazretleri Celcelütiyesinde Allaha yakarır... Emrine ruhani ifritler vermesini diler... Aynı dilek Nakşibendi tarikatının kurucusu İmam Bahaüddin Nakşibent hazretlerinin Evrad-ı Bahaiyye Azimetinde açıkça görülebilir. İmam Ahmet Buni,İmam Yafii, Seyyit Emir Sultan gibi binlerce evliya bu sırları içeren ledünni bilgiler aktarmışlardır. Yani ruhu ergin olana, bu yollar, Allah'tan esmanın ruhanilerini kendine musahhar edilip yardımcı verilmesini dilemek, ism-i azam sırlarındandır.

Okunan Esmaların Tehsirine Ulaşmak


Okunan Esmaların Tehsirine Ulaşmak

Esmaların Tehsirini Görmek Hem Kolay Hem Zordur.
Şöyleki :
Bazı İnsanın Ruh Gücü Uygun Olduğundan Bu Tehsirleri Hemen Farkeder Bazısı Biraz Daha Geç ..En Önemlisi ise Bir Kaç Esma Birde Okumak Tehsire Ulaşmayı Durdurur ..

Örneğin 
El Celil İsmi Şerifini Okuyorsanız 1000 Defa Okuyup Sonra 1000 Defada El latif Okusanız .
Birazda Başka Esma Okusanız Hiçbirinin Tehsirine Kavuşmazsınız..

Ama Öyle Yapmayıp El celil Esmasını Okusanız İsmin Özelliğini Tehsirini Bulmak İsterseniz Mutlaka Başındaki Eki Kaldırmalısınız 
Ya, El Olmadan Okumalsınız...

Sayıya Bakmadan Okuyunuz Sabahtan Akşama Kadar .
Hem Günlük İşlerinizi Yapın Hemde Okuyun.

İlk Gün Birçok Kişide Bir Gerginlik Olur 3 Gün Bile Devam Edebilir 1 hafta olmadan Çok Güzel Bir Muhabbet İnsanı Kaplar ...

her 2 haftada bir 2 yada 3 gün okumaya Ara verimeildir ki Duygular Kapanmasın .
Okuyan Muhabbet İle Okumaya Devam Edebilsin. 
Sonraki Haftalardada Bazen Keder Sıkıntı Bazen Çoşku Sevinç İlim Gelir.

Esma Tam Sola Aitse 1 hafta olmadan Okuyan Kişiye uyku uyanıklık arasında Bazı Görüntüler Gösterilir sesler duyar fakat Bunları Hemen Unutur .

O Görüntüleri Kişi Kalp Gözü İle Gördüğünden Gördüğü Şeyleri Her yandan Görür ve Hemen Tüm olaya Vakıf Olup Bir Anda Gördüklerinin Tümünü Anlar.
esma tam sağa Aitse. 

Soldaki Gibi Olmaz yaklaşık 3 ay Sonra Uykuya Yakınken Gözünü Önün de Ayanen Bir Pencere Açılır ve onda Çoğunlukla Dünyaya Ait Bazen Ne olduğunu bilmediği Görüntüler Görür ..

önceleri 10 saniye sürerken Zamanla Süre Uzar

Böylece bir okuma hakkı zikretmektir.zikir ise ne güzeldir.
Fakat siz böylece nefsi mülhimeye ait olan muhabbeti bulursunuz .
buda çok güzeldir.. ne acaiptir ki her makamda muhabbet vardır ve herbirinin kendine has bir güzelliği var. 

sadece allah diye zikreden emmarada bulur . ber diyen levvamede.celil diyen mulhimede kebir diyen mutmainnede lailaheillallah diyen radiyyede vedud diyen mardiyyede şehid diyen ise kamilede bulur.

fakat halkın en çok benimsediğini levvamede bulduk ber esması ile yetinmeyip bemeremelemer ve benzeri tılsımlar oluşturduk sonrada ise beremer diyerek bir başka tılsım..bunda hem sevgi hemde başarı mevcuttur

Esmaül Hüsna Allah İsimlerinin Okunuş Amaçları Zikir Sayıları,gün ve saatleri:




Esmaül Hüsna


Allah İsimlerinin Okunuş Amaçları
Zikir Sayıları, gün ve saatleri:

Ya Allah (c.c)- 66. Güneş – Pazar. Sabah ve İkindi sonrası.
İmanın artması, her çeşit zenginlik, duaların kabulü için; Kansere karşı Celle Celâlüh.
Ya Rahman – 298. Güneş – Pazar. Sabah erken ve ikindi sonrası.
Dünyada ve ahirette Allah'ın sevgisini kazanmak ve yardım görmek için.
Ya Rahim–258. Güneş – Pazar. Sabah erken ve ikindi sonrası.
Maddi manevi her türlü rızka ve zenginliğe kavuşmak; burun için.
Ya Melik–90. Utarit – Çarşamba. Sabah erken ve ikindi sonrası.
Maddi-manevi güçlü olmak, insanlara sözlerini anlatıp dinletebilmek için…
Ya Kuddüs–170. Müşteri – Perşembe. Sabah ve İkindi sonrası. 
Maddi" ve manevi her türlü temizliğe sahip olmak, ruhî hastalıklardan kurtulmak için
Ya Selâm – 131. Güneş – Pazar. Sabah ve İkindi sonrası.
Korkulan her şeyden emin olmak ve esenliğe çıkmak için.
Ya Mü’min – 136. Ay – Pazartesi. Sabah ve İkindi sonrası.
Güvende olmak, güvenilir insan olmak, kötü hastalıklara düşmemek için.
Ya Müheymin – 145. Müşteri – Perşembe.Sabah ve İkindisonrası.
İnsanlardan korunmak, düşüncelerini anlamak ve romatizma için.
Ya Aziz – 94. Merih–Salı: Sabah ve İkindi sonrası. 
Düşmanlara galip gelmek, şerlerinden korunmak için.
Ya Cebbar – 206. Merih – Salı: Sabah ve İkindisonrası.
İsteğin yerine gelmesi, insanlar ve cinlerden korunmak; guatr, atardamar ve omurga için.
Ya Mütekebbir – 662. Müşteri– Perşembe: Sabah ve İkindi 
İzzet, şeref ve büyüklüğe erişmek, halk tarafından sevilmek için
Ya Hâlık – 731. Güneş – Pazar: Sabah ve İkindi 
İşlerde üzüntü ve sıkıntılardan kurtulmak, başarılı olmak, rahim rahatsızlıkları için.
Ya Bâri’ – 213. Güneş – Pazar: Sabah ve İkindi 
Her işte başarılı olmak, sıkıntılardan kurtulmak; pankreas, şeker ve böbrek bezleri için.
Ya Musavvir–336. Ay–Pazartesi: Sabah ve İkindi 
Amacına ulaşmak ve ifade etmek, zor işleri başarmak, bir işte uzmanlaşmak için.
Ya Gaffar – 1281. Zühre-Cuma: Sabah ve İkindi 
Affedilmek, günahlardan korunmak, sığınmak, üzüntüyü yenmek için.
Ya Kahhâr – 306. Merih – Salı: Sabah ve İkindi 
Zalimlerin ve din düşmanlarının kahrından kurtulmak.
Ya Vehhâb – 14. Zühre – Cuma. Sabah ve İkindi 
Sıkıntısız, rahat bir hayat sürmek ve kalp damarlarının tıkamaması için.
Ya Rezzak – 308. Zühre – Cuma. Sabah ve İkindi 
Bol rızıklı ve zengin bir ömür geçirmek; kalp kasları ve mide için.
Ya Fettâh – 489. Utarit–Çarşamba. Sabah ve İkindi 
Maddi ve manevi hayır kapılarının açılması, ticarette başarılı olmak için
Ya Alîm – 150. Müşteri–Perşembe. Sabah ve İkindi 
İlim zenginliğine ulaşıp marifet sahibi ve âlim olmak için.
Ya Kâbıd – 903. Müşteri – Perşembe. Sabah ve İkindi 
Zalimin zulmünden kurtulmak; düşmanlarından korunmak için
Ya Bâsıt – 72. Zühre – Cuma. Sabah ve İkindi 
Rızkının genişlemesi ve bereketin artması; psikolojik ve ruhsal rahatsızlıklar için.
Ya Hâfid – 1481. Güneş – Pazar. Sabah ve İkindi 
Kötülükten, kötülerden ve bütün belalardan korunmak ve tansiyon için.
Ya Râfi’–351. Güneş–Pazar. Sabah ve İkindi 
İnsanlar içinde ve işinde yükselmek, tevazu sahibi olmak; bacaklar için.
Ya Muizz – 117. Güneş – Pazar: Sabah ve İkindi 
Fakirlikten ve insanlar içinde zelil olmaktan kurtulmak için
Ya Müzill – 770. Merih – Salı: Sabah ve İkindi 
Her çeşit düşmana galip gelmek ve zelil etmek için
Ya Semi’ – 180. Müşteri – Perşembe: Sabah ve İkindi 
Duaların kabul olması ve Kulak rahatsızlıkları için
Ya Basîr – 302. Güneş – Pazar. Sabah ve İkindi 
Acizliğin kalkması, basiretli olmak, göz hastalıkları için
Ya Hakem–68. Güneş–Pazar: Sabah ve İkindi 
Haklı davasını kazanmak, hak ile hükmetmek için
Ya Adl–104. Güneş – Pazar: Sabah ve İkindi 
Adaletli olmak haklı davayı kazanmak için
Ya Lâtif – 129. Zühre – Cuma: Sabah ve İkindi 
Dileklerin olması, kısmet ve rızkın açılıp artması ve burun için.
Ya Habîr - 812. Güneş – Pazar: Sabah ve İkindi 
Hafıza ve idrakin güçlenip genişlemesi, kolay anlama ve ezber için
Ya Halim – 88. Zühal – Cumartesi
Güzel ahlâk, yumuşak huyluluk, sükûnet, öfke ve sinir yatışması için.
Ya Azîm–1020. Utarit–Çarşamba: Sabah ve İkindi 
Sözünün tesirli olması ve dinlenmesi için.
Ya Gafûr–1286. Güneş – Pazar: Sabah ve İkindi 
Günahların affedilmesi ve kötü ahlaktan korunmak için.
Ya Şekûr – 526. Güneş – Pazar
Talihin açılması, mevcut nimetlerin şükrünü eda ve bol rızık elde etmek için.
Ya Aliyy – 110. Güneş – Pazar
Zilletten kurtulmak ve ilim derecesinin artması için.
Ya Kebîr – 232. Müşteri – Perşembe
Maddi-manevi büyüklük kazanmak; saygı ve hürmet görmek için.
Ya Hafîz – 998. Zuhal-Cumartesi
Nefsini ve malını her türlü beladan, insan ve cinlerden korumak; tansiyon için
Ya Mukıyt – 550. Güneş-Pazar
İhtiyacı olanı kazanmak ve bol rızık elde etmek için
Ya Hasîb – 80. Zühre-Cuma
Herkese karşı açık alınlı olmak hesabını kolay vermek için
Ya Celil – 73. Güneş-Pazar
Gerçek yüceliğe erişmek, zalim ve zorbayı zelil etmek için
Ya Kerim – 270. Zühre-Cuma
Zengin ve cömert olmak, her kolaylığa sahip olmak için
Ya Rakîb–312. Zühre-Cuma
Allahın koruması altında olmak, bunu hissetmek ve hafızanın kuvvetlenmesi için
Ya Mücib – 55. Müşteri-Perşembe
Duaların kabul olunması; sözlerinin dinlenmesi için
Ya Vâsi’ – 137. Ay-Pazartesi
Ömür uzunluğu, sıhhat ve rızık genişliği için
Ya Hakîm – 78. Zühre-Cuma
İlim ve hikmet sahibi olmak, uzağı görmek, hikmetli iş yapmak için.
Ya Vedûd – 20. Ay-Pazartesi
İnsanların sevgisini kazanmak için
Ya Mecîd – 57. Zühre-Cuma
İzzet ve şerefin sahibi olmak ve itibarının artması için.
Ya Bâis–573. Güneş-Pazar
Kuvvetli irade sahibi olmak, alacaklarını tahsil etmek için
Ya Şehîd – 319. Müşteri-Perşembe
Şehit olmak, heybetli olmak ve halk arasında sevilmek için.
Ya Hakk – 108. Zühre-Cuma
Sağlam bir imana ve doğru bir ibadet hayatına sahip olmak, başladığı işi bitirmek için
Ya Vekil – 66. Zühre – Cuma
Allahtan her türlü yardımı görmek, her şeye karşı korunmak için.
Ya Kaviyy–117. Merih – Salı
Kansızlık, kaslar ve vücudun güçlü olması; zor işleri kolay görmek, gudde-i teymusiyye için
Ya Metîn – 500. Zühre – Cuma
Maddi ve manevi dayanıklılık, sağlam ve iradeli olmak, hastalıklardan kurtulmak için
Ya Veliyy – 46. Merih – Salı
Her işte Allahın yardımını istemek için
Ya Hamîd – 68. Müşteri – Perşembe
Kazancın genişlemesi, Allaha çokça hamd etmek, yardım istemek için
Ya Muhsî – 148. Zühre – Cuma
Akıl dinamikliği, zekânın ve hislerin kuvvetli olması için
Ya Mübdi’ –56. Müşteri–Perşembe
Her işte muvaffak olmak, ummadığı yerden yardım görmek için
Ya Muiyd – 124. Zühal – Cumartesi
Elden kaçanı geri getirmek, âhiret gerçeğini ruhen hissetmek için
Ya Muhyî – 68. Zühre – Cuma
İşlerde başarılı olmak, hastalıklardan kurtulmak…
Ya Mümît – 490. Merih – Salı
Harama bakmamak, kötülüklerden vazgeçmek, sürekli âhiret’i hatırlamak…
Ya Hayy – 18. Güneş – Pazar
Sözün tesirli olması, sözü dinlenir olmak; böbrekler için.
Ya Kayyûm–156. Müşteri – Perşembe
Her işte yardımı Allahtan beklemek, isteklerine kavuşmak, rızkın devamı…
Ya Vâcid – 14. Zühre – Cuma
Aradığını ve kaybettiğini bulmak için.
Ya Mâcid – 48. Zühre – Cuma
Bol kazanç elde etmek ve şerefli yaşamak için.
Ya Vâhid – 19. Merih – Salı
Kalbin uyanıklığı ve isteklerin yerine gelmesi için.
Ya Ehad – 13. Merih – Cuma
Kalbin uyanıklığı ve isteklerin yerine gelmesi…
Ya Samed–134. Müşteri – Perşembe
Hiç kimseye muhtaç olmamak için.
Ya Kâdir – 305. Güneş – Pazar
İstediğini yapmaya güç yetirmek için.
Ya Muktedir – 744. Zühal – Cumartesi
Her işte başarılı olmak için.
Ya Mukaddim – 184. Zühal – Cumartesi
Daima yükselmek için…
Ya Muahhir – 846. Zuhal – Cumartesi
Kötü ve belalı birinin veya kötü bir işin uzaklaşması…
Ya Evvel – 37. Güneş – Pazar
Her hayırlı işte öne geçip ilk ve birinci olmak için.
Ya Âhir – 801. Zühre – Cuma
Ömrün uzaması ve bereketi için.
Ya Zâhir – 1106. Zühal – Cumartesi
Her konunun açıklığa kavuşması, gizliliğin kalkması; göz sinirleri için
Ya Bâtın – 62. Ay – Pazar
Nefsi mutmain ve kalbi geniş olmak, iç rahatlığının artması
Ya Vâli – 47. Güneş – Pazar
Sözünün tesirli olması, insanların kendini sevmesi
Ya Müteâli – 551. Zühal – Cumartesi
İstediği makama gelmek, yükselmek; göz damarları
Ya Berr – 202. Zühre – Cuma
Her halükarda iyilik bulmak için.
Ya Tevvâb - 409. Müşteri – Perşembe
Tövbelerin kabul olması için
Ya Müntekim – 630. Merih – Salı
Zulüm ve fenalıklardan korunmak; zalimlerden intikam almak için
Ya Afüvv – 156. Güneş – Pazar
Rızık bolluğu, kalp huzuru, affedilmek için
Ya Raûf – 286. Zühal – Cumartesi
Merhametin artması, hiçbir varlıktan zarar görmemek; kolon ve dizler için.
Ya Mâlikü’l-Mülk – 212. Utarit-Çarşamba
Mal ve kazanca zarar gelmemesi, maddi ve manevi" derecelerin artması için
Ya Zü’l-Celâli ve’l-İkrâm. 1098 Güneş-Pazar
İşlerin kolay ve asan olması, başarılı olmak, sevilmek için…
Ya Muksit – 209. Müşteri-Perşembe
Eşlerin arasını düzeltmek ve adaletli olmak için.
Ya Câmi’ – 114. Müşteri-Perşembe
Küsleri barıştırmak ve hayırların toplanması için
Ya Ğaniyy–1060. Güneş – Pazar
Zenginlik; bol rızık, sevilmek ve migren ve burun rahatsızlıkları için
Ya Muğnî – 1100. Zühre – Cuma
Rahat bir geçim, bol rızık; zenginlik ve sinirler için
Ya Mâni’ – 161. Güneş – Pazar
Beklenmedik, kaza, bela ve felaketlerden korunmak, emniyet ve güvende olmak için
Ya Dârr – 1001. Merih – Salı
Zararlı kimselerin zararından korunmak ve onları Allaha havale etmek için
Ya Nâfi’ – 201. Zühre – Cuma
Hastalık ve zararlı şeylerden korunmak; yağ keseleri, kemikler ve karaciğer için.
Ya Nûr – 256. Zühre – Cuma
Doğruyu ve yanlışı görüp kalp nuruna sahip olmak ve kalp sağlığı için
Ya Hâdi – 20. Güneş – Pazar
Doğru yolu bulmak; yaramaz çocuklar; gudde-i snowberi (üzüm gibi) ve idrar kesesi için
Ya Bedi’ – 86. Müşteri – Perşembe
Allahın yardımına nail olmak, maddi manevi güzelliğe sahip olmak ve saç için
Ya Bâki – 113. Güneş – Pazar
Ömrün uzunluğu ve sağlıklı olmak için.
Ya Vâris – 707. Zühre – Cuma
Uzun ömür, bol mal, şeref ve rızık sahibi olmak için.
Ya Raşîd – 514. Güneş – Pazar
Güzel ahlâk sahibi olmak, kötü alışkanlıklardan kurtulmak ve prostat için.
Ya Sabûr – 298. Güneş – Pazar
Başladığı işi kolay bitirmek, sinirini yenmek ve sabırlı olmak ve böbrekler için okunabilir..

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...