4.5 Değişen Yıldızlar
Bunlar, ışınım güçleri yani
parlaklıkları zamanla değişen yıldızlardır; kiminin değişimi gelişigüzel,
kiminin düzenlidir. Parlaklık dikey eksen, zaman yatay eksen olmak üzere çizilen
grafiğe, ışık eğrisi denir. Işık eğrisinin biçimi değişen yıldızın çeşidini
belirler.
Sefeidler: Adını değişen
olarak ilk keşfedilen Cepheus takım yıldızında 3. kadir yıldız δ Cephei den alır.
Parlaklığı hemen hemen 1 kadir değişir. Bu, ışınım gücünde 2 kat değişim
demektir. Işık eğrisi her 5.4 günde bir düzenli olarak kendini tekrar eder.
Kutup yıldızı dört günde bir 0.1 kadir değişen bir başka sefeiddir. Sefeidlerin
dönemleri genel olarak 1 gün ile 70 gün arasındadır. Dönemi bir günden küçük
olan sefeidler RR Lyrae yıldızları adıyla bilinirler.
Şekil 4.20: δ Cephei yıldızının parlaklık,
radyal hız, yarıçap ve sıcaklık değişimi.
Sefeidler zonklayan, yani büzülüp
genişleyen üstdev ya da dev yıldızlardır. Örneğin; δ Cephei'nin yarıçapı % 6
değişir; bu, R = 60 R;
olduğundan, 2.4 milyon km lik değişim
demektir. Işınım değişiminin nedeni hem bu yarıçap değişimi hem de sıcaklık
değişimidir (Şekil 4.20). Bugün binlerce sefeid değişeni bilinmektedir. Bunlar
astronomide en önemli gök cisimleri arasındadırlar, çünkü uzaklık göstergesi
olarak kullanılırlar.
Sefeidlerin ışınım değişim
peryotları (dönemleri) arttıkça (ortalama) parlaklıkları da artar. 1912 de
keşfedilen bu bağıntıya, sefeidlerin dönem-parlaklık bağıntısı denir. Bu
bağıntı astronomide çok önemli uzaklık bulma yöntemi oluşturmuştur. Bir galaksi
içinde bir sefeid varsa onun ışık eğrisi, ışık eğrisinden ortalama parlaklığı m
ve peryodu P bulunur. Peryot - parlaklık bağıntısı salt parlaklık M yi verir. M = m + 5
- 5 log r
bağıntısından da uzaklık r hesaplanır. Bu yolla, milyonlarca ışık yılı ötedeki
galaksilerin uzaklıkları bulunmuştur.
Bir başka değişen yıldız çeşidi
Mira Ceti yıldızlarıdır; bunlara, "uzun dönemli değişen yıldızlar"da denir. En
iyi bilinen örneği Mira'nın kendisidir (0 Ceti). Mira en parlak iken görünen
kadiri 3 ile 5 arasında (Çıplak gözle görülebilir.), en sönük iken 8 ile 10
kadir arasındadır. M tipi kırmızı dev olan Mira 330 günlük bir dönemle zonklar,
yarıçapı % 50, parlaklığı 7 kadir kadar değişir; bu ışınım gücünde 600 kat
değişme demektir. Binlerce Mira (uzun dönemli değişen yıldız)
bilinmektedir. Hepsi de M tipinde ya da daha kırmızı (R, N, S ile
gösterilen tayf türünden) devlerdir. Dönemleri 100 gün ile birkaç yıl
arasındadır. Bir başka değişen yıldız grubu, yarı düzenli değişen yıldızlardır.
Bunlar; M, R, S, N, tayf türünden soğuk yıldızlardır. Kararlı ışık eğrileri
yoktur, dönemleri de karasızdır; ortalama bir "çevrim" den söz edilebilir. Bu
çevrim 20 günden birkaç yıla kadardır. Parlaklıkları 0 - 1 kadirden 3 - 4 kadir'e kadar
değişebilir.
Soğuk (M ve daha soğuk) yıldızların
bir kısmı tamamen düzensiz değişen yıldızlardır. Değişme nedeni karmaşık
zonklama sayılmaktadır. Bir başka düzensiz değişen yıldızlar, T Tauri diye
bilinen genç yıldızlardır; çevrelerinde yaygın bulutsular bulunur. Bunların
değişme nedeni zonklama değildir, çevrelerinde ve atmosferlerindeki
değişimlerdir. Aslında L = 4πR2σT4 bağıntısına göre yarıçapında ve/veya sıcaklığında
hissedilir değişim gösteren tüm yıldızlar, değişen yıldız sayılabilir.
Novalar: Nova (yeni
yıldız)lar, beklenmedik bir anda birden parlayan (bazen gözle görülmediği hâlde
görülecek kadar parlak hâle gelen), ışık şiddetini belkide binlerce kat arttıran
yıldızlardır. Patlama birkaç saat içinde olur, sonra haftalar, aylar, belki de
yıllar sonra hemen hemen eski düzeyine ulaşır. Sonra bu patlama tekrarlanabilir.
Patlamada, kütlesinin on binde birinden az bir kısmını genişleyen kabuk olarak
dışarıya atar. Örneğin; 1918 de patlayan Nova Aquilae parlaklığını + 5 den
- 8 kadir'e
(13 kadir) artırdı, attığı gazın hızı 1700 km/s ye ulaştığı gözlendi. Gözlemler
novaların, bileşenlerden birisi beyaz cüce olan çift yıldız olduklarını
göstermektedir; diğer yıldız bir kırmızı devdir ve atmosferi genişlemektedir.
Genişleyen maddenin bir kısmı beyaz cücenin kütle çekimi alanına girer ve beyaz
cüce üzerine dökülür. Hidrojenini daha önce tüketmiş olan beyaz cüce, yeni
toplanan ve hidrojence zengin gazı yeterince biriktirince, yüzeyde çekirdek
tepkimeleri başlar, ısınan gaz patlamalı olarak atılır, sonunda beyaz cüce eski
durumuna döner. İşlem tekrarlanabilir.
Süpernovalar: Kasım 1572'de
Tycho Brahe, çevresindeki yıldızlardan çok parlak yeni bir yıldız gördü ve onun
parlaklığının kaydını tuttu. Parlaklığı - 4 kadire ulaştı, Venüs'ten daha
parlak idi ve gündüz görülebiliyordu. 100 gün sonra Vega parlaklığına düştü,
Mart 1574'te gözden tamamen kayboldu. Benzer bir olayı Kepler kaydetti.
Kepler'in süpernova'sı Ekim 1604 de patladı, -2.5 kadire ulaştı, 1605 kışında
da görülmez oldu. Kendi galaksimizde en son gözlenen süpernova budur. Diğer
galaksilerde, gözlenen süpernovaların en parlak anında hemen hemen galaksilerin
toplam parlaklığına denk parlaklığa ulaştıkları görüldü. Bunların gerçek doğası
ancak 1930'lardan sonra anlaşılmaya başladı. Süpernova olayı, yıldızın yaşamının
sonuna yaklaşırken patlayıp tümüyle yok olması olayıdır, bu sırada 10 milyar
Güneş'e denk enerji açığa çıkmaktadır. Bunlardan birisi, Vega'nın uzaklığında
(25 ışık yılı ötede) patlasaydı 100 tane dolunay parlaklığında olurdu. Bugüne
kadar, patlama öncesinde ve patlama sonrasında iyi gözlenen tek süpernova
1987'de 160000 ışık yılı ötede, Büyük Macellan Bulutu'nda patlayan süpernovadır.
Bunun gözlemleri hâlâ sürdürülmektedir; gözlenen özellikleri ağır elementlerin
yıldızlarda üretildiğini, patlayan maddenin yüksek hızlarla uzaya yayıldığını
savunan kuramlarla uyuşmaktadır.