26.2.2000 TÂRİHİNDE BİZE MEKTUP YAZAN
HIRİSTİYAN TÜRK KARDEŞİMİZ, BAŞ KISMINDA ŞÖYLE DİYORDU:
HIRİSTİYAN TÜRK KARDEŞİMİZ, BAŞ KISMINDA ŞÖYLE DİYORDU:
- "Şahsen bir Hıristiyan olarak İncil’in değiştirildiğine veya İsa'ya ait bir İncil olup ta sonradan Matta, Markos, Luka ve Yuhanna’nın o İncil’den akıllarında kalanları yazdıklarına inanmıyorum."
- "Diyelimki öyle oldu... gerçekten İncil aslını koruyamadı… ya da bir İncil vardı da saklandı... ya da yok oldu... O zaman o devirden Muhammed’e kadar olan insanlar yanlış bir şeye inandıkları anlamına gelir... Tanrı insanların yanlış bir şeye inanmalarına nasıl karşı gelmedi?... Veya Kur’an’daki Hicr sûresinde 'Doğrusu Kitap'ı Biz indirdik, onun koruyucusu elbette Biziz' kelimesiyle Allah kendi indirdiği kitabını koruyacağını vaat ediyor!"
- "Sizce burada bir çelişki yok mu? Yoksa İncil Allah’ın bir kitabı değil miydi? Eğer İncil Allah’ın bir kitabı ise, o zaman yeterince güçlü bir Allah’a inanmıyor musunuz? Musa ile ilgili bilgileri Kutsal kitaptan veriyorsunuz ve sonra ona ‘değiştirildi’ diyerek karalıyorsunuz. Bunun ışığında verdiğiniz tarihsel bilgiler sağlam değil mi?"
ŞU KISACIK BÖLÜMDE BİLE, ELE ALINMASI GEREKEN O KADAR ÇOK ŞEY VAR Kİ!.. CEVAP VERMESİ DE ÖYLE KOLAY DEĞİL, HA!..
MÜSLÜMANLARIN İNCİL’DEN NE ANLADIĞINI,
AMA HAKLI OLDUĞU ÜÇ HUSUS VAR... DİYOR Kİ, "HEM TAHRİF EDİLMİŞ DİYORSUNUZ, HEM DE İNANIYORSUNUZ!.. BU ÇELİŞKİ DEĞİL Mİ?"
İKİNCİSİ, "HEM ALLAH KİTÂBI’NI KORUR DİYE İNANIYORSUNUZ, HEM DE TEVRAT’IN, İNCİL’İN DEĞİŞMİŞ OLDUĞUNU SÖYLÜYORSUNUZ... BU DA ÇELİŞKİ DEĞİL Mİ?" DİYOR.
ÜÇÜNCÜSÜ, "EĞER İNCİL TAHRİF EDİLDİYSE, 1000 KÜSUR YIL İNSANLAR YANLIŞ ŞEYE Mİ İNANDI?" DİYOR... SORULARINDA HAKLI!
İŞTE BİZ BU YAZIMIZDA BU ÜÇ HUSUSA CEVAP VERMEYE ÇALIŞACAK, GERİ KALAN HUSUSLARI BAŞKA BİR SAYFAYA BIRAKACAĞIZ.
ÖNCE "KİTAB" KELİMESİNİ TAM OLARAK ANLAMAMIZ GEREKİR.
KİTAB, KUR’AN-I KERİM DEMEKTİR... BİR!..
KUR’AN’DA SIK GEÇEN "EHL-İ KİTÂB" İFÂDESİNDEN ANLAŞILACAĞI GİBİ TEVRAT, ZEBUR VE İNCİL DEMEKTİR.. İKİ!..
BİR DE YÜCE ALLAH’IN NEZDİNDE OLAN; KUR’AN, TEVRAT, ZEBUR VE İNCİL’İN ONDAN ALINIP İNDİRİLMİŞ OLDUĞU "ESAS KİTAB" DEMEKTİR!.. ÜÇ!..
BU ESAS KİTAB, BELKİ DE "LEVH-İ MAHFUZ"DUR... YÂNİ ALLAH NEZDİNDE HER ŞEYİN, GEÇMİŞ VE GELECEĞİN YAZILI OLDUĞU "KORUNAN LEVHA"!.. GİZLİ LEVHA!..
LEVHA; KİTÂBE, MEZAR TAŞI GİBİ ÜZERİNE YAZI KAZINAN VE SİLİNMESİ MÜMKÜN OLMAYAN TAŞ BULOK GİBİ DÜŞÜNÜLMELİDİR.
GERÇEKTEN DE MEDENİYET İLERLEDİKÇE İNSANLAR ÜZERİNE YAZI YAZDIKLARI KÂĞIT, HATTÂ BİLGİSAYAR DİSKETLERİ, DİSKLERİ GELİŞTİRMİŞLERDİR AMA; BUNLARIN SİLİNMESİ, YOK EDİLMESİ, İSTENMEDEN BOZULMASI DA ÇOK KOLAY HÂLE GELMİŞTİR. ANCAK BİR KİTÂBE BİNLERCE YIL HİÇ BOZULMADAN KALABİLİR, ÜZERİNDEKİ YAZI SAKLANABİLİR.
İŞTE YÜCE ALLAH KUR’AN-I KERİM’DE "HERŞEYİN YAZILI OLDUĞU KORUNAN LEVHA"DAN SÖZ EDERKEN; BEŞERÎ YAZILAR, HÜKÜMLER İLE KENDİ HÜKÜMLERİ ARASINDAKİ FARKI GÖRMEMİZİ İSTEMİŞTİR.
YÜCE ALLAH’IN KÂİNATI YARATIRKEN KOYDUĞU KAANUNLAR, HÜKÜMLER, O İSTEMEDİKÇE ASLA BOZULMAZ, DEĞİŞTİRİLEMEZ!.. LEVH-İ MAHFUZ, YÂNİ BUNLARIN YAZILI OLDUĞU KİTÂB DA TEKTİR!
İŞTE BU YÜZDEN HIRİSTİYAN KARDEŞİMİZİN DE BELİRTTİĞİ HİCR SÛRESİ 9. ÂYETTE:
- "ZİKRİ (SÖZÜ) BİZ İNDİRDİK. ONU HER HALDE KORUYACAK TA BİZİZ!"
DEDİĞİ GİBİ, İNDİRDİĞİ HÜKÜMLERİ, VAADLERİ VE MÜJDELERİ; BÜTÜN TAHRİFATA RAĞMEN KORUMAKTADIR!. KELİMELER DEĞİŞSE DE, MÂNÂ ONLARIN ALTINDA GİZLİ KALMAKTA, VE DAHA SONRAKİLERE İNTİKAL ETMEKTEDİR.
BU TARZ TAHRİFATLA İLGİLİ ÖRNEKLERİ
TEVRAT VE İNCİL TAHRİFATA UĞRAMIŞTIR!.. 2 VE TEVRAT VE İNCİL TAHRİFATA UĞRAMIŞTIR!.. 3 YAZIMIZDA TEFERRUATIYLA VERDİK.
ÖTE YANDAN ALLAH’IN DİNİ DE TEKTİR VE ADI İSLÂM’DIR... KELİME ANLAMI İTİBARİYLE SELÂMETE ERME, KURTULUŞA ERME YOLUNU GÖSTERİR, MÜJDELER... HZ. ÂDEM’DEN BERİ GELEN BÜTÜN PEYGAMBERLER BU YOLU GÖSTERMİŞLERDİR AMA; ÖZELLİKLE HZ. İBRAHİM’İN YILDIZA, AYA, GÜNEŞE BAKTIKTAN SONRA "BEN BATANLARI SEVMEM" DEYİP BABASININ YAPTIĞI PUTLARI KIRMASINDAN SONRA, İSLÂM’IN "EŞİ BENZERİ OLMAYAN ALLAH" FİKRİ ÖN PİLÂNA ÇIKMIŞ VE "PUTLARA TAPMAK"TAN VAZGEÇİLMESİ DAHA GÜÇLÜ VURGULANMIŞTIR.
- "KİM İSLAM'DAN GAYRI BİR DİN ARARSA, BU DİN ONDAN ASLA KABUL OLUNMAZ. VE O AHIRETTE ZARAR GÖRÜCÜLERDENDİR." (ÂL-İ İMRÂN / 85)
- "ÖYLEYSE İBRAHİM'İN HANİF DİNİNE UYUN." (ÂL-İ İMRÂN / 95)
ÂYETLERİ BUNU İFÂDE EDER... PEYGAMBERLERİN GELİŞİ VE İNSANLARA VERDİKLERİ, GİTTİKÇE DAHA TEKÂMÜL ETMİŞ, DAHA ÜST İDRAK SEVİYESİNE HİTÂP EDER OLMUŞTUR.
BU GERÇEĞİ İNCİL HZ. İSÂ’NIN AĞZINDAN ŞU İFÂDE İLE DİYE GETİRİYOR:
- "SİZE SÖYLEMEK İSTEDİĞİM DAHA ÇOK SÖZLER VAR... ANCAK SİZ ONA TAHAMMÜL EDEMİYECEKSİNİZ. FAKAT O HAK RUHU GELDİĞİ ZAMAN, SİZİ BÜTÜN HAKKA İRŞÂD EDECEKTİR. ÇÜNKÜ O KENDİLİĞİNDEN SÖYLEMEZ, NE İŞİTİRSE ONU SÖYLER!.."
(YUHANNA İNCİLİ, 16. BÂB / 12-13)
YÂNİ HZ. İSÂ, "BÂZI GERÇEKLERİ ŞİMDİ ANLATSAM ANLIYAMAZSINIZ. İDRÂKİNİZ KALDIRMAZ. BENDEN SONRA AHMED ADINDA BİR PEYGAMBER DAHA GELECEK VE O SİZE BÜTÜN HAKİKATI SÖYLİYECEKTİR. O KENDİLİĞİNDEN KONUŞMAZ; ONUN SÖYLEDİKLERİ, KENDİSİNE VAHYEDİLENLERDİR," DİYOR!..
BÖYLECE İDRAK SEVİYESİ YÜKSELDİKÇE, DAHA ÖNCEKİ PEYGAMBERLERE, MESELÂ HZ. ŞİT’E, HZ. LÛT’A UYAN İNSAN KALMAMIŞTIR. KİTÂBI OLMASINA RAĞMEN HZ. DÂVUD’A BAĞLI İNSAN YOKTUR.
BUNA RAĞMEN BİZE BÜTÜN KİTAPLARA, VE BÜTÜN PEYGAMBERLERE İYMAN ETMEMİZ EMREDİLMİŞTİR. ÇÜNKÜ HEPSİ AYNI HAKİKATİ DİLE GETİRMİŞTİR.
ÇÜNKÜ TERCÜMEDE, YORUMDA ÇARPITMALAR OLSA DA; DİNİN ASLI, ESÂSI DEĞİŞMEZ!..
- "BABANIZ İBRAHİM'İN DİNİ!.. O BUNDAN ÖNCE DE, BUNDA DA SİZE MÜSLÜMANLAR ADINI VERDİ." (HAC / 78)
İŞTE BU ÂYET DAHİ DİNİN ADINDA BİLE BİR DEĞİŞİKLİK OLMADIĞININ DELİLİDİR. İSLÂM, SELÂMETE ERMEK, KURTULMAKTIR. HIRİSTİYAN DİNİNDE DE İYMAN EDENLERE "KURTULMUŞ-SAVED" DERLER. YÂNİ, MÜSLÜMAN!..
KİTAPLI PEYGAMBERLER, YANİ RESÛLLERİN HZ. MUSA İLE BAŞLAMASINA, VE BU M.Ö. 1000 TÂRİHİNDE OLMASINA RAĞMEN, VE HZ. MUHAMMED’E AYRI BİR KİTAP İNMESİNE RAĞMEN; KUR’AN "BEN İBRAHİM HANİF MİLLETİNDENİM, DE" DİYE EMREDER!.. (BAKARA SÛRESİ / 135)
SEBEP, İBRAHİM’İN PUTLARI KIRMASIDIR!.. YÂNİ, "BİZİM DE YOLUMUZ İBRAHIM’İN YOLU!.. BİZ DE BÜTÜN PUTLARI KILACAK, BİR TEK ALLAH’A KULLUK EDECEĞİZ," DEMEKTİR BU!.. VE BU ÂYETTEKİ "MİLLET" KELİMESİ "DİN, ÜMMET"" ANLAMINDADIR.
PUTLARIN NE OLDUĞUNU ŞU ÂYET ÇOK GÜZEL AÇIKLIYOR:
- "BÜYÜK BÜYÜK TUZAKLAR KURDULAR. DEDİLER Kİ: 'TANRILARINIZI BIRAKMAYIN. NE VEDD'İ, NE SUVA'YI, NE DE YEĞUS'U, YE'UK'U VE NESR'İ DE...' BÖYLECE ÇOK KİMSEYİ YOLDAN ÇIKARDILAR." (NUH / 22-24)
PEK ÇOK KİMSENİN FARKINDA BİLE OLMADIĞI BU ÂYET MUCİZEVİ GÜZELLİKTE!.. HERKES PUTLARI TAŞTAN TAHTADAN HEYKELLER ZANNEDER... GERÇEKTEN BİR KISMI ÖYLEDİR VE BUNLARIN HER BİRİNİN ADI VARDIR.
AMA BAKIN, YÜCE ALLAH'IN SAYDIĞI PUTLARIN ADLARI, NE MÂNÂYA GELİYOR:
SUVA= ZAMAN, ZENGİNLİK, KUDRET;
VEDD= SEVGİ;
NESR= GÜÇ SEMBOLÜ KARTAL
ŞU HALDE ALLAH DİYOR Kİ: "EY İNSANLAR! PARA'YI, KUDRET'İ, ECEL KORKUSUNU, GEÇİCİ ŞEYLERE DUYDUĞUNUZ SEVGİ'Yİ, ENGELLER'DEN DUYDUĞUNUZ DEHŞETİ KENDİNİZE PUT EDİNMEYİN!.. SİZE YARDIM EDENLERİ, GEÇİCİ MENFAAT SAĞLIYANLARI PUTLAŞTIRMAYIN!.."
İŞTE PUTLARA TAPMAKTAN SIYRILMAK, ESAS BUDUR. YOKSA, ZÂTEN GÜNÜMÜZDE TAŞA, TAHTAYA TAPAN ZATEN KALMAMIŞTIR!..
ŞURASI MUHAKKAKTIR Kİ, İNEN HER KİTÂB ALLAH’TANDIR, BİRBİRİNE BAĞLIDIR VE BİRBİRİNİ TAMAMLAR...
BUNUNLA "KUR’AN-I KERİM’DE EKSİK VAR," DEMEK İSTEMİYORUZ!.. AMA KUR’AN’DA; TEVRAT’A, ZEBUR’A VE İNCİL’E ATIFLAR VARDIR, ONLARI ANLIYABİLMEK İÇİN O KİTAPLARA DÖNMEK GEREKİR.
KUR’AN-I KERİM, ÖNCEKİ PEYGAMBERLERİN KISSALARINI NAKLEDERKEN, BÂZEN DAHA ÖNCEKİ BİLGİLERE EKLENTİ YAPAR, BÂZI YANLIŞLARI DÜZELTİR, BÂZI NOKTALARDA DA BİR ŞEY SÖYLEMEZ.
BİZİM KANAATİMİZ ODUR Kİ, EKLENTİLER İDRAK GELİŞMESİNDEN DOLAYI, DAHA ÖNCE ANLATILMASINA LÛZUM GÖRÜLMEYEN HUSUSLARIN, GÜN IŞIĞINA ÇIKARILMASIDIR... DÜZELTMELER, SÖZÜNÜ ETTİĞİMİZ TAHRİFATLA İLGİLİDİR... AMA BİR ŞEY SÖYLEMEDİĞİ HUSUSLARDA, O PEYGAMBER HAKKINDA TEVRAT VE İNCİL’DE ANLATILANLARDAN DA YARARLANABİLECEĞİMİZ İMÂ EDİLİR... YÂNİ, KUR’AN’DA YER ALMAMIŞ VEYÂ REDDEDİLMEMİŞ BÖLÜMLER DOĞRUDUR. TEKRARDAN ZİKRİ GEREKLİ GÖRÜLMEMİŞTİR.
MESELÂ ELDEKİ TEVRAT’TAKİ:
- "VE ALLAH YAPTIĞI İŞİ (YERİ GÖĞÜ YARATMAYI) YEDİNCİ GÜNDE BİTİRDİ VE YEDİNCİ GÜNDE İSTİRAHAT ETTİ." (TEKVİN , 2. BÂB / 2)
İFÂDESİNİ KUR'AN ŞÖYLE DÜZELTİR:
- "RABBİNİZ O ALLAH'TIR Kİ, GÖKLERİ VE YERİ 6 GÜNDE YARATTI, SONRA ARŞ'A KURULDU. EMRİ TEDBİR EDER!" (YUNUS / 1)
YÂNİ ÖYLE YORULMAK, DİNLENMEK FALAN YOK!.. ÇÜNKÜ "O NE UYUKLAR, NE UYUR."
(BAKARA / 255) SÂDECE SALTANAT SÜRER!..
SONRA ELDEKİ İNCİL’İN ÇEŞİTLİ YERLERİNDE GEÇEN "ALLAH’IN OĞLU MESİH" İFÂDESİNİ (MESELÂ, MATTA 16/16) "MERYEMOĞLU MESİH" DİYE DÜZELTİR. (MÜTEADDİT YERDE, MESELÂ, MÂİDE / 75)
EKLENTİLERE ÖRNEK OLARAK TA "ELEST MECLİSİ"Nİ VEREBİLİRİZ.
- "HANİ RABBİN ADEMOĞULLARININ BELLERİNDEN ZÜRRİYETLERİNİ ÇIKARMIŞTI DA, ONLARI NEFİSLERİNE ŞAHİT TUTARAK, ‘BEN SİZİN RABBİNİZ DEĞİL MİYİM?’ DEDİĞİ VAKİT, ‘EVET, RABBİMİZSİN, ŞAHİDİZ,’ DEMİŞLERDİ... KIYAMET GÜNÜ, ‘BİZİM BUNDAN HABERİMİZ YOKTU’ DEMİYESİNİZ (DİYE)" (ÂRAF / 174)
BU ÂYET, DAHA İNSANLARIN DAHA DÜNYAYA GELMEDEN ÖNCE, RUHLARI BEDENE BAĞLANMADAN ÖNCE, HATTÂ ÂDEM YARATILMADAN ÖNCE; ALLAH’IN ONLARA "BEN SİZİN RABBİNİZ DEĞİL MİYİM?" DİYE SORDUĞU, ONLARIN DA NEFSİN ETKİSİ ALTINDA OLMADIKLARI İÇİN, ŞEKSİZ ŞÜPHESİZ "BELİ-EVET" DEYİP ŞAHADET ETTİKLERİ, VE DÜNYA HAYATININ BU SÖZÜ HATIRLAYIP HATIRLAMIYACAKLARI KONUSUNDA BİR İMTİHAN OLDUĞU ŞEKLİNDE YORUMLANIR… VE KIYAMET GÜNÜ, "BİZ ZAVALLI MAHLÛKLARIZ, ALLAH’TAN HABERİMİZ YOKTU, O’NU NE GÖREBİLİRDİK, NE DE BİLEBİLİRDİK," DİYEMİYECEKLERİNİ, ÇÜNKÜ PEŞîNEN O’NU KABUL ETTİKLERİNİ BELİRTİR.
"ELESTİ BİRABBİKÜM – BEN SİZİN RABBİNİZ DEĞİL MİYİM?" İFÂDESİNE DAYANARAK BU OLAYA "BEZM-İ ELEST - ELEST MECLİSİ" DENİR Kİ, ESKİ AHİT’TE DE, YENİ AHİT’TE DE YOKTUR.
KARDEŞİ HAABİL’İ ÖLDÜREN KAABİL’İN ONU NE YAPACAĞINI BİLEMEDİĞİ, KENDİSİNE BİR KARGANIN YOL GÖSTERDİĞİ OLAY DA, ESKİ AHİT’TE YOKTUR.
- "SONRA ALLAH BİR KARGA GÖNDERDİ. YERİ EŞİYORDU Kİ, ONA KARDEŞİNİ NASIL GÖMECEĞİNİ GÖSTERSİN... ‘YAZIKLAR OLSUN BANA!’ DEDİ, ‘ŞU KARGA KADAR OLUP TA, KARDEŞİMİN CESEDİNİ ÖRTMEKTEN ÂCİZ Mİ KALDIM?’... ARTIK NÂDİM OLANLARDAN OLMUŞTU." (MÂİDE / 31)
ANCAK ESKİ AHİT’TE OLMAYAN BU KISSANIN, BİR YAHUDİ MASALINDA YER ALDIĞI, VE NESİLDEN NESİLE GELDİĞİ BİLİNMEKTEDİR. (PİRKE RABBİ ELİEZER, BÖLÜM 21)
BU ÂYETİN HEMEN ARKASINDAN:
- "BU SEBEPLEDİR Kİ, İSRÂİLOĞULLARINA, ‘HER KİM Kİ BİR NEFSİ, NEFİS KARŞILIĞI, VEYA YERYÜZÜNDE BİR FESÂDI OLMADAN ÖLDÜRÜRSE; SANKİ BÜTÜN İNSANLARI ÖLDÜRMÜŞ, KİM DE BİR NEFSİ İHYÂ EDERSE, BÜTÜN İNSANLARI KURTARMIŞ GİBİ OLUR,’ DİYE HÜKMETMİŞTİK." (MÂİDE / 32)
İFÂDESİ GELİR Kİ, BU DA ESKİ AHİT’TE YER ALMAZ AMA, YAHUDİLER'İN "MİŞNAH SANHEDRİN" (4.5) ADLI DİN KİTABINDA:
- "KENDİ KARDEŞİNİ ÖLDÜREN KAİN KONUSUNDA TEKVİN KİTABINDA (4/10), 'KARDEŞİNİN KANI BAĞIRIYOR' ŞEKLİNDE BİR SÖZLE KARŞILAŞIRIZ."
- "BURADAKİ KAN KELİMESİ TEKİL DEĞİL, AMA ÇOĞUL OLARAK 'KANLAR' ŞEKLİNDE SÖYLENMİŞTİR... YÂNİ, KENDİSİNİN VE ZÜRRİYETİNİN KANI... TEK BİR KİŞİYİ ÖLDÜRENİN BÜTÜN NESİLLERİ ÖLDÜRMÜŞ GİBİ OLACAĞINI; AMA TEK BİR KİŞİNİN HAYÂTINI KORUYANIN, BÜTÜN NESİLLERİ KORUMUŞ GİBİ OLACAĞINI GÖSTERMEK İÇİN, İNSAN TEK YARATILMIŞTIR."
ŞEKLİNDE BİR AÇIKLAMA VAR...
HZ. İBRAHİM’İN PUTLARI KIRDIĞI İÇİN ATEŞE ATILMASI DA, ESKİ AHİT’TE YER ALMAZ...
- "O ZAMAN O (İBRAHİM) BABASINA VE KAVMİNE, ‘NEDİR BU İBÂDET ETMEKTE OLDUĞUNUZ HEYKELLER?’ (DEDİ.)" (ENBİYÂ/52)
- "ALLAH’A YEMİN EDERİM Kİ, SİZ DÖNÜP GİTTİKTEN SONRA PUTLARINIZA MUHAKKAK BİR İŞ YAPACAĞIM’ (DEDİ.)"
- "DERKEN PUTLARI PARÇA PARÇA ETTİ. YALNIZ, BELKİ ONA MÜRACAAT EDERLER DİYE, (EN) BÜYÜĞÜNÜ BIRAKTI. (PUTLARI KIRDIĞI BALTAYI DA BOYNUNA ASTI)"
- "(DÖNÜP GELDİKLERİNDE) ‘İLAHLARIMIZA BU İŞİ YAPAN KİM?..’ DEDİLER..." (ENBİYÂ/ 57-59)
- "YA, İBRÂHİM, İLÂHLARIMIZA BUNU SEN Mİ YAPTIN, DEDİLER... ‘BELKİ ŞU (EN) BÜYÜĞÜ YAPMIŞTIR, ŞÂYET SÖYLERSE, KENDİSİNE SORUN BAKALIM, DEDİ... BAŞLARINI ÖNE EĞDİLER DE ‘BUNLARIN SÖYLİYEMİYECEĞİNİ SEN DE BİLİRSİN, DEDİLER."
- "O HALDE, ALLAH’I BIRAKIP, SİZE HİÇ BİR FAYDA VE ZARAR VERMİYEN ŞEYLERE Mİ TAPIYORSUNUZ, DEDİ."
- "(KIZDILAR) 'YAKIN ONU,' DEDİLER... (ONU ATEŞE ATTILAR... BİZ DE) ‘EY ATEŞ!.. İBRÂHİM’E KARŞI SERİN VE SELÂMET OL!’ DEDİK." (ENBİYÂ / 62-69)
BU KISSA, YAHUDİLER'İN TEVRAT DEDİKLERİ ESKİ AHİT’TE YOK... AMA "MİDRAŞ RABBAH" ADLI KİTAPTA, BİR YAHUDİ MASALI (DİNÎ KISSA) ŞEKLİNDE VAR...
YAHUDİ BİR YAZAR OLAN YONATAN BEN UZİYEL, TANRI'NIN İBRÂHİM'E:
- "BU DİYARI MİRAS ALMAK ÜZERE, ONU SANA VERMEK İÇİN SENİ KİLDANİLER'İN UR ŞEHRİNDEN ÇIKARAN RAB, BENİM" (TEKVİN , 15/7)
İFÂDESİNDEKİ "UR"UN ASLINDA İBRÂNİCE "ATEŞ" ANLAMINA GELEN "OR" OLDUĞUNU (NE BENZERLİK DEĞİL Mİ, TÜRKÇESİ DE "KOR"DUR) KABUL EDEREK; CÜMLEYİ:
- "SENİ KİLDANİLER'İN ATEŞİNDEN ÇIKARAN RAB, BENİM!"
ŞEKLİNDE MASALA ALMIŞ!.. MASAL KISACA ŞÖYLE:
İBRAHİM EN BÜYÜKLERİ DIŞINDA TÜM PUTLARI YOK ETMİŞ VE SONRA BALTAYI SONA BIRAKTIĞI PUTUN ELİNE YERLEŞTİRMİŞ. AMA BABASI GÜRÜLTÜYÜ DUYMUŞ, VE DURUMU ARAŞTIRMAYA KOŞARKEN, İBRAHİM'İN PUTLARIN YANINDAN AYRILMAKTA OLDUĞUNU GÖRMÜŞ... BABASI TARAFINDAN SUÇLANINCA DA ONA, "YEMELERİ İÇİN HEPSİNE ET VERDİĞİNİ, ANCAK DİĞERLERİNİN EN BÜYÜKLERİNİ BEKLEMEDEN YEMEĞE BAŞLADIKLARINI, BU NEDENLE DE EN BÜYÜKLERİNİN ELİNE BİR BALTA ALIP HEPSİNİ PARAMPARÇA ETTİĞİNİ" SÖYLEMİŞ... İBRAHİM'İN BU AKILLICA VERDİĞİ CEVABA RAĞMEN KÜPLERE BİNEN BABASI, NİMROD'A GİDEREK İBRAHİM'İ ŞİKAYET ETMİŞ... O DA İBRAHİM'İ ATEŞE ATMIŞ!.. AMA ALLAH OLAYA MÜDAHALE EDEREK ONUN HAYATINI KURTARMIŞ!...
BURADAN DA ANLIYORUZ Kİ, YÜCE ALLAH İNDİRDİĞİ TEVRAT’I, ELDEKİ YAZILI METİNDE OLMASA DA ÇEŞİTLİ ŞEKİLLERDE KORUMUŞ!.. VE ONU KUR’AN İLE TASDİK ETMİŞ!..
HZ. İSÂ’NIN BEŞİKTEYKEN KONUŞMASI OLAYI DA, YENİ AHİT’TE YOKTUR.
HZ. MERYEM, BABASIZ DOĞURDUĞU HZ. İSÂ’YI KAVMİNE GÖTÜRMEKTEN ÇEKİNİYORDU, KINANACAĞINDAN KORKUYORDU. YÜCE ALLAH, KENDİSİNE, "TASALANMA... ŞÂYET BİRİSİNİ GÖRÜRSEN, ‘BEN RAHMAN’A SÜKUT ORUCU ADADIM. BUGÜN KİMSEYLE KONUŞMIYACAĞIM,’ DE," DİYE YOL GÖSTERDİ... (MERYEM / 24-26) SONRASINI KUR’AN-I KERİM’DEN OKUYALIM:
- "MERYEM ONU YÜKLENEREK KAVMİNE GETİRDİ... (GÖRENLER) ‘YA MERYEM, SEN ÇİRKİN BİR İŞ İŞLEMİŞSİN,’ DEDİLER.... MERYEM, İSÂ’YI İŞÂRET ETTİ. ‘BİZ BEŞİKTEKİ BİR ÇOCUKLA NASIL KONUŞURUZ?’ DEDİLER... İSÂ, ‘GERÇEK, BEN ALLAH’IN KULUYUM. BANA KİTAP VERDİ, BENİ PEYGAMBER YAPTI. BEN NEREDE OLSAM BENİ MÜBÂREK KILDI. VE BANA HAYATTA BULUNDUĞUM SÜRECE SALÂTI VE ZEKÂTI EMRETTİ. VE BENİ ANNEME MİHRİBAN VE İYİLİK EDEN KILDI. BENİ BİR BEDBAHT OLARAK YARATMADI. DOĞDUĞUM GÜNDE, ÖLECEĞİM GÜNDE, BA’S OLUNACAĞIM GÜNDE BENİM ÜZERİMDEDİR,’ DEDİ… İŞTE HAKKINDA ŞÜPHE VE İHTİLÂF ETTİKLERİ MERYEMOĞLU İSÂ, HAK KAVLİNCE BUDUR." (MERYEM / 27-34)
BU OLAY HIRİSTİYAN KISSALARINDA VAR MI, BİLEMİYORUZ AMA, YÜCE ALLAH BÖYLECE YENİ AHİT’TE OLMAYAN, HEM DE ÜZERİNDE BÜYÜK İHTİLÂF OLAN BİR HUSUSU, BÖYLECE AÇIKLIYOR.
BÂZI HUSUSLAR VARDIR Kİ, YÜCE ALLAH KUR’AN’DA DETAYINA GİRMEMİŞ, BAHSETMEMİŞTİR... HZ. İBRAHİM’İN KURBAN OLAYINDAN SONRA KENDİNİ VE OĞLU HZ. İSMAİL’İ SÜNNET ETMESİ BUNA ÖRNEKTİR.
BU OLAY ESKİ AHİT’TE (TEVRAT) YER ALIR, AMA KUR’AN’DA NE SÖZ EDİLİR, NE DE REDDEDİLİR... ESKİ AHİT’TE
- "İBRAHİM VE OĞLU İSMAİL AYNI GÜNDE SÜNNET OLUNDULAR." (TEKVİN , 17/26)
DENİR... DAHA ÖNCE TEKVİN, 17/10’DA "ARANIZDA HER ERKEK SÜNNET OLUNACAKTIR," İFÂDESİYLE BUNUN YAHUDİLER İÇİN FARZ OLDUĞU BELİRTİLİR...
KUR’AN BUNU DEĞİŞTİRMEMİŞTİR... MÜSLÜMANLAR İÇİNSE SÜNNET (ADI ÜSTÜNDE) PEYGAMBERİMİZİN SÜNNETLİ DOĞUŞUNDAN DOLAYI SÜNNETTİR.
BÜTÜN BUNLARI NİYE YAZDIK?..
TEVRAT VE İNCİL HER NE KADAR METİN YÖNÜNDEN TAHRİF OLMUŞSA DA, BÂZI MÜSLÜMAN YAZARLARIN İDDİA ETTİĞİ GİBİ, HÜKMÜ YAHUDİLER VE HIRİSTİYANLAR İÇİN KALKMIŞ DEĞİLDİR.
KUR’AN, YAHUDİLERİ VE HIRİSTİYANLARI İSLÂM’A DÂVET EDER. KABUL EDENLER ARTIK KUR’AN’A TÂBİ OLURLAR... ANCAK KABUL ETMEYENLER BOŞTA KALMAZ... ALLAH ÇOK AÇIK BİR ŞEKİLDE YAHUDİLER’İN TEVRAT’A, HIRİSTİYANLARIN DA İNCİL’E UYMASI GEREKTİĞİNİ BELİRTİR.
- "GERÇEKTEN TEVRAT'I BİZ İNDİRDİK... ONDA YOL GÖSTERME VE NUR VARDIR. İSLÂM OLMUŞ PEYGAMBERLER ONUNLA YAHUDİLER'E HÜKÜM VERİRLERDİ. KENDİLERİNİ TANRI'YA VERMİŞ ZÂHİDLER VE ÂLİMLER DE, ALLAH'IN KİTABINI KORUMAKLA GÖREVLENDİRİLDİKLERİNDEN ONU GÖZETİP KORURLARDI."
- "ONDA ONLARA CANA CAN, GÖZE GÖZ, BURUNA BURUN, KULAĞA KULAK, DİŞE DİŞ VE YARALARA KARŞILIKLI KISAS YAZDIK... KİM BUNU BAĞIŞLARSA, O KENDİSİ İÇİN KEFFARET OLUR. VE KİM ALLAH'IN İNDİRDİĞİYLE HÜKMETMEZSE, İŞTE ZALİMLERE ONLARDIR!"
- "İNSANLARDAN KORKMAYIN! BEN'DEN KORKUN! VE BENİM ÂYETLERİMİ AZ BİR PARAYA SATMAYIN!.." (MÂİDE / 44-45)
BU İFÂDEDEN YAHUDİLER'İN ELDEKİ TEVRAT’IN HÜKÜMLERİNE UYMALARI GEREKTİĞİ ANLAŞILMAKTADIR... ZÂTEN BU ÂYET TE, ZİNÂ EDEN BİR YAHUDİ'NİN YAKINLARININ ONU KURTARMAK İÇİN HZ. MUHAMMED’E BAŞVURMASI ÜZERİNE İNMİŞTİR. İSLÂM’DA ZİNÂ’NIN CEZÂSI 100 DEYNEK OLDUĞU, BUNA MUKABİL TEVRAT’TA RECM OLDUĞUNU BİLEN YAHUDİLER, PEYGAMBERİMİZE BAŞVURARAK HÜKÜM VERMESİNİ İSTEMİŞLERDİR.
PEYGAMBERİMİZ ONLARA KİTAPLARINDAKİ HÜKMÜN NE OLDUĞUNU SORUNCA, YALAN SÖYLEYİP "RECM YOK," DEDİLER... ANCAK PEYGAMBER OLDUĞUNU İSPAT ETTİ, VE O HÜKMÜN UYGULANMASINA KARAR VERDİ.
YÂNİ, HZ. MUHAMMED, MUSEVİ’YE TEVRAT HÜKMÜNÜ UYGULADI!
BU YÜZDEN BÂZI DİN ÂLİMLERİ RECM’İN İSLÂMİYETTE DE OLDUĞUNU YAZARLAR. 100 DEĞNEK CEZÂSININ "EVLİ OLMAYAN ZÂNİLER" İÇİN OLDUĞUNU ÖNE SÜRERLER... HALBUKİ, İFTİRACIYA 80 DEĞNEK, ZİNÂ EDENE 100 DEĞNEK, HIRSIZA EL KESME, YOL KESEN EŞKİYAYA SÜRGÜN, KOL-BACAK KESME, VEYÂ İDAM CEZÂSI OLDUĞUNU BELİRTEN; ÖLENİN MİRASÇILARINA KAÇTA KAÇ PAY VERİLECEĞİNİ TEFERRUATIYLA ANLATAN ALLAH, HİÇ "RECM-TAŞLIYARAK ÖLDÜRME" CEZÂSI OLSAYDI, KUR’AN’A KOYMAZ MIYDI?.. VEYÂ KOYDUĞUNU MUHAFAZA ETMEZ MİYDİ?..
BİZCE BU İDDİA, SÖZDE MÜSLÜMAN OLAN YAHUDİLER'İN ETKİSİ İLE, İSLÂM’A GİRMİŞTİR.
ÂYETİN HEMEN DEVÂMINDA HIRİSTİYANLARA ÇAĞRI VARDIR:
- "ARKADAN DA DAHA ÖNCE İNDİRDİĞİMİZ TEVRAT’I TASDİK EDİCİ OLARAK, MERYEMOĞLU İSÂ’YI GÖNDERDİK. VE ONA İNCİL’İ VERDİK Kİ, İÇİNDE HİDÂYET VE NUR VARDIR… İNCİL EHLİ ALLAH’IN İNZAL ETTİĞİ İLE HÜKMETSİN!" (MÂİDE / 46-47)
SONRA GENEL BİR UYARI:
- "KİM Kİ, ALLAH’IN İNZÂL ETTİĞİ İLE HÜKMETMEZSE, İŞTE ONLAR FÂSIKLARDIR!" (MÂİDE / 47)
YÂNİ, MÜSLÜMAN KUR’AN İLE, HIRİSTİYAN, İNCİL İLE, MUSEVİ DE TEVRAT İLE İNDİRİLMİŞ OLAN İLÂHÎ HÜKÜMLERE UYMAK DURUMUNDADIR!..
ALLAH’TAN GELENE İNANMIYANA "KÂFİR", İNANIP TA UYMAYANA "FÂSIK" DENİR!.. MESELÂ YALAN SÖYLEMENİN GÜNAH OLDUĞUNU BİLEN, BUNA İNANAN BİRİ YALAN SÖYLEMEYE DEVÂM EDERSE, O KİŞİ FÂSIKTIR.
BU ALLAH’I TAKDİRİDİR... İSTESEYDİ, HERKESİ MÜSLÜMAN YAPARDI.
- "SİZDEN HER BİRİNİZ İÇİN BİR ŞERİAT VE BİR YOL BELİRLEMİŞİZDİR. ALLAH İSTESEYDİ, HEPİNİZİ TEK BİR ÜMMET YAPARDI. FAKAT SİZE VERDİĞİ İÇİNDE SINAMAK İSTEDİ. ÖYLE İSE HAYIR İŞLERİ'NE KOŞUN." (MÂİDE / 48)
YÜCE ALLAH HIRİSTİYAN VE MUSEVİLER ARASINDA İYİLER VE KÖTÜLER OLDUĞUNU BELİRTİR, VE KENDİ KİTAPLARINDAKİ HÜKÜMLERE UYANLARI, KUR’AN’IN ÇEŞİTLİ YERLERİNDE METHEDER:
- "KİTAP EHLİNDEN ÖYLELERİ VARDIR Kİ, ONA EMANETEN BİR KANTAR VERSEN, ONU GENE SANA ÖDER... İÇLERİNDE ÖYLELERİ DE VARDIR Kİ, TEK BİR ALTIN VERSEN, ISRARLA İSTEMEDİKÇE ÖDEMEZ... SEBEBİ, 'BİZİM İÇİN BU CÂHİL ARAPLAR'IN MALINI ALMAKTA VEBAL YOKTUR,' DEMELERİDİR. ONLAR ALLAH'A KARŞI YALAN SÖYLERLER." (ÂL-İ İMRAN / 75))
- "KİTAP EHLİ AYNI DERECEDE DEĞİLDİRLER. İÇLERİNDE BİR ZÜMRE VARDIR Kİ, İBADET VE TAATTE KAİMDİRLER. GECENİN SAATLERİNDE SECDE EDEREK, ALLAH'IN ÂYETLERİNİ OKURLAR." (ÂL-İ İMRAN/113)
- "(ONLAR) ALLAH'IN VAHDÂNİYETİNE, ÂHIRET GÜNÜNE GERÇEKTEN İYMAN EDERLER. HAYIR İŞLERİNDE DE ÇABUKLUK GÖSTERİRLER. İŞTE ONLAR SÂLİHLERDENDİR.^" (ÂL-İ İMRAN/114)
- "VE HAYIRDAN HER NE Kİ İŞLERLERSE, MÜKÂFATSIZ KALMAZLAR. ALLAH TAKVAYA ERENLERİ HAKKIYLA BİLİR." (ÂL-İ İMRAN/115)
KUR’AN’A GÖRE YAHUDİLER'İN VE HIRİSTİYANLAR'IN ÇOĞU KÖTÜ İŞLER YAPMAKTADIR AMA, ARALARINDA İYİ OLANLAR DA VARDIR:
- "...İÇLERİNDE ILIMLI BİR ÜMMET VAR AMA, ONLARIN ÇOĞU NE KÖTÜ İŞLER YAPIYORLAR..." (MÂİDE / 66)
VE HANGİ DİNDEN OLURSA OLSUN, O İYİLER MUTLAKA KURTULACAKLARDIR:
- "İNANANLAR, YAHUDİLER, SABİİLER VE HIRİSTİYANLAR'DAN ALLAH'A VE AHİRET GÜNÜNE İNANAN VE İYİ İŞLER YAPANLARA KORKU YOKTUR, VE ONLAR ÜZÜLMEYECEKLERDİR. (MÂİDE / 69)
AYNI HUSUS BAKARA/62, 131-133, YUNUS/90, ANKEBUT/46. ÂYETLERDE DE TEKRARLANIR.
BURADA ENTERESAN BİR DURUM VAR, BAHSETMEDEN GEÇEMİYECEĞİZ... HIRİSTİYAN ÂLİMLER ARASINDA BİR "DOĞAL DİN" KAVRAMI VAR... MESELÂ JEAN BODIN (1530-1597) BÜTÜN DİNLERİN, İNSANDA BAŞTAN BERİ (YÂNİ ÂDEM'DEN BERİ) BULUNAN TEK BİR DİNİN TÜREVLERİ OLDUĞUNU VE DOĞAL OLARAK,
- TANRI'NIN BİR OLDUĞUNA,
- AHLÂK BİLİNCİNE,
- İNSAN DAVRANIŞININ ÖZRGÜRLÜĞÜNE,
- RUHUN ÖLÜMSÜZLÜĞÜNE,
- ÖBÜR DÜNYÂDA BİR MİSİLLEME (CEZÂ VE MÜKÂFAT) OLACAĞINA
İNANILDIĞINI BELİRTMEKTEDİR. AYNI ŞEKİLDE İNGİLİZ HERBERT OF CHERBURY (1581-1648) DİNÎ DÜŞÜNCENİN ÖZÜNÜ "DOĞAL DİN"DE BULANLARDANDIR. ONA GÖRE HER DİNİN TEMELİNDE HER ZAMAN GEÇERLİ OLAN BEŞ TEMEL ESAS VARDIR:
1- EN YÜCE BİR VARLIĞA İNANMA,
2- O VARLIĞA TAPINMA (İBADET-KULLUK)
3- İBÂDETİ GÜZEL AHLÂKA GİDEN YOL OLARAK GÖRME,
4- GÜNAHLAR İÇİN PİŞMANLIK DUYMA (TÖVBE)
5- ÖBÜR DÜNYÂDA BİR CEZÂ VE MÜKÂFAT OLACAĞINA İNANMA.
DİKKAT ETTİNİZ Mİ?.. İSLÂM'DAN MI ALDILAR BİLİNMEZ, AMA BU HIRİSTİYAN ÂLİMLER MÂİDE SÛRESİ 69. ÂYET'TE GEÇEN VE DİĞER SÛRELERDE TEKRARLANAN ÜÇ ESÂSI DİLE GETİRİYORLAR: 1- ALLAH'A İNANMA, 2- ÂHIRETE İNANMA VE 3- AHLÂKLI VE DAVRANIŞLARDA BULUNMA!.. BUNLARI YAŞAYANLAR İÇİN KORKU YOK, HÜSRAN YOK!..
BÂZI DİNİ ADAMLARI YUKARIDAKİ ÂYETLERİ, "BU KİŞİLER MÜSLÜMAN OLDUKTAN SONRA" DİYE TEFSİR EDERLER AMA, MÂNÂ SON DERECE AÇIKTIR. MANTIK TA BUNU GEREKTİRİR. HİÇ KİMSENİN DE ALLAH'IN RAHMETİNİ KISITLAMA HAKKI YOKTUR!
BÜTÜN BU ANLATTIKLARIMIZI TOPARLARSAK, BAŞTA MEKTUBUNU VERDİĞİMİZ SONRADAN HIRİSTİYAN OLMUŞ TÜRK KARDEŞİMİZ DİYORDU Kİ, "HEM TAHRİF EDİLMİŞ DİYORSUNUZ, HEM DE İNANIYORSUNUZ!.. BU ÇELİŞKİ DEĞİL Mİ?"
ONA CEVAP VERDİK... BİZ ALLAH’IN HZ. MUSA’YA İNDİRDİĞİ TEVRAT’A VE HZ. İSÂ’YA İNDİRDİĞİ İNCİL’E İNANIYORUZ... ELDEKİ TEVRAT VE İNCİL METİNLERİNDEN KUR’AN TARAFINDAN TASDİK EDİLEN, KUR’AN’A TERS DÜŞMEYEN HUSUSLARA DA İNANIYORUZ... TERS DÜŞENLERE, TERCÜME BOZUKLUKLARINA İNANMIYORUZ... ORTADA BİR ÇELİŞKİ YOK!..
İKİNCİSİ, "HEM ALLAH KİTÂBI’NI KORUR DİYE İNANIYORSUNUZ, HEM DE TEVRAT’IN, İNCİL’İN DEĞİŞMİŞ OLDUĞUNU SÖYLÜYORSUNUZ... BU DA ÇELİŞKİ DEĞİL Mİ?" DİYORDU.
GERÇEKTEN DE HİCR SÛRESİ 9. ÂYET’TE:
-"KUŞKUSUZ ZİKRİ BİZ İNDİRDİK. VE ONU ELBETTE BİZ KORUYACAĞIZ,"
DENMEKTEDİR. İSLÂM ÂLİMLERİNİN HEMEN HEPSİ BURADAKİ "ZİKİR"DEN KASTIN KUR’AN-I KERİM OLDUĞUNDA MÜTTEFİKTİRLER. "ZİKR" KELİMESİNİN KUR’AN ANLAMI DA VARDIR...
AMA BİZCE BİR TEK O KASTEDİLSEYDİ, "KUR’AN" DENİRDİ... ZÂTEN ÇOĞU ÂYETTE KUR’AN, TEVRAT, İNCİL YERİNE "KİTAP" KELİMESİ KULLANILMIŞTIR. SEBEP, HEPSİNİN AYNI KAYNAKTAN OLDUĞUNU, VE ALLAH’IN SÖZÜNÜ TAŞIDIĞINI BELİRTMEKTİR.
BİZCE BURADA "ZİKİR" KELİMESİ "ALLAH’IN SÖZÜ", "ALLAH’IN HÜKMÜ" ANLAMINA GELİYOR, VE ORTAYA ÇOK DAHA ULVÎ BİR DURUMU ÇIKIYOR.
YÂNİ, YÜCE ALLAH DİYOR Kİ,
- "NE YAPARLARSA YAPSINLAR, SON KİTAP KUR’AN’I DEĞİŞTİREMİYECEKLER!... ÇÜNKÜ O KAYBOLMAZ BİR ŞEKİLDE YAZIYA GEÇTİ... ASLINDA YAZIYA GEÇMEMİŞ OLAN TEVRAT VE İNCİL’DE DE, NE KADAR DEĞİŞİKLİK YAPILDIYSA, VE YAPILIRSA YAPILSIN, ALLAH’IN HÜKMÜNÜ ORTADAN KALDIRAMADILAR!.. BİZ ONU DEĞİŞEN KELİMELER ARKASINDA GİZLEDİK... ARAYAN ONLARI BULUR. VE O YÜZDENDİR Kİ, MUSEVİLER’E TEVRAT’LA, HIRİSTİYANLAR’A DA İNCİL’LE HÜKMETMELERİNİ EMRETTİK!.. BUNLARA UYANLAR, MUTLAKA KURTULACAKTIR!"
SORUYA CEVAP: METİN TAHRİF OLDU, HÜKÜM BÂKİ KALDI!.. TABİİ BİLENE VE UYANA!..
ÜÇÜNCÜSÜ, "EĞER İNCİL TAHRİF EDİLDİYSE, 1000 KÜSUR YIL İNSANLAR YANLIŞ ŞEYE Mİ İNANDI?" DİYORDU... BUNA DA CEVAP VERMİŞ OLDUK AMA, ÂYETİ TEKRARLIYALIM:
- "...İÇLERİNDE ILIMLI BİR ÜMMET VAR AMA, ONLARIN ÇOĞU
NE KÖTÜ İŞLER YAPIYORLAR..." (MÂİDE / 66)
DAHA AÇIK BİR ÂYET YAHUDİLER HAKKINDA:
- "ANDOLSUN, BİZ NUH'U VE İBRÂHİM'İ PEYGAMBER OLARAK
GÖNDERDİK. PEYGAMBERLİĞİ VE KİTABI ONLARIN SOYLARINA
VERDİK. ONLARDAN KİMİ DOĞRU YOLA ERMİŞTİR. AMA
İÇLERİNDEN BİR ÇOĞU FÂSIK KİMSELERDİR." (HADİD /26)
HIRİSTİYANLAR HAKKINDA DA AYNI İFÂDE VAR:
- "SONRA BUNLARIN PEŞİNDEN ARDARDA PEYGAMBERLERİMİZİ
GÖNDERDİİK. ONLARIN ARKASINDAN DA MERYEM OĞLU İSÂ'YI
GÖNDERDİK. ONA İNCİL'İ VERDİK, VE KENDİSİNE UYANLARIN
KALPLERİNE ŞEFKAT VE MERHAMET DUYGUSU KOYDUK.
İCAT ETTİKLERİ RUHBANLIĞA GELİNCE, BİZ ONU ONLARA
FARZ KILMAMIŞTIK. ALLAH'IN RIZÂSINI KAZANMAK İÇİN
KENDİLERİ İCAT ETMİŞLERDİ. FAKAT ONA DA GEREĞİ GİBİ
UYMADILAR. BİZ DE İÇLERİNDEN İMAN EDENLERE
MÜKÂFATLARINI VERDİK. FAKAT ONLARDAN BİRÇOĞU DA
FÂSIKKİMSELERDİR." (HADİD/27)
FÂSIK, DİNE İNANDIĞINI SÖYLEYEN AMA KURALLARINA UYMAYAN KİŞİDİR... YÂNİ, MAALESEF YANLIŞA KAPILIP KÖTÜ İŞLER YAPANLAR, ÇOK OLDU BU GEÇEN BİNLERCE YILDA!.. HÂLÂ DA OLMAKTA!.. AMA ELBETTE, AZ DA OLSA, DOĞRUYU BULUP KURTULAN VAR!.. ÇÜNKÜ HÜKÜM BÂKİ, VE HERKES KENDİ KİTABINA UYMAKLA YÜKÜMLÜ...
YALNIZ BURADA GÖZDEN KAÇMAMASI GEREKEN BİR HUSUS VAR... KİM KENDİ KİTABINA DAHA ÇOK UYARSA, DAHA ÇOK HAYIR YOLUNDA GAYRET SARFEDERSE, ALLAH ONU KORUR... ÂYET AÇIK:
- "ALLAH MÜMİNLERDEN MÜŞRİKLERİN EZÂSINI DEFEDER…
ALLAH HİYÂNET VE KÜFRÂN EDENLERİN HİÇ BİRİNİ SEVMEZ!..
EĞER ALLAH, BÂZI İNSANLARI DİĞER BÂZILARIYLA DEFETMESEYDİ;
İÇLERİNDE ALLAH'IN İSMİ ÇOK ANILAN MANASTIRLAR,
KİLİSELER, HAVRALAR VE MESCİTLER YIKILIRDI." (HAC / 36-40)
GÖRDÜNÜZ MÜ?... ÖYLE, "ELHAMDÜLİLLAH MÜSLÜMANIZ," DİYE AYAKLARI UZATIP YATMAK YOK!.. EĞER HAİNLİK EDERSEN, EĞER ÜZERİNE DÜŞEN VAZİFELERİ İNKÂR EDER, HATTÂ KÂFİRLİĞE SAPARSAN, ALLAH SENİ BAŞKALARI İLE DEFEDER!.. VE KENDİSİNE DAHA ÇOK İTAAT EDENLERİ KORUR. HELE Kİ, ALLAH ADININ ÇOK VE SAMİMİ OLARAK ANILDIĞI HAVRALARI, KİLİSELERİ, MESCİTLERİ MUTLAKA KORUR.
İŞTE BU ÂYET, BİZ MÜSLÜMANLAR'IN GÖZÜNÜ AÇMALIDIR. NİYE ZELİL DURUMA DÜŞTÜĞÜMÜZÜ ANLAMAMIZI SAĞLAMALIDIR... ALLAH’IN SIRF "MÜSLÜMANIM" DEDİK DİYE BİZİ KORUYACAĞINI; BİZİ BATILILAR'A, YAHUDİLER'E ÜSTÜN KILACAĞINI SANMAK; APTALLIKTAN, CÂHİLLİKTEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR!..
HERKES BİR YARIŞ İÇİNDEDİR... BAŞKASINI ALTETMEK DEĞİL, HAYIRLI İŞLERDE BAŞKASINDAN DAHA ÇOĞUNU BAŞARMAK YARIŞIDIR BU!.. ALLAH KİMSEYE İLTİMAS GEÇMEZ!..
EĞER BİR MÜSLÜMAN'IN KENDİSİNE İNDİRİLMİŞ OLANA İMÂNI, HIRİSTİYAN'IN İNCİL’E İMANINDAN AZ İSE...
HADİ DAHA AÇIK SÖYLİYELİM... EĞER MÜSLÜMANLAR'IN TEK VE KAADİR-İ MUTLAK ALLAH’A OLAN İMÂNI; HIRİSTİYANLAR'IN BABA-OĞUL-RUHULKUDÜS’TEN OLUŞAN TESLİS’E İMÂNINDAN ZAYIF İSE,
EĞER MÜSLÜMANLAR'IN ÇALIŞMASI, YAHUDİLER'DEN AZ İSE,
EĞER MÜSLÜMANLAR'IN GELECEK İÇİN ÜMİTLERİ KIRILMIŞ, BEKLENTİLERİ KALMAMIŞ; HIRİSTİYANLAR'IN GELECEK İÇİN SARFETTİKLERİ GAYRETTEN GERİ KALMIŞ İSE;
EĞER MÜSLÜMANLAR'IN DAYANIŞMASI, YAHUDİLER'İN, HIRİSTİYANLAR'IN KENDİ ARALARINDAKİ VE BİRBİRLERİYLE OLAN DAYANIŞMADAN ZAYIF İSE;
"ELHAMDÜLİLLAH MÜSLÜMANIZ" DEMEK BİZİ KURTARMAZ!..
OSMANLI DEVLETİ’Nİ, ARAP ÜLKELERİNİ DE KURTARMADI!..