09 Eylül 2017

KUTSAL KİTAP 2. SAMUEL YİRMİÜÇÜNCÜ BÖLÜM


KUTSAL KİTAP 2. SAMUEL
YİRMİÜÇÜNCÜ BÖLÜM
2.SAMUEL
GİRİŞ

1.Samuel'in devamı olan 2. Samuel Kitabı Kral Davut'un krallığının bir tarihçesidir. Davut önce Yahuda oymağının (1-4 bölümleri), sonra bütün İs­rail'in kralı oldu (5-24 bölümleri).
2. Samuel Kitabı Davut'un krallığını pekiştirmek ve birliği sağlamak için içte ve dışta düşmanlarıyla nasıl bir mücadeleye giriştiğini canlı bir şekilde anlatır. Ayrıca Tanrı'nın Davut'la yaptığı antlaşmayı ve Davut'un yerine tah­ta kimin geçeceğini anlatır.
Davut imanlı, Tanrı'ya bağlı ve halkın saygısını kolayca kazanan biri ola­rak tanıtılıyor bu kitapta. Bazen de acımasız, bencil duygularına kapılıp gü­nah işleyen biri olarak da tanıtılıyor. Ama Rab'bin Peygamberi Natan güna­hını ortaya çıkarınca, itiraf etti ve Tanrı'nın ona vereceği cezayı kabul etti.
Davut'un yaşamı ve başarıları İsrail halkını o denli çok etkiledi ki, kendi­sinden sonra halk sıkıntıya düştüğünde onun soyundan gelecek ve ona benze­yecek bir kral için özlem duydu.

Ana Hatlar
1:1-4:12            Davut'un Yahuda krallığı
5:1-24:25          Davut'un bütün İsrail krallığı
a.5:1-10:19       İlk yıllar
b.11:1-12:25      Davut'la Bat-Şeva olayı
c.12:26-20:26    Sıkıntılar ve zorluklar
ç.21:1-24:25      Son yıllar

Davut Saul'un Ölüm Haberini Duyuyor
1 Saul'un ölümünden sonra Amalekliler'e karşı kazandığı zaferden dönen Davut Ziklag'da iki gün kaldı.
Üçüncü gün, Saul'un ordugahından giysileri yırtılmış, başı toz toprak içinde bir adam geldi. Adam Davut'a yaklaşınca önünde yere kapandı.
  Davut, "Nereden geliyorsun?" diye sordu. Adam, "İsrail ordugahından kaçıp kurtuldum" dedi.
  Davut, "Ne oldu? Bana anlat" dedi. Adam askerlerin savaş alanından kaçtığını, birçoğunun düşüp öldüğünü, Saul'la oğlu Yonatan'ın da ölüler arasında olduğunu anlattı.
  Davut, kendisine haberi veren genç adama, "Saul'la oğlu Yonatan'ın öldüğünü nereden biliyorsun?" diye sordu.
  Genç adam şöyle yanıtladı: "Bir raslantı sonucu Gilboa Dağı'ndaydım. Saul mızrağına dayanmıştı. Atlılarla savaş arabaları ona doğru yaklaşıyordu.
  Saul arkasına dönüp beni görünce seslendi. "Ben de, 'Buyrun, buradayım' dedim.
  "Saul, 'Sen kimsin?' diye sordu. "'Ben bir Amalekli'yim' diye yanıtladım.
  "Saul, 'Ne olur üstüme var ve beni öldür!' dedi, 'Çünkü çektiğim acılardan kurtulmak istiyorum.'
  10 Bu yüzden varıp onu öldürdüm. Çünkü yere düştükten sonra yaşayamayacağını biliyordum. Başındaki taçla kolundaki bileziği aldım ve onları buraya, efendime getirdim."
  11 Bunun üzerine Davut'la yanındakiler giysilerini yırttılar.
  12 Kılıçtan geçirilen Saul, oğlu Yonatan ve RAB'bin halkı olan İsrailliler için akşama dek yas tutup ağladılar, oruç tuttular.
  13 Davut, kendisine haber getiren genç adama, "Nerelisin?" diye sordu. Adam, "Ben yabancıyım, bir Amalekli'nin oğluyum" dedi.
  14 Davut, "RAB'bin meshettiği kişiye el kaldırıp onu yok etmeye neden korkmadın?" diye sordu.
  15 Sonra adamlarından birini çağırıp, "Git, öldür onu!" diye buyurdu. Böylece adam Amalekli'yi vurup öldürdü.
  16 Davut Amalekli'ye, "Kanından sen kendin sorumlusun" demişti, "Çünkü 'RAB'bin meshettiği kişiyi ben öldürdüm' demekle kendine karşı ağzınla tanıklıkta bulundun." Davut'un Saul ve Yonatan için Yaktığı Ağıt
  17 Davut Saul'la oğlu Yonatan için ağıt yaktı.
  18 Sonra Yaşar Kitabı'nda yazılan Yay adındaki ağıtın Yahuda halkına öğretilmesini buyurdu:
  19 "Ey İsrail, senin yüceliğin yüksek tepelerinde yok oldu! Güçlüler nasıl da yere serildi!
  20 "Haberi ne Gat'a duyurun,
Ne de Aşkelon sokaklarında yayın. Öyle ki, ne Filistliler'in kızları sevinsin, Ne de sünnetsizlerin kızları coşsun.
  21 "Ey Gilboa dağları, üzerinize ne çiy, ne de yağmur düşsün. Ürün veren tarlalarınız olmasın. Çünkü güçlünün kalkanı, bir daha yağ sürülmeyecek olan Saul'un kalkanı orada bir yana atıldı!
  22 "Yonatan'ın yayı yere serilmişlerin kanından,
yiğitlerin bedenlerinden hiç geri çekilmedi.
Saul'un kılıcı hiç boşa savrulmadı.
  23 "Saul'la Yonatan tatlı ve sevimliydiler Yaşamda da ölümde de ayrılmadılar. Kartallardan daha çevik, aslanlardan daha güçlüydüler.
  24 "Ey İsrail kızları! Sizi al renkli, süslü giysilerle donatan, giysinizi altın süslerle bezeyen Saul için ağlayın!
  25 "Güçlüler nasıl da yere serildi savaşta!
Yonatan senin yüksek tepelerinde ölü yatıyor.
  26 "Senin için üzgünüm, kardeşim Yonatan.
Benim için çok değerliydin. Sevgin kadın sevgisinden daha üstündü.
  27 "Güçlüler nasıl da yere serildi! Savaş silahları yok oldu!
Davut'un Yahuda Kralı Oluşu
Bundan sonra Davut RAB'be, "Yahuda kentlerinden birine gideyim mi?" diye sordu. RAB, "Git" dedi. Davut, "Nereye gideyim?" diye sorunca, RAB, "Hevron'a" diye karşılık verdi.
  2 Bunun üzerine Davut, iki eşiyle - Yizreelli Ahinoam ve Karmelli Naval'ın dulu Avigayil'le - birlikte oraya gitti.
  Aileleriyle birlikte adamlarını da götürdü. Hevron'a bağlı kentlere yerleştiler.
  Yahudalılar Hevron'a giderek orada Davut'u Yahuda Kralı olarak meshettiler. Saul'u gömenlerin Yaveş-Gilatlılar olduğu Davut'a bildirildi.
  Davut onlara ulaklar göndererek şöyle dedi: "Efendiniz Saul'u gömmekle ona yaptığınız iyilikten dolayı RAB sizi kutsasın.
  RAB şimdi size bağlılıkla, iyilikle davransın. Bunu yaptığınız için ben de size aynı şekilde iyilik yapacağım.
  Şimdi güçlü ve yürekli olun, çünkü efendiniz Saul öldü. Yahuda halkı beni kralları olarak meshetti."
İsrail'le Yahuda Arasındaki Savaş
  Saul'un ordu komutanı Ner oğlu Avner, Saul oğlu İş-Boşet'i yanına alıp Mahanayim'e götürmüştü.
  Avner onu orada Gilat, Aşurlular, Yizreel, Efrayim, Benyamin ve bütün İsrail'in kralı yaptı.
  10 Saul oğlu İş-Boşet kırk yaşında kral oldu ve İsrail'de iki yıl krallık yaptı. Ancak Yahuda halkı Davut'u destekledi.
  11 Davut Hevron'da Yahuda halkına yedi yıl altı ay krallık yaptı.
  12 Ner oğlu Avner, Saul oğlu İş-Boşet'in adamlarıyla birlikte Mahanayim'den Givon'a gitti.
  13 Seruya oğlu Yoav'la Davut'un adamları varıp Givon Havuzu'nun yanında onları karşıladılar. Taraflardan biri havuzun bir yanına, öteki öbür yanına oturdu.
  14 Avner Yoav'a, "Ne olur gençler kalkıp önümüzde dövüşsünler" dedi. Yoav, "Olur, kalkıp dövüşsünler" diye karşılık verdi.
  15 Böylece Benyamin oymağından Saul oğlu İş-Boşet'ten yana olanlardan on iki kişiyle Davut'un adamlarından on iki kişi kalkıp ileri atıldı.
  16 Her biri karşıtının başından tuttuğu gibi kılıcını böğrüne sapladı; birlikte yere serildiler. Bu yüzden Givon'daki o yere Helkat-Hassurim[i] adı verildi.
  17 O gün savaş çok çetin oldu. Davut'un adamları Avner'le İsrailliler'i yenilgiye uğrattılar.
  18 Seruya'nın üç oğlu - Yoav, Avişay ve Asahel - de oradaydılar. Bir kır ceylanı kadar hızlı koşan Asahel
  19 sağa, sola sapmadan Avner'i kovaladı.
  20 Avner arkasına bakınca, "Asahel sen misin?" diye sordu. Asahel, "Evet, benim" diye karşılık verdi.
  21 Avner, "Sağa ya da sola dön. Gençlerden birini yakala ve kendin için silahlarını al" dedi. Ama Asahel Avner'i kovalamaktan vazgeçmek istemedi.
  22 Avner Asahel'i bir daha uyardı: "Beni kovalamaktan vazgeç! Neden seni yere sereyim? Sonra kardeşin Yoav'ın yüzüne nasıl bakarım?"
  23 Asahel peşini bırakmayı reddedince Avner mızrağının arka ucuyla onu karnından vurdu. Mızrak Asahel'in sırtından çıktı. Asahel orada düşüp öldü. Asahel'in düşüp öldüğü yere varanların tümü orada durup beklediler.
  24 Ama Yoav'la Avişay Avner'i kovalamayı sürdürdüler. Güneş batarken Givon kırsal bölgesine giden yolun üzerindeki Giah'a bakan Amma Tepesi'ne vardılar.
  25 Benyaminliler Avner'in çevresinde toplanarak bir birlik oluşturdular. Bir tepenin başında durup beklediler.
  26 Avner Yoav'a, "Kılıç sonsuza dek mi insanları yok etsin?" diye seslendi, "Bu olayın acıyla sona ereceğini anlamıyor musun? Kardeşlerini kovalamaktan vazgeçmeleri için askerlere ne zaman buyruk vereceksin?"
  27 Yoav şöyle karşılık verdi: "Yaşayan Tanrı'nın adıyla derim ki, seslenmeseydin askerler sabaha dek kardeşlerini kovalamaktan vazgeçmeyecekti."
  28 Sonra Yoav boru çaldı. Herkes durdu. Bundan böyle İsrail halkını ne kovaladılar, ne de onlarla savaştılar.
  29 Avner'le adamları bütün gece Arava Vadisi'nde yürüdüler. Şeria Irmağı'nı geçerek Bitron yolundan[ii] Mahanayim'e vardılar.
  30 Yoav Avner'i kovalamaktan döndükten sonra orduyu topladı. Asahel'den başka, Davut'un adamlarından on dokuz kişi eksikti.
  31 Oysa Davut'un adamları Avner'i destekleyen Benyaminliler'i bozguna uğratıp üç yüz altmış kişiyi öldürmüşlerdi.
  32 Yoav'la adamları Asahel'i götürüp Beytlehem'de babasının mezarına gömdüler. Sonra bütün gece yürüyerek gün doğumunda Hevron'a vardılar.



[i] 2:16. "Helkat-Hassurim": "Kılıç alanı" anlamına gelir
[ii] 2:29. "Bitron yolundan" ya da "Sabah boyunca yürüyerek".  İbranice'si tam anlaşılmıyor
3 Saul'un soyuyla Davut'un soyu arasındaki savaş uzun sürdü. Davut giderek güçlenirken, Saul'un soyu gitgide zayıf düşüyordu.
Davut'un Hevron'da Doğan Çocukları
  Davut'un Hevron'da doğan oğulları şunlardı: İlk oğlu Yizreelli Ahinoam'dan Amnon,
  3 ikincisi Karmelli Naval'ın dulu Avigayil'den Kilav, üçüncüsü Geşur Kralı Talmay'ın kızı Maaka'dan Avşalom,
  dördüncüsü Hagit'ten Adoniya, beşincisi Avital'ın oğlu Şefatya,
  altıncısı Davut'un eşi Egla'dan Yitream. Davut'un bu oğullarının hepsi Hevron'da doğdular.
Avner Davut'a Katılıyor
  Saul'un soyuyla Davut'un soyu arasındaki savaş sürerken, Avner Saul'un soyu arasında güçleniyordu.
  Saul'un Aya kızı Rispa adında bir cariyesi vardı. Bir gün İş-Boşet, Avner'e, "Neden babamın cariyesiyle yattın?" diye sordu.
  İş-Boşet'in sorusuna çok öfkelenen Avner şu karşılığı verdi: "Ben Yahuda tarafına geçen bir köpek başı mıyım? Bugün bile baban Saul'un ailesine, kardeşlerine, dostlarına bağlıyım. Seni Davut'un eline teslim etmedim. Ama bugün bu kadın yüzünden beni suçluyorsun.
  9-10 RAB krallığı Saul'un soyundan alıp Dan'dan Beer-Şeva'ya kadar uzanan İsrail ve Yahuda'da Davut'un krallığını kuracağına ant içti. Ben de bunu Davut için yapmazsam Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın."
  11 İş-Boşet Avner'den korktuğu için ona başka bir şey söyleyemedi.
  12 Avner kendi adına Davut'a ulaklar gönderip şöyle dedi: "Ülke kimin ülkesi? Benimle bir antlaşma yap; o zaman İsrail'in tümünün sana bağlanması için ben de senden yana olurum."
  13 Davut, "İyi" diye yanıtladı, "Seninle bir antlaşma yaparım. Yalnız senden şunu istiyorum: Beni görmeye geldiğinde Saul'un kızı Mikal'ı da getir. Yoksa beni görmeyeceksin."
  14 Öte yandan Davut Saul oğlu İş-Boşet'e de ulaklar aracılığıyla şu haberi gönderdi: "Yüz Filistli'nin sünnet derisi karşılığında nişanlandığım karım Mikal'ı bana ver."
  15 Bunun üzerine İş-Boşet, kadının kocası Layiş oğlu Paltiel'den alınıp getirilmesi için adamlar gönderdi.
  16 Kocası kadını ağlaya ağlaya Bahurim'e kadar izledi; sonra Avner ona, "Geri dön" deyince döndü.
  17 Avner İsrail'in ileri gelenleriyle görüşüp onlara şöyle demişti: "Siz bir süredir Davut'un kralınız olmasını istiyorsunuz.
  18 Şimdi bunu gerçekleştirin! Çünkü RAB, Davut hakkında, 'Halkım İsrail'i kulum Davut aracılığıyla Filistliler'in ve bütün düşmanlarının elinden kurtaracağım' demişti."
  19 Avner Benyaminliler'le de görüştü, İsrail'in ve bütün Benyamin halkının uygun gördüğü her şeyi Davut'a bildirmek üzere Hevron'a gitti.
  20 Avner yirmi kişiyle birlikte Hevron'a, Davut'un yanına vardı. Davut Avner'le yanındakilere bir şölen verdi.
  21 Avner Davut'a, "Hemen gidip bütün İsrail halkını efendim ve kralımın yanına toplayayım" dedi, "Öyle ki, seninle bir antlaşma yapsınlar. Sen de dilediğin her yeri yönetebilesin." Bunun üzerine Davut Avner'i
yoluna gönderdi. O da esenlikle gitti.
Yoav Avner'i Öldürüyor
  22 Tam o sırada Davut'un adamlarıyla Yoav, bir baskından dönmüş, yanlarında birçok yağmalanmış mal getirmişlerdi. Ama Avner Hevron'da Davut'un yanında değildi. Çünkü Davut onu göndermiş, o da esenlikle gitmişti.
  23 Yoav'la yanındaki bütün askerler Hevron'a vardığında, Ner oğlu Avner'in krala geldiğini, kralın onu gönderdiğini, onun da esenlikle gittiğini Yoav'a bildirdiler.
 24 Yoav krala gidip, "Ne yaptın?" dedi, "Baksana Avner ayağına kadar gelmiş! Neden onu salıverdin? Çoktan gitmiş!
  25 Ner oğlu Avner'i tanırsın; seni kandırmak, nereye gidip geldiğini, neler yaptığını öğrenmek için gelmiştir."
  26 Davut'un yanından çıkan Yoav, Avner'in arkasından ulaklar gönderdi. Ulaklar Avner'i Sira Sarnıcı'ndan geri getirdiler. Davut ise bundan habersizdi.
  27 Avner Hevron'a dönünce, Yoav onunla özel bir görüşme yapmak bahanesiyle, onu kent kapısına çekti. Kardeşi Asahel'in kanını döktüğü için, Avner'i orada karnından vurup öldürdü.
  28 Davut bu haberi işitince şöyle dedi: "RAB'bin önünde ben de, krallığım da Ner oğlu Avner'in kanından sonsuza dek suçsuzuz.
  29 Bu suçun sorumlusu Yoav'la babasının bütün soyu olsun. Yoav'ın soyundan irinli, cüzamlı, koltuk değneğine dayanan, kılıçla öldürülen, açlık çeken kişiler hiç eksik olmasın!"
  30 Böylece Yoav'la kardeşi Avişay, Givon'daki savaşta kardeşleri Asahel'i öldüren Avner'i yok ettiler.
  31 Sonra Davut Yoav'la yanındakilere şu buyruğu verdi: "Giysilerinizi yırtıp çula sarının ve tabutun önünde Avner için yas tutun!" Kral Davut da tabutun ardısıra yürüdü.
  32 Avner'i Hevron'da gömdüler. Kral, Avner'in mezarı başında hıçkıra hıçkıra ağladı. Oradaki herkes de ağladı.
  33 Sonra kral, Avner için şu ağıtı yaktı:
"Avner, bir budala gibi mi ölmeliydi?
  34 Ellerin bağlı değildi, ayaklarına zincir vurulmamıştı.
Ama sen kötülerin önünde düşen biri gibi düştün!"
Herkes Avner için yine ağladı.
  35 Halk Davut'un yanına varıp akşam olmadan bir şeyler yemesi için üstelediyse de, Davut ant içerek şöyle dedi: "Güneş batmadan ekmek ya da başka herhangi bir şey tatmayacağım. Yoksa Tanrı bana aynısını, hatta daha kötüsünü yapsın!"
  36 Herkes bunu benimsedi ve kralın yaptığı her şeyden hoşnut oldukları gibi, bundan da hoşnut oldular.
  37 Ner oğlu Avner'in öldürülmesinde kralın parmağı olmadığını o gün bütün İsrail halkı anladı.
  38 Kral adamlarına, "Bugün İsrail'de bir önderin, büyük bir adamın öldüğünü bilmiyor musunuz?" dedi,
  39 "Meshedilmiş bir kral olduğum halde bugün güçsüzüm. Seruya'nın oğulları benden daha zorlu. RAB kötülük edene yaptığı kötülüğe göre karşılık versin!"
İş-Boşet'in Öldürülmesi
Avner'in Hevron'da öldürüldüğünü duyan Saul oğlu İş-Boşet korkuya kapıldı. Bütün İsrail halkı da dehşet içindeydi.
  Saul oğlu İş-Boşet'in iki akıncı önderi vardı; bunlar Benyamin oymağından Beerotlu Rimmon'un oğullarıydı. Birinin adı Baana, öbürününki Rekav'dı. (Beerot Benyamin oymağından sayılırdı.
  Beerotlular Gittayim'e kaçmışlardı. Yabancı olan bu halk o günden bu yana orada yaşıyor.)
  Saul oğlu Yonatan'ın Mefiboşet adında bir oğlu vardı; iki ayağı da topaldı. Saul'la Yonatan'ın ölüm haberi Yizreel'den ulaştığında, Mefiboşet beş yaşındaydı. Dadısı onu alıp kaçmıştı. Ne var ki, aceleyle kaçmaya çalışırken çocuk düşüp sakatlanmıştı.
  Beerotlu Rimmon'un oğulları Rekav'la Baana yola koyuldular. Öğle sıcağında İş-Boşet'in evine vardıklarında İş-Boşet uzanmış dinlenmekteydi.
  6-7 Buğday alacakmış gibi yaparak eve girdiler. O sırada İş-Boşet yatak odasında yatağında uzanıyordu. Adamlar İş-Boşet'in karnını deşip öldürdüler. Başını gövdesinden ayırıp yanlarına aldılar. Rekav'la kardeşi Baana kaçıp bütün gece Arava yolundan ilerlediler.
  İş-Boşet'in başını Hevron'da Kral Davut'a getirip, "İşte seni öldürmek isteyen düşmanın Saul'un oğlu İş-Boşet'in başı!" dediler, "RAB bugün Saul'dan ve onun soyundan efendimiz kralın öcünü aldı."
  9-10 Ama Davut Beerotlu Rimmon'un oğulları Rekav'la kardeşi Baana'ya şöyle karşılık verdi: "Beni her türlü sıkıntıdan kurtaran yaşayan RAB adıyla derim ki, iyi haber getirdiğini sanarak bana Saul'un öldüğünü bildiren adamı yakalayıp Ziklag'da yaşamına son verdim. Getirdiği iyi haber için verdiğim ödül buydu!
  11 Doğru birini evinde, yatağında öldüren kötü kişilerin ölümü çok daha kesindir! Şimdi sizi yeryüzünden yok ederek onun öcünü sizden almayacak mıyım?"
  12 Sonra adamlarına buyruk verdi. İki kardeşi öldürüp ellerini, ayaklarını kestiler ve Hevron'daki havuzun yanına astılar. İş-Boşet'in başını ise götürüp Hevron'da Avner'in mezarına gömdüler.
Davut İsrail Kralı Oluyor
5
İsrail'in bütün oymakları Hevron'da bulunan Davut'a gelip şöyle dediler: "Biz senin etin, kemiğiniz.
Geçmişte Saul kralımızken, savaşta İsrail'e komuta eden sendin. RAB sana, 'Halkım İsrail'i sen güdecek, onlara sen önder olacaksın' diye söz verdi."
  İsrail'in bütün ileri gelenleri Hevron'a, Kral Davut'un yanına gelince, kral RAB'bin önünde orada onlarla bir antlaşma yaptı. Onlar da Davut'u İsrail Kralı olarak meshettiler.
  Davut otuz yaşında kral oldu ve kırk yıl krallık yaptı.
  Hevron'da yedi yıl altı ay Yahuda'ya; Yeruşalim'de otuz üç yıl bütün İsrail'e ve Yahuda'ya krallık yaptı.
  Kral Davut'la adamları Yeruşalim'de yaşayan Yevuslular'a saldırmak için yola çıktılar. Yevuslular Davut'a, "Sen buraya giremezsin, körlerle topallar bile seni geri püskürtebilir" dediler. "Davut buraya giremez" diye düşünüyorlardı.
  Ne var ki, Davut Siyon Kalesi'ni ele geçirdi. Daha sonra bu kaleye "Davut Kenti" adı verildi.
  Davut o gün adamlarına şöyle demişti: "Yevuslular'ı kim yenilgiye uğratırsa Davut'un nefret ettiği şu 'Topallarla körlere' su kanalından ulaşmalı!" "Körlerle topallar saraya giremeyecek" denmesinin nedeni işte budur.
  Bundan sonra Davut "Davut Kenti" adını verdiği kalede oturmaya başladı. Çevredeki bölgeyi, Millo'dan içeriye doğru uzanan bölümü inşa etti.
  10 Davut giderek güçleniyordu. Çünkü Her Şeye Egemen Tanrı RAB onunlaydı.
  11 Sur Kralı Hiram Davut'a ulaklar, sedir kütükleri, marangozlar ve taşçılar gönderdi. Bu adamlar Davut için bir saray yaptılar.
  12 Böylece Davut RAB'bin kendisini İsrail Kralı atadığını ve halkı İsrail'in hatırı için krallığını yücelttiğini anladı.
  13 Davut Hevron'dan ayrıldıktan sonra Yeruşalim'de kendine daha birçok cariye ve karı aldı. Davut'un erkek ve kız çocukları oldu.
  14 Davut'un Yeruşalim'de doğan çocuklarının adları şunlardı: Şammua, Şovav, Natan, Süleyman,
  15 Yivhar, Elişua, Nefeg, Yafia,
  16 Elişama, Elyada ve Elifelet.
Filistliler Yenilgiye Uğruyor
  17 Filistliler Davut'un İsrail Kralı olarak meshedildiğini duyunca, bütün Filist ordusu onu aramak için yola çıktı. Bunu duyan Davut kaleye sığındı.
  18 Filistliler gelip Refaim Vadisi'ne yayılmışlardı.
  19 Davut RAB'be danıştı: "Filistliler'e saldırayım mı? Onları elime teslim edecek misin?" RAB, Davut'a, "Saldır" dedi, "Onları kesinlikle eline teslim edeceğim."
  20 Bunun üzerine Davut Baal-Perasim'e gidip orada Filistliler'i bozguna uğrattı. Sonra, "Her şeyi yarıp geçen sular gibi, RAB düşmanlarımı önümden yarıp geçti" dedi. Bundan ötürü oraya Baal-Perasim[i] adı verildi.
  21 Davut'la adamları, Filistliler'in orada bıraktığı putları alıp götürdüler.
  22 Filistliler bir kez daha gelip Refaim Vadisi'ne yayıldılar.
  23 Davut RAB'be danıştı. RAB şöyle karşılık verdi: "Buradan saldırma! Onları arkadan çevirip pelesenk ağaçlarının önünden saldır.
  24 Pelesenk ağaçlarının tepesinden yürüyüş sesi duyar duymaz, acele et. Çünkü ben Filist ordusunu bozguna uğratmak için önünsıra gitmişim demektir."
  25 Davut RAB'bin kendisine buyurduğu gibi yaptı ve Filistliler'i Geva'dan Gezer'e kadar bozguna uğrattı.


[i] 5:20. "Baal-Perasim": "Yarıp geçen Efendi" anlamına gelir
Davut İsrail'deki bütün seçme adamları topladı. Sayıları otuz bin kişiydi.
Böylece Davut'la ordusu, sandığın üzerindeki Keruvlar arasında taht kuran Her Şeye Egemen RAB'bin adıyla anılan Tanrı'nın Sandığı'nı getirmek için Baale-Yahuda'ya gittiler.
  3-4 Tanrı'nın Sandığı'nı Avinadav'ın tepedeki evinden alıp yeni bir arabaya koydular. Tanrı'nın Sandığı'nı taşıyan yeni arabayı Avinadav'ın oğulları Uzza'yla Ahyo sürüyordu. Ahyo sandığın önünden yürüyordu.
  Bu arada Davut'la bütün İsrail halkı da selvi ağacından yapılmış her türlü çalgılar, lir, çenk, tef, çıngırak ve ziller çalarak RAB'bin önünde bu olayı kutluyorlardı.
  Nakon'un harman yerine vardıklarında öküzler tökezledi. Bu nedenle Uzza elini uzatıp Tanrı'nın Sandığı'nı tuttu.
  RAB Tanrı saygısızca davranan Uzza'ya öfkelenerek onu orada yok etti. Böylece Uzza Tanrı'nın Sandığı'nın yanında öldü.
  Davut, RAB'bin Uzza'yı cezalandırmasına öfkelendi. O günden bu yana oraya Peres-Uzza[i] denilir.
  9 Davut o gün RAB'den korkarak, "RAB'bin Sandığı nasıl olur da bana gelir?" diye düşündü.
  10 RAB'bin Sandığı'nı Davut Kenti'ne götürmek istemedi. Bunun yerine sandığı Gatlı Ovet-Edom'un evine götürdü.
  11 RAB'bin Sandığı Gatlı Ovet-Edom'un evinde üç ay kaldı. RAB Ovet-Edom'u ve bütün ailesini kutsadı.
  12 "Tanrı'nın Sandığı'ndan ötürü RAB Ovet-Edom'un ailesini ve ona ait her şeyi kutsadı" diye Kral Davut'a bildirildi. Böylece Davut gidip Tanrı'nın Sandığı'nı Ovet-Edom'un evinden Davut Kenti'ne sevinçle getirdi.
  13 RAB'bin Sandığı'nı taşıyanlar altı adım atınca, Davut bir boğayla besili bir buzağı kurban etti.
  14 Keten efod kuşanmış Davut, RAB'bin önünde var gücüyle oynuyordu.
  15 Davut'la bütün İsrail halkı, sevinç naraları ve boru sesi eşliğinde RAB'bin Sandığı'nı getiriyorlardı.
  16 RAB'bin Sandığı Davut Kenti'ne varınca, Saul'un kızı Mikal pencereden baktı. RAB'bin önünde oynayıp zıplayan Kral Davut'u görünce, onu küçümsedi.
  17 RAB'bin Sandığı'nı getirip Davut'un bu amaçla kurduğu çadırın içindeki yerine koydular. Davut RAB'be yakmalık ve esenlik sunuları sundu.
  18 Yakmalık ve esenlik sunularını sunmayı bitirince, Her Şeye Egemen RAB'bin adıyla halkı kutsadı.
  19 Ardından erkek, kadın herkese, bütün İsrail topluluğuna birer somun ekmekle birer hurma ve üzüm pestili dağıttı. Sonra herkes evine döndü.
  20 Davut ailesini kutsamak için eve döndüğünde, Saul'un kızı Mikal onu karşılamaya çıktı. Davut'a şöyle dedi: "İsrail Kralı bugün ne güzel bir ün kazandırdı kendine! Değersiz biri gibi, kullarının cariyeleri önünde soyundun."
  21 Davut, "Baban ve bütün soyu yerine beni seçen ve halkı İsrail'e önder atayan RAB'bin önünde oynadım!" diye karşılık verdi, "Evet, RAB'bin önünde oynayacağım.
  22 Üstelik kendimi bundan daha da küçük düşüreceğim, hiçe sayacağım. Ama sözünü ettiğin o cariyeler beni onurlandıracaklar."
  23 Saul'un kızı Mikal'ın ölene dek çocuğu olmadı.



[i] 6:8. "Peres-Uzza": "Uzza'nın cezası" anlamına gelir
Tanrı'nın Davut'a Verdiği Söz
Kral sarayına yerleşmişti. RAB de onu çevresindeki bütün düşmanlarından koruyarak rahata kavuşturdu.
O sırada kral, Peygamber Natan'a, "Bak, ben sedir ağacından yapılmış bir sarayda oturuyorum. Oysa Tanrı'nın Sandığı bir çadırda duruyor!" dedi.
  Natan, "Git, tasarladığın her şeyi yap, çünkü RAB seninledir" diye karşılık verdi.
  O gece RAB Natan'a şöyle seslendi:
  "Git, kulum Davut'a şöyle de: 'RAB diyor ki, oturmam için bana sen mi tapınak[i] yapacaksın?
  İsrail halkını Mısır'dan çıkardığım günden bu yana konutta oturmadım. Bir çadırda orada burada konaklayarak dolaşıyordum.
  İsrailliler'le birlikte dolaştığım yerlerin herhangi birinde, halkım İsrail'i gütmesini buyurduğum İsrail önderlerinden birine, neden bana sedir ağacından bir konut yapmadınız diye hiç sordum mu?'
  "Şimdi kulum Davut'a şöyle diyeceksin: 'Her Şeye Egemen RAB diyor ki, halkım İsrail'e önder olasın diye seni otlaklardan ve koyun gütmekten aldım.
  Her nereye gittiysen seninleydim. Önünden bütün düşmanlarını yok ettim. Adını dünyadaki büyük adamların adı gibi büyük kılacağım.
  10-11 Halkım İsrail için bir yurt sağlayıp onları oraya yerleştireceğim. Bundan böyle kendi yurtlarında otursunlar, bir daha rahatsız edilmesinler. Kötü kişiler de, halkım İsrail'e önderler atadığım günden bu yana yaptıkları gibi, bir daha onlara baskı yapmasınlar. Seni bütün düşmanlarından kurtarıp rahata kavuşturacağım. RAB senin için bir soy kuracağını belirtiyor.
  12 "'Sen ölüp atalarına kavuşunca, senden sonra soyundan birini ortaya çıkarıp krallığını pekiştireceğim.
  13 Adıma bir tapınak kuracak olan odur. Ben de onun krallığının tahtını sonsuza dek sürdüreceğim.
  14 Ben ona baba olacağım, o da bana oğul olacak. Kötülük yapınca, onu insanların değneğiyle, insanların vuruşlarıyla yola getireceğim.
  15 Ama senin önünden kaldırdığım Saul'dan esirgediğim gibi ondan sevgimi hiçbir zaman esirgemeyeceğim.
  16 Soyun ve krallığın sonsuza dek önümde duracak; tahtın sonsuza dek sürecektir.'"
  17 Böylece Natan bütün bu sözleri ve görümleri Davut'a aktardı.
Davut'un Duası
  18 Bunun üzerine Kral Davut gelip RAB'bin önünde oturdu ve şöyle dedi: "Ya Rab Yahve, ben kimim, ailem nedir ki, beni bu duruma getirdin?
  19 Ya Rab Yahve, sanki bu yetmezmiş gibi, kulunun soyunun geleceği hakkında da söz verdin. Ya Rab Yahve, insanlarla hep böyle mi ilgilenirsin?
  20 Ben sana başka ne diyebilirim ki! Çünkü, ya Rab Yahve, kulunu tanıyorsun.
  21 Sözünün hatırı için ve isteğin uyarınca bu büyüklüğü gösterdin ve kuluna bildirdin.
  22 "Yücesin, ya Rab Yahve! Bir benzerin yok, senden başka Tanrı da yok! Bunu kendi kulaklarımızla duyduk.
  23 Halkın İsrail'e benzer tek bir ulus yok dünyada. Kendi halkın olsun diye onları fidyeyle kurtarmaya gittin. Çünkü onlar için de, ülken için de büyük ve görkemli işler yapmakla ün saldın. Mısır'dan kendin için fidyeyle kurtardığın halkın önünden ulusları ve tanrılarını kovdun.
  24 Halkın İsrail'i sonsuza dek kendi halkın olarak benimsedin ve sen de, ya RAB, onların Tanrısı oldun.
  25 "Şimdi, ya RAB Tanrı, kuluna ve onun soyuna ilişkin verdiğin sözü sonsuza dek tut, sözünü yerine getir.
  26 Öyle ki, insanlar, 'Her Şeye Egemen RAB İsrail'in Tanrısı'dır!' diyerek adını sonsuza dek yüceltsinler ve kulun Davut'un soyu da önünde sürsün.
  27 "Ey Her Şeye Egemen RAB, İsrail'in Tanrısı! 'Senin için bir soy çıkaracağım' diye kuluna açıkladın. Bundan dolayı kulun sana bu duayı etme yürekliliğini buldu.
  28 Ya Rab Yahve, sen Tanrı'sın! Sözlerin gerçektir ve kuluna bu iyi sözü verdin.
  29 Şimdi önünde sonsuza dek sürmesi için kulunun soyunu kutsamanı diliyorum. Çünkü, ya Rab Yahve, sen böyle söz verdin ve kulunun soyu kutsamanla sonsuza dek kutlu kılınacak."



[i] 7:5. Bu bölümdeki 5, 6, 7, 10-11, 13, 16, 19, 25, 26, 27 ve 29 ayetlerde geçen tapınak,  konut,  soy sözcüklerinin İbranice karşılığı "Beyt"tir
Davut'un Başarıları
Bir süre sonra Davut Filistliler'i yenip boyunduruğu altına aldı ve Meteg-Amma'yı Filistliler'in yönetiminden çıkardı.
  Moavlılar'ı da bozguna uğrattı. Onları yere yatırıp iple ölçtü. Ölçtüğü iki sırayı öldürdü, bir bütün sırayı sağ bıraktı. Moavlılar Davut'un haraç ödeyen köleleri oldular.
  Davut Fırat Irmağı'na kadar krallığını yeniden kurmaya giden Sova Kralı Rehov oğlu Hadadezer'i de yendi.
  Bin yedi yüz atlısıyla yirmi bin yaya askerini ele geçirdi. Yüz savaş arabası için gereken atların dışındaki bütün atları da sakatladı.
  Sova Kralı Hadadezer'e yardıma gelen Şam Aramlıları'ndan yirmi iki bin kişiyi öldürdü.
  Sonra Şam Aramlıları'nın ülkesine askeri birlikler yerleştirdi. Onlar da Davut'un haraç ödeyen köleleri oldular. RAB Davut'u gittiği her yerde zafere ulaştırdı.
  Davut Hadadezer'in komutanlarının taşıdığı altın kalkanları alıp Yeruşalim'e götürdü.
  Ayrıca Hadadezer'in yönetimindeki Betah ve Berotay kentlerinden bol miktarda tunç aldı.
  Hama Kralı Toi, Davut'un Hadadezer'in bütün ordusunu bozguna uğrattığını duydu.
  10 Toi Kral Davut'u selamlamak ve Hadadezer'le savaşıp yendiği için onu kutlamak üzere oğlu Yoram'ı ona gönderdi. Çünkü Toi Hadadezer'le sürekli savaşmıştı. Yoram Davut'a altın, gümüş, tunç armağanlar getirdi.
  11-12 Kral Davut bu armağanları yendiği bütün uluslardan - Aram, Moav, Ammonlular, Filistliler ve Amalekliler'den - ele geçirdiği altın ve gümüşle birlikte RAB'be adadı. Bunun yanısıra Sova Kralı Rehov oğlu Hadadezer'den yağmalanan altınla gümüşü de RAB'be adadı.
  13 Davut Tuz Vadisi'nde on sekiz bin Aramlı öldürüp dönünce üne kavuştu.
  14 Edom'un her yanına askeri birlikler yerleştirdi. Edomlular'ın tümü Davut'un köleleri oldular. RAB Davut'u gittiği her yerde zafere ulaştırdı.
Davut'un Görevlileri
  15 Bütün İsrail'de krallık yapan Davut halkına doğruluk ve adalet sağladı.
  16 Seruya oğlu Yoav ordu komutanı, Ahilut oğlu Yehoşafat devlet tarihçisiydi.
  17 Ahituv oğlu Sadok'la Evyatar oğlu Ahimelek kâhin, Seraya yazmandı.
  18 Yehoyada oğlu Benaya Keretliler'le Peletliler'in komutanıydı. Davut'un oğullarıysa kâhindi.
Davut'un Mefiboşet'e Yaptığı İyilik
9 Davut, "Saul'un ailesinden daha sağ kalan, Yonatan'ın hatırı için iyilik edebileceğim kimse var mı?" diye sordu.
  Saul'un ailesinin Siva adında bir hizmetkârı vardı. Onu Davut'un yanına çağırdılar. Kral, "Siva sen misin?" diye sordu. Siva, "Evet, ben kulunum" diye yanıtladı.
  Kral, "Saul'un ailesinden sağ kalan kimse yok mu?" diye sordu, "Tanrı'nın iyiliğini ona göstereyim."  Siva, "Yonatan'ın iki ayağı sakat bir oğlu var" diye yanıtladı.
  Kral, "Nerede o?" diye sordu. Siva, "Ammiel oğlu Makir'in Lo-Devar'daki evinde" diye karşılık verdi.
  Böylece Kral Davut, Lo-Devar'dan Ammiel oğlu Makir'in evinden onu yanına getirtti.
  Saul oğlu Yonatan oğlu Mefiboşet, Davut'un yanına gelince, onun önünde yere kapandı. Davut, "Mefiboşet!" diye seslendi. Mefiboşet, "Evet, ben kulunum" diye yanıtladı.
  Davut ona, "Korkma!" dedi, "Çünkü baban Yonatan'ın hatırı için, sana kesinlikle iyilik edeceğim. Atan Saul'un bütün toprağını sana geri vereceğim. Ve sen her zaman soframda yemek yiyeceksin."
  Mefiboşet yere kapanıp şöyle dedi: "Kulun ne ki, benim gibi ölmüş bir köpekle ilgileniyorsun?"
  Kral Davut, Saul'un hizmetkârı Siva'yı çağırtıp, "Önceden efendin Saul ile ailesine ait her şeyi torunu Mefiboşet'e verdim" dedi,
  10 "Sen, oğulların ve kölelerin onun için toprağı işleyip ürünü getireceksiniz. Öyle ki, efendinizin torununun yiyecek gereksinimi sağlansın. Efendinin torunu Mefiboşet her zaman benim soframda yemek yiyecektir." Siva'nın on beş oğlu ve yirmi kölesi vardı.
  11 Siva, "Efendim kralın buyurduğu her şeyi yapacağım" dedi. Mefiboşet kralın çocuklarından biri gibi onun sofrasında yemek yedi.
  12 Mefiboşet'in Mika adında küçük bir oğlu vardı. Siva'ya bağlı herkes Mefiboşet'e hizmet ediyordu.
  13 İki ayağı sakat Mefiboşet hep kralın sofrasında yemek yediğinden Yeruşalim'de oturuyordu.
Davut Ammonlular'la Aramlılar'ı Yenilgiye Uğratıyor
10 
Bir süre sonra Ammon Kralı öldü, yerine oğlu Hanun kral oldu.
Davut, "Babası bana iyilik ettiği gibi ben de Nahaş oğlu Hanun'a iyilik edeceğim" diye düşünerek, babasının ölümünden dolayı baş sağlığı dilemek için Hanun'a görevliler gönderdi. Davut'un görevlileri Ammonlular'ın ülkesine varınca,
  Ammon önderleri, efendileri Hanun'a şöyle dediler: "Davut sana bu adamları gönderdi diye babana saygı duyduğunu mu sanıyorsun? Davut, kenti araştırmak, casusluk etmek, yıkmak için adamlarını sana gönderdi."
  Bunun üzerine Hanun Davut'un görevlilerini yakalattı. Sakallarının yarısını tıraş edip giysilerinin kalçayı kapatan kesimini ortadan kesti ve onları öylece gönderdi.
  Davut bunu duyunca, onları karşılamak üzere adamlar gönderdi. Çünkü görevliler çok utanıyorlardı. Kral, "Sakalınız uzayıncaya dek Eriha'da kalın, sonra dönün" diye buyruk verdi.
  Ammonlular, Davut'un nefretini kazandıklarını anlayınca, haber gönderip Beyt-Rehov ve Sova'dan yirmi bin Aramlı yaya asker, Maaka Kralı'yla bin adamını ve Tov halkından on iki bin adamı kiraladılar.
  Davut bunu duyunca, Yoav'ı ve güçlü adamlardan oluşan bütün ordusunu onlara karşı gönderdi.
  Ammonlular çıkıp kent kapısında savaş düzeni aldılar. Aramlı Rehov'la Sova, Tov halkı ve Maaka'nın adamları da kırda savaş düzenine girdiler.
  Önde, arkada düşman birliklerini gören Yoav, İsrail'in iyi askerlerinden bazılarını seçerek Aramlılar'a karşı yerleştirdi.
  10 Geri kalan birlikleri de kardeşi Avişay'ın komutasına vererek Ammonlular'a karşı yerleştirdi.
  11 Yoav, "Aramlılar benden güçlü çıkarsa, yardımıma gelirsin" dedi, "Ama Ammonlular senden güçlü çıkarsa, ben sana yardıma gelirim.
  12 Güçlü ol! Halkımızın ve Tanrımız'ın kentleri uğruna yürekli olalım! RAB gözünde iyi olanı yapsın."
  13 Yoav'la yanındakiler Aramlılar'a karşı savaşmak için ileri atılınca, Aramlılar onlardan kaçtı.
  14 Onların kaçıştığını gören Ammonlular da Avişay'dan kaçarak kente girdiler. Bunun üzerine Yoav Ammonlular'la savaşmaktan vazgeçerek Yeruşalim'e gitti.
  15 İsrailliler'in önünde bozguna uğradıklarını gören Aramlılar bir araya geldiler.
  16 Hadadezer, haber gönderip Fırat Irmağı'nın karşı yakasındaki Aramlılar'ı çağırttı. Aramlılar Hadadezer'in ordu komutanı Şovak'ın komutasında Helam'a gittiler.
  17 Davut bunu duyunca, bütün İsrail ordusunu topladı. Şeria Irmağı'nı geçerek Helam'a vardılar. Aramlılar Davut'a karşı düzen alarak onunla savaştılar.
  18 Ne var ki, Aramlılar İsrailliler'in önünden kaçtılar. Davut onlardan yedi yüz savaş arabası sürücüsü ile kırk bin atlı asker öldürdü. Hadadezer'in ordu komutanı Şovak'ı da vurdu. Şovak savaş alanında öldü.
  19 Hadadezer'in buyruğundaki kralların hepsi bozguna uğradıklarını görünce, İsrailliler'le barış yaparak onlara boyun eğdiler. Aramlılar bundan böyle Ammonlular'a yardım etmekten kaçındılar.
Davut'la Bat-Şeva
11 
İlkbaharda, kralların savaşa gittiği dönemde, Davut kendi subaylarıyla birlikte Yoav'ı ve bütün İsrail ordusunu savaşa gönderdi. Onlar Ammonlular'ı yenilgiye uğratıp Rabba Kenti'ni kuşatırken, Davut Yeruşalim'de kalıyordu.
  2 Bir akşamüstü Davut yatağından kalktı, sarayın damına çıkıp gezinmeye başladı. Damdan yıkanan bir kadın gördü. Kadın çok güzeldi.
  Davut onun kim olduğunu öğrenmek için birini gönderdi. Adam, "Kadın Eliam'ın kızı Hititli Uriya'nın karısı Bat-Şeva'dır" dedi.
  Davut kadını getirmeleri için ulaklar gönderdi. Kadın Davut'un yanına geldi. Davut aybaşı kirliliğinden yeni arınmış olan kadınla yattı. Sonra kadın evine döndü.
  Gebe kalan kadın Davut'a, "Gebeyim" diye haber gönderdi.
  Bunun üzerine Davut Hititli Uriya'yı kendisine göndermesi için Yoav'a haber yolladı. Yoav da Uriya'yı Davut'a gönderdi.
  Uriya yanına varınca, Davut Yoav'ın, ordunun ve savaşın durumunu sordu.
  Sonra Uriya'ya, "Evine git, rahatına bak" dedi. Uriya saraydan çıkınca, kral ardından bir armağan gönderdi.
  Ne var ki, Uriya evine gitmedi, efendisinin bütün adamlarıyla birlikte sarayın kapısında uyudu.
  10 Davut Uriya'nın evine gitmediğini öğrenince, ona, "Yolculuktan geldin. Neden evine gitmedin?" diye sordu.
  11 Uriya, "Sandık da, İsrailliler'le Yahudalılar da çardaklarda kalıyor" diye karşılık verdi, "Komutanım Yoav'la efendimin adamları kırlarda konaklıyor. Bu durumda nasıl olur da ben yiyip içmek, karımla yatmak için evime giderim? Yaşamın hakkı için, böyle bir şeyi kesinlikle yapmayacağım."
  12 Bunun üzerine Davut, "Bugün de burada kal, yarın seni göndereceğim" dedi. Uriya o gün de, ertesi gün de Yeruşalim'de kaldı.
  13 Davut Uriya'yı çağırdı. Onu sarhoş edene dek yedirip içirdi. Akşam olunca Uriya efendisinin adamlarıyla birlikte uyumak üzere yattığı yere gitti. Yine evine gitmedi.
  14 Sabahleyin Davut Yoav'a bir mektup yazıp Uriya aracılığıyla gönderdi.
  15 Mektupta şöyle yazdı: "Uriya'yı savaşın en şiddetli olduğu cepheye yerleştir ve yanından çekil ki, vurulup ölsün."
  16 Böylece Yoav kenti kuşatırken Uriya'yı yiğit adamların bulunduğunu bildiği yere yerleştirdi.
  17 Kent halkı çıkıp Yoav'ın askerleriyle savaştı. Davut'un askerlerinden ölenler oldu. Hititli Uriya da ölenler arasındaydı.
  18 Yoav savaşla ilgili ayrıntılı haberleri Davut'a iletmek üzere bir ulak gönderdi.
  19 Ulağı şöyle uyardı: "Sen savaşla ilgili ayrıntılı haberleri krala iletmeyi bitirdikten sonra,
  20 kral öfkelenip sana şunu sorabilir: 'Onlarla savaşmak için kente neden o kadar çok yaklaştınız? Surdan ok atacaklarını bilmiyor muydunuz?
  21 Yerubbeşet[i] oğlu Avimelek'i kim öldürdü? Teves'te surun üstünden bir kadın onun üzerine bir değirmen üst taşını atıp onu öldürmedi mi? Öyleyse niçin sura o kadar çok yaklaştınız?' O zaman, 'Kulun Hititli Uriya da öldü' dersin."
  22 Ulak yola koyuldu. Davut'un yanına varınca, Yoav'ın kendisine söylediklerinin tümünü ona iletti.
  23 "Adamlar bizden üstün çıktılar" dedi, "Kentten çıkıp bizimle kırda savaştılar. Ama onları kent kapısına kadar geri püskürttük.
  24 Bunun üzerine okçular adamlarına surdan ok attılar. Kralın adamlarından bazıları öldü; kulun Hititli Uriya da öldü."
  25 Davut ulağa şöyle dedi: "Yoav'a de ki, 'Bu olay seni üzmesin! Kılıç şunu da öldürür, bunu da. Kente karşı saldırınızı güçlendirin ve kenti yerle bir edin!' Bu sözlerle onu yüreklendir."
  26 Uriya'nın karısı, kocasının öldüğünü duyunca, onun için yas tuttu.
  27 Yas süresi geçince, Davut onu sarayına getirtti. Kadın Davut'un karısı oldu ve ona bir oğul doğurdu. Ancak, Davut'un bu yaptığı RAB'bin hoşuna gitmedi.



[i] 11:21. "Yerubbeşet": Yerubbaal ya da Gidyon
Natan Davut'u Paylıyor
12 
RAB Natan'ı Davut'a gönderdi. Natan Davut'un yanına gelince ona, "Bir kentte biri zengin, öbürü yoksul iki adam vardı" dedi,
  "Zengin adamın birçok koyunu, sığırı vardı.
  3 Ama yoksul adamın satın alıp beslediği küçük bir dişi kuzudan başka bir hayvanı yoktu. Kuzu adamın yanında, çocuklarıyla birlikte büyüdü. Adamın yemeğinden yer, tasından içer, koynunda uyurdu. Yoksulun kızı gibiydi.
  Derken, zengin adama bir yolcu uğradı. Adam gelen konuğa yemek hazırlamak için kendi koyunlarından, sığırlarından birini almaya kıyamadığından yoksulun kuzusunu alıp yolcuya yemek hazırladı."
  Zengin adama çok öfkelenen Davut, Natan'a, "Yaşayan RAB'bin adıyla derim ki, bunu yapan ölümü hak etmiştir!" dedi,
  "Bunu yaptığı ve acımadığı için kuzuya karşılık dört katını ödemeli."
  7 Bunun üzerine Natan, Davut'a, "O adam sensin!" dedi, "İsrail'in Tanrısı RAB diyor ki, 'Ben seni İsrail'e kral olarak meshettim ve Saul'un elinden kurtardım.
  Sana efendinin evini verdim, karılarını da koynuna verdim. İsrail ve Yahuda halkını da sana verdim. Bu az gelseydi, sana daha neler neler verirdim!
  Öyleyse neden RAB'bin gözünde kötü olanı yaparak, onun sözünü küçümsedin? Hititli Uriya'yı kılıçla öldürdün, Ammonlular'ın kılıcıyla canına kıydın. Karısını da kendine eş olarak aldın.
  10 Bundan böyle, kılıç senin soyundan sonsuza dek eksik olmayacak. Çünkü beni küçümsedin ve Hititli Uriya'nın karısını kendine eş olarak aldın.'
  11 "RAB şöyle diyor: 'Sana kendi soyundan kötülük getireceğim. Senin gözünün önünde karılarını alıp bir yakınına vereceğim; güpegündüz karılarının koynuna girecek.
  12 Evet, sen o işi gizlice yaptın, ama ben bunu bütün İsrail halkının gözü önünde güpegündüz yapacağım!'"
  13 Davut, "RAB'be karşı günah işledim" dedi. Natan, "RAB günahını bağışladı, ölmeyeceksin" diye karşılık verdi.
  14 "Ama sen bunu yapmakla, RAB'bin düşmanlarının O'nu küçümsemesine neden oldun. Bu yüzden doğan çocuğun kesinlikle ölecek."
  15 Bundan sonra Natan evine döndü.  RAB Uriya'nın karısının Davut'tan doğan çocuğunun hastalanmasına neden oldu.
  16 Davut çocuk için Tanrı'ya yalvarıp oruç tuttu; evine gidip gecelerini yerde yatarak geçirdi.
  17 Sarayın ileri gelenleri onu yerden kaldırmaya geldiler. Ama Davut kalkmak istemedi, onlarla yemek de yemedi.
  18 Yedinci gün çocuk öldü. Davut'un görevlileri çocuğun öldüğünü Davut'a bildirmekten çekindiler. Çünkü, "Çocuk daha yaşarken onunla konuştuk ama bizi dinlemedi" diyorlardı, "Şimdi çocuğun öldüğünü ona nasıl söyleriz? Kendisine zarar verebilir!"
  19 Davut görevlilerinin fısıldaştığını görünce, çocuğun öldüğünü anladı. Onlara, "Çocuk öldü mü?" diye sordu. "Evet, öldü" dediler.
  20 Bunun üzerine Davut yerden kalktı. Yıkandı, güzel kokular sürünüp giysilerini değiştirdi. RAB'bin Tapınağı'na gidip tapındı. Sonra evine döndü ve yemek istedi. Önüne konan yemeği yedi.
  21 Hizmetkârları, "Neden böyle davranıyorsun?" diye sordular, "Çocuk yaşarken oruç tuttun, ağladın; ama ölünce kalkıp yemek yemeye başladın."
  22 Davut şöyle yanıtladı: "Çocuk yaşarken oruç tutup ağladım. Çünkü, 'Kimbilir, RAB bana lütfeder de çocuk yaşar' diye düşünüyordum.
  23 Ama çocuk öldü. Artık neden oruç tutayım? Onu geri getirebilir miyim ki? Ben onun yanına gideceğim ama o bana geri dönmeyecek."
  24-25 Davut karısı Bat-Şeva'yı avuttu. Yanına girip onunla yattı. Bat-Şeva bir oğul doğurdu. Çocuğun adını Süleyman koydu. Çocuğu seven RAB Peygamber Natan aracılığıyla haber gönderdi ve hatırı için çocuğun adını Yedidyah[i] koydu.
  26 Bu sırada Ammonlular'ın Rabba Kenti'ne karşı savaşı sürdüren Yoav, saray semtini ele geçirdi.
  27 Sonra Davut'a ulaklar göndererek, "Rabba Kenti'ne karşı savaşıp su kaynaklarını ele geçirdim" dedi,
  28 "Şimdi sen ordunun geri kalanlarını topla, kenti kuşatıp ele geçir; öyle ki, kenti ben ele geçirmeyeyim ve kent adımla anılmasın."
  29 Davut bütün askerlerini toplayıp Rabba Kenti'ne gitti, kente karşı savaşıp ele geçirdi.
  30 Ammon Kralı'nın[ii] başındaki tacı aldı. Değerli taşlarla süslü, ağırlığı bir talant[iii] altını bulan tacı Davut'un başına koydular. Davut kentten çok miktarda mal yağmalayıp götürdü.
  31 Orada yaşayan halkı dışarı çıkarıp testereyle, demir kazma ve baltayla yapılan işlerde, tuğla yapımında çalıştırdı. Davut bunu bütün Ammon kentlerinde uyguladı. Sonra bütün ordusuyla birlikte Yeruşalim'e döndü.



[i] 12:24-25. "Yedidyah": "RAB tarafından sevilen" anlamına gelir
[ii] 12:30. "Kralının" ya da "Molek'in"
[iii] 12:30. "Bir talant": Yaklaşık 34 kg
Amnon'la Tamar
13 
Davut'un oğlu Avşalom'un Tamar adında güzel bir kızkardeşi vardı. Davut'un başka bir oğlu, Amnon Tamar'a gönül verdi.
  Amnon üvey kızkardeşi Tamar yüzünden yatağa düşecek kadar üzüntüye kapıldı. Çünkü Tamar erden bir kızdı ve Amnon ona bir şey yapmayı olanaksız görüyordu.
  Amnon'un Davut'un kardeşi Şima'nın oğlu Yonadav adında çok akıllı bir arkadaşı vardı.
  Yonadav Amnon'a, "Ey kral oğlu, neden böyle günden güne bitkin düşüyorsun?" diye sordu, "Bana anlatamaz mısın?" Amnon, "Üvey kardeşim Avşalom'un kızkardeşi Tamar'a gönül verdim" diye yanıtladı.
  Yonadav, "Yatağa yat ve hastaymış gibi yap" dedi, "Baban seni görmeye gelince ona şöyle dersin: 'Lütfen kızkardeşim Tamar gelip bana yiyecek versin. Yemeği önümde hazırlasın ki, ona bakayım, elinden yiyeyim.'"
  Böylece Amnon yatağa yatıp hastaymış gibi yaptı. Kral onu görmeye gelince, Amnon, "Lütfen kızkardeşim Tamar gelip önümde iki gözleme hazırlasın da elinden yiyeyim" dedi.
  Davut, sarayda yaşayan Tamar'a, "Haydi kardeşin Amnon'un evine gidip ona yiyecek hazırla" diye haber gönderdi.
  Tamar yatmakta olan kardeşi Amnon'un evine gitti. Hamur alıp yoğurdu, önünde gözleme yapıp pişirdi.
  Tavayı alıp gözlemeyi önüne koyduysa da Amnon yemek istemedi. "Yanımdan herkesi çıkarın" diye buyruk verdi. Herkes çıktı.
  10 Sonra Amnon Tamar'a, "Yemeği yatak odama getir de, elinden yiyeyim" dedi. Tamar hazırladığı gözlemeleri kardeşi Amnon'un yatak odasına götürdü.
  11 Yesin diye yemeği ona yaklaştırınca, Amnon Tamar'ı yakalayarak, "Gel, benimle yat, kızkardeşim" dedi.
  12 Ama Tamar, "Hayır, kardeşim, beni zorlama!" dedi, "İsrail'de böyle şey yapılmamalıdır! Bu iğrençliği yapma!
  13 Sonra ben utancımı nasıl üstümden atarım? Sense İsrail'de alçak biri durumuna düşersin. Ne olur krala söyle; o beni senden esirgemez."
  14 Ne var ki, Amnon Tamar'ı dinlemek istemedi. Daha güçlü olduğu için onunla zorla yattı.
  15 Bundan sonra Amnon Tamar'dan öylesine nefret etti ki, ona duyduğu nefret, beslemiş olduğu sevgiden daha güçlüydü. Amnon Tamar'a, "Kalk, git!" dedi.
  16 Tamar, "Hayır" dedi, "Çünkü beni kovman, bana yaptığın öbür kötülükten daha büyük bir kötülüktür." Ama Amnon onu dinlemek istemedi.
  17 Hizmetindeki uşağı çağırıp, "Bu kadını yanımdan dışarı çıkar, ardından da kapıyı sürgüle" dedi.
  18 Uşak Tamar'ı dışarı çıkarıp ardından kapıyı sürgüledi. Tamar uzun kollu bir giysi giymişti. Kralın erden kızları böyle giyinirlerdi.
  19 Tamar başına kül saçıp sırtındaki uzun kollu
giysiyi yırttı. Elini başına koyup ağlayarak gitti.
  20 Kardeşi Avşalom ona, "Seninle birlikte olan kardeşin Amnon muydu?" diye sordu, "Haydi, kızkardeşim, sesini çıkarma. O senin üvey kardeşindir. Bu olayın üzerinde durma." Böylece Tamar, kardeşi Avşalom'un evinde yalnız ve üzgün yaşadı.
  21 Kral Davut olup bitenleri duyunca çok öfkelendi.
  22 Avşalom ise Amnon'a iyi kötü hiçbir şey söylemedi. Kızkardeşi Tamar'a tecavüz ettiği için Amnon'dan nefret ediyordu.
Avşalom Amnon'u Öldürüyor
  23 Tam iki yıl sonra, Avşalom kralın bütün oğullarını kendi koyun kırkıcılarının bulunduğu Efrayim Kenti yakınındaki Baal-Hasor'a çağırdı.
  24 Avşalom krala gelip, "Koyunlarımı kırktırıyorum" dedi, "Lütfen kral ve görevlileri de kuluna katılsın."
  25 Kral Davut, "Hayır, oğlum, hepimiz gelmeyelim, sana yük oluruz" diye yanıtladı. Avşalom üstelediyse de kral gitmek istemedi, ama onu kutsadı.
  26 Bunun üzerine Avşalom, "Öyleyse izin ver de kardeşim Amnon bizimle gelsin" dedi. Kral, "Amnon neden seninle gelsin?" diye sordu.
  27 Ancak Avşalom üsteleyince, kral Amnon'u ve bütün öbür oğullarını onunla gönderdi.
  28 Avşalom hizmetkârlarına şöyle buyurdu: "Dinleyin! Amnon'un şaraptan iyice keyiflendiği anı bekleyin. Size 'Amnon'u vurun' dediğim an onu öldürün. Korkmayın! Size buyruğu ben veriyorum. Güçlü ve yürekli olun!"
  29 Hizmetkârlar Avşalom'un buyruğuna uyarak Amnon'u öldürdüler. Kralın öbür oğulları katırlarına atlayıp kaçtılar.
  30 Onlar yoldayken, Avşalom'un kralın bütün oğullarını öldürdüğü, hiçbirinin sağ kalmadığı söylentisi Davut'a ulaştı.
  31 Kral kalkıp giysilerini yırttı, yere kapandı. Bütün görevlileri de, giysileri yırtılmış, yanıbaşındaydılar.
  32 Davut'un kardeşi Şima'nın oğlu Yonadav şöyle dedi: "Efendim kral bütün oğullarının öldürüldüğünü sanmasın; yalnız Amnon öldü. Çünkü o üvey kızkardeşi Tamar'a tecavüz ettiği günden bu yana, Avşalom buna kararlıydı.
  33 Onun için, ey efendim kral, bütün oğullarının öldüğü haberini dikkate alma; çünkü yalnız Amnon öldü."
  34 Bu arada Avşalom kaçtı. Nöbetçi tepenin yamacındaki batı yolundan büyük bir kalabalığın geldiğini gördü.
  35 Yonadav krala, "İşte oğulların geliyor! Kulunun dediği gibi oldu" dedi.
  36 O konuşmasını bitirir bitirmez, kralın oğulları oraya varıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladılar. Kral ve görevlileri de acı acı ağladılar.
  37 Avşalom Geşur Kralı Ammihut oğlu Talmay'ın yanına kaçtı. Davut ise oğlu Amnon için sürekli yas tutuyordu.
  38 Geşur'a kaçan Avşalom orada üç yıl kaldı.
  39 Kral Davut Avşalom'un yanına gitmeyi çok istiyordu. Çünkü Amnon'un ölümü konusunda avuntu bulmuştu.
Avşalom Yeruşalim'e Dönüyor
14 
Kral Davut'un Avşalom'u özlediğini anlayan Seruya oğlu Yoav, birini gönderip Tekoa'da yaşayan bilge bir kadını getirtti. Yoav kadına, "Lütfen yasa bürün" dedi, "Yas giysilerini giy. Yağ sürme ve ölü için günlerdir yas tutan bir kadın gibi davran.
  Krala git ve ona söyleyeceklerimi ilet." Sonra kadına neler söyleyeceğini bildirdi.
  Tekoalı kadın krala gitti. Önünde yüzüstü yere kapanarak, "Ey kral, yardım et!" dedi.
  Kral, "Neyin var?" diye sordu. Kadın, "Ben zavallı dul bir kadınım" diye yanıtladı, "Kocam öldü.
  Ben cariyenin iki oğlu vardı. İkisi tarlada kavgaya tutuştular. Orada onları ayıracak kimse yoktu. Biri öbürünü vurup öldürdü.
  Şimdi bütün boy halkı cariyene karşı çıkıp, 'Kardeşini öldüreni bize teslim et' diyor, 'Öldürdüğü kardeşinin canına karşılık onu öldürelim. Böylece mirasçıyı da ortadan kaldırmış oluruz.' İşte geri kalan közümü de söndürecekler; yeryüzünde kocamın adını sürdürecek kimse kalmayacak."
  Kral, "Evine dön, ben davanla ilgili buyruk vereceğim" dedi.
  Tekoalı kadın, "Efendim ve kralım, bu olayın suçlusu ben ve babamın ev halkı olsun" dedi, "Kral ve tahtı suçsuz olsun."
  10 Kral, "Kim sana bir şey derse, onu bana getir" dedi, "Bir daha canını sıkmaz."
  11 Kadın, "Öyleyse kral Tanrısı RAB'bin adına ant içsin de kanın öcünü alacak kişi yıkımı büyütmesin" diye karşılık verdi, "Yoksa oğlumu yok edecekler."  Kral, "Yaşayan RAB'bin adıyla derim ki, oğlunun başının tek teline bile zarar gelmeyecektir" dedi.
  12 Kadın, "İzin ver de, efendim ve kralıma bir söz daha söyleyeyim" dedi. Kral, "Söyle" dedi.
  13 Kadın konuşmasını şöyle sürdürdü: "Neden Tanrı'nın halkına karşı böyle bir şey tasarladın? Kral böyle konuşmakla sanki kendini suçlu çıkarıyor. Çünkü sürgüne gönderdiği kişiyi geri getirmedi.
  14 Hepimizin öleceği kesin, toprağa dökülüp yeniden toplanamayan su gibiyiz. Ama Tanrı can almaz; sürgüne gönderilen kişi kendisinden uzak kalmasın diye çözüm yolları düşünür.
  15 "Halk beni korkuttuğu için efendim ve kralıma bunları söylemeye geldim. 'Kralla konuşayım, belki cariyesinin dileğini yerine getirir' diye düşündüm,
  16 'Belki kral oğlumla beni öldürüp Tanrı'nın bize verdiği mirastan yoksun bırakmak isteyenin elinden kurtarmayı kabul eder.'
  17 Efendim ve kralımın sözü beni rahatlatsın dedim. Çünkü efendim kral iyiyi, kötüyü ayırt etmekte Tanrı'nın meleği gibidir. Tanrın RAB seninle olsun!"
  18 Kral, "Sana bir soru soracağım, benden gerçeği saklama" dedi. Kadın, "Efendim ve kralım, buyur" diye karşılık verdi.
  19 Kral, "Bütün bunları seninle birlikte tasarlayan Yoav mı?" diye sordu. Kadın şöyle yanıtladı: "Yaşamın hakkı için derim ki, ey efendim kral, hiçbir sorunu yanıtlamaktan kaçamam. Evet, bana buyruk veren ve cariyene bütün bunları söyleten kulun Yoav'dır.
  20 Kulun Yoav duruma bir çözüm getirmek için yaptı bunu. Efendim, Tanrı'nın bir meleği gibi bilgedir. Ülkede olup biten her şeyi bilir."
  21 Bunun üzerine kral, Yoav'a, "İstediğini yapacağım" dedi, "Git, genç Avşalom'u geri getir."
  22 Yoav yüzüstü yere kapanarak onu kutsadı ve, "Ey efendim kral, bugün benden hoşnut olduğunu biliyorum, çünkü kulunun isteğini yaptın" dedi.
  23 Yoav hemen Geşur'a gidip Avşalom'u Yeruşalim'e getirdi.
  24 Ne var ki, kral, "Avşalom evine gitsin, yanıma gelmesin" diye buyruk verdi. Bu yüzden Avşalom evine gitti; kralı görmedi.
  25 Bütün İsrail'de Avşalom kadar yakışıklığı için övülen kimse yoktu; tepeden tırnağa kusursuz biriydi.
  26 Avşalom saçını kestirdiği zaman tartardı. Saçı ona ağırlık verdiği için her yıl kestirirdi. Saçının ağırlığı krallık ölçüsüne göre iki yüz şekel[i]çekerdi.
  27 Avşalom'un üç oğlu ve Tamar adında çok güzel bir kızı vardı.
  28 Avşalom kralı görmeden Yeruşalim'de iki yıl yaşadı.
  29 Sonra Yoav'ı krala göndermek için ona haber saldı. Ama Yoav gelmek istemedi. Avşalom ikinci kez haber gönderdi, Yoav yine gelmek istemedi.
  30 Avşalom kullarına, "Bakın, Yoav'ın arpa tarlası benimkine bitişiktir" dedi, "Gidin, tarlayı ateşe verin." Bunun üzerine gidip tarlayı ateşe verdiler.
  31 Yoav kalkıp Avşalom'un evine gitti. "Kulların neden tarlamı ateşe verdi?" diye sordu.
  32 Avşalom şöyle yanıtladı: "Bak, sana, 'Buraya gel, seni krala göndereyim' diye haber yolladım. Ona şunları söylemeni isteyecektim: 'Neden Geşur'dan geldim? Orada kalsaydım benim için daha iyi olurdu. Artık kralı görmek istiyorum. Bir suçum varsa, beni öldürsün.'"
  33 Bunun üzerine Yoav gidip Avşalom'un söylediklerini krala iletti. Kral Avşalom'u çağırttı. Avşalom kralın yanına gelip önünde yüzüstü yere kapandı. Kral da onu öptü.

[i] 14:26. "İki yüz şekel": Yaklaşık 2. 3 kg

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...