BİR TANE
BİR TANE’sin güzel Allahım, yaratırsın nice bir tanelerini de tecelli edersin zahirde… O bir tanelerini gören senin gül cemalini görür burada. Bir tanelerin seni bilir, seni görür de sensiz olamam diye sana döndüğü günü “ Şeb-i Aruz” ilan ederler…
Elbette olan da ölen de Sen’den gelir, Sana döner. Senin BİR TANE olduğunu bilen aşk içindekiler, aşıkın da maşukun da Sen olduğunu bilir, çünkü Sen BİR TANE sin “Ahad” olan Sensin…
Bir taneleri sevenler BİR TANE’yi severler, O’nu görür, O’na kulluk ederler, aşk içinde yaşar aşk içinde ölürler..
Sen’den gelirler Sana dönerler…
Bir tanelerinden biri olabilmek ne güzel, nasip eyle Allahım, Âmin…
(BİR TANE’nin bir tanesi de sensin ona göre oku!..)
BİR TANE’nin bir tanesi
Hakk yolunun er tanesi
Aşka düşmüş nur tanesi
BİR TANE’nin bir tanesi
Sensin aşık sensin maşuk
Sana derler Hakka aşık
Nurlar sana verir ışık
BİR TANE’nin bir tanesi
Muhammed’in ümmetisin
Hakk’ın dostu bir velisin
Sen Mevlaya sevgilisin
BİR TANE’nin bir tanesi
Tanesi çok BİR TANE’nin
Zahir batın BİR TANE’nin
Sonsuz varlık BİR TANE’nin
BİR TANE’nin bir tanesi
Sever ise BİR TANE’si
Dostun olur BİR TANE’si
Dilin olur BİR TANE’si
BİR TANE’nin bir tanesi
Ne mutlu ki bir tanesin
BİR TANE ‘ye sevgilisin
Eli, kolu bir velisin
BİR TANE’nin bir tanesi
Murtazasın Ali’m sensin
Rabiasın, Cüneyd sensin
Şeyh-i Ekber , Rumi sensin
BİR TANE’nin bir tanesi
Hakk yolunda nice alim
Kimdir veli Hakka malum
Ayrı ayrı hepsi pirim
BİR TANE’nin bir tanesi
Gülistanın gül tanesi
Hakka aşık kul tanesi
Dost Emin’in pir tanesi
BİR TANE’nin bir tanesi_________________
PIRILTILAR VIIBİR TANE’sin güzel Allahım, yaratırsın nice bir tanelerini de tecelli edersin zahirde… O bir tanelerini gören senin gül cemalini görür burada. Bir tanelerin seni bilir, seni görür de sensiz olamam diye sana döndüğü günü “ Şeb-i Aruz” ilan ederler…
Elbette olan da ölen de Sen’den gelir, Sana döner. Senin BİR TANE olduğunu bilen aşk içindekiler, aşıkın da maşukun da Sen olduğunu bilir, çünkü Sen BİR TANE sin “Ahad” olan Sensin…
Bir taneleri sevenler BİR TANE’yi severler, O’nu görür, O’na kulluk ederler, aşk içinde yaşar aşk içinde ölürler..
Sen’den gelirler Sana dönerler…
Bir tanelerinden biri olabilmek ne güzel, nasip eyle Allahım, Âmin…
(BİR TANE’nin bir tanesi de sensin ona göre oku!..)
BİR TANE’nin bir tanesi
Hakk yolunun er tanesi
Aşka düşmüş nur tanesi
BİR TANE’nin bir tanesi
Sensin aşık sensin maşuk
Sana derler Hakka aşık
Nurlar sana verir ışık
BİR TANE’nin bir tanesi
Muhammed’in ümmetisin
Hakk’ın dostu bir velisin
Sen Mevlaya sevgilisin
BİR TANE’nin bir tanesi
Tanesi çok BİR TANE’nin
Zahir batın BİR TANE’nin
Sonsuz varlık BİR TANE’nin
BİR TANE’nin bir tanesi
Sever ise BİR TANE’si
Dostun olur BİR TANE’si
Dilin olur BİR TANE’si
BİR TANE’nin bir tanesi
Ne mutlu ki bir tanesin
BİR TANE ‘ye sevgilisin
Eli, kolu bir velisin
BİR TANE’nin bir tanesi
Murtazasın Ali’m sensin
Rabiasın, Cüneyd sensin
Şeyh-i Ekber , Rumi sensin
BİR TANE’nin bir tanesi
Hakk yolunda nice alim
Kimdir veli Hakka malum
Ayrı ayrı hepsi pirim
BİR TANE’nin bir tanesi
Gülistanın gül tanesi
Hakka aşık kul tanesi
Dost Emin’in pir tanesi
BİR TANE’nin bir tanesi_________________
Sonunda anladım ki; ben “Ben”liğimi sana vermedikçe, sen “Sen” liğini bana vermeyeceksin…
İnsanı insan olmaktan çıkaran Nefs-i Emmaresinin esiri yapan maddi zenginlik yerine onu gerçek insan yapan maddi fakirlik ne güzel…
Kafam erdiğinde bu varlık nedir, nereden gelip nereye gider diye düşünür ve sonuçlandıramaz bir tuhaf olurdum. Başlangıcın en başı, geleceğin en sonu neydi? Gördüklerim ve göremediğim kavramlar, neden, niçin, nasıl oluşmuş ve halen oluşuyordu?
Şimdi rahata erdim ve iman ettim ki, Varlık Birdir…
”O hem evvel, hem âhir, hem batın, hem zâhirdir”…
Hakikate ermeyi engelleyen perdeler kat kat önümüzü kapatıyor. Bu perdeler; para, altın, ziynet, mal, mülk, şöhret, nam, mevki, makam, şehvet, evlat ve yaratılmışlara aşırı sevgi ve bağımlılık v.b.dir.
Bu perdeleri önümüzden kaldırdıkça “Hakikat” ortaya çıkacaktır.
Beterin beteri de bu perdeleri ilah yapmaktır.
Bütün kalbimizle mânâsını düşünerek her an “Lâ ilâhe illallah” diyelim, tevhide girelim, Hakikat’e erelim inşallah…
Maddi göz ile manevi olgular görülemez maddi bilgilerle donanmış akıl manevi oluşumları izah edemez, zira “batın” ayrı, ”zâhir” ayrıdır…
Kendini bir şey zanneden yandı ki yandı…
Nefsini yendin ise seni tebrik ederim, kazandıysa cihadı
o mümini severim…
Yanlışa sevk eden varsıllık yerine, doğru yola ulaştıran yoksulluk ne güzel…
Dünya nimetleri gönlüne yakınsa Allah gönlünden uzaktadır..
Gençken bedenini çok ruhunu az besleyenler olgunlaştıkça tersini yapmalı, dengeyi sağlamalı…
Tavuğu yiyebilmek için kesip pişirmek gerekiyor. Bir lokantada uzunca bir şişe geçirilmiş tavukların ateşe karşı çevrilerek kızartıldığını gördüğümde, çeşitli sınavlardan geçerek olgunlaşan insanın “Kȃmil İnsan” haline gelişi bir benzeşim olarak aklıma geldi.
Şöyle ki; tavuğun kesilip yolunması işlemi karşılığında, salik ölmeden önce ölmek yani benliğini yok edip nefsini arıtmak ve masivayı terk ederek tevhide erişmek sürecini yaşıyor.
Tavuğun ateşte kızartılmasına gelince; hakikat yolundaki sâliklerin çok değişik, acılar, mihnet ve belalarla pişmesi ve olgunlaşmasına benzemekte…
Mevlânâ Hazretleri gibi kȃmiller de: “ Hamdım, piştim, yandım elhamdülillah” demişler, aynen…
Aklı olan insan noksanlı olduğunu bilir ve noksanlarını gidermek için gayret eder. Ancak noksanı olmayan BİR’liğe kavuşursa o zaman bakar ki kendi de kalmamış noksanı
Mevlânâ Hazretleri gibi kȃmiller de: “ Hamdım, piştim, yandım elhamdülillah” demişler, aynen…
Aklı olan insan noksanlı olduğunu bilir ve noksanlarını gidermek için gayret eder. Ancak noksanı olmayan BİR’liğe kavuşursa o zaman bakar ki kendi de kalmamış noksanı
_________________
OZikir ettim fikir ettim dün gece
Her şey gitti kalan kimdi? O’dur O
Var olan O, Bir olan O ne şüphe
Her şey fâni, O’dur Bâki, O’dur O...
Her bir şeyi yaratan kim, O’dur O
Her bir şeyi yaşatan kim, O’dur O
Her bir şeyi kuşatan kim, O’dur O
Ezel, ebed hüküm süren O’dur O...
Gördüğümün târifi yok bir zevkti
Duyduklarım emsalsiz bir müzikti
Varlık Bir’di o da Zât’a aitti
Hakikat bu tek ilâhım O’dur O...
Dost Eminim sırra girdin eyvallah
O’nu duydun O’nu bildin eyvallah
Anlatılmaz zevke erdin eyvallah
Halık O’dur Yüce Allah, O’dur O...
_________________
OZikir ettim fikir ettim dün gece
Her şey gitti kalan kimdi? O’dur O
Var olan O, Bir olan O ne şüphe
Her şey fâni, O’dur Bâki, O’dur O...
Her bir şeyi yaratan kim, O’dur O
Her bir şeyi yaşatan kim, O’dur O
Her bir şeyi kuşatan kim, O’dur O
Ezel, ebed hüküm süren O’dur O...
Gördüğümün târifi yok bir zevkti
Duyduklarım emsalsiz bir müzikti
Varlık Bir’di o da Zât’a aitti
Hakikat bu tek ilâhım O’dur O...
Dost Eminim sırra girdin eyvallah
O’nu duydun O’nu bildin eyvallah
Anlatılmaz zevke erdin eyvallah
Halık O’dur Yüce Allah, O’dur O...
_________________
NEFSİNİ BİL
En el-Hakk sırrına mazhar olanlar
Zuhurat yüzünde Cemâl görürler
Varlıktan soyunmuş fâni olanlar
Nefsinde sadece Hakk’ı görürler
Sen de bil nefsini Rabbini tanı
İyi bak her yerde görürsün O’nu...
*
“Oku sen atmadın” yayı çeken O
Tohumdan can veren yaratandır O
İnsana ruh veren Halık’ındır O
Zâhirde Bâtında var olandır O
Sen de bil nefsini Rabbini tanı
İyi bak her yerde görürsün O’nu...
*
Dost Emin kendini ayrı zannetme
Aynada gördüğün hep aynı sûret
Sakın Padişahı kula benzetme
Etrafta var olan Vahdette kesret
Sen de bil nefsini Rabbini tanı
İyi bak her yerde görürsün O’nu...
***
Sen kiminle muhatapsın iyi düşün bileceksin
Tecellîsi etrafında iyi bak ki göreceksin
Elest Bezmi buradadır belki Rabbim diyeceksin
Dışında O, İçinde O, bildin ise ereceksin.
_________________
En el-Hakk sırrına mazhar olanlar
Zuhurat yüzünde Cemâl görürler
Varlıktan soyunmuş fâni olanlar
Nefsinde sadece Hakk’ı görürler
Sen de bil nefsini Rabbini tanı
İyi bak her yerde görürsün O’nu...
*
“Oku sen atmadın” yayı çeken O
Tohumdan can veren yaratandır O
İnsana ruh veren Halık’ındır O
Zâhirde Bâtında var olandır O
Sen de bil nefsini Rabbini tanı
İyi bak her yerde görürsün O’nu...
*
Dost Emin kendini ayrı zannetme
Aynada gördüğün hep aynı sûret
Sakın Padişahı kula benzetme
Etrafta var olan Vahdette kesret
Sen de bil nefsini Rabbini tanı
İyi bak her yerde görürsün O’nu...
***
Sen kiminle muhatapsın iyi düşün bileceksin
Tecellîsi etrafında iyi bak ki göreceksin
Elest Bezmi buradadır belki Rabbim diyeceksin
Dışında O, İçinde O, bildin ise ereceksin.
_________________
HAYYVücudda bir can var Hayy’dan geliyor
Canlıda fiil var candan geliyor
Fiilin faili kimdir acaba
Fail olan Hayy’dır candan geliyor
Kendinde bir şey var vehmetme sakın
Senden de benden de Mevlâ işliyor...
Vücudun içinde bir zerresin sen
İçinde bir ruh var elbisendir ten
Yaratan işlemiş şifre olmuş gen
Tek O var âlemde sanma varım ben
Kendinde bir şey var vehmetme sakın
Senden de benden de Mevlâ işliyor...
Dost Emin canını Hayy’dan alıyor
Zâhirde görünüp insan oluyor
Her fiil hareket O’ndan geliyor
Hikmetini yalnız Zât’ı biliyor
Kendinde bir şey var vehmetme sakın
Senden de benden de Mevlâ işliyor...
_________________
KUŞLAR
Sabah olur kuşlar öter
Öten kuşlar acep ne der
Allah, Allah diye öter
Yüce Hakk’ı tesbih eder...
Kȃh havada kȃh da yerde
Bazen konar penceremde
Her kuş öter farklı dilde
Kuş dilleri tesbih eder...
Kanaryası, bülbülü var
Güvercini, kumrusu var
Yetişkini yavrusu var
Her kuş ayrı tesbih eder...
Kuşlar ayrı bir ümmettir
Ötüşleri daim zikir
Neler derler bilen bilir
Kuş öterek tesbih eder...
Dost Emin der bir kuş olsam
Öte öte Hakk’a varsam
Nurlar içre kanat çırpsam
Her dil ayrı tesbih eder...
_________________
KADINKafayı değil de içini örten
Helalı haramı hakkıyla bilen
Baktığı her yerde Cemâl’i gören
Müslüman mü'mine bir hanım ol sen
Allah’ın indinde kullar fark etmez
Erkek de kadın da kuldur, fark etmez
Farkı bilen Hakk’tır kullar fark etmez
İsa’yı doğuran bir Meryem ol sen!..
Halk eden Hȃlık’ın zâhir şeklisin
Allah habibinin sen habibisin
Nebînin velînin annesi sensin
Ehl-i Beyt’e dahil bir Fatma ol sen!..
Hoş gör cahilleri Halime ol sen
Doğru yoldan çıkma Hadiye ol sen
Edebden ayrılma Edibe ol sen
Hakk aşkıyla tutuş Rabia ol sen!..
Analar baş tacı, "öf!" bile denmez
Ne yapsan ananın hakkı ödenmez
Dıştan görünenin içi bilinmez
Hürmetli, şefkatli bir kadın ol sen!..
_________________
SULTAN
Bu vücudun içinde bir Sultan var
Bilen için bilinen bir Sultan var
Gören için görünen bir Sultan var
Bu vücudun içinde bir Sultan var...
*
Bütün renkler kaftanında mevcuddur
O’nun şekli görülemez sonsuzdur
Fiillerde sıfatlarda hep O’dur
Bu vücudun içinde bir Sultan var...
*
Ayrı, gayrı bir şey yoktur Sultan’dan
Âmir, me’mur hepsi kendi Zât’ından
Her şey fâni, Bâki O’dur Yaratan
Bu vücudun içinde bir Sultan var...
*
Dost Emin der senin gönlünde Sultan
Kulluk eyle yaşa bir kalb kırmadan
Rahmet eder kullarına ol Rahman
Bu vücudun içinde bir Sultan var...Sen kendini hancı sanma, bir yolcusun gelip geçen
Libasını kim giydirdi kimdi sana hülle biçen
Kendini bil mârifet bul ârif olur Kevser içen
Sen kendini varlık sanma bir gölgesin gelip geçen...
_________________
NİYE VERİRSİN
Kimine dünyada mevki verirsin
Kimine neşeyi şevki verirsin
Kimine lutfeder aşkı verirsin
Kime, neden, niçin, niye verirsin?..
*
Kendinden kendine mevki verirsin
Kendinden kendine şevki verirsin
Kendinden kendine aşkı verirsin
Kendinden kendine niye verirsin?..
*
Süphansın noksansız tüm varlık senin
Görünüp giden de gelen de senin
Hikmetler içinde hikmetler senin
Kullara hilafet niye verirsin?..
*
Hȃkim olan sensin hikmetler sende
Fiiller sendendir sıfatlar sende
Halife de sensin hilafet sende
Alan zâten sensin niye verirsin?..
*
Ben’likten çıkana Sen’lik verirsin
Dost Emin ummazken aşkı verirsin
Basamak çıkmadan arşı verirsin
Bilen Sen’sin mutlak niye verirsin?..
_________________
BEN
“Bȃtında ve Zȃhirde
Hep Ben varım ȃlemde
*
Hem Evvel hem Âhirde
Tek Ben varım ȃlemde
*
Dönüşen enerjiyim
Görünürde maddeyim
*
Tüm hareket Ben’dendir
Her bir sıfat Ben’dendir
*
Zât’ım kaplar varlığı
Hem cansız hem canlıyı
*
Sen de ayrı değilsin
İnan sen de Ben’densin
*
Şunu bil ki Dost Emin
Sende Ben oldum mü'min"
Kaynak:Muhammedinur.com