Anadolu'yu Kana Bulayan Baycu Noyan Kimdir
Moğolların 1230 yılında geniş bir imparatorluk alanına ulaştıktan sonra, yüzünü Anadolu'ya dönmesiyle batı ucundaki komutanlık görevini sürdüren Baycu Noyan Moğollar adına oldukça büyük başarılar sağlayan tarihimizi ve Anadolu'yu yakından ilgilendiren komutandır.
Noyan Moğol İmparatorluğu için çok önemli bir komutan olsa da ne yazık ki Anadolu'da pek çok masum Türk'ün kanını dökmüş ve şehirleri yakıp yıkmıştır.
Baycu Noyan Kimdir
Moğolların en iyi savaşçılarının çıktığı Besud kabilesinden doğan Baycu Noyan (1201-1260), Cengiz Han'ın büyük komutanlarından olan Jebe'nin yeğenidir.
İlk etapta Cormagon Noyan'nın himayesi altında, onun saflarında Kafkasya bölgesinde askeri faaliyetlerde bulunmuştur.
Büyük başarılar sergileyen Baycu Noyan 1241 yılında Cormagon Noyan' ın hastalanıp ölmesinin ardından Mugan'daki Mogol birliklerinin başına getirilmiştir.
Daha sonra Anadolu'da etkin halde bulunan Anadolu Selçuklularında başlayan isyanlar nedeniyle zayıflamasını fırsat bilen Baycu Noyan, 1242 yılında Ermeni ve Gürcülerin de bulunduğu ordusuyla Erzurum'a girmiş, şehirde katliamlar yapmıştır.
Erzurum bölgesini tamamen tahrip edip, yakıp yıkan Baycu Noyan komutasındaki Moğollar şehri terk ederek Mugan'a dönmüşlerdir.
Baycu Noyan, daha sonra Selçuklu hükümdarı II.Gıyaseddin Keyhüsrev komutasındaki Selçuklu ordusuyla, 1243 yılında yapılan Kösedağ savaşında Selçukluları yenilgiye uğratmıştır.
Galibiyetinin ardından kendisine teslim olan Sivas'a girmiş ve şehri tamamen yıkmıştır. Sivas'tan ayrıldıktan sonra Azerbaycan'a döneceği esnada, Kayseri ve Erzincan gibi şehirleri alıp Azerbaycan'a dönmüştür. Kösedağ Savaşı ve aldığı şehirlerin ardından Anadolu Selçukluları, Moğollara bağlı bir devlet olmuştur.
Baycu Noyan'nın yaptığı başarılarıyla birlikte, Moğol Devletinin Orta Asya'dan, Çin'e ve Anadolu'ya kadar uzanan büyük bir hakimiyet alanına kavuşmalarıyla birlikte, kendi içinde yönetim ve ulaşım sorunu çeken bir devlet haline gelmiştir.
Bunun üzerine Moğol hükümdarları, valileri ve komutanları, Karakum da toplanarak bir istişareye varmış ve Çin bölgesi Kubilay'a bırakılmış, İran ve İslam toprakları ise yeni Şehzade Hülagü'ye devredilmiştir.
Hülagü, daha sonradan İlhanlılar adıyla anılacak olan İran'a doğru ordusunu toplayarak ilerlemiş, hedefi Tüm İslam toprakları ve Orta Doğu olmuştur.
Bu sırada Baycu Noyan bir müddet görevden alınmış, görevden alınmasına sebep olan komutan öldürülünce tekrar İran birliklerinin komutanlığına getirilmiştir.
Hülagü'nün İran ve batı bölgelerine ilerlemesiyle, orduya hakimiyet alanı sağlamak, kışın ve yazın kullanılacak olan konaklama yeri ayarlamak için Baycu Noyan tekrar Anadolu'ya hareket etmiştir.
1245 yılında ilk etapta Diyarbakır ve Ahlat gibi bölgelerin alınmasının ardından, Aksaray ele geçirilmiş, son olarak gözünü Anadolu Selçukluların başkenti ve kalbi olan Konya'ya dikmiş ve ordusunu Konya'ya ilerletmiştir.
1256 yılında, acımasız Moğol ordusu Konya'yı kuşattığı sırada, halk tedirgin bir bekleyiş içinde beklemekteydi, şehirde kalan tek Selçuklu komutanı olan Nizamettin Ali verdiği bir Cuma hutbesinde kurtulmalarına dair tek yolun, halkın bütün mallarından vazgeçmesi olduğunu söyler.
Bunun üzerine Konya halkı, bütün varlıklarını Moğollara teslim etmesi için Nizamettin'e verirler. Toplanan altın ve hazinelerle Baycu Noyan'a şehri serbest bırakması karşılığında toplanan hazine verilir.
Ancak Baycu Noyan Hülagü Han'a Konya' yı yıkacağını dair söz verdiğini söylemesi üzerine, Nizamettin Ali sadece Konya'nın surlarını yıkmasını ve böylece vermiş olduğu sözü yerine getirmiş olacağını söylemesi üzerine, Baycu Noyan sadece Konya'nın dış surlarını yıkar ve şehre dokunmadan geri döner.
Nizamettin Ali ile Baycu Noyan arasında bazı ilginç diyaloglar yaşanır. Rivayete göre Nizamettin Ali hazineyi teslim etmeye geldiğinde, Baycu Noyan'nın hanımı ona şarap ikram eder.
Nizamettin Ali haram olduğundan içmez, bunun üzerine Baycu Noyan'nın hanımı biz içiyoruz ya der, O da siz kafirsiniz içersiniz deyince bunun üzerine kadın "Biz kafir olduğumuz halde sizi yeniyoruz, sizden üstünlüğümüz nedendir" diye sorar, Nizamettin Ali de biz Allah'ın emirlerinden uzaklaşmaya başladık, bunun üzerine Allah sizi güçlendirdi der.
Baycu Noyan, tüm ordusuyla Konya'yı kuşattığı sırada ilginç bir hadise meydana gelmiştir. Moğollardan korkan ve can tehlikesi yaşayan halk, can havliyle Hazreti Mevlana Celaleddin Rumi'nin kapısını çalmış, kuşluk vakti evinden çıkan Hz. Mevlana tüm Konya halkını arkasına alarak, Moğolların kuşattığı şehrin surlarına çıkmış ve yüksek bir alanda namaza durmuştur.
İlk etapta bu maneviyatı yüksek veliyi gören Moğol askerleri korkmuş ve panik içinde ok atmaya çalışmışlar, ancak bırakın ok atmayı okun yaylarını bile gerip atamamış ve oldukları gibi kalmışlar.
Bunun üzerine Baycu Noyan'a haber gönderilerek askerlerin öylece kala kaldıkları söylenmiştir.
Baycu Noyan aldığı haber üzerine sinirlenerek okunu istemiş, okunu Hazreti Mevlana'ya doğrultarak atmış, ancak attığı oklar her seferinde geri dönmüş, attığı üçüncü okun sonunda ayakları kitlenmiş ve ok atmaktan vazgeçmiştir.
Daha sonradan askerlerine dönüp "Bu şehri kuşatmaktan iyi ki vazgeçmişim, her şehirde böyle bir adam olsa hiçbir şehri alamazdık, bu adamın gazabından korkalım" dediği rivayet edilir. Bu olayı Hz. Mevlana'nın kaynaklarından olan Eflaki'den bilmekteyiz.
Konya'daki kuşatmanın ardından, Baycu Noyan tekrar geri döner ve Hülagü'nün ilerde işini kolaylaştırmak için Elbistan'ı alır. Ardından Baycu Noyan'nın İran ve Bağdat seferlerine yardımcı olduğu bazı tarihi kaynaklarda geçmektedir.
Ancak Baycu Noyan'nın nasıl öldüğü konusunda net bir bilgi yoktur. İddia odur ki Halife Mustasım Billah ile gizlice yazışması sonucu ihanet ettiği düşünülerek, Hülagü Han tarafından öldürtülmüştür.
Moğollar geniş bir hakimiyet alanı içerisinde kurdukları imparatorlukları için gittikleri bölgeleri yakıp yıkmaktan başka bir şey getirmemişlerdir.
Hakim oldukları bölgelerin ele geçirilerek ilerlemelerinde sadece Cengiz Han etkili olmamış, Baycu Noyan gibi yetenekli komutanlar sayesinde Moğollar bir devre damgasını vurmuştur.
Baycu Noyan bizim açımızdan, Anadolu'da yakıp yıktığı şehirlerin tarihini silmesi ile kanla anılan komutanlardan biri olmuştur.
Çoğu tarihçiye göre Baycu Noyan İlhanlılar devletinin kurulmasını sağlayan komutan olmuştur.