Ademin oğlu kabilin diğer oğlu habili öldürüp kendi karısı ve habilin
karısı ile uzaklara kaçarak kendi krallığını kurmasından sonra 130 yaşında olan
adem allahtan bir oğul istedi.Çünki kabil çoğalmış ve şeytana tapar bir din
kurmuştu.ve İyilerin yaşadığı bölgelere saldırıp zulüm ediyordu.Adem bu zulmü
durduracak insanlara kendilerini savunmasını öğretecek bir oğul diledi.Tanrı
onun bu dileğini kabul etti ve ona şit’i verdi.Şit doğduğunda alnında ilahi ışık
vardı.Bu kuşaktan kuşağa gidecek kutsal soyun işareti idi.Şit yaratlışça çok
üstün ve bilge biriydi.Kısa zamanda bütün bilimlerde ustalaştı.o insanlığın
kurtarıcısı kralların babasıdır.Şit 600 yıl yaşadı.İnsanlara askerlik savaş
sanatı ve ordu kurma silah kullanmayı öğretti.Şit tanrı oğullarının ilk
kralıdır.Devletler kurdu site devletleri kurup insanlara medeni yaşamı
öğretti.Fizik kimya matematik geometri ziraat botanik bilinen bütün ilimlerin
öğretmeni odur.Bunun dışında insanlara metafizik öğretip ha ilimlerini
öğretti.Seçlimiş kutsal ırk olan türklerin babasıdır.Şit zamanında insanlık
gelişti.Onun geliştirdiği araç ve teknoloji ile insanlar dünyaya hakim olmaya
başladılar.Kabili öldürüp Yılan oğullarının güneş sisteminin 12. gezegeni
marduka kaçmasına neden oldu.Onun zamanında dünya bin şehirden oluşan bir tek
krallık olmuştu.İnsanlık onun sayesinde galaksiye hakim olacak bilgi seviyesine
yaklaşmıştı.Fakat ölümü ile Marduktaki yılan oğulları dünyaya sızarak onun
öğretilerini bozdular insanları sapkınlığa sürüklediler.Bin şehir gruplaşarak
birbirleri ile savaşa tutuştular dünya krallığı İlimurya güçsüz düşüp bölünüp
parçalandı.Yılan oğulları hile ve tuzaklarla insanları tekin öğretisinden
uzaklaştırdılar.Bununla kalmayıp insanların çift genli yapısını değiştirip
teksarmal yapıya çevirdiler.Amaçları insanları tek genli zayıf bir varlık
yapmaktı.İnsanlık hasta olmaz akıllı zeki bedenen çok güçlü spirtüel yeteneklere
sahip psişik güçlere sahipken gen sarmalının değiştirilmesi ile zayıf duruma
düşürüldü.Yılan oğulları böylelikle kendilerindede bulunan kuvvetli geni
insanlardan silmişti.Her yönden bir düşüş yaşandı.tekin öğretisi yerini
tanrılara cinlere ve iblise tapınmaya bıraktı.Yeryüzünde klon ve gen deneyleri
ile bitki hayvanlar üzerinde değişiklik yaptılar.Dünya çirkin karmakarışık bir
kötülük yuvası olmuştu.İnsanlar üzerinde yapılan deneylerle insan sureti
bozuldu.mutasyona uğramış bir ucubeye döndü ademin soyu.Boyları kısaldı.Tüyleri
döküldü.Deri renkleri değişti.Gri ve yeşil oldu.Saçsız ve sivri bir kafatısına
ve ceninlere benzer bir yüze sahip oldu.Bu geni ile oynanmış adem nesli o kadar
çok çeşitliydiki her biri başka bir alemin yaratığı gibiydi.Ama hiç biri
tamamıyle yaratıldıklarındaki gibi değildi.Bunlara insanımsılar denir.Yaratıcı
ve ilahi konsey bunu düzeltmek için bir ilahi planı uygulamaya karar
verdi.Hz.Şitin soyundan bir adamın bir oğlu dünyaya geldi.Fakat herkez bu bebeği
yadırgamıştı.Dünya üzerinde hiçbir insanımsıya benzemiyordu.İlk nesil gibi dev
değildi.Onlar gibi cüce değildi.O orta boydaydı.Saçları vardı derisi bu günki
insan deri rengi idi.Kısaca Nuh bu günki insanlar gibiydi.Tam bir adem fiziğinde
fakat orta boylu idi.Buna öğretide son nesil denir.önce Devler sonra cüceler ve
sonrada orta kuşak gelmiştir.Öğreti derki devler ahmaktı ayakları birbirine
dolanıp düştü.Cüceler akıllıydı ama kötü ve fena idi hepsi suda boğuldu..Nuhun
atası olduğu bu kuşağı tanrı beğendi.Bunda karar kıldı.
Nuh yadırganıyor
:
Nuhun hiçbir insan benzememesi babası lemeki çok şüphelendirmişti.Hatta
insanlar ondan korkmuştu.Çünki tek tanrının dünyaya öfkelendiğini ve dünyayı bir
gün temizleyeceğini söyleyen eskilerin masalı dedikleri kehanetlerin
gerçekleşmesinden korkuyorlardı.Lemek çoçuğu babasına götürdü.Bu işi iç yüzünü
sordu bilge olan babası ben ilmim buna yetmez ama seni birine götürebilirim
dedi.Mahiyyeti sır olan bir yere gittiler çok yaşlı bir bilgeye danıştılar bu
bilge lemeğin dedesi matuşalah dan başkası değildi.Matuşalah şit torunlarından
bir bilgedir ve uzlette yaşayan bir münzevidir.İhtiyar çocuğu görünce yüzünün
rengi attı.Ve ey bilinmeyen ilah vakit geldi demekki dedi.Lemek ne vakti
dedi.İhtiyar bu çocuk kirlenmiş ırkı temizlemek üzere atası adem suretinde
yaratıldı.Tanrı ırkı temizleyecek yeryüzünde tüm ibilsler ve taraftarları
lanetlenecek bu çocuk tanrının elçisi olacak vay halinize dedi.Lemek bu
kehanetden çok korkmuştu.Nuh ilahi vahyi kırk yaşında almıştı.Rab emirlerini
bildiriyor nuhdan yerdekilere tebliğ etmesi isteniyordu.Nuh bu tebliğ işini 621
yaşına değin sürdürdü.Yıllarca süren bu tebliğinde ona sadece köle ve fakirler
itaat etmiş diğerleri kibirlenerek nuha karşı durmuş inkar yolunu
seçmişlerdi.Onu dışladılar delilikle ve yalancılıkla suçladılar hemde o çok
incitildi buyurur kitab.
Gemi ve tufan ve iniş
Nuh sonunda allaha
yakardı.
Rabbim bu kafir kavimle aramda hükmünü ver dedi.Bunu üzerine bir
gemi yapmasını ve gemiyi emredilen şekilde ve emredilen yerde hazırlamasını
istedi allah.Gemi gafardan yani mahiyyeti açıklanmayan bir madde ve yöntemle
inşaa edildi.İnşa edildiği yer dünya kutuplarını dengede tutan üçüncü balık
noktasıdır.Vakit gelince nuh gemiye her canlıdan ve kendine inananlardan
insanları yükledi.Emirle kazan feveran etti tennur kaynadı denir kitapta.Yani
ışık motoru çalıştı yüksek manyetik anti gravity etkisiyle gemiyi yükseltmeye
başladı işte bu esnada dünya üçüncü denge kutbunun tam üzerinde çalışan geminin
nur motoru kaf nun kuvve dengesini bozdu.
Ve dünya kuzeyden güney kutbuna
takla atmaya başladı.Ansızın gelişen bu olay ana karayı parçalayıp denize
sürüklerken denizleride kara parçalarının üzerine sürükleyerek büyük tufan
meydana getirdi.Gök yarıldıda erimiş yağ gibi olup gül rengini aldı yarıktan
yıldızlar göründü.Gökteki tüm bulutlar yağmur olup görülmemiş bir kasırga ile
beraber yeryüzüne aktı.Volkanlar depremler ve parçalanıp sulara karışan dünya
karaları.Gök suyunu sal yer suyunu sal dendi.Gemi inananlar ile beraber yerden
yükseldi.Nuh gemiyle sularda yüzmeyecekti atmosferdede uçmayacaktı.Çünki rab
tanrı gök altında soluk alan her şeyi helak etme kararı almıştı.Nuh devasa
gemisiyle dünya çevresinde yörüngeye otururken dünyanın görünüşü korkunç
idi.Marduk gemileri bile bu manzara karşısında korkup dünyadan uzak
durdular.
İbilisin feryatları kendi göğünde çınlıyordu.Bu onların tahmin
edebileceği bir şey değildi.
Gemi onlara yasak olan yerde yapılmış ve ordan
kalkmıştı.Dünya kutup taklası 3 gün sürdü.
En şiddetli etkiler altı gün devam
etti.Artık dünya masmavi bir deniz gezegeni olmuştu.
Kavmi rast defolup
gitti.Tufan etkisi kırk gün sürdü.kırk gün sonra ulu krallık gökten indi.
Nuh
gemisi suda yüzüyor bir kara buluncaya dek dünyayı dolaşıyordu.
Karga salındı
karga dönmedi.Burdan karganın bir kara bulduğunu hisseden nuh bir süre sonra
güvercini saldı.Güvercin bir zeytin dalı ile döndü.Nuh tufan öncesi zeytinin
nerede yetiştiğini bildiği için gemiyi oraya çevirdi.Sonunda bir kara parçası
görünmüştü.Gemi orada karaya oturdu.Buraya Cuda denildi.Cuda yükseltiğe inmek
demektir.Burası bu gün ararat dağları bölgesidir.Bazıları bunun ağrı dağı
olabileceğini söylemektedir.Bu gün kullandığınız petrol tufan sayesinde kalbura
dönen karalarda ve denizlerde bulunan canlı ve bitkilerin kalıntılarından
oluştu.
Tufandan kurtarılanlar
Tufan dan genleri ile oynanmamış
hayvan ve bitkiler kurtarıldı.
Bu hayvanlara temiz bozulmuşlara kirli olanlar
denir.Sadece temizler gemiye alındı.
Tufanda her ağaç her soy bitkiden her
tahıl sebze meyve den tohumlar kurtarıldı.
Tufanda bazı alet techizat
kurtarıldı.
Tufanda gemi içinde yeryüzü kendini düzeltinceye kadar yetecek
yiyecek ve su depolandı
Tufan da kurtarılan halk sayısı 72,5 kişidir.Bunlar
Nuhun altı oğlu ve onlara ait gelin ve torunlarıdır.Oğulları gelinleri torunları
hepsi 72 nuh ve ailesidir.Buçuk olan ise geni bozuk kavimden iman etmiş bir
ailedir.Nuhun karısı ve oğlu Kenan gemiye binmemiş kafirlerdir.
Aşure
afat yemeği
Karaya inen insanlar bu küçük kara parçasında sular çekilip
yeryüzünde yaşayıp çoğalabilecekleri genişlikler oluşuncaya kadar beklediler.Bu
zaman zarfında yanlarında bulunan yiyecek ve suyu iyi kullanmaları
gerekirdi.Bunun için çok besleyici ve çok bereketli bir yiyecek yaptı nuh .Bu
yiyeceğin adı aşuredir.Her sebze meyve her türlü tahıl kullanılarak karışım
yapıldı şeker ve suyla yapılan bir aş olan bu yiyecek herkesin hem eşit hemde
sağlam beslenmesini ve yiyecek stokunun sular çekilinceye kadar tasarruflu
kullanılmasını sağladı.
Aşure bayramdır o gökten krallığın inişini
hatırlatır.
Sular çekilince
Sular çekilince nuh insanlara ekip
biçmelerini buyurdu.Kendiside tufan sonrasında ilk bağı dikti.Bu günki sahte
Tevrat nuhun üzüm dikip şarap yapıp içtiğini söyler.Bu yılan oğulları tarafından
tevrata sokulmuş iblisane bir yalandır.Nuh bağ dikti üzüm yetiştirip suyunu
sıktı ama onu içmedi.Hiçbir peygamber yahut Tanrı eri kendilerine verilen onca
ilimden sonra alkol ve sefahat düşkünlüğü peşinde koşmaz.Onların uyuşuk bir
beyne değil görevleri için çalışan bir beyne ihtiyacı vardır.Bu salak saçması
iddialara inanmak büyük hatadır.Nuh sıktığı üzümden bizim sirke dediğimiz şeyi
yaptı.Belki daha farklı ve daha değişik bir yöntem kullandı ama sonuçta sirke ye
benzer bir şey yaptı.ve onu batarya yapımında hidrik asit olarak kullanmak için
elde etti.İşte siz insanlardan bu gerçeği saklamak isteyen yılan oğulları şarap
hikayesini uydurup tevrata sonradan sokmuştur.Nuh bunlar ile bataryalar yaptı ve
bunu oğlu yasefe öğretti.
Nuhun oğulları
Yasaf
Samu
Hamu
Aras
Cuna
Zana
Yeryüzünü imar için
dağılma
Nuh her oğlunu ve ailelerini toplayıp göndeceği yerlere gidip
yeleşmelerini yanlarında belli ürünler hayvan ve bitkiler alarak yeryüzünü imar
etmeleri gereğini bildirdi.Tufan öncesi tek kıtası bulunan dünya tufan
sonrasında yedi kıta olmuştu.
Nuh kıtaların eski ana karada nerelere tekabül
ettiğini biliyordu.
Oralarda kalıntılar olacağından oğlularınıda en yetenekli
liyakatli olanları eskinin önemli bölgelerine göndermeye özen gösterdi.Tufan
sonrasında dünya dönüş yönü de değişmişti.Bunuda göz önüne alarak yerlerin
seçimini yaptı.
Yasef ve oğulları Türkler
Yasef ve ailesini bu gün
japon denizi altında kalmış olan açıklıkta bulunan kıtaya gönderdi.Bu kıta tufan
öncesinde ana karanın bir bölgesiydi.Hz.Adem buraya inmişti.Şit ve eski kuşaklar
burada yaşamışlar insanlar burada çoğalıp eski ana kıtanın dört yanına
dağılmışlardı.Şit dünya kağanlığının merkezi burası idi.Buranın eski adı biz
anlamına gelen mu idi.İnsan ırkının ilk yerleşim yeriydi.Şit zamanında ilimler
şit eliyle buradan yükseltildiği için ilim merkezi anlamına gelen İlimuraya
adını aldı.İlimuraya yüksel dilde bizim ilim krallığımız anlamına gelir.Nuh en
önemli ve seçlimiş olan oğlunu buraya gönderdi.Onun ırkının diğerlerinden çok
daha önce gelişmesini istiyordu.Zaten nuh da oralarda doğmuş ve yaşamıştı.Bütün
aile oralı idi.Tufan ile terkettikleri memleketleriydi.Bu yüzden oraya diyarı
terk denildi.Ama aslı şudur diyarı tarık.Dayar yüksek dilde yukarı yükselen aile
soy yahut krallık demektir.Tarık ise karanlığı yarmak doğmak anlamındadır.Bunun
ilmi pek çoktur.Ama bu gün bizler terki diyar diye bilsekde olur.Türk ismi de
işte bu tarık veya terk den gelir.Yasaf tufan sonrası ailesi ve yanında
babasından aldığı ilim ve sırlarla mu kıtası adını alacak olan yere
yerleşti.
Yasef tarıklıların yani ilk Türklerin atasıdır.Oğlunun Turak
dır.Türklerin ismi burdan gelir.
Samu ve oğulları araplar
Nuh oğlu
sami bu günki orta doğu denen bölgeye gelmişti.Bölge coğrafi yapısı bu günkünden
oldukça farklıydı.Burası bu gün olduğu gibi yarım ada değil diğer kıtalardan
yakın sular ile ayrılmış olan bir kıta idi.Onlara üçüncü kutup bekçiliği
verilmiştir.Ama sonraları bunu yapmayıp yolu sapıttılar.Saminin lider olan
oğlunun adı arab dır.Bölge ve halkları ismini burdan aldı
Hamu ve
oğulları Hintliler
Hamu ailesi ve oğulları ile bu günki amerika kıtasına
yerleşmiştir.Bunlar bu günki hintlerin atalarıdır.Hamunun oğlunun adı hanut
idir.Hint ismi burdan gelir.
Aras ve oğulları ariel kavimler
Aras
ve oğulları bu gün ingiltere açıklarında bulunan bermuda şeytan üçgeni denen
yerdeki bir ada kıtaya yerleştiler.Kıta adını arasın oğlu atlas tan aldı.Kıtanın
adı atlantis onu çevreleyen deniz atlas okyonusu dur.Bu günki ari kavminin yani
avrupa kökenli halkların ve ulusların soyu bunlardan gelir.
Cuna ve
oğulları olan çinliler
Cuna oğulları ile asya kıtasına yerleşti yalnız
asya bu günkinden farklı idi.Etrafı doğuda mu kıtası büyük okyonusla kuzey de
buzul denizi batıda avrupa güneyde arap kıtası vardı ve yakın sular dediğimiz
kıta arası denizlerle çevrili idi.Doğuda büyük okyonustan batıda hazar gölünün
doğu kıyısına kadar uzamakta idi.Hazar gölü yoktu onun yerinde avrupa kıtası ile
asya kıtasını bölen bir deniz vardı.Cuna daha çok büyük okyonus kıyısına
yerleşmişti.Çünki halkı mu kıtası ile yakın olmak istiyor ve denizcilikle
uğraşıyordu.İşte bu gün bunlar çin japon başta olmak üzere çekik gözlülerin
atalarını oluşturdular.
Zana oğlu af ve afrikalılar
Zana zene
adlarıyla bilinir.Bu nuhun gemide babasının uyarısına rağmen eşi ilebirlikte
olan oğludur.gemi ve tufanın yarattığı manyetik aurasal fırtına yüzünden yani
radyasyon yüzünden çocuğunun cildi siyahi olarak doğmuştur.Zana bu işten çok
korkmuştu.Çocuk doğduğunda onun sakat ve kötü bir halde olmamasına çok
sevindi.Sadece deri rengi siyahi idi.Buna sevinen zana tanrının kendini
baışladığını düşünerek oğlunun adını af koydu.Bunlar bu gün afrika adını
verdiğimiz yere yerleştiler.Kıta ve halkı adını Siyahi olan af dan
almıştır.Halkına afın babası nuhun oğlu olan zana dan ötürü zenci denir.