Hadi Gidin Yalancı Gözler,Bakmayın Ardınıza...
Benim Yitikliğimden Size Ne...
İçimin ağrıyan yerini sızlatıyor vakt-i hicran nöbetleri
Yalnızlığın kokusunu çözüyor güneşten ağarmış sözlerim
Hangi zamandı hangi kokmuş mevsimdi bilmembilememUzakların birinden dehşetle yönelmişti bu yokluk bana
Üstüme oturmuş bir giysi gibi sarmıştı kimsesizliğimi
Bir adım vardı artık ''yalnız''
Tekillilerde yalnız olmak zor değildir
Çoğul müptelalıklarda bulamıyorsan özünü işte o zaman kuruyor demektir gölgen
Çünkü ışık sızmaz hiçbir aralıktan sana
Çünkü karanlıklarını örtecek bir damla beyaz yoktur meydanda
Evet yalnızım ben
Yalnızlık korkusu çekmeyen bir kahraman gibi
Kahramanlığımınsa giz'i yitirilmiş sevdalarımda bir sır gibi
Hani kurşun sıksan zerre sarsmaz geceyi
Öyle soğuktur ki matemlerdünya'n yansa ısıtmaz cürmü kadar bile
Kol saatlerinin kayışına kazınmış isimlerin baş harflerinden bir karanlık çöker anılarına
Boynuna takılmıştır artık bu muska
Silinirsin kalacağına sözler verilmiş yüreklerden
Dizilirsin her bir can'ın kursağına kurumuş bir çiçek tadında
Onların aklında küçüçük bir kara delik olursun
Birikirsin ayaklarının ucunda bir toprak kokusu kadar
Sonra çarpa çarpa kaldırımlara ezilirsindökülürsün
İncinirsin hiç olmadığı kadar
Onlar'sa diyar diyar sürerler seni bir acımasızlıkla kanlı coğrafyalara
Sen ufalanırsınbir tortu tadında!
Umursamazlar umursamalarını
Sadece giderler
Halbuki onlar sen kovsanda ellerini bırakmayacaklardı
Sen değerdinbir dostlukta aranacak her şeyi bulmak mümkündü sende
Sen güzeldin şimdi çirkinsin oysa
Suretinden bir yudum sevda akmaz
Ellerin can gibi kokmaz
Ruhun kaybetmiştir aklını
Yüreğin iyilik tutmaz
Tutunamaz sana hiçbir yürek
Kimse kendinde seni bulmaz
Sen baharda çiçektin şimdi sararmış bir yapraksın oysa
Güzellerin savurduğu sözler süpürüyor seni düştüğün yerdenbilinmeyene
İzin sürülmez
Sözün işitilmez
Gözlerin görülmez
Sen bitmişsinbitimsiz sandıklarında
Sen acizsin bir zamanlar gururla taşındığın akıllarda
Hadi gidin yalancı gözlerbakmayın ardınıza
Benim yitikliğimden size ne!!
Kim bilir hangi yürekte zevktesiniz
Kim bilir omzumu yıkayan ağlamalarınız
Alnıma değip içime akan kahkahalarınız şimdi hangi ''gerçek'' bedende ifşa oluyor!?
Ve kim bilir siz kendinizi nasılda umarsızca avutuyorsunuz derin dalgaların vurduğu limanlarda!?
Ve siz kimdiniz aslında!
Ellerim size karalanıyor
Parmaklarımda isteksiz bir icra
Ve siz hanginiz bendeydiniz aslında!?
Gidişleriniz koymaz bana
Susuşlarınız gürültülerim olur
Kör ederim gözlerimi size
Ağırlanarak terk ederim kendimi bendimden
bir cümlenin en alıcı sözünden vururum alnımı
korkmayın dönüşüm yok
çalın siz bu yalancı dünyanın sazını
bende mırıldanırım bir türküyü dilimin ucunda :
^^işte gidiyorum bir şey demeden
arkamı dönmeden şikayet etmeden
hiçbir şey almadan bir şey vermeden
yol ayrılmış gidiyorum^^
Sahi siz kimsiniz ?
Bu şarkıda söylenen ayrılmış yol hanginiz ???
Yalnızlığın kokusunu çözüyor güneşten ağarmış sözlerim
Hangi zamandı hangi kokmuş mevsimdi bilmembilememUzakların birinden dehşetle yönelmişti bu yokluk bana
Üstüme oturmuş bir giysi gibi sarmıştı kimsesizliğimi
Bir adım vardı artık ''yalnız''
Tekillilerde yalnız olmak zor değildir
Çoğul müptelalıklarda bulamıyorsan özünü işte o zaman kuruyor demektir gölgen
Çünkü ışık sızmaz hiçbir aralıktan sana
Çünkü karanlıklarını örtecek bir damla beyaz yoktur meydanda
Evet yalnızım ben
Yalnızlık korkusu çekmeyen bir kahraman gibi
Kahramanlığımınsa giz'i yitirilmiş sevdalarımda bir sır gibi
Hani kurşun sıksan zerre sarsmaz geceyi
Öyle soğuktur ki matemlerdünya'n yansa ısıtmaz cürmü kadar bile
Kol saatlerinin kayışına kazınmış isimlerin baş harflerinden bir karanlık çöker anılarına
Boynuna takılmıştır artık bu muska
Silinirsin kalacağına sözler verilmiş yüreklerden
Dizilirsin her bir can'ın kursağına kurumuş bir çiçek tadında
Onların aklında küçüçük bir kara delik olursun
Birikirsin ayaklarının ucunda bir toprak kokusu kadar
Sonra çarpa çarpa kaldırımlara ezilirsindökülürsün
İncinirsin hiç olmadığı kadar
Onlar'sa diyar diyar sürerler seni bir acımasızlıkla kanlı coğrafyalara
Sen ufalanırsınbir tortu tadında!
Umursamazlar umursamalarını
Sadece giderler
Halbuki onlar sen kovsanda ellerini bırakmayacaklardı
Sen değerdinbir dostlukta aranacak her şeyi bulmak mümkündü sende
Sen güzeldin şimdi çirkinsin oysa
Suretinden bir yudum sevda akmaz
Ellerin can gibi kokmaz
Ruhun kaybetmiştir aklını
Yüreğin iyilik tutmaz
Tutunamaz sana hiçbir yürek
Kimse kendinde seni bulmaz
Sen baharda çiçektin şimdi sararmış bir yapraksın oysa
Güzellerin savurduğu sözler süpürüyor seni düştüğün yerdenbilinmeyene
İzin sürülmez
Sözün işitilmez
Gözlerin görülmez
Sen bitmişsinbitimsiz sandıklarında
Sen acizsin bir zamanlar gururla taşındığın akıllarda
Hadi gidin yalancı gözlerbakmayın ardınıza
Benim yitikliğimden size ne!!
Kim bilir hangi yürekte zevktesiniz
Kim bilir omzumu yıkayan ağlamalarınız
Alnıma değip içime akan kahkahalarınız şimdi hangi ''gerçek'' bedende ifşa oluyor!?
Ve kim bilir siz kendinizi nasılda umarsızca avutuyorsunuz derin dalgaların vurduğu limanlarda!?
Ve siz kimdiniz aslında!
Ellerim size karalanıyor
Parmaklarımda isteksiz bir icra
Ve siz hanginiz bendeydiniz aslında!?
Gidişleriniz koymaz bana
Susuşlarınız gürültülerim olur
Kör ederim gözlerimi size
Ağırlanarak terk ederim kendimi bendimden
bir cümlenin en alıcı sözünden vururum alnımı
korkmayın dönüşüm yok
çalın siz bu yalancı dünyanın sazını
bende mırıldanırım bir türküyü dilimin ucunda :
^^işte gidiyorum bir şey demeden
arkamı dönmeden şikayet etmeden
hiçbir şey almadan bir şey vermeden
yol ayrılmış gidiyorum^^
Sahi siz kimsiniz ?
Bu şarkıda söylenen ayrılmış yol hanginiz ???