04 Haziran 2015

TEVRAT VE İNCİL TAHRİFATA UĞRAMIŞTIR!



TEVRAT VE İNCİL TAHRİFATA UĞRAMIŞTIR!
26.2.2000 TÂRİHİNDE BİZE MEKTUP YAZAN 
T.K. ADINDAKİ HIRİSTİYAN TÜRK KARDEŞİMİZ ŞÖYLE DİYORDU:
- "Şahsen beni Hıristiyanlık ile olan görüşleriniz ilgilendiriyor. Şahsen bir Hıristiyan olarak İncil’in değiştirildiğine veya İsa'ya ait bir İncil olup ta sonradan Matta, Markos, Luka ve Yuhanna’nın o İncil’den akıllarında kalanları yazdıklarına inanmıyorum."
- "Diyelimki öyle oldu... gerçekten İncil aslını koruyamadı... ya da bir İncil vardı da saklandı... ya da yok oldu... O zaman o devirden Muhammed’e kadar olan insanlar yanlış bir şeye inandıkları anlamına gelir... Tanrı insanların yanlış bir şeye inanmalarına nasıl karşı gelmedi?... Veya Kur’an’daki Hicr sûresinde "Doğrusu Kitap'ı Biz indirdik, onun koruyucusu elbette Biziz" kelimesiyle Allah kendi indirdiği kitabını koruyacağını vaat ediyor!"
- "Sizce burada bir çelişki yok mu? Yoksa İncil Allah’ın bir kitabı değil miydi? Eğer İncil Allah’ın bir kitabı ise, o zaman yeterince güçlü bir Allah’a inanmıyor musunuz? Musa ile ilgili bilgileri Kutsal kitaptan veriyorsunuz ve sonra ona ‘değiştirildi’ diyerek karalıyorsunuz. Bunun ışığında verdiğiniz tarihsel bilgiler sağlam değil mi? Bir de Muhammed’in gerçekten Allah’ın elçisi olduğuna kesinlikle emin gözüyle bakıyorsunuz. Yani bir adam 1400 yıl önce çıkıp 'Bana Cebrail geldi, vahiyler getirdi. Bunlar Allah’ın sözleridir' dedi ve buna kayıtsız şartsız inanıyorsunuz.."
- "Ama bir sorun var... Aynı şekilde Mormonların da ve Bahailerin de böyle iddiaları var. Onlar da kendilerine bir meleğin geldiğini ve Tanrı’nın onlara vahiyler sunduğunu iddia ediyorlar. Kanıt nerede? O gelen meleğin gerçekten Cebrail olma olasılığı nedir? "
- "Bir kesinlik yok ise, Tanrı nasıl emin bir şekilde insanlara Kendini sunamamıştır?"
HEMEN ŞUNU BELİRTELİM Kİ, BU KARDEŞİMİZİN DİLE GETİRDİĞİ HUSUSLAR ÖYLE PAT DİYE CEVAPLANDIRILACAK VE SATHÎ MÜSLÜMAN İNANCI İLE GEÇİŞTİRİLECEK ŞEYLER DEĞİL!...
ASLINDA BİZİM DE BİR SORUMUZ VAR: MEKTUBU YAZAN TÜRK İSİMLİ KARDEŞİMİZ ANADAN DOĞMA HIRİSTİYAN MIDIR?.. YOKSA SONRADAN OLMA, YÂNİ ÜLKEMİZİ SARMIŞ MİSYONERLERE KAPILARAK DİN DEĞİŞTİRMİŞ BİR KİŞİ MİDİR, MERAK ETTİK... BU SORUNUN CEVÂBINI BİLSEYDİK, DAHA İYİ OLURDU.
TAHMİNİZ ODUR Kİ, KENDİSİ YENİ DİN DEĞİŞTİREREK PROTESTANLIĞI KABUL ETMİŞ BİR ŞAHISTIR... CEVÂBIMIZ O AÇIDAN DEĞERLENDİRİLMELİDİR...
ASLINDA MEKTUPTA BİRBİRİNDEN AYRI ALINMASI GEREKEN BİR KAÇ HUSUS VAR... BİZ BU YAZIMIZDA SADECE ELDEKİ TEVRAT VE İNCİL’DEKİ "TAHRİFAT" MESELESİ ÜZERİNDE DURACAK VE BU AÇIDAN KUR’AN-I KERİM’İN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ DELİLLERİYLE ANLATMAYA ÇALIŞACAĞIZ.
BİR DEFÂ YAHUDİLİK, HIRİSTİYANLIK VE MÜSLÜMANLIK BİRBİRİNDEN FARKLI KÜLTÜRLER OLUŞTURMUŞTUR... FARKLI KÜLTÜR DEMEK, FARKLI MANTIK, FARKLI ANLAYIŞ DEMEKTİR... BUNUN TABİİ BİR SONUCU OLARAK, KELİMELER AYNI DA OLSA, FARKLI KÜLTÜRLERDE FARKLI MÂNÂLAR TAŞIR... ORADAN BAŞLIYALIM.
--BİRİNCİ HUSUS:
ÖNCE "TEVRAT" VE "İNCİL" KELİMELERİNE BİR TANIM GETİRMEK GEREKİR... ÇÜNKÜ HIRİSTİYANLAR İLE MÜSLÜMANLARIN BU İKİ KELİMEDEN ANLADIKLARI FARKLIDIR.
İSLÂM’A GÖRE, HZ. MUSA’YA İNEN VAHİY’İN TÜMÜ TEVRATTIR. HZ. DÂVUD’A İNEN VAHİY’İN TÜMÜ ZEBUR’DUR. HZ. İSÂ’YA İNEN VAHİY’İN TÜMÜ İSE İNCİL’DİR...
BU NOKTADA "VAHY/VAHİY" KELİMESİNE DE BİR TANIM GETİRMEK DURUMUNDAYIZ.
İSLÂM’DA ALLAH’IN PEYGAMBERLERE MESAJINI, GENELDE CEBRAİL ARACILIĞI İLE İLETMESİ "VAHİY"DİR!.. BU ALINAN MESAJLAR, SEMÂVÎ KİTAPLARIN "ÂYET"LERİNİ OLUŞTURUR. EN ÇOK BİLİNEN MÂNÂSI BUDUR... ÖTE YANDAN, ALLAH’IN İNSANLARA, CANLILARA VE DİĞER VARLIKLARA NE YAPMALARI GEREKTİĞİNİ "EMİR" VEYÂ "İLHAM" YOLUYLA BİLDİRMESİ DE "VAHİY" OLARAK GEÇER!.. ANCAK BUNLAR, SEMÂVÎ KİTAPLARIN YAZILI ÂYETLERİ DEĞİLDİR.
İLHAM-MESAJ TARZINDAKİ VAHİY, SADECE ALLAH’TAN GELMEZ. EN’AM SÛRESİ 112. ÂYET "PEYGAMBER DÜŞMANI ŞEYTANLARIN KENDİ ARALARINDA VAHİYLEŞTİKLERİNİ" SÖYLER... YÂNİ BİRBİRLERİYLE HABERLEŞİRLER.
ŞU HALDE İSLÂMİYET’TE TEVRÂT, İNCİL, ZEBUR VE KUR’AN’LA BİRLİKTE VAHİYDEN SÖZ EDERKEN; SÂDECE PEYGAMBERLERE MESAJ OLARAK İLETİLEN VE ÂYET HÂLİNE DÖNÜŞEN İLÂHÎ MESAJLAR KASTEDİLİR.
HALBUKİ HIRİSTİYANLIKTA "VAHİY" İLE "İLHAM", HATTÂ KİŞİLERİN "ŞAHSÎ İFÂDELER"İ BİRBİRİNE KARIŞMIŞTIR. HEPSİ "VAHİY" OLARAK ELE ALINIR, VE AYNI DEĞERDE KABUL EDİLİR... BUNU AŞAĞIDA GÖRECEĞİZ.
DEDİĞİMİZ GİBİ, İSLÂM’IN "TEVRAT" DEDİĞİ KİTAPTA SÂDECE HZ. MUSA’YA İNEN ÂYETLER (VAHİY); "ZEBUR" DEDİĞİ KİTAP SÂDECE HZ. DÂVUD’A İNEN ÂYETLER (VAHİY); "İNCİL" DEDİĞİ KİTAP TA SÂDECE HZ. İSÂ’YA İNEN ÂYETLERDEN (VAHİY) İBÂRETTİR!.. KUR’AN-I KERİM’DE HZ. MUHAMMED’İN SÖZLERİ OLMADIĞI GİBİ; BU KİTAPLARIN ASLINDA DA HZ. MÛSA’NIN, HZ. DÂVUD’UN, HZ. İSÂ’NIN KENDİ SÖZLERİ YOKTUR.
BUNLARIN BİRİNCİSİNDE HZ. MUSA’NIN HAYATI, İKİNCİSİNDE HZ. DÂVUD’UN HAYATI, ÜÇÜNCÜSÜNDE HZ. İSÂ’NIN HAYATI DA YER ALMAZ... TIPKI KUR’AN-I KERİM’DE HZ. MUHAMMED’İN HAYATININ YER ALMADIĞI, SÂDECE ONA HİTAPLARIN (MESAJ) YER ALDIĞI GİBİ!..
İŞTE BU NOKTADA MÜSLÜMANLARIN "TEVRAT" DEDİKLERİ KİTAP İLE HIRİSTİYANLARIN "TEVRAT" DEDİKLERİ KİTAP, BİRBİRİNDEN AYRILIR.
"KİTÂB-I MUKADDES (BIBLE)" DİYE BİLİNEN KİTABIN İLK YARISI; "TEKVİN-GENESIS" YÂNİ KÂİNATIN YARADILIŞI İLE BAŞLAR, "MALAKİ" BÖLÜMÜ İLE SON BULUR. BU KİTABA "ESKİ AHİT" ADI VERİLİR. İÇİNDE "MUSA’NIN BEŞ KİTABI" VARDIR Kİ, BUNLARIN ADI, "TEKVİN, ÇIKIŞ, LEVİLİLER, SAYILAR, TESNİYE"DİR... BU "BEŞ KİTAP"TA HZ. MUSA’NIN HAYAT HİKÂYESİ DE VARDIR.
ARKASINDAN HZ. MÛSA’DAN SONRA GELEN PEYGAMBERLERİN HAYAT HİKÂYELERİ, VE "MEZMURLAR" DİYE BİLİNEN HZ. DÂVUD BÖLÜMÜ, VE ONDAN SONRA GELEN PEYGAMBERLERİN KISSALARI, HAYAT HİKÂYELERİ EKLENMİŞTİR. BİZİM "ZEBUR" DEDİĞİMİZ KİTAP İŞTE BU "MEZMURLAR" BÖLÜMÜ İLE İLGİLİDİR.
ENTERESAN OLAN ŞUDUR Kİ, MUSEVİLİKTE VE HIRİSTİYANLIKTA HEM BU "BEŞ KİTAB"A, HEM DE "ESKİ AHİT"İN TÜMÜNE TEVRAT DENİR!.. ANCAK BUNLAR DA FARKLILİK GÖSTERİR.
GELELİM İNCİL’E!..
İSLÂM’IN "İNCİL" DEDİĞİ KİTAP, SÂDECE HZ. İSÂ’YA İNMİŞ OLAN VAHİYDEN, ÂYETLERDEN İBÂRETTİR.
HALBUKİ HIRİSTİYANLAR'IN "YENİ AHİT-İNCİL" DEDİKLERİ KİTAP, HZ. İSÂ’NIN HAYATI HAKKINDA 4 AYRI KİŞİ TARAFINDAN YAZILMIŞ OLAN MATTA, MARKOS, LUKA VE YUHANNA İNCİLLERİNİ, SONRA 12 HAVÂRİNİN HAYAT HİKÂYESİNİ (RESULLERİN İŞLERİ), SONRA HAVÂRİ OLMAYAN PAVLOS’UN (PAUL) MEKTUPLARINI, SONRA DİĞER BÂZI KİŞİLERİN MEKTUPLARI KAPSAR, VE "VAHİY-GELECEK HAKKINDA KEHÂNET" BÖLÜMÜ İLE BİTER!..
ÖTE YANDAN YAHUDİLER’İN "TEVRAT"I İLE HIRİSTİYANLARIN "TEVRAT"I DA FARKLIDIR!!... YAHUDİLER ESKİ AHİT’E HIRİSTİYANLIĞIN ORTAYA ÇIKMASINDAN SONRA EKLENEN BÖLÜMLERİ KABUL ETMEZLER.
ŞU HALDE "TEVRAT" VE "İNCİL" KAVRAMI DEĞİŞMİŞ, TAHRİF OLMUŞTUR!... ASIL TEVRAT VE İNCİL ÂYETLERİ; ESKİ VE YENİ AHİTLER İÇİNDE KAYBOLMUŞTUR. ÜZERİ DİĞER İFÂDELER VE KISSALAR İLE ÖRTÜLMÜŞTÜR.
KISACASI, MÜSLÜMANLAR İÇİN BİR TEK TEVRAT VARDIR, O DA HZ. MÛSA’YA İNEN... HIRİSTİYAN VE YAHUDİLER İÇİN ÜÇ AYRI TEVRAT VARDIR: BİRİ "MUSA’NIN BEŞ KİTABI"NDAN OLUŞAN TEVRAT, İKİNCİSİ YAHUDİ ESKİ AHİD’İ, ÜÇÜNCÜSÜ DE HIRİSTİYAN ESKİ AHİD’İ!..
MÜSLÜMANLAR İÇİN TEK BİR İNCİL VARDIR, HZ. İSÂ’YA İNEN!.. HALBUKİ HIRİSTİYANLAR İÇİN 5 AYRI İNCİL VARDIR: MATTA’YA GÖRE İNCİL, MARKOS’A GÖRE İNCİL, LUKA’YA GÖRE İNCİL, YUHANNA’YA GÖRE İNCİL, VE BUNLARLA BİRLİKTE , MEKTUPLAR VS.NİN EKLENMESİYLE OLUŞAN "YENİ AHİT"!.. İLK DÖRDÜNE "GOSPEL" DE DERLER, AMA O DA "İNCİL"DİR. TÜRKÇE TERCÜMELERDE BÖYLE BİR AYIRIM YAPILMAZ.
İŞ BURADA DA BİTMEZ... BAZI GRUPLAR, MESELÂ EBONİLER (FAKİR DEMEKTİR), NASTURÎLER, SABİÎLER, MONİKİLER, ZADOKİLER, AGNOSTİKLER, NÂSIRÎLER HIRİSTİYANLIĞI KATOLİKLERDEN, PROTESTANLARDAN FARKLI ANLAR.
BUNLARIN ÇOĞU HZ. İSÂ'NIN SADECE BİR ADEMOĞLU VE PEYGAMBER OLDUĞUNU KABUL EDERLER... İNCİL'DEKİ PAVLUS'UN MEKTUPLARI BÖLÜMÜNÜ KABUL ETMEZ, HATTÂ SÂDECE MATTA İNCİLİ'NE İNANIRLAR... MESELÂ EBONİLER BU GRUPTANDIR.
YÂNİ HIRİSTİYANLARIN "İNCİL", "YENİ AHİT" DEDİKLERİ KİTAP, HIRİSTİYAN MEZHEPLER ARASINDA BİLE AYNI DEĞİLDİR. KATOLİKLER İLE PROTESTANLAR'IN İNCİLLERİ BİLE FARKLIDIR.
ÖTE YANDAN, HER MİLLET "KİTÂB-I MUKADDES"İ KENDİ DİLİNDE OKUDUĞU İÇİN, (ANCAK DİN ADAMLARI LÂTİNCE VE YUNANCA TEVRAT VE İNCİL İLE İLGİLENİR), İNGİLİZCE, ALMANCA, FRANSIZCA TERCÜMELERE DE "TEVRAT" VE"İNCİL" DENİR. ONLAR KİTABIN ASLI KABUL EDİLİR. BÜTÜN DİLLERDEKİ TERCÜMELER DE ÖYLE KABUL EDİLİR. BÖYLECE ORTAYA YÜZLERCE FARKLI "TEVRAT" VE "İNCİL" ÇIKAR!
HALBUKİ "KUR’AN" DEYİNCE MÜSLÜMANLAR DA, YAHUDİLER DE, HIRİSTİYANLAR DA TEK BİR KİTAP DÜŞÜNÜRLER!.. BU KİTAP DÜNYÂNIN HER TARAFINDA AYNIDIR! KUR'AN TERCÜME VE TEFSİRLERİ, HİÇ BİR ZAMAN "ESAS KUR'AN" SAYILMAZ!.. TEREDDÜT OLDUĞUNDA ASLINA RÜCÛ EDİLİR!
ŞU HALDE DAHA BAŞTAN TEVRAT VE İNCİL KAVRAMI TAHRİF OLMUŞTUR! HEM MUSEVİLER, HEM HIRİSTİYANLAR İÇİN "ZEBUR" DİYE BİR KİTAP YOKTUR, SADECE "KRAL DAVUD'UN ŞİİRLERİ" VARDIR! YANİ ZEBUR DA TAHRİF OLMUŞTUR!
-- İKİNCİ HUSUS:
HZ. MÛSA, HZ İSÂ’DAN TAKRİBEN 1000 YIL KADAR ÖNCE YAŞAMIŞTIR. ESKİ AHİT’İN YAZIYA GEÇMESİ İSE, HZ. MUSA’DAN TAKRİBEN 600 YIL SONRA OLMUŞTUR...
TAM OLARAK ANLATMAK GEREKİRSE, M.Ö. 621 YILINDA BİR MÂBED’DE "II. KRALLAR" BÖLÜMÜNE ÂİT TOMARLAR BULUNMUŞ, BUNUN "VAHİY" OLDUĞUNA KARAR VERİLMİŞ, VE ELDEKİ DİĞER KUTSAL YAZILAR VE EZBERDE OLAN BİLGİLER AYNI "ÜSLÛP" İLE YAZIYA GEÇİRİLMİŞ, VE O TÂRİHTEN SONRAKİ PEYGAMBERLERİN HAYATI DA AYNI TARZDA KALEME ALINMIŞTIR. (KAYNAK-1: PH.D. VERGILIUS FERM; AN ENCYCLOPEDIA OF RELIGION, "OLD TESTAMENT" BAHSİ, SF. 543... 1954, PETER OWEN LTD., LONDON)
ANCAK BU YAZILANLAR, ZAMAN İÇİNDE YAHUDİLERİN UĞRADIĞI İŞGÂL VE SÜRGÜN OLAYLARI NETİCESİNDE KAYBOLUP GİTMİŞTİR!... ELDEKİ EN ESKİ İBRÂNÎCE TEVRAT TOMARLARI, DERBENT-DAĞISTAN’DA BULUNANLARDIR, VE M.S. 580 YILINA ÂİTTİR... (KAYNAK-2: DR. WILLIAM SMITH’S DICTIONARY OF THE BIBLE, VOLUME III, "MANUSCRIPTS" BAHSİ, SF. 2223, 1876, NEW YORK, PUBLISHED BY HURD AND HOUGHTON... YANLIŞ OKUMADINIZ, 1876!... SAKIN ATTIĞIMIZ FALAN SANILMASIN!.. 4 CİLTLİK BU SÖZLÜĞÜN TÜMÜ ELİMİZDE...YUKARDA ADINI VERDİĞİMİZ KİTAP DA!) YAHUDİLER "1300 YILLIK TEVRAT PARÇACIKLARI BULUNDU" DİYE SEVİNMEKTEDİRLER, YÂNİ 3000 YILLIK TEVRAT'IN ELDEKİ EN ESKİ NÜSHASI PEYGAMBERİMİZ DÖNEMİNE ÂİTTİR! HELE M.S. 3. ASIR İLE 8. ASIR ARASINA ÂİT HİÇ BİR TEVRAT PARÇASI YOKTUR, SEVİNCİN SEBEBİ DE BİR TÂNE BULUNMUŞ OLMASIDIR!

GELELİM İNCİL’E... MARKUS "İNCİL"İNİ M.S.70 YILINDA ROMA’DA TAMAMLAMIŞTIR... MATTA "İNCİL"İNİ M.S. 80 YILINDA ANTAKYA’DA TAMAMLAMIŞTIR... LUKA "İNCİL"İNİ M.S. 90 YILINDA FİLİSTİN’DE TAMAMLAMIŞTIR... YUHANNA İSE "İNCİL"İNİ 100 YILINDA EFES’TE TAMAMLAMIŞTIR... YUHANNA’NIN HAVARİ "JOHN" OLDUĞU İLERİ SÜRENLER VARSA DA, BU HIRİSTİYANLAR İÇİN DAHİ İNANDIRICI DEĞİLDİR. HİÇ BİRİ HZ. İSÂYI GÖRMEMİŞTİR!.. 
(KAYNAK-1)

303 YILINDA ROMA İMPARATORU DİYEKLETİYON HIRİSTİYANLARCA KUTSAL BÜTÜN METİNLERİ TOPLATMIŞ VE YAKTIRMIŞTIR!.. YÂNİ, HZ. İSA'DAN ÇOK SONRA YAZILAN İNCİL VERSİYONLARININ DA İLK NÜSHALARI ORTADA YOKTUR.
ÖTE YANDAN "EVANGELİST" DENİLEN "İNCİL" YAZICILARI TARAFINDAN MEYDANA GETİRİLMİŞ OLAN "İNCİL"LERİN SAYISI 300 CİVÂRINDA OLUP, ROMA İMPARATORU KONSTANTİN’İN TOPLADIĞI İZNİK KONSÜLÜ’NDE 4’Ü ALINIP DİĞERLERİ YOK SAYILMIŞ VE İMHA EDİLMİŞTİR. O YÜZDENDİR Kİ, BUGÜN ELDEKİ EN ESKİ "RESMÎ İNCİL"LER M.S. 300’LÜ YILLARA ÂİTTİR. DAHA ESKİYE GİDENİ YOKTUR!.
SEÇİLİP MAKBUL ADDEDİLEN 4 İNCİL DIŞINDA KALANLARA "APOCRYPHA" ADI VERİLDİ... ONLARA UYMAK KÂFİRLİK SAYILDI...
BU TAHRİBATTAN KURTULARAK, ŞURADA BURADA KALMIŞ BİR-İKİ NÜSHA İSE ANCAK SON ZAMANLARDA ORTAYA ÇIKMIŞTIR... BİR DE SAYILARI 150'Yİ BULAN KADİM HIRİSTİYAN EL YAZMALARI VARDIR Kİ, YAZILIŞ TÂRİHLERİ MİLÂTTAN SONRA 30 İLÂ 340 YILLARI ARASINDA DEĞİŞİR, BUNLARIN ESKİ YUNANCA VE LÂTİNCE'DEN İNGİLİZCE'YE TERCÜMELERİNİ DE BU YAZI DİZİSİNE EKLEDİK.
KADİM HIRİSTİYAN EL YAZMALARI 'NDAN BÂZILARI TESÂDÜFEN BULUNDU. 1945 YILINDA, MISIR’DA, NAG HAMADİ'DE BULUNAN TOMARLAR ARASINDAN "THOMAS'IN İNCİLİ" ÇIKMIŞ, DAHA SONRA BULUNAN "ÖLÜ DENİZ TOMARLARI"NDAN DA YİNE ELDEKİ İNCİL KOPYALARINDAN DAHA ESKİ METİNLER BULUNMUŞTUR... ORTAYA "PETER'İN İNCİLİ" MERYEM'İN İNCİLİ "BARNABAS İNCİLİ" DİYE YENİ "İNCİL"LER ÇIKMIŞTIR... PAPALIK BUNLARI KABUL ETMEZ. .. ANCAK ARKEOLOG VE TÂRİHÇİLER METİNLERİN GERÇEK OLDUĞUNU SÖYLÜYORLAR. SADECE "BARNABAS İNCİLİ"NİN MÜSLÜMANLAR TARAFINDAN YAZILAN SAHTE BİR İNCİL OLDUĞU İDDİASINI ÖNE SÜRENLER VAR... DİLE GETİRMEKLE YETİNİYORUZ.
HALBUKİ KUR’AN ÂYET ÂYET İNDİĞİNDE DERHAL YAZIYA GEÇMİŞ, PEYGAMBERİN ASHÂBI TARAFINDAN EZBERLENMİŞTİR. KEMİK, DERİ VE TAHTA PARÇALARI ÜZERİNE YAZILI OLAN BU METİNLER HZ. MUHAMMED’İN VEFATINDAN HEMEN SONRA İLK HALİFE EBUBEKİR TARAFINDAN BİR ARAYA TOPLANMIŞ, KONTROL EDİLMİŞ VE İTİNÂ İLE SAKLANMIŞTIR... 3. HALİFE OSMAN ZAMANINDA İSE BU METİNLER TEK BİR KİTÂB HALİNDE YAZILMIŞ, 4 ÂDET OLMAK ÜZERE ÇOĞALTILIP İSLÂM ÜLKELERİNİN DÖRT BİR BUCAĞINA DAĞITILMIŞTIR... BU YAZMA VE ÇOĞALTMA ESNÂSINDA TEKRAR TEKRAR KONTROLLER YAPILMIŞ; EN UFAK BİR EKLEME, ÇIKARTMA, DEĞİŞTİRME OLMAMASI İÇİN BÜYÜK DİKKAT SARFEDİLMİŞTİR...
BU ÇOĞALTMA OLAYI HZ. MUHAMMED’İN ÖLÜMÜNDEN SÂDECE 25 YIL KADAR SONRA OLMUŞTUR. ONU GÖREN, KUR’AN’I İLK EZBERLİYENLERİN ÇOĞU HÂLÂ HAYATTA İDİ... O YÜZDENDİR Kİ, 1400 YILDIR YAZILMIŞ, BASILMIŞ MİLYONLARCA KUR’AN-I KERİM’DEN BİR TÂNESİ BİLE DİĞERLERİNDEN FARKLI DEĞİLDİR!... HZ. OSMAN’IN OKURKEN ŞEHİT EDİLDİĞİ İÇİN KANINA BULANMIŞ KUR’AN DA ÖZBEKİSTAN’DA TAŞKENT MÜZESİNDEDİR... BU YÜZDEN KUR'AN'IN OTANTİKLİĞİ TARTIŞILMAZ!.
ŞU HALDE İKİNCİ TAHRİFAT, VAHİY İLE KAYDA GEÇME ARASINDAKİ ZAMAN KAYBINDAN VE EZBER NOKSANLIĞINDAN DOLAYIDIR!... TEVRAT’IN YAZILMASI HZ. MÛSA’DAN 600 YIL SONRA, İNCİL’İN YAZILMASI HZ. İSÂ’DAN 40-60 YIL SONRA OLUNCA, ORTAYA "VERSIONS-FARKLI NÜSHALAR" DENİLEN DURUM ÇIKMIŞTIR Kİ, BUNU YAHUDİLER DE, HIRİSTİYANLAR DA REDDETMEZ.
BU DURUMU TAM OLARAK KAVRIYABİLMEK İÇİN KIRGIZLAR’IN MEŞHUR "MANAS DESTÂNI"NI ÖRNEK VERMEK İSTERİZ.... AŞAĞI YUKARI 1000 YILLIK BİR DESTÂN OLMASINA RAĞMEN, MANAS'IN YAZIYA GEÇİŞİ 100 YILLIK BİR OLAYDIR... BU TEŞEBBÜS ESNÂSINDA GÖRÜLMÜŞTÜR Kİ, TOPLAMI 500.000 BEYİTE ULAŞAN DESTÂNI KISIM KISIM EZBERE BİLENLER DE, TÜMÜNÜ EZBERE BİLEN BAKŞİLER DE FARKLI ANLATIMLAR DİLE GETİRMİŞLERDİR. MANAS DESTÂNI’NIN DA BİR ÇOK VERSİYONU VARDIR. MANAS ÂDETA 1000 YIL BOYUNCA YAŞAMIŞ TEK BİR KAHRAMAN GİBİDİR. İLK BAŞLARDA OK-YAY KULLANIRKEN SON BÖLÜMLERDE TÜFEK KULLANIR... ANLAŞILAN DAHA SONRA GELEN KAHRAMANLARIN MACERALARI, HEP MANAS’IN ŞAHSINDA TOPLANMIŞTIR... ÖZELLİKLE İNCİL'İN YAZIYA GEÇİŞİ, MANAS DESTÂNI'NIN KAYDA GEÇİŞİNE BENZER. PEK ÇOK VERSİYON VARDIR.
-- ÜÇÜNCÜ HUSUS:
İNTERNETTE GÖRÜŞTÜĞÜMÜZ ECNEBİ HIRİSTİYAN DOSTLARIMIZ, ESKİ VE YENİ AHİTLERİN, HZ. MUSA İLE HZ. İSÂ ŞAKİRTLERİ ARASINDAKİ 1100 YIL BOYUNCA YAŞAMIŞ 40 KADAR AYRI KİŞİ TARAFINDAN KALEME ALINDIĞINI KABUL EDİYORLAR.
- BUNLARIN HEPSİNİ İYİ NİYETLİ OLARAK VASIFLANDIRSAK BİLE,
- ARALARINDAN BÂZILARININ İSMİ BİLDİRİLMEMİŞ PEYGAMBERLERDEN OLDUĞUNU, KUR’AN’DA İFÂDE EDİLDİĞİ GİBİ KENDİSİNE "SUHUF-SAYFALAR" İNDİĞİNİ KABUL ETSEK DAHİ,
- HATTÂ HZ. MÛSA, HZ. DÂVUD, VE HZ. İSÂ’NIN KENDİLERİNE İNEN VAHİYLERİ "AYNEN" KALEME ALDIRTTIĞINI, VE BU ÂYETLERİN ESAS HÂLİYLE KİTÂB-I MUKADDES’TE YER ALDIĞINA İNANSAK BİLE,
TÜM 40 KİŞİNİN "İLÂHÎ VAHİY"E MAZHAR OLDUĞUNU, VE KİTÂB-I MUKADDES’İN TÜMÜNÜN "TANRI’NIN ÂYETLERİ" OLDUĞUNU KABUL ETMEK İMKÂNSIZDIR!..
KALDI Kİ, ÖZELLİKLE YENİ AHİT'İN "MEKTUP" BÖLÜMLERİ TAMÂMEN BEŞERÎDİR!... PAVLUS’UN, PETER’İN, YUHANNA’NIN BİR TAKIM KİMSELERE YAZDIĞI DÂVET VE UYARI MEKTUPLARIDIR.
BUNLAR PEYGAMBER OLMAK BİR YANA, HAVÂRİ DAHİ DEĞİLLERDİR!..
İSLÂM TÂRİHİNDE HZ. MUHAMMED’İN BİZANS İMPARATORUNA, HABEŞ İMPARATORUNA, İRAN KİSRASINA YAZDIĞI MEKTUPLAR VARDIR... YAZAN PEYGAMBER OLMASINA RAĞMEN, BUNLAR "İLÂHî VAHİY" KABUL EDİLMEZ!.. SÂDE MÜSLÜMANLARDAN HİÇ BİRİ BUNLARI BİLMEZ.
KALDI Kİ, PAVLUS’UN MEKTUPLARI, ASLA HZ. MUHAMMED’İN MEKTUPLARI İLE KIYASLANAMAZ!.. BİRİ PEYGAMBER, ÖTEKİ HAVÂRİ (ASHAB) BİLE DEĞİL.. HZ. İSÂ’YA HAYATI BOYUNCA DÜŞMANLIK ETMİŞ, ONUN YERYÜZÜNDEN AYRILMASINDAN SONRA HIRİSTİYANLIĞA SOYUNMUŞ BİRİ!..
BİR BAŞKA GERÇEKTE ŞUDUR Kİ, "PAVLUS’UN MEKTUPLARI", YENİ AHİT’TE "DÖRT İNCİL"DEN FAZLA YER TUTAR!..
KIYAS KABUL ETMEZ AMA, SIRF BİR BENZERLİK KURABİLMEK İÇİN SÖYLÜYORUZ... PAVLUS’UN MEKTUPLARI, OLSA OLSA MUAVİYE’NİN KUMANDANLARINA, VALİLERE VE DİĞER ÜLKE HÜKÜMDARLARINA YAZDIĞI MEKTUPLARLA KIYASLANABİLİR... BİLİNDİĞİ GİBİ, MUAVİYE UZUN SÜRE HZ. MUHAMMED’E DÜŞMANLIK ETMİŞ OLAN EBU SÜFYAN’IN OĞLUDUR. YÂNİ İSLÂM’I SONRADAN BENİMSEYEN BİR ÂİLEDEN GELMEKTEDİR.
YÂNİ HIRİSTİYANLIK, HZ. İSÂ’YA İNMİŞ VAHİYLERDEN, VEYA ONUN SÖZ VE DAVRANIŞLARINDAN (HADİS) DAHA ÇOK PAVLUS’UN YORUMLARINA DAYANARAK OLUŞMUŞ BİR DİNDİR... O YÜZDENDİR Kİ BİZ HIRİSTİYANLARIN SAHTE PEYGAMBERİ DİYE BİR YAZI YAZMAK DURUMUNDA KALDIK.
YİNE YENİ AHİT'TE "RESÛLLERİN İŞLERİ" BÖLÜMÜ VARDIR.
BURADAKİ "RESÛL" KELİMESİ DE İSLÂMİYETTEKİ "PEYGAMBER" KARŞILIĞINDA DEĞİLDİR... ÇÜNKÜ BU "RESÛLLER", HZ. İSÂ’NIN HAVÂRİLERİ, ONUN ELÇİLERİDİR, O DA SÂDECE BİR KISMI!... YÂNİ BU KİŞİLER, EĞER KIYASLAMAK GEREKİRSE, İSLÂMİYET’TEKİ "ASHAB" DİYE TANINANLARA DENK DÜŞER... "PEYGAMBER DOSTLARI" DEMEKTİR.
ÖTE YANDAN TÜRKLER İÇİN İSLÂMİYET’TE ALLAH’IN ELÇİLERİNİ ADLANDIRMAK İÇİN KULLANILAN DÖRT KELİME VARDIR: PEYGAMBER (FARSÇA), YALVAÇ (TÜRKÇE), RESÛL (ARAPÇA), NEBİ (ARAPÇA)... NEBİ KİTÂBI OLMAYAN ELÇİLERDİR... RESÛL İSE KİTAPLI ELÇİLERDİR Kİ, DÖRT TÂNEDİR... BUNLARDAN ÜÇÜ MÛSEVÎLİK ESÂSI ÜZERİNE ÇAĞRIDA BULUNMUŞLARDIR. NE HZ. DÂVUD, NE DE HAYATTA İKEN HZ. İSÂ, YENİ BİR DİN KURDUKLARINI BEYÂN ETMEMİŞLERDİR.
PEYGAMBER (PROPHET) KELİMESİ DE YAHUDİLİKTE VE HIRİSTİYANLIKTA FARKLI BİR ANLAM TAŞIR VE "KÂHİN-GELECEKTEN HABER VEREN KİŞİ" OLARAK GEÇER... YÂNİ, ESKİ VE YENİ AHİTTE "PEYGAMBER" DENİLEN KİŞİLERİN BÂZILARI, Kİ ARALARINDA KADINLAR DA VARDIR, PEYGAMBER DEĞİL, KÂHİNDİR... AYRICA, BİZİM PEYGAMBER SAYDIĞIMIZ BÂZI ZATLAR, ELDEKİ TEVRAT’TA "KRAL" OLARAK YER ALIR... MESELÂ HZ. DÂVUD’UN KRALLIK VASFI, PEYGAMBERLİĞİNDEN DAHA ÇOK VURGULANIR.
YENİ AHİT’TEKİ "RESÛLLERİN İŞLERİ"NE DÖNERSEK; YÜCE ALLAH BU KİŞİLERDEN BÂZILARINA İLHAM VERMİŞ, YOL GÖSTERMİŞ OLABİLİR... ANCAK ONLARIN "İŞLERİ"NİN HİKÂYE EDİLMESİ BİR "İLÂHÎ VAHİY" DEĞİLDİR... YİNE BENZETMEK GEREKİRSE, İSLÂMİYET’TE BİRİSİ OTURUP HZ. EBUBEKİR’İN, ÖMER’İN, OSMAN’IN, ALİ’NİN, TALHA’NIN, ZÜBEYR’İN, HZ. ABBAS’IN, AYŞE’NİN, HZ. FATMA’NIN YAPTIKLARINI YAZSAYDI; BU ANCAK "İSLÂM TÂRİHİ"NİN BİR PARÇASI OLURDU... KUTSAL BİR METİN DEĞİL!.. NİTEKİM BİLHASSA HZ. ALİ’NİN CENKLERİ İLE İLGİLİ BU TARZ KİTAPLAR VARDIR, VE ZEVKLE OKUNUR... ALEVÎLER ÇOK DUYGULANIR, AMA O METİNLERİ "KUTSAL" SAYMAZLAR.
KUR’AN-I KERİM’DE HZ. MUHAMMED’İN SÖZ VE DAVRANIŞLARI YER ALMAZ... HZ. MUHAMMED, KUR’AN ÂYETLERİ, YÂNİ ALLAH KELÂMI İLE KARIŞMASIN DİYE, HAYATTA İKEN BUNLARIN YAZILMAMASINI EMRETMİŞTİR!.. BUNLAR ÇOK SONRA "HADİS" ADI ALTINDA BAŞKA KİTAPLARDA TOPLANMIŞTIR...
ŞİMDİ YİNE BENZETMEYLE GİDERSEK; HZ. MÛSA’NIN, HZ. DÂVUD’UN, HZ. İSÂ’NIN VE ARADAKİ DİĞER PEYGAMBERLERİN KENDİ SÖZLERİ DE ÂYET DEĞİL; SÂDECE "HADİS"TİR... BU PEYGAMBERLERİN ÇAĞDAŞLARI TARAFINDAN NAKLEDİLEN HAYAT HİKÂYELERİ, OLSA OLSA "HÂTIRÂT" VEYÂ "KISÂS-I ENBİYÂ"DIR... BU PEYGAMBERLERİN ERMİŞ YAKINLARININ HAYAT HİKÂYELERİ İSE, ANCAK "BİYOGROFİ" VEYÂ "VELİLERİN MENKIBELERİ" OLABİLİR. BİZDE MESELÂ "MENÂKIB-IL ÂRİFİN" KİTABI BÖYLEDİR... İSLÂM’DA BUNLARIN HİÇ BİRİ "ALLAH KELÂMI, VAHİY, ÂYET" SAYILMAZ, VE KUR’AN-I KERİM’DE YER ALMAZ.
AMA ELDEKİ TEVRÂT VE İNCİL’DE "HADİS"LER, "KISÂS-I ENBİYA" VE "AZİZLERİN MENKIBELERİ" YER ALIR, VE ALLAH KELÂMI ÂYETLER İLE KARIŞMIŞ HALDEDİR, AYNI DEĞERDEDİR... MESELÂ HZ. İSÂ’NIN ÇARMIHTAN İNDİRİLİŞİ, HAVÂRİLERİN ONU GÖTÜRÜP BİR MAĞARAYA KOYMALARI NAKLEDİLİR... HZ. İSÂ’NIN ÖLÜMÜNDEN SONRAKİ OLAYLAR, NASIL ONA İNMİŞ OLAN İNCİL'İN BİR PARÇASI OLABİLİR Kİ?..
BENZER BİR OLAY HZ. MUHAMMED’İN VEFATINDAN SONRA DA CEREYAN ETMİŞ, ASHAPTAN BÂZILARI PEYGAMBERİN ÖLÜMÜNE İNANMAK İSTEMEMİŞLERDİ. HZ. EBUBEKİR ONLARI UYARMIŞTI... BU ARADA BÂZI ARAP KABİLE REİSLERİ BİR EVDE TOPLANMIŞ, KİMİN HALİFE OLACAĞINI TARTIŞMAYA BAŞLAMIŞLARDI. HZ. EBUBEKİR’LE ÖMER GELİP OLAYA MÜDAHALE ETMİŞLERDİ... HZ. ALİ BU HALİFE SEÇİMİNE KARIŞMAMIŞ, PEYGAMBERİN DEFİN İŞLERİ İLE UĞRAŞMIŞTI.
BU OLAYLARIN HİÇ BİRİSİ KUR’AN’DA YER ALMAZ. ÇÜNKÜ VAHİY DEĞİLDİR, "KISÂS-I ENBİYÂ"YA, "İSLÂM TÂRİHİ"NE GİRER... RİVÂYET TE MUHTELİFTİR, HZ. MÛSA’DAN VE İSÂ’DAN ÇOK DAHA YENİ OLMASINA RAĞMEN!..
İŞTE BU TARZ OLAYLARIN ELDEKİ İNCİL'DE YER ALMASI DA, ÜÇÜNCÜ TAHRİFATTIR.

GELDİK DÖRDÜNCÜ HUSUSA... AMA YERİMİZ KALMADI!.. BİR SONRAKİ SAYFADA!..
TEVRAT VE İNCİL TAHRİFATA UĞRAMIŞTIR!... 2
26.2.2000 TÂRİHİNDE BİR MEKTUP YAZAN HIRİSTİYAN TÜRK KARDEŞİMİZ ŞÖYLE DİYORDU:
- "Şahsen bir Hıristiyan olarak İncil'in değiştirildiğine veya İsa'ya ait bir İncil olup ta sonradan Matta, Markos, Luka ve Yuhanna'nın o İncil'den akıllarında kalanları yazdıklarına inanmıyorum."
BİZ DE YAZIMIZIN BİRİNCİ BÖLÜMÜNDE VERDİĞİMİZ CEVAPTA, "TEVRAT" VE "İNCİL" KELİMELERİNİN MÜSLÜMANLAR VE HIRİSTİYANLAR İÇİN FARKLI MÂNÂLAR TAŞIDIĞINI SÖYLEMİŞTİK. T.K.'NIN YUKARDAKİ İFÂDESİ BİZİ DOĞRULUYOR!..
YALNIZ ANLIYAMADIĞIMIZ HUSUS, BU KARDEŞİMİZİN "İNCİL"DEN NE KASTETTİĞİ!.. HERHALDE YENİ AHİT'İN TÜMÜNÜ KASTEDİYOR!.. VE ONUN TÜMÜNE DİREKT "ALLAH KELÂMI" OLARAK İNANIYOR!..
YAZIMIZIN BİRİNCİ BÖLÜMÜNDE "TEVRAT" VE "İNCİL" KAVRAMLARININ YÜCE ALLAH'IN KASTETTİĞİNDEN FARKLI HÂLE GELMESİNİ BİRİNCİ TÜR TAHRİFAT OLARAK BELİRTMİŞTİK.
İKİNCİ TÜR TAHRİFATIN, ZAMAN VE EZBER NOKSANLIĞINDAN KAYNAKLANDIĞINI SÖYLEMİŞTİK... "ALLAH KELÂMI"NIN YILLAR SONRA EN AZ 40 AYRI KİŞİ TARAFINDAN KALEME ALINMASINDAN KAYNAKLANAN BİR TAHRİFAT, BİR DEĞİŞİKLİKTİR BU!..
ÜÇÜNCÜ TÜR TAHRİFAT TA, İSLÂM'DA "HADİS", "KISÂS-I ENBİYA", "ERMİŞLERİN MENKIBELERİ" VE "ŞAHSÎ MEKTUP" OLARAK KABUL EDİLEN BİLGİLERİN "ALLAH KELÂMI" İLE BİRLİKTE YER ALMASIDIR, DEMİŞTİK... KALDIĞIMIZ YERDEN DEVÂM EDELİM.
DÖRDÜNCÜ HUSUS:
DİL ÇOK ÖNEMLİ BİR FAKTÖRDÜR... ELDEKİ TEVRAT'IN EN ESKİ NÜSHALARININ BİR BÖLÜMÜ İBRÂNÎ, BİR BÖLÜMÜ DE ARÂMÎ OLARAK YAZILMIŞTIR... ARÂMÎ OLAN BÖLÜMLER YEREMYA: 10.BÂB/11.BÖLÜM; EZRA: 4/8, 6/18, 7/12-26; DANİEL: 2/4, 7/28... (KAYNAK-1: PH.D. VERGILIUS FERM; AN ENCYCLOPEDIA OF RELIGION, "ARÂMÎ DİLİ " BAHSİ, SF. 34, 1954, PETER OWEN LTD., LONDON)
HZ. MÛSA İBRÂNÎ Mİ , ARÂMÎ Mİ KONUŞUYORDU?.. TEVRAT İBRÂNÎ Mİ, ARÂMÎ Mİ İNMİŞTİ?.. ALLAH KELÂMI İKİ AYRI DİLDE Mİ İNDİ?.. BİR KİTAPTA, İKİ AYRI DİLDE ALLAH KELÂMI'NIN ASLININ OLMASI MÜMKÜN MÜ?..
BİZCE DEĞİL!.. BİZCE TEVRAT İBRÂNÎ OLARAK İNDİ... YAZIYA GEÇERKEN EKSİK BÖLÜMLER ARÂMÎ TERCÜMELERDEN TAMAMLANDI... YİNE DE DOĞRUSUNU ALLAH BİLİR!..
GELELİM İNCİL'E!..
O DÖNEMDE YAHUDİ DİN ADAMLARININ KULLANDIĞI DİL İBRÂNÎ, ROMALILAR'IN KULLANDIĞI DİL ESKİ YUNANCA, FİLİSTİN'DE YAŞAYAN HALKIN KULLANDIĞI DİL ARÂMÎ İDİ. HZ. İSÂ'NIN KONUŞMA DİLİ ARÂMÎ İDİ... BELKİ İBRÂNÎ DE BİLİYORDU... AMA ELDEKİ EN ESKİ "İNCİL" NÜSHALARI DAHİ YUNANCA'DIR!.. ESKİ YUNANCA'DIR... YÂNİ HAZ. İSÂ'NIN KULLANDIĞI DİLDE YAZILMAMIŞTIR. ÂYETLER VE HADİSLER ONUN AĞZINDAN DÖKÜLDÜĞÜ ŞEKLİYLE KAYDA GEÇMEMİŞTİR!.. 3. ASIRDAN SONRA DA LÂTİNCE TERCÜMELER ÖN PLÂNA ÇIKMIŞTIR. BUGÜNKÜ YUNANLAR BİLE, İLK YAZILAN ESKİ YUNANCA METİNLERİ DEĞİL; LÂTİNCE'DEN YENİ YUNANCA'YA TERCÜMELERİNİ OKURLAR.
YÂNİ ELDEKİ HİÇ BİR İNCİL, ALLAH KELÂMI İNCİL'İN ASLI OLMADIĞI GİBİ; 40-60 SONRA YAZILAN YUNANCA İNCİLLER DE DEĞİLDİR!.. ONLARIN LÂTİNCE'YE. TERCÜMESİNDEN BAŞKA DİLLERE TERCÜME İNCİLLERDİR.
ŞU HALDE BİZİM TÜRK HIRİSTİYAN KARDEŞİMİZ "İNCİL" DERKEN, DÖRDÜNCÜ KERE DEĞİŞTİRİLMİŞ "İNCİL"DEN SÖZ ETMEKTEDİR. (ARÂMÎ, YUNANCA, LÂTİNCE, TÜRKÇE)
HERKES KABUL EDER Kİ, HİÇ BİR METNİN TERCÜMESİ, ASLI GİBİ OLMAZ!.. İŞTE BU DA DÖRDÜNCÜ TAHRİFATTIR..
İSLÂM AÇISINDAN HİÇ BİR KUR'AN TERCÜMESİ, "KUR'AN'IN KENDİSİ" KABUL EDİLMEZ!... "ALLAH KELÂMI'NIN TERCÜMESİ" OLARAK OKUNUR... BİR TEREDDÜT OLURSA, HER YERDE KOLAYCA BULUNABİLECEK ARAPÇA ASLINA DÖNÜLÜR VE GEREKLİ ARAŞTIRMA YAPILIR,,,
ELDEKİ TEVRAT VE İNCİL İÇİN TAHRİFAT-DEĞİŞTİRME BURADA DA BİTMEZ... HANGİ DİLE ÇEVRİLMİŞ OLURSA OLSUN, O DİL İÇİNDEKİ DEĞİŞİKLİK SÜRER GİDER...
MESELÂ, ELİMİZDE İKİ AYRI YERDE BASILMIŞ TÜRKÇE "İNCİL" VAR... ONLARDAN BİR ÖRNEK ALALIM:
--- İNCİL - MARKOS'A GÖRE:

- "1. ALLAH'IN OĞLU İSÂ MESİH'İN İNCİLİ'NİN BAŞLANGICI. 
2. İŞAYA PEYGAMBERDE:


İŞTE SENİN YÜZÜN ÖNÜNDE
HABERCİMİ GÖNDERİYORUM,
O SENİN YOLUNU HAZIRLIYACAKTIR,
3. ÇÖLDE ÇAĞIRANIN SESİ,
RABBİN YOLUNU HAZIRLAYIN,
ONUN YOLLARINI DÜZ EDİN,

4. DİYE YAZILDIĞI ÜZRE, 
5. ÇÖLDE VAFTİZ EDEN VE GÜNAHLARIN BAĞIŞLANMASI İÇİN 
VAFTİZİNİ VAZEYLEYEN YAHYA GELDİ." 
(KİTÂB-I MUKADDES, KİTÂB-I MUKADDES ŞİRKETİ, 
İSTANBUL, 1958)

DİĞERİ ŞÖYLE:
--- MARKOS
1. BÖLÜM
VAFTİZCİ YAHYA'NIN GELİŞİ

- "TANRI'NIN OĞLU İSÂ MESİH'LE İLGİLİ MÜJDENİN BAŞLANGICI. 
2.YEŞAYA PEYGAMBERİN KİTABINDA ŞÖYLE YAZILMIŞTIR:


BAK HABERCİMİ SENİN ÖNÜNDEN GÖNDERİYORUM,
O SENİN YOLUNU HAZIRLIYACAK,
3.ÇÖLDE YÜKSELEN SES,
RAB'BİN YOLUNU HAZIRLAYIN,
GEÇECEĞİ YOLLARI DÜZLEYİN,
DİYOR.

4. BÖYLECE VAFTİZCİ YAHYA ORTAYA ÇIKTI. İNSANLARI, 
GÜNAHLARININ BAĞIŞLANMASI İÇİN TÖVBE EDİP 
VAFTİZ OLMAYA ÇAĞIRIYORDU." 
(İNCİL, İNCİL'İN ÇAĞDAŞ TÜRKÇE ÇEVİRİSİ, 
THE GIDEONS INTERNATIONAL)


BU DA İKİ AYRI İNGİLİZCE "İNCİL"DEN:
---- THE GOSPEL ACCORDING TO SAINT MARK
CHAPTER 1

- "THE BEGINNING OF THE GOSPEL OF JESUS CHRIST, 
THE SON OF GOD;


2. AS IT IS WRITTEN IN THE PROPHETS, BEHOLD, 
I SEND MY MESSENGER BEFORE THY FACE, 
WHICH SHALL PREPARE THE WAY BEFORE THEE,


3. THE VOICE OF ONE CRYING IN THE WILDERNESS, 
PREPARE YE THE WAY OF THE LORD, 
MAKE HIS PATHS STRAIGHT,


4. JOHN DID BAPTIZE IN THE WILDERNESS, 
AND PREACH THE BAPTISM OF 
REPENTANCE FOR THE REMISSION OF SINS. " 
(HOLY BIBLE, PLACED BY GIDEONS, USA)

--- GOSPEL ACCORDING TO MARK
JOHN PREPARES THE WAY

- "THE BEGINNING OF THE GOSPEL OF JESUS CHRIST, 
THE SON OF GOD;

BEHOLD, I SEND MY MESSENGER BEFORE YOUR FACE,
WHO WILL PREPARE YOUR WAY BEFORE YOU,
3. THE VOICE OF ONE CRYING IN THE WILDERNESS ,
PREPARE THE WAY OF THE LORD, MAKE HIS PATHS STRAIGHT,

4. JOHN CAME BAPTIZING IN THE WILDERNESS, 
AND PREACHING A BAPTISM OF REPENTANCE FOR THE 
REMISSION OF SINS." 
(THE NEW TESTAMENT, THE NEW KING JAMES VERSION, 
THE GIDEONS INTERNATIONAL)


FARKLILIK ÖNEMLİ Mİ, DEĞİL Mİ?... TARTIŞILIR!.. BURADA ÖNEMLİ OLAN HER BİR METNİN DİREKT "ALLAH KELÂMI" OLARAK SUNULMASIDIR.
BUNLAR ANCAK TERCÜME SAYILABİLİR.
AYNI TERCÜME FARKLILIKLARI, KUR'AN İÇİN DE SÖZ KONUSUDUR.
MESELÂ HEPİMİZİN BİLDİĞİ FÂTİHA SÛRESİ:
--- MEVÂKİB TEFSİRİ'NDE:
(RAHMAN VE RAHİM OLAN ALLAH'IN İSMİYLE)

- "1. BÜTÜN HAMD, O ALLAH-Ü AZİMÜŞŞÂN'A, Kİ RABB-ÜL ÂLEMİN'DİR. 
2. RAHMAN'DIR, RAHIYM'DİR. 
3. DİN GÜNÜNÜN MÂLİKİ VE HÂKİMİDİR. 
4. ANCAK SANA İBÂDET EDERİZ. ANCAK SENDEN YARDIM DİLERİZ. 
5. BİZİ DOĞRU YOLA HİDÂYET EYLE! 
6. O KENDİLERİNE NİMET VERDİKLERİNİN YOLUNA. 
7. O GAZÂP OLUNANLARIN YOLUNA DEĞİL... AZIP SAPMIŞLARIN YOLUNA DA DEĞİL."

--- PROF. DR. SÜLEYMAN ATEŞ'İN KUR'AN-I KERİM TEFSİRİ'NDE:

. (RAHMAN VE RAHİM OLAN ALLAH'IN İSMİYLE) 
1. ÂLEMLERİN RABBİ ALLAH'A HAMDOLSUN. 
2. RAHMÂN'DIR, RAHîM'DİR. 
3. DİN GÜNÜNÜN SÂHİBİDİR. 
4. ANCAK SANA KULLUK EDERİZ. ANCAK SENDEN YARDIM İSTERİZ! 
5. BİZİ DOĞRU YOLA İLET, 
6. NİMET VERDİĞİN KİMSELERİN YOLUNA; 
7, KENDİLERİNE GAZÂP EDİLMİŞİ OLANLARIN VE SAPMIŞLARIN YOLUNA DEĞİL!.

-- ELMALILI HAMDİ M. YAZIR'IN "HAK DİNİ KUR'AN DİLİ"NDE:

- "1. RAHMAN VE RAHİM OLAN ALLAH'IN İSMİYLE, 
2-3. HAMD, ÂLEMLERİN RABBİ, RAHMAN VE RAHİM OLAN ALLAH'ADIR. 
4. O, DİN GÜNÜNÜN MALİKİDİR. 
5. (EY RABBİMİZ), KULLUĞU VE İBÂDETİ YALNIZ SANA EDERİZ. İNÂYETİ VE YARDIM ANCAK SENDEN DİLERİZ. 
6-7. BİZİ DOĞRU YOLA İLET. O KENDİNE NİMET VERDİĞİN MESUTLARIN YOLUNA; NE O GAZABA UĞRAYANLARIN, NE DE SAPMIŞLARIN YOLUNA DEĞİL.."

DİKKAT EDİLİRSE, HAMDİ YAZIR BESMELEYİ FÂTİHA SÛRESİ'NİN ÂYETLERİNDEN BİRİ OLARAK SAYMIŞTIR. DİĞERLERİ ONU SÛREDEN AYRI TUTMUŞLARDIR. KELİMELER, İFÂDELER DEĞİŞİKTİR.
BUNLARIN HİÇ BİRİ "FÂTİHA SÛRESİ" , DİREKT "ALLAH KELÂMI" OLARAK KABUL EDİLMEZ. MESELÂ SONUNCUSU "HAMDİ YAZIR'IN FÂTİHA TERCÜMESİ" DİYE GEÇER. FATİHA SÛRESİ DEYİNCE, DÜNYANIN HER TARAFINDA İNSANLARIN AKLINA:
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
- "ELHAMDÜ LİLLÂHİ RABBİL ÂLEMİYN. ERRAHMÂNİRRAHİYM. MÂLİKİ YEVMİDDİYN. İYYÂKE NAĞBUDÜ VE İYYÂKE NESTAÎN. IHDINES SIRÂTAL MÜSTAKIYM. SIRÂTAL LEZIYNE EN AMTE ALEYHİM. GAYRİL MAĞDUBİ ALEYHİM, VELED DÂLİYN.."
GELİR!... İLK YAZILDIĞI GÜNKÜ HARFLERLE ASLI, OKUYANIN ELİNDEDİR.
İŞTE BİZİM TEVRAT'IN VE İNCİL'İN TAHRİFATA UĞRAMIŞ, DEĞİŞMİŞ OLDUĞUNU SÖYLEYİŞİMİZ, ONLARDA BÖYLE BİR "ASLINA RÜCÛ" İMKÂNININ OLMAYIŞINDADIR.
TEVRAT VE İNCİL'İN BÖYLE DÖRT AYRI YÖNDEN DEĞİŞİKLİĞE UĞRAMASINDA, GENELDE BİR KASIT YOKTUR. HZ. MÛSA VE HZ. İSÂ'YA VAHYİN GELDİĞİ ANDA KAYDA GEÇMEYİŞİNİN YARATTIĞI BİR ÇÂRESİZLİĞİN SONUCUDUR.
YİNE BİR KÖTÜ NİYET OLMADAN BAŞLIYAN "BİD'AT" UYGULAMALARI VARDIR Kİ, BUNLAR BAŞTA İYİ GİTMİŞ, SONRADAN DEJENERE OLMUŞTUR. MESELÂ:
- "İCAT ETTİKLERİ RUHBANLIĞI BİZ ONLARA YAZMAMIŞTIK!.. ALLAH'IN RIZASINI KAZANMAK İÇİN KENDİLİKLERİNDEN UYGULADILAR AMA, ONA GEREĞİ GİBİ DE UYMADILAR... BİZ ONLARDAN İMAN EDENLERE ÖDÜLLER VERDİK. FAKAT ONLARDAN BİR ÇOĞU DA YOLDAN ÇIKMIŞTIR." (HADİD/27)
ÂYETİNDE İŞARET EDİLEN MANASTIRA KAPANMA MESELESİ!.. PAPAZLARIN EVLENMEME ÂDETİ!
MAALESEF BU TÜRLÜ BAŞTA İYİ OLUP TA SONRADAN YOLDAN ÇIKAN UYGULAMALAR, İSLÂM'DA DA VARDIR... ÇOK ŞÜKÜR Kİ, İSLAM'DA KUR'AN-I KERİM'E VE HADİSLER'E DÖNEREK YANLIŞLARDAN VE SAPIKLIKLARDAN KURTULMA LÛTFU HER ZAMAN MEVCUTTUR.
TEVRAT VE İNCİL'DE ESAS 5. TÜR BİR TAHRİFÂT VARDIR KI, KASITLIDIR VE KUR'AN-I KERİM'DE ÇEŞİTLİ ÂYETLER İLE BUNA İŞÂRET EDİLMİŞTİR!.. BUNLARI, EĞER BİLDİRİLMESE İDİ, BİZİM ÖĞRENME VE TESBİT ETME İMKÂNIMIZ OLMAYACAKTI!.. AMA YÜCE ALLAH, KUR'AN-I KERİM'DE "DEĞİŞTİRDİLER, ÇARPITTILAR" DİYORSA, MUTLAKA ÖYLE OLMUŞTUR.
BU TAHRİFAT ARTNİYETLİ VE KASITLIDIR!.. ÇEŞİTLİ ŞEKİLLERDE TEZAHÜR ETMİŞTİR!.. TEVRÂT VE İNCİL'DEKİ BELİRLİ BÖLÜMLERİ ÇIKARMAK, DEĞİŞTİRMEK, VEYÂ SANKİ YOKMUŞ GİBİ DİLE GETİRMEMEK, YENİ BÖLÜMLER EKLEMEK, HARAMI HELÂL, HELÂLİ HARAM GÖSTERMEK GİBİ!..
- "EY KİTAB EHLİ! DİNİNİZDE HAKSIZ YERE AŞIRILIĞA DALMAYIN!" (MAİDE/77)
DEMEK Kİ AŞIRIYA GİDENLER OLMUŞ!.. BU BİR!
- "HAHAMLARINI VE RAHİBLERİNİ, ALLAH'TAN AYRI RABLER EDİNDİLER. MERYEM OĞLU MESİH'İ DE." (TEVBE/31)
ŞİMDİ KALKIP YAHUDİLER DE, HIRİSTİYANLAR DA "BİZ HAHAMLARI RAHİPLERİ, PAPAZLARI RAB EDİNMEYİZ" DİYEBİLİRLER... BURADA KASTEDİLEN, ONLARIN TARTIŞMALI SÖZLERİNİ ALLAH'IN KESİN EMİRLERİNDEN ÜSTÜN TUTMALARIDIR!.. BUNUNLA İLGİLİ BİR KISSI VARDIR. PEYGAMBERİMİZ HAZRET-İ MUHAMMED BU ÂYETİ OKUYUNCA, ADİYY BİN HAKEM , "ONLAR ONLARA TAPMAZDI," DEMİŞ.. PEYGAMBER DE, "EVET., YATIP KALKIP ONLARA TAPMAZLARDI AMA, ONLARIN HELÂL KILDIĞINI HELÂL, HARAM KILDIĞINI HARAM BİLİRLERDİ. İŞTE BU ONLARA TAPMAKTIR," DEMİŞTİR.
PAPA'NIN DEDİĞİ ALLAH'IN SÖZÜNÜN YERİNE GEÇTİ Mİ, BU ONUN "RAB" EDİNİLMESİ DEMEKTİR!.. MERYEM OĞLU İSÂ'NIN DA SÂDECE BİR KUL VE PEYGAMBER OLMASINA RAĞMEN, ELDEKİ İNCİL'DE DAHİ BÖYLE BİR HÜKÜM BULUNMAMASINA RAĞMEN, "İLÂH" KABUL EDİLMESİ DE, BAHSETTİĞİMİZ ANLAYIŞ ÇARPITMASINA İŞÂRETTİR.... BU İKİ!..
- "FAKAT O NEFİSLERİNE ZÛLMEDENLER, EMROLUNDUKLARI SÖZÜ, BAŞKA BİR SÖZLE DEĞİŞTİRDİLER!.. " (BAKARA/59)
DEMEK Kİ ALLAH'IN SÖZÜNÜ BAŞKA SÖZLE DEĞİŞTİRENLER OLMUŞ!.. BU DA ÜÇ!
- "YAHUDİLER'İN ... İÇLERİNDEN BİR FIRKA VARDI Kİ, ALLAH KELÂMINI DİNLERLERDİ DE, HÜKÜMLERİNİ ANLADIKTAN SONRA BİLE BİLE ONU TAHRİF EDERLERDİ!.." (BAKARA/75)

- "YAHUDİ YAHUT NASRÂNÎ OLANLARDAN GAYRISI CENNETE GİREMİYECEK, DEDİLER! ...
(YA MUHAMMED,) EĞER DAVÂNIZDA GERÇEKSENİZ, DELİLİNİZİ GETİRİN, DE!.. 
(BAKARA/111)

- "KENDİLERİNE KİTAP VERDİKLERİMİZ, ONU (MUHAMMED'İ) OĞULLARINI TANIR GİBİ TANIDIKLARI HALDE, İÇLERİNDEN BİR KISMI BİLE BİLE HAKKI GİZLER!" (BAKARA/146)

- "İBRAHİM NE YAHUDİ İDİ, NE NASRÂNÎ İDİ!.. BELKİ PÂK BİR MÜSLÜMAN İDİ VE 
MÜŞRİKLERDEN DE DEĞİLDİ!" (ÂL-İ İMRÂN/67)

- "O YAHUDİLER'DEN BİR GÜRUH KELİMELERİ YERLERİNDEN TAHRİF EDERLER!.. " (NİSÂ/46)
- "MESİH TE, MELEKLER DE ALLAH'A KUL OLMAKTAN KAÇINMAZLAR." (NİSÂ/172)
YANİ, SİZ NE KADAR ONLARA "TANRI" DESENİZ DE, ONLARIN BÖYLE BİR İDDİASI YOKTUR.
- "EY KİTAB EHLİ!.. SİZE KİTÂBINIZDA GİZLEDİĞİNİZ ŞEYLERİN ÇOĞUNU BEYÂN, VE BİR ÇOĞUNU AFFEDEN PEYGAMBERİMİZ GELMİŞTİR." (MÂİDE/15)
- "ALLAH, MERYEMOĞLU MESİH'TİR, DİYENLER MUHAKKAK KÂFİR OLDULAR! (YA MUHAMMED,) DE Kİ: ŞÂYET ALLAH, MERYEMOĞLU MESİH'İ, ANASINI VE YERYÜZÜNDE BULUNANLARIN HEPSİNİ HELÂK ETMEK İSTERSE, KİM MEN'İNE KAADİR OLABİLİR???" (MÂİDE/17)
- "ALLAH, MERYEMOĞLU MESİH'TİR, DİYENLER ELBETTE KÂFİR OLDULAR!.. HALBUKİ MESİH, 'EY İSRÂİLOĞULLARI! BENİM VE SİZİN RABBİNİZ OLAN ALLAH'A İBÂDET EDİN! ZİRÂ KİM ALLAH'A ORTAK KOŞARSA, MUHAKKAK Kİ ALLAH ONA CENNETİNİ HARAM KILAR! (DEMİŞTİ)" (MÂİDE/72)
- "ALLAH ÜÇ İLÂHEDEN BİRİDİR, DİYENLER ELBET KÂFİR OLDULAR. HALBUKİ BİR TEK İLÂHTAN BAŞKA İLÂH YOKTUR!.." (MÂİDE/73)
- "MERYEMOĞLU İSÂ MESİH BİR PEYGAMBERDEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR. ONDAN ÖNCE DE PEYGAMBERLER GELİP GEÇMİŞTİR. VE ANASI MERYEM ALLAH'IN ÂYETLERİNİ TASDİK EDEN BİR KADINDIR. İKİSİ DE YEMEK YERLERDİ!.. BAK, BİZ ÂYETLERİMİZİ NASIL BEYÂN EDİYORUZ, SONRA DA ONLAR BAK, NASIL ÇEVRİLİYOR?" (MÂİDE/75)
- " (YAHUDİLER) HAK TEÂLÂ BEŞERE HİÇ BİR ŞEY İNZÂL ETMEDİ, DEDİLER. DE Kİ: İNSANLAR İÇİN BİR NUR VE HİDÂYET OLARAK MUSÂ'YA GELEN KİTÂBI KİM İNZÂL ETTİ?.. ONU SİZ PARÇA PARÇA KÂĞITLAR HÂLİNE KOR, KİMİNİ AÇIKLAR, ÇOĞUNU DA GİZLERSİNİZ!" (EN'AM/91)
- "EY PEYGAMBER! .... YAHUDİLER'İN ... HÂLİ SENİ MAHZUN ETMESİN.... (ONLAR) KELİMELERİ YERLERİNE KONULDUKTAN SONRA TAĞYİR EDERLER... " (MÂİDE/41)
- "GÖKLERDE VE YERDE BULUNAN HERKES ALLAH'A KUL OLARAK GELECEKTİR." (MERYEM/94)
İŞTE BÜTÜN BU ÂYETLER BİLEREK VE KASTEN YAPILAN TAHRİFATA İŞARET ETMEKTEDİR... VE BİZ MÜSLÜMAN OLARAK, YAHUDİLER İLE HIRİSTİYANLARIN İDDİALARINA DEĞİL, ALLAH'IN KELÂMINA İNANIRIZ.

GELDİK EN ÖNEMLİ KISMA... YÜCE ALLAH DİYOR Kİ:
- "BİR ZAMANDA MERYEMOĞLU İSA DA DEMİŞTİ: 'EY İSRAİLOĞULLARI! BEN SİZE ALLAH'IN ELÇİSİYİM. BENDEN ÖNCE NAZİL OLAN TEVRAT'I TASDİK EDİCİ, VE BENDEN SONRA GELECEK AHMED ADLI BİR PEYGAMBERİ DE MÜJDELEYİCİSİYİM!.." (SAF /6)
- "İSLÂM'A ÇAĞIRILIRKEN, ALLAH'A KARŞI YALAN UYDURANDAN DAHA ZÂLİM KİM OLABİLİR?"(SAF/7)
- "O ALLAHDIR Kİ, ELÇİSİNİ HİDÂYET KAANUNU VE HAK DİN (İSLÂM) İLE, MÜŞRİKLER (ALLAH'A EŞ KOŞANLAR) HOŞLANMASA DA HER DİNİN ÜSTÜNE ÇIKARTMAK İÇİN GÖNDERMİŞTİR!" (SAF/9)
HZ. İSÂ'NIN MESİH OLDUĞUNA ŞÜPHE YOK, ÇÜNKÜ KUR'AN ONU ÖYLE ANIYOR!... MESİH'İN BİR ANLAMI "KURTARICI", BİR ANLAMI DA "ELİYLE DOKUNARAK ÖLÜLERİ DİRİLTEN"DİR.
YAHUDİLER UZUN YILLARDIR KENDİLERİNİ ESÂRETTEN VE SEFÂLETTEN KURTARACAK, HZ. DÂVUD VE SÜLEYMAN DÖNEMLERİNDEKİ İHTİŞAMLARINA KAVUŞTURACAK BİR MESİH BEKLİYORLARDI.
BİZCE YANILGILARI BU NOKTADA İDİ!. ÇÜNKÜ İSÂ ANCAK ONLARIN RUHLARINI KURTARABİLİR, RUHLARINI DİRİLTEBİLİRDİ!.. BU YÜZDEN ONU TANIMADILAR, KABUL ETMEDİLER VE ONU DÜŞMANLARINA TESLİM ETTİLER... YAHUDİLER, KISA BİR SÜRE ÖNCE HZ. YAHYA'YI DA ÖLDÜRMÜŞLERDİ.
ÖTE YANDAN, "EVANGEL-İNCİL" KELİMESİ DE "GOOD NEWS-MÜJDE" ANLAMINA GELİR... HIRİSTİYANLAR BUNU, "HZ. İSÂ'NIN ALLAH'IN OĞLU OLDUĞUNA VE KURTARICI OLDUĞUNA İNANDILAR MI, NE KADAR GÜNAH İŞLEMİŞ OLURLARSA OLSUNLAR CENNETE GİRİVERECEKLERİNİN MÜJDESİ" OLARAK KABUL EDERLER.
KURTULUŞ "SELÂMET" DEMEKTİR, "İSLÂM" KELİMESİYLE İLGİLİDİR. İŞTE KUR'AN, YUKARDA VERDİĞİMİZ ÂYETLER İLE HEM "MESİH", HEM DE "MÜJDE" KELİMELERİNE AÇIKLIK GETİRİYOR!..
HZ. MÛSA, MESİH'İ, YÂNİ KURTULUŞ YOLUNU GÖSTERİCİYİ, İSLÂM'I GÖSTERİCİYİ DİLE GETİRİYOR!.. HZ. İSÂ HEM KENDİNDEN ÖNCE GELMİŞ OLAN TEVRAT'I TASDİK EDİYOR, "AHMED" ADINDAKİ PEYGAMBERİ "MÜJDE"LİYOR!.. ÇAĞIRDIĞI KURTULUŞ YOLU İSLÂM!.. "AHMED" ADINDA BİR PEYGAMBERİN GELECEĞİNİ, ONUNLA İSLÂM'IN EN MÜKEMMEL HALİYLE İNSANLIĞA YOL GÖSTERECEĞİNİ MÜJDELİYOR!..
ŞİMDİ DENİLEBİLİR Kİ, "İNCİL'DE İSÂ'NIN AĞZINDAN SÖYLENMİŞ BÖYLE BİR İFÂDE YOK.. HELE AHMED ADI HİÇ GEÇMİYOR!.."
DOĞRU!.. BU DA TAHRİF EDİLMİŞ HUSUSLARDAN BİRİ!.. AMA BİR SONRAKİ YAZIMIZDA AÇIKLIYACAĞIMIZ GİBİ, ALLAH KENDİ HÜKMÜNÜ DÂİMA KORUR! TAHRİFAT KELİMELERDE OLUR, DİL DEĞİŞİR, TERCÜME MÂNÂYI BOZAR... AMA ESAS KALIR!
"İSLÂM" KELİMESİ "KURTULUŞ-SELÂMET" KAVRAMININ İÇİNE GİZLENMİŞTİR. İNCİL KELİMESİ DE "MÜJDE"Yİ YAŞATMAKTADIR.
YENİ AHİD'DE "RESÛLLERİN İŞLERİ" BÖLÜMÜ 3. BÂB'DA ŞÖYLE BİR İFÂDE VAR:
- GERÇEK, MUSA DEMİŞTİR:

- "RAB ALLAH SİZE KARDEŞLERİNİZ ARASINDAN BENİM GİBİ
BİR PEYGAMBER ÇIKARACAK. BÜTÜN ŞEYLERDE SİZE
NE SÖYLERSE, ONU DİNLİYECEKSİNİZ! VE VÂKİ
OLACAKTIR Kİ, KAVİMDEN O PEYGAMBERİ DİNLEMİYEN
HER CAN HELÂK EDİLECEKTİR!
- VE BÜTÜN PEYGAMBERLER, SAMUEL, VE SIRA İLE GELENLERDEN SÖYLİYENLERİN HEPSİ DE BU GÜNÜ İLÂN ETTİLER!.. (3. BÂB/22-24)

DEDİK YA, 
İŞTE BU İFÂDEDE GEÇEN "SAMUEL" İSMAİL DEMEKTİR. PEYGAMBERLER ARASINDA BİR TEK ONUN ADININ ZİKREDİLMİŞ OLMASI, GELECEK PEYGAMBERİN ONUN ZÜRRİYETİNDEN OLDUĞUNUN EN BÜYÜK DELİLİDİR.
BİLİNDİĞİ GİBİ, İSRÂİLOĞULLARI PEYGAMBERLERİNİN TÜMÜ, HZ. İBRÂHİM'İN OĞLU HZ. İSHAK SOYUNDANDIR... BİR TEK HZ. MUHAMMED, HZ. İSMAİL SOYUNDANDIR!..
BU İFÂDENİN TEVRAT'TAN (TESNİYE, 18. BÂB/ 15, 17) ALINIP "İNCİL" SAYILAN YENİ AHİT'TE YER ALMASI, HZ. İSA'NIN TEKRARLADIĞINI GÖSTERİYOR. ÇÜNKÜ ELDEKİ DÖRT İNCİL'İN HİÇ BİR YERİNDE "BEN MUSA'NIN ŞÖYLE İŞÂRET ETTİĞİ PEYGAMBERİM" İFÂDESİ GEÇMİYOR.
- "ŞÜPHE YOK Kİ, ALLAH İNDİNDE HAK DİN İSLÂM DİNİDİR!.. İSLÂM DİNİNDE KENDİLERİNE KİTAP VERİLENLER İHTİLÂF ETMEDİLER. ANCAK HAKİKATI BİLDİKTEN SONRA, ARALARINDA HASET VE İHTİRASLARI YÜZÜNDEN İHTİLÂFA DÜŞTÜLER..." (ÂL-İ İMRÂN/19)
HER NEKADAR HIRİSTİYANLAR BU GELECEK KİŞİNİN MESİH İSÂ OLDUĞUNU SÖYLERLERSE DE; GERÇEK, HAMDİ YAZIR'IN YUKARDA TESBİT ETTİĞİ GİBİDİR... YİNE DE EN DOĞRUSUNU ALLAH BİLİR.
HERKES TEVRAT'TA VE İNCİL'DE "AHMED" ADINI ARIYOR!.. AD YOK, AMA MÂNÂSI VAR!..
HAMDİ YAZIR'IN ALÛSİ'YE DAYANARAK VERDİĞİ BİLGİYE GÖRE, KADİM (ESKİ) AHD-İ CEDİD'LERDE, YUHANNA İNCİL'İ BÖLÜMÜNDE İSÂ MESİH'İN ŞÖYLE DEDİĞİ YAZILIDIR:
- "PEDERİN GÖNDERECEĞI HAK RUHU FERAKLİT, SİZE HER ŞEYİ ÖĞRETECEKTİR!.. VE SİZE SÖYLEDİĞİM HER ŞEYİ HATIRINIZA GETİRECEKTİR!." (14. BÂB/26-27)
- "BABADAN SİZE GÖNDERECEĞİM FERAKLİT, BABADAN ÇIKAN HAK RUHU GELDİĞİ ZAMAN, BENİM İÇİN O ŞEHÂDET EDECEKTİR." (15. BÂB/26)
- "BENİ SEVEN KONUŞMAMI AKLINDA TUTAR! PEDERİM DE ONU SEVER, ONA VARIR VE YANINDA YER TUTAR. BENİ SEVMEYEN SÖZLERİMİ TUTMAZ. VE İŞİTTİĞİNİZ SÖZ BENİM DEĞİLDİR, FAKAT BENİ GÖNDEREN BABANINDIR. BUNU SİZE SÖYLEDİM, ÇÜNKÜ BEN SİZİN YANINIZDA KALACAK DEĞİLİM. PEDERİN GÖNDERECEĞİ HAK RUHU FERAKLİT SİZE HER ŞEYİ ÖĞRETECEK!.. VE BENİM SİZE SÖYLEDİĞİM SÖZÜ HATIRLATACAK!.." (14. BÂB/23-26)
- "BENİM PEDERE GİTMEM SİZİN İÇİN DAHA HAYIRLIDIR. ÇÜNKÜ BEN GİTMEZSEM, FERAKLİT SİZE GELMEZ!.. (16. BÂB/7)
- "SİZE SÖYLEMEK İSTEDİĞİM DAHA ÇOK ŞÖZLER VAR... ANCAK SİZ ONA TAHAMMÜL EDEMİYECEKSİNİZ. FAKAT O HAK RUHU GELDİĞİ ZAMAN, SİZİ BÜTÜN HAKKA İRŞÂD EDECEKTİR. ÇÜNKÜ O KENDİLİĞİNDEN SÖYLEMEZ, NE İŞİTİRSE ONU SÖYLER!.. " (16. BÂB/12-13)
BU SON CÜMLE AYNEN HZ MUHAMMED HAKKINDAKİ NECM SÛRESİ 2. VE 4. ÂYETLERİN TEKRARIDIR:
- "O, HEVÂSINDAN (KENDİLİĞİNDEN) KONUŞMAZ. ONUN KONUŞTUĞU ANCAK KENDİSİNE VAHYEDİLENDİR!"
İNCİL'DEN DEVAM EDELİM:
- "ÇÜNKÜ O KENDİLİĞİNDEN SÖYLEMEZ, NE İŞİTİRSE ONU SÖYLER, VE GELECEK ŞEYLERİ SİZE BİLDİRECEKTİR!.. O BENİ YÜCELTECEKTİR!.. ÇÜNKÜ BENİMKİNDEN ALACAK VE SİZE BİLDİRECEKTİR!.. (16. BÂB/13-14)
- "VE BEN PEDERDEN DİLERİM Kİ, O DAHİ SONSUZADEK SİZİNLE KALMAK ÜZERE, SİZE DİĞER BİR FERAKLİT, YANİ HAK RUHU VERECEKTİR. BUNU DAHİ DÜNYA GÖRMEDİĞİ, TANIMADIĞI İÇİN KABUL EDEMEZ. AMA SİZ ONU TANIRSINIZ, ZİRÂ YANINIZDA YER TUTAR VE KALBİNİZDE YER ALACAKTIR!" (14. BÂB/ 16-17)
BU SON CÜMLE DE:
- "KENDİLERİNE KİTAP VERDİKLERİMİZ, ONU (MUHAMMED'I) OĞULLARINI TANIR GİBİ TANIDIKLARI HALDE, İÇLERİNDEN BİR KISMI BİLE BİLE HAKKI GİZLER!" (BAKARA/146)
ÂYETİNDE DİLE GELEN HAKİKATİN TA KENDİSİDİR.
DEĞERLİ DİN ÂLİMİ M. HAMDİ YAZIR, SAF SÛRESİ 6. ÂYETİN TEFSİRİNİ YAPARKEN, ŞU BİLGİYİ VERİR:
- "YENİ BASIM İNCİLLERDE 'FERAKLİT' (FARAKLİT, PARAKLİT) KELİMESİ 'TESELLİ EDİCİ' (COMFORTER), 'HAK RUHU' DA 'HAKİKAT RUHU' OLARAK GEÇMEKTE!.. ALÛSİ; HIRISTİYANLARIN BÂZISININ BU KELİMEYİ 'HAMMAD' DİYE, BÂZISININ DA 'HAMİD' DİYE TEFSİR ETTİKLERİNİ SÖYLER.. TERCÜMEDEN TERCÜMEYE DEĞİŞTİRİLEREK ASIL ŞEKLİ KAYBOLMUŞ BU İNCİLLERDE BİLE, KUR'AN'IN HABER VERDİĞİ MÜJDE, TEVİL EDİLMİŞ ŞEKLİYLE OLSA BİLE, GÖRÜLMEKTEDİR." (HAK DİNİ KUR'AN DİLİ, CİLT 7, SF. 286-287)
YUHANNA İNCİLİ, 13. BÂB'DA, HZ. İSÂ ŞAKİRTLERİNİN AYAKLARINI YIKAR, VE ŞÖYLE DER:
- "BEN RAB (PEYGAMBER) VE MUALLİM OLDUĞUM HALDE AYAKLARINIZI YIKADIM!" (13. BÂB/14)
- "DOĞRUSU VE DOĞRUSU SİZE DERİM: KUL EFENDİSİNDEN BÜYÜK DEĞİLDİR!" (13. BÂB/16)

- "BENİM SİZE SÖYLEDİĞİM SÖZÜ HATIRLAYIN: KUL EFENDİSİNDEN BÜYÜK DEĞİLDİR!" 
(15. BÂB/20)

VE BİR DE ŞU ÖNEMLİ İFADE VAR:
- "İBRAHİM'İN, İSHAK'IN VE YAKUB'UN ALLAH'I, ATALARIMIZIN ALLAH'I, KENDİ KULU İSÂ'YI TÂZİZ ETTİ." (RESÛLLERİN İŞLERİ, 3. BÂB/13)
İŞTE BU CÜMLELER KUR'AN-I KERİM'DEKİ:
- "MESİH TE, MELEKLER DE ALLAH'A KUL OLMAKTAN KAÇINMAZLAR." (NİSÂ/172)
İFÂDESİNİN TAM TASDİKİDİR!.. YÂNİ HZ. İSÂ HİÇ BİR ZAMAN KENDİSİNİ ALLAH İLÂN ETMEMİŞTİ!.. HİÇ BİR ZAMAN KULLUĞUNU REDDETMEMİŞTİ!.. VE PEYGAMBERİMİZ HZ. MUHAMMED'İ MÜJDELEMİŞTİ!..
ÇÜNKÜ "AHMED" KELİMESİ İSM-İ TAFDİL OLARAK, "ADI ÇOK ÖVÜLMÜŞ" VE ÇOK GÜZEL SIFATLARLA BEZENMİŞ" ANLAMINA GELİR... NASIL ÖVÜLDÜĞÜ DE YUKARIDAKİ İFÂDELERDE GÖRÜLMEKTEDİR!
ANCAK ZAMAN İÇİNDE TERCÜME İLE GELEN HATÂLAR, KASITLI YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER BUNUN TESBİTİNİ ZORLAŞTIRDI.
İŞTE BİZ BÜTÜN BU SAYDIĞIMIZ HUSUSLARDAN İÇİN "TEVRAT VE İNCİL, VE ONLARIN HÜKÜMLERİ TAHRİF EDİLMİŞTİR, ÇARPITILMIŞTIR," DİYORUZ!

ANCAK HAKK'I GİZLEMEK HİÇ BİR ZAMAN MÜMKÜN DEĞİLDİR!.. O YÜZDEN DEĞİŞTİRİLEN KELİMELERİN ALTINDAN HZ. MUHAMMED'İN NURU, GÖZÜ VE GÖNLÜ AÇIK OLANLARI DAİMA AYDINLATMAKTADIR!

TEVRAT VE İNCİL DEĞİŞTİRİLMİŞTİR!.. HEM DE DEFÂLARCA!.. – 3
TEVRAT VE İNCİL TAHRİFATI ÜZERİNE YAZILARIMIZ ÜZERİNE MEKTUP GÖNDEREN B.Z.S. ADLI, İKİ YILLIK PROTESTAN BİR TÜRK, 10-15 SORU YÖNELTMİŞ... BİR KISMINI BURADA CEVAPLIYARAK YAZIMIZA DEVAM ETMEK İSTİYORUZ.
ASLINDA KENDİSİNE TEŞEKKÜR BORÇLUYUZ. EĞER O SORULARI SORMAMIŞ OLSAYDI, BİZ DE BU GERÇEKLERİ ARAŞTIRIP ÖĞRENEMİYECEKTİK. ELİMİZDEKİ KİTAPLARIN SAYFALARI ARASINDA GİZLİ KALACAKTI.
1- İncilin değiştiğine emin görünüyorsun. Hatta değişmemiş incilleri (ki böyle bir şeyi asla kabul etmiyorum) görmüş, okumuş gibi konuşuyorsun. Bana, incilin ne zaman, nerede, neden, nasıl ve kimler tarafından değiştirildiğini, gerçek İncillere ne yapıldığını söyleyebilirmisin?
2- İncil’in vahiy yoluyla indiğini kim söylüyor, İncil mi yoksa sizler mi?
- "Öncelikle şunu bilinki, Kutsal yazılarda bulunan hiçbir peygamberlik sözü kimsenin özel yorumu değildir. çünkü hiçbir peygamberlik sözü insanın kendi isteğinden kaynaklanmadı. insanlar KUTSAL RUH tarafından yöneltilerek Tanrı'nın sözlerini ilettiler." (2. Petrus 1.bölüm 20-21.ayetler)
3- Kutsal Ruh, senin yazında geçen "periklot" (doğrusu Parakleteos) kelimesi ile aynıdır... Yani sana göre İncil’i yazdıran Hz.Muhammet'tir, öylemi? Araştırmalarını kendi inandığın kaynaklardan mı yapıyorsun, yoksa gerçek doğruları yazan kaynaklardan mı? "Periklot" kelimesi nerede geçer, doğrusu ve gerçek anlamı nedir?
4- "Rab'bin sofrası (şarap ve ekmek) Tammuz adında birinin midir, yoksa İsa'nın mı?"
- "Size ilettiğimi ben RAB'den öğrendim. ele verildiği gece Rab İsa eline ekmek aldı, şükredip ekmeği böldü ve şöyle dedi: ‘Bu sizin uğrunuza feda edilen benim bedenimdir. Beni anmak için böyle yapın.’ Aynı şekilde yemekten sonra kaseyi alıp şöyle dedi: ‘Bu kase Benim kanımla gerçekleşen yeni antlaşmadır. bunu her içtiğinizde Beni anmak için böyle yapın.’... " (1.Korintliler 11.bölüm 23-25.ayetler)
5- Konstantin’in yazdırdığı incili nereden bulabilirim? Sende fazla varsa, bana bir tane gönderebilir misin? Konstantin kaç tane incil yazdırmıştır? Orjinalleri nerededir? Tarihsel kanıtlar da olursa çok iyi olur.
DOĞRUSU HAMDİ YAZIR’DAN ÖĞRENDİĞİMİZ "FARAKLİT-PARAKLİT" TÜRKÇE YAZIMLI KELİMENİN ASLINI, HENÜZ BULAMAMIŞTIK. YURT İÇİNDE VE DIŞINDAKİ HIRİSTİYAN DOSTLARIMIZ DA, HARARETLE, O KELİMEYİ VE NE ANLAMA GELDİĞİNİ ARAŞTIRIYORLARDI. SÖZLÜKTE "PARAKLETOS" OLARAK BULDUK.. O YÜZDEN B.Z.S.’YE ÇOK TEŞEKKÜR EDERİZ... ŞİMDİ ÜZERİNDE ÇALIŞMAK DAHA DA KOLAYLAŞTI
YALNIZ, KENDİSİNİN VERDİĞİ ANLAM, PARAKLETOS = RUHULKUDÜS, ELDEKİ YENİ İNCİL’E DAHİ UYMUYOR!.. ÇÜNKÜ YUHANNA İNCİLİ'NDEKİ İFÂDELER AYNEN ŞÖYLE:
- "... VE O SİZE BAŞKA BİR TESELLİCİ, HAKİKAT RUHUNU, VERECEKTİR. TÂ Kİ, DÂİMİ SİZİNLE BERÂBER OLSUN! ONU DÜNYA KABUL EDEMEZ, ÇÜNKÜ ONU GÖRMEZ, VE BİLMEZ. SİZ ONU BİLİRSİNİZ, ÇÜNKÜ YANINIZDA DURUYOR, VE İÇİNİZDE OLACAKTIR!" (14. BÂB / 16-17)
- "KİM BENİ SEVERSE KONUŞMAMI AKLINDA TUTAR! VE BABAM ONU SEVER, VE BİZ ONA GELİP YANINDA MESKEN TUTARIZ... . BENİ SEVMEYEN SÖZLERİMİ TUTMAZ. VE İŞİTTİĞİNİZ SÖZ BENİM DEĞİLDİR, FAKAT BENİ GÖNDEREN BABANINDIR. YANINIZDA DURURKEN SİZE BU ŞEYLERİ SÖYLEDİM, FAKAT BENİM İSMİMLE BABANIN GÖNDERECEĞİ TESELLİCİ, RUHÜLKUDÜS, O SİZE HER ŞEYİ ÖĞRETECEK…VE SİZE SÖYLEDİĞİM HER ŞEYİ HATIRINIZA GETİRECEKTİR!.." (14/23-26)
- "BABADAN SİZE GÖNDERECEĞİM TESELLİCİ, BABADAN ÇIKAN HAKİKAT RUHU, GELDİĞİ ZAMAN, BENİM İÇİN O ŞAHADET EDECEKTİR." (15. BÂB / 26)
- "BENİM GİTMEM SİZİN İÇİN HAYIRLIDIR. ÇÜNKÜ BEN GİTMEZSEM, TESELLİCİ SİZE GELMEZ!.. FAKAT GİDERSEM, ONU SİZE GÖNDERİRİM." (16. BÂB / 7)
- "SİZE SÖYLİYECEK DAHA ÇOK ŞEYLERİM VAR; FAKAT ŞİMDİ DAYANAMAZSINIZ.. FAKAT O HAKİKAT RUHU GELİNCE, SİZE HER HAKİKATE YOL GÖSTERECEK. ZİRÂ O KENDİLİĞİNDEN SÖYLEMİYECEKTİR; FAKAT HER NE İŞİTİRSE SÖYLİYECEK!.. O BENİ YÜCELTECEKTİR!.. ÇÜNKÜ BENİMKİNDEN ALACAK VE SİZE BİLDİRECEKTİR!.." (16. BÂB/12-14... KİTAB-I MUKADDES, 1958)
BU BÖLÜMLER İNGİLİZCE İNCİL’DE ŞÖYLE YER ALIR:
- "... AND HE SHALL GIVE YOU ANOTHER CONFORTER, WHO MAY ABIDE WITH YOU FOREVER." (14/16)
- "EVEN THE SPIRIT OF TRUTH, WHOM THE WORLD CANNOT RECEIVE, BECAUSE IT SEETH HIM NOT, NEITHER KNOWETH HIM, BUT YE KNOW HIM, FOR HE DWELLETH WITH YOU, AND SHALL BE IN YOU." ( 14/17)
- "...IF A MAN LOVE ME, HE WILL KEEP MY WORDS AND MY FATHER WILL LOVE HIM AND WE WILL COME ONTO HIM... HE THAT LOVETH ME NOT KEEPETH NOT MY SAYINGS… AND THE WORDS WHICH YE HEAR IS NOT MINE, BUT THE FATHER’S WHICH SENT ME. THESE THINGS HAVE I SPOKEN UNTO YOU, BEING YET PRESENT WITH YOU. BUT THE COMFORTER, WHICH IS THE HOLY GHOST, WHOM THE FATHER WILL SEND IN MY NAME, HE SHALL TEACH YOU ALL THINGS… AND BRING ALL THINGS TO YOUR REMEMBRANCE , WHATSOEVER I HAVE SAID ONTO YOU." (14/23-26)
- "BUT WHEN THE COMFORTER IS COME, WHOM I WILL SEND YOU FROM THE FATHER, EVEN THE SPIRIT OF TRUTH, WHICH PROCEDETH FROM THE FATHER, HE SHALL TESTIFY OF ME." (15/26)
- "...…IF I GO NOT AWAY, THE CONFORTER WILL NOT COME UNTO YOU. BUT IF I DEPART, I WILL SEND HIM UNTO YOU." (16/7)
- "I HAVE YET MANY THINGS TO SAY UNTO YOU, BUT YE CANNOT BEAR THEM NOW. HOWBEIT WHEN HE, THE SPIRIT OF TRUTH, IS COME, HE WILL GUIDE YOU INTO ALL TRUTH; FOR HE SHALL NOT SPEAK OF HIMSELF, BUT WHATSOEVER HE SHALL HEAR, THAT HE SHALL SPEAK... HE SHALL GLORIFY ME, FOR HE SHALL RECEIVE OF MINE AND SHALL SHEW IT UNTO YOU." (16/12-14)
HEMEN DİKKAT ÇEKİYOR, 14/16’DA İNGİLİZCE METİNDE OLMAYAN "HAKİKAT RUHU", TÜRKÇE METİNE EKLENMİŞ.... EKLENSİN, BİZCE MAHZURU YOK!
14/26’DA "RUHÜLKUDÜS", 15/26’DA "HAKİKAT RUHU" AYNI ANLAMA KULLANILMIŞ. VE HER İKİ BÖLÜMDE DE "TESELLİ EDİCİ" İLE ÖZDEŞLEŞTİRİLMİŞ. DAHA DOĞRUSU YUNANCA ASLINDA VAR MI, BİLMİYORUZ, "PARAKLETOS" KELİMESİ ÖNCE "TESELLİ EDİCİ" OLARAK VERİLMİŞ, SONRA ANLAŞILMAZ DİYE "Kİ O RUHULKUDÜS'TÜR" DİYE BİR AÇIKLAMA DAHA GETİRİLMİŞ.
BİZCE BAŞKA TUTARSIZLIKLAR DA VAR. KISACA DEĞİNİP GEÇELİM. MESELÂ "KENDİLİĞİNDEN GELMEDİĞİNİ, BABA TARAFINDAN GÖNDERİLDİĞİİ" SÖYLEYEN HZ. İSA, PARAKLETOS'U KENDİSİNİN GÖNDERECEĞİNİ SÖYLÜYOR. BÖYLECE TESLİS'TE "BABA OĞUL'DAN BÜYÜK, OĞUL DA RUHULKUDÜS'TEN BÜYÜK" OLARAK KARŞIMIZA ÇIKIYOR!
B.Z.S. DE BU BÖLÜMLERDE PARAKLETOS’UN "RUHÜLKUDÜS" İLE AYNI OLDUĞUNU SÖYLÜYOR!..
PEKİ, RUHÜLKUDÜS HZ. İSA İLE BERABER OLDUĞUNA GÖRE, (KUR’AN DA ONUNLA DESTEKLENDİĞİNİ SÖYLÜYOR), HATTÂ 14/17’DEKİ İFÂDEYİ HIRİSTİYANLAR GİBİ YORUMLARSAK, "HAVARİLERLE BERABER OLDUĞUNA" GÖRE;
- HZ. İSA "NİYE YANIMDAKİ VE YANINIZDAKİ RUHÜLKUDÜS’Ü SİZE BIRAKACAĞIM," VEYA "BEN GİDECEĞİM, O DA BENİMLE GELECEK, AMA SONRA TEKRAR SİZE DÖNECEK" DEMİYOR?..
- NEDEN "O AN ORADA OLMAYAN BİRİ"NDEN SÖZ EDİYOR?.. NİYE "BİR BAŞKA" DİYE VURGULAMA İHTİYACI DUYMUŞ?.. "BİLDİĞİNİZ RUHÜLKUDÜS" DEMESİ GEREKMEZ MİYDİ?
- HEMEN BİR SONRAKİ (14/17) İFÂDEDE "SİZ ONU TANIRSINIZ, BİLİRSİNİZ, O SİZİN YANINIZDA DURUYOR" DİYOR... EĞER BU RUHULKUDÜS İSE, ZÂTEN ORADA DURUYOR, ONLARLA BERABER!... GELECEK OLAN "BİR BAŞKASI", PARAKLETOS KİM???
SONRA "SÖYLEYECEK," DİYOR!.. YÂNİ GELECEK OLAN PARAKLETOS İNSANLARLA KONUŞACAK. ONLARA YOL GÖSTERECEK!.. DEMEK Kİ, BİR İNSAN!
SORULARA DEVAM ETMEDEN HEMEN BELİRTELİM Kİ, HZ. İSA, ORADAKİ HAVARİLERDEN SÖZ ETMİYOR!.. GELECEK NESİLLERDEKİ İMAN SAHİPLERİNE MÜJDE VERİYOR, VE DİYOR Kİ:
- "SİZ ONU VASIFLARINDAN TANIYACAKSINIZ. O SİZLERE BENİM DİLE GETİRDİĞİM HAKİKATLERİ VE DAHA SÖYLİYEMEDİKLERİMİ ANLATACAK. VE SİZ İÇİNİZDEKİ BİLGİ NURUNDAN DOLAYI, BU KİŞİYİ TANIYACAKSINIZ, VE ONUN NURU HEP İNANANLARLA OLACAK!"
EĞER MESELEYE BÖYLE BAKMAZSAK, GELECEK OLANIN RUHULKUDÜS OLDUĞUNU, VE ONUN İNANANLARIN HEP İÇİNDE OLDUĞUNU KABUL ETMEK DURUMUNDA KALIRIZ KI, PEYGAMBERLERDE BİLE BU BÖYLE OLMAMIŞTIR. CEBRÂİL GELİP GİTMİŞTİR!..
BİZİM YORUMUMUZ BUDUR... ANCAK BÖYLE ŞEYLERİN DOĞRUSUNU, SADECE ALLAH BİLİR!.. MEKTUP YAZANLARINKİ DE, SİZİNKİ DE, BİZİMKİ DE, İNCİL’İ TERCÜME EDENLERİNKİ DE SÂDECE YORUMDAN İBARETTİR!.. YÜCE ALLAH;
- "MÜMİNLER, YAHUDİLER, SABİİLER, HIRİSTİYANLAR, MECUSİLER VE MÜŞRİKLER... ALLAH KIYAMET GÜNÜ BUNLAR ARASINDA HÜKÜM VERECEKTİR." (HAC SÛRESİ / 17)
DİYOR.... O GÜN GELMEDEN KİMSE, "BENİM DEDİĞİM EN DOĞRU" DİYEMEZ!..
BU METİNLERDE TESELLİCİ-COMFORTER OLARAK GEÇEN KELİME İNGİLİZCE BÜYÜK SÖZLÜKTE "PARAKLETOS" MADDESİNDE ŞÖYLE VERİLMİŞ:

-- IN THE WIDEST SENSE, A HELPER, SUCCOURER, AIDER, ASSISTANT 
-- COMFORTER, ADVOCATE 
-- SUMMONED, CALLED TO ONE’S SIDE, ESPECIALLY CALLED TO ONE’S AID 
-- ONE WHO PLEADS ANOTHER’S CAUSE BEFORE A JUDGE, A PLEADER, COUNSEL FOR DEFENSE, LEGAL ASSISTANT, AN ADVOCATE 
(ENHANCED STRONG’S LEXICON, OAK HARBOR, WA: LOGOS RESEARCH SYSTEMS, INC. 1995)

YÂNİ PARAKLETOS’UN TEK MÂNÂSI "TESELLİ EDİCİ" DEĞİL!.. YARDIMCI, ASİSTAN, AVUKAT, GİBİ ANLAMLARININ YANISIRA; BİZİ EN ÇOK İLGİLENDİREN "DARDA OLANIN, SIKINTIDA OLANIN YARDIMINA KOŞAN" (SUCCOURER), "MAZLUMUN HAKKINI ARAYAN" (COUNSEL FOR DEFENSE), VE "HÂKİM HUZURUNDA BAŞKALARI ADINA ŞEFAATTE BULUNAN" (ONE WHO PLEADS ANOTHER’S CAUSE BEFORE A JUDGE) MÂNÂLARI!..
BÖYLECE "PARAKLETOS" DİYE MÜJDELENEN ZAT HEM PEK ÇOK ÖZELLİKLERİ OLAN, HEM DE ÖVÜLEN (HZ. İSA TARAFINDAN OLMASI DÂHİL) BİRİSİ!..
BELKİ ESKİ YUNANCA’DA "ELÇİ" ANLAMI DA VARDI, AŞAĞIDA AÇIKLIYACAĞIMIZ ŞEKİLDE KAYBOLDU; VEYA BENZER ANLAMLI "AIDE" (BAKAN ADINA KONUŞAN YARDIMCI) İLE DEĞİŞTİRİLDİ!.. İNCİL’İ TERCÜME EDENLER DE BİR TARİHTEN SONRA "PARAKLETOS" YERİNE ANLAMLARINDAN SADECE BİRİ OLAN "TESELLİCİ"Yİ KULLANIP ONU "RUHULKUDÜS" YAPTILAR.
BİZCE ESKİ YUNANCA İNCİLLERDE GEÇEN, VE YENİ İNCİLLERDE "TESELLİCİ" OLARAK YER ALAN "PARAKLETOS" KELİMESİ İLE, HZ. İSA "BİR BAŞKASI"NIN GELECEĞİNİ, YÂNİ HZ. MUHAMMED’İ, (AHMED ADIYLA) KASTETMİŞTİR!... "ONUN GERÇEKLERİ DİLE GETİRECEĞİNİ, KENDİSİNİ DE ÖĞEREK, YÜCELTEREK, DOĞRUYU SÖYLEDİĞİNİ TASDİK EDECEĞİNİ" BELİRTMİŞTİR.
HAMDI YAZIR, "BAZI HIRİSTİYANLARIN BU KELİMEYİ 'HAMMAD', BAZILARININ DA 'HÂMİD' OLARAK TERCÜME ETTİKLERİNİ" SÖYLER... BU KELİMENİN "PARAKLETOS" DEĞİL DE, "PERİKLUTOS" OLDUĞUNU SÖYLİYENLER DE VARDIR... BU HUSUSU ARAŞTIRMAYA DEVÂM EDİYORUZ... EĞER GERÇEKTEN ÖYLE BİR ANLAMI VARSA, HZ. MUHAMMED’İN ADI, SÂDECE MÂNÂ OLARAK DEĞİL; ÇOK AÇIK BİR ŞEKİLDE "LÂFZÎ" OLARAK TA, SONRADAN YAZILAN İNCİLLERDE DAHİ YER ALMIŞ DEMEKTİR.
ÖTE YANDAN, HEM "COMFORTER" (PARAKLETOS), HEM DE "THE SPIRIT OF TRUTH" (HAK RUHU - GERÇEĞİN RUHU) İFÂDELERİNİN İKİSİNİN DE HZ. MUHAMMED’İ KASTEDİYOR OLMA İHTİMALİ FAZLADIR.
HZ. MUHAMMED’İN DAHA PEYGAMBER BİLE OLMADAN, LÂKABI NEYDİ?.. MUHAMMED-ÜL EMÎN!.. YÂNİ DÂİMA DOĞRUYU, GERÇEĞİ, HAKK’I SÖYLİYEN!.. GERÇEĞİN RUHU, HAKİKATİN TA KENDİSİ!
ŞU HALDE 14/16 VE 14/17’DE AYRI AYRI GEÇEN İFÂDELER, (PARAKLETOS VE SPIRIT OF TRUTH) HEM (PEK ÇOK MEZİYETLERİ OLAN, ÇOK ÖVÜLEN) AHMED ADIYLA, HEM DE "MUHAMMED-ÜL EMÎN" ADIYLA PEYGAMBERİMİZİ KASTETMEKTEDİR... 15/26, 16/7, 16/12-14 DE GEÇEN İFÂDELER DE, BÖYLECE ÇOK DERİN BİR MÂNÂ KAZANIR!..
GERİYE BİR TEK 14/26’DAKİ "HOLY GHOST" (RUHULKUDÜS) İFÂDESİ KALIR Kİ, CÜMLENİN YAPISI DAHİ O İFÂDENİN ZORLAMA OLDUĞUNU GÖSTERMEKTEDİR. ZATEN YUKARIDA DA BUNUN BİR AÇIKLAMA OLARAK EKLENMİŞ OLDUĞUNU BELİRTTİK... YİNE DE DOĞRUSUNU ALLAH BİLİR...
DİYELİM Kİ, BU İKİ KELİME (PARAKLETOS VE SPIRIT OF TRUTH) YİNE TEK BİR VARLIĞI, AMA HIRİSTİYANLARIN İDDİA ETTİĞİ GİBİ RUHULKUDÜS’Ü KASTEDİYOR...O ZAMAN ORTAYA GIRAMER YÖNÜNDEN BİR HATÂ ÇIKAR.
İNGİLİZCE TERCÜMEDE BİRİ (CONFORTER) İÇİN "WHO-WHOM"; DİĞERİ İÇİN İSE (HOLY GHOST, SPIRIT OF TRUTH) "WHICH" KULLANILMASI ENTERESANDIR... ÇÜNKÜ İNGİLİZCE GIRAMERDE "WHO-WHOM" İNSANLAR İÇİN, "WHICH" İNSAN HÂRİCİ VARLIKLAR İÇİN KULLANILIR. MAALESEF BU İNCELİKLER TÜRKÇE İNCİL’E YANSIMAMAKTADIR.
YUKARDAKİ ALINTILARDA BİR TEK YERDE COMFORTER İÇİN “WHICH” DENDİĞİ, (14/26) ONDA DA TEKRARDAN KAÇINMAK İÇİN KULLANILDIĞI ORTADADIR. "SPIRIT OF TRUTH" İÇİN İSE BİR YER HÂRİÇ, (14/17) HEP "WHICH" KULLANILDIĞI GÖRÜLÜR.
GELECEK OLAN EĞER TEK VARLIK İSE, YA WHO (İNSAN İÇİN), YA DA WHICH (RUH İÇİN) KULLANILMASI GEREKİRDİ... GIRAMER HATÂSI VARDIR... YOOK, HATÂ OLMAZ, DİYORSANIZ, İKİ VARLIK VARDIR.
YÂNİ İFÂDELER "İNSAN" İLE "RUH"U AYIRIR. O TAKDİRDE GELECEK OLANLARDAN HİÇ DEĞİLSE BİRİ, İNSANDIR, VE HZ. MUHAMMED KASTEDİLMEKTE, ONUN RUHULKUDÜS (CEBRÂİL) VASITASIYLA DÜNYAYA HAKİKATİ YAYACAĞI MÜJDELENMEKTEDİR.
DEDİK YA, ALLAH ZİKRİNİ (SÖZ) KORUR!... BİZCE BİRİNCİ DEĞERLENDİRMEMİZ DAHA AKLA YAKINDIR. "PARAKLETOS"TAN KASIT AHMED’DİR... "HAKİKAT RUHU"NDAN KASTEDİLEN İSE, "MUHAMMED-ÜL EMÎN"DİR. ONDAKİ DÜNYAYI AYDINLATAN HAKİKAT NURUDUR!..
İŞTE BÖYLE... HELE BİR DE LÂTİNCE VE YUNANCA DAHA ESKİ İNCILLER’E ULAŞTIĞIMIZI DÜŞÜNÜN!.. KİMBİLİR, NE DERİN MÂNÂLAR BULUP ÇIKARABİLİRDİK!..
VE İŞTE "TAHRİFAT-DEĞİŞİKLİK"TEN KASTETTİĞİMİZ, BU KELİMELERLE OYNANMASINDAN DOLAYI GİTTİKÇE DAHA FAZLA GİZLENEN "MÂNÂ"DIR.
B.Z.S. NOTUNDA DİYOR Kİ:
1- "İncilin değiştiğine emin görünüyorsun. Hatta değişmemiş incilleri (ki böyle bir şeyi asla kabul etmiyorum) görmüş, okumuş gibi konuşuyorsun. Bana, incilin ne zaman, nerede, neden, nasıl ve kimler tarafından değiştirildiğini, gerçek İncillere ne yapıldığını söyleyebilirmisin?"
2- "İncil’in vahiy yoluyla indiğini kim söylüyor, İncil mi yoksa sizler mi?"
ELDE VE ORTALIKTA "DEĞİŞMEMİŞ İNCİL" DİYE BİR ŞEY YOK!... MÜSLÜMANLARIN GERÇEK İNCİL DİYE İNANDIKLARI, HZ. İSÂ’YA VAHYEDİLENDİR... O ZAMAN İKİNCİ SORUYA PEŞİN CEVAP VERELİM. GERÇEK İNCİL VAHİY YOLUYLA İNMİŞTİR.
"VAHİY" KAVRAMI İNCİL’DE:

- "O KENDİLİĞİNDEN SÖYLEMİYECEKTİR; FAKAT HER NE İŞİTİRSE SÖYLİYECEK," 
(YUHANNA 16. BÂB / 13)


- "BEN KENDİLİĞİMDEN BİR ŞEY YAPMAM, İŞİTTİĞİM GİBİ HÜKMEDERİM." 
(YUHANNA , 5. BÂB / 30)


- "SİZDE SÖYLEYEN SİZ DEĞİLSİNİZ, FAKAT SİZDE SÖYLEYEN BABANIZIN RUHUDUR." 
(MATTA, 10. BÂB / 20)

- "PEYGAMBERLERDE YAZILIDIR: VE ONLARIN HEPSİ ALLAH TARAFINDAN ÖĞRETİLMİŞ OLACAKLARDIR." (YUHANNA , 6. BÂB / 45)
- "BEN KENDİLİĞİMDEN SÖYLEMEDİM. ANCAK BENİ GÖNDEREN BABA'DIR Kİ, NE DİYECEĞİMİ VE NE SÖYLEYECEĞİMİ BANA EMRETTİ. ... İMDİ SÖYLEYECEĞİM ŞEYLERİ BABAM BANA NASIL DEDİ İSE ÖYLE SÖYLÜYORUM." (YUHANNA , 12. BÂB / 49-50)
- "BABAMIN EMİRLERİNİ TUTTUM." (YUHANNA , 15. BÂB / 10)
İFÂDELERİYLE YER ALIR... YÂNİ, BİZ DEĞİL, İNCİL SÖYLÜYOR!.. NE VAR Kİ, HZ. İSÂ’YA VAHYOLUNANIN TAMAMI AYNEN YAZIYA HİÇ BİR ZAMAN GEÇMEMİŞTİR!.. BU, HIRİSTİYAN DİN ADAMLARI VE TARİHÇİLERİ TARAFINDAN HİÇ BİR ZAMAN REDDEDİLMEYEN BİR GERÇEKTİR.
VAHYİN DEĞİŞTİRİLDİĞİNE DELİL Mİ İSTİYORSUNUZ?
HEMEN VERELİM... TÜRKİYE’DE PITRAK GİBİ ÇOĞALMAYA BAŞLIYAN PROTESTAN KİLİSELERİNİN DAĞITTIĞI "YENİ YAŞAM YAYINLARI"NDAN TÜRKÇE-İNGİLİZCE İNCİL’İN ÜZERİNDE "THE NEW KING JAMES VERSION" YAZAR... YÂNİ, HEM KRAL JAMES VERSİYONU, HEM DE YENİ VERSİYONU... DEMEK Kİ BİR DE ESKİSİ VAR!..
BAKIN İNGİLİZCE SÖZLÜKLER "VERSION" KELİMESİNE NE KARŞILIK VERMİŞ:

VERSION: 1. ONE PERSON’S ACCOUNT OF AN EVENT, (KİŞİNİN KENDİ YORUMU) 
2. SLIGHTLY DIFFERENT COPY OR STYLE OF SOMETHING (BİR ŞEYİN KÜÇÜK FARKLARLA KOPYASI, VEYA DEĞİŞİK STİLDEKİ HÂLİ) 
3. A FORM OF WRITTEN OR MUSICAL WORK WHICH IS DIFFERENT FROM THE ORIGINAL (BİR YAZI VE MÜZİK PARÇASININ ASLINDAN FARKLI ŞEKLİ)

İŞTE BİZİ ESAS İLGİLENDİREN MÂNÂ DA BU ÜÇÜNCÜSÜ... YÂNİ, HIRISTİYANLAR İNCİL’İN BAŞINA "KRAL JAMES VERSİYONU" KOYARAK ESAS METNİN DEĞİŞTİRİLMİŞ OLDUĞUNU İTİRAF EDİYORLAR, SONRA DA BANA SORUYORLAR, "DEĞİŞTİĞİNİ İSPAT EDEBİLİR MİSİN?" DİYE!.. EL İNSAF!.. AKLI BAŞINDA OLUP TA, DEĞİŞMEDİĞİNİ SÖYLİYEN YOK Kİ!..

HADİ EL ATMIŞKEN, ŞU TEVRAT VE İNCİL VERSİYONLARI ÜZERİNE ELİMİZDEKI KAYNAKTAN 
(AN ENCYCLOPEDIA OF RELIGION, PH.D. VERGILIUS FERM, PETER OWEN LTD. 1958, LONDON)
BİLGİ VERELİM:

ESKİ AHİT (TEVRAT) VERSİYONLARI:
A- SEPTUAGINT VERSİYONU: ESKİ AHİD’IN, HIRİSTİYANLAR İÇİN KAYNAK TEŞKİL EDEN, EN ESKİ METİNLERİNDEN BİRİ OLAN "YUNANCA VERSİYONU"DUR... M.Ö. 3. ASIR İLE M.Ö. 1. ASIR ARASINDA MEYDANA GETİRİLMİŞTİR. BU YÜZDEN KULLANILAN DİL FARKLILIKLAR GÖSTERİR. ANCAK "ORIGEN VERSİYONU" DİYE BİLİNEN "HEXAPLA", YUNANCA TERCÜMENİN İBRÂNÎ DİLİYLE BOZULMASINA (CORRUPTED) YOL AÇMIŞTIR... BU BOZULMUŞ VERSIYONUN 2000 KADAR NÜSHASI, ÇEŞİTLİ KİLİSE VE KÜTÜPHANELERDE KATALOGLANMIŞ HÂLDE BULUNMAKTADIR. (KAYNAK KİTAPTAN AYNEN TERCÜME)
B- ESKİ LÂTİNCE ESKİ AHİD VERSİYONU: M.S. 2. ASIR’DA MEYDANA GETİRİLMİŞ, VE YUNANCA VERSİYON’DAN TERCÜME EDİLMİŞTİR... TÜMÜ DEĞİL, PARÇALARI BULUNDUĞU İÇİN, ÖNEMLİ SAYILMAZ.
C- PESHITTA VERSİYONU: SÜRYÂNÎ İNCİLİ DİYE DE BİLİNİR... SURİYE HIRİSTİYANLARI TARAFINDAN İBRÂNÎ DİLİNDE ESKİ AHİD’DEN M.S. 2. ASIR’DA TERCÜME EDİLMİŞTİR... DAHA SONRA SEPTUAGINT OLARAK REVİZE EDİLMİŞ, (YÂNİ SÖZDE DÜZELTİLMİŞ) VE BU HÂLİYLE FAYDASINI ÖNEMLİ ÖLÇÜDE KAYBETMİŞTİR. (PARANTEZ İÇİ HÂRİÇ, KAYNAK KİTAPTAN AYNEN TERCÜME)
D- SÜRYÂNÎ-HEXAPLAR VERSİYONU: M.S. 617 YILINDA, TELLA PİSKOPOSU PAUL TARAFINDAN BOZULMUŞ (CORRUPTED) ORIGEN VERSİYONU’NDAN TERCÜME EDİLMİŞTİR... ANCAK PAUL, ORIGEN VERSİYONU’NUN YUNANCA METNİNE ATIFLAR YAPTIĞI İÇİN, BUGÜN ARAŞTIRMACILAR ORIGEN-SEPTUAGINT SONRASI ELYAZMALARINDAKİ BOZULMUŞ KISIMLARI TESBİT EDEBİLMEKTEDİRLER. BU VERSİYON, BU YÜZDEN SEPTUAGINT NÜSHALARIN İNCELENMESİ AÇISINDAN, ÇOK DEĞERLİ BİR YERE SÂHİPTİR. (KAYNAK KİTAPTAN AYNEN TERCÜME)
E- DÖRT KOPTİK VERSİYON: MISIR VERSİYONU DİYE DE BİLİNİR. M.S. 2.-4. ASIR’DA ORIGEN VERSİYONU’NDAN TERCÜME EDİLMİŞTİR... GÜNEY MISIR’DA "SAHITIC, THEBAIC" DİYE BİLİNEN VERSİYONLARI VARDIR. KUZEY MISIR’DA "BOHAIRIC, MEMPHITIC" VERSİYONLARI VARDIR. BUNLAR DAHA SONRA YAZILMIŞTIR. "FAYUMIC, AKHMIMIC" DİYE BİLİNEN VERSİYONLARIN İSE SÂDECE BÂZI BÖLÜMLERİ MEVCUTTUR.
F- LÂTİN "VULGATE" VERSİYONU: M.S. 4. ASIR’DA JEROME TARAFINDAN YAPILMIŞTIR... BU ZAT ÜÇ AYRI TERCÜME (ÜÇ AYRI VERSİYON) YAPTI. İKİNCİ TERCÜMESİ ORTA ÇAĞ BOYUNCA "RESMÎ" ESKİ AHİD KABUL EDİLMİŞTİR. 8000 KADAR NÜSHA ÇEŞİTLİ KÜTÜPHANE VE KİLİSELERDE KATALOGLANMIŞTIR.
G- ÖNEMSİZ SAYILAN VERSİYONLAR: OİĞER YUNANCA, GOTİK, HABEŞCE, ERMENİCE VERSİYONLAR... BUNLAR ARASINDA M.S. 2. ASRA KADAR İNENLERİ VARDIR.
GELELİM YENİ AHİD’E:
A-ESKİ LÂTİN VERSİYONU: M.S. 2. ASRIN SONLARINDA, AFRİKA’DA MEYDANA GETİRİLMİŞTİR... BUNUN DA AFRİKA VERSİYONU, AVRUPA VERSİYONU DİYE BİLİNEN İKİ AYRI VERSİYONU VARDIR.
B- DIATESSARON VERSİYONU: TATIAN TARAFINDAN M.S. 160 YILINDA HAZIRLANAN "4 İNCİL" BÖLÜMÜNÜN BİR HARMONİSİDİR... SON ZAMANLARDA SURİYE’DE BULUNAN BİR SAYFASI ASLININ YUNANCA OLDUĞU, SONRADAN SÜRYÂNÎ DİLİNE ÇEVRİLDİĞİ DÜŞÜNCESİNİ UYANDIRMIŞTIR.
C- ESKİ SÜRYÂNÎ VERSİYONU: M.S.200 CİVARINDA YAZILMIŞTIR... ÇEŞİTLİ DEĞİŞİK FORMLARI OLAN İKİ AYRI VERSİYONU VARDIR: "SINAITIC", VE "CURETONIAN".
D- MISIR KOPT VERSİYONU: BEŞ AYRI VERSİYON VARDIR: ESKİ AHİD VERSİYONLARI İLE AYNI ADLARI TAŞIR. GÜNEY MISIR’DA "SAHITIC, THEBAIC", KUZEY MISIR’DA "BOHAIRIC, MEMPHITIC" VE AYRICA "FAYUMIC, AKHMIMIC", VE "ORTA MISIR" DİYE BILINEN VERSİYONLARI VARDIR. M.S. 2.-4. ASIR’DA YAZILMIŞLARDIR. AKHMIMIC DİYE BİLİNENİN İKİ EL YAZMASI MEVCUTTUR. (DİĞERLERİ KAYIP).
E- ERMENİCE VERSİYONU: M.S.400’LERDE YAZILMIŞTIR... GÜRCÜCE VERSİYONU DA VARDIR.
F- LÂTİN "VULGATE" VERSİYONU: JEROME’NİN M.S.380 YILINDA HAZIRLADIĞI, ESKİ LÂTİN VERSİYONU’NUN "REVİZYONU" (SÖZDE DÜZELTİLMESİ) ŞEKLİNDEDİR... 1546 TRENT KONSÜLÜ’NDEN SONRA KATOLİK ROMA KİLİSESİ’NİN "RESMÎ" İNCİL’İ KABUL EDİLMİŞTİR. (PARANTEZ İÇİ HÂRİÇ, KAYNAKTAN AYNEN TERCÜME)
G- DİĞER VERSİYONLAR... ÖNEMLİ SAYILMADIĞI İÇİN YAZMIYORUZ...
GELELİM BİZİM PROTESTANLARIN KULLANDIĞI KRAL JAMES VERSİYONU’NA:
1611’DEN İTİBÂREN KRAL JAMES TARAFINDAN "RESMÎ" İLÂN EDİLMİŞ OLAN (İNGİLİZCE) KUTSAL METİNLERİN, 1881-1885 ARASINDA DAHA ÇOK "MODERN DİLLE" GÜNLÜK İNGİLİZCE REVİZYONU (SÖZDE DÜZELTME) İLE YAPILAN TERCÜMELERİNE DENİR... BİLHASSA 1900’DEN SONRAKİLER KASTEDİLİR.
"MODERN DİL" İFADESİ İZÂFÎDİR (RÖLÂTİF), HER DÖNEMDE O ZAMANIN DİLİYLE TERCÜMELERE İSTEK OLMUŞTUR... RODOLPHUS DİCKONSON 1833’DE (KENDİ VERSİYONU) İNCİL’İNİ NEŞRETTİĞİ ZAMAN, AMACININ KUTSAL METİNLERİN KRAL JAMES DÖNEMİNDEN İTİBÂREN YAŞANAN "İNGİLİZCE'DEKİ DEVRİM"LE UYUM SAĞLAMASI OLDUĞUNU BELİRTMİŞTİR... İNGİLİZCESİ HATÂLI, YANLIŞ OLMASINA RAĞMEN, 1611('DEN O TÂRİHE KADAR KULLANILMIŞ OLAN) RESMÎ VERSİYONDAN DİKKATE DEĞER ŞEKİLDE BAĞIMSIZDIR. (HALBUKİ) BİR ÇOK DİĞER MÜTERCİM, YENİ TERCÜMELERE İHTİYAÇ OLDUĞUNU BELİRTMELERİNE RAĞMEN, SÂDECE KRAL JAMES VERSİYONUNU REVİZE ETMEKLE (DÜZELTME) İLE YETİNMİŞTİR... ANCAK (19.) ASRIN SONLARINA DOĞRU GENEL EĞİLİM BASİT, SIRADAN İNSANIN OKUYUP ANLIYACAĞI GÜNLÜK İNGİLİZCE İLE (TERCÜME EDİLMİŞ) LİBERAL METİNLER YÖNÜNDE İDİ. (PARANTEZ İÇLERİ HÂRİÇ, KAYNAK ANSİKLOPEDİDEN AYNEN TERCÜME, SF. 71)

İNGİLİZCE REVİZE EDİLMİŞ (SÖZDE DÜZELTİLMİŞ) VERSİYON RADİKAL DEĞİŞİKLİKLER GÖSTERMİYORDU, ANCAK KRAL JAMES’İN KATI ANLAYIŞINDAN İLK ÖNEMLİ AYRILIŞI BELİRLİYORDU. ÇALIŞMA RESMEN 1870 YILINDA BAŞLADI. REVİZYONDA (SÖZDE DÜZELTME) 
65 (DİN) BİLİM ADAMI GÖREV ALDI. BİR GRUP ESKİ AHİT, BİR GRUP TA YENİ AHİT ÜZERİNDE ÇALIŞTILAR. KELİMELER, BÖLÜMLER, BAŞLIKLAR, VE NİHAİ NÜSHA MEVCUDUN ÜÇTE İKİ OYU İLE BELİRLENDİ. 1881’DE YENİ AHİT, 1885’DE ESKİ AHİT YAYINLANDI... 1901’DE AMERİKA KENDİ VERSİYONUNU YAYINLADI. SONRA YAYINEVLERİNİN AYRI VERSİYONLARI (PİYASAYA) ÇIKTI. (PARANTEZ İÇLERİ HÂRİÇ, KAYNAK KİTAPTAN AYNEN TERCÜME)

BU BAHSİ KAPATMADAN ÖNCE, KAYNAK ANSİKLOPEDİNİN BİR NOTUNU, İNGİLİZCE HÂLİYLE NAKLETMEK İSTERİZ:
- "IN THE AUTHORIZED VERSION, THE OLD TESTAMENT WAS MORE INACCURATELY RENDERED THAN THE GREEK OF THE NEW TESTAMENT BECAUSE HEBREW AND ARAMAIC WERE THEN MORE IMPERFECTLY UNDERSTOOD. IN EACH OF THESE LANGUAGES. THERE HAS BEEN A TREMENDOUS ADVANCE SINCE THAT DATE IN THE UNDERSTANDING OF WORD MEANINGS, AND PRINCIPLES OF GRAMMAR, AND SYNTAX."
- "TRANSLATION IS NECESSARILY INTERPRETATION. WHEN FOR EXAMPLE THE TEXT OFFERS SEVERAL POSSIBLE MEANINGS, THE TRANSLATOR MUST CHOOSE ONE. NEW TRANSLATIONS MUST ATTEMPT TO EMBODY THE BEST POSSIBLE UNDERSTANDING AND INTERPRETATION OF THE BIBLICAL WRITINGS THEMSELVES." (SF . 71, "BIBLE" BAHSİ)
ÖZÜR DİLİYEREK, İNGİLİZCE BİLMİYENLER İÇİN TERCÜME EDİYORUZ:
- "(1546’DAN BERI) ‘RESMÎ’ KABUL EDİLEN ESKİ AHİD VERSİYONU (İFADELERİ), YUNANCA YENİ AHİD’DEN DAHA FAZLA YANLIŞLARLA YÜKLÜYDÜ. ÇÜNKÜ İBRÂNÎ VE ARÂMÎ DİLLERİ (O TÂRİHTE) TAM OLARAK ANLAŞILAMIYORDU... O TÂRİHTEN BU YANA BU DİLLERDE (İBRÂNÎCE, ARÂMÎCE, YUNANCA) KELİME ANLAMI, GIRAMER, KELİME VE CÜMLE YAPISI AÇISINDAN BÜYÜK İLERLEMELER KAYDEDİLMİŞTİR."
- "TERCÜMENİN YORUM OLMASI MECBURİDİR. (KAÇINIMAZDIR) MESELÂ, METİNDE BİR KAÇ MÂNÂ İLE KARŞILAŞILDIĞI DURUMLARDA, MÜTERCİM BUNLARDAN BİRİNİ SEÇME ZORUNDADIR. (YÂNİ DİĞER MÂNÂLARI MECBÛREN DIŞLAR)... (ŞU HÂLDE) KİTAB-I MUKADDES METİNLERİNİN KENDİSİNİN (YÂNİ ELDEKİ ESKİ NÜSHANIN, ASLININ DEĞİL) YENİ TERCÜMELERİ, OLABİLEN EN İYİ ANLAYIŞI SAĞLAMA, EN İYİ YORUMU GETİRME ÇABASIYLA YAPILMALIDIR."
ŞİMDİ BU TARZ YANLIŞ TERCÜMELERE, GENE HIRİSTİYAN KAYNAKLARDAN ALARAK BİR KAÇ ÖRNEK VERELİM.
- ESKİ AHİT'İN SAMUEL BÖLÜMÜNDE GEÇEM "PİM" GELİMESİ ASIRLARCA "ÂLET" OLARAK TERCÜME EDİLMİŞTİ. SON YILLARDA BUNUN ŞEKEL GİBİ BİR AĞIRLIK ÖLÇÜSÜ OLDUĞU ANLAŞILDI.
- YİNE ASIRLARCA, İŞAYA 7/14'DEKİ İFÂDE "BİR BÂKİRE GEBE KALACAK" ŞEKLİNDE TERCÜME EDİLMİŞ VE BÖYLECE İSÂ'NIN DOĞUMU İÇİN BİR KEHÂNET SAYILMIŞ, ANCAK SON YILLARDA İBRÂNÎCE "AHRAM" KELİMESİNİN ASLINDA "BÂKİRE" DEĞİL, "GENÇ KADIN" ANLAMINA GELDİĞİ ORTAYA ÇIKMIŞTIR. MÜTERCİMLER ESKİ YUNANCA METİNLERDE "BÂKİRE" ANLAMINA GELEN "PARTHENOS" KELİMESİNİ KULLANMIŞLARDI.
- O ÇAĞDA ÇİFTÇİLER BUĞDAY, ARPA, YULAF İÇİN "BAŞAK-HEAD" İFADESİNİ KULLANIRKEN, TERCÜMELERDE "KOÇAN-EAR" İFADESİ YER ALMIŞTI.
- YİNE O ÇAĞDA "SIĞIR SÜRÜSÜ-CATTLE" SADECE İNEK VE ÖKÜZLER İÇİN DEĞİL; EŞEK, DEVE, KEÇİ, AT, KEDİ, KÖPEK GİBİ BÜTÜN HAYVANLAR İÇİN KULLANILIRDI. BU YÜZDEN TERCÜMELERDE "CATTLE" DENMESİ, YANLIŞ ANLAMALARA SEBEP OLUYORDU.
İBRÂNÎCE BİR KELİME OLAN "AL", HEP "ÜSTÜNDE" DİYE TERCÜME EDİLMİŞ, BÖYLECE "İSÂ'NIN SUYUN ÜSTÜNDE YÜRÜDÜĞÜ" ANLAMI ÇIKMIŞTI. HALBUKİ "AL" KELİMESİNİN BİR DE "YANINDA" ANLAMI VARDIR Kİ, "NEHRİN YANISIRA YÜRÜDÜ" DE KASTEDİLMİŞ OLABİLİR.
EN KÖTÜ OLAY DA İNGİLTERE KRALI 1. CHARLES ZAMANINDA CEREYAN ETTİ. KİNG JAMES VERSİYONU BASILIRKEN, EDİTÖR DİKKATSİZ DAVRANDI, BİR HATA GÖZÜNDEN KAÇTI. YENİ AHİT'İ BASAN STATIONER'S ŞİRKETİ 1631'DE BASKIYI PİYASAYA SÜRDÜĞÜNDE, "ÇIKIŞ" BÖLÜMÜNÜN 20. BÂBININ 14. İFÂDESİNDEKİ ON EMİRDEN YEDİNCİSİ "ZİNÂ ETMEYECEKSİN!" OLMASI GEREKİRKEN, OLUMSUZLUK VEREN "NOT" TAKISI UNUTULMUŞ, VE EMİR "ZİNÂ EDECEKSİN" ŞEKLİNDE BASILMIŞTI!.. BU YÜZDEN "LÂNETLİ İNCİL" VEYA " ZİNÂ İNCİLİ" DİYE ADLANDIRILAN BU BASKI TOPLATTIRILIP İMHA EDİLDİ!
YAA!.. GÖRDÜN MÜ, EY, İKİ YILLIK PROTESTAN, ŞAŞKIN "türk"!..
HIRİSTİYANLAR, BU DİNİ ANADAN BABADAN SÜLÂLEDEN GELME YAŞIYANLAR, VE SİZDEKİ TÜRKÇE TERCÜMENİN DAYANDIĞI İNGİLİZCE İNCİL TERCÜMESİNİ YAPANLAR DİYOR Kİ,
- "KUTSAL KİTABIN ONLARCA DEĞİŞİK ŞEKLİ VARDIR. UZUN SÜRE YANLIŞ TERCÜMELER KULLANILMIŞTIR. SONRA DAHA İYİ TERCÜMELERLE DEĞİŞTİRİLMİŞTİR. ÜSTELİK TERCÜME YORUMDUR.. ELİMİZDEKİ, TERCÜMELER İNŞAALLAH (DEĞİŞİR), GİTTİKÇE DAHA İYİ OLUR!"
ONLAR BÖYLE DERKEN, SEN KALKMIŞSIN,
- "KUTSAL KİTAPTA DEĞİŞİKLİK YOK, YORUM YOK, SÂDECE HAKİKAT VAR,"
DİYE İDDİA EDİYORSUN!..
YAHU, ELİNDEKİ KİTAP TAVŞANININ SUYUNUN SUYU HÂLİNE GELMİŞ!.. ADAMLAR KENDİLERİ BİLE DAHA ESAS MÂNÂYI YAKALAYAMADIKLARINI İTİRAF EDİYOR, SEN NE DİYORSUN!... HİÇ OLDU MU ŞİMDİ BU SENİN YAPTIĞIN???
HİÇ BU KADAR "KRALDAN FAZLA KRALCILIK, HIRİSTİYANDAN FAZLA HIRİSTİYANLIK" GÜDÜLÜR MÜ?... YAKIŞMIYOR SİZ "TÜRK"LERE!..
"SİZ TÜRKLER" DIYORUM, VE SONRADAN HIRİSTİYAN OLANLARI KASTEDİYORUM.
MESELÂ SİZE SORMAK İSTERİM: ŞU ANA KADAR İNCİL, VE KUR’AN’DA "İNCİL İLE İSÂ" ÜZERİNE YAPTIĞINIZ ÇALIŞMA KADAR; İSLÂMİYET, KUR’AN’IN TÜMÜ, VE HADİSLER ÜZERİNE BİR ÇALIŞMA YAPTIKTAN SONRA MI HIRİSTİYAN OLDUNUZ?..
EĞER ÖYLE İSE, SİZİ TEBRİK EDERİM!... ARAŞTIRIP, RUHÎ TEKÂMÜLÜNÜZE EN UYGUN YOLU SEÇMİŞSİNİZ...
AMA, ANADAN BABADAN GELME İSLÂM’I TANIMADAN, PROTESTANLIĞI SEÇTİYSENİZ; O ZAMAN DAHA ÖNCE BELİRTTİĞİMİZ "KANDIRILMIŞLAR" SINIFINA GIRERSINIZ.
HADİ, MÜSLÜMANLIĞI TERKETTİNİZ, DİYELİM... BANA SİZİN "PROTESTAN" OLMANIZ, YİNE ÇOK TUHAF GELİYOR!...
ÇÜNKÜ HIRİSTİYANLIĞIN İLK YAYILDIĞI ANADOLU, FİLİSTİN VE KUZEY AFRİKA GİBİ DİYÂRLAR, 1400 YILDIR TÜRK VE MÜSLÜMAN BÖLGESİ!... AMA ONDAN ÖNCESİ HIRİSTİYAN!.. İLK KİLİSELER ANADOLU’DA!.. HIRİSTİYANLIĞIN EN ESKİ TARZLARINDAN BİRİ OLAN SÜRYANİLİK ANADOLU’DA!.. GREGORYENLİK ANADOLU'DA!.. ORTODOKSLUK ANADOLU’DA DAL BUDAK SALMIŞ!... HER ÜÇÜ DE HZ. İSA’YA EN YAKIN KABUL EDİLEN MEZHEPLER!.. HEPSİNDEN ÖNEMLİSİ BU ÜLKEDE 1000 YILDAN FAZLADIR HIRİSTİYAN OLARAK YAŞIYAN TÜRKLER VAR!.. İSTANBUL’DA KOSKOCA BİR TÜRK ORTODOKS PATRİKHANESİ VAR!..
SİZ İSE, BUNCA GEÇMİŞE RAĞMEN, HIRİSTİYANLIĞIN BİR VERSİYONU OLAN KATOLİK MEZHEBİNİN SÖZDE REVİZYONU, HZ. İSÂ’DAN 1600 YIL SONRA ORTAYA ÇIKMIŞ (400 YILLIK), VE AMERİKA’DAN İTHAL EDİLMİŞ PROTESTAN MEZHEBİNE DALMIŞSINIZ!... HİÇ YAKIŞMAMIŞ!..
ONLARIN SİZİ NASIL YANILTTIĞINI YUKARDA GÖSTERDİK... KENDİLERİNİN "DEĞİŞMİŞ" DEDİKLERİNİ, SİZE "DEĞİŞMEMİŞ" DİYE YUTTURDUKLARINI ORTAYA KOYDUK!.. HEM DE KENDİ YAYINLARIYLA!.. BELKİ ARTIK GERÇEĞİ GÖRÜRSÜNÜZ İNŞAALLAH!..
GELELİM DİĞER SORULARINA!..
BEN DIYORUM KI,
-"PAVLUS, KENDİ İSTEDİĞİ YÖNDE BİR ‘HIRİSTİYANLIK’ OLUŞTURDU. ÜÇ KÂĞITÇININ TEKİYDİ. BÂZI HIRİSTİYANLAR BİLE ONU KABUL ETMEZ!"
SİZ KALKIP BANA, "KOMİNYON" İÇİN PAVLUS’UN KORİNTLİLER’E YAZDIĞI MEKTUBU:
- "Size ilettiğimi ben RAB'den öğrendim. ele verildiği gece Rab İsa eline ekmek aldı, şükredip ekmeği böldü ve şöyle dedi: ‘Bu sizin uğrunuza feda edilen benim bedenimdir. Beni anmak için böyle yapın.’ Aynı şekilde yemekten sonra kaseyi alıp şöyle dedi: ‘Bu kase Benim kanımla gerçekleşen yeni antlaşmadır. bunu her içtiğinizde Beni anmak için böyle yapın.’... " (1.Korintliler 11.bölüm 23-25.ayetler)
DEMESİNİ "DELİL" DİYE GÖSTERİYORSUNUZ!... OLMADI!..
HZ. İSA KALKACAK, "BU BENİM ETİM, YEYİN!.. BU DA BENİM KANIM, İÇİN!" DİYE YAMYAMLIK, VAMPİRLİK REKLÂMI YAPACAK, HA??? HİÇ MÜMKÜN MÜ??? BÖYLE ÖNEMLİ BİR HUSUS SÖYLENMİŞ OLSAYDI, "4 İNCIL"İN DÖRDÜNDE DE MUTLAKA YER ALIRDI!.. TABİİ ÇARPITILMAMIŞ HÂLİYLE!..
- "Kutsal yazılarda bulunan hiç bir peygamberlik sözü kimsenin özel yorumu değildir. çünkü hiç bir peygamberlik sözü insanın kendi isteğinden kaynaklanmadı. insanlar KUTSAL RUH tarafından yöneltilerek Tanrı'nın sözlerini ilettiler." (2. Petrus 1.bölüm 20-21.ayetler)
DİYE PETRUS’UN MEKTUBUNDAN AKTARMA YAPIYORSUNUZ.
BİRAZ KABA OLACAK AMA, HIRİSTİYANLARDAN ÖZÜR DİLEYEREK, "BOZACININ ŞÂHİDİ ŞIRACI," DİYE BİR SÖZ VARDIR... BİZ YAZIMIZDA "PETRUS’UN PAVLUS’UN PEŞİNE TAKILDIĞINI, THOMAS’IN İSE HZ. İSÂ’YA SÂDIK KALDIĞINI" , GENE İNGİLİZCE HIRİSTİYAN KAYNAKLARA DAYANARAK BELİRTMİŞTİK.
YÂNİ, PAVLUS YUKARDAKİLERİ, KUTSAL RUH’UN ETKİSİYLE YAZDI... O MEKTUPLAR PEYGAMBER SÖZÜ, ÖYLE Mİ?..
YÂNI PAVLUS, HZ. MUSA, HZ. DAVUD GİBİ BİR PEYGAMBER... ÖYLE Mİ?.
BUNU KİM İDDİA EDİYOR?.. PAVLUS’UN PEŞİNE TAKILAN PETRUS!.. NEREDE DİYOR? BİR MEKTUBUNDA!.. VE SİZ HEM O MEKTUBUN, HEM DE ÖTEKİNİN KUTSAL RUH’UN ETKİSİ İLE YAZILDIĞINI KABUL EDİYORSUNUZ!..
YÂNİ, KENDİ BEYÂNLARINA GÖRE, İKİSİ DE "PEYGAMBER"!.. BUNU, ÇOĞU HIRİSTİYANLAR’IN DAHİ KABUL EDECEĞİNİ SANMIYORUZ.. NİTEKİM ETMİYENLERİ BELİRTMİŞTİK.
BUNA TÜRKÇE’DE, "KERÂMETİ KENDİNDEN MENKUL ŞEYH" DENİR. YÂNİ, GÖRENLER, TANIYANLAR SÖYLEMİYOR DA, BİRİ KENDİSİNİN "BİR TAKIM ÜSTÜN MEZİYETLERİ OLDUĞUNU" İDDİA EDİYOR!.. ÖTEKİ DE ONUN ŞÂHİDİ!.. BÖYLE BİR SAHTE ŞÂHİT, SABATAY SEVİ’NİN "MESİH"LİĞİNDE DE VARDI!..
İŞTE BİZ, BU YÜZDEN, YAZDIKLARI "4 İNCİL"DEN ÇOK FAZLA YER TUTAN PAVLUS HAKKINDA "SAHTE PEYGAMBER" YAZISINI HAZIRLAYIP YAYINLAMIŞTIK.

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...