10 Kasım 2012

ATATÜRK"ün Hakiki bir Müslüman olduğunu kanıtlamaya çalışmak.






Laik olduğunu söyleyen Türkiye Cumhuriyeti; laikliği, dinin koruyucusu sanmaktadır. Oysa laiklik dini korumaz; ancak, dinsel inanç sahiplerinin birbirlerine sataşmasına engel olur ve inanç sahiplerinin birbirlerine inançlarına saygı duyarak barış içinde yaşamalarını sağlar...Laikliğin ikinci bir amacı da; dini, insanın vicdanına hapsederek devlet ve toplum yönetiminde söz sahibi olmasını önlemektir"¦

Buna ek olarak 
sözde Atatürkçüler; bunlara "Tatlı Su Müslümanları" da denir; Atatürk"ü, şeriatçı kesime sevdirmek için de Atatürk"ün hakiki bir Müslüman olduğunu kanıtlamaya çalışmaktadırlar.

Unutulmamalıdır ki Atatürk; Cumhuriyeti kurup erki ele geçirinceye değin gerçek düşüncesini gizlemiştir. Bunu da şu sözleri ile açıklamaktadır:

Dikkat edilirse; aşağıdaki Balıkesir Hutbesi 1923 tarihlidir.

"Devrimi gerçekleştirdikten, dinsel düşünceyi devletten ve toplumdan uzaklaştırdıktan sonra Atatürk"e soruyorlardı: 

"Paşam, bu görüşleriniz daha önce hiç sezdirmediniz!"...

"Evet, diyor Atatürk; bütün amacı aynı zamanda Halife olan Padişahı kurtarmak olan bir halka yapacaklarımı söyleseydim başarılı olamazdım!.."

Bu nedenle derim ki Atatürk"ün 1924"e değin İslam Şeriatı lehine söylediği çok sözleri vardır; ancak 1924"ten sonra İslam Şeriatı  lehine olumlu bir söz söylediğine ilişkin bir belge yoktur"¦ 
+

Mustafa Kemâl, 22 Ekim 1922"de demiş ki:
"Bir yandan Batı işci sınıfı, öte yandan Asya ve Afrika"nın köleleştirilmiş halkları, uluslar arası sermayenin kendilerini yıldırmak ve efendilerine büyük çıkarlar sağlamak üzere köle hâline getirmek istediğini anladıkları ve bu sömürge siyasetinin işlediği suç bütün dünya işçilerince kavrandığı gün, kentli sınıfın gücü sona erecektir." Bertan ONARAN
+
Atatürk"ün gerçek kişiliğini bilmek istiyorsak aşağıdaki yazılar sabırla ve düşünerek okunmalıdır"¦

Yaşamımda birçok Atatürkçü ile tanıştım. Gördüm ki "Atatürkçülerle, laiklerin büyük kısmı; ne önderlerini anlamışlar ne de Peygamberlerini"¦ Eğer bu iki tarihsel kişiyi anlamış olsalardı, ikisinden birinin ardına düşerlerdi. İkisinin birden ardına düştüklerine göre ikisini de anlamamışlardır, demektir.
Av. Hayri Balta, 3.11.2007

Yazının tamamı...

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...