Sarp ve kayalıklıdır sevginin yolları,
Ama içinize ateş düştü mü izlemekten geri durmayın,
Gerçi sözleri düşlerinizi darmadağın edebilir.
Ama sizinle konuştuğu zaman
yine de ona inanmamazlık etmeyin,
çünkü başınıza tacı oturtacak olan da,
sizi çarmıha gerecek olan da sevgidir.
Tıpkı; püsküllerin mısırı sarışları gibi
sevgi de sizi kendisine sarar.
Soyunmanız ve önünde çıplak kalmanız için sizi zorlar,
Bembeyaz kesinceye dek evirir, çevirir, acı verir canınıza.
Boyun eğdirinceye dek ezer, yoğurur sizi.
Sevgi, tüm bunları başarır,
yeter ki siz kalbinizin sırlarını öğrenin ve
bu yolla hayatın yüreğinden bir parça olun.
Ama diyelim ki, korkulara kapılmışsınız ve
sevgiden salt bir huzur ve zevk bekliyorsunuz.
O zaman bir an önce çıplaklığınızı örtün ve
sevginin zorlu düzeninden uzaklaşıp mevsimleri
olmayan bir dünyaya sığının daha iyidir.
Karşısındakine kendinden başka birşey vermez sevgi,
ve kendinden başka hiçbirşeyi geri almaz.
Çünkü sevgi kendi kendini bütünler
ve kendi kendine yeterlidir, sevginin
kendini mutlu etmekten öte hiçbir arzusu yoktur.
Ama eğer sevgiye kapılmışsanız ve
tutkularınız olsun istiyorsanız, şunları kendinize seçin;
- Tutkunuz, sevginin içinde erimek olsun,
- Tutkunuz, aşırı duygusal davranışların getireceği
acıları tanımak olsun,
- Tutkunuz, kendi sevgi anlayışınızla
kendinizi vurmak olsun,
Varsın istekle ve coşkuyla aksın kanınız.
- Tutkunuz, kanatlanmış bir yürekle
sabaha gözlerinizi açıp, sevgi dolu bir güne
başlayabiliyor oluşa teşekkür etmek olsun,
- Tutkunuz, günc öğleye eriştiğinde oturup
sevginin heyecanını düşümek olsun.
- Tutkunuz, gün akşama erdiğinde evinize
minnet dolu bir yürekle dönebilmek olsun.
Ve yüreğinize gömdüğünüz sevgili için
iyi birşeyler dileyip yatın,Dudaklarınızda onu yücelten bir şarkı olsun...