18 Kasım 2019

NÜZUL SIRASINA GÖRE KUR'ANDAKİ EMİRLER VE YASAKLAR İKİNCİ BÖLÜM

NÜZUL SIRASINA GÖRE 
KUR'ANDAKİ EMİRLER VE YASAKLAR İKİNCİ BÖLÜM



31- YEMİNLERİNİZİ BAHANE EDEREK İYİLİKTEN KAÇMAYIN 
 Sözünüzde durmanız, kötülükten sakınmanız ve insanların arasını düzeltmeniz için, Allah'ıyeminlerinize hedef veya siper edip durmayın. Allah, her şeyi işitir ve bilir. (Bakara 224) 
32-DİNDE BASKI ZORLAMA YAPMAYIN 
 Dinde zorlama yoktur. Çünkü doğruluk, sapıklıktan ayırd edilmiştir. Artık her kim tâğutuinkar edip, Allah'a inanırsa, sağlam bir kulpa yapışmıştır ki, o hiçbir zaman kopmaz. Allah,her şeyi işitir ve bilir. (Bakara 256)
33- YAPTIĞINIZ İYİLİKLERİ BAŞA KAKMAYIN 
 Ey iman edenler! Sadakalarınızı, başa kakmak, gönül kırmakla boşa gidermeyin. O adam gibiki, insanlara gösteriş için malını dağıtır da ne Allah'a inanır, ne ahiret gününe. Artık onun hâli, bir kayanın hâline benzer ki, üzerinde biraz toprak varmış, derken şiddetli bir sağnak inmiş deonu yalçın bir kaya halinde bırakıvermiş. Öyle kimseler, kazandıklarından hiçbir şey eldeedemezler. Allah, kâfirler topluluğunu doğru yola iletmez. (Bakara 264)
34- KENDİNİZİN ALICISI OLMADIĞINIZ ŞEYLERİ BAŞKALARINA VERMEYE KALKMAYIN 
Ey iman ed enler! Kazandıklarınızın iyilerinden ve rızık olarak yerden size çıkardıklarımızdanhayra harcayın. Size verilse, gözünüzü yummadan alamayacağınız kötü malı, hayır diyevermeye kalkışmayın. Biliniz ki Allah zengindir, övgüye lâyıktır .(Bakara 267)
35- ŞAHİTLİKTEN KAÇINMAYIN 
 Eğer yolculukta olur da işlemlerinizi yazacak birini bulamazsanız, karşılıklı olarak alınanrehinler yeterlidir. Eğer birbirinize güvenerek borç işlemi yapmış iseniz kendisine güvenilen kimse borcunu ödesin. Rabbi olan Allah'tan korksun. S akın şahitliği saklamayın. Kim şahitliğisaklı tutarsa onun kalbi günahkardır. Hiç kuşkusuz ne yaparsanız Allah onu bilir. (Bakara283)
36- SAVAŞTAN KAÇMAYIN 
 Ey mü'minler, kâfirlerin üzerinize doğru ilerleyen ordusu ile karşılaştığınız zaman sakın onlara ark anızı dönmeyeniz.Savaş taktiği gereğince yer değiştirme ya da başka bir birliğekatılma amaçları dışında o gün kim kâfirlere arka dönerse, Allah'ın gazabına uğramış olarakdöner. Onun varacağı yer cehennemdir. Orası ne fena bir dönüş yeridir. (Enfal 15,16)
37- ALLAH’A VE ELÇİSİNE HIYANET ETMEYİN 
 Ey mü'minler Allah'a, Peygamber'e hıyanet etmeyiniz. Yoksa üstlendiğiniz emanetlere bile bile hıyanet etmiş olursunuz. (Enfal 27)
38- CİHADI RİYAKARLIK ARACI YAPMAYIN 
 Yurtlarından çalım satarak, halka gösteriş yaparak sefere çıkan ve insanları Allah yolundanalıkoyanlar gibi olmayınız. Şüphe yok ki, Allah onların bütün yptıklarını bilgisi ilekuşatmıştır .(Enfal 47)
39- KAFİRLERİ DOST EDİNMEYİN 
 Müminler, müminleri bırakarak kafirleri dost edinmesinler. Kim böyle yaparsa artık Allah ilearasında hiçbir ilişki kalmaz. Yalnız, kafirlerin size yönelik tehlikelerinden korunabilirsiniz.Allah sizi kendinden korkmaya çağırıyor. Dönüş Allah'adır. (Ali imran 28) 
40- GEVŞEYİP KENDİNİZİ BIRAKMAYIN 
 Sakın gevşemeyiniz, karamsarlığa kapılmayınız. Eğer mümin iseniz üstün gelecek olan taraf sizlersiniz. (Ali imran 139)
41- MALLARINIZI ZAYIF AKILLILARA VERMEYİN 
 Allah'ın, sizi başına diktiği malları aptalların (aklî dengesi yerinde olmayanların) ellerinevermeyiniz. Fakat onları bu mallardan bes leyiniz, giydiriniz ve kendilerine güzel sözsöyleyiniz. (Nisa 5)
42- ŞU KADINLARLA NİKAHLANMAYIN 
 Geçmiş uygulamalar bir yana, bundan böyle babalarınızın evlenmiş olduğu kadınlar ileevlenmeyiniz. Bu bir edepsizlik, iğrenç bir hareket ve son derece çirkin bir gelenektir.Geçmişuygulamalar bir yana, bundan böyle analarınız, kızlarınız, kardeşleriniz, halalarınız,teyzeleriniz, erkek kardeşlerinizin kızları, kız kardeşlerinizin kızları, sizi emzirensütanneleriniz, sütkardeşleriniz, kaynanalarınız, cinsel ilişkide bulunduğunuz eşlerinizdendoğan gözetiminiz altındaki üvey kızlarınız - eğer anaları ile cinsel ilişkide bulunmamış iseniz bu kızlar ile evlenmenizin sakıncası yoktur - öz oğullarınızın eşleri ile evlenmeniz ve iki kızkardeşi birlikte nikahınız altında bulundurmanız size haram kılındı. Hiç kuşkusuz Allah affedici ve merhametlidir. Savaş tutsağı olarak elinize geçmiş cariyeler dışında evli kadınlarile evlenmeniz haramdır. Bunlar Allah'ın üzerinize yazdığı yasaklardır. Bunların dışında kalankadınları iffetli yaşamanız, zina işlememeniz şartı ile mehirlerini vererek nikahlamanız sizehelâl kılındı. Bu kadınlardan sağladığınız faydanın karşılığı olarak kendilerine aranızdakararlaştırdığınız mehirlerini hakları olarak veriniz. Daha önce belirlenen mehri eş inizle anlaşarak yeni bir miktara bağlamanızın sakıncası yoktur. Hiç kuşkusuz Allah herşeyi bilir ve hikmet sahibidir. (Nisa 22,23,24)
43- İNTİHAR ETMEYİN 
 Ey müminler, birbirinizin mallarını gayrı meşru yollar kullanarak değil, karşılıklı anlaşmayadayalı ticaret yolu ile yiyiniz, kendinizi öldürmeyiniz. Hiç şüphesiz Allah size karşı merhametlidir. (Nisa 29)
44- BAŞKALARININ MALINA,NİMETİNE GÖZ DİKMEYİN 
 Allah'ın sizi, birbirinizden üstün kıldığı şeyleri (başkasında olup da sizde olmayanı) hasretle arzu etmeyi n. Erkeklerin de kazandıklarından nasipleri var, kadınların da kazandıklarındannasipleri var. Allah'tan lütfunu isteyin; şüphesiz Allah her şeyi bilmektedir. (Nisa 32) 
 45- SARHOŞ VE CÜNÜPKEN NAMAZA YAKLAŞMAYIN 
 Ey iman edenler! Siz sarhoş iken -ne söylediğinizi bilinceye kadar - cünüp iken de -yolcu olanmüstesna- gusül edinceye kadar namaza yaklaşmayın. Eğer hasta olur veya bir yolculuküzerinde bulunursanız, yahut sizden biriniz ayak yolundan gelirse, yahut kadınlara dokunup da (bu durumlarda) su b ulamamışsanız o zaman temiz bir toprakla teyemmüm edin:Yüzlerinize ve ellerinize sürün. Şüphesiz Allah çok affedici ve bağışlayıcıdır. (Nisa 43) 
 46- SİZE SELAM VERENE “SEN MÜMİN DEĞİLSİN” DEMEYİN 
 Ey iman edenler! Allah yolunda savaşa çıktığınız zaman iyi anlayıp dinleyin. Size selamverene, dünya hayatının geçici menfaatine göz dikerek "Sen mümin değilsin" demeyin. Çünkü 26 Allah'ın nezdinde sayısız ganimetler vardır. Önceden siz de böyle iken Allah size lütfetti; ohalde iyi anlayıp dinleyin. Şüphesiz Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır. (Nisa 94)
47- HAİNLERİN SAVUNUCUSU OLMAYIN 
 Allah'ın sana gösterdiği şekilde insanlar arasında hükmedesin diye sana Kitab'ı hak ileindirdik; hainlerden taraf olma! Ve Allah'tan mağfiret iste, çünkü Allah, çok yarlığayıcı, z iyadesiyle esirgeyicidir. Kendilerine hıyanet edenleri savunma; çünkü Allah hainliği meslekedinmiş günahkârları sevmez. (Nisa 105,106,107)
48- ALLAH’IN AYETLERİYLE ALAY EDENLERİN YANINDA OTURMAYIN 
 O (Allah), Kitap'ta size şöyle indirmiştir ki: Allah'ın âyetlerinin inkâr edildiğini yahut onlarlaalay edildiğini işittiğiniz zaman, onlar bundan başka bir söze dalıncaya (konuya geçinceye)kadar kâfirlerle beraber oturmayın; yoksa siz de onlar gibi olursunuz. Elbette Allah,münafıkları ve kâfirleri cehennemde bi r araya getirecektir. (Nisa 140)
49- İFTİRACILARIN ŞAHİTLİĞİNİ ASLA KABUL ETMEYİN 
 Namuslu kadınlara zina esnasında bulunup, sonra (bunu isbat için) dört şahit getiremeyenlereseksener sopa vurun ve artık onların şahitliğini hiçbir zaman kabul etmeyin. Onlar tamamen günahkârdırlar. (Nur 4)
50- KİMSENİN EVİNE HABERSİZ VE SELAMSIZ GİRMEYİN 
 Ey iman edenler! Kendi evinizden başka evlere, geldiğinizi farkettirip (izin alıp) ev halkınaselâm vermedikçe girmeyin. Bu sizin için daha iyidir; herhalde (bunu) düşünüp anlarsınız.Orada hiçbir kimse bulamadınızsa, size izin verilinceye kadar oraya girmeyin. Eğer size,"Geri dönün!" denilirse, hemen dönün. Çünkü bu, sizin için daha nezih bir davranıştır. Allah,yaptığınızı bilir. (Nur 27,28)
51- MÜMİN KADINLAR ZİNETLERİNİ ŞU KİŞİLERDEN BAŞKALARINA GÖSTERMESİNLER 
 Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetleriniesirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Başörtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendioğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerininoğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailen in kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizlikadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler.Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Di kkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz. (Nur 31)
52- HZ.PEYGAMBERE HİTABINIZ BİRBİRİNİZE HİTABINIZ GİBİ OLMASIN 
(Ey müminler!) Peygamber'i, kendi aranızda birbirinizi çağırır gibi çağırmayın. İçinizden, birini siper edinerek sıvışıp gidenleri muhakkak ki Allah bilmektedir. Bu sebeple, onunemrine aykırı davrananlar, başlarına bir belâ gelmesinden veya kendilerine çok elemli bir azapisabet etmesinden sakınsınlar. (Nur 63) * Bu ayet, Hz. Peygamber (s.a.)’e sadece ismiyle hitap etmenin veya kendisinden bahsederken sırf ismini söylemenin,ümmetlik terbiyesi ile bağdaşmayacağını ifade etmektedir. Böyle durumlarda onun ismi ile beraber Peygamber, Nebi, Resul, Resulullah, Resul-i Ekrem, Peygamber Efendimiz, gibi onun anlatan ve ona saygımızı ifade eden sıfat ve unvanları da 27 söylemek yerinde olur. Ayrıca, Allah Teala’nın, Ahzab suresinin 56. Ayetindeki emri uyarınca biz müslümanların,“Muhammed” ismi söylenince, “Allah’ın salat ve selamı onun üzerine olsun” anlamına “Sallallahu aleyhi ve sellem”dememiz de ona olan saygımızın gereğidir.
 53- MALLARINIZ VE ÇOCUKLARINIZ ALLAH’I ANMANIZA ENGEL OLMASIN 
 Ey iman edenler! Mallarınız ve çocuklarınız sizi Allah'ı anmaktan alıkoymasın. Kim bunuyaparsa işte onlar ziyana uğrayanlardır. (Münafikun 9)
54- KİMSEYLE ALAY ETMEYİN, LAKAP TAKMAYIN 
 Ey müminler! Bir topluluk diğer bir topluluğu alaya almasın. Belki de onlar, kendilerindendaha iyidirler. Kadınlar da kadınları alaya almasınlar. Belki onlar kendilerinden daha iyidirler. Kendi kendinizi ayıplamayın, birbirinizi kötü lakaplarla çağırmayın. İmandan sonra fâsıklıkne kötü bir isimdir! Kim de tevbe etmezse işte onlar zalimlerdir. (Hucurat 11)
55- BİRBİRİNİZİN AYIBINI,SIRLARINI ARAŞTIRMAYIN,GIYBET ETMEYİN 
 Ey iman edenler! Zannın çoğundan kaçının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizinkusurunu araştırmayın. Biriniz diğerinizi arkasından çekiştirmesin. Biriniz, ölmüş kardeşininetini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz. O halde Allah'tan korkun. Şüp hesizAllah, tevbeyi çok kabul edendir, çok esirgeyicidir. (Hucurat 12)
56- YAPMAYACAĞINIZ ,YAPAMAYACAĞINIZ ŞEYLERİ SÖYLEMEYİN
 Ey iman edenler! Yapmayacağınız şeyleri niçin söylüyorsunuz? Yapmayacağınız şeylerisöylemeniz, Allah katında büyük bir nefretle karşılanır. (Saff 2,3)57- GÜNAH,DÜŞMANLIK VE SALDIRGANLIK ÜZERE YARDIMLAŞMAYIN Ey iman edenler! Allah'ın (koyduğu, dinî) işaretlerine, haram aya, (Allah'a hediye edilmiş)kurbana, (ondaki) gerdanlıklara, Rablerinin lütuf ve rızasını arayarak Beyt -i Haram'a yönelmiş kimselere (tecavüz ve) saygısızlık etmeyin. İhramdan çıkınca avlanabilirsiniz. Mescid- i Haram'a girmenizi önledikleri için bir topluma karşı beslediğiniz kin sizi tecavüzesevketmesin! İyilik ve (Allah'ın yasaklarından) sakınma üzerinde yardımlaşı n, günah ve düşmanlık üzerine yardımlaşmayın. Allah'tan korkun; çünkü Allah'ın cezası çetindir. (Maide 2)58- HARAM ETLERİ VE KANI YEMEYİN Leş, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına boğazlanan, boğulmuş, (taş, ağaç vb. ile) vurulupöldürülmüş, yukarıdan yuvarlanıp ölmüş, boynuzlanıp ölmüş (hayvanlar ile) canavarlarınyediği hayvanlar - ölmeden yetişip kestikleriniz müstesna - dikili taşlar (putlar) üzerine boğazlanmış hayvanlar ve fal oklarıyle kısmet aramanız size haram kılındı. Bunlar yoldançıkmaktır. Bugün kâfirler, sizin dininizden (onu yok etmekten) ümit kesmişlerdir. Artıkonlardan korkmayın, benden korkun. Bugün size dininizi ikmal ettim, üzerinize nimetimitamamladım ve sizin için din olarak İslâm'ı beğendim. Kim, gönülden günaha yönelmiş olmamak üzer e açlık halinde dara düşerse (haram etlerden yiyebilir). Çünkü Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir. (Maide 3)59- ALLAH’IN HELAL BIRAKTIĞI ŞEYLERİ HARAM İLAN ETMEYİN Ey iman edenler! Allah'ın size helâl kıldığı iyi ve temiz şeyleri (siz kendinize) haram kılmayınve sınırı aşmayın. Allah sınırı aşanları sevmez. Allah'ın size helâl ve temiz olarak verdiğirızıklardan yeyin ve kendisine iman etmiş olduğunuz Allah'tan korkun. (Maide 87,88)60- YAHUDİ VE HIRİSTİYANLARI DOST EDİNMEYİN 28Ey iman edenler! Yahudileri v e hıristiyanları dost edinmeyin. Zira onlar birbirinin dostudurlar(birbirinin tarafını tutarlar). İçinizden onları dost tutanlar, onlardandır. Şüphesiz Allah,zalimler topluluğuna yol göstermez. (Maide 51)61- ÜMİTSİZLİĞE YENİK DÜŞMÜŞ İNSANLARI DOST EDİNMEYİN Ey iman edenler, Allah'ın kendilerine karşı gazablandığı bir kavmi veli (dost ve müttefik)edinmeyin; ki onlar, kafirlerin mezar halkından umut kesmeleri gibi ahiretten umutkesmişlerdir. (Mümtehine 13)
62- ALLAH RIZASI İÇİN İNŞA EDİLMEYEN MESCİTLERE GİRMEYİN 
 Zarar vermek, küfrü (pekiştirmek), mü'minlerin arasını ayırmak ve daha önce Allah'a veResulüne karşı savaşanı gözlemek için mescid edinenler ve: «Biz iyilikten başka bir şeyistemedik» diye yemin edenler (varya,) Allah onların şüphesiz yalancı olduklarına şahidlik etmektedir. Sen bunun (böyle bir mescidin) içinde hiç bir zaman durma. Daha ilk gününden takva temelli üzerine kurulan mescid, senin bunda (namaza ve diğer işlere) durmana dahauygundur. Onda, arınmayı içten - arzulayan adamlar vardır. Allah arınanları sever. Binasınıntemelini, Allah korkusu ve hoşnutluğu üzerine kuran kimse mi hayırlıdır, yoksa binasınıntemelini göçecek bir yarın kenarına kurup onunla birlikte kendisi de cehennem ateşi içine yuvarlanan kimse mi? Allah, zulme sapan bir toplu luğa hidayet vermez. (Tevbe 107,108,109) 
KUR’AN’DAKİ TEMEL EMİRLER KARIŞIK SIRAYLA 
 1- ALLAH’A İMAN EDİN 
 Ey Rabbimiz! Gerçek şu ki biz, "Rabbinize inanın!" diye imana çağıran bir davetçiyi (Peygamberi, Kur'an'ı) işittik, hemen iman ettik. Artık bizim günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört, ruhumuzu iyilerle beraber al, ey Rabbimiz! (Ali imran 193)
2- ALLAH BİRDİR O’NA HİÇBİR ŞEYİ ORTAK KOŞMAYIN 
 Allah'a ibadet edin ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana -babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlar (köle, cariye, hizmetçi ve benzerlerine) iyi davranın; Allah kendini beğenen ve daima böbürlenip duran kimseyi sevmez. (Nisa 36) 
 3- YALNIZ ALLAH’A KULLUK/İBADET EDİN
 (Rabbimiz!) A ncak sana kulluk ederiz ve yalnız senden medet umarız. (Fatiha 5)
4- ALLAH’I ÇOK ANIN VE O’NA YAKLAŞMAYA VESİLE ARAYIN 
 Ey inan anlar! Allah'ı çokça zikredin. Ve O'nu sabah- akşam tesbih edin. (Ahzab 41,42)
5- ALLAH’A DUA EDİN 
 Kullarım sana, beni sorduğunda (söyle onlara): Ben çok yakınım. Bana dua ettiği vakit duaedenin dileğine karşılık veririm. O halde (kullarım da) benim davetime uysunlar ve banainansınlar ki doğru yolu bulalar. (Bakara 186)
6- ALLAH’TAN AF DİLEYİN 
 (Resûlüm!) Senin, gecenin üçte ikisine yakın kısmını, (bazen) yarısını, (bazen de) üçte biriniyatmadan (ibadetle) geçirdiğini ve beraberinde bulunanlardan bir topluluğun da (böyle 29 yaptığını) Rabbin elbette biliyor. Gece ve gündüzü (içinde olup bitenleri iyiden iyiye) ölçüp biçen ancak Allah'tır. O sizin, bunu sayamayacağınızı bildiği için, sizi bağışladı. Artık,Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun. Allah bilmektedir ki, içinizde hastalar bulunacak, birkısmınız Allah'ın lütfundan (rızık) aramak üzere yeryüzünde yol tepecekler, diğer bir kısmınız da Al lah yolunda çarpışacaklardır. O halde Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun. Namazıkılın, zekâtı verin, Allah'a gönül hoşluğuyla ödünç verin. Kendiniz için önden (dünyada iken)ne iyilik hazırlarsanız Allah katında onu bulursunuz; hem de daha üstün ve mükâf atça daha büyük olmak üzere. Allah'tan mağfiret dileyin, şüphesiz Allah çok bağışlayıcı, çok esirgeyicidir .(Müzemmil 20)7- TÖVBE EDİN   Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetleriniesirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Başörtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendioğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerininoğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden,ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizlikadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinet lerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Dikkatleri üzerineçekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz. (Nur 31)
8- KUR’AN OKUYUN 
 Yaratan Rabbinin adıyla oku! Oku! Rabbin, en büyük kerem sahibidir. (Alak 1,3)
9- KUR’AN’A UYUN
 Rabbinizden size indirilene (Kur'an'a) uyun. O'nu bırakıp da başka dostların peşlerindengitmeyin. Ne kadar da az öğüt alıyorsunuz! (Araf 3)
10- ALLAH’IN KİTAPLARINA İNANIN 
 Ey iman edenler! Allah'a, Peygamberine, Peygamberine indirdiği Kitab'a ve daha önceindirdiği kitaba iman (da sebat) ediniz. Kim Allah'ı, meleklerini, kitaplarını, peygamberlerinive kıyamet gününü inkâr ederse tam manasıyle sapıtmıştır. (Nisa 136)
11- ALLAH’IN PEYGAMBERLERİNE İNANIN 
 İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Asıl iyilik, o kimsenin yaptığıdırki, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır. (Allah'ın rızasınıgözeterek) yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiğimaldan harcar, namaz kılar, zekât verir. Antlaşma yaptığı zaman sözlerini yerine getirir.Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder. İşte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Müttakîler ancak onl ardır! (Bakara 177)
12- AHİRET GÜNÜNE İNANIN 
 Onlar, Allah'a ve ahiret gününe inanırlar; iyiliği emreder, kötülükten menederler; hayırlı işlerekoşuşurlar. İşte bunlar iyi insanlardandır. (Ali imran 114) 
 13- MELEKLERE İNANIN 
Kim, Allah'a, meleklerine, peygamber lerine, Cebrail'e ve Mikâil'e düşman olursa bilsin kiAllah da inkârcı kâfirlerin düşmanıdır. (Bakara 98)
14-NAMAZ KILIN 
 Namazı kılın, zekâtı verin, önceden kendiniz için yaptığınız her iyiliği Allah'ın katında bulacaksınız. Şüphesiz Allah, yapmakta olduklarınızı noksansız görür. (Bakara 110) 
 15- ZEKAT VE SADAKA VERİN 
 (Resûlüm!) Senin, gecenin üçte ikisine yakın kısmını, (bazen) yarısını, (bazen de) üçte biriniyatmadan (ibadetle) geçirdiğini ve beraberinde bulunanlardan bir topluluğun da (böyleyaptığını) Rabbin elbette biliyor. Gece ve gündüzü (içinde olup bitenleri iyiden iyiye) ölçüp biçen ancak Allah'tır. O sizin, bunu sayamayacağınızı bildiği için, sizi bağışladı. Artık,Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun. Allah bilmektedir ki, içinizde hastalar b ulunacak, bir kısmınız Allah'ın lütfundan (rızık) aramak üzere yeryüzünde yol tepecekler, diğer bir kısmınızda Allah yolunda çarpışacaklardır. O halde Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun. Namazıkılın, zekâtı verin, Allah'a gönül hoşluğuyla ödünç verin. K endiniz için önden (dünyada iken) ne iyilik hazırlarsanız Allah katında onu bulursunuz; hem de daha üstün ve mükâfatça daha büyük olmak üzere. Allah'tan mağfiret dileyin, şüphesiz Allah çok bağışlayıcı, çok esirgeyicidir. (Müzemmil 20)
16-ORUÇ TUTUN 
Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleriolarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruçtutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka gün lerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız vesize doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir. (Bakara185)
17- HACCA GİDİN 
 Şüphesiz, âlemlere bereket ve hidayet kaynağı olarak insanlar için kurulan ilk ev (mâbet),Mekke'deki (Kâbe)dir. Orada apaçık nişâneler, (ayrıca) İbrahim'in makamı vardır. Orayagiren emniyette olur. Yoluna gücü yetenlerin o evi haccetmesi, Allah'ın insanlar üzerinde birhakkıdır. Kim inkâr ederse bilmelidir ki, Allah bütün âlemlerden müstağnîdir. (Ali imran96,97)
18- İBADETLERDE GÖNÜLDEN VE TİTİZ OLUN 
 Kendi kendine, yalvararak ve ürpererek, yüksek olmayan bir sesle sabah akşam Rabbini an. Gafillerden olma. (Araf 205)
19- DOSDOĞRU YOL ÜZERİNDE OLUN 
 " Rabbimiz Allah'tır" deyip sonra da dosdoğru yaşayanlara korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir. (Ahkaf 13)
20- İYİ VE GÜZEL OLANA ÖZENDİRİN, KÖTÜ OLANDAN SAKINDIRIN 
 Mümin erkeklerle mümin kadınlar da birbirlerinin velileridir. Onlar iyiliği emreder, kötülükt en alıkorlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekâtı verirler, Allah ve Resûlüne itaat ederler.İşte onlara Allah rahmet edecektir. Şüphesiz Allah azîzdir, hikmet sahibidir. (Tevbe 71)
21-ALLAH YOLUNDA HARCAYIN  
Ey iman edenler! Kendisinde artık alış - veriş, dostluk ve kayırma bulunmayan gün (kıyamet)gelmeden önce, size verdiğimiz rızıktan hayır yolunda harcayın. Gerçekleri inkâr edenler elbette zalimlerdir. (Bakara 254)
22- ALLAH YOLUNDA MÜCADELE EDİN 
 Müminlerden - özür sahibi olanlar dışında - oturanlarla malla rı ve canlarıyle Allah yolundacihad edenler bir olmaz. Allah, malları ve canları ile cihad edenleri, derece bakımındanoturanlardan üstün kıldı. Gerçi Allah hepsine de güzellik (cennet) vadetmiştir; ama mücahidleri, oturanlardan çok büyük bir ecirle üstün kılmıştır. (Nisa 95
)23- DAİMA ŞÜKREDİN 
 Eğer siz iman eder ve şükrederseniz, Allah size neden azap etsin! Allah şükre karşılık verenve her şeyi bilendir. (Nisa 147)
24- SABIR VE NAMAZLA ALLAH’TAN YARDIM DİLEYİN 
 Sabır ve namaz ile Allah'tan yardım isteyin. Şüphesiz o (sabır ve namaz), Allah'a saygıdankalbi ürperenler dışında herkese zor ve ağır gelen bir görevdir. (Bakara 45)
25- HELAL VE TEMİZ RIZIKLARDAN YİYİN 
 Artık, Allah'ın size verdiği rızıktan helâl ve temiz olarak yeyin, eğer (gerçekten) yalnız Allah'a i badet ediyorsanız, onun nimetine şükredin. (Nahl 114)
26- BARIŞI ESAS ALIN 
 Ey iman edenler! Hep birden barışa girin. Sakın şeytanın peşinden gitmeyin. Çünkü o, apaçıkdüşmanınızdır. (Bakara 208)
27- ADALETLİ OLUN 
 Allah size, mutlaka emanetleri ehli olanlara vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğinizzaman adaletle hükmetmenizi emreder. Allah size ne kadar güzel öğütler veriyor! ŞüphesizAllah her şeyi işitici, her şeyi görücüdür. (Nisa 58)
28- AHLAKLI VE FAZİLETLİ OLUN 
 Ve sen elbette yüce bir ahlâk üzeresin. (Kalem 4)
29- AKLINIZI İŞLETİN [EY İNSANLAR!] 
Gerçek şu ki, Biz size, akılda tutmanız gereken her şeyi kapsayan ilahî bir mesaj indirdik: hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? (Enbiya 10)
30- İHLASLI OLUN 
 İnanıp da güzel işler yapan ve Rablerine gönülden boyun eğenlere gelince, işte onlar cennetehlidir. Onlar orada ebedî kalırlar. (Hud 23) 31- GÜVENİLİR OLUN Size Rabbimin vahyettiklerini duyuruyorum ve ben sizin için güvenilir bir öğütçüyüm. (Araf68)32-FEDAKAR OLUN Nice peygamberler vardı ki, beraberinde birçok Allah erleri bulunduğu halde savaştılar da, bunlar, Allah yolunda başlarına gelenlerden dolayı gevşeklik ve zaaf göstermediler, boyuneğmediler. Allah sabredenleri sever. (Ali imran 146) 32 33- ÇALIŞKAN OLUN Boş kaldın mı hemen (başka) işe koyul. (İnşirah 7,8) 
 34- YALAN VE HİLEDEN UZAK DURUN 
 Allah'ın âyetlerine inanmayanlar, ancak yalan uydurur. İşte onlar, yalancıların kendileridir. (Nahl 105)
35- HAYIRLI İŞLERDE YARIŞIN 
 Herkesin yöneldiği bir kıblesi vardır. (Ey müminler!) Siz hayır işlerinde yarışın. Neredeolursanız olun sonunda Allah hepinizi bir araya getirir. Şüphesiz Allah her şeye kadirdir. (Bakara 148)
36- GÜZEL SÖZ KONUŞUN 
 Görmedin mi Allah nasıl bir misal getirdi: Güzel bir sözü, kökü (yerde) sabit, dalları gökteolan güzel bir ağaca (benzetti). (İbrahi m 24) Kötü bir sözün misali, gövdesi yerden koparılmış, o yüzden ayakta durma imkânı olmayan(kötü) bir ağaca benzer. (İbrahim 269) 
 37-GÜLER YÜZLÜ OLUN 
Onlar içleri çektiği halde yemeklerini yoksullara, yetimlere ve tutsaklara yedirirler.Yemek ikram ederken derler ki; «Biz size sırf Allah rızası için yemek veriyoruz. Sizden karşılık ya dateşekkür beklemiyoruz.»Çünkü biz asık suratlı ve çetin bir günde Rabbimizdenkorkarız. (İnsan 8,9,10) 
 38- SELAM VERİN ALIN 
 Size bir selam verildiğinde ona daha güzeli ile ya da aynısı ile karşılık veriniz. Hiç kuşkusuzAllah her şeyi hesaba katar. (Nisa 86)
39- AFFEDİCİ OLUN 
 İçinizde lütuf ve servet sahibi olanlar, yakınlarına, düşkünlere ve Allah yolunda hicret edenlere, vermemek için yemin etmesinler, affetsinler, geçsinler. Allah'ın sizi bağışlamasından hoşlanmaz mısınız? Allah bağışlayandır, merhametli olandır. (Nur 22)
40- ALLAH’A TEVEKKÜL EDİN 
 Ey iman edenler; Allah'ın üzerinize olan nimetini hatırlayın. Hani bir kavim, size el uzatmağakalkmıştı da, onların ellerini üzerinizden geri çekmişti. Allah'tan sakının. Ve mü'minler, Allah'a tevekkül etsinler. (Maide 11)
41-SÖZÜNÜZE SADIK OLUN 
Bunlar (inananlar), kendilerindeki emanetlere ve sözlerine sadık kalırlar. (Mearic 32)
42- YETİMLERE,FAKİRLERE,YOLDA KALMIŞA YARDIM EDİN 
 Allah’a kulluk edin. O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana -babaya, akrabaya, yetim ve öksüzlere, çaresizlere, yakın komşuya, uzak komşuya, yanınızdaki arkadaşa, yolda kalmışa,size bağımlı olanlara iyi ve güzel davranın. Allah, kasılıp böbürlenen şımarıkları sevmez. (Nisa 36)
43- DARLIK ANINDA BİLE MALLARINIZI HAYIR YOLUNDA HARCAYIN 
 O takvâ sahipleri ki, bollukta da darlıkta da Allah için harcarlar; öfkelerini yutarlar veinsanları affederler. Allah da güzel davranışta bulunanları sever. (Ali imran 134) 
44- SEVDİĞİNİZ ŞEYLERDEN VERİN 
 Sevdiğiniz şeylerden (Allah yolunda) harcamadıkça "iyi" ye eremezsiniz. Her ne harcarsanız,Allah onu hakkıyla bilir. (Ali imran 92)
45- İNANANLAR ARASINDA BARIŞI SAĞLAYIN
 Eğer müminlerden iki gurup birbirleriyle vuruşurlarsa aralarını düzeltin. Şayet biri ötekinesaldırırsa, Allah'ın buyruğuna dönünceye kadar saldıran tarafla savaşın. Eğer dönerse artıkaralarını adaletle düzeltin ve (her işte) adaletli davranın. Şüphesiz ki Allah, âdil davrananları sever. (Hucurat 9,10)
46- HAYIRLI İŞLERDE YARDIMLAŞIN 
 Ey iman edenler! Allah'ın (koyduğu, dinî) işaretlerine, haram aya, (Allah'a hediye edilmiş)kurbana, (ondaki) gerdanlıklara, Rablerinin lütuf ve rızasını arayarak Beyt -i Haram'a yönelmiş kimselere (tecavüz ve) saygısızlık etmeyin. İhramdan çıkınca avlanabilirsiniz.Mescid- i Haram'a girmenizi önledikleri için bir topluma karşı beslediğiniz kin sizi tecavüzesevketmesin! İyilik ve (Allah'ın yasaklarından) sakınma üzerinde yardımlaşın, günah vedüşmanlık üzerine yardımlaşmayın. Allah'tan korkun; çünkü Allah'ın cezası çetindir. (Maide2)
47- ÖĞÜT VERİP HATIRLATIN 
 Sen öğüt verip - hatırlat; çünkü gerçekten öğütle - hatırlatma, mü'minlere yarar sağlar. (Zariyat55)
48- YÖNETİMDE ŞURAYI ESAS ALIN
 Allah'tan bir rahmet dolasıyla, onlara yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydınonar çevrenden dağılır giderlerdi. Öyleyse onları bağışla, onlar için bağışlanma dile ve işkonusunda onlarla müşavere et. Eğer azmedersen artık Allah'a tevekkül et. Şüphesiz Allah, tevekkül edenleri sever. (Ali imran 159)
49- EMANETLERİ EHİL KİŞİLERE VERİN 
 Allah size, mutlaka emanetleri ehli olanlara vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğinizzaman adaletle hükmetmenizi emreder. Allah size ne kadar güzel öğütler veriyor! ŞüphesizAllah her şeyi işitici, her şeyi görücüdür. (Nisa 58) 
 50- ALLAH YOLUNA DAVET EDİN 
 (Resûlüm!) Sen, Rabbinin yoluna hikmet ve güzel öğütle çağır ve onlarla en güzel şekildemücadele et! Rabbin, kendi yolundan sapanları en iyi bilendir ve O, hidayete erenleri de çok iyi bilir. (Nahl 125)
51-MÜSLÜMANLARLA BİRLİKTE BULUNUN 
 Sizden, iyiye çağıran, doğruluğu emreden ve fenalıktan meneden bir cemaat olsun. İşte başarıya erişenler yalnız onlardır. (Ali imran 104)
52- KÖTÜLÜĞÜ EN GÜZEL TAVIRLA UZAKLAŞTIRIN 
 İyilik ve fenalık bir değildir. Ey inanan kişi: Sen, fenalığı en güzel şekilde sav; o zaman,seninle arasında düşmanlık bulunan kişinin yakın bir dost gibi olduğunu görürsün. (Fussilet34)
53- ÖLÇÜ VE TARTIDA HİLE YAPMAYIN
  [siz, ey insanlar,] asla [doğruluk ve haklılık] ölçüsünden şaşmayasınız öyleyse [yaptıklarınızı] adaletle tartın ve ölçüyü eksik tutmayın! (Rahman 8)
54- ANNE BABAYA ÇOK İYİ DAVRANIN 
 Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi, ana- babanıza da iyi davranmanızı kesin bir şekilde emretti. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa, kendilerine "of!" bile deme; onları azarlama; ikisine de güzel söz söyle. Onları esirgeyerek alçak gönüllülükle üzerlerine kanat ger ve: "Rabbim! Küçüklüğümde onlar beni nasıl yetiştirmişlerse, şimdi de sen onlara (öyle) rahmet et!" diyerek dua et. (İsra 23,24) 
 55-BORÇLARI YAZIN/KAYIT ALTINA ALIN
 Ey iman edenler! Belirlenmiş bir süre için birbirinize borçlandığınız vakit onu yazın. Bir kâtiponu aranızda adaletle yazsın. Hiçbir kâtip Allah'ın kendisine öğrettiği gibi yazmaktan geridurmasın; (her şeyi olduğu gibi) yazsın. Üzerinde hak olan kimse (borçlu) da yazdırsın,Rabbinden korksun ve borcunu asla eksik yazdırmasın. Şayet borçlu sefih veya aklı zayıfveya kendisi söyleyip yazdıramayacak durumda ise, velisi adaletle yazdırsın. Erkeklerinizdeniki de şahit bulundurun. Eğer iki erkek bulunamazsa rıza göstereceğiniz şahitlerden bir erkek ile - biri yanılırsa diğerinin ona hatırlatması için - iki kadın (olsun). Çağırıldıkları vakit şahitlergelmemezlik etmesin. Büyük veya küçük, vâdesine kadar hiçbir şeyi yazmaktan sakınüşenmeyin. Böyle yapmanız Allah nezdinde daha adaletli, şehadet için daha sağlam, şüpheyedüşmemeniz için daha uygundur. Ancak aranızda yapıp bitirdiğiniz peşin bir ticaret olursa, budurum farklıdır. Bu durumda onu yazmamanızda sizin için bir sakınca yoktur. (Genellikle) alışveriş yaptığınızda şahit tutun. Ne yazan, ne de şahit zarara uğratılsın. Eğer bunuyaparsanız (zarar verirseniz) şüphe yok ki bu, sizin yoldan çıkmanız demektir. Allah'tankorkun. Allah size gerekli olanı öğretiyor. Allah her şeyi bilmekt edir. (Bakara 282)
56- KUR’AN OKUNDUĞUNDA DİNLEYİN Kur'an okunduğu zaman onu dinleyin ve susun ki size merhamet edilsin. (Araf 204)
57- TEMİZ VE GÜZEL GİYİNİN 
 Ey Ademoğulları, her mescide gidişinizde güzel elbisenizi giyin; yiyin, için fakat israf etmeyin. Çünkü Allah, israf edenleri sevmez. (Araf 
31) KUR’AN’DAKİ TEMEL YASAKLAR KARIŞIK SIRAYLA 
 1-HAKSIZ YERE CANA KIYMAYIN 
Haklı bir sebep olmadıkça Allah'ın muhterem kıldığı cana kıymayın. Bir kimse zulmenöldürülürse, onun velîsine (hakkını alması için) yetki verdik. Ancak bu velî de kısasta ilerigitmesin. Zaten (kendisine bu yetki verilmekle) o, alacağını almıştır. (İsra 33) 
 2- ZİNA ETMEYİN 
 Zinaya yaklaşmayın. Zira o, bir hayâsızlıktır ve çok kötü bir yoldur. (İsra 32) 
 3- HARAM YEMEYİN 
 Onlardan birçoğunun günah, düşmanlık ve haram yemede yarıştıklarını görürsün. Yaptıkları ne kadar kötüdür! (Maide 62) 
 4- GIYBET ETMEYİN 
 Ey iman edenler! Zannın çoğundan kaçının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizinkusurunu araştırmayın. Biriniz diğerinizi arkasından çekiştirmesin. Biriniz, ölmüş kardeşininetini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz. O halde Allah'tan korkun. Şüphesiz Allah, tevbeyi çok kabul edendir, çok esirgeyicidir. (Hucurat 12)5- İNSANLAR ALEYHİNE SÖZ TAŞIMAYIN Şunların hiçbirine itâat etme :yemin edip duran,aşağılık, (Herkesi) kötüleğen,söz götürüpgetiren, Hayra engel olan, mütecâviz ve saldırgan günahkar, Kaba ve kötülükledamgalı. (Kalem 10,11,12,13)6- ŞAHİTLİKTEN KAÇINMAYIN,YALANCI ŞAHİTLİK YAPMAYIN 
 Yolculukta olur da, yazacak kimse bu lamazsanız (borca karşılık) alınmış bir rehin deyeterlidir. Birbirinize bir emanet bırakırsanız, emanet bırakılan kimse emaneti sahibine versinve (bu hususta) Rabbi olan Allah'tan korksun. Şahitliği bildiklerinizi gizlemeyin. Kim onu gizlerse, bilsin ki onun kalbi günahkârdır. Allah yapmakta olduklarınızı bilir. (Bakara 283)
7- ÇİRKİN İŞLERDEN FENALIK VE AZGINLIKTAN UZAK DURUN 
 Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık veazgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor. (Nahl 90)
8- LÜZUMSUZ SÖZ VE DAVRANIŞLARDAN UZAK DURUN 
 Gerçekten müminler kurtuluşa ermiştir;Onlar ki, namazlarında huşû içindedirler; Onlar ki, boşve yararsız şeylerden yüz çevirirler; Onlar ki, zekâtı verirler;Ve onlar ki, iffetlerinikorurlar; (Müminun 1,2,3,4,5)
9- YAPTIĞINIZ İYİLİKLERİ BAŞA KAKMAYIN 
 Yaptığın iyiliği çok görerek başa kakma. (Müddesir 6)
10- ÖFKENİZİ TUTUN 
 Onlar, büyük günahlardan ve hayasızlıktan kaçınırlar; kızdıkları zaman da kusurları bağışlarlar. (Şura 37 )
11- KİBİRLENMEYİN 
 Küçümseyerek insanlardan yüz çevirme ve yeryüzünde böbürlenerek yürüme. 
Zira Allah, kendini beğenmiş övünüp duran kimseleri asla sevmez. (Lokman 18)
12- ŞEYTANDAN KORKMAYIN 
 İşte o şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Şu halde, eğer iman etmiş kimseler isenizonlardan korkmayın, benden korkun. (Ali imran 175) 
 13- YALAN SÖYLEMEYİN 
 Allah'ın âyetlerine inanmayanlar, ancak yalan uydurur. İşte onlar, yalancıların kendileridir. (Nahl 105)
14- KİMSEYLE ALAY ETMEYİN, LAKAP TAKMAYIN 
 Ey müminler! Bir top luluk diğer bir topluluğu alaya almasın. Belki de onlar, kendilerindendaha iyidirler. Kadınlar da kadınları alaya almasınlar. Belki onlar kendilerinden daha iyidirler.Kendi kendinizi ayıplamayın, birbirinizi kötü lakaplarla çağırmayın. İmandan sonra fâsıklıkne kötü bir isimdir! Kim de tevbe etmezse işte onlar zalimlerdir. (Hucurat 11)  
15- DİĞER DİNLERE VE İNANANLARINA SÖVMEYİN 
 Allah'tan başkasına tapanlara (ve putlarına) sövmeyin; sonra onlar da bilmeyerek Allah'asöverler. Böylece biz her ümmete kendi işlerini câzip gösterdik. Sonunda dönüşleriRablerinedir. Artık O ne yaptıklarını kendilerine bildirecektir. (Enam 108)
16- KENDİNİZİ TEMİZE ÇIKARMAYIN 
 Ufak tefek kusurları dışında, büyük günahlardan ve edepsizliklerden kaçınanlara gelince, bilki Rabbin, affı bol olandır. O, sizi daha topraktan yarattığı zaman ve siz annelerinizinkarınlarında bulunduğunuz sırada (bile), sizi en iyi bilendir. Bunun için kendinizi temizeçıkarmayın. Çünkü O, kötülükten sakınanı daha iyi bilir. (Necm 32)
17-HIRSIZLIK YAPMAYIN 
Hırsızlık eden erkek ve kadının, yaptıklarına karşılık bir ceza ve Allah'tan bir ibret olmaküzere ellerini kesin. Allah izzet ve hikmet sahibidir.Kim (bu) haksız davranışından sonratevbe eder ve durumunu düzeltirse şüphesiz Allah onun tevbesini kabul eder. A llah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir. (Maide 38,39)
18- EMANETE HIYANET ETMEYİN 
 Bunlar, kendilerindeki emanetlere ve sözlerine sadık kalırlar. (Mearic 32)
19- İSRAF ETMEYİN 
 Ey Adem oğulları! Her secde edişinizde güzel elbiselerinizi giyin; yiyin, için, fakat israfetmeyin; çünkü Allah israf edenleri sevmez. (Araf 31)
20- FAİZ YEMEYİN 
 Faiz yiyenler (kabirlerinden), şeytan çarpmış kimselerin cinnet nöbetinden kalktığı gibikalkarlar. Bu hal onların "Alım - satım tıpkı faiz gibidir" demeleri yüzündendir. Halbuki Alla h, alım - satımı helâl, faizi haram kılmıştır. Bundan sonra kime Rabbinden bir öğüt gelir defaizden vazgeçerse, geçmişte olan kendisinindir ve artık onun işi Allah'a kalmıştır. Kim tekrarfaize dönerse, işte onlar cehennemliktir, orada devamlı kalırlar. (Bakara 275)
21- BAŞARISIZLIKTA ÜZÜLMEYİN, BAŞARIDA KİBİRLENMEYİN 
 (Allah bunu) elinizden çıkana üzülmeyesiniz ve Allah'ın size verdiği nimetlerleşımarmayasınız diye açıklamaktadır. Çünkü Allah, kendini beğenip böbürlenen kimseleri sevmez. (Hadid 23)
22- BOŞ YERE YEMİN ETMEYİN 
 Onlar yeminlerini kalkan yapıp Allah'ın yolundan alıkoydular. Bu yüzden onlara küçükdüşürücü bir azap vardır. (Mücadile 16)
23-YERYÜZÜNDE FESAT ÇIKARMAYIN 
İnsanların hakkı olan şeyleri kısmayın. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklıkçıkarmayın. (Şuara 183)
 24- FAKİRLİK KORKUSUYLA ÇOCUKLARINIZI ÖLDÜRMEYİN 
 Geçim endişesi ile çocuklarınızın canına kıymayın. Biz, onların da sizin de rızkınızı veririz.Onları öldürmek gerçekten büyük bir suçtur. (İsra 31) 
 25- HAKKINDA BİLGİNİZ OLMAYAN ŞEYİN ARDINA DÜŞMEYİN 
Hakkında bilgin bulunmayan şeyin ardına düşme. Çünkü kulak, göz ve gönül, bunların hepsi ondan sorumludur. (İsra 36) 
 26- ZALİMLERE EĞİLİM GÖSTERMEYİN 
 Zulmedenlere meyletmeyin; sonra size ateş dokunur (cehennemde yanarsınız). Sizin Allah'tan başka dostlarınız yoktur. Sonra (O'ndan da) yardım göremezsiniz! ( Hud 113)
27- ALLAH’IN RAHMETİNDEN ÜMİT KESMEYİN 
De ki: Ey kendi nefisleri aleyhine haddi aşan kullarım! Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin!Çünkü Allah bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir. 
(Zümer 53)
28- DİNDE FIRKALARA AYRILMAYIN 
 "Dini ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin" diye Nuh'a tavsiye ettiğini, sanavahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya tavsiye ettiğimizi Allah size de din kıldı. Fakat kendilerini çağırdığın bu (din), Allah'a ortak koşanlara ağır geldi. Allah dilediğini kendisine(peygamber) seçer ve kendisine yöneleni de doğru yola iletir. (Şura 13) 
 29- ALLAH’IN HARAM ETMEDİĞİ ŞEYLERİ HARAMLAŞTIRMAYIN 
 Ey iman edenler! Allah'ın size helâl kıldığı iyi ve temiz şeyleri (siz kendinize) haram kılmayınve sınırı aşmayın. Allah sınırı aşanları sevmez. (Maide 87)
30- MÜŞRİK KADIN VE ERKEKLERLE EVLENMEYİN 
 İman etmedikçe putperest kadınlarla evlenmeyin. Beğenseniz bile, putperest bir kadından,imanlı bir câriye kesinlikle daha iyidir. İman etmedikçe putperest erkekleri de (kızlarınızla)evlendirmeyin. Beğenseniz bile, putperest bir kişiden inanmış bir köle kesinlikle daha iyidir.Onlar (müşrikler) cehenneme çağırır. Allah ise, izni (ve yardımı) ile cennete ve mağf irete çağırır. Allah, düşünüp anlasınlar diye âyetlerini insanlara açıklar. (Bakara 221)31- ADETLİ KADINLARLA CİNSEL İLİŞKİYE GİRMEYİN Sana kadınların ay halini sorarlar. De ki: O, bir rahatsızlıktır. Bu sebeple ay halinde olankadınlardan uzak durun. Temizleninceye kadar onlara yaklaşmayın. Temizlendikleri vakit,Allah'ın size emrettiği yerden onlara yaklaşın. Şunu iyi bilin ki, Allah tevbe edenleri de sever, temizlenenleri de sever. (Bakara 222)32- DİNDE ZORLAMA BASKI YAPMAYIN Dinde zorlama yoktur. Artık doğrulukla eğrilik birbirinden ayrılmıştır. O halde kim tâğutureddedip Allah'a inanırsa, kopmayan sağlam kulpa yapışmıştır. Allah işitir ve bilir. (Bakara 256)33- ALLAH’A VE RESULUNE İHANET ETMEYİN Ey iman edenler! Allah'a ve Peygamber e hainlik etmeyin; (sonra) bile bile kendi emanetlerinize hainlik etmiş olursunuz. (Enfal 27)34- KAFİRLERİ GÖNÜL DOSTU EDİNMEYİN Müminler, müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinmesin. Kim bunu yaparsa, artık onun Allahnezdinde hiçbir değeri yoktur. Ancak kâfirlerden gelebilecek bir tehlikeden sakınmanız başkadır. Allah, kendisine karşı (gelmekten) sizi sakındırıyor. Dönüş yalnız Allah'adır. (Ali imran 28) 38 35- İNTİHAR ETMEYİN Ey iman edenler! Karşılıklı rızaya dayanan ticaret olması hali müstesna, mallarınızı, bâtıl(haksız ve haram yollar) ile aranızda (alıp vererek) yemeyin. Ve kendinizi öldürmeyin.Şüphesiz Allah, sizi esirgeyecektir. Kim düşmanlık ve haksızlık ile bunu (haram yemeyi veyaöldürmeyi) yaparsa (bilsin ki) onu ateşe koyacağız; bu ise Allah'a çok kolaydır. (Nisa 29,30)36- KİMSENİN MALINA NİMETİNE GÖZ DİKMEYİN Allah'ın sizi, birbirinizden üstün kıldığı şeyleri (başkasında olup da sizde olmayanı) hasretlearzu etmeyin. Erkeklerin de kazandıklarından nasipleri var, kadınların da kazandıklarından nasipleri var. Allah't an lütfunu isteyin; şüphesiz Allah her şeyi bilmektedir. (Nisa 32)37- KUR’AN’LA ALAY EDİLEN YERDE OTURMAYIN O (Allah), Kitap'ta size şöyle indirmiştir ki: Allah'ın âyetlerinin inkâr edildiğini yahut onlarlaalay edildiğini işittiğiniz zaman, onlar bundan başka bir söze dalıncaya (konuya geçinceye)kadar kâfirlerle beraber oturmayın; yoksa siz de onlar gibi olursunuz. Elbette Allah,münafıkları ve kâfirleri cehennemde bir araya getirecektir. (Nisa 140)38- SARHOŞ VE CÜNÜPKEN NAMAZA YAKLAŞMAYIN Ey iman edenler! Siz sarhoş iken - ne söylediğinizi bilinceye kadar - cünüp iken de -yolcu olanmüstesna- gusül edinceye kadar namaza yaklaşmayın. Eğer hasta olur veya bir yolculuküzerinde bulunursanız, yahut sizden biriniz ayak yolundan gelirse, yahut kadınlara dokunup da (bu durumlarda) su bulamamışsanız o zaman temiz bir toprakla teyemmüm edin:Yüzlerinize ve ellerinize sürün. Şüphesiz Allah çok affedici ve bağışlayıcıdır. (Nisa 43)39- LEŞ ,KAN, DOMUZ ETİ YEMEYİN (Allah) size, sadece ölü hayvanı kanı, domuz etini ve Allah'tan başkası adına kesilen hayvanıharam kıldı. Ancak kim mecbur kalırsa (başkalarının haklarına) saldırmaksızın, sınırı daaşmadan (bunlardan yiyebilir). Çünkü Allah çok bağışlayan, pek esirgeyendir .(Nahl 115) 40- İÇKİ,UYUŞTURUCU,PUTLAR,KUMAR,ŞANS OYU NLARINDAN UZAK DURUN Ey iman edenler! Şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir; bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz. Şeytan içki ve kumar yoluyla ancakaranıza düşmanlık ve kin sokmak; sizi, Allah'ı anmaktan ve namazdan alıkoymak ister. Artık(bunlardan) vazgeçtiniz değil mi? (Maide 90,91)41- ŞU KADINLAR İLE EVLENMEYİN Size, şu kadınlarla evlenmek haram kılınmıştır: Geçmişte olanlar bir yana, babalarınızın evlendiği kadınlarla evlenmeyin; çünkü bu bir hayas ızlıktır, iğrenç bir şeydir ve kötü bir yoldur. Analarınız, kızlarınız, kızkardeşleriniz,halalarınız, teyzeleriniz, kardeş kızları, kızkardeş kızları, sizi emziren analarınız, süt bacılarınız, eşlerinizin anaları, kendileriyle birleştiğiniz eşlerinizden o lup evlerinizde bulunan üvey kızlarınız size haram kılındı. Eğer onlarla (nikâhlanıp da) henüz birleşmemişsenizkızlarını almanızda size bir mahzur yoktur. Kendi sulbünüzden olan oğullarınızın eşleri ve ikikız kardeşi birden almak da size haram kılındı; ancak geçen geçmiştir. Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir. (Nisa 22,23) 42- CAHİLLERİN YOLUNU İZLEMEYİN 39 (Allah) Dedi ki: «İkinizin duası kabul olundu. Öyleyse dosdoğru yolda devam edin ve bilgisizlerin yoluna uymayın.» (Yunus 89)43-MALLARINIZI VE ÇOCUKLAR INIZI ALLAH’IN ÖNÜNE GEÇİRMEYİN Ey iman edenler, ne mallarınız, ne çocuklarınız sizi Allah'ı zikretmekten 'tutkuya kaptırıp - alıkoymasın'; kim böyle yaparsa, artık onlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir. (Münafikun9) 44- YAPMAYACAĞINIZ ŞEYLERİ SÖYLEMEYİN Ey iman edenler, yapmayacağınız şeyi neden söylersiniz? Yapmayacağınız şeyi söylemeniz,Allah katında bir gazab (konusu olması) bakımından (büyüdükçe) büyüdü (büyük bir suçteşkil etti) . (Saff 2,3)45- KÖTÜLÜK VE DÜŞMANLIK ÜZERİNE YARDIMLAŞMAYIN Ey ima n edenler, Allah'ın şiarlarına, haram olan ay'a, kurbanlık hayvanlara, (onlardaki)gerdanlıklara ve Rablerinden bir fazl ve hoşnutluk isteyerek Beyt - i Haram'a gelenlere sakınsaygısızlık etmeyin. İhramdan çıktınız mı artık avlanabilirsiniz. Sizi Mescid -i Haram'dan alıkoyduklarından dolayı bir topluluğa olan kininiz, sakın sizi haddi aşmaya sürüklemesin.İyilik ve takva konsunda yardımlaşın, günah ve haddi aşmada yardımlaşmayın ve Allah'tan korkup- sakının. Gerçekten Allah (ceza ile) sonuçlandırması pek şiddetli olandır. (Maide 2)46- KİMSENİN EVİNE HABERSİZ VE SELAMSIZ GİRMEYİN Ey iman edenler, evlerinizden başka evlere, yakınlık kurup (izin almadan) ve (ev halkına)selam vermeden girmeyin. Bu sizin için daha hayırlıdır; umulur ki öğüt alıp - düşünürsünüz.Eğer orada kimseyi bulamazsanız, size izin verilinceye kadar artık oraya girmeyin; ve eğersize «Dönün» denirse, siz de dönün, bu sizin için daha temizdir. Allah yapmakta olduklarınızı bilendir. (Nur 27,28)47- SİZE SELAM VERENE SEN MÜMİN DEĞİLSİN DEMEYİN Ey iman edenler, Allah yolunda adım attığınız (savaşa çıktığınız) zaman gerekli araştırmayıyapın ve size (islam geleneğine göre) selam verene, dünya hayatının geçiciliğine istekliçıkarak: «Sen mü'min değilsin» demeyin. Asıl çok ganimet, Allah katındadır, bundan önce siz de böyle idiniz; Allah size lütufta bulundu. Öyleyse iyice açıklık kazandırın. Şüphesiz Allah,yapmakta olduklarınızdan haberi olandır. (Nisa 94)48- GEVŞEMEYİN,TASALANMAYIN Gevşemeyin, üzülmeyin; eğer (gerçekten) iman etmişseniz en üstün ol an sizlersiniz. (Ali imran 139) 
 49- KENDİNİZİ TEHLİKEYE ATMAYIN 
 Allah yolunda infak edin ve kendinizi kendi ellerinizle tehlikeye atmayın. İyilik edin.Şüphesiz Allah, iyilik edenleri sever. (Bakara 195) Buna göre âyet, insanın sahip olduğu maddî İmkânlardan kendine Allah'ın hoşnutluğunu ve âhiret mutluluğunukazandıracak hayır yollarına harcamada bulunmasını, Kur'ânî kavramla infakta bulunmasını emretmektedir. Müs lüman âlimlerce ve İslâm medeniyeti tarihinde, böyle bir niyete dayanması şartıy la ül kenin savunulması, hac hizmetleri, yoksulların desteklenmesi; okul, cami, yo l, köprü, çeşme, bakımevleri gibi toplumsal hizmet ve hayır müesseselerinin kurulması vegüçlendirilmesi, hatta tabiatın korunup geliştirilmesine kadar çok çeşitli hizmetler için yapılan her türlü harcama Allah yol unda harcama sayılmıştır.Savunma ve diğer hizmetler için yapılan harcamalar hem harcama yapanın dinî hayatı hem de ül kenin ve toplumun güvenliği, geliştirilmesi ve g üçlendirmesi için son derece ge rekli olduğundan âyetin devamında "Kendiellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın" buyurulmak suretiyle bir bakıma, cimrilik yaparak bu tür harcamalardan kaçınmanın 40 mü slüman toplumlar ve bireyler için tehlike teşkil ettiği haber verilmiş; âye tin sonunda bir defa daha müslümanlar iyilik etmeye çağrılarak Allah'ın iyilik edenleri sevdiği müjdesi verilmiştir. 
 50- YARIN KESİN YAPACAĞIM DEMEYİN 
 Hiç bir şey hakkında: «Ben bunu yarın mutlaka yapacağım» deme. Ancak: «Allah dilerse»(yapacağım, de) . Unuttuğun zaman Rabbini zikret ve de ki: « Umulur ki, Rabbim beni bundan daha yakın bir başarıya yöneltip -iletir.» (Kehf 23) 
 51- YAHUDİ VE HIRİSTİYANLARLA EN GÜZEL OLAN TARZIN DIŞINDAMÜCADELE ETMEYİN 
 İçlerinde zulmetmekte olanları hariç olmak üzere, Kitap Ehliyle en güzel olan bir tarzındışında mü cadele etmeyin. Ve deyin ki: «Bize indirilene ve, size indirilene iman ettik; bizim ilahımız da, sizin ilahınızda birdir ve biz O'na teslim olmuş olanlarız.» (Ankebut 46)
52- ALLAH’A DİNİNİZİ ÖĞRETMEYE KALKMAYIN 
 De ki: «Siz Allah'a dininizi mi öğreteceksiniz? Oysa Allah, göklerde ve yerde olanları bilir.Allah, her şeyi bilendir.» (Hucurat 16)
53- ÇİRKİN İŞ VE EDEPSİZLİĞİ YAYMAYIN 
 İnananlar arasında çirkin şeylerin yayılmasını arzulayan kimseler için dünyada da ahirette deçetin bir ceza vardır. Allah bilir, siz bilmezsiniz. (Nur 19) 
 54- ALLAH’A NANKÖRLÜK ETMEYİN 
 Öyle ise siz beni (ibadetle) anın ki ben de sizi anayım. Bana şükredin; sakın bana nankörlük etmeyin! (Bakara 152)
55- ALLAH’A İFTİRA ETMEYİN 
 Öyleyse kim Allah'a karşı yalan uydurandan veya onun âyetlerini yalanlayandan dahazalimdir! Bilesiniz ki suçlular asla onmazlar! (Yunus 17)
56- ŞEYTANA UYMAYIN 
 «Ey Adem oğulları, ben size and vermedim mi ki: - Şeytana kulluk etmeyin, çünkü, o, siziniçin apaçık bir düşmandır;» (Yasin 60) 
 57- ALLAH’IN SINIRLARINI AŞMAYIN
 Boşanma iki defadır. (Sonra ise) Ya iyilikle tutmak ya da güzellikle bırakmadır. Onlara(kadınlara) verdiğiniz bir şeyi geri almanız sizin için helal olmaz: Ancak ikisinin Allah'ınsınırlarını ayakta tutmayacaklarıdan korkmuş olmaları (durumu başka) . Eğer ikisinin Allah'ınsınırlarını ayakta tutamıyacaklarından korkarsanız, bu durumda (kadının) fidye vermesindeikisi için de günah yoktur. İşte bunlar, Allah'ın sınırlarıdır; onlara tecavüz etmeyin. KimAllah'ın sınırlarına tecavüz ederse, onlar z alimlerin ta kendileridir. (Bakara 229)
58-IRKÇILIK YAPMAYIN 
Ey insanlar, gerçekten, biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizle tanışmanız içinsizi halklar ve kabileler (şeklinde) kıldık. Şüphesiz, Allah katında sizin en üstün (kerim) ola nınız, (ırk ya da soyca değil) takvaca en ileride olanınızdır. Şüphesiz Allah, bilendir, haberalandır. (Hucurat 
13) ALFABETİK SIRALI EMİRLER VE YASAKLAR LİSTESİ (Toplam 240 Madde) 
 41 ADİL OLUN 
(Enam 152) AFFETMEYİ ESAS ALIN (Araf 199) AHDE VEFALI OLUN (İsra 34) AHİRET GÜNÜNE İNANIN (Ali imran 114) AHLAKLI VE FAZİLETLİ OLUN (Kalem 4) AİLENİZE NAMAZI EMREDİN (Taha 132) AKLINIZI İŞLETİN (Enbiya 10) AKRABAYA,FAKİRLERE,YOLDA KALMIŞA YARDIM EDİN (İsra 26) ALLAH İLE KUL ARASINA GİRMEYİN (Müddesir 11) ALLAH RIZASI İÇİN İNŞA EDİLMEYEN MESCİTLERE GİRMEYİN (Tevbe 107,108,109) ALLAH UĞRUNDA CİHAT EDİN (Hac 78) ALLAH YOLUNA DAVET EDİN (Nahl 125) ALLAH YOLUNDA HARCAYIN (Bakara 254) ALLAH YOLUNDA MÜCADELE EDİN (Nisa 95) ALLAH’A ÇAĞRIYI ÜÇ YOLLA YAPIN:HİKMET,GÜZEL ÖĞÜT,GÜZEL TARTIŞMA (Nahl 125) ALLAH’A DİNİNİZİ ÖĞRETMEYE KALKMAYIN (Hucurat 16) ALLAH’A DUA EDİN (Bakara 186) ALLAH’A GÜZEL İSİMLERİYLE DUA EDİN (Araf 180) ALLAH’A İFTİRA ETMEYİN (Yunus 17) ALLAH’A İMAN EDİN (Ali imran 193) ALLAH’A NANKÖRLÜK ETMEYİ N (Bakara 152) ALLAH’A SIĞININ ,ALLAH’A KAÇIN (Zariyat 50) ALL AH’A ŞİRK KOŞMAYIN (Nisa 36) ALLAH’A TEVEKKÜL EDİN (Maide 11) ALLAH’A VARMAK İÇİN VESİLE ARAYIN (Maide 35) ALLAH’A VE RESULUNE İHANET ETMEYİN (Enfal 27) ALLAH’A,PEYGAMBERLERİNE,KİTAPLARINA,MELEKLERE,AHİRETE İMAN EDİN (Nisa 136) ALLAH’I BENLİĞİNİZİN İÇİNDEN ZİKREDİN (Araf 205) ALLAH’I ÇOK ANIN VE O’NA YAKLAŞMAYA VESİLE ARAYIN (Ahzab 41,42) ALLAH’I HİÇBİR ŞEYLE KIYASLAMAYIN (Nahl 74) ALLAH’I TESPİH EDİN (Ala 1) ALLAH’IN ADINI ANIN (Müzemmil 8) ALLAH’IN AYETLERİYLE ALAY EDENLERİN YANINDA OTURMAYIN (Nisa 140) ALLAH’IN ELÇİSİNE İTAAT EDİN (Enfal 20) ALLAH’IN HARAM ETMEDİĞİ ŞEYLERİ HARAMLAŞTIRMAYIN (Maide 87) 42 ALLAH’IN KİTAPLARINA İNANIN (Nisa 136) ALLAH’IN NİMETLERİNİ ANLATIN (Duha 11) ALLAH’IN PEYGAMBERLERİNE İNANIN (Bakara 177) ALLAH’IN RAHMETİNDEN ÜMİT KESMEYİN (Zümer 53) ALLAH’IN SINIRLARINI AŞMAYIN (Bakara 229) ALLAH’IN ÜZERİNİZDEKİ NİMETLERİNİ ANIN (Fatır 3) ALLAH’IN YANINDA BAZI VELİLERİN ARDINA DÜŞMEYİN (Araf 3) ALLAH’TAN AF DİLEYİN (Müzzemmil 20) ALLAH’TAN KORKUN (Ali imran 175) ALLAH’TAN SİZE İNDİRİLENE UYUN (Araf 3) ALLAH’TAN ÜMİT KESMEYİN (Zümer 53) ALLAHTAN BAŞKA BİR İLAHA TAPMAYIN (İsra 22,23) ANNE BABANIZA ÇOK İYİ DAVRANIN (İsra 23) ARALARI AÇILAN EŞLERİN BARIŞMALARI İÇİN İKİ HAKEM TAYİN EDİN (Nisa 35) ASKERLİK YAPIP NÖBET TUTUN (Ali imran 200) AV HAYVANLARI ÜZERİNE ALLAH’IN ADINI ANIN (Maide 4) AYDINLATMA VE UYARMA EKİPLERİ KURUN (Ali imran 104) BAKIŞLARINIZI KONTROL ALTINDA TUTUN (Nur 30) BARIŞI ESAS ALIN (Bakara 208) BAŞARISIZLIKTA ÜZÜLMEYİN,BAŞARIDA KİBİRLENMEYİN (Hadid 23) BAŞKALARININ MALINA,NİMETİNE GÖZ DİKMEYİN (Nisa 32) BİLMEDİKLERİNİZİ,BİLENLERE/KUR’AN EHLİNE SORUN (Nahl 43) BİRBİRİNİZİN AYIBINI,SIRLARINI ARAŞTIRMAYIN,GIYBET ETMEYİN (Hucurat 12) BORÇ İŞLEMLERİNİ KAYDEDİN,ŞAHİT BULUNDURUN (Bakara 282) BOŞ YERE YEMİN ETMEYİN (Mücadile 16) CAHİLLERDEN YÜZ ÇEVİRİN (Araf 199) CAHİLLERİN YOLUNU İZLEMEYİN (Yunus 89) CAMİLERDE,MECLİSLERDE,TOPLANTILARDA YENİ GELENLERE YER AÇIN (Mücadile11) CİHADI RİYAKARLIK ARACI YAPMAYIN (Enfal 47) CİMRİ DE OLMAYIN MÜSRİF DE OLMAYIN (İsra 29) CUMA NAMAZI KILIN (Cuma 9,10) CÜNÜP OLDUĞUNUZ ZAMAN GUSÜL ABDESTİ ALIN (Maide 6) ÇALIŞKAN OLUN,FAALİYETTE OLUN (İnşirah 7) ÇİRKİN İŞ VE EDEPSİZLİĞİ YAYMAYIN (Nur 19) ÇİRKİN İŞLERDEN FENALIK VE AZGINLIKTAN UZAK DURU N (Nahl 90) DAİMA ŞÜKREDİN (Nisa 147) 43 DARLIK ANINDA BİLE MALLARINIZI HAYIR YOLUNDA HARCAYIN (Ali imran134) DİĞER DİNLERE VE İNANANLARINA SÖVMEYİN (Enam 108) DİNDE FIRKALARA AYRILMAYIN (Şura 13,14) DİNDE ZORLAMA BASKI YAPMAYIN . (Bakara 256) DİNİ ALLAH’A HAS KILARAK İBADET EDİN (Zümer 2) DOSDOĞRU YOL ÜZERİNDE OLUN (Ahkaf 13) DUALARINIZI ÜMİT VE KORKU İÇİNDE EDİN (Araf 55,56) DÜNYA NİMETLERİNE ALDANARAK DİNLERİNİ OYUNCAĞA ÇEVİRENLERDEN UZAK DURUN (Enam 70) DÜNYAYI DOLAŞIN (Neml 69) DÜNYAYI VE EVRENİ ARAŞTIRIN (Yunus 101) EMANETE HIYANET ETMEYİN (Mearic 32) EMANETLERİ EHİL KİŞİLERE VERİN (Nisa 58) EŞCİNSELLİK YAPAN ERKEKLERE EZİYETLE KARŞI ÇIKIN (Nisa 16) EŞLERİNİZDEN VE ÇOCUKLARINIZDAN SİZE DÜŞMAN OLABİLECEKLERE KARŞI TEDBİRLİ OLUN (Teğabun 14,15) EVLENME DURUMUNA GELENLERİ EVLENDİRİN (Nur 32) FAİZDEN UZAK DURUN (Bakara 275,276,278,279) FAKİRİ,DİLENCİYİ HOR GÖRMEYİN (Duha 10) FEDAKAR OLUN (Ali imran 146) FESAT ÇIKARMAYIN (Araf 56) GECELERİ DEĞERLENDİRİN (Müzemmil 2,3) GELECEK HAKKINDA KESİN HÜKÜM VERMEYİN (Kehf 23,24) GEVŞEYİP KENDİNİZİ BIRAKMAYIN (Ali imran 139) GIYBET ETMEYİN (Hucurat 12) GÜLER YÜZLÜ OLUN (İnsan 8,9,10) GÜNAH,DÜŞMANLIK VE SALDIRGANLIK ÜZERE YARDIMLAŞMAYIN . (Maide 2) GÜNAHIN AÇIĞINDAN DA GİZLİSİNDE DE KAÇININ (Enam 120) GÜVENİLİR OLUN (Araf 68) GÜZEL DÜŞÜNÜP GÜZEL DAVRANIN (Kasas 76,77) GÜZEL SÖZ KONUŞUN (İbrahim 24) HACCA GİDİN (Ali imran 96,97) HAİNLERİN SAVUNUCUSU OLMAYIN (Nisa 105,106,107) HAK DOSTLARINI HOR GÖRMEYİN (Enam 52) HAKKINDA BİLGİNİZ OLMAYAN ŞEYİN ARDINA DÜŞMEYİN (İsra 36) HAKSIZ YERE CANA KIYMAYIN (İsra 33) 44 HAKSIZLIĞA KARŞILIK VERİRKEN ÖLÇÜLÜ DAVRANIN (Nahl 126) HARAM ETLERİ VE KANI YEMEYİN (Maide 3) HARAM YEMEYİN (Maide 62) HAYIRLI İŞLERDE YARDIMLAŞIN (Maide 2) HAYIRLI İŞLERDE YARIŞIN (Bakara 148) HAYIZLI (ADETLİ) KADINLARLA CİNSEL İLİŞKİYE GİRMEYİN (Bakara 222) HELAL VE TEMİZ RIZIKLARDAN YİYİN (Nahl 114) HIRSIZLIK YAPMAYIN (Maide 38,39) HZ.İBRAHİM’İN DİNİNE UYUN (Nahl 123) HZ.MUHAMMED’E SALAT VE SELAM EDİN (Ahzab 56) HZ.MUHAMMED’E VE AİLESİNE SEVGİ SAYGI GÖSTERİN (Şura 23) HZ.PEYGAMBERE HİTABINIZ BİRBİRİNİZE HİTABINIZ GİBİ OLMASIN (Nur 63) IRKÇILIK, KABİLECİLİK YAPMAYIN (Hucurat 13) İBADETHANELERDE ALLAH’TAN BAŞKASINA YALVARMAYIN (Cin 18) İBADETHANELERDE TEMİZ GİYİNİN (Araf 31) İBADETLERDE GÖNÜLDEN VE TİTİZ OLUN (Araf 205) İÇKİ,UYUŞTURUCU,PUTLAR,KUMAR,ŞANS OYUNLARINDAN UZAK DURUN (Maide 90,91) İFTİRACILARIN ŞAHİTLİĞİNİ ASLA KABUL ETMEYİN (Nur 4) İHLASLI OLUN (Hud 23) İHTİLAFA DÜŞTÜĞÜNÜZDE HÜKMÜ ALLAHA BIRAKIN (Şura 10) İLMİNE SAHİP OLMADIĞINIZ ŞEYİN ARDINA DÜŞMEYİN (İsra 36) İNANANLAR ARASINDA BARIŞI SAĞLAYIN (Hucurat 9,10) İNKARCILARA BOYUN EĞMEYİN (Kalem 8) (Kalem 10,11,12,13,14,15) İNSANLAR ALEYHİNE SÖZ TAŞIMAYIN (Kalem 10,11,12,13) İNSANLARA KUR’AN İLE ÖĞÜT VERİN (Ala 9) İNTİHAR ETMEYİN (Nisa 29) İSLAMIN YAYILMASINA DESTEK OLUN (Saff 14) İSRAF ETMEYİN (Araf 31) İSTİKAMET ÜZERE OLUN (Şura 15) İTİKAF HALİNDEYKEN CİNSEL İLİŞKİYE GİRMEYİN (Bakara 187) İYİ VE GÜZEL OLANA ÖZENDİRİN,KÖTÜ OLANDAN SAKINDIRIN (Tevbe 71) İYİLİĞİ ALLAH’IN RIZASI İÇİN YAPIN (Müddesir 6) İYİLİĞİ EMREDİN (Araf 199) İYİLİK VE GÜZELLİK ÜRETMEDE YARIŞIN (Bakara 148) İYİLİK VE TAKVA ÜZERE YARDIMLAŞIN (Maide 2) KABE’Yİ KIBLE EDİNİN (Bakara 144) 45 KADINLARI EŞCİNSELLİK İLE SUÇLAMADAN ÖNCE DÖRT ŞAHİT GETİRİN (Nisa15) KAFİRLERİ GÖNÜL DOSTU EDİNMEYİN . (Ali imran 28) KENDİ KİTAPLARINI KUTSAL KİTAP HALİNE GETİRENLERDEN UZAK DURUN (Müminun 52,53,54) KENDİNİ ALLAH YOLUNA ADAMIŞLARLA BERABER OLUN (Kehf 28) KENDİNİZE VE AİLENİZE SAHİP ÇIKIN (Tahrim 6) KENDİNİZİ AKLANMIŞ,KURTULMUŞ GÖSTERMEYİN (Necm 32) KENDİNİZİ SÜREKLİ HESABA ÇEKİN (Haşr 18) KENDİNİZİ TEHLİKEYE ATMAYIN (Bakara 195) KENDİNİZİN ALICISI OLMADIĞINIZ ŞEYLERİ BAŞKALARINA VERMEYE KALKMAYIN (Bakara 267) KISAS UYGULAYIN (Bakara178,179) KIYAMETİ DÜŞÜNÜN . (Kalem 42) KİBİRLENMEYİN,BÖBÜRLENMEYİN (İsra 37) KİMSENİN EVİNE HABERSİZ VE SELAMSIZ GİRMEYİN (Nur 27,28) KİMSENİN MALINA NİMETİNE GÖZ DİKMEYİN (Nisa 32) KİMSEYLE ALAY ETMEYİN,LAKAP TAKMAYIN (Hucurat 11) KÖTÜLÜĞÜ EN GÜZEL TAVIRLA SAVIN (Fussilet 34,35) KÖTÜLÜK VE DÜŞMANLIK ÜZERİNE YARDIMLAŞMAYIN (Maide 2) KUR’AN İLE ÖĞÜT VERİN (Ala 9) KUR’AN OKUNDUĞU ZAMAN SUSUN VE DİNLEYİN (Araf 204) KUR’AN OKUYUN (Alak 1,3) KUR’AN’A UYUN (Araf 3) KUR’AN’DAN KOLAYINIZA GELENİ OKUYUN (Müzzemmil 20) KUR’AN’DAN YÜZ ÇEVİRENDEN SİZ DE YÜZ ÇEVİRİN (Necm 29) KUR’AN’I DÜŞÜNEREK OKUYUN (Müzemmil 4) KUR’AN’LA ALAY EDİLEN YERDE OTURMAYIN (Nisa 140) LEŞ ,KAN, DOMUZ ETİ YEMEYİN (Nahl 115) LÜZUMSUZ SÖZ VE DAVRANIŞLARDAN UZAK DURUN (Müminun 1,2,3,4,5) MALLARINIZ VE ÇOCUKLARINIZ ALLAH’I ANMANIZA ENGEL OLMASIN (Münafikun 9) MALLARINIZI ZAYIF AKILLILARA VERMEYİN (Nisa 5) MELEKLERE İNANIN (Bakara 98) MÜMİN KADINLAR BAŞÖRTÜSÜ TAKIN (Nur 31) (Ahzab 59) MÜMİNLER ARASI ÇEKİŞMELERE MÜDAHALE EDİP BARIŞI SAĞLAYIN (Hucurat9,10) MÜSLÜMAN YÖNETİCİLERE İTAAT EDİN (Nisa 59) 46 MÜSLÜMANLARLA BİRLİKTE BULUNUN (Ali imran 104) MÜŞRİK KADIN VE ERKEKLERLE EVLENMEYİN (Bakara 221) NAMAZ KILIN (Müzemmil20) NAMAZDA SESİNİZ OR TA TONDA OLSUN (İsra 110) NAMAZDAN ÖNCE ABDEST ALIN (Maide 6) NAMAZI 5 VAKİT KILIN, AKSATMAYIN (Bakara 238) (Hud 114) NAMUSLU KADINLARA İFTİRA ATANLARI DÖVÜN (Nur 4) NİMET VE İMKANLARI İSRAF ETMEYİN (Araf 31) NİMETLERE ŞÜKREDİN (Nahl 114) ÖFKENİZİ TUTUN (Ş ura 37) ÖĞÜT VERİP HATIRLATIN (Zariyat 55) ÖLÇÜ VE TARTIDA HİLE YAPMAYIN (İsra 35) RABBİZİ YÜCELTİN (Müddesir 3) RAMAZANI ORUÇLU GEÇİRİN (Bakara 183,184,185) RIZIK KAYGISIYLA ÇOCUKLARINIZI ÖLDÜRMEYİN (İsra 31) RÜŞVETE ASLA BULAŞMAYIN (Bakara 188) SABIR,DUA VE NAMAZ İLE ALLAH’TAN YARDIM İSTEYİN (Bakara 45) SABIRLI OLUN (Kalem 48) SAHİP OLDUĞUNUZ NİMET VE İMKANLARDAN BAŞKALARINA DA VERİN (Bakara 195) SARHOŞ VE CÜNÜPKEN NAMAZA YAKLAŞMAYIN (Nisa 43) SAVAŞA HAZIRLIKLI OLUN,BARIŞ İSTEYENLERE YAPICI YAKLAŞIN (Enfal 60,61) SAVAŞTAN KAÇMAYIN (Enfal 15,16) SECDE EDİN .(Alak 19) SELAM VERİN ALIN (Nisa 86) SEVDİĞİNİZ ŞEYLERDEN VERİN (Ali imran 92) SİZDEN AMAN DİLEYENE GÜVENCE VERİN (Tevbe 6) SİZDEN BİR ŞEY İSTEYENİ AZARLAMAYIN (Duha 10) SİZE GELEN HABERİ ARAŞTIRIN (Hucurat 6) SİZE SELAM VERENE “SEN MÜMİN DEĞİLSİN” DEMEYİN (Nisa 94) SİZİNLE ÇARPIŞANLARA KARŞI SAVUNMA HAKKINIZI KULLANIN (Bakara190,191,192,193,194) SÖZÜNÜZE SADIK OLUN (Mearic 32) SU BULAMADIĞINIZ ZAMAN TEYEMMÜM EDİN (Nisa 43) ŞAHİTLİKTEN KAÇINMAYIN,YALANCI ŞAHİTLİK YAPMAYIN (Bakara 283) ŞEYTANA UYMAYIN (Yasin 60)   ŞEYTANDAN ALLAH’A SIĞININ (Araf 200) 47 ŞEYTANDAN KORKMAYIN (Ali imran 175) ŞEYTANI DÜŞMAN BİLİN (Fatır 6) ŞEYTANIN DOSTLARIYLA SAVAŞIN (Nisa 76) ŞU KADINLAR İLE EVLENMEYİN (Nisa 22,23) TEMİZ VE GÜZEL GİYİNİN (Araf 31) TÖVBE EDİN (Nur 31) ÜMİTSİZLİĞE YENİK DÜŞMÜŞ İNSANLARI DOST EDİNMEYİN (Mümtehine 13) ÜZERİNE ALLAH’IN ADI ANILAN ŞEYLERDEN YİYİN (Enam 118) YAHUDİ VE HIRİSTİYANLARI DOST EDİNMEYİN (Maide 51) YAHUDİ VE HIRİSTİYANLARLA EN GÜZEL OLAN TARZIN DIŞINDA MÜCADELEETMEYİN (Ankebut 46) YALAN SÖYLEMEYİN (Nahl 105) YALAN VE HİLEDEN UZAK DURUN (Nahl 105) YALNIZ ALLAH’A KULLUK/İBADET EDİN (Fatiha 5) YALNIZ ALLAH’A YÖNELİN VE YALVARIN (İnşirah 8) YALNIZ ALLAH’I VEKİL EDİNİN (Müzemmil9) YAPAY HARAMLAR İCAT ETMEYİN (Nahl 116) YAPMAYACAĞINIZ ,YAPAMAYACAĞINIZ ŞEYLERİ SÖYLEMEYİN (Saff 2,3) YAPTIĞINIZ İYİLİKLERİ BAŞA KAKMAYIN (Müddesir 6) YARIN KESİN YAPACAĞIM DEMEYİN (Kehf 23) YEMİNLERİNİZE TERS DÜŞMEYİN (Nahl 91,92,93,94) YEMİNLERİNİZİ BAHANE EDEREK İYİLİKTEN KAÇMAYIN (Bakara 224) YETİMİN HAKKINA DOKUNMAYIN,YETİMLERİ HOR GÖRMEYİN (Duha 9) YETİMLERE,FAKİRLERE,YOLDA KALMIŞA YARDIM EDİN (Nisa 36) YETİMLERİ KOLLAYIP GÖZETİN (Nisa 2) YÖNETİMDE ŞURAYI ESAS ALIN (Ali imran 159) ZALİMLERE EĞİLİM GÖSTERMEYİN (Hud 113) ZANDAN KAÇININ (Hucurat 12) ZEKAT VE SADAKA VERİN (Müzemmil 20) ZİNA EDEN KADIN VE ERKEĞİ DÖVÜN (Nur 2,3) ZİNAYA YAKLAŞMAYIN (İsra 32) ZULM E UĞRAYAN İNSANLAR İÇİN MÜCADELE EDİN (Nisa 75) İSRA suresi 
 11 EMİR (37.ayet) 1, Allah'ın birliğini tanımak, bir olan Allah'a inanmak, 2, Ana babaya iyi davranmak, 3, Akrabaya ve muhtaçlara iyilik etmek, hayır yapmak, 48 4, Hem cimrilikten hem israftan sakınmak. 5, Çocukların hayatını korumak, 6, Zinadan, kaçınmak, 7, Adam öldürmemek, 8,Yetim malı yememe k,9, Verilen sözü tutmak, 10, Ölçüyü ve tartıyı tam yapmak, 11, Bilmediği şeyin peşine düşmemek, bilgisiz hüküm vermemek, ENAM suresi 10 emir (151,152,153. Ayet) 1. Şirkten uzak durmak yani Allah’a asla ortak koşmamak. 2. Anne ve babaya iyi davranmak.3. Açlık korkusu ile çocukları öldürmemek. 4. Gizli aşikar hiçbir çirkin işe (fuhşa) bulaşmamak. 5. Haksız yere kimseyi öldürmemek. 6. Yetim malına dokunmamak. 7. Ölçü ve tartıyı adaletli yapmak. 8. Yakınlarımız aleyhine de olsa yalan söylememek. 9. Allah’a v erilen ahde sadakat göstermek. 10. Doğru yoldan sapıp da aykırı yollara düşmemek. 

 BAKARA suresi 10 emir (177.ayet) 
1- Allah’a inanın 2-Ahirete inan ın 3-Meleklere inan ın 4- Allah’ın kitaplarına inanın 5-Peygamberlerine inan ın 6-Fakirlere,yetimlere ,akrabaya,yolda kalana yardım edin 7- Namaz kılın  8-Zekat verin 9- Verdiğin iz sözü tutun 10- Savaştan kaçmayın 
 SURELERİN NÜZUL SIRASINI GÖSTEREN TABLO 
 Sure Adı Mushaf Sırası Nüzul Sırası Ayet Sayısı Alak Suresi / ة را 96 1 19
Kalem Suresi-Müzzemmil Suresi-Müddessir Suresi-Fâtiha Suresi -Tebbet Suresi -Tekvîr Suresi / ة رُا 81 7 29 A’lâ Suresi / ة رُعٴا 87 8 19Leyl Suresi / ة رُْا 92 9 21Fecr Suresi / ة رُ ا 89 10 30Duhâ Suresi / ة رُضا 93 11 11 İnşirâh Suresi / ة رُا 94 12 8Asr Suresi / ة رُ ا 103 13 3Âdiyât Suresi / ة رُ د ا 100 14 11Kevser Suresi / ة رُ ث ا 108 15 3Tekâsür Suresi / ة رُُثا 102 16 8 Mâ’ûn Suresi / ة رُع ا 107 17 7Kâfirûn Suresi / ة رُوّا 109 18 6Fil Suresi / ة رُّا 105 19 5Felâk Suresi / ة رُ ا 113 20 5 Nâs Suresi / ة رُا 114 21 6 İhlâs Suresi / ة رُخٕا 112 22 4 Necm Suresi / ة رُْا 53 23 62Abese Suresi / ة رُ  ع 80 24 42Kadr Suresi / ة رُ ا 97 25 5 Şems Suresi / ة رُا 91 26 15Bürûc Suresi / ة رُوُُا 85 27 22Tîn Suresi / ة رُّا 95 28 8 Kureyş Suresi / ة رُ ُا 106 29 4 Kâri’a Suresi / ة رُ عر ا 101 30 11 Kıyâme Suresi / ة رُ ّا 75 31 40Hümeze Suresi / ة رُ ُا 104 32 9Mürselât Suresi / ة رُ ُا 77 33 50Kâf Suresi / ة رُ  ق 50 34 45 50Beled Suresi / ة رُ ا 90 35 20 Târık Suresi / ة رُرا 86 36 17Kamer Suresi / ة رُ  ا 54 37 55Sâd Suresi / ة رُ  ص 38 38 88 A’râf Suresi / ة رُا عٴا 7 39 206Cin Suresi / ة رُا 72 40 28Yâsîn Suresi / ة رُ   36 41 83Furkân Suresi / ة رُُا 25 42 77 Fâtır Suresi / ة رُّط  35 43 45Meryem Suresi / ة رُ   19 44 98Tâ-Hâ Suresi / ة رُٰط 20 45 135 Vâkı’a Suresi / ة رُ ّاا 56 46 96 Şu’arâ Suresi / ة رُا  ا 26 47 227 Neml Suresi / ة رُا 27 48 93Kasas Suresi / ة رُ  ا 28 49 88 İsrâ Suresi / ة رُئآا / ا ٕا 17 50 111Yûnus Suresi / ة رُُ 10 51 109Hûd Suresi / ة رُُ 11 52 123Yûsuf Suresi / ة رُُُ 12 53 111Hicr Suresi / ة رُّا 15 54 99 En’âm Suresi / ة رُ ٴا 6 55 165Sâffât Suresi / ة رُا 37 56 182Lokman Suresi / ة رُ  31 57 34 Sebe’ Suresi / ة رُ  34 58 54Zümer Suresi / ة رُ ا 39 59 75 Mü’min Suresi / ة رُؤ /  غ 40 60 85Fussilet Suresi / ة رُ  ٰا /  ُ  41 61 54 Şûrâ Suresi / ة رُرا 42 62 53Zuhruf Suresi / ة رُُخا 43 63 89Duhân Suresi / ة رُخا 44 64 59 51Câsiye Suresi / ة رُث ا 45 65 37Ahkâf Suresi / ة رُٴا 46 66 35Zâriyât Suresi / ة رُ راذا 51 67 60 Gâşiye Suresi / ة رُّ ا 88 68 26Kehf Suresi / ة رُا 18 69 110 Nahl Suresi / ة رُا 16 70 128 Nûh Suresi / ة رُُ 71 71 28 İbrahim Suresi / ة رُاٕ 14 72 52Enbiyâ Suresi / ة رُٴا 21 73 112 Mü’minûn Suresi / ة رُؤا 23 74 118Secde Suresi / ة رُ ا 32 75 30Tûr Suresi / ة رُا 52 76 49Mülk Suresi / ة رُُا 67 77 30Hâkka Suresi / ة رُ ا 69 78 52 Me’âric Suresi / ة رُر ا 70 79 44 Nebe’ Suresi / ة رُ  ا 78 80 40 Nâzi’ât Suresi / ة رُ عزا 79 81 46 İnfitâr Suresi / ة رُّا 82 82 19 İnşikâk Suresi / ة رُا 84 83 25Rûm Suresi / ة رُوا 30 84 60Ankebût Suresi / ة رُ ا 29 85 69Mutaffifîn Suresi / ة رُّا 83 86 36Bakara Suresi / ة رُ   ا 2 87 286Enfâl Suresi / ة رُ ٴا 8 88 75Âl- i İmrân Suresi / ة رُآا ّع 3 89 200Ahzâb Suresi / ة رُا ٴا 33 90 73Mümtehine Suresi / ة رُ  ُا 60 91 13 Nisâ Suresi / ة رُ ّا 4 92 176Zilzâl Suresi / ة رُ ا 99 93 8Hadîd Suresi / ة رُ ا 57 94 29Muhammed Suresi / ة رُ  47 95 38 Ra’d Suresi / ة رُعا 13 96 43 52Rahmân Suresi / ة رُٰا 55 97 78 İnsan Suresi / ة رُد /  ٕا 76 98 31Talâk Suresi / ة رُ ا 65 99 12Beyyine Suresi / ة رُ ّ ا 98 100 8 Haşr Suresi / ة رُ ا 59 101 24 Nûr Suresi / ة رُا  24 102 64Hac Suresi / ة رُ ا 22 103 78Münâfikûn Suresi / ة رُّ ا 63 104 11Mücâdele Suresi / ة رُد ا 58 105 22Hucurât Suresi / ة رُا ُا 49 106 18Tahrîm Suresi / ة رُْا 66 107 12 Teğâbun Suresi / ة رُُ ا 64 108 18Saff Suresi / ة رُا 61 109 14 Cum’a Suresi / ة رُ ُُا 62 110 11Fetih Suresi / ة رُْ ا 48 111 29Mâide Suresi / ة رُئ ا 5 112 120Tevbe Suresi / ة رُ ا 9 113 129 Nasr Suresi / ة رُا 110 114 3 *Yukarıdaki nüzul sıralaması Hz.Osman’ın düzenlemesidir.
İslam alimlerinin büyük çoğunluğunun ittifakı vardır. Sure İsimlerinin Türkçe Anlamları 1-Fatiha: Açılış Suresi. Bir Şeyin Başlangıcı Anlamına Gelir(açan -Anahtar). Surenin Bir Diğer Adı d a Hamd Suresi Olup 7 Ayetten Meydana Gelmektedir. Mushaf’ın ilk suresidir. 2-Bakara: “Sığır, Inek” Anlamına Gelir. Adını 67 -71. Ayetlerde Yahudilere KesilmesiE mredilen Sığırdan Alır. Kur’an - ı Kerimin En Uzun Suresi Olup 286 Ayettir. Resulullah (s.a.v) Bakara Suresi Için “Kur’an’ın Çadırı” Demiştir. 3-Ali Imran: “İmran’ın Ailesi” Anlamına Gelmektedir. 34 - 37. Ayetlerde Adı Geçen Imran,Hz. Meryem’in Babasıdır. Ali -Imran Suresi 200 Ayettir. 4-Nisa: Kadınlar Suresi, Pek Çok Ayetinde Kadınların Haklarından Bahsedildiği Için Bu AdıAlmıştır. 176 Ay ettir. 5-Maide: Ziyafet (sofra) Suresi. Adını 112 - 114. Ayetlerde Geçen Hz Isa’nın HavarilerinGökten Indirilmesini Istediği Sofradan Almaktadır. 120 Ayettir. 53 6- En’am: K oyun, Keçi, Deve, Sığır Cinslerini Bir Arada Ifade Eden Bir Anlamı Vardır.Arapların Hayvanlara Uyguladıkları Bazı Gelenekler Kınandığı Için Bu Adı Almıştır. 165 Ayettir. 7- A’raf: “Cennet Ve Cehennem Arasında Yer Alan Yüksek Yer” Anlamına Gelmektedir.Adını 46. Ve 48. Ayetlerde Geçen A’raf Kelimelerinden Alır. 206 Ayettir. 8-Enfal: Ganimet ler Suresi. Adını Savaş Ganimetlerinin Durumundan Ve 1. AyettenAlmaktadır. 75 Ayettir. 9-Tevbe: Tövbe Suresi, Ismini 104. Ayetinde Yer Alan Allah’ın, Tövbeleri Çokça KabulEttiği, Çokça Bağışladığının Ifade Edilmesinden Alır. Tevbe; Yapılan Hatalardan Ve Günahlardan Vazgeçip Onu Bir Daha Yapmamaya Karar Ve rmektir. Surenin Bir Diğer Adıda “berae”dir. Bu da Ilişkileri Kesme (ultimatom) Anlamına Gelmektedir. Kur’an - ı Kerimde Başında Besmele Olmaksızın Başlayan Tek Suredir. 129 Ayettir. 10-Yunus: Yunus Peygam ber Suresi. 98. Ayette Hz. Yunus’un (a.s) Kavminden BahsedildiğiIçin Bu Adı Almıştır. 109 Ayettir. 11-Hud: Hud Peygamber Suresi. 50-60. Ayetlerde Hz. Hud (a.s) d an Bahsettiği Için SureyeBu Ad Verilmiştir. 123 Ayettir. 12-Yusuf: Yusuf Peygamber Suresi. Su renin Tamamında Hz. Yusuf (a.s)’ın MeselesindenBahsettiği Için Sureye Bu Ad Verilmiştir. 111 Ayettir. 13-Rad: Gök Gürültüsü Suresi, 13. Ayetinde Gök Gürültüsünün Allah’ı Tesbih EdipYücelttiği Anlatıldığından Bu Adı Almıştır. 43 Ayettir. 14-Ibrahim: Ibrahim Peygamber Suresi, 35- 41. Ayetlerinde Hz. Ibrahim’in Yaptığı DuaAnıldığından Bu Adı Almıştır. 52 Ayettir. 15-Hicr: Kayalık Arazi, Hicr Suresi. Hicr, Semud Kavminin Yaşadığı Yerin Adıdır k i Bu Kavme Hz. Salih (a.s) Peygamber Olarak Gönderilmiştir. 80 -84. Ayetlerde Hicr Denilen Yerde Yaşayan Insanlardan Bahsedildiği Için Bu Ad Verilmiştir. 99 Ayettir. 16-Nahl: Balarısı Suresi, 68 - 69. Ayetlerinde Allah’ın Balarısına, Dağlardan, Ağaçlardan VeÇardaklardan Evler Edinmesi Emrinden Dolayı Bu Adı Almıştır. 128 A yettir. 17-Isra: Gece Yürüyüşü Suresi. Adını; Allah’ın Hz. Muhammed’i Gecenin Bir Vaktinde Ayetlerinden Bir Kısmını Göstermek Üzere Mescid - i Haram’dan Mescid -i AksayaYürütmesinden Almıştır. 111 Ayettir. 18-Kehf: Mağara Suresi, 9 -27. Ayetlerinde Putperest Kavimlerinden Kaçıp Mağaraya Gizlenen Bir Grup G encin Hikayesi Anlatıldığından dolayı Bu Ismi Almıştır. “mağara”Anlamına Gelmektedir. 110 Ayettir. 19-Meryem:   Meryem Suresi. Surenin Çoğunda Hz. Meryem’den Bahsedildiği Için Bu AdıAlmıştır. 98 Ayettir. 20-Ta-Ha: Ta-Ha Suresi, Ismi ni Surenin Başında Yer Alan Ta ve Ha Harflerinden Almıştır. 135 Ayettir. 21-Enbiya: Peygamberler Suresi, Ağırlıklı Olarak Peygamberlerden Söz Edildiğinden BuAdı Almıştır. 112 Ayettir. 22-Hac: Hac Suresi. Hac Ibadetinden Bahseden 2 7. Ayetinden Dolayı Bu Adı Almıştır. 78 Ayettir. 54 23-Müminun: “İman Edenler(mü’minler)” Manasına Gelmektedir. Inananların BaşarıyaUlaşacaklarından Bahsedildiğinden Bu Adı Almıştır. 118 Ayettir. 24-Nur: Işık Suresi, Ismini 35. Ayetinde Yer Alan Ve Allah’ın Nurunu Tasvir Eden Ayetten Alır. Aydınlatan Kutsal Şey, Ilahi Işık” Manalarına Gelir. 64 Ayettir. 25-Furkan: Hak Ile Batılı Ayırıcı Suresi, Ismini 1. Ayetinde Geçen Hakkı Batıldan AyıranManasındaki Furkan Kelimesinden Alır. Furkan Aynı Zamanda Kur’an - ı Ke rimin Adlarından Biridir. 77 Ayettir. 26- Şuara: “Şairler” Anlamına Gelmektedir. 224. Ayetinde Şairlerden Bahsettiği Için Bu AdıAlmıştır. 227 Ayettir. 27-Neml: Karınca Suresi, Ismini 18. Ayetinde Hz. Süleyman’ın Ordusunu Görünce YoldanÇekilen Karıncalardan Almıştır. Bu Surenin Başında Ve 30. Ayetinde Besmele Vardır. 2 Besmeleli Tek Sure Neml Suresidir. 93 Ayettir. 28-Kasas: Tarihi Vakalar- Kıssalar (olaylar -Hikayeler) Suresi, Ismini 25. Ayetinde Geçen Kasas Kelimesinden Alımıştır. 88 Ayettir. 29-Ankebut: (D işi) Örümcek Suresi, 41. Ayetinde Kâfirlerin Işleri Örümcek AğınaBenzetildiğinden Bu Adı Almıştır. 69 Ayettir. 30-Rum: Romalılar , Bizanslılar suresi Ismini 1. Ayetinde Persliler Ile Yapılan SavaştaYenilgiye Uğrayan Romalıların –Bizansın Yakında Ga lip Geleceğinin Ifade EdilmesindenAlmıştır. 60 Ayettir. 31-Lokman: Lokman Suresi, Ismini Allah’ın Hz. Lokman’a Verdiği Hikmetten Bahseden 12.Ayetten Almıştır. 34 Ayettir. 32-Secde: Secde Suresi, Ismini 15. Ayette Geçen Secde Kelimesinden Almıştır. Secde Etme k: “başı Eğmek Veya Alnı Yere Koymak” Anlamına Gelir. 30 Ayettir. 33-Ahzab: Gruplar (topluluklar) Suresi, Ismini Müslümanlara Karşı Savaşmak ÜzereBirleşen Arap Kabilelerinden Almıştır. “hizipler, Topluluklar” Anlamlarına Gelmektedir.Hendek Savaşının Diğer Adı Ahzab Savaşıdır. Bu Surede Çoğunlukla Hendek SavaşındanBahsedildiği Için Bu Adı Almıştır. 37. Ayette Ismi Geçen “Zeyd Bin Harise” Kur’an’da Adı Geçen Tek Sahabidir. 73 Ayettir. 34-Sebe: Sebe Suresi, Ismini 15. Ayetinde Yer Alan Yemen’de Bir Bölge Veya Kabile IsmiOlan Sebâ Kelimesinden Almıştır. 54 Ayettir. 35- Fâtır: Yarat an, Yaratıcı Suresi, Ismini 1. Ayetinde Geçen Fâtır Kelimesinden Almıştır. 45 Ayettir. 36-Ya-Sin: Ya- Sin Suresi, Ismini 1. Ayetinde Geçen Ya Ve Sin Harflerinden Alır. ManaOlarak Kesin Bilinmemekle Birlikte “ey Insan” Anlamına Geldiğini Söyleyenler Olmuştu r. 83 Ayettir. Yasin Suresi Kur’an’ın Kalbidir. 37-Saffat: Saf Tutanlar Suresi, Adını Ilk Ayetinde Yer Alan Sıra Sıra Dizilenler IfadesindenAlmıştır. Çoğuna Göre Burada Allah’ın Yemin Ettiği Saf Saf Olmuş Olanlardan Kasıt Meleklerdir. 182 Ayettir. 38-Sad: Sad Suresi, Sad Harfi Ile Başladığından Dolayı Bu Adı Almıştır. 88 Ayettir. 39-Zümer: Yığınlar Suresi, 71 Ve 73. Ayetinde Geçen Bu Kelime Sureye Ismini Vermiştir.Zümre Kelimesinin Çoğuludur. “topluluklar” Manasına Gelmektedir. 75 Ayettir. 55 40- Mü’min Sure si: “İman Eden” Anlamına Gelmektedir. 28 -45. Ayetlerde Firavun Ailesinden Olup Iman Eden Kişiden Bahsedildiği Için Sureye Bu Ad Verilmiştir. 85 Ayettir. 41-Fussilet: Ayrıntılı Suresi, Kur’an’ın Ayrıntılı Kılındığını Ifade Eden Fussilet KelimesininGeçtiği 3. Ayetinden Ismini Almıştır. “açıklanmıştır” Anlamına Gelm ektedir. Surenin Bir Diğer Adı d a Ha- Mim’dir. 54 Ayettir. 42- Şura: Danışma Suresi, 38. Ayetinde Mü’minlerin Işlerini Aralarında Danışma IleGördükleri Anlatıldığından Bu Adı Almıştır. 53 Ayettir. 43-Zuhruf: Gösteriş - Süsler Suresi, Ismini 35. Ayetinde Allah’ın Verdiği Ifade Edilen Altın - Gümüş Gibi Süslerin Sadece Bu Dünya Hayatının Malı Olduğunun Ifade EdilmesindenAlmıştır. “altın Ve Mücevher” Anlamına Gelmektedir. 89 Ayettir. 44-Duhan: Duman Suresi , Ismini 10. Ayetinde Geçen Duhan Kelimesinden Almıştır. 59 Ayettir. 45-Casiye: Diz Çöküş Suresi, Ismini 28. Ayetinde Geçen Casiye Kelimesinden Alır. “dizÜstü Çökmek” Manasına Gelir. 37 Ayettir. 46-Ahkaf: “Kum Tepeleri” Anlamına Gelir. Hz. Hud(a.s)’un Kavminin Yaşadığı BölgeninAdıdır Aynı Zamanda. Adını 21. Ayetten Almaktadır. 35 Ayettir. 47-Muhammed: Hz. Muhammed Suresi. Adını 2. Ayette Geçen Rahmet PeygamberininAdından Alır. “övülmüş” Manasına Gelmektedir. Surenin Diğer Adı da Kıtal (adam Öldürmek) ’ di r. 38 Ayettir. 48-Fetih: Fethetmek Suresi, Ayetlerinde Birkaç Defa Fetihten Söz Edildiğinden Bu IsmiAlmıştır. “açma, Ele Geçirme” Anlamlarına Gelmektedir. Adını 1. Ayetten Almaktadır. 29 Ayettir. 49-Hucurat: “Odalar” Manasına Gelmektedir. Adını 3. Ayetten Almaktadır. 18 Ayettir. 50-Kaf: Kaf Suresi. Kaf Harfi Ile Başladığından Bu Adı Almıştır. 45 Ayettir.   51-Zariyat: Tozutup Savuranlar Suresi, 1. Ayetinde Geçen Zariyat Kelimesinden AlmıştırIsmini. “rüzgarlar” Manasına Gelmektedir. 60 Ayettir. 52-Tur: Tur Da ğı Suresi. 1. Ayette Geçen v e Hz Musa(a.s) Üzerinde Iken Kendisine Vahyin(T evrat) Geldiği Dağın Adıdır. 49 Ayettir. 53-Necm: “Yıldız” Manasına Gelmektedir. Adını Ilk Ayetten Almaktadır. 62 Ayettir. 54-Kamer: Ay Suresi, Adını Ilk Ayetinde Yer Alan Kamer Kelimesinden Almıştır. “ay”Manasına Gelmektedir. 55 Ayettir. 55-Rahman: Allah’ın Adlarından Biri Olan Ve Çok Merhametli Anlamına Gelen RahmanIsmi Ile Başladığından Sureye Bu Ad Verilmiştir. Rahman Bu Dünya d a Iman Etsin veya Etmesin Tüm Kullarına Merhamet Eden Manasında Allah’ın Sıfatıdır. 78 Ayettir. 56- Vakıa: Olay Suresi. Adını Ilk Ayette Geçen Ve Kıyamet Olayını Anlatan AyettenAlmaktadır. 96 Ayettir. 57-Hadid: Demir Suresi, 25. Ayetinde Demirin Allah Lutfu Olduğundan Ve YararlarındanSöz Edildiği Için Bu Adı Almıştır. 29 Ayettir. 58-Mücadile: Mücadele Eden Kadın Suresi, Adını 1. Ayetinde Geçen Fiilden Alır.“tartışmak” Anlamına Gelmektedir. 22 Ayettir. 56 59- Haşr: Toplanma Suresi, Adını 2 - 17. Ayetler Arası Anlatılan Topraklarından SürülenKavimden Almıştır. “toplanmak, Bir Araya Gelmek” Manasına Gelmektedir. 24 Ayettir. 60-Mümtehine: Sorgulanan, Imtihan Edilen Suresi, Mümtehine Sınav Veren KadınAnlamına Gelir Ve Ismini 10. Ayette Müşriklerden Kaçıp Inananlara Gelen KadınlarınImtihan Edilmesinden Alır. Diğer Adı Imtihan Suresidir. 13 Ayettir. 61-Saff: Saf Tutmak Suresi, 4. Ayette Mü’minlerin Saf Tutarak Allah Yolunda MücadeleEtmeleri Anlatıldığından Bu Adı Almıştır. “dizi, Sıra” Anlamlarına Gelmektedir. 14 Ayettir. 62-Cuma: Cuma (toplanma) Suresi, 9. Ayetinde Cuma Günü Çağrı Yapıldığında Toplu Halde Namaza Gidilmesi Emredildiğinden Bu Adı Almıştır. 11 Ayettir. 63-Münafikun: Ikiyüzlüler Suresi, Münafıklardan Bahsettiği Için Bu Adı Almıştır. 11 Ayettir. 64-Tegabun: “Aldanma” Anlamına Gelmektedir. Adını 9. Ayetten Almaktadır. 18 Ayettir. 65-Talak: Boşanma Suresi, Surenin Ilk Ayetlerinde Boşanma Işlemi Anlatıldığından Bu AdıAlmıştır. 12 Ayettir. 66-Tahrim: Haram Kılma, Yasaklama Suresi, Ismini 1. Ayetinde Yer Alan Tahrim Kelimes inden Almıştır. 12 Ayettir. 67-Mülk:   Egemenlik, Hükümranlık Suresi, Adını 1. Ayetinde Yer Alan Mülk KelimesindenAlmıştır. “sahip Olunan Şeyler” Anlamına Gelmektedir. Tebareke Suresi de Denilmektedir. 30 Ayettir. 68-Kalem: Kalem Suresi, Adını 1. Ayetinde Yer Alan Kalem Kelimesinden Almıştır. Nun Suresi de Denilmektedir. 52 Ayettir. 69-Hakka: “Hak Ve Hakikat” Manasına Gelmektedir. “kıyamet” Manası d a Verilmektedir. Adını 1. Ayetten Almaktadır. 52 Ayettir. 70-Mearic: Yükseliş Yolları Suresi, Ismini 3. Ayetinde Yer Alan Allah’ın Yükselme Dereceleri- Yollarının Sahibi Olduğu Anlamına Gelen Mearic Kelimesinden Almıştır.“yükselme Dereceleri” Manasına Gelmektedir. 44 Ayettir. 71-Nuh: Hz. Nuh Suresi, Hz. Nuh’un Elçi Olarak Gönderilişi Ve Mücadelesi Anlatıldığından B u Adı Almıştır. 28 Ayettir. 72-Cin: Cin Suresi. Cinlerin Kur’an - I Kerimi Dinleyip Müslüman Olmalarından BahsettiğiIçin Bu Adı Almıştır. 28 Ayettir. 73-Müzzemmil: Bürünen Suresi, Ismini 1. Ayetinde Yer Alan Müzemmil Kelimesinden Almıştır. “örtünüp Bürünen” Anlamına Gelmektedir. 20 Ayettir. 74-Müddessir: “Örtüsüne Bürünen” Anlamına Gelmektedir. Adını 1. Ayetten Almaktadır. 56 Ayettir. 75- Kıyamet: Kıyamet, Diriliş Suresi, Adını 1. Ayetinde Geçen Kıyamet KelimesindenAlmıştır. Kıyamet Gününden Bahsedildiği Için Bu Adı Almıştır. 40 Ayettir. 76-Insan: Insan Suresi, 1. Ayetinde Insanın Bu Durumuna Gelmezden Önceki Haline DikkatÇekildiğinden Bu Adı Almıştır. 31 Ayettir. 77-Mürselat: Gönderilenler Suresi, Ismini 1. Ayetinde Yer Alan Mürselat Kelimesinden Almıştır. 50 Ayettir. 57 78-Nebe: Haber Suresi, Sure Kıyamet Günü Haberiyle Başladığından Bu Adı Almıştır. Adını2. Ayetten Almaktadır. 40 Ayettir. 79-Naziat: (R uhları) Söküp Çıkaranlar Suresi, Ismini 1. Ayetinde Yer Alan NaziatKelimesinden Almıştır. 46 Ayettir. 80-Abese: “Yüzünü Ekşitip, Buruşturdu” Anlamına Gelmektedir. Adını 1. AyettenAlmaktadır. 42 Ayettir. 81-Tekvir: “Dürülmek” Anlamına Gelmektedir. Adını Kıyamet Alameti Olarak 1. AyetteGeçen “güneş Dürüldüğü Vakit” Ayetinden Almıştır. 29 Ayettir. 82-Infitar:   “Yarılmak, Çatlamak” Anlamındadır. Bu Surede de Kıyamet VaktindenBahsederken Birinci Ayette “gökyüzü Yarıldığında” Denilmekte Ve Sure Adını Ilk AyettenAlmaktadır. 19 Ayettir. 83-Mutaffifin: Ölçüde Ve Tartıda Hile Yapanlar, Kandıranlar Suresi, Ölçü Ve Tartı da Hile Yapanların Kınanmalarından Dolayı Bu Adı Almıştır. Adını 1. Ayetten Almaktadır. 36 Ayettir. 84- Inşikak: “Çatlamak, Yarılmak, Ikiye Ayrılmak” Manasına Gelmektedir. Adını Ilk AyettenAlmaktadır. 25 Ayettir. 85-Buruc: “Burçlar” Anlamına Gelmektedir. Adını 1. Ayetten Almaktadır. 22 Ayettir. 86- Tarık: “Geceleyin Gelen, Şiddetlice Vuran” Anlamlarına Gelmektedir. Ayette GeçenManası Ise 3. Ayette Açıklanmıştır Ki; O Gece Karanlığını Delen Bir Yıldızdır. 17 Ayettir. 87- A’lâ: “Yüce” Manasına Gelen Allah’ın Adıyla Ilk Ayeti Başladığından Bu AdıAlmıştır.19 Ayettir. 88- Ğaşiye: Kaplayıp, Bürüyen, Kuşatan Suresi, Her Şeyi Örtüp Kuşatacak Olan KıyametHaberiyle Başladığından Bu Adı Almıştır. “her Tarafı Kuşatan Salgın” Manasına GelmektedirKi Kastedilen Kıyamettir. Adını Ilk Ayetten Almıştır. 26 Ayettir. 89-Fecir: Tan Vakti Suresi, Tan Yerinin Ağarmasına Yemin Edilerek Başladığından Bu AdıAlmıştır. “tan Yerinin Ağarması, Şafak” Manalarına Gelir. Adını Ilk Ayetten Alır. 30 Ayettir. 90-Beled: Şehir Suresi, Mekke Kentine Yemin Ile Başladığından Bu Adı Almıştır. “belde,Şehir” Manalarına Gelmektedir. Ayette Belde Olarak Kastedilen Mekke’dir. 20 Ayettir. 91- Şems: Güneş Suresi, 1. Ayeti Güneşe Yemin Ile Başladığından Bu Adı Almıştır. 15 Ayettir. 92-Leyl: “Gece” Manasına Gelmektedir. 1. Ayeti Geceye Yemin Ile Başladığından Bu AdıAlmıştır. 21 Ayettir. 93-Duha: Kuşluk Vakti Suresi, Kuşluk Vaktine Yemin Ile Başladığı Için Bu Adı Almıştır. 11Ayettir. Bu Sureden Sonraki Kısa Sureler Okunmaya Başlarken “allahüekber” DemekGerektiği Söylenmektedir. 94- Inşirah: Açılmak, Genişlemek, Ferahlık Suresi, Hz. Peygamberin Göğsünün FerahlatılıpSevinç, Huzur Ve Güvene Kavuşturulması Ifade Edildiğinden Bu Adı Almıştır. 8 Ayettir. 95-Tin: Incir Suresi, Incir Ve Zeyti ne Yemin Ile Başladığından Bu Adı Almıştır. 8 Ayettir. 96-Alak: Pıhtı, Alak, Asılıp Tutunan Suresi, 2. Ayetinde Insanın Alâk’tan Yaratıldığı IfadeEdildiğinden Bu Adı Almıştır. Efendimiz(s.a.v)’e Ilk Inen Suredir Ve Ikra (oku) Emriyle 58 Başlamaktadır. Bu Yüzden Bu Surenin Bir Diğer Adı Da Ikra Suresidir. Alak Kelime Olarak“kan Pıhtısı, Aşılanmış Yumurta” Manalarındadır. 19 Ayettir. Kur’an -I Kerim; Ilk Emri “oku” Olan Ve Adı “okunabilen” Olan Bir Kitaptır. 97-Kadir: Kadir Gecesi, Kudret Suresi, Kadir Gecesind en Bahsedildiğinden Bu Adı Almıştır.Kur’an’ın Yeryüzüne Indirilmeye Başladığı Gece Kadir Gecesidir. 5 Ayettir. Indiği GeceyeKadir, Kıymet Bahşeden Ve Indiği Geceyi Bin Aydan Daha Hayırlı Yapan Kitap Kur’an -IKerim. 98-Beyyine: Apaçık Delil, Kanıt Suresi, Ismini 1. Ayetinde Yer Alan Beyyine KelimesindenAlmıştır. 8 Ayettir. 99-Zilzal: Deprem Suresi, Yerin Sarsılması Tasvir Edildiğinden Bu Adı Almıştır. 8 Ayettir. 100-Adiyat: Nefes Nefese Koşmak, Hızlı Koşan Atlar Suresi, Ismini 1. Ayetinde Yer Alan Adiyat Kelimesinden Almıştır. 11 Ayettir. 101-Karia: Vuran, Çarpan, Kapıyı Çalan, Yürekleri Hoplatan Şey, Şiddetli Ses Suresi, Ismini1. Ayetinde Yer Alan Karia Kelimesinden Almıştır. 11 Ayettir. 102-Tekasür: Mal, Mülk Ve Çoluk Çocuğun Çokluğuyla Övünmek, Çoğalma Yarışı Suresi,Insanların Mal Ve Evlatlarda Çoğalma Yarışlarının Kendilerini Felakete SürüklemesindenBahsedildiğinden Bu Adı Almıştır. ” Çokluk Yarışı, Çokluk Kuruntusu” Anlamındadır. AdınıIlk Ayetten Almaktadır. 8 Ayettir. 103-Asr: Çağ, Ikindi Vakti, Zaman Suresi, Zamana Yemin Ile Başladığından Bu AdıAlmıştır. “yüzyıl, Ikindi Vakti Veya Meyvenin Suyunu Çıkarmak” Gibi Manalara Gelmektedir. 3 Ayettir. 104-Hümeze: Insanları Arkadan Çekiştiren, Ayıplayan Kimse, Dedikoducu Suresi , Dedikoduculuk Ve Arkadan Çekiştirme Kınandığı Için Bu Adı Almıştır. ” ArkasındanÇekiştirmek, Alay Etmek Manalarına Gelir. Adını Ilk Ayetten Alır. 9 Ayettir. 105-Fil: Bildiğimiz “fil” Manasına Gelir. Adını Ilk Ayetten Alır. Peygamberimizin DoğduğuYıl Meydana Gelen Fil Vakasını Anlatır. 5 Ayettir. 106- Kureyş: Adını Ilk Ayette Geçen Kureyş’ten Alır. Peygamberimiz (s.a.v)’in de MensubuBulunduğu Kabilenin Adı Kureyş’tir. 4 Ayettir. 107-Maun: Zekat , Yardımlaşma Suresi, Allah Ile Aldatanların, Paraya Tapanların VasıflarıAnlatıldığından Bu Adı Almıştır. Adını Son Ayetten Alır. 7 Ayettir. 108-Kevser: Çok Hayır, Bereket, Hz. Peygamber’e (saa) Mahsus Bir Havuzun Da Adıdır.Bolca Güzellik Suresi, Ismini 1. Ayetinde Yer Alan Kevser Kelimesinden Almıştır. “çok Nimet ” Manasına Gelir. Kevser Cennette Bir Havuzun Da Adıdır. Ama Ayette Geçen Şekli,Surenin Bütünü Ve Nüzul Zamanı Göz Önüne Alındığında Burada Kasdedilen Kevser’in Hz.Fatıma Olması Kuvvetle Muhtemeldir. Kevser Aynı Zamanda Hz. Fatıma’nın Lakabıdır. 3 Ayetti r Ve Kur’an’ın En Kısa Surelerindendir. 109-Kafirun: Inkârcılar Suresi, Kâfirlere Hitap Ile Başladığından Bu Adı Almıştır. “kafirler”Demektir. Adını Ilk Ayetten Almaktadır. 6 Ayettir. 110-Nasr: Yardım Suresi, Allah’ın Yardımı Anlatıldığından Bu Adı Almıştır. Adını IlkAyetten Alır. 3 Ayettir. 59 111-Tebbet: “Kurusun, Kahrolsun Veya Yuh Olsun” Manasındadır. Hz. Muhammed(s.a.v)’inAmcası (ve Islam Düşmanı Olan Aynı Zamanda) Ebu Leheb Hakkında Inmiştir. 5 Ayettir. 112-Ihlâs: Samimi Olmak, Içtenlik, Dine Içtenlik le Bağlanmak, Özgüleme Suresi, Dini HalisYapmak Ve Her Türlü Şirkten Temizlemek Ifade Edildiğinden Bu Adı Almıştır. 4 Ayettir. 113-Felak: Sabah Aydınlığı, Açılma Suresi, Ismini 1. Ayetinde Yer Alan Felak KelimesindenAlmıştır. “sabah Veya Yarmak” Manasına Gelir. 5 Ayettir. 114-Nas: Insanlar Suresi, Ismini Ayetlerinde Yer Alan Nas Kelimesinden Almıştır. 6 Ayettir.Felak Ve Nas Surelerine Birlikte “muavvizeteyn” Yani “iki Koruyucu” Denir. Mushaf’ın Son Suresidir. KUR’AN’DAKİ AKIL VE AKLI KULLANMAK İLE İLGİLİ AYETLERBakara Suresi, 44. ayet: Siz, insanlara iyiliği emrederken, kendinizi unutuyor musunuz?Oysa siz kitabı okuyorsunuz. Yine de akıllanmayacak mısınız? Bakara Suresi, 73. ayet: Bunun için de: "Ona (cesede, kestiğiniz ineğin) bir parçasıylavurun" demiştik. Böylece, Allah ölüleri diriltir ve size ayetlerini gösterir; ki akıllanasınız. Bakara Suresi, 75. ayet: Siz (Müslümanlar,) onların size inanacaklarını umuyor musunuz? Oy sa onlardan bir bölümü, Allah'ın sözünü işitiyor, (iyice algılayıp) akıl erdirdikten sonra, bile bile değiştiriyorlardı. Bakara Suresi, 76. ayet: İman edenlerle karşılaştıklarında "İman ettik" derler; kendi başlarınakaldıkları zaman ise, derler ki: "Allah'ın size açtık (açıkladık)larını, Rabbiniz Katında sizekarşı bir belge olsun diye mi onlarla konuşuyorsunuz? Hala akıllanmayacak mısınız?" Bakara Suresi, 170. ayet: Ne zaman onlara: "Allah'ın indirdiklerine uyun" denilse, onlar:"Hayır, biz, atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye (geleneğe) uyarız" derler. (Peki) Yaatalarının aklı bir şeye ermez ve doğru yolu da bulamamış idiyseler? Bakara Suresi, 171. ayet: İnkar edenlerin örneği bağırıp çağırmadan başka bir şey işitmeyip(duyduğu veya bağırdığı şeyin anlamını bilmeyen ve sürekli) haykıran (bir hayvan)ın örneğigibidir. Onlar, sağırdırlar, dilsizdirler, kördürler; bundan dolayı akıl erdiremezler. Bakara Suresi, 179. ayet: Ey temiz akıl sahipleri, kısasta sizin için hayat vardır. Umulur kisakınırsınız. Bakara Suresi, 197. ayet: Hacc, bilinen aylardır. Böylelikle kim onlarda haccı farz eder(yerine getirir)se, (bilsin ki) haccda kadına yaklaşmak, fısk yapmak ve kavgaya girişmekyoktur. Siz, hayır adına ne yaparsanız, Allah, onu bilir. Azık edinin, şüphesiz azığın enhayırlısı takvadır. Ey temiz akıl sahipleri, Benden korkup - sakının. Bakara Suresi, 242. ayet: İşte Allah, size ayetlerini böyle açıklar; ki akıl erdiresiniz. Bakara Suresi, 269. ayet: Kime dilerse hikmeti ona verir; şüphesiz kendisine hikmet verile ne büyük bir hayır da verilmiştir. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp - düşünmez. Al- i İmran Suresi, 7. ayet: Sana Kitab'ı indiren O'dur. Ondan, Kitab'ın anası (temeli) olan birkısım ayetler muhkem'dir; diğerleri ise müteşabihtir. Kalplerinde bir ka yma olanlar, fitne çıkarmak ve olmadık yorumlarını yapmak için ondan müteşabih olanına uyarlar. Oysa onuntevilini Allah'tan başkası bilmez. İlimde derinleşenler ise: "Biz ona inandık, tümü Rabbimiz'inKatındandır" derler. Temiz akıl sahiplerinden başkası öğüt alıp - düşünmez. 60 Al- i İmran Suresi, 65. ayet: "Ey Kitap Ehli, İbrahim konusunda ne diye çekişiptartışıyorsunuz? Tevrat da, İncil de ancak ondan sonra indirilmiştir. Yine de akıl erdirmeyecek misiniz?" Al- i İmran Suresi, 118. ayet: Ey iman edenler, sizd en olmayanları sırdaş edinmeyin. Onlarsize kötülük ve zarar vermeye çalışıyor, size zorlu bir sıkıntı verecek şeyden hoşlanırlar. Buğz(ve düşmanlıkları) ağızlarından dışa vurmuştur, sinelerinin gizli tuttukları ise, daha büyüktür.Size ayetlerimizi açıkladık; belki akıl erdirirsiniz. Al- i İmran Suresi, 190. ayet: Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılışında, gece ile gündüzün artarda gelişinde temiz akıl sahipleri için gerçekten ayetler vardır. Maide Suresi, 58 . ayet: Onlar, siz birbirinizi namaza çağırdığınızda onu alay ve oyun(konusu) edinirler. Bu, gerçekten onların akıl erdirmeyen bir topluluk olmalarındandır. Maide Suresi, 100. ayet: De ki: "Murdar ile temiz - murdarın çokluğu hoşuna gitse de - bir olmaz. Ey temiz akıl sahipleri, Allah'tan korkup - sakının. Umulur ki kurtuluşa erersiniz. Maide Suresi, 103 . ayet: Allah Bahriye'den, Saibe'den, Vasiyle'den ve Ham'dan hiçbirini (meşru) kılmamıştır. Ancak inkar edenler, Allah'a karşı yalan düzüp - uyduruyorlar. Onlarınçoğu akıl erdirmezler. En'am Suresi, 32. ayet: Dünya hayatı yalnızca bir oyun ve bir oyalanmadan başkası değildir. Korkup- sakınmakta olanlar için ahiret yurdu gerçekten daha hayırlıdır. Yine de akıl erdirmeyecek misiniz? En'am Suresi, 140. ayet: Çocuklarını hiçbir bilgiye dayanmaksızın akılsızca öldür enler ile Allah'a karşı yalan yere iftira düzüp Allah'ın kendilerine rızık olarak verdiklerini haramkılanlar elbette hüsrana uğramışlardır. Onlar, gerçekten şaşırıp sapmışlardır ve doğru yolu bulamamışlardır. En'am Suresi, 151. ayet: De ki: "Gelin size Ra bbinizin neleri haram kıldığını okuyayım: O'nahiçbir şeyi ortak koşmayın, anne -babaya iyilik edin, yoksulluk- endişesiyle çocuklarınızı öldürmeyin. - Sizin de, onların da rızıklarını Biz vermekteyiz. Çirkin - kötülüklerin açığına vegizli olanına yaklaşmayın. Hakka dayalı olma dışında, Allah'ın (öldürülmesini) haram kıldığıkimseyi öldürmeyin. İşte bunlarla size tavsiye (emr) etti; umulur ki akıl erdirirsiniz." Araf Suresi, 169. ayet: Onların ardından yerlerine kitaba mirasçı olan birtakım 'kötü kimseler'geçti. (Bunlar) Şu değersiz olan (dünya)ın geçici - yararını alıyor ve: "Yakında bağışlanacağız"diyorlar. Bunun benzeri bir yarar gelince onu da alıyorlar. Kendilerinden Allah'a karşı hakkısöylemekten başka bir şeyi söylemeyeceklerine ilişkin kitap sözü alınmamış mıydı? Oysaiçinde olanı okudular. (Allah'tan) Korkanlar için ahiret yurdu daha hayırlıdır. Hala akıl erdirmeyecek misiniz? Enfal Suresi, 22. ayet: Gerçek şu ki, Allah Katında, yerde debelenenlerin en kötüsü, (birtürlü) akıl erdirmez olan sağırlar ve dilsizlerdir. Yunus Suresi, 16. ayet: De ki: "Eğer Allah dileseydi, onu size okumazdım ve onu size bildirmezdi. Ben ondan önce sizin içinizde bir ömür sürdüm. Siz yine de ak ıl erdirmeyecek misiniz?" Yunus Suresi, 42. ayet: Onlardan seni dinleyecekler vardır. Ama hiç duymayan - sağırlara - üstelik hiç akılları ermiyorsa - sen mi duyuracaksın? 61 Yunus Suresi, 100. ayet: Allah'ın izni olmaksızın, hiç kimse için iman etme (imkanı) yok tur. O, akıl erdiremeyenlerin üzerine iğrenç bir pislik kılar. Hud Suresi, 51. ayet: Ey kavmim, ben bunun karşılığında sizden hiçbir ücret istemiyorum.Benim ücretim, beni yaratandan başkasına ait değildir. Akıl erdirmeyecek misiniz? Yusuf Suresi, 2. ayet: Gerçekten Biz, akıl erdirirsiniz diye, onu Arapça bir Kur'an olarak indirdik. Yusuf Suresi, 109. ayet: Biz senden önce, şehirler halkına kendilerine vahyettiğimiz kimselerdışında (başkalarını elçi olarak) göndermedik. Hiç yeryüzünde dolaşmıyorlar mı, kikendilerinden öncekilerin nasıl bir sona uğradıklarını görmüş olsunlar? Korkup - sakınanlariçin ahiret yurdu elbette daha hayırlıdır. Siz yine de akıl erdirmeyecek misiniz? Yusuf Suresi, 111. ayet: Andolsun, onların kıssalarında temiz akıl sahipleri için ib retler vardır. (Bu Kur'an) düzüp uydurulacak bir söz değildir, ancak kendinden öncekilerindoğrulayıcısı, herşeyin 'çeşitli biçimlerde açıklaması' ve iman edecek bir topluluk için bir hidayet ve rahmettir. Ra'd Suresi, 4. ayet: Yeryüzünde birbirine yakın komşu kıtalar vardır; üzüm bağları, ekinler,çatallı ve çatalsız hurmalıklar da vardır ki, bunlar aynı su ile sulanır; ama ürünlerinde (kiverimde ve lezzette) bazısını bazısına üstün kılıyoruz. Şüphesiz, bunlarda aklını k ullanan bir topluluk için gerçekten ayetler vardır. Ra'd Suresi, 19. ayet: Peki, sana Rabbinden indirilenin gerçekten hak olduğunu bilen kişi, ogörmeyen (a'ma) gibi midir? Ancak temiz akıl sahipleri öğüt alıp - düşünebilirler. İbrahim Suresi, 52. ayet: İşte bu (Kur'an) uyarılıp korkutulsunlar, gerçekten O'nun yalnızca bir tek İlah olduğunu bilsinler ve temiz akıl sahipleri iyice öğüt alıp düşünsünler diye bir bildirip- duyurma (bir belağ)dır. Nahl Suresi, 12. ayet: Geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı sizin emrinize verdi; yıldızlar da O'nunemriyle emre hazır kılınmıştır. Şüphesiz bunda, aklını kullanabilen bir topluluk için ayetlervardır. Nahl Suresi, 67. ayet: Hurmalıkların ve üzümlüklerin meyvelerinden kurdukları çardaklardahem sarhoşluk verici içki, hem güzel bir rızık edinmektesiniz. Şüphesiz aklını kullanabilen birtopluluk için, gerçekten bunda bir ayet vardır. Enbiya Suresi, 10. ayet: Andolsun, size (bütün durumlarınızı kapsayan) zikrinizin içinde bulunduğu bir kitap indirdik. Yine de akıllanmayacak mısını z? Enbiya Suresi, 67.   ayet: "Yuh size ve Allah'tan başka taptıklarınıza. Siz yine deakıllanmayacak mısınız?" Hac Suresi, 46. ayet: Yeryüzünde gezip dolaşmıyorlar mı, böylece onların kendisiyleakledebilecek kalpleri ve işitebilecek kulakları oluversin? Çünkü doğrusu, gözler kör olmaz, ancak sinelerdeki kalpler körelir. Mü'minun Suresi, 80. ayet: O, yaşatan ve öldürendir; gece ile gündüzün aykırılığı (veyaardarda gelişi) da O'nun (kanunu)dur. Yine de aklınızı kullanmayacak mısınız? Nur Suresi, 61. ayet: Kör olana güçlük yoktur, topal olana güçlük yoktur, hasta olana da güçlük yoktur; sizin için de, gerek kendi evlerinizden, gerekse babalarınızın evlerinden,annelerinizin evlerinden, erkek kardeşlerinizin evlerinden, kız kardeşlerinizin evlerinden, 62 amcalarınızın evlerinden, halalarınızın evlerinden, dayılarınızın evlerinden, teyzelerinizinevlerinden, anahtarına malik olduğunuz (yerlerden) ya da dostlarınızın (evlerin)denyemenizde bir güçlük yoktur. Hep birarada veya ayrı ayrı yemenizde de bir günah yoktur.Evlere girdiğiniz vakit, Allah tarafından kutlu, güzel bir yaşama dileği olarak birbirinizeselam verin. İşte Allah, size ayetleri böyle açıklar, umulur ki aklınızı kullanırsınız. Furkan Suresi, 44. ayet: Yoksa sen, onların çoğunu (söz) işitir ya da aklını kullanır mısayıyorsun? Onlar, ancak hayvanlar gibidirler; hayır, onlar yol bakımından daha şaşkın (veaşağı) dırlar. Şuara Suresi, 28. ayet: "Eğer aklınızı kullanabiliyorsanız, O, doğunun da, batının da ve bunlar arasında olan herşeyin de Rabbidir" dedi (Musa). Kasas Suresi, 60. ayet: Size verilen herşey, yalnızca dünya hayatının metaı ve süsüdür. AllahKatında olan ise, daha hayırlı ve daha süreklidir. Yine de, akıllanmayacak mısınız? Ankebut Suresi, 35. ayet: Andolsun, Biz akledebilecek bir kavim için o rada apaçık bir ayet bırakmışızdır. Ankebut Suresi, 43. ayet: İşte bu örnekler; Biz bunları insanlara vermekteyiz. Ancakalimlerden başkası bunlara akıl erdirmez. Ankebut Suresi, 63. ayet: Andolsun onlara: "Gökten su indirip de ölümünden sonrayeryüzünü di rilten kimdir?" diye soracak olursan, şüphesiz: "Allah" diyecekler. De ki: "HamdAllah'ındır." Hayır, onların çoğu akletmiyorlar. Rum Suresi, 28. ayet: Size kendi nefislerinizden bir örnek verdi: "Size rızık olarakverdiğimiz şeylerde, sağ ellerinizin malik olduklarınızdan, sizinle eşit olup kendi kendinizdenkorktuğunuz gibi kendilerinden de korktuğunuz (veya çekinip saygı duyduğunuz) ortaklar varmıdır? "İşte Biz, aklını kullanabilen bir kavim için ayetleri böyle birer birer açıklarız. Yasin Suresi, 62. ayet: Andolsun o, sizden birçok insan- neslini saptırmıştı. Yine de aklınızıkullanmıyor muydunuz? Yasin Suresi, 68. ayet: Kime uzun ömür verirsek, yaratılışta onu tersine çeviririz. Yine deakıllarını kullanmayacaklar mı? Saffat Suresi, 138. ayet: Ve gecele yin. Yine de akıllanmayacak mısınız? Sad Suresi, 29. ayet: (Bu Kur'an,) Ayetlerini, iyiden iyiye düşünsünler ve temiz akıl sahipleriöğüt alsınlar diye sana indirdiğimiz mübarek bir Kitap'tır. Sad Suresi, 43. ayet: Katımız'dan ona bir rahmet ve temiz akıl sahiplerine bir öğüt olmaküzere ailesini ve onlarla birlikte bir benzerini de bağışladık. Zümer Suresi, 9. ayet: Yoksa o, gece saatinde kalkıp da secde ederek ve kıyama durarakgönülden itaat (ibadet) eden, ahiretten sakınan ve Rabbinin rahmetini umud ede n (gibi) midir? De ki: "Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? Şüphesiz, temiz akıl sahipleri öğüt alıp - düşünürler." Zümer Suresi, 18. ayet: Ki onlar, sözü işitirler ve en güzeline uyarlar. İşte onlar, Allah'ınkendilerini hidayete erdirdiği kimselerdir ve onlar, temiz akıl sahipleridir. Zümer Suresi, 21. ayet: Görmüyor musun; gerçekten Allah, gökyüzünden su indirdi de onuyerin içindeki kaynaklara yürütüp- geçirdi. Sonra onunla çeşitli renklerde ekinler çıkarıyor.   63 Sonra kurumaya başlar, böylece onu sararmış görürsün. Sonra da onu kurumuş kırıntılarkılıyor. Şüphesiz bunda, temiz akıl sahipleri için gerçekten öğüt alınacak bir ders (zikr) vardır. Zümer Suresi, 43. ayet: Yoksa Allah'tan başka şefaat ediciler mi edindiler? De ki: "Ya onlar,hiçbir şeye malik değillerse ve akıl da erdiremiyorlarsa?" Mü'min Suresi, 54. ayet: (Ki o,) Temiz akıl sahipleri için bir hidayet rehberi ve bir zikirdir. Zuhruf Suresi, 3. ayet: Gerçekten Biz onu, belki aklınızı kullanırsınız diye Arapça bir Kur'ankıldık. Casiye Suresi, 5. ayet: Gece ile gündüzün ardarda gelişinde (veya aykırılığında), Allah'ıngökten rızık indirip ölümünden sonra yeryüzünü diriltmesinde ve rüzgarları (belli bir düzeniçinde) yönetmesinde aklını kullanan bir kavim için ayetler vardır. Hucurat Suresi, 4. aye t: Şüphesiz, hücrelerin ardından sana seslenenler de, onların çoğuaklını kullanmıyor. Hadid Suresi, 17. ayet: Bilin ki gerçekten Allah, ölümünden sonra yeryüzüne hayat verir. Şüphesiz Biz, umulur ki aklınızı kullanırsınız diye size ayetleri açıkladık. Haş r Suresi, 14. ayet: Onlar, iyice korunmuş şehirlerde veya duvar arkasında olmaksızınsizinle toplu bir halde savaşmazlar. Kendi aralarındaki çarpışmaları ise pek şiddetlidir. Senonları birlik sanırsın, oysa kalpleri paramparçadır. Bu, şüphesiz onların akl etmeyen bir kavim olmaları dolayısıyla böyledir. Talak Suresi, 10. ayet: Allah, onlar için şiddetli bir azap hazırlamıştır; öyleyse ey iman edentemiz akıl sahipleri, Allah'tan korkun. Doğrusu Allah, size bir zikir (uyaran, hatırlatan ve öğüt veren Kur'an) indirmiştir. Mülk Suresi, 10. ayet: Ve derler ki: "Eğer dinlemiş olsaydık ya da akıl etmiş olsaydık, şuçılgınca yanan ateşin halkı arasında olmayacaktık." Fecr Suresi, 5. ayet: Bunlarda, akıl sahibi olan için bir yemin var, değil mi? Mü'min Suresi, 67. ayet: O'dur ki, sizi topraktan, sonra bir damla sudan, sonra bir alak'tan (embriyo) yarattı; sonra sizi bir bebek olarak çıkarmakta, sonra güçlü (erginlik) çağınızaerişmeniz, sonra da yaşlanmanız için size (belli bir ömür vermektedir). Sizden kiminin dah a önce hayatına son verilmektedir; adı konulmuş bir ecele erişmeniz ve belki aklınızıkullanmanız için (Allah sizi böyle yaşatır). Casiye Suresi, 5. ayet: Gece ile gündüzün ardarda gelişinde (veya aykırılığında), Allah'ıngökten rızık indirip ölümünden sonra yeryüzünü diriltmesinde ve rüzgarları (belli bir düzeniçinde) yönetmesinde aklını kullanan bir kavim için ayetler vardır. Rum Suresi, 24. ayet: Size bir korku ve umut (unsuru) olarak şimşeği göstermesi ile gökten su indirmek suretiyle ölümünden sonra yeri onunla diriltmesi de, O'nun ayetlerindendir. Şüphesiz bunda, aklını kullanabilecek bir kavim için gerçekten ayetler vardır. Nur Suresi, 61. ayet: Kör olana güçlük yoktur, topal olana güçlük yoktur, hasta olana dagüçlük yoktur; sizin için de, gerek ken di evlerinizden, gerekse babalarınızın evlerinden,annelerinizin evlerinden, erkek kardeşlerinizin evlerinden, kız kardeşlerinizin evlerinden,amcalarınızın evlerinden, halalarınızın evlerinden, dayılarınızın evlerinden, teyzelerinizinevlerinden, anahtarına malik olduğunuz (yerlerden) ya da dostlarınızın (evlerin)denyemenizde bir güçlük yoktur. Hep birarada veya ayrı ayrı yemenizde de bir günah yoktur. 64 Evlere girdiğiniz vakit, Allah tarafından kutlu, güzel bir yaşama dileği olarak birbirinize selam verin. İşte Allah, size ayetleri böyle açıklar, umulur ki aklınızı kullanırsınız. Şuara Suresi, 28. ayet: "Eğer aklınızı kullanabiliyorsanız, O, doğunun da, batının da ve bunlar arasında olan herşeyin de Rabbidir" dedi (Musa). Rum Suresi, 28. ayet: Size kendi ne fislerinizden bir örnek verdi: "Size rızık olarakverdiğimiz şeylerde, sağ ellerinizin malik olduklarınızdan, sizinle eşit olup kendi kendinizdenkorktuğunuz gibi kendilerinden de korktuğunuz (veya çekinip saygı duyduğunuz) ortaklar varmıdır? "İşte Biz, aklını kullanabilen bir kavim için ayetleri böyle birer birer açıklarız. Yunus Suresi, 16. ayet: De ki: "Eğer Allah dileseydi, onu size okumazdım ve onu size bildirmezdi. Ben ondan önce sizin içinizde bir ömür sürdüm. Siz yine de akıl erdirmeyecek misiniz?" Hud Suresi, 51. ayet: Ey kavmim, ben bunun karşılığında sizden hiçbir ücret istemiyorum.Benim ücretim, beni yaratandan başkasına ait değildir. Akıl erdirmeyecek misiniz? Al- i İmran Suresi, 65 . ayet: "Ey Kitap Ehli, İbrahim konusunda ne diye çekişiptartışıyorsunuz? Tevrat da, İncil de ancak ondan sonra indirilmiştir. Yine de akıl erdirmeyecek misiniz?" En'am Suresi, 32 . ayet: Dünya hayatı yalnızca bir oyun ve bir oyalanmadan başkası değildir. Korkup- sakınmakta olanlar için ahiret yurdu gerçekten daha hayırlıdır. Yine de akıl erdirmeyecek misiniz? DÜŞÜNMEK İLE İLGİLİ AYETLER Bakara Suresi, 219. ayet: Sana içkiyi ve kumarı sorarlar. De ki: "Onlarda hem büyük günah,hem insanlar için (bazı) yararlar vardır. Ama günahları yararlarından daha büyüktür." Ve sananeyi infak edeceklerini sorarlar. De ki: "İhtiyaçtan artakalanı." Böylece Allah, size ayetleriniaçıklar; umulur ki düşünürsünüz; Bakara Suresi, 266 . ayet: Hangi biriniz ister ki, altından ırmaklar akan hurmalardan, üzümlerden bir bahçesi olsun, içinde kendisinin olan bütün ürünler de bulunsun; fakat kendisine ihtiyarlık gelip çatsın, (üstelik) zayıf ve küçük çocukları olsun (böyle bir durumdaiken) ona (bahçesine) ateşli bir kasırga isabet etsin de yanıversin. İşte Allah size ayetleri böyleaçıklar, ki düş ünesiniz. Araf Suresi, 171. ayet: Bir zamanlar dağı, sanki bir gölgelikmiş gibi üstlerine geçirmiştik.Onlar ise neredeyse tepelerine düşecek sanmışlardı. (Onlara demiştik ki:) "Size verdiklerimizesımsıkı sarılın ve onda olanı düşünün, ki sakınasınız." Tevbe Suresi, 126. ayet: Görmüyorlar mı ki, gerçekten onlar her yıl, bir veya iki defa belayaçarptırılıyorlar da sonra tevbe etmiyorlar ve öğüt alıp (ders çıkarıp) düşünmüyorlar. Yunus Suresi, 50. ayet: De ki: "Düşündünüz mü hiç, eğer O'nun azabı size gece veya gündüzgeliverirse, suçlu-günahkarlar, bunu ne diye erkene almak istiyorlar?" Taha Suresi, 113. ayet: Böylece Biz onu, Arapça bir Kur'an olarak indirdik ve onda korkulacak şeyleri türlü şekillerde açıkladık; umulur ki korkup - sakınırlar ya da onlar içi n düşünme (yeteneğini) oluşturur. 65 Rum Suresi, 21. ayet: Onda 'sükun bulup durulmanız' için, size kendi nefislerinizden eşleryaratması ve aranızda bir sevgi ve merhamet kılması da, O'nun ayetlerindendir. Şüphesiz bunda, düşünebilen bir kavim için gerçekten ayetler vardır. Kamer Suresi, 22. ayet: Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık.Fakat öğüt alıp - düşünen var mı? Nazi'at Suresi, 35 . ayet: O gün, insan, neye çaba harcadığını düşünüp -anlar. Abese Suresi, 12 . ayet: Artık dileyen, onu 'düşünüp - öğüt alsın.' Araf Suresi, 201. ayet: (Allah'tan) Sakınanlara şeytandan bir vesvese eriştiğinde (önce) iyicedüşünürler (Allah'ı zikredip - anarlar), sonra hemen bakarsın ki görüp bilmişlerdir. Yunus Suresi, 3 . ayet: Şüphesiz sizin Rabbiniz, altı günde gökleri ve yeri yaratan, sonra arşaistiva eden, işleri evirip - çeviren Allah'tır. O'nun izni olmadıktan sonra, hiç kimse şefaatçiolamaz. İşte Rabbiniz olan Allah budur, öyleyse O'na kulluk edin. Yine de öğüt alıpdüşünmeyecek misiniz? Ra'd Suresi, 3 . ayet: Ve O, yeri yayıp uzatan, onda sarsılmaz - dağlar ve ırmaklar kılandır.Orada ürünlerin her birinden ikişer çift yaratmıştır; geceyi gündüze bürümektedir. Şüphesiz bunlarda düşünen bir topluluk için gerçekten ayetler vardır. Nahl Suresi, 69 . ayet : Sonra meyvelerin tümünden ye, böylece Rabbinin sana kolaylaştırdığı yollarda yürü- uçuver. Onların karınlarından türlü renklerde şerbetler çıkar, onda insanlar için bir şifa vardır. Şüphesiz düşünen bir topluluk için gerçekten bunda bir ayet vardır. Fecr Suresi, 23. ayet: O gün, cehennem de getirilmiştir. İnsan o gün düşünüp - hatırlar, ancak(bu) hatırlamadan ona ne fayda? En'am Suresi, 40. ayet: De ki: "Düşündünüz mü hiç; eğer size Allah'ın azabı gelirse ya dasaat (kıyamet) gelip çatarsa, Allah'tan başkasını mı çağıracaksınız? Eğer doğru sözlüler iseniz(çağırın bakalım.)" En'am Suresi, 46. ayet: De ki: "Düşündünüz mü hiç; eğer Allah sizin işitmenizi ve görmenizialıverir ve kalplerinizi mühürlerse, onları size Allah'tan başka getirebilecek ilah kimdir?" B ak, Biz nasıl ayetleri 'çeşitli biçimlerde açıklıyoruz da' sonra onlar (yine) sırt çevirip -engelliyorlar? En'am Suresi, 47. ayet: De ki: "Düşündünüz mü hiç; size Allah'ın azabı apansız ya da açıktangeliverirse, zulme sapan kavimden başkası mı yıkıma uğray acak?" Nur Suresi, 1 . ayet: (Bu,) İndirdiğimiz ve (hükümlerini) farz kıldığımız bir sûredir. İçinde,umulur ki öğüt alıp düşünürsünüz diye apaçık ayetler indirdik. Nur Suresi, 27. ayet: Ey iman edenler, evlerinizden başka evlere, yakınlık kurup (izin almad an) ve (ev halkına) selam vermeden girmeyin. Bu sizin için daha hayırlıdır; umulur kiöğüt alıp düşünürsünüz. Neml Suresi, 62. ayet: Ya da sıkıntı ve ihtiyaç içinde olana, Kendisi'ne dua ettiği zamanicabet eden, kötülüğü açıp gideren ve sizi yeryüzünün halifeleri kılan mı? Allah ile beraber başka bir İlah mı? Ne az öğüt - alıp düşünüyorsunuz. Casiye Suresi, 13 . ayet: Kendinden (bir nimet olarak) göklerde ve yerde olanların tümünesizin için boyun eğdirdi. Şüphesiz bunda, düşünebilen bir kavim için gerçekten ayetler vardır. 66 Zariyat Suresi, 38. ayet: Musa (olayın)da da (düşündürücü ayetler vardır). Hani Biz onu açık bir delille Firavun'a göndermiştik; Haşr Suresi, 21. ayet: Şayet Biz bu Kur'an'ı bir dağın üzerine indirmiş olsaydık, andolsun onu Allah korkusunda n saygı ile baş eğmiş, parça parça olmuş görürdün. İşte Biz, belkidüşünürler diye, insanlara böyle örnekler veririz. Bakara Suresi, 164. ayet: Şüphesiz, göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ile gündüzün artarda gelişinde, insanlara yararlı şeyler ile denizde yüzen gemilerde, Allah'ın yağdırdığı vekendisiyle yeryüzünü ölümünden sonra dirilttiği suda, her canlıyı orada üretip - yaymasında,rüzgarları estirmesinde, gökle yer arasında boyun eğdirilmiş bulutları evirip çevirmesindedüşünen bir topluluk için gerçekten ayetler vardır. Al- i İmran Suresi, 30 . ayet: Her bir nefsin hayırdan yaptıklarını hazır bulduğu ve her nekötülük işlediyse onunla kendisi arasında uzak bir mesafe olmasını istediği o günü (düşünün).Allah, sizi Kendisi'nden sakındırır. Allah, kullarına karşı şefkatli olandır. Nisa Suresi, 82. ayet: Onlar hala Kur'an'ı iyice düşünmüyorlar mı? Eğer o, Allah'tan başkasının Katından olsaydı, kuşkusuz içinde birçok aykırılıklar (çelişkiler, ihtilaflar) bulacaklardı. En'am Suresi, 50. ayet: De ki: "Size Allah'ın hazineleri yanımdadır demiyorum, gaybı da bilmiyorum ve ben size bir meleğim de demiyorum. Ben, bana vahyedilenden başkasınauymam." De ki: "Kör olanla, gören bir olur mu? Yine de düşünmeyecek misiniz?" En'am Suresi, 126. ayet: Bu, Rabbinin dosdoğru yoludur. Öğüt alıp düşünmesini bilen birtopluluk için ayetleri böyle birer birer açıkladık. Araf Suresi, 130. ayet: Andolsun, Biz de Firavun aile (çevre)sini belki öğüt alıp düşünürlerdiye yıllar yılı kuraklığa ve ürün kıtlığına uğrattık. Araf Suresi, 176. ayet: Eğer Biz dileseydik, onu bununla yükseltirdik. Ama o yere meyletti(veya yere saplandı), hevasına uydu. Onun durumu, üstüne varsan dilini sarkıtıp soluyan,kendi başına bıraksan dilini sarkıtıp soluyan köpeğin durumu gibidir. İşte ayetlerimiziyalanlayan topluluğun durumu böyledir. Artık gerçek haberi onlara aktar. Ki düşünsünler. Araf Suresi, 184. ayet: Sahiplerinde (ya da arkadaşları olan peygamberde) delilikten hiçbirşey olmadığını düşünmüyorlar mı? O, apaçık bir uyarıcıdan başkası değildir. Yunus Suresi, 24 . ayet: Dünya hayatının örneği, ancak gökten indirdiğimiz, onunla insanlarınve hayvanların yediği yeryüzünün bitkisi karışmış olan bir su gibidir. Öyle ki yer, güzelliğinitakınıp süslendiği ve ahalisi gerçekten ona güç yetirdiklerini sanmışlarken (işte tam bu sırada)gece veya gündüz ona emrimiz gelmiştir de, dün sanki hiçbir zenginliği yokmuş gibi, onukökünden biçilip atılmış bir durumda kılmışız. Düşünen bir topluluk için Biz ayetleri böyle birer birer açıklarız. İb rahim Suresi, 52. ayet: İşte bu (Kur'an) uyarılıp korkutulsunlar, gerçekten O'nun yalnızca bir tek İlah olduğunu bilsinler ve temiz akıl sahipleri iyice öğüt alıp düşünsünler diye bir bildirip- duyurma (bir belağ)dır. Nahl Suresi, 13 . ayet: Yerde sizin için üretip- türettiği çeşitli renklerdekileri de (faydanızaverdi). Şüphesiz bunda, öğüt alıp düşünen bir topluluk için ayetler vardır. 67 Nahl Suresi, 44. ayet: (Onları) Apaçık deliller ve kitaplarla (gönderdik). Sana da zikri(Kur'an'ı) indirdik ki, insanlara kendileri için indirileni açıklayasın ve onlar da iyicedüşünsünler, diye. Meryem Suresi, 67 . ayet: İnsan önceden, hiçbir şey değilken, gerçekten Bizim onu yaratmış bulunduğumuzu (hiç) düşünmüyor mu? Mü'minun Suresi, 68 . ayet: Onlar, yine de o sözü (Kur'an' ı) gereği gibi düşünmediler mi,yoksa onlara, geçmişteki atalarına gelmeyen bir şey mi geldi? Kasas Suresi, 46. ayet: (Musa'ya) Seslendiğimiz zaman da, sen Tur'un yanında değildin.Ancak Rabbinden bir rahmet olmak üzere senden önce kendilerine bir uyarıcı gelmemiş olan bir kavmi uyarman için (gönderildin). Umulur ki, öğüt alıp düşünürler diye. Rum Suresi, 8. ayet: Kendi nefisleri konusunda düşünmüyorlar mı? Allah, gökleri, yeri ve buikisi arasında olanları ancak hak ile ve belirlenmiş bir süre (ecel) olarak yaratmıştır.Gerçekten, insanlardan çoğu Rablerine kavuşmayı inkar ediyorlar. Zümer Suresi, 42. ayet: Allah, ölecekleri zaman canlarını alır; ölmeyeni de uykusunda (birtür ölüme sokar). Böylece, kendisi hakkında ölüm kararı verilmiş olanı(n ruhunu) tutar,öbürüsünü ise adı konulmuş bir ecele kadar salıverir. Şüphesiz bunda, düşünebilen bir kavim için gerçekten a yetler vardır. Muhammed Suresi, 24 . ayet: Öyle olmasa, Kur'an'ı iyiden iyiye düşünmezler miydi? Yoksa birtakım kalpler üzerinde kilitler mi vurulmuş? Kamer Suresi, 17 . ayet: Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık.Fakat öğüt alıp - düşünen var mı? Hud Suresi, 30. ayet: "Ey kavmim, ben onları kovarsam, Allah'tan (gelecek azaba karşı) banakim yardım edecek? Hiç düşünmez misiniz?" Nahl Suresi, 11. ayet: Onunla sizin için ekin, zeytin, hurmalıklar, üzümler ve meyvelerin her türlüsünd en bitirir. Şüphesiz bunda, düşünebilen bir topluluk için ayetler vardır. Sad Suresi, 29. ayet: (Bu Kur'an,) Ayetlerini, iyiden iyiye düşünsünler ve temiz akıl sahipleriöğüt alsınlar diye sana indirdiğimiz mübarek bir Kitap'tır. Al- i İmran Suresi, 191 . ay et: Onlar, ayakta iken, otururken, yan yatarken Allah'ı zikrederlerve göklerin ve yerin yaratılışı konusunda düşünürler. (Ve derler ki:) "Rabbimiz, Sen bunu boşuna yaratmadın. Sen pek Yücesin, bizi ateşin azabından koru." Nisa Suresi, 82. ayet: Onlar hala Kur'an'ı iyice düşünmüyorlar mı? Eğer o, Allah'tan başkasının Katından olsaydı, kuşkusuz içinde birçok aykırılıklar (çelişkiler, ihtilaflar) bulacaklardı. Kamer Suresi, 17. ayet: Andolsun Biz Kur'an'ı zikr (öğüt alıp düşünmek) için kolaylaştırdık. Fakat ö ğüt alıp - düşünen var mı? Mü'minun Suresi, 85. ayet: "Allah'ındır" diyecekler. De ki: "Yine de öğüt alıp - düşünmeyecek misiniz?" Secde Suresi, 4. ayet: Allah; gökleri, yeri ve ikisi arasında olanları altı günde yarattı, sonraarşa istiva etti. Sizin O'nun dışında bir yardımcınız ve şefaatçiniz yoktur. Yine de öğüt alıp - düşünmeyecek misiniz? 68 Yunus Suresi, 3 . ayet: Şüphesiz sizin Rabbiniz, altı günde gökleri ve yeri yaratan, sonra arşaistiva eden, işleri evirip - çeviren Allah'tır. O'nun izni olmadıktan sonra, hiç kimse şefaatçiolamaz. İşte Rabbiniz olan Allah budur, öyleyse O'na kulluk edin. Yine de öğüt alıpdüşünmeyecek misiniz? En'am Suresi, 50. ayet: De ki: "Size Allah'ın hazineleri yanımdadır demiyorum, gaybı da bilmiyorum ve ben size bir meleğim de demiyorum. Ben, bana vahyedilenden başkasınauymam." De ki: "Kör olanla, gören bir olur mu? Yine de düşünmeyecek misiniz?" Yusuf Suresi, 109. ayet: Biz senden önce, şehirler halkına kendilerine vahyettiğimiz kimselerdışında (başkalarını elçi olarak) göndermedik. Hiç yeryüzünde dolaşmıyorlar mı, kikendilerinden öncekilerin nasıl bir sona uğradıklarını görmüş olsunlar? Korkup - sakınanlariçin ahiret yurdu elbette daha hayırlıdır. Siz yine de akıl erdirmeyecek misiniz? Nahl Suresi, 17. ayet: Yaratan, hiç yaratmayan gibi midir? Artık öğüt alıp - düşünmez misiniz? En'am Suresi, 80. ayet: Kavmi onunla çekişip - tartışmaya girdi. Dedi ki: "O beni doğru yolaerdirmişken, siz benimle Allah konusunda çekişip - tartışmaya mı girişiyorsunuz? Sizin O'naşirk koştuklarınızdan ben korkmuyorum, ancak Allah'ın benim hakkımda bir şey dilemesi başka. Rabbim, ilim bakımından herşeyi kuşatmıştır. Yine de öğüt alıp - düşünmeyecek misiniz?" Araf Suresi, 169. ayet: Onların ardından yerlerine kitaba mirasçı olan birtakım 'kötü kimseler' geçti. (B unlar) Şu değersiz olan (dünya)ın geçici - yararını alıyor ve: "Yakında bağışlanacağız"diyorlar. Bunun benzeri bir yarar gelince onu da alıyorlar. Kendilerinden Allah'a karşı hakkısöylemekten başka bir şeyi söylemeyeceklerine ilişkin kitap sözü alınmamış mıydı? Oysaiçinde olanı okudular. (Allah'tan) Korkanlar için ahiret yurdu daha hayırlıdır. Hala akıl erdirmeyecek misiniz? Hud Suresi, 24 . ayet: Bu iki grubun örneği; kör ve sağır ile gören ve işiten gibidir. Örnekçe bunlar eşit olur mu? Yine de öğüt alıp - düşünmeyecek misiniz? KUR’AN’IN İSİMLERİ VE SIFATLARI Kur'ân'ın İsim ve Sıfatları 1. el-Mübîn Bu sıfat, Kur’ân’ın hem “apaçık” olduğunu, hem de “açıklayıcı” özelliğini ifade eder.[1]Kur’ân’ın isimlerinden olan el - beyân kelimesinin sıfat halidir. 2. el- ‘Azîm Bu sıfat, Kur’ân’ın yüce bir kaynaktan geldiğini, yüceliğini, yüce hakikatler içerdiğini veokuyup yaşayanını yücelteceğini hatırlatır.[2] Çünkü onun yüceltilmeye ihtiyacı yoktur;kaynağı itibariyle zaten yücedir. 3. el-Hakîm Bu sıfat, Kur’ân’ın hikmetlerle dolu esaslara sahip oluşunu ve onu hakîm olan Allah’ıngönderdiğini belirtir.[3] 4. el-Kerîm Bu sıfat, Kur’ân’ın değerini ve muhataplarına sunduğu ikramların kaynağını ifade eder.[4] 5. el-Mecîd 69 Bu sıfat, Kur’ân’ın yüceliğini, onur kaynağı oluşunu ve sahip çıkanı onurlandıracağını ortayakoyar. Mecîd kelimesi, Kur’ân’ın sıfatı olarak iki âyette geçmektedir.[5] Bu kelime vahyinetkisini ifade etmek üzere “hem özünde şerefli olan, hem de hayatını onunla inşa edene şerefve onur katan” anlamına gelmektir.[6] 6. el- ‘Azîz Kaynağının Yüce Allah olması itibariyle Kur’ân ‘azîz’dir.[7] Kur’ân azîzdir; çünkü izzetsahibi olan Yüce Allah’ın gönderdiği mesajdır. Üstünlüğünü ve yüceliğini kaynağındanalmaktadır. 7. el-Münîr Kur’ân “aydınlatıcı” oluşu itibariyle münîr’dir;[8] çünkü içerdiği esaslar itibariyle cehalet,inkâr ve şirk karanlıklarını giderip yerlerini aydınlatan bir mesajdır. Bu kelime aynı zamandaAy’ın[9] ve Hz. Peygamber’in[10] de sıfatı olarak Kur’ân’da yer almaktadır. 1. el- Kur’ân   İlâhî mesajın en yaygın ve kelime kökenine uygun olan ismi budur. “Toplamak, bir arayagetirmek, okumak, çok okunan şey” anlamlarına gelen Kur’ân kelimesinin kökü, genel kanaate göre k-r- e’dir.[1] Kur’ân kelimesi Kur’ân’da 70 defa kullanılmaktadır. BunlardanKıyâm et 75/17- 18’deki kullanımların “kişinin hakkındaki hükmün mahşerdeki kendisineokunması” anlamına geldiğini beyan ederek diğer kullanımların “Kur’ân” anlamına geldiğini söyleyebiliriz. Kur’ân, “çok okunan metin” anlamıyla öncelikle Müslümanlardan, sonrasın da da bütün insanlardan kendisini düşünerek, anlayarak ve hissederek okumalarını istemekte ve beklemektedir. Bu haliyle kıraat, “anlamını düşünerek, anlayarak ve hissederek okumak”demektir. ‘Alak 96/1’deki ilk emir de böyle bir okumayı ifade eder; yani kâinatı okumak,keşfetmek, düşünmek ve anlamaya çalışmak. Bu yönüyle kıraat, “aklın ve zihnin okuması”anlamında entelektüel bir bilgilenme ve bilinçlenme faaliyetidir. 2. el-Kitâb “Yazmak, yazılan şeyler, yazı tomarı” gibi anlamlara gelen el -kitâb, kütüb, mektûb kelimleri Kur’ân’da 262 kez geçmektedir. Bunlardan el - Kitâb ismi Kur’ân’ın Kur’ân’da en çokkullanılan isimlerindendir. Bir kısmında farklı anlamlar söz konusu olsa da, bu kelime büyükçoğunlukla “Kur’ân“ı ifade etmektedir. Başında el takısı olarak d a olmayarak da el-kitâb/kitâb kelimesinin bazı âyetlerde “Hz. Mûsâ’ya verilen kitap”, bazı âyetlerde “Tevrât”, bazıâyetlerde de “ilâhî öğreti” veya “vahiy” anlamlarında kullanıldığı bilinmektedir. Bu kelimenin “mektup” anlamı da vardır; delili ise Neml 27 /28 ve 29. âyetlerdir (kitâbî/kitâb). Buradan hareketle şunu rahatlıkla söyleyebiliriz: Kur’ân, Yüce Allah’ın insanlığa gönderdiğison mektubudur. Bu mektup herkese gönderilmiştir. Birilerinin okumasıyla diğ erlerinden görev düşmemektedir.Mektuplar, anlaşıl madan okunmak için gönderilmezler. Mektup, anlaşılmak ve bir mesajın iletilmesi için yazılır. Kur’ân da böyledir. 3. el-Furkan “İyi ile kötüyü, doğru ile yanlışı, faydalı ile zararlıyı, hak ile bâtılı, karanlık ile aydınlığı vs.ayıran değer veya ölçü”ye Furkaan denilir. Bizzat ayırana da, kendisi ile bunların ayırtedildiği şeye de aynı isim verilir. Bu itibarla Kur’ân, hakkı bâtıldan ayırt etmede en önemli 70 ölçüdür ve 3 âyette Kur’ân’ın ismi olarak yer almaktadır.[2] el - Furkaan kelimesi, “Hz.Mûsâ’ya verilen mesaj”,[3] “Bedir”[4] ve “hakkı bâtıldan ayıran güç”[5] anlamlarında dakullanılmaktadır.[6] Furkaan sûresinin ilk âyetinde de geçen bu kelime aynı zamanda bu sûrenin ismidir. Din adına neyin doğru, neyin yanlış; neyin yararlı, neyin zararlı; neyin tam, neyin eksik olduğunu belirlemede vazgeçilmez kaynak Furkaan olan Kur’ân’dır. Din adına söyleneceksözlerin veya kabul edilecek esasların mutlak anlamda Kur’ân’a uygun olması gerekir.Kur’ân’a sunulmadan, bir anlamda onun onayını almadan hiç kimsenin sözüne din adına itibaredilmemelidir. Hadislerde de ölçü budur. Kur’ân’a uygun olanlar doğrudur ve Hz.Peygamber’e aittirler; aykırı olanlar ise yanlıştır ve uydurmadırlar; çünkü Hz. Peygamber dinadına Allah’ın kitabına aykırı şeyler söylemez. 4. en-Nûr “Işık” anlamına gelen bu ismiyle Kur’ân, insanları karanlıklardan aydınlığa çıkartmak içingönderilmiş olduğunu ortaya koymaktadır.[8] en - Nûr kelimesi Kur’ân’da farklı anlamlarda 43yerde geçmekte, 11 âyette ise Kur’ân’ın ismi olarak kullanılmaktadır.[9] “Aydınlık” anlamıyla bu isim, Kur’ân’ın hayata bakan tarafını göstermekte, onun aydınlığıylayaşanan hayatın karanlıklardan uzak olacağını ortaya koymaktadır. Kur’ân’ın değişiksûrelerinde geçen bu kelime, gecenin karşıtı “gündüz” anlamında bir aydınlığı değil, “cehaletkaranlıklarının karşıtı” olan aydınlığı, yani gerçeği ifade etmektedir. Kendisini göklerin veyerin nûru[10] olarak isimlendiren Yüce Allah, insanlığa gönderdiği mesajına da bu adıvermekte, böylece kelamıyla kendi zatını aynı isimde buluşturarak, hayata bakan yapısıylaKur’ân’ın önemine özellikle vurgu yapmaktadır. 5. er-Rûh Kur’ân’ın isimlerinden biri de rûh’tur.[11] Rûh, beden için vazgeçilmez değerdir ve ruhsuz beden ölü gibidir. Beden için ruhun önemi ne ise, dînî hayat için de Kur’ân’ın önemi ve değeri işte odur. Yüce Allah: “İşte böylece, Biz sana katımızdan bir ruh vahyettik”[12] buyurarak bu gerçeğe dikkat çekmektedir. Demek ki Kur’ân, hayat için bir ruhtur; canlılığın ve farkındalığın en önemli değeridir. Bugerçek, Enfâl sûresinde şöyle beyan edilmektedir: “Ey iman edenler! Sizi kendinize hayatverecek bir şeye (Kur’ân’a) çağırdığında Allah’ın ve Elçisinin bu çağrısına icabet edin.”[13]Kur’ân, bu âyette de ifade edildiği gibi insanları canlı olmaktan, hayat ve ruh sahibi olmaya yükseltmek tedir. Bu yönüyle rûh olan “Kur’ân”ın dönüştürücü özelliği de hatırlatılmışolmaktadır.[14] Yâsîn 36/70’teki “Hayatta olanları uyarmak” ifadesi, Kur’ân’ın bu özelliğini ortayakoymakta, onun insana ruh verip gerçeğin farkına vardırmasındaki etkisine dikkat çekmektedir. Kur’ân, insanın hayatta oluşunu ruh ve bilinç sahibi olmaya dönüştürdüğü içinisimlerinden biri rûh olarak belirlenmiştir. 6. eş - Şifâ’ Yaygın kabule göre “derde deva olmak” anlamına gelen eş - şifâ’ kelimesi, Kur’ân’ınKur’ân’daki isimlerinden biridir. “Ey insanlar! Rabbinizden size bir öğüt ve kalplerdeoluşabilecek her tür (manevi hastalık) için bir şifa, inananlar için de bir rehber ve rahmet   71 gelmiştir.”[16] Şüphe yok ki Kur’ân’ın şifa olması, manevî hastalıklarla, yani inançhastalıklarıyla ilgilidir. Kur’ân, insanların iç dünyalarını onaran bir şifadır. Nitekim Yüce Allah, aynı kökten birkelimeyi (yeşfi) kullanarak, Allah yolunda savaşanlara yardım edeceğini ve müminleringönüllerine ferahlık vereceğini[17] ifade etmekte, böylece şifâ’ kelimesinin gönülle alakasınıortaya koymaktadır. Bu kelimenin elbette maddî ve bedensel anlamda bir deva anlamı davardır. Nitekim Hz. İbrahim’in duasındaki “Hastalandığımda bana şifayı O verir”(yeşfîni)[18] ve “Bal nimetinde insanlar için şifa vardır”[19] (şifâ’) âyetler indeki kelimeler bu anlamdadır.Bu istisnalar dışında belirtmeliyiz ki, Kur’ân’ın şifa oluşu gönüllerdeki inançsızlıkrahatsızlıklarını tedaviye yöneliktir ve manevi bir mahiyet arz etmektedir. 7. el-Beyân/el-Beyyine “Açıklama, mesaj, ders” anlamlarına gelen el - beyân kelimesi de, Kur’ân’ın Kur’ân’dakiisimlerinden biridir. “İşte bu (kitap), bütün insanlar için bir açıklama ve bir derstir; takvâsahipleri için de bir hidayet ve öğüttür.”[20] Bu âyette geçen beyân kelimesi, Kur’ân’ın bütün insa nlara yönelik bir hitap olduğunu ortaya koymakta, ayrıca duyarlı insanlar için bir yolgösterici, rehber ve öğüt olduğuna dikkat çekmektedir. Kur’ân, “açık oluş ve açıklayıcılıkanlamında yeterince anlam derinliğine sahip olup, Allah’ın kendisini ifade etme aracı olan” bir mesajdır. “Beyân etmek”, bir şeyi açıklamak demektir. Açıklama yapmak da, bir isteğin ortayakonulması veya ona cevap verilmesi şeklinde gerçekleşir. Kur’ân bu yönüyle insanlık içingereken değerleri hem ortaya koymakta, hem de karşılaşıl abilecek problemler için önceden açıklamalar yaparak, sorunun ortaya çıkmasını engellemekte, buna rağmen oluşan problem leri de çözmeyi amaçlamaktadır.Kendisi mübîn, yani “apaçık” olan Kur’ân, aynı zamanda“açıklayıcı” bir özelliğe de sahiptir. Bu nedenle onun beyân oluşuyla birlikte düşünülmesigereken özelliklerinden biri de beyyine oluşudur. En‘âm 6/157’de de geçen beyyine kelimesi,“delil, açık kanıt” anlamına gelmektedir. 8. ez-Zikr/et-Tezkira/ez-Zikrâ Daha önce çeşitli âyetlerin tefsirinde de ifade ettiğimiz üzere, Kur’ân’ın isimlerinden biri de“öğüt ve hatırlatma” anlamında zikr, zikrâ veya tezkiradır. Kur’ân’ın zikr veya tezkira, yani “öğüt ve hatırlatma” oluşu, onun daha önce insana bildirilmiş olmasını gerektirir. Nitekim insanlara bir şeyleri hatırlatmak demek, onların dahaönceden haberdar edilmişliği demektir. Buradan hareketle şunu söyleyebiliriz: Vahyinhatırlatıcılığı, onun fıtrata uygun gerçekler içermesi demektir. Fıtrat, yaratılışta insanı Yüce Allah’ın şekillendirdiği ilâhî programın adıdır. Bütün değerler,fıtrata ilmek ilmek işlenmiştir. İnsandan istenen de buna uygun tercihler ve tavırlar ortayakoyması, bir anlamda fıtratıyla ters düşmemesidir. Fıtrata işlenen “Allah’ı tek ilâh olaraktanıma” imzası, Kur’ân’ın sunduğu hatırlatmaları fıtratın hiçbir şekilde yadırgamayacağınıortaya koymaktadır. İnsan, daha önce aşina olduğu şeyleri duyunca onları hatırlar ve zihnindeherhangi bir çelişki ile karşılaşmaz. 9. el-Hakk Kur’ân, “gerçeği getiren ve gerçeği temsil eden” bir kitaptır.[25] Yûnus 10/32’de ifade dildiğiüzere Hakk’tan öte geriye dalalet kalacağı için Kur’ân’ın hakkı temsil eden değer olduğu açık 72 bir gerçektir. Kur’ân’ın sunduğu bütün bilgiler, inananlar için tartışma kaldırmayacak netliktedir ve gerçektir. 10. er-Rahmet Kur’ân, “insanlığa ve kâinata merhameti tanıtan ve ilâhî rahmetin tecellisi olan” birsesleniştir.[26] Bu yönüyle Kur’ân, merhametin kaynağı ve sahibi olan Yüce Allah’ın insanlara rahmetinin sonucudur. 11. el-Hidâyet/el-Hüdâ Kur’ân, “şaşkınlıkları gideren yol göstericilik” misyonuyla şekillendirilen bir yolharitasıdır.[27] Kur’ân’ın yol göstericiliği ayırım yapmadan bütün insanlarıilgilendirmektedir. Kur’ân hem hidayettir hem de hidayetin ilkelerini öğreten bir rehberdir. 12. el- Büşrâ Kur’ân, “sunduğu ilkelere uyanlar için âhirette cennet müjdesi veren” bir mesajdır.[28] Buyönüyle Kur’ân, dünyada ilkelerine uyanlar için meleklerin beraberliğini de müjdelemektedir. 13. el- Mev‘ıza Kur’ân, “bütün ilkelerinde öğüdü esas alan ve öğüdün nasıl verileceğini öğreten” bir rehb erdir.[29] Nasihat vermede en güzel metotların yer aldığı asıl kaynak, Kur’ân’dır. Allah’adavet edenlerin, davette uygulayacakları yöntemleri Kur’ân’dan öğrenmeleri gerekir. Kuran, indirildiği günden bu yana her çağda yaşayan her insan grubunun anlayabileceği,kolay ve anlaşılır bir dile sahiptir. Edebi dilinin mükemmelliği, benzersiz üslup özellikleri veiçerdiği üstün hikmet, bunun en önemli sebeplerindendir. Bunun yanı sıra Kuran’ın Allah’ınsözü olduğunu ispatlayan birçok mucizevi özelliği daha vardır. Bunlardan biri de Kuran’dadikkat çeken kelime tekrarlarındır. KUR’AN‘ IN MATEMA TİKSEL MUCİZESİ VE 19 KOD SİSTEMİ Allah, bundan 14 asır önce, insanlara yol gösterici bir kitap olan Kuran - ı Kerim’i indirmiş vetüm insanlığı Kuran’a uyarak kurtuluşa ermeye davet etmiştir. Ayette de bildirildiği gibiKuran “...alemlere bir zikr (öğüt, hatırlatma, hüküm ve üstün bir şeref)den başka bir şeydeğildir.” (Kalem Suresi, 52) Kuran indirildiği günden kıyamet gününe kadar da, insanlığıntek yol göstericisi olan son İlahi kitap olacaktır. Kuran’da ancak 20. ve 21. yüzyılteknolojisiyle eriştiğimiz bazı bilimsel gerçeklerin 1400 yıl önce bildirilmiş olmasının yanısıra, Allah’ın sözü olduğunu ispatlayan pek çok mucizevi özelliğe de sahiptir. Buözelliklerden biri de, “matematiksel mucize”leridir. Bu mucizeye bir örnek ise Kuran’daki bazı kelime tekrarlarının verdiği ortak sayıdır. Birbiriyle ilgili bazı kelimeler mucizevi bir biçimde aynı sayıda tekrarlanırlar. Aşağıda, bu tür kelimeler ve Kuran içindeki tekrarlanışsayıları verilmiştir. “Yedi gök” tabiri 7 kere geçer. “Göklerin yaratılışı (halku semavat)” ifadesi de 7 keretekrarlanır. “Gün (yevm)” tekil olarak 365 kere geçerken, çoğul yani “günler (eyyam ve yevmeyn)”kelimeleri 30 defa tekrarlanır. “Ay” kelimesinin tekrar sayısı ise 12’dir. “Bitki” ve “ağaç” kelimelerinin tekrar sayısı aynıdır: 26 “Ceza” kelimesi 117 kere yer alırken, Kuran ahlakının temel özelliklerinden olan “affetmek”ifadesi, bu sayının tam 2 katı kadar yani 234 kere tekrarlanır. 73 “De” kelimelerini saydığımızda çıkan sonuç 332’dir. “Dediler” kelimesini saydığımızda daaynı rakamı elde ederiz. “Dünya” kelimesi ve “ahiret” kelimesinin tekrarlanış sayıları da aynıdır: 115 “Şeytan” kelimesi Kuran’da 88 kere geçer. “Melek” kelimesinin tekrar sayısı da 88’dir. “İman” (tamlama almadan) ve “küfür” kelimeleri Kuran boyunca 25 kere tekrarlanır. “Cennet” kelimesi ve “cehennem” kelimesi de aynı sayıda tekrarlanır: 77. “Zekat” kelimesi Kuran’da 32 kere tekrarlanırken, “bereket” kelimesinin tekrarlanış sayısı da32’dir. “İyiler (ebrar)” 6 kere tekrarlanırken, “kötüler (fuccar)” kelimesi ise tam yarısı kadar yani 3 kere geçer. “Yaz - sıcak” kelimeleri ile “kış - soğuk” kelimelerinin geçiş sayıları da aynıdır: 5 “Şarap (hımr)” ve “sarhoşluk (sekere)” kelimeleri de Kuran’da aynı sayıda tekrarlanır: 6 “Akletmek” ve “nur” sayılarının tekrar sayısı da aynıdır: 49 “Dil” ve “vaaz” kelimeleri eşit sayıda -25 kere- tekrar edilir: “Yarar” kelimesi 50, “bozma” kelimesi de 50 kere tekrarlanır. “Sevgi” ve “itaat” kelimelerinin tekrar sayısı aynıdır: 83 Kuran’da “dönüş” ve “sonsuz” kelimeleri eşit sayıda yer almaktadır: 28 “Musibet” kelimesi ve “şükür” kelimesi, Kuran’da aynı sayıda geçmektedir: 75 kere “Güneş (şems)” ve “ışık (nur)” kelimeleri Kuran’da 33’er kez geçmektedir. Say ımda “nur” kelimesinin sadece yalın halleri dikkate alınmıştır. “Doğru yola ileten (Elhuda)” ve “rahmet” kelimelerinin tekrar sayısı eşittir: 79 Kuran’da “sıkıntı” kelimesi 13 kere yer alırken, “huzur” kelimes i de 13 kere tekrarlanmaktadır. “Kadın” ve “erkek” kelimelerinin tekrar sayısı da aynıdır: 23 Kadın - erkek kelimelerinin Kuran’da tekrar sayısı olan 23, aynı zamanda insan embriyosununoluşumunda yumurta ve spermden gelen kromozom sayısıdır. İnsanın kromozom sayısı daanne ve babadan gelen 23’er kromozomun toplamı olarak 46’dır. “Hıyanet” kelimesi 16 kere geçerken, “habis” kelimesinin tekrar sayısı da 16’dır. “İnsan” kelimesi Kuran’da 65 kere geçer; insanın yaratılış safhalarının sayısının toplamı daaynıdır Salavat kelimesi bütün Kuran’da 5 kere geçer ve Allah insanlara günde beş defa namazkılmalarını bildirmiştir. “Kara” kelimesi Kuran’da 13 kere geçerken, “deniz” kelimesi 32 kere geçmektedir. Busayıların toplamı bize 45 sayısını verir. Eğer karaların Kuran’da bahsediliş sayısı olan 13’ü45’e bölersek , %28,8 sayısını buluruz. Denizlerin Kuran’da bahsediliş sayısı olan 32’yi 45’e böldüğ ümüz zaman ise, %71,1 sayısını buluruz. Bu oranlar ise, gezegenimizdeki su ve kara parçalarının gerçek oranıdır. (Scientific Miracles) Yedi gök 7 kere Göklerin yaratılışı (halku semavat) 7 kere 74Gün (yevm) 365Günler (eyyam,yevmeyn) 30 Ay (şehr) 12 Bitki 26 kere Ağaç 26 kere Ceza 117 kereAffetmek 117X2=234 kereDe 332 kereDediler 332 kereDünya 115 kereAhiret 115 kere Şeytan 88 kere Melek 88 kere İman 25 kere Küfür 25 kereCennet 77 kereCehennem 77 kereZekat 32 kereBereket 32 kere İyiler (ebrar) 6 kere Kötüler (fuccar) 3 kereYaz- sıcak 5 kere Kış - soğuk 5 kere Şarap 6 kere Sarhoşluk 6 kere Akletmek 49 kere Nur 49 kereDil 25 kereVaaz 25 kereYarar 50 kereBozma 50 kereSevgi 83 kere İtaat 83 kere Dönüş 28 kere Sonsuz 28 kereMusibet 75 kere Şükür 75 kere 75 Güneş (şems) 33 kere Işık (nur) 33 kere Elhuda 79 kereRahmet 79 kere Sıkıntı 13 kere Huzur 13 kere Kadın 23kere Erkek 23 kere Hıyanet 16 kere Habis (hilekar) 16 kere İnsan 65 Toprak (turabun) 17 Nutfe (nutfun) 12Embriyo (alak) 6 Bir çiğnemlik et (meda’a) 3 Kemik (ızamun) 15 Et (lehmun) 12Toplam 65Salavat 5 kere Namaz 5 vakitKara 13 kere 13/45= %28,8Deniz 32 kere 32/45= %71,1Toplam 45 kere %100 Kuran Allah’ın Söz üdür Kuran’da geçen kelime tekrarlarının verdiği ortak sayılar, Kuran’ın Allah’ın sözü olduğunuispatlayan açık delillerden yalnızca biridir. Gerek bilimsel konularda, gerek geçmişten vegelecekten verilen haberlerde gerekse matematiksel şifrelemelerde o d önemde hiçbir insan tarafından bilinemeyecek gerçekler ayetlerde haber verilmiştir. Kuran’ın içinde yer alan her bilgi, bu İlahi kitabın bilinmeyen gizli mucizeleri, YüceRabbimiz'in üstün aklının ve sonsuz ilminin delillerinden sadece bir tanesini göstermektedir. Bir ayette şöyle buyrulmaktadır: “... Eğer o, Allah’tan başkasının katından olsaydı, kuşkusuz içinde birçok çelişkiler bulacaklardı” (Nisa Suresi, 82) KUR’AN’DA 19 KOD SİSTEMİ Üzerinde on d okuz (görevli melek) vardır. Biz, cehennemin görevlilerini ancak meleklerden kıldık. Onların sayısını, inkâr edenler için bir imtihan vesilesi yaptık ki kendilerine kitapverilenler kesin olarak bilsinler, iman edenlerin imanı artsın, kendilerine kitap verilenler vemü’minler şüpheye düşmesin, kalplerinde bir hastalık bulunanlar ile kâfirler, “Allah, örnek 76 olarak bununla neyi anlatmak istedi” desinler. İşte böyle. Allah, dilediğini saptırır, dilediğinidoğru yola iletir. Rabbinin ordularını ancak kendisi bilir. Bu, insanlar için ancak biruyarıdır. (Müddesir 30,31) “Aleyhâ tis’ate aşar: Onun üzerinde on dokuz vardır.” 19 rakamı ve tevafuklarla ilgili kısa bir özetini takdim etmeye çalışacağız. Bundankastımız da fal veya falcılıkla iştigal edenlere böyle güzel bir kapı açmak ve haramla meşgul olma yerin e helal ve güzel olan, zararsız bir uğraş alanı göstermektir. Yoksa bizim içinKur’an’ın kendisi esastır. Onda tevafuk olsa da olmasa da Allah’tan geldiğinde asla şüphemizolmadığı için bir şey değişmez. Bunlar daha çok, meraklı kimselere hitap eden yönüdü r ve onların bu hislerini tatmin etme ve bu manevi zevki yaşatma manasına matuf olmalıdır diyedüşünüyoruz. Demek ki Cenab - ı Allah onları da hesaba katarak böyle bir şeyi ikram olarakverip iltifat buyurmuş. Besmele, Arapça orijinal yazılışı ile on dokuz harftir ve bukendisinden sonra gelecek olan pek çok ayet ve surelere ve kendi içinde geçen isimleretevafuk etmektedir. “Neden 19 sayısı?” şeklindeki bir soruya verilecek cevap, yine bu sayının özelliklerini bilmekle mümkün olur. Bu maksatla biraz ü zerinde durmakta ve bu sayıyı tanımakta yarar var: 19 sayısı, kendine, yani bire ve katlarına bölünebilir, bu yüzden ilgi çekicidir. 19’u meydanagetiren 1 ve 9 sayıları, ondalık sistemin en küçük ve en büyük değerleridir. 19 sayısı 10 ile9’un toplamından meydana gelmekte ve bu iki sayının karelerinin farkı yine 19’u vermektedir. (Yani: 100 – 81=19). 19 sayısının astronomide de önemli bir yeri vardır. Mesela, Kameri ve Şemsi (ay ve güneş)hesaplarına göre tespit edilen aylar arasında 19 senede bir gerçekleşen bir tevafuk / uyumvardır. 235 Kameri ay, 19 Şemsi senesine tam olarak uymaktadır. Dünya, ay ve güneş, her 19yılda bir aynı konumlara gelmektedir. 19 yılda bir gerçekleşen bu olay, “Meton Devresi” olarak bilinir. a) Esrarengiz Anahtar: Besmele Kur’an - ı Kerim’de 114 sure vardır. Bu da 19’un 6 katı eder. 9. Sure olan Tevbe suresi hariçolmak üzere, bütün surelerin başında bulunan ve Fatiha suresinin de ilk ayeti sayılan“Besmele” de Kur’an’da 114 defa geçmektedir. Tevbe suresinin başında bulu nmayanBesmele ise 27. Sure olan ve 19. Cüzde bulunan Neml suresinin 30. Ayetidir. Burada da yine ayrı bir tevafuk bulunmaktadır ki, Tevbe suresinden itibaren sayılarak gidilirse, tam 19 sure sonra, Neml suresidir. Yine eksik Besmele, 27. Surenin 30. Ayeti nde bulunmaktadır. Bundada bir tevafuk var. 30 ile 27 toplânınca, 57 yapmaktadır. Bu da malum 19’un katıdır: Yani,19x3 = 57’dir. Bu durumda kayıp yok. Burada bulduğumuz Besmele, diğer 113 Besmeleyeilave edilince rakam tamamlanıyor ve yine 19 şifresi boz ulmuyor. Yani 114 : 6 = 19 veya 19 x 6 = 114. Böylece Besmele, Kur’an’ın tamamını açan bir anahtar durumunda oluyor.Besmeleyi meydana getiren Kur’an harflerinin sayısı da 19 adettir. Yine Besmeleyimeydana getiren dört kelimeden her biri de Kur’an’da 19 katı olarak bulunmaktadır. “İSM”kelimesi, bütün Kur’an’da 19 defa, “ALLAH” 2698 (19x142) defa geçmektedir. Bunayukarıda Üstad'ın tespitlerinde yer verdiğimiz 2806 rakamına bakılarak itiraz edilmesin.Çünkü Üstad, “Allah” yerine geçen zamirleri de sayıya dahil etmiştir. Fazlalık bu yüzdendir. 77 Yine “ER - RAHMAN” 57 (19x3), “ER - RAHİM” 114 (19X6) defa geçmektedir. Bu dörtkelimenin 19’un kaç katı geçtiğini gösteren rakamlar da yine 19’un katıdır. Yani:1+142+3+6=152. 152 : 19 = 8 yapmaktadır veya 19x8 = 152’dir. b) İlk nazil olan Sure: Alâk Suresi. Bilindiği gibi, Kur’an - ı Kerim’in ilk nazil olan suresi, Alâk suresidir. Alâk suresi, Kur’annazil olup tamamlandıktan sonra Cibril (as)’in işaretiyle Peygamberimiz (s.a.v) tarafındantertip edilmiş ve sondan 19. Sure olarak yerleştirilmiştir. 19 ayeti vardır ve ilk vahyedilenayetler, yani ilk beş ayet 19 kelimedir. Yine bu ayetleri teşkil eden harflerin sayısı da 76’dır.Yani, 19x4=76 veya 76’yı 19’a bölersek, 4 katını buluruz. Alâk suresinin harflerini tek tek sayarsanız, 285 rakamını bulursunuz. Bu da yine bir 19 şifresidir. Yani, 19x15 = 285. c) Kur’an - ı Kerim’in ilk nazil olduğu geceyi anlatan sure: Kadir Suresi. Kur’an - ı Kerim’in ilk nazil geceden bahseden surenin adı bilindiği gibi, Kadir Suresi. Bu sured e de muhteşem bir güzellikle süslenmiş, 19 tevafukları var. Bu surenin harf sayısı tam114. Yani 19’un 6 katı. Bu rakamı hatırlıyoruz. Kur’an surelerinin sayısı, Besmelenin sayısı.Bu da gösteriyor ki, Kur’an - ı Kerim’in indirilmeye başladığı geceden bahsetmesi, Kur’an'ın114 sure olacağına ve her biri Besmele ile başlayacağına bir işaret. Mucize içinde mucize görmek ve iç içe geçmeli sistemi (Matris sistemi) daha iyi anlamak istiyorsanız, yine aynı surenin ayetlerindeki harfleri tek saymalısınız. Bu sayıların 19 merkezli bir aritmetik dizi meydana getirdiği ve çeşitli kombinezonlarla 19’un 114’e kadar olan bütünkatlarını ortaya koyduğunu göreceksiniz. Kadir suresinin 5 ayetinin harf sayıları 36, 18, 19, 20ve 21 adettir. Evet, sadece bu sayı dizisiyle indirilen Kadir suresi bile Kur’an’ın Allah kelamıolduğunu ispata kafidir. Sırf bu özelliğinden dolayı Kur’an - ı Kerim’i taklit etmek mümkünolmamıştır. Nitekim, bu gerçeği ifade eden bir ayet - i Kerim’e şöyledir: “(Ey Muhammed!) De ki: “İnsanlar ve cinler, bu Kur’an’ın bir benzerini getirmek üzere biraraya gelseler, birbirlerine de yardım etseler, onun bir benzerini getiremezler.” (İsra 88) Bir başka ayette ise benzerini getirmeleri istenilen şey Kur’an değil, sadece bir suredir; kısa veya uzun bir sure o kadar: “Eğer kulumuza indirdiğimiz Kur’an’ın Allah sözü olduğu hakkında şüpheniz varsa, haydionun surelerinden birine benzer bir sure meydana getirin ve Allah’tan başka güvendiklerinizinhepsini çağırırn, iddianızda haklı iseniz. Bunu yapamazsanız – ki hiçbir zaman yapamayacaksınız– yakıtı insanlar ve taşlar olan o ateşten sakının!” (Bakara 23) d) Üç İhlas bir Fatiha ile Hatimde 19 rakamı. Üç İhlâs bir Fatiha okuyarak hatim yerine niyaz ettiğimiz formül de yine 19 ayettir. İhlas suresi 4 ayet. 4x3 = 12. Fatiha suresi 7 ayet. 12+7 = 19. e) Huruf-u Mukattaa : Kesik harfler. SAD: Başında mukattaa olarak bulunan Sad harfi bulunan 7, 19 ve 38. Sureleri, yani Araf,Meryem ve Sâd surelerini ele aldığımızda, bu üç suredeki harflerin toplam sayısı da 152 dir.Yani 19’un 8 katı. NUN: Bu harfle başlayan 68. Surenin (Kalem Suresi) çeşitli yerlerine dağılanNun harflerinisayınca, çıkan rakamın 133 olduğunu göreceksiniz. Yani 19’un 7 katı. 78 KEF, HA, YA, AYIN, SAD: Bu seferde 19. sureyi, Meryem suresini ele alalım. Bu surenin b aşında yer alan Mukatta harflerinin sayısı 798 olup, 19’un 42 katıdır.HA, MİM, AYIN, SİN, KAF: 42. sure, Şura suresinin ilk ayetlerinde yer alan Ha, Mim, Ayn,Sin, Kaf harflerinin bu surede ne kadar geçtiğini sayacak olursak, 570 adet olduğunugöreceğiz. Yani 19’un tam 30 katı. Yani, 570 : 19 = 30. ELİF, LAM, MİM, RA: 13. sure olan Ra’d suresinin başındaki Elif, Lam, Mim, Ra harflerininsuredeki adedi ise 1501 dir. Yani, 19’un tam tamına 79 katı.ELİF, LAM, MİM: Değişik bir misal olarak, başında Elif, Lam, Mim harflerinin bulunduğu 7sure var ve bu yedi surede geçen Elif, Lam, Mim harflerinin toplamı 26676 dır. Yani, 19’a bölersek 1404 rakamını buluruz. Bu da bize bu harflerin toplam sayısının 19 u n 1404 katıolduğunu gösterir. HA, MİM: Kur’anda yine 7 surede Ha, Mim şifresi vardır. Bu şifrelerin geçtiği suredeki Have Mim harflerinin toplamı 2147 dir. Yani, 113x19 dur. KAF: Kur’anda 50. Sure Kaf suresidir. İlk ayeti olan Kaf harfinden dolayı bu adı almıştır.Sure boyunca geçen Kaf harfinin sayısı 57’dir. Yani, 19’un 3 katı. Bir fazla olsa 58 olur veşifreyi bozar. İşte bu surede bu inceliğe ve dikkate rastlıyoruz. Bu sureyi ilginç kılan husus da budur. Yani, millet ve topluluk anlamına gelen “Kavim” kelimesi başında “Kaf” bulunduğu için değiştirilir. Bir fazla gelse şifreyi bozacağı için “Kavmi Lut” yerine “ve ihvani Lut” diyeifade edilmiştir.HA, MİM, AYIN, SİN, KAF: Başındaki mukatta harflerinin arasında Kaf harfi bulunan birsure daha vardır. Bu da 42. Sure olup, yani Şura suresi olup, başında beş harfli bir terkipvardır. Bu surede geçen “Kaf” harflerinin sayısı yukarıda da ifade ettiğimiz gibi 57’dir. Yani,19’un 3 katı. 42. ve 50. Surelerdeki Kaf harfi sayıları 114 yapmaktadır. Bu da Kaf harfi ye başlayan Kur’an’a güzel bir işarettir.Daha önce de ifade ettiğimiz gibi Kur’an 114 suredir. Uyum her yerde aynı, tevafuklardaşaşma yok. Demek ki bu 19 da ciddi bir maksat var ve bunu yapan kasten yapmıştır. YoksaKur’an gibi makamı, mevkisi, beyanı, manası ve indirilişi ile tamamen üstün bir keyfiyete vemucizeliğe sahip olan bir kitap da basit bile olsa hata yapılmaz. Bu yüzden bazılarının takılıpkaldığı “RAHİM”kelimesinin bir fazla geçtiği iddiası ortalığı karıştırmış ve bazıları sınavı kaybe tmiştir. Çünkü söz konusu fazla “Rahim” kelimesi her yerde Allah için kullanıldığı halde, Tevbe suresinde yani, 9. Surenin 128. Ayetinde Hz. Peygamber (s.a.v) için kullanılmıştır. Bu Allah’ın ona bir iltifatı ve kadrini bilmemiz için bize düşkünlüğünü ifad e eden bir hatırlatmadır. Bu yüzden şifre yine bozulmuyor. Buna itiraz eden kişi, ya kastenkarıştırmak istedi, ya da oradaki zamirin Hz. Peygambere (s.a.v) atıf olduğunu bilmeyecekkadar Arapça’yı bilmeyen birisi idi. Bu misalleri uzatmak mümkündür. Ancak biz, bir örnek daha vermek sureti ile konuyu noktalamak istiyoruz. O da Bakara suresinin 245. Ayetidir. Bu ayetteki “Basta” kelimesininokunuşu “Sin” ile, yazılışı “Sad” iledir. Bunu Peygamberimize bizzat Cebrail’in dikte ettirdiği nakledilmektedir . Çünkü “yebsutu” kelimesi “Sin” harfi ile yazılırsa bu suredeki “Sin” sayısıfazla olacak ve şifre bozulacaktır. Bunun yerine “Sad” harfiyle yazdırılması dikte ettirilmiştirve bütün Kur’an nüshalarında Sad’ın altında küçük bir Sin vardır. Bu da "bu kelim eyi Sad ile yazdırdık, ancak siz Sin ile okuyun" anlamına gelmektedir. Çünkü Sad harfiyle yazılmamış 79 olsaydı bu surede bir adet Sad harfi eksik olacak ve şifre bozulacaktı, tıpkı yukarıdaanlattığımız Kaf harfi misalinde olduğu gibi. Bunları görmezlikten gelmek kısaca, nasipsizlikten başka bir şey değildir. Ne diyelim Allahhidayet versin. Bu da 19’un ayrı bir cilvesidir. Çünkü Arap alfabesindeki H, D, Y harflerindenmeydana gelen HÜDA (HDY) kelimesinin Ebced hesabına göre sayı değeri de yine 19 etmekte dir. Hüda kelimesi Kur’an'da çok tekrarlanır ve yol gösterici, hidayete e rdirici manasına gelmektedir. “... Allah kime hidayet ederse, o doğru yoldadır. Kimi de sapıklıkta bırakırsa, artık onun içindoğru yolu gösterecek bir dost bulamazsın.” (Kehf 17) ayet inde olduğu gibi. Hidayet elbette Allah’tandır. Ancak, kişinin kendi iradesiyle hidayetiniistemesi ve bunun için az da olsa bir gayret sarf etmesi gerekmektedir. Tıpkı bir işe girmekisteyen kişinin önce bir dilekçe ile müracaat etmesi gibi, işin peşine düşmesi ve hidayete talipolduğunu bildirmesi gerekmektedir. KUR’AN’DA BAŞLANGIÇ HARFLERİ (EL - HURUFU’L - MUKATTA’A) Bazı surelerin başında bir veya başka harfin birleşmesinden meydana gelen kesikli harflere“El - Hurufu’l - Mukatta’a” denir. Hurûf, harf kelimesi nin çoğuludur. Mukattaa kelimesi deayrılmış, münferit demektir Hurûf - u mukattaa ise; ayrılmış, münferit harfler demektir. Surelerin bazısının bu şekilde başlayışı İslamın başlangıcından beri müslümanalimleri meşgul ettiği gibi, sonraki dönemde şark ve garb alimlerinin çalışma vearaştırmalarına konu olmuştur. Bütün alimler bu harflerin müteşabih lafızlardan olduğunda ittifak halindedirler. Bu harfler Kur’an - ı Kerim’in 27’si Mekki 2’si (Bakara, Al - i İmran) Medeni olmak üzere 29suresinin başında bulunmaktadır. Tamamı 14 çeşit harften meydana gelmiştir. Sure başlarındatek, iki, üç, dört ve beş harfli olmak üzere 13 değişik halde görülürler. Harf sayılarına göre şu örnekleri verelim:1) Tek harfli: Sâd (Sad) Kâf (Kaf) Nûn (Kalem) 2) İki harfli:Tâ -Sîn. (Neml) Yâ-Sîn (Yasin) Hâ- Mîm (Mü’min, Fussilet, Casiye, Ahkaf, Zuhruf, Duhan) Tâ-Hâ (Taha)3) Üç harfli:Elif-Lâm-Mîm. (Bakara, Al- i İmran, Ankebut, Rum, Lokman, Secde) Elif -Lâm- Ra. (Yunus, Hud, Yusuf, İbrahim, Hicr) Tâ -Sîn- Mîm. (Kasas, Şuara) 4) Dört harfli:Elif-Lâm-Mîm- Sâd. (A’raf) Elif -Lâm-Mîm- Ra. (Ra’d) 5) Beş harfli: Kef -Hâ-Yâ-Ayn-Sâd. (Meryem) Hâ-Mîm-Ayn-Sîn- Kâf (Şura) Mukattaa Harflerinin Mânâları Hz. Ebu Bekir: Her kitabın bir sırrı vardır, Allah'ın Kur'ân'daki sırrı da evâili's -suverdir, demiştir. Hz. Ali: Her kitap için bir zübde/öz vardır. Bu kitabın zübdesi de mukattaa harfleridir. İbn Mes'ûd ve Hülefâ - yı Râşidîn'den şu haber nakledilir: 'Bu harfler gizli bir ilim ve kapalı bir sırdır. Allah onları bilmeyi kendine mahsus kılmıştır.' (Reşid Rıza, Menar T efsiri, VIII,302; Subhi Sâlih, Mebâhîs, s.236) II. Halef Âlimlerinin Görüşü: Bu âlimler, Müteşâbih âyetlerin ve dolayısıyla hurûf -u mukattaanın mânâlarını araştırmanın gerekli olduğunu söylemişlerdir. Bunlara göre, apaçık 80 bir Arapça ile nâzil olan, insanl arı üzerinde düşünmeye davet eden, her şeyi açıklayan vehidâyet rehberi olan Kur'ân'da anlaşılmayan sözlerin bulunması onun bu özellikleriyle bağdaşmaz. Genel Bir Mânâ Verenler:1. Kur'ân, alışılmamış, mûtad olmayan, mûsikî tesiri de olan bu tâbirlerle, etrafın dikkatnazarlarını çekmek, dinlemelerini sağlamak istemiştir. Bu seslerden sonra ne gelecek diyedinleyicileri tenbih etmektedir. Bu dikkat çekme, Kur'ân'ın Allah kelâmı olduğunu kabuletmeyen o asırdaki müşrik ve Ehl - i kitabın yanı sıra her devirdeki insanlardır.Mekkelimüşriklerin, Kur'ân'ın insanları etkisi altına almasını önlemek amacıyla Kur'ân okunurken gürültü çıkarmaya karar vermeleri üzerine, Kur'ân'a vurgu yapan devamındaki âyetlere dikkatçekmek için söz konusu harfler nâzil olmuştur. 2. Kur'ân, bunlarla i'câzına işaret etmektedir. Yani, 'Kur'ân'ın cümleleri, ibâreleri, hepinizin bildiği, sizin konuşmalarınızda ve yazılarınızda kullandığınız bu basit harflerden meydanagelmektedir. Eğer onun beşer kelâmı olduğunu iddia ediyorsanız, öyleyse uğraşın bakalım,sizler de elinizde olan bu imkânı kullanarak benzerini getirmeye çalışın. Siz benzeriniyapamadığınıza göre Kur'ân mûcizedir.' demek istemektedir. 3. Yüce Allah, kitâbetin (yazının) önemine çarpıcı bir şekilde dikkati çekmek istemiş olabil ir. Harflerin Elifba'daki isimlerini sayarak hecelemek, yeni okuyup yazmaya başlayanlaramahsustur. Buradan, Kur'ân'ın, ümmî bir kavme ve mübtedî bir muhite muallimlik yaptığıanlaşılmaktadır. Yazının keşfi nasıl insanlığa en önemli bir ilerleme döneminin açılmasına yolaçmışsa, bu Kitabın hidâyeti de, medeniyette ve içtimâî gelişmede büyük bir ilmî yükselmeyeyol açacak, Câhiliyyeden aydınlığa çıkaracaktır. Nitekim o, 'oku!' diye başlayan bir Kitapolmuş ve gelen ilk vahiy de Allah'ın 'insana kalemle (yazıyı) öğretmesinden' bahsetmiştir.(Suat Yıldırım, Kur'ân - ı Kerîm ve Kur'ân İlimlerine Giriş, İst. 1983, s.111 -113) 4. Âlimler bu münferit hece harflerini izah etmek üzere yapılan yorumlardan hiç birinin kesinolmadığını, Allah Teâlâ ile Resûlü arasındaki bu şifrelerin ittifakla müteşabihattan sayıldığını belirtirler. Bu hususta Subhî Sâlih şöyle demektedir: 'Bu sûre başlangıçları, hâla hayret âmili olmaya devam etmektedir. Hayret meraka, merak isedikkate yol açar. Semânın, arzın kulağına fısıldadığı bu harflerden daha müessir bir şekildehiçbir şeyin, insanların dikkatini celbedeceği tasavvur edilemez.' (Subhî Sâlih, Mebâhîs, s.236) 5. Elif Lâm Mîm ve benzeri bu hurûf-u mukattaada göze çarpan garâbet, bu harflerin pek garip ve alışılmamış bir şeyin mukaddimesi ve keşif kolları olduklarına işarettir. 6. Sûrelerin başlarındaki hurûf - u mukattaa, İlâhî bir şifredir. Beşer fikri ona yetişemiyor.Anahtarı, ancak Hazret - i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm'dadır. 7. Şifrevari şu hurûf - u mukattaanın sûre başlarında zikri, Kur'an'ın kendisine indiği ve diğerinsanlara tebliğ ile mükellef olan Zâtın, yani Hazret -i Muhammed Aleyhissalâtü Vessel âm'ınfevkalâde bir zekâya mâlik olduğuna işarettir ki, Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm,remizleri, îmaları ve en gizli şeyleri sarih gibi telâkki edip, anlıyordu. 8. Elif Lâm Mîm ve benzeri harfler, beraber yazıldıkları halde, ayrı ayrı okunmaları, buşeklin Kur'an'a has olup, Kur'an'ın bu hususta kendisinden önceki hiçbir kitaba, hiçbir imama 81 tâbi olmadığına ve hiç kimseyi taklit etmediğine ve üslûbunun çok güzel ve hârika olduğunaişarettir. 9. Hatip ve beliğlerin âdetindendir ki, mesleklerinde daima bir misale tâbi olup ve bir örnek üzerine nakış dokuyarak işlenmiş bir yolda yürürler. Halbuki, bu harflerden anlaşıldığınanazaran, Kur'ân hiçbir misale tâbi olmamıştır ve hiçbir nakş - ı belâgat örneği üzerine nakışyapmamıştır ve işlenmemiş bir yolda yürümüştür. (Bedîüzzaman, R. N. Külliyatı, II, 1167 -1169) 10. Sûrelerin başlarındaki hurûf - u mukattaa İlâhî bir şifredir. Allah, diğer insanlar ve peygamberler arasından seçip özel donanımlı olarak gönderdiği son elçisi Hz. Muhammed'e(s.a.s.) onlarla bazı işâret - i gaybiye veriyor. O şifrenin anahtarı, o özel kuldadır, hem onunmirasçılarındadır. Kur'ân - ı Hakîm madem her zaman ve her taifeye hitap ediyor, her asrın hertabakasının hissesini içine alan çok çeşitli yönleri ve mânâları olabilir. Selef -i Sâlihîn ise, en hâlis pay onlarındır ki, beyan etmişler. Ehl -i velâyet ve tahkik, seyr ü sülûk-ü ruhâniyeye aitçok muamelât- ı gaybiye işârâtını onlarda bulmuşlardır. (Bedîüzzaman, R. N. Külliyatı, I, 534) Özel Mânâ Verenler:1. Mukattaa harfleri, başında bulundukları sûrelerin isimleridir. Mesela: Bakara sûresine, sadece Bakara sûresi denildiği gibi aynı zamanda Elif Lâm Mîm Bakara, Secde sûresine de,sadece Secde sûresi denildiği gibi, Elif Lâm Mîm Secde de denildiği gibi. 2. Bunlar Kur'ân'ın isimleridir. Kitap, Zikir , Furkân gibi ki, bunlarla Kur'ân'a yemin edilmiştir. 3. Kur'ân'da kalem, fecir, asır, incir ve zeytin gibi şeylere yemin edildiği gibi, bu mukattaaharflerine de yemin edilmiştir. Çünkü harfler, Allah'ın çeşitli dillerde gönderdiği kitapların ve esmâ- i hüsnâsının esasını oluşturur. 4. Hurûf-u mukattaa, ebced hesabıyla bazı olayların tarihine işaret eder. Bu görüşü benimseyenler, genellikle hurûf- u mukattaanın İslâm ümmetinin dünyadaki kalış süresinigösterdiğini ileri sürerler. Rivayete göre bir grup Yahudi, Peygamber Efendimizin (s.a.s.) huzuruna gelerek Bakara suresind eki Elif Lâm Mîm'in sayı değerine göre İslâm Ümmeti'nin71 yıllık ömrü olduğunu iddia etmişler, Resûl -i Ekrem, Kur'ân- ı Kerim'de elif -lam-mim-sad,elif-lam-mim- ra'nın da bulunduğunu söyleyince bu harflerin toplamının 700 yılı aştığını gören Yahudiler, canl arı sıkkın bir şekilde oradan ayrılmışlardır. (Taberi, Al - i İmran 3. ayetin tefsiri;Suyûtî, İtkan, III, 25) Fakat birçok İslâm âlimi, hurûf - u mukattaanın ebced hesabında kullanılmasını doğru bulmazlar. 5. Hurûf-u Mukattaadan her biri belli kelimelerin ana htarı veya kısaltmasıdır. Ancak buharflerin hangi kelimelerin kısaltması olduğu konusunda ihtilaf vardır. Hurûf-u mukattaa, ism- i a'zâmın bazı sûrelerin başına dağılmış şeklidir. Meselâ, elif -lâm-râ,hâ- mim ve nûn harfleri bir araya getirildiğinde er -rahman ا +  + ismi ortaya çıkmaktadır. Ancak ism- i a'zâm kesin olarak bilinmediğinden hurûf - u mukattaadan nasıl bir isminoluşturulacağı belli değildir. 6. Her harf Allah'ın bir isim veya sıfatının sembolüdür. Elif: Allah, Lâm: Latif, Mîm: Mecîd, ismine te kâbül eder. Bunlarla Allah'ın isimlerine yemin edilmiştir. 82 7. Bu harflerden bazıları Allah'ın zâtî isimlerinin, bir kısmı da sıfatlarının kısaltılmasıdır. Mesela; elif-lam-mim, اعا 'Ben Allahım, Ben bilirim', elif -lâm-râ ise, ارا 'BenAl lahım, Ben görürüm' mânâsındadır. 8. Bu harflerden bazıları Allah'ın, bazıları diğer varlıkların isimlerinin kısaltılmasıdır. Elif Allah; Lâm Cibrîl, Mîm Muhammed'e tekâbül eder ve: 'Bu kitap Allah katından Cebrâilvasıtasıyla Muhammed'e indirilmiştir', dem ektir. Elif Lâm Mîm üç harfiyle üç hükme işarettir. Şöyle ki: Elif, اذزا 'Bu, Allah'ın EzelîKelâmıdır.' hükmüne; lâm, ل 'Bunu, Cebrâîl indirdi.' hükmüne; mim, ععما 'Muhammed aleyhisselâm'a indirmiştir.' hükmüne remzen ve imâen işarettir. 9.Bu harflerin her biri O'ndan gelecek nimet ve belâlara, ayrıca bazı milletlerin dünyada kalış sürelerine de delâlet etmektedir. 10. Bu harfler, iki sureyi birbirinden ayırma işlevi görür. Nitekim Arap şiirinde bir kasidenin biti p diğerinin başladığını göstermek üzere kasidenin başına bazı edatlar getirilirdi. 11. Tasavvufî bir yaklaşım: Hurûf - u mukattaa ile başlayan surelerde anlatılan bütün ahkâmve kıssalar, bu harflere yerleştirilmiş olup, bunlar surenin içinde açıklanmıştır. Bu şifreleri ancak Peygamber veya velîler çözebilir. 12. Bu harfler, dinî, kevnî veya tarihî birer sırdır ve ileride keşfedilecektir. MÜSLÜMANIN KAÇINMASI GEREKEN HASTALIKLAR 1. BENLİK, KİBİR: Şeytani bir hastalıktır. Ferdin kendini ve toplumu felakete sü rükler. “Meleklere, "Adem'e secde edin" demiştik, İblis müstesna hepsi secde ettiler, o ise kaçındı, büyüklük tasladı ve inkar edenlerden oldu.” (Bakara 34) “Onların ardından da Firavun veerkanına ayetlerimizle Musa ve Harun'u gönderdik. Ama büyüklük tasladılar ve suçlu birmillet oldular.” (Yunus 75)2. KISKANÇLIK, HASET: Bilgisizlik ve tamahkârlıktan doğar. “Size bir iyilik gelse,onların fenasına gider; başınıza bir kötülük gelse buna sevinirler. Sabreder ve sakınırsanız,onların hilesi size hiçbir zarar vermez. Allah işlediklerinin hepsini ilmiyle kuşatmıştır.”* (A.İmran 120) 3. TEFRİKA, BÖLÜCÜLÜK : Davaya ihanet; Şer güçlere maşa olma. “Toptan Allah'ınipine sarılın, ayrılmayın. Allah'ın size olan nimetini anın: Düşmandınız, kalblerinizin arasınıuzlaştırdı da onun nimeti sayesinde kardeş oldunuz. Bir ateş çukurunun kenarında idiniz, sizioradan kurtardı. Allah, doğru yola erişesiniz diye size böylece ayetlerini açıklar.” (Ali İmran 103) 4. YIKICI TENKİT, : Güven duygusunu zedeleyen teşkilatı zayıflatan kötü bir hastalık.“Ey inananlar! Zannın çoğundan sakının, zira zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizi n suçunu araştırmayın; kimse kimseyi çekiştirmesin; hangi biriniz ölü kardeşinin etini yemektenhoşlanır? Ondan tiksinirsiniz; Allah'tan sakının, şüphesiz Allah tevbeleri daima kabul edendir,acıyandır.” (Hucurat 12) 5. TEHİRCİLİK: Şeytan, mümine kabul ettiremediğini tehir ettirir. “Onlardan birine ölümgelince: "Rabbim! Beni geri çevir, belki, yapmadan bıraktığımı tamamlar, iyi iş işlerim" der. 83 Hayır; bu söylediği sadece kendi lafıdır. Tekrar diriltilecekleri güne kadar arkalarında geriye dönmekten onlar ı alıkoyan bir engel vardır.” (Mümin un100) 6. CİMRİLİK: Cimriler, insanlar arasında da, Allah (cc) katında da sevimsiz ve değersizkişilerdir. “Onlar cimrilik ederler, insanlara cimrilik tavsiyesinde bulunurlar, Allah'ın bol nimetinden kendilerine verdi ğini gizlerler. Kafirlere aşağılık bir azab hazırlamışızdır.” (Nisa37) 7. TEMBELLİK, : İnsanın dünya ve ahiretini mahveden bir hastalık. “Ey inananlar!Yapmayacağınız şeyi niçin söylersiniz? Yapmayacağınız şeyi söylemeniz, Allah katında büyük gazaba seb ep olur.” (SAF 2 – 3) 8. MAKAM, MEVKİ, ŞÖHRET HASTALIĞI: İstemek değil istenmek evladır. “İnsanın başına bir sıkıntı gelince Bize yalvarır. Sonra katımızdan ona bir nimet verdiğimiz zaman:"Bu bana bilgimden dolayı verilmiştir" der. Hayır; o bir imtihandır, fakat çokları bilmezler.Bunu onlardan öncekiler de söylemişti, ama kazandıkları şeyler onlara fayda vermedi.” (Zümer 49 – 50)9. PARA- SERVET HASTALIĞI: Maddeci anlayışın tesiri ile Müslümanlarda oluşan birhastalık. “Kadınlara, oğullara, kantar kantar altın ve gümüşe, nişanlı atlar ve develere,ekinlere karşı aşırı sevgi beslemek insanlara güzel gösterilmiştir. Bunlar dünya hayatınınnimetleridir, oysa gidilecek yerin güzeli Allah katındadır.” (A.İmran14) 10. SUİZAN: Müslüman’ın kalbini bozar, kişinin kendisine zarar verir. “Ey inananlar!Zannın çoğundan sakının, zira zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin suçunu araştırmayın;kimse kimseyi çekiştirmesin; hangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır? Ondantiksinirsiniz; Allah'tan sakının, şüphesiz Allah tevbeleri daima kabul edendir, acıyandır.” (Hucurat 12) 11. ÜMİTSİZLİK, YILGINLIK: Kendini huzursuz ettiği gibi kardeşlerinin çalışma şevkinide kırar. “"Seni gerçekten müjdeliyoruz, umutsuzlardan olma" demişlerdi. "Zaten sapıklardan başka kim Ra bbinin rahmetinden umudunu keser!" (Hicr 55,56) 12. NEFS MUHASEBESİ: Bundan kaçınanlar yanlışlarını sürekli hale getirirler. “Kendiniarıtan saadete ermiştir. Kendini fenalıklara gömen kimse de ziyana uğramıştır.” (Şems 9 -10) 13. İNANDIĞI GİBİ YAŞAMAMA: Davetçi için hiç düşünülemeyecek bir hastalıktır.“Ardında ve önünde insanoğlunu takip edenler vardır; Allah'ın emriyle onu gözetirler. Birmillet kendini bozmadıkça Allah onların durumunu değiştirmez. Allah bir milletin fenalığınıdileyince artık onun önüne geçilmez. Onlar için Allah'tan başka hami de bulunmaz.” (Rad 11) 14. KORKAKLIK, CİHAD’DAN KAÇMA: Nefsin ve şeytanın tebliğciye karşı en büyüksilahıdır. “İnsanlar onlara: "Düşmanınız olan insanlar size karşı bir ordu topladılar, onlardan korkun" dedile r. Bu, onların imanını artırdı da: "Allah bize yeter. O ne güzel vekil’dir"dediler.” (A.İmran 173) “Ey inananlar! Size ne oldu ki, "Allah yolunda, savaşa çıkın" dendiği zaman yere çöküpkaldınız? Oysa dünya hayatının geçimi ahirete göre pek az bir şeydir.” (Tevbe 38) 15. ACELECİLİK: Hedefe varmada sabırlı olunmalıdır. Acelecilik şeytandandır. “İnsan a celeci olarak yaratılmıştır. Size ayetlerimi göstereceğim, bunu Benden acele istemeyin.” (Enbiya 37) 84 16. ÇAĞIN ARAÇLARINI İYİ KULLANAMAMA: En önemlileri Siyaset ve kitle iletişim araçları. "Yeryüzünde bozgunculuk yapıp dirlik düzenlik vermeyen bozguncularınemrine uymayın ." ( Şuara 151– 152) “Ey iman edenler! Eğer fasıkın biri size bir haber getirirsen onun doğruluğunu araştırın.Yoksa bilmeden bir topluluğa sataşırsınız da sonra yaptığınızdan pişman olursunuz.” “(Hucurat 6) 17. BÖLGECİLİK, IRKÇILIK: Ir kçılık Batıl bir inanç, İslam Hak bir dindir. “Ey insanlar!Doğrusu biz sizi bir erkekle bir dişiden yarattık. Ve birbirinizle tanışmanız için sizi milletlereve kabilelere ayırdık. Muhakkak ki Allah yanında en değerli ve en üstününüz O'ndan en çokkorkanınızdır. Şüphesiz Allah bilendir, herşeyden haberdar olandır.” “(Hucurat 13) ALLAH UYARIYOR 1- Sakın,Hainlerin savunucusu olma (Nisa 105) 2- Sakın,Cahillerden olma (Enam 35) 3- Sakın,Gafillerden olma (Araf 205) 4- Sakın,Şüphe ednlerden olma (Yunus 94) 5- Sakın,Allah’ın ayetlerini yalanlayanlardan olma (Yunus 95) 6- Sakın, Müşriklerden olma (Yunus 105) 7- Sakın,Ümit kesenlerden olma (Hicr 55) 8- Sakın ,Kafirlerin destekçisi olma (Kasas 86) 9- Sakın,Allah ile beraber başka ilah edinme (Kasas 88) KUR’AN’A GÖRE İNSAN İLİŞKİLERİNDE 10 KURAL 1- Size gelen haberi araştırın (Hucurat 6) 2- İnsanların arasını adaletle düzeltin (Hucurat 9) 3-Kimseyle alay etmeyin (Hucurat 11) 4- Birbirinizi ayıplamayın (Hucurat 11) 5- Birbirinize lakap takmayın (Hucurat 11) 6- Zandan sakının (Hucurat 12) 7- Birbirinizin kusurunu araştırmayın (Hucurat 12) 8- Gıybet etmeyin (Hucurat 12) 9- Hoşgörülü olun (Ali imran 159) 10- Bütün inançlara saygılı olun (Enam 108) KUR’AN’A GÖRE ŞEYTANIN ÖZELLİKLERİ 1- Sinsi ve yalancıdır ( İbrahim 22) 2- İnsanlara korku vermeye çalışır (Ali imran 175) 3- Müminlerin arasını bozmaya çalışır (İsra 53) 854- İnsanları sözde onlara iyilik yaptığına ikna etmeye çalışır (Araf 20) 5- Allah’ın adını kullanarak saptırmaya çalışır (Fatır 5) 6-Yalan vaatlerde bulunur (İbrahim 22) 7-Kuruntular a ve kuşkulara düşürmeye çalışır (Nisa 119) 8- Fakirlik korkusu vermeye çalışır (Bakara 268) 9- Kibir vermeye çalışır (Sad 74) 10- Gösteriş için ibadet etmeye teşvik eder (Nisa 38) 11- Duygusallık telkini yapar (İsra 64) 12- Detaylara daldırır (Bakara 67) KUR’AN’A GÖRE MÜMİNLERİN ÖZELLİKLERİ 1- Açıklanınca hoşlarına gitmeyecek şeyleri sormazlar (Maide 101) 2-Adaletlidirler (Nisa 58) 3-Ahirete kesin olarak inanırlar (Bakara 4) 4-Alay etmezler (Hucurat 11) 5-Alçakgönüllüdürler (Hac 34) 6- Allah karşısında acizliklerini bilirler (Cin 22) 7- Allah’a asla şirk koşmazlar (Furkan 68) 8- Allah’ın adı anıldığı zaman kalpleri ürperir (Enfal 2) 9- Allah’ın ayetlerini menfaatle değiştirmezler (Ali imran 199) 10-Allah'a asla nankörlük etmezler ( Neml 40) 11-Allah'a güvenip- dayanırlar (Ali İmran 160) 12- Allah'a şükrederler (Bakara 172) 13- Allah'a yakınlaşmak için gayret ederler (Maide 35) 14- Allah'ı herşeyin üzerinde tutarlar (Ali İmran 173) 15- Allah'ın ayetlerine gönülden boyun eğerler (Bakara 112) 16-Alla h'ın dinini tebliğ ederler (Cin 23) 17- Allah'ın sınırlarını korurlar (Maide 87) 18- Allah'tan bağışlanma dilerler (Ali İmran 16) 19- Allah'tan başka ilah aramazlar (Ali İmran 64) 20- Anne babalarına öf bile demezler (İsra 23) 21- Arkadan konuşmaz ve kusur araştırmazlar (Hucurat 12) 22- Asıl hedefleri Allah'ın rızasıdır (Kehf 28) 23- Asla ümitsizliğe kapılmazlar (Yusuf 87) 24- Atalarına körü körüne uymazlar (Maide 104) 25- Barıştırıcı ve uzlaştırıcıdırlar (Hucurat 10) 26- Bilenlere danışırlar (Nisa 59) 8627- Birbirlerine danışarak hareket ederler (Şura 38) 28- Birbirlerine düşkündürler (Haşr 10) 29- Boş şeylerden yüz çevirirler (Müminun 3) 30- Cahillerle asla tartışmazlar (Furkan 63) 31- Cesur ve kararlıdırlar (Araf 195) 32- Çoğunluğa değil hakka uyarlar (Enam 116) 33- Daima Allah'ı anarlar (Ali İmran 191) 34- Daima iyi ve güzel davranışlarda bulunurlar (Bakara 277) 35- Darlıkta da bollukta da infak ederler (Ali imran 134) 36- Diğer dinlere sövmezler (Enam 108) 37- Diğer müminlerle biraradadırlar (Tevbe 119) 38- Dinde aşırılığa kaçmazlar (Maide 87) 39- Duygularıyla değil akıl ile hareket ederler (Ankebut 8) 40- Dünya hayatına bağlanmazlar (Kehf 28) 41- Emanete hıyanet etmezler (Müminun 8) 42- Fedakardırlar (Haşr 9) 43-Gayba iman ederler (Bakara 3) 44- Gerçekten felaha kavuşanlardır (Müminun 1) 45- Gizli ya da açık infak ederler (Rad 22) 46- Güç ve imkanlarına değil sadece Allah'a güvenirler (Bakara 249) 47- Güvenilir insanlardır (Araf 68) 48- Hakkı bile bile gizlemezler (Bakara 42) 49- Haksız yere cana kıymazlar (Enam 151) 50- Hatalarında direnmezler (Ali İmran 135) 51- Hayatlarının tamamını Allah'ın rızası için yaşarlar (Enam 162) 52- Hayırlarda yarışırlar (Ali İmran 114) 53- Her şeyin Allah'tan olduğunu bilirler (Yunus 49) 54- Hiçbir kuşkuya kapılm adan iman ederler (Hucurat 15) 55- Hoşgörülü ve bağışlayıcıdırlar (Bakara 263) 56- İnananlara sen mümin değilsin demezler (Nisa 94) 57- İnkarcılara karşı caydırıcıdırlar (Enfal 57) 58- İnkarcılardan yüz çevirirler (Zariyat 54) 59- İnsanların kusurlarını affederler (Ali imran 134) 60- İsraf etmezler (Furkan 67) 61- İtidallidirler (Lokman 19) 62- İyiliği emreder, kötülükten menederler (Tevbe 71) 63- Kınayıcının kınamasından asla korkmazlar (Maide 54) 8764- Kıyamet gününden korkarlar (Nur 37) 65- Kıyamet gününe kesin olarak inanırlar (Enbiya 49) 66- Kızdıkları zaman öfkelerini yenerler (Ali İmran 133) 67- Kibirli değildirler (Furkan 63) 68- Kimsenin hakkını yemezler (Bakara 188) 69-K ötü zandan ve gıybetten kaçınırlar (Hucurat 12) 70- Kötülüğe en güzel şekilde karşılık verirler (Kasas 54) 71- Kuran ayetleri Allah korkularını ve imanlarını arttırır (Enfal 2) 72- Kuran'a kuvvetle bağlanmışlardır (Bakara 121) 73- Mallarıyla ve canlarıyla cihat ederler (Tevbe 20) 74- Merhametli ve yumuşak huyludurlar (Hud 75) 75- Müminlere karşı alçakgönüllüdür (Maide 54) 76- Münafık karakterlileri aralarında barındırmazlar (Tevbe 83) 77- Münafıklarla mücadele ederler (Tevbe 73) 78- Müslüman olması için kimseye baskı yapmazlar, zor kullanmazlar (Bakara 256) 79-Namaza titizlik gösterirler (Enfal 3) 80- Namazlarını huşu içinde ve dosdoğru kılarlar (Müminun 2) 81- Namuslarını korurlar (Müminun 5) 82-Ölmekten veya öldürülmekten kesinlikle korkmazlar (Tevbe 111) 83- Resullerden hiçbiri diğerinden ayrı tutmazlar (Bakara 136) 84- Sabırlıdırlar (Ali İmran 200) 85- Sadece Allah'ı ve inananları dost edinirler (Maide 55) 86-Söz verdiklerinde sözünde dururlar (Bakara 177) 87- Sözlerine sadıktırlar (Müminun 8) 88-Sözün en güzelini söylerler (İbrahim 24) 89- Suçlulara arka çıkmazlar (Mümtehine 1) 90- Şahitliklerini dosdoğru yaparlar (Furkan 72) 91- Şeytanın etkisine girmezler (Araf 201) 92- Temizliğe büyük önem verirler (Müddesir 5) 93-Tüm güçleriyle Allah yolunda mücadele ederler (Hac 78) 94- Yalnızca Allah’a dayanıp güvenirler (Mücadile 10) 95- Yalnızca Allah'a ibadet ederler (Yunus 104) 96- Yalnızca Allah'tan korkup sakınırlar (Ali İmran 102,Enfal 2) 97- Yapmayacakları şeyleri söylemezler (Saff 3) 98- Yardımın ancak Allah'tan olduğunu bilirler (Ali İmran 13) 99-Yeryüzünde alçakgönüllü olarak yürürler (Furkan 63) 100- Yetimin hakkını kesinlikle yemezler (Nisa 2) 88101- Yoksulları korurlar (İnsan 8) 102- Yoksuluk yüzünden evlatlarını öldürmezler (Enam 151) 103- Yolda kalmışa yardım ederler (Bakara 177) 104- Zekatlarını hakkıyla verirler (Bakara 177) 105- Zinaya yaklaşmazlar (Furkan 68) 106- Zorluklardan yılmazlar (Bakara 156) KUR’AN’A GÖRE ALLAH KİMLERİ SEVMEZ 1- Allah fesadı sevmez (Bakara 205) 2-Allah zalimleri sevmez (Ali imran 57) 3- Allah şımaranları sevmez (Kasas 76) 4-Allah hainlik edenleri sevmez (Enfal 58) 5- Allah bozguncuları sevmez (Maide 64) 6- Allah küfre sapanları sevmez (Ali imran 32) 7- Allah zulme sapanları sevmez (Ali imran 140) 8- Allah azıp sınırı aşanları sevmez (Maide 87) 9-Allah israf edenleri sevmez (Enam 141) 10- Allah fesat peşinde koşanları sevmez (Kasas 77) 11- Allah haddi aşanları/azmışları sevmez (Araf 55) 12-Allah hiçbir haini/nankörü sevmez (Hac 38) 13- Allah kasılıp böbürlenen şımarıkları sevmez (Nisa 36) 14-Allah sürekli hainlik eden günahkâ rı sevmez (Nisa 107) KUR’AN ‘A GÖRE ALLAH’IN SEVDİKLERİ 1-Allah, ihsan sahiplerini sever. (Bakara, 2/195) 2-Allah, çokça tevbe edenleri sever (Bakara, 2/222) 3-Allah, temizleri sever. ( Tevbe, 9/108) 4-Allah, takva sahiplerini sever (Âl- i İmran, 3/76) 5-Allah, sabredenleri sever. (Âl- i İmran, 3/146) 6-Allah, tevekkül edenleri sever. (Âl- i İmran, 3/159) 7-Allah, adaletli olanları sever. (Maide, 4/42 ) 8-Allah, kendi yolunda saf saf mücadele edenleri sever. (Saf, 61/4) 9-Allah, İman edenleri s ever (Ali İmra n 134) 10-Allah, Resülüne Uyanları Sever (Ali İmran 31) 11-Allah, Muttakileri Sever (Ali İmran 76) 12-Allah, Muhsinleri Sever (Bakara 195) 89 KUR’AN’A GÖRE NASIL KONUŞMALIYIZ 1- Kibarca konuşun (Bakara 83) 2- Gerçeği konuşun (Ali imran 17) 3- Adaleti konuş (Enam 152) 4- Zarifçe konuşun (İsra 23) 5- Dürüst konuşun (İsra 28) 6- Nazikçe konuşun (İsra 53) 7- Yumuşak dilli konuşun (Taha 44) 8- Yalansız konuşun (Hac 30) 9- Anlamlı konuşun (Müminun 3) 10- Düzgün konuşun (Ahzab 70) ALLAH KUR’AN’I NASIL TANIMLIYOR 1- Tek sorumlu olduğumuz kitap (Zuhruf 44) 2-Eksiksiz (Enam 115) 3-Yeterli (Ankebut 51) 4- Apaçık (Yasin 69) 5- Korunmuş (Hicr 9) 6- Kolaylaştırılmış (Kamer 17) 7- Ayrıntılı (Enam 114) 8- Dinde her şeyi açıklayan (Nahl 89) 9- En doğru yola iletici (İsra 9 ) 10-R ehber ve şifa (Fussilet 44) KUR’AN’A GÖRE KİMLER ZALİMDİR 1- Allah’a ortak koşanlar (Ali imran 151) 2- Kur’an’a sırt çevirenler (Secde 22) 3- Kur’an’la yönetmeyenler (Maide 45) 4- Allah’a teslim olmayanlar (Enam 17) 5- Kuran’a aykırı kanun yapanlar (Şura 21) 6- Kur’an’a aykırı davrananlar (Enam 21) 7- Allah hakkında yalan uyduranlar (Yunus 17) 8- İnsanları Kur’an’dan engelleyenler (Enam 157) 9- Kur’an dışı helal haram uyduranlar (Enam 144) 10- Kendisini malın mülkün sahibi sayanlar (Kehf 35) 11- Hz.Muhammedin büyülendiğini söyleyenler (İsra 47) 12- Kendisine Allah’ın bir şeyler yazdırdığını iddia edenler (Enam 93) 90 KUR’AN’A GÖRE MÜNAFIKLARIN ÖZELLİKLERİ 1- Müslümanları aldatmaya çalışırlar (Bakara 9) 2- Kalplerinde hastalık vardır (Bakara 10) 3- Fesatçıdırlar (Bakara 11) 4- Müslümanları Küçümserler (Bakara 13) 5-Mü slümanları alaya alırlar (Bakara 14) 6-Kâfirleri dost edinirler (Nisa 139) 7- İman ile küfür arasında bocalarlar (Nisa 143) 8- Dini, yalnız bir tarafından tu tup, bir yönüyle kulluk ederler (Hac 11) 9- Allah'ın indirdiği ile değil; tağutun hükmü ile hükmedilmek isterler (Nisa 60) 10-Yalan yere yemin ederler (Mücadile 16) 11-Cihaddan kaçarlar (Tevbe 81) 12-Mü'minlere kin beslerler (Ali İmran 119) 13- Mü'minlerin iyiliğe uğramalarına üzülüp başlarına bir bela geldiğinde sevinirler (Ali İmran 120) 14-Kötü propaganda yaparlar (Nisa 83) 15- Korkaktırlar (Tevbe 56) 16- Ellerine fırsat geçince müslümanlara suikast tertip eder ve gizli planlar kura rlar (Tevbe48) 17-Mü'minlere iftira atarlar (Nur 11) 18- Namaz konusunda üşengeç ve tembeldirler. Gösteriş yaparlar (Nisa 142) 19-Kâfi rler hesabına casusluk yaparlar (Maide 41) 20-Allah'tan kork denilince, tersini yaparlar (Bakara 206) 21- Kur'an'ı yanlış yorumlarlar (Ali İmran 7) 22-Pey gamber'in hükmüne razı olmazlar (Nisa 65) 23-Müslüm anları kâfir yapmaya çalışırlar (Nisa 89) 24- Müslüman olduklarını iddia ettikleri halde, Kur'an'ın bir kısmını kabul etmezler (Bakara85) 25- Dış görünüşleri aldatıcıdır (Münafikun 4) 26- Kötülüğü emredip, iyilikten men ederler (Tevbe 67) 27-Zekât vermek istemezler, dönektirler (Tevbe 75) 28-Bölücüdürler (Tevbe 107) KUR’AN’A GÖRE MÜŞRİKLERİN ÖZELLİKLERİ 1 - Cahildirler. Allah'ı gereği gibi tanımazlar. (Zümer: 67) 2 - Delile dayanmazlar. (Yunus: 36) 913 - Atalar ının yolunu körü körüne taklit ederler. (Saffat: 69-71) 4 - Ne yapacaklarını bilmeyen şaşkın kimselerdir. (Hac: 31, ) 5 - Alimlerini ve din adamlarını Rab olarak benimserler (Tevbe: 31) 6 - İlahlarının insanları çarpacağına inanırlar. (Hud: 54) 7 - Allah'tan başkalarına da dua ve kulluk ederler. (Nisa: 36, ) 8 - Kalplerinde korku vardır. (Al- i İmran: 151) 9 - Tek Allah'a çağrıldıkları zaman inkar ederler, O'na ortaklar koşulunca iman ederler. (Mü'min: 12) 10 - Allah'tan başkalarına da teslim olurl ar. (En'am: 163,) 11 - Allah'tan başkasının da gaybı bileceğini iddia ederler. (Kehf: 26, Cin: 26) 12 - Allah'a karşı kurtarıcı, şefaatçiler edinirler. (En'am: 94) 13 - Dinde kanunlar koyan ortaklar edinirler. ( Şura: 21), 14 - Açık delilleri ve hak dini yalnız başına hoş görmezler. (Tevbe: 33, ) 15 - Dinlerini parça parça ederler, yanlarındaki ile öğünürler (Rum: 31-32, Mü'minun: 53) 16 - Dini ayakta tutmayanlar, onda ihtilaf ederler (Şura: 13) 17 - Şeytan onlara nüfuz eder, onlar da şeytanı veli edinirler (Nahl: 100) 18 - Mü'minlere şiddetli düşmanlık gösterirler. (Maide: 82), 19 - Allah'a her yönüyle yönelmezler (En'am: 79, 161, ) 20 - Allah'ı severcesine endadlarını (O'na denk tuttuklarını) da severler. (Bakara: 165) 21 - Allah'la beraber ortak koştuklarına da paylar ayırırlar. Allah'a ayırdıklarını ortaklarınaverirler; ama ortaklar için ayırdıklarını Allah'a tahsis etmezler. (En'am: 136) 22 - Allah'ın ayetlerinden yüz çevirirler, ayetlere uym azlar (Kasas: 87-88,) 23 - Ortak koşup veli edindikleri zatların Allah ile kendi aralarında aracı, vesile olduğuna i nanırlar. (Zümer: 3, ) 24-Onlara üzücü sözler söylerler. (Al- i İmran: 186) 25- Allah'tan başkalarından gaybi yollarla fayda ve zarar beklerler. (Furkan: 2-3, ) KUR’AN’A GÖRE KAFİRLERİN ÖZELLİKLERİ 1- İman Etmezler .(Bakara-6) 2- Hz.Muhammed’in Peygamberliğini İnkar Ederler (Yunus-2) 3- Kafirlerin Dostları -Otori teleri Şeytanlar ve Tagutlardır (Bakara-257) 4-Kafirler All ah’ın Nurunu Söndürmek İsterler (Tevbe-32) 5-Kafi rler Kur’an’ı İnkar Ederler (Enam-7) 6- Kafirler,Peygamberden İnanmayacakları Mücizeler İsterler (Enam-37) 7-Kafirler Al lah’ın Ayetlerini İnkar Ederler (Enfal-31) 8- Kafirler Ahireti İnkar Ederler (Araf-45) 9-Kafirler Öldükte n Sonra Dirilmeyi İnkar Ederler (Enam-29) 9210-Kafirler Fakirleri-Güçsüzleri Küçük Görürler (Hud-27) 11-Kafirlerin Kalbleri Birbirine Benzer (Bakara-118) 12- Kafirler Mallarını,Allah Yolundan Çevirmek İçin Harcarlar (Enfal-36) 13-Kafirle r Birbirlerinin Yardımcılarıdır (Enfal-73) 14-Kafirler Nankördürler (Nahl-55) 15- Kafirler İnfak Etmezler (Yasin-47) 16- Kur’an Ayetleri Kafirlerin Küfrünü Artırır (Tevbe-124-125) 17- Kafirler Dünyalıkla Övünürler (Sebe-34-35) 18-Kafirler Dünya Hayatını Ahirete Üstün Tutarlar ( İbarahim -3) 19-Kafirler Zanla Hareket Ederler (Yunus-36) 20-Kafir ler Yaratıkların En Kötüleridir (Beyyine-6) 21-Kafirle r Batılın Mücadelesini Yaparlar (Kehf-56) 22-Kafir ler Hayatın Dış Yüzüne Bakarlar (Rum-7) 23-Kafirlerin Yaptıkları İyi İşler Boşa Gider (Bakara-217) 24-Kafirler Allah’ın Nimetinden Sadece Dünyada Yararlanırlar (Hicr-3) 25- Kafirler Ahirette “Keşke Müslüman Olsaydık” Diye Hayıflanırlar (Hicr-2) 26-Kafirlere Allah ve Melekler Lanet Ederler (Bakara-161) 27-Ka firler Allah’a Zarar Veremezler ( Ali İmran -177) 28-Allah Ka firlere Mühlet Vermiştir ( Ali İmran -178) 29- Kafirlerin Ne Malları Ne de Evlatları Kendilerine Fayda Vermez ( Ali İmran -10) 30-Allah Kafirlere Hidayet Etmez (Bakara-264) 31- Kafirler Azabı Gördükleri Zaman Tekrar Dünyaya Dönmek İsteyeceklerdir ( Fatır -37) 32-K afirler Kurtuluşa Eremezler (Kasas-82) 33-Kafirl er Müminleri Saptırmak İsterler (Araf-45) 34-Kafirler Müminlerle Alay Ederler (Bakara-212) 
 KUR’AN’A GÖRE RAHMAN’IN HAS KULLARI 
1-Tevazu içerisindedirler
2- Tatlı dil li ve güzel sözlüdürler
3-Geceleri namaz kılarlar 
 4- Allah’ın azabından korkarlar 
 5-Harcamada itidal içerisindedirler
6- Şirk, kasten adam ö ldürme ve zinadan uzak dururlar
7- Yalancı şahitlik yapmaktan ve yalan konuşmaktan sakınırlar 
 8- Yapılan va az ve nasihatleri kabul ederler
9- Daima Allah’a tazarru içerisinde dua ederler (Furkan suresi 63. den 74.ayete kadar) 
KUR’AN’A GÖRE YAHUDİLERİN ÖZELLİKLERİ 
 1-Katildir: (Bakara:87) 
 2- Katı yüreklidir: (Bakara:72-81) 
 3- İnatçıdır: (Bakara:60) 
 4- Vefasızdır: (Bakara:83-86) 
 5- Yalancıdır: (Maide:41-42) 
 6-Haindir: (Nisa:46) 
 7- Küstahdır: (Maide:25) 
 8- Saldırgandır (Nisa:153) 
 9-Nankördür: (Bakara:47) 
10-Kibirlidirler (Bakara 247) 
11- Korkaktır (Haşr 13) 
 12-Cimridir (Nisa 53) 
13-Menfaatçidirler (Bakara 87) 
14- Irkçılık yaparlar (Bakara 80) 
KUR’AN’A GÖRE MUTTAKİLERİN ÖZELLİKLERİ 
 Muttaki, takvâ kökünden gelir, aslen "sakınan, çekinen, korkan kimse" mânâlarına gelir. Allâh'tan korkan,haramlardan sakınan, Allah a karsı sorumluluklarının bilincide olan. 1- Allah'a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe inanı rlar (Bakara 4 ,177) 2- Gaybe iman ederler (Bakara 3, Fatır 18, Yasin 11), 3- N amazı kılarlar (Bakara 3 ve 177, Enfal 3), 4- Zekatlarını verirler (Bakara 177), 5- Allah yolunda infak ederler (Bakara 3, Âl- i İmran 134, Teğabün 16), 6- Y akın akrabaya, fakirlere, yetimlere, yolda kalmışlara yardım yaparlar (Bakara 177), 7- İ nsanlara iyilik yaparlar (Âl- i İmran 134, Maide 93, Yusuf 90), 8- M allarından isteyenlere ve yoksullara verirler (Zariyat 19), 9- Allah için mallarıyla ve canlarıyla ci had ederler (Tevbe 44), 10- Geceleri az uyuyup, seher vakitlerinde Allah'tan bağışlanma dilerler (Zariyat 17 ve 18), 11- Öfkelerine hakim olurlar (Âl- i İmran 134), 12- Affedicidirler (Âl- i İmran 134, Nisa 149, Şura 37, 40 ve 43), 13- Verdikleri sözü yerine getirirler (Bakara 177), 14- Yapacakları işleri aralarında istişare ederler (Şura 38), 15- Sabır sahibidirler (Bakara 45 ve 177, Âl- i İmran 17 -20-186, Hud 115, Kehf 28), 16- Kötülük yaptıkları veya nefislerine zulmettikleri zaman Allah'ı hatırlayarak tevbe ederlerve günahlarının bağışlanmasını dilerler, kötülükte ısrar etmezler (Âl- i İmran 134), 17- D oğru söz söylerler (Ahzab 70), 18- D osdoğru olurlar (Tevbe 7), 9419- Rablerinin davetine icabet ederler (Şura 38), 20- Hesap gününden korkarlar (Ra'd 21, Mearic 26- 27, İnsan 7), 21- Irzlarını korurlar (Mü'minun 5-7), 22- B oş şeylerden yüz çevirirler (Furkan 72, Lokman 5, Mü'minun 3), 23- İyilikte yardımlaşırlar (Maide 2), 24- Kötülüğü iyilikle savarlar (Ra'd 22), 25- İyilik etmeleri nedeniyle Allah'ın sevgisini kazanırlar (Al- i İmran 134), 26- Z ulme uğradıklarında - haddi aşmadan - yardımlaşarak haklarını alırlar (Şura 39), 27- Muhsin kimselerdir (Hud 90, Zümer 33-34), 28-Salih amel sahibi kimselerdir (Meryem 60-63), 29- Hidayet üzeredirler (Bakara 5). KUR’AN ‘A GÖRE HAZRETİ MUHAMMED’İN ÖZELLİKLERİ 1- Allah’ın Elçisidir (Yasin 1,4) 2-Son Peygamberdir (Ahzap 40) 3- Evrensel Peygamberdir (Sebe 28) 4- Alemlere Rahmettir (Enbiya 106) 5- Yüce Ahlâk Sahibi ve Güzel Örnektir (Kalem 4) 6- Hz. Muhammed, Müjdeci ve Uyarıcıdır (Fatır 24) 7- Hz. Muhammed, En Güzel Örnektir (Bakara 143)  8- Hz. Muhammed, Öğüt Vericidir (Gaşiye 21) 9- Hz. Muhammed, Yol Göstericidir (Rad 7) 10- Hz. Muhammed, Yumuşak Kalplidir (Ali İmran 159) KUR’AN NEDEN NAZİL OLDU (İNDİRİLDİ) 1-Yol göstersin (Bakara 2) 2- Üzerinde derin derin düşünülsün (Muhammed 24) 3- Akıl sahipleri ders alsın (Sad 29) 4- Düşünülüp öğüt alınsın (Kasas 51) 5- Düşünülüp kavranabilsin (Zuhruf 2) 6- Anlayasınız (Zuhruf 3,4) 7- Uyarıları anlaşılsın (Şuara 7) 8- Aklınızda kalsın (Kasas 51) 9- Sorumluluklarınızı anlayın (Zümer 28) 10- Anlaşılsın (Kasas 85) 11- Düşünülüp ders alınsın (Duhan 59) 12- Kolayca anlaşılsın (Kehf 1) 9513- Düşünülüp kavransın (Zuhruf 3) 14- Kolay anlaşılsın (Hadid 17) 15- İbret alınsın (Zümer 27) 16- Gerçek apaçık ortaya çıksın (Bakara 159) 17-Kalplere kolayca nüfuz etsin (Ankebut 49) 18- Ders alınsın (Nur 1) 19- İnsanlar onunla uyarılsın (Hucurat 45) 20-Rahmet olsun (Lokman 3) 21-Yol göstersin (Lokman 3) 22- Başvurulsun (Nisa 61) 23- Düşüne düşüne okunsun (Müzemmil 4) 24- İnsanlığa öğüt olsun (Tekvir 27) 25- Uyarı olsun (Tekvir 27) 26- Kalplere yerleşsin (Furkan 32) 27- İnsanlara açıklansın (Ali imran 187) 28- Vakit geç olmadan gereği yapılsın (Hadid 16) 29-Müslümanlar ona uysun (Zümer 18) 30-Onunla amel edilsin (Cuma 5) 31- İnsanlara imtihan konusu olsun (Zuhruf 44) 32- Ne dediği dinlensin (Mülk 10) 33- Din tamamlansın (Fetih 28 ) 34- İnanç konusunda şüpheyi gidersin (Bakara 147) 35-Hakikati ortaya koysun (Zümer 41) 36- İnsanlar onunla hükme tsin (Ali imran 23) 37-Müslümana her konuda fikir versin (Furkan 33) 38-Peygamber onunla hükmetsin (Nisa 105) 
 39- İnsanları karanlıktan aydınlağa çıkarsın (Hadid 9) 40-Kendisine uyulsun (Araf 203) *Diye Yüce Allah tarafından Hz.Muhammed aracılığıyla Kur’ an gönderildi. *Kutsal kitabımız Kur’an’daki emir ve yasaklar bunlarla sınırlı değil, daha fazla.* Ben burada kısa ve öz bir şekilde temel emir ve yasakları gösterdim. *Yüce Allah bizleri Kur’an’dan ayırmasın ! 96

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...