Mustafa Kemal in Mondros Mütarekesi ne Tepkisi
Dr. Cemal KEMAL *
Özet
7.Ordu Komutanı Mustafa Kemal Paşa, 26 Ekim 1918 de Halep kuzeyinde İngiliz ve Arap Ordularının taarruzunu durdurmayı başarmıştır.
Ancak, İttifak Devletleri (Bulgaristan, Avusturya-Macaristan-Almanya) nin mağlup olmalarına paralel olarak, İtilaf Devletleri adına İngiltere tarafından Suriye ve Irak Cepheleri nden Anadolu nun yumuşak karnı tehdit altında kalınca, Osmanlı Devleti 30 Ekim 1918 de Mondros Mütarekesi ni imzalamak zorunda kalmıştır
Mustafa Kemal Paşa, Mondros Mütarekesi nin sorumluluk bölgesindeki şartlarına şiddetle tepki göstermiş, ancak, Sadrazam Ahmet İzzet Paşa, Filistin Cephesi nde komuta ettiği 7.Ordu ile Alman Mareşali Liman Von Sanders ten teslim aldığı Yıldırım Ordular Grubunu lağvetmiş, kendisini de İstanbul a çağırmıştır.
Mustafa Kemal Paşa, Milli Mücadele yi başlatmak üzere Samsun a çıkışından itibaren, takip ettiği güzergâhını, kadrosunu, ordusunu ve askeri stratejisini büyük ölçüde Çanakkale, Kafkasya ve Filistin Cepheleri nde kazanmış olduğu bilgi, beceri ve tecrübeye dayandırarak hedefine ulaştırmayı başarmıştır.
1. Giriş Osmanlı İmparatorluğu,
Birinci Dünya Savaşı na üç ay kadar sonra girmiş, Doğu (Kafkas), Çanakkale, Batı (Galiçya, Makedonya, Romanya), Güney (Hicaz, Yemen, Irak, Kanal, Filistin, Suriye) olmak üzere dört cephe ve on bölgede fiilen mücadele etmiştir. 1 Mustafa Kemal Paşa, Çanakkale Cephesi nde 19.Tümen, Doğu (Kafkas) Cephesi nde 16.Kolordu ve 2.Ordu, Güney (Filistin) Cephesi nde 7.Ordu ve Yıldırım Orduları Grubu Komutanlıkları yapmıştır.
Mustafa Kemal Paşa, 5 Temmuz 1917 de teslim aldığı, İstanbul da teşkil ederek Halep e getirdiği, daha sonra bağlı olduğu Yıldırım Orduları Grubu Komutanı Alman Mareşali Falkenhayn ile anlaşamayarak istifa ettiği 7.Ordu Komutanlığına, cephedeki durumun Hacettepe Üniversitesi, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Öğretim Üyeleri, Atatürk ve Türk İnkılap Tarihi, Editör Fatma Acun, 10.b., Ankara, Siyasal Kitabevi, 2009, s
Birinci Dünya Savaşı na üç ay kadar sonra girmiş, Doğu (Kafkas), Çanakkale, Batı (Galiçya, Makedonya, Romanya), Güney (Hicaz, Yemen, Irak, Kanal, Filistin, Suriye) olmak üzere dört cephe ve on bölgede fiilen mücadele etmiştir. 1 Mustafa Kemal Paşa, Çanakkale Cephesi nde 19.Tümen, Doğu (Kafkas) Cephesi nde 16.Kolordu ve 2.Ordu, Güney (Filistin) Cephesi nde 7.Ordu ve Yıldırım Orduları Grubu Komutanlıkları yapmıştır.
Mustafa Kemal Paşa, 5 Temmuz 1917 de teslim aldığı, İstanbul da teşkil ederek Halep e getirdiği, daha sonra bağlı olduğu Yıldırım Orduları Grubu Komutanı Alman Mareşali Falkenhayn ile anlaşamayarak istifa ettiği 7.Ordu Komutanlığına, cephedeki durumun Hacettepe Üniversitesi, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Öğretim Üyeleri, Atatürk ve Türk İnkılap Tarihi, Editör Fatma Acun, 10.b., Ankara, Siyasal Kitabevi, 2009, s
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
kritikleşmesi üzerine, bizzat Padişah VI.Mehmet Vahdettin tarafından 7 Ağustos 1918 de tekrar atanmıştır.
Savaş, 1918 yılı sonlarında bütün cephe ve bölgelerde statik bir durum almasına rağmen, Güney Cephesi (Filistin) nde Mondros Mütarekesi imzalanıncaya kadar devam etmiştir. Bu nedenle, Güney Cephesi (Filistin) Birinci Dünya Svaşı nda en uzun savaştığımız cephe özelliğini taşımaktadır. Filistin Cephesi, güneyde Hicaz, batıda Kanal harekatlarının devamı olarak gelişmiştir.
General Allenby ın komutasındaki İngiliz Ordusu ve Mekke Emiri Şerif Hüseyin in oğlu Şerf Faysal komutasındaki Arap Ordusu koordineli olarak, 19 Eylül 1918 de başlattıkları Genel Taarruz (Nablus Meydan Muharebesi) sonucu; Ordularımızı bozguna uğratmışlar, Filistin, Ürdün, Lübnan ve Suriye yi ele geçirmişlerdir. Filistin Cephesi nde görevli Mersinli Cemal Paşanın 4 ve Cevat Paşanın 8.Orduları büyük ölçüde imha veya esir olurlarken, İngiliz ve Arap Ordularını, Halep kuzeyinde durdurmayı başaran 7.Ordunun Komutanı Mustafa Kemal, hiç mağlup olmayan komutan ünvanını kazanmış oluyordu.
Mustafa Kemal in 7.Ordusu, 26 Ekim 1918 de Halep kuzeyinde Haritan da Birinci Dünya Savaşı nın son muharebesini yaparken, Osmanlı Devleti nin Mütareke Heyeti, aynı gün bir İngiliz gemisiyle Limni Adası nın Mondros Limanı na ulaşmış bulunuyordu Mondros Mütarekesi nin İmzalanması Padişah VI.Mehmet Vahdettin, 14 Ekim 1918 de Sadrazam ve Genel Kurmay Başkanlığına Ahmet İzzet Paşayı getirerek, Talat, Enver ve Ahmet Cemal Paşaları görevden uzaklaştırmıştı.
Ahmet İzzet Paşa, 29 Nisan 1916 da Irak Cephesi nde Kut-ul Amara da esir alınan, halen İstanbul Büyükada da tutuklu bulunan İngiliz General Townshend ın arabuluculuk Ray Brock, Mustafa Kemal Atatürk, Hayalet Süvari, Çev. Haluk Gurulkan, 2.b., İstanbul, Birharf Yayınları, 2006, s Şerif Faysal, Birinci Dünya Savaşı ndan sonra, Osmanlı İmparatorluğu na yaptığı ihanetin (Arap İsyanı) bedeli olarak önce Suriye, Fransa nın kendisini oradan koğmasından sonra İngiltere tarafından ödül olarak Irak Kralı yapılacaktır.
Hacettepe Üniversitesi, a.g.e., s Brock, a.g.e., ss Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, Türk İnkılabı nın Hazırlık Dönemi ve Türk İstikal Savaşı, c.i/i, Ankara, Ayraç Yaınları, 2008, s Sina Akşin, İstanbul Hükümetleri ve Milli Mücadele, c.i, Mutlakiyete Dönüş, , İstanbul, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1998, s.27; Selek, Anadolu İhtilali, c.i, ss.36-37; Bernard Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, Çev. Metin Kıratlı, 9.b., Ankara, Türk Tarih Kurumu (TTK) Yayınları, 2004, s
kritikleşmesi üzerine, bizzat Padişah VI.Mehmet Vahdettin tarafından 7 Ağustos 1918 de tekrar atanmıştır.
Savaş, 1918 yılı sonlarında bütün cephe ve bölgelerde statik bir durum almasına rağmen, Güney Cephesi (Filistin) nde Mondros Mütarekesi imzalanıncaya kadar devam etmiştir. Bu nedenle, Güney Cephesi (Filistin) Birinci Dünya Svaşı nda en uzun savaştığımız cephe özelliğini taşımaktadır. Filistin Cephesi, güneyde Hicaz, batıda Kanal harekatlarının devamı olarak gelişmiştir.
General Allenby ın komutasındaki İngiliz Ordusu ve Mekke Emiri Şerif Hüseyin in oğlu Şerf Faysal komutasındaki Arap Ordusu koordineli olarak, 19 Eylül 1918 de başlattıkları Genel Taarruz (Nablus Meydan Muharebesi) sonucu; Ordularımızı bozguna uğratmışlar, Filistin, Ürdün, Lübnan ve Suriye yi ele geçirmişlerdir. Filistin Cephesi nde görevli Mersinli Cemal Paşanın 4 ve Cevat Paşanın 8.Orduları büyük ölçüde imha veya esir olurlarken, İngiliz ve Arap Ordularını, Halep kuzeyinde durdurmayı başaran 7.Ordunun Komutanı Mustafa Kemal, hiç mağlup olmayan komutan ünvanını kazanmış oluyordu.
Mustafa Kemal in 7.Ordusu, 26 Ekim 1918 de Halep kuzeyinde Haritan da Birinci Dünya Savaşı nın son muharebesini yaparken, Osmanlı Devleti nin Mütareke Heyeti, aynı gün bir İngiliz gemisiyle Limni Adası nın Mondros Limanı na ulaşmış bulunuyordu Mondros Mütarekesi nin İmzalanması Padişah VI.Mehmet Vahdettin, 14 Ekim 1918 de Sadrazam ve Genel Kurmay Başkanlığına Ahmet İzzet Paşayı getirerek, Talat, Enver ve Ahmet Cemal Paşaları görevden uzaklaştırmıştı.
Ahmet İzzet Paşa, 29 Nisan 1916 da Irak Cephesi nde Kut-ul Amara da esir alınan, halen İstanbul Büyükada da tutuklu bulunan İngiliz General Townshend ın arabuluculuk Ray Brock, Mustafa Kemal Atatürk, Hayalet Süvari, Çev. Haluk Gurulkan, 2.b., İstanbul, Birharf Yayınları, 2006, s Şerif Faysal, Birinci Dünya Savaşı ndan sonra, Osmanlı İmparatorluğu na yaptığı ihanetin (Arap İsyanı) bedeli olarak önce Suriye, Fransa nın kendisini oradan koğmasından sonra İngiltere tarafından ödül olarak Irak Kralı yapılacaktır.
Hacettepe Üniversitesi, a.g.e., s Brock, a.g.e., ss Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, Türk İnkılabı nın Hazırlık Dönemi ve Türk İstikal Savaşı, c.i/i, Ankara, Ayraç Yaınları, 2008, s Sina Akşin, İstanbul Hükümetleri ve Milli Mücadele, c.i, Mutlakiyete Dönüş, , İstanbul, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1998, s.27; Selek, Anadolu İhtilali, c.i, ss.36-37; Bernard Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, Çev. Metin Kıratlı, 9.b., Ankara, Türk Tarih Kurumu (TTK) Yayınları, 2004, s
CEMAL KEMAL teklifini kabul etmiş, 18 Ekim 1918 de İngiliz Akdeniz Filosu Komutanlığına göndermişti.
Akdeniz Filosu Komutanı Amiral Calthrope, 22 Ekim 1918 de, Limni Adası ndaki Mondros Limanı ndan Ahmet İzzet Paşaya: Osmanlı Devletiyle mütareke koşullarının imzasına kendisinin görevlendirildiğini ve Osmanlı delegelerinin gönderilmesini istemişti. Osmanlı Heyeti; Bahriye Nazırı Deniz Albayı Rauf Bey (Orbay), Hariciye Müsteşarı Reşat Hikmet, Kurmay Yarbay Sadullah, Heyet Katibi Ali Beyden (Türkgeldi) teşkil edilmişti.
Padişah VI.Mehmet Vahdettin, heyete iletilmek üzere, Sadrazam Ahmet İzzet Paşaya: Hilafet, Saltanat ve Hanedan haklarının korunmasını, bazı eyaletlere verilecek muhtariyetin (irade ve idaresi kendi elinde olma) yalnız idari olup,siyasi olmamasının temin edilmesini ve buna çare bulunamadığı takdirde, istiklaliyetin (başlı başına buyruk olma) ehven (daha hafif, daha zararsız) olacağı, eğer siyasi muhtariyeti kabul edecek olursak, İslamiyet âlemine ihanet edilmiş olacağı fikrinde bulunduğunu. bildirmişti.
Mütareke Heyeti, 24 Ekim 1918 de İstanbul Galata Rıhtımı ndan, 26 Ekim 1918 de İzmir den hareket etmiş ve aynı gün saat de Mondros Limanı na ulaşmıştı. Görüşmelere 27 Ekim 1918 günü saat da başlanmış, Ekim 1918 tarihleri arasında yapılan beş oturumda tamamlanmıştır. Rauf Bey (Orbay), Mütareke yi 30 Ekim 1918 günü saat e kadar imza etmediğimiz takdirde, görüşmelerin kesileceğini, saat e kadar cevap beklediğini Bab-ı Ali ye (Hükümet e) bildirmeye çalışmış, ancak, Osmanlı Heyeti İstanbul la irtibat sağlayamamış, aralarında konuştuktan sonra, Mondros Mütarekesi ni kabul ederek, 31 Ekim 1918 de öğleden sonra yürürlüğe girmek üzere, 30 Ekim 1918 günü saat te imzalamışlardır Enver Ziya Karal, Osmanlı Tarihi, c.ix, İkinci Meşrutiyet ve Birinci Dünya Savaşı, , Ankara, Türk Tarih Kurumu (TTK) Yayınları, 1996, s.558; Akşin, a.g.e., c.i, s.52; Hamza Eroğlu, Türk İnkılap Tarihi, 5.b., İstanbul, Milli Eğitim Basımevi, 1982, s.83; Yılmaz Altuğ, Türk İnkılap Tarihi, , 8.b., İstanbul, Çağlayan Kitabevi, 1997, s.34; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.iv, Ks.2, Sina-Filistin Cephesi, Ankara, Genkur. Basımevi, 1986, s Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, Mondros Mütarekesi ve Tatbikatıı, 3.b.,Ankara, Genkur. Basımevi, 1999, s a.g.e., s.41; Karal, a.g.e., c.xi, S Güngör Cebecioğlu, Atatürk ve Güney Cephelermiz, Basılmamış Doktora Tezi, Ankara Üniversitesi, Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü, 1991, s.78; Cemal Kutay, Ardında Kalanlar, İstanbul, Cem Ofset Matbaacılık Sanayi Basımevi, 1988, s.247; Karal, a.g.e., c.ix,s. 559; Baki Kurtuluş, Gençlik Ansiklopedisi, 4 cilt, Ankara, Kurtuluş Yayınları, 1964, ss ; Şükrü Mahmut Nedim, Filistin Savaşı, , Çev.Abdullah Es, Ankara, Genkur. Basımevi, 1995, s.160; David Fromkin, Barışa Son Veren Barış (A Peace To End All Peace) Modern Orta Doğu Nasıl Yaratıldı? , Çev. Mehmet Harmancı, İstanbul, 370
Akdeniz Filosu Komutanı Amiral Calthrope, 22 Ekim 1918 de, Limni Adası ndaki Mondros Limanı ndan Ahmet İzzet Paşaya: Osmanlı Devletiyle mütareke koşullarının imzasına kendisinin görevlendirildiğini ve Osmanlı delegelerinin gönderilmesini istemişti. Osmanlı Heyeti; Bahriye Nazırı Deniz Albayı Rauf Bey (Orbay), Hariciye Müsteşarı Reşat Hikmet, Kurmay Yarbay Sadullah, Heyet Katibi Ali Beyden (Türkgeldi) teşkil edilmişti.
Padişah VI.Mehmet Vahdettin, heyete iletilmek üzere, Sadrazam Ahmet İzzet Paşaya: Hilafet, Saltanat ve Hanedan haklarının korunmasını, bazı eyaletlere verilecek muhtariyetin (irade ve idaresi kendi elinde olma) yalnız idari olup,siyasi olmamasının temin edilmesini ve buna çare bulunamadığı takdirde, istiklaliyetin (başlı başına buyruk olma) ehven (daha hafif, daha zararsız) olacağı, eğer siyasi muhtariyeti kabul edecek olursak, İslamiyet âlemine ihanet edilmiş olacağı fikrinde bulunduğunu. bildirmişti.
Mütareke Heyeti, 24 Ekim 1918 de İstanbul Galata Rıhtımı ndan, 26 Ekim 1918 de İzmir den hareket etmiş ve aynı gün saat de Mondros Limanı na ulaşmıştı. Görüşmelere 27 Ekim 1918 günü saat da başlanmış, Ekim 1918 tarihleri arasında yapılan beş oturumda tamamlanmıştır. Rauf Bey (Orbay), Mütareke yi 30 Ekim 1918 günü saat e kadar imza etmediğimiz takdirde, görüşmelerin kesileceğini, saat e kadar cevap beklediğini Bab-ı Ali ye (Hükümet e) bildirmeye çalışmış, ancak, Osmanlı Heyeti İstanbul la irtibat sağlayamamış, aralarında konuştuktan sonra, Mondros Mütarekesi ni kabul ederek, 31 Ekim 1918 de öğleden sonra yürürlüğe girmek üzere, 30 Ekim 1918 günü saat te imzalamışlardır Enver Ziya Karal, Osmanlı Tarihi, c.ix, İkinci Meşrutiyet ve Birinci Dünya Savaşı, , Ankara, Türk Tarih Kurumu (TTK) Yayınları, 1996, s.558; Akşin, a.g.e., c.i, s.52; Hamza Eroğlu, Türk İnkılap Tarihi, 5.b., İstanbul, Milli Eğitim Basımevi, 1982, s.83; Yılmaz Altuğ, Türk İnkılap Tarihi, , 8.b., İstanbul, Çağlayan Kitabevi, 1997, s.34; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.iv, Ks.2, Sina-Filistin Cephesi, Ankara, Genkur. Basımevi, 1986, s Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, Mondros Mütarekesi ve Tatbikatıı, 3.b.,Ankara, Genkur. Basımevi, 1999, s a.g.e., s.41; Karal, a.g.e., c.xi, S Güngör Cebecioğlu, Atatürk ve Güney Cephelermiz, Basılmamış Doktora Tezi, Ankara Üniversitesi, Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü, 1991, s.78; Cemal Kutay, Ardında Kalanlar, İstanbul, Cem Ofset Matbaacılık Sanayi Basımevi, 1988, s.247; Karal, a.g.e., c.ix,s. 559; Baki Kurtuluş, Gençlik Ansiklopedisi, 4 cilt, Ankara, Kurtuluş Yayınları, 1964, ss ; Şükrü Mahmut Nedim, Filistin Savaşı, , Çev.Abdullah Es, Ankara, Genkur. Basımevi, 1995, s.160; David Fromkin, Barışa Son Veren Barış (A Peace To End All Peace) Modern Orta Doğu Nasıl Yaratıldı? , Çev. Mehmet Harmancı, İstanbul, 370
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
Osmanlı Devleti nin, İtilaf Devletleri adına İngiltere yle imzaladığı Mondros Mütarekesi nin 1, 2, 5, 7, 10, 16, 19, 25.maddeleri Filistin Cephesi nin, Anadolu nun, Boğazlar ın ve Ortadoğu bölgesinin gelecekteki statüsünü yakından ilgilendirmektedir. Araplar la iskân edilmiş olan Sabah Yayınları, s.371; Selek, Anadolu İhtilali, c.i, ss.40-41; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.iv, Ks.2, Sina-Filistin cephesi, s.772; Fahri Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, Ankara, Genkur. Basımevi, 1967, s.214; Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s.239; Hamza Eroğlu, Türk İnkılâp Tarihi, Yeniden Düzenlenmiş, Genişletilmiş, Yeni Baskı, Ankara, Savaş Yayınları, 1990, s.81; Lord Kinross, Atatürk, Bir Milletin Yeniden Doğuşu, Çev. Necdet Sander, 14.b., İstanbul, Altın Kitaplar Yayınları, 2003, s.163; Hacettepe Üniversitesi, a.g.e., s.129; Brock, a.g.e., s Osmanlı İmparatorluğu ve İngiltere arasında 30 Ekim 1918 de imzalanan Mondros Mütarekesi nin Filistin Cephesi ni doğrudan ilgilendiren maddeleri şunlardır:
1) Bahrisiyah (Karadeniz) a mürûr (geçmek) için Çanakkale ve Bahrisiyah boğazlarının küşadı (açılması) ve Bahrisiyah a mürûrun temini, Çanakkale ve Bahrisiyah istihkâmatının (kuvvetli siper) müttefikler tarafından işgali.
2) Osmanlı sularındaki bilcümle (bütün) torpil tarlaları ile torpido ve kovan mevazii (mevzileri) ve mevani-i saire (sair engeller) yerleri gösterilerek ve bunları taramak veya temizlemek için istek vukûnda (istek halinde) yardımda bulunulacaktır...
5) Hudutların muhafazası ve iç asayişin devam ettirilmesi için lüzum görülecek askeri kuvvetten maadasının (başkasının) derhal terhisini, iş bu Kuva-yi Askeriye nin (askeri kuvvetlerin) miktar ve vaziyetleri İtilâf hükümetleri tarafından Devlet-i Aliyye yle (Osmanlı Devleti) müzakere edildikten sonra, takarrür ettirilecektir (karar verilecektir)...
7) Müttefikler emniyetlerini tehdit edecek vaziyet zuhurunda herhangi stratejik noktasını işgal hakkını haiz olacaklardır...
10) Toros Tünelleri nin müttefikler tarafından işgali...
16) Hicaz da, Asir de, Yemen de, Suriye de ve Irak ta bulunan muhafız kıtaat en yakın İtilâf komutanına teslim olunacaktır. Ve Kilikya daki kuvvetlerin intizamı muhafaza için gerekli miktardan maadası (başkası)
5.maddedeki şartlara tevfikan (uyarınca) kararlaştırılacak veçhiyle (şekilde) geri çekilecektir...
19) Alman, Avusturya deniz, kara ve sivil memurlar ve tebaasının (uyruklarının) bir ay zarfında ve uzak mahallerde bulunanların bir aydan sonra mümkün olan en kısa zamanda Osmanlı ülkesini terk etmeleri...
25) Müttefiklerle Osmanlı Hükümeti arasındaki muhasamât (düşmanlık, savaş), 1918 senesi Teşrinievvelinin (Ekim inin) 31.günü vasati saat-i mahalli ile vakt-ı zâhırda (ortalama mahalli saat ile gece yarısından itibaren) tatil edilecektir (sona erecektir). Gnkur. ATASE Bşk.lığı Arşivi, İstiklal Harbi Koleksiyonu: İSH., Kutu (K):7, Gömlek (G): 82, Belge No(B):82-1; a.g.a, K.7, G.83, B.83-1; a.g.a., K.7, G.83, B.83-6; Karal, a.g.e., c.ix, ss ; Fahir Armaoğlu, 20.Yüzyıl Siyasi Tarihi, 2 cilt, , 12.b., İstanbul, Ankara, Alkım Yayınevi, 2000, s.142; Toktamış Ateş, Türk Devrim Tarihi, İstanbul, Der Yayınları, 1984, ss.81-85; Tahsin Ünal,Türk Siyasi Tarihi, , 4.b., İstanbul, Kutluğ Yayınları, 1977, ss ; Eroğlu, Türk İnkılap Tarihi, Yeniden Düzenlenmiş, Genişletilmiş, Yeni 371
Osmanlı Devleti nin, İtilaf Devletleri adına İngiltere yle imzaladığı Mondros Mütarekesi nin 1, 2, 5, 7, 10, 16, 19, 25.maddeleri Filistin Cephesi nin, Anadolu nun, Boğazlar ın ve Ortadoğu bölgesinin gelecekteki statüsünü yakından ilgilendirmektedir. Araplar la iskân edilmiş olan Sabah Yayınları, s.371; Selek, Anadolu İhtilali, c.i, ss.40-41; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.iv, Ks.2, Sina-Filistin cephesi, s.772; Fahri Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, Ankara, Genkur. Basımevi, 1967, s.214; Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s.239; Hamza Eroğlu, Türk İnkılâp Tarihi, Yeniden Düzenlenmiş, Genişletilmiş, Yeni Baskı, Ankara, Savaş Yayınları, 1990, s.81; Lord Kinross, Atatürk, Bir Milletin Yeniden Doğuşu, Çev. Necdet Sander, 14.b., İstanbul, Altın Kitaplar Yayınları, 2003, s.163; Hacettepe Üniversitesi, a.g.e., s.129; Brock, a.g.e., s Osmanlı İmparatorluğu ve İngiltere arasında 30 Ekim 1918 de imzalanan Mondros Mütarekesi nin Filistin Cephesi ni doğrudan ilgilendiren maddeleri şunlardır:
1) Bahrisiyah (Karadeniz) a mürûr (geçmek) için Çanakkale ve Bahrisiyah boğazlarının küşadı (açılması) ve Bahrisiyah a mürûrun temini, Çanakkale ve Bahrisiyah istihkâmatının (kuvvetli siper) müttefikler tarafından işgali.
2) Osmanlı sularındaki bilcümle (bütün) torpil tarlaları ile torpido ve kovan mevazii (mevzileri) ve mevani-i saire (sair engeller) yerleri gösterilerek ve bunları taramak veya temizlemek için istek vukûnda (istek halinde) yardımda bulunulacaktır...
5) Hudutların muhafazası ve iç asayişin devam ettirilmesi için lüzum görülecek askeri kuvvetten maadasının (başkasının) derhal terhisini, iş bu Kuva-yi Askeriye nin (askeri kuvvetlerin) miktar ve vaziyetleri İtilâf hükümetleri tarafından Devlet-i Aliyye yle (Osmanlı Devleti) müzakere edildikten sonra, takarrür ettirilecektir (karar verilecektir)...
7) Müttefikler emniyetlerini tehdit edecek vaziyet zuhurunda herhangi stratejik noktasını işgal hakkını haiz olacaklardır...
10) Toros Tünelleri nin müttefikler tarafından işgali...
16) Hicaz da, Asir de, Yemen de, Suriye de ve Irak ta bulunan muhafız kıtaat en yakın İtilâf komutanına teslim olunacaktır. Ve Kilikya daki kuvvetlerin intizamı muhafaza için gerekli miktardan maadası (başkası)
5.maddedeki şartlara tevfikan (uyarınca) kararlaştırılacak veçhiyle (şekilde) geri çekilecektir...
19) Alman, Avusturya deniz, kara ve sivil memurlar ve tebaasının (uyruklarının) bir ay zarfında ve uzak mahallerde bulunanların bir aydan sonra mümkün olan en kısa zamanda Osmanlı ülkesini terk etmeleri...
25) Müttefiklerle Osmanlı Hükümeti arasındaki muhasamât (düşmanlık, savaş), 1918 senesi Teşrinievvelinin (Ekim inin) 31.günü vasati saat-i mahalli ile vakt-ı zâhırda (ortalama mahalli saat ile gece yarısından itibaren) tatil edilecektir (sona erecektir). Gnkur. ATASE Bşk.lığı Arşivi, İstiklal Harbi Koleksiyonu: İSH., Kutu (K):7, Gömlek (G): 82, Belge No(B):82-1; a.g.a, K.7, G.83, B.83-1; a.g.a., K.7, G.83, B.83-6; Karal, a.g.e., c.ix, ss ; Fahir Armaoğlu, 20.Yüzyıl Siyasi Tarihi, 2 cilt, , 12.b., İstanbul, Ankara, Alkım Yayınevi, 2000, s.142; Toktamış Ateş, Türk Devrim Tarihi, İstanbul, Der Yayınları, 1984, ss.81-85; Tahsin Ünal,Türk Siyasi Tarihi, , 4.b., İstanbul, Kutluğ Yayınları, 1977, ss ; Eroğlu, Türk İnkılap Tarihi, Yeniden Düzenlenmiş, Genişletilmiş, Yeni 371
CEMAL KEMAL topraklar Mondros Mütarekesi öncesi büyük ölçüde Osmanlı Devleti nin egemenliğinden çıkmıştı. İtilaf Devletleri, Mütareke nin 7. Maddesini gerekçe göstererek, Anadolu yu da işgale başlayacaklardır. Heyetimizin, İtilaf Devletleri ne geniş yetkiler tanıyan bu maddenin riskinin farkına varamadıkları, düşmanın niyet ve maksadını tam olarak değerlendiremedikleri anlaşılmaktadır. Osmanlı Devleti Mütareke için 5 Ekim 1918 de İspanya, 12 Ekim 1918 de İsviçre kanalıyla Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Cumhurbaşkanı Wilson a başvurmasına rağmen, cevap verilmeyerek zaman kazanılmış ve görüşmelere Halep İngilizler in eline geçtikten sonra başlanmıştır.
Osmanlı Devleti, Arap Yarımadası, Filistin, Ürdün ve Suriye nin kaybedilmesi neticesinde, Anadolu nun yumuşak karnına yönelen tehdit nedeniyle Mondros Mütarekesi ni kabul etmek zorunda kalmıştır. Ahmet İzzet Paşa, durumu ordularımıza 31 Ekim 1918 günü saat de: 31 Ekim 1918 günü öğleden sonra geçerli olmak üzere, İtilaf Devletleri yle Mütareke imzaladık.
Osmanlı Devleti nin murahhasları (temsilcileri), durumu Bulgaristan, Suriye ve Irak ta bulunan Ordu Komutanlarına tebliğ etmişlerdir. Mütareke şartlarına kesinlikle uyulması ve tebliğin alındığının bildirilmesi lazımdır. Teferruat ayrıca bildirilecektir. şeklinde bildirmiştir. İngilizler in, Araplar la iskân edilen toprakları ele geçirdikten sonra, Anadolu nun işgalinin ön koşullarını hazırlayan Mondros Mütarekesi, tam bir teslim olma belgesidir.
Heyet Başkanımız Rauf Bey, İngiliz Heyet Başkanı Amiral Calthrope un iyi niyet gösterisi ve tehdidi karşısında imzaladığı Mondros Mütarekesi ni başarılı göstermeye çalışmıştır. Mondros Mütarekesi, Sevr Antlaşması nın ön koşullarını hazırlarken, Doğu Sorunu (Şark Meselesi) nun uygulanması için de fırsat yaratmıştır.
Baskı, ss Mondros Mütarekesi nin 24.maddesinden, 7, 10 ve 17.maddelerle alakadar olarak Sis, Haçin, Zeytun ve Ayintep (Gaziantep) işgal olunacaktır ifadesi çıkarılmıştır.
A. Mete Tuncoku ve diğerleri, Türk Tarihi İçinde Atatürk ve Cumhuriyet, Ankara, Genkur. ATASE Bşk.lığı Yayınları, 2001, ss Selahattin Tansel, Modros tan Mudanya ya Kadar, c.i, İstanbul, Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları, 1991, ss.78-90; Karal, a.g.e., IX, ss ; Kutay, a.g.e., s Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, ss Bk. EK-A: Halep Kuzeyine Çekilme, Mondros Mütarekesi İmzalandığı Sırada Yıldırım Ordular Grubunun Durumu (30 Ekim 1918). 16 a.g.a., K.7, G.81, B Bilal N. Şimşir, Atatürk ve Cumhuriyet, İstanbul, İleri Yayınları, 2006, s.57; Hacettepe Üniversitesi, a.g.e., s.130; Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, s.215; 18 Bernard Lewis e göre: 1918 sonlarında Avrupa nın Hasta Adamı artık ölmek üzere görünüyordu. Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s.239. Prof. Dr. Hamza Eroğlu na Göre: 372
Osmanlı Devleti, Arap Yarımadası, Filistin, Ürdün ve Suriye nin kaybedilmesi neticesinde, Anadolu nun yumuşak karnına yönelen tehdit nedeniyle Mondros Mütarekesi ni kabul etmek zorunda kalmıştır. Ahmet İzzet Paşa, durumu ordularımıza 31 Ekim 1918 günü saat de: 31 Ekim 1918 günü öğleden sonra geçerli olmak üzere, İtilaf Devletleri yle Mütareke imzaladık.
Osmanlı Devleti nin murahhasları (temsilcileri), durumu Bulgaristan, Suriye ve Irak ta bulunan Ordu Komutanlarına tebliğ etmişlerdir. Mütareke şartlarına kesinlikle uyulması ve tebliğin alındığının bildirilmesi lazımdır. Teferruat ayrıca bildirilecektir. şeklinde bildirmiştir. İngilizler in, Araplar la iskân edilen toprakları ele geçirdikten sonra, Anadolu nun işgalinin ön koşullarını hazırlayan Mondros Mütarekesi, tam bir teslim olma belgesidir.
Heyet Başkanımız Rauf Bey, İngiliz Heyet Başkanı Amiral Calthrope un iyi niyet gösterisi ve tehdidi karşısında imzaladığı Mondros Mütarekesi ni başarılı göstermeye çalışmıştır. Mondros Mütarekesi, Sevr Antlaşması nın ön koşullarını hazırlarken, Doğu Sorunu (Şark Meselesi) nun uygulanması için de fırsat yaratmıştır.
Baskı, ss Mondros Mütarekesi nin 24.maddesinden, 7, 10 ve 17.maddelerle alakadar olarak Sis, Haçin, Zeytun ve Ayintep (Gaziantep) işgal olunacaktır ifadesi çıkarılmıştır.
A. Mete Tuncoku ve diğerleri, Türk Tarihi İçinde Atatürk ve Cumhuriyet, Ankara, Genkur. ATASE Bşk.lığı Yayınları, 2001, ss Selahattin Tansel, Modros tan Mudanya ya Kadar, c.i, İstanbul, Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları, 1991, ss.78-90; Karal, a.g.e., IX, ss ; Kutay, a.g.e., s Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, ss Bk. EK-A: Halep Kuzeyine Çekilme, Mondros Mütarekesi İmzalandığı Sırada Yıldırım Ordular Grubunun Durumu (30 Ekim 1918). 16 a.g.a., K.7, G.81, B Bilal N. Şimşir, Atatürk ve Cumhuriyet, İstanbul, İleri Yayınları, 2006, s.57; Hacettepe Üniversitesi, a.g.e., s.130; Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, s.215; 18 Bernard Lewis e göre: 1918 sonlarında Avrupa nın Hasta Adamı artık ölmek üzere görünüyordu. Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s.239. Prof. Dr. Hamza Eroğlu na Göre: 372
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
Mustafa Kemal in Suriye Hududu na Tepkisi Ahmet İzzet Paşanın, Liman Von Sanders e gönderdiği mesajda: Yıldırım Ordular Grubu Komutanlığının mıntıkasında (bölgesinde) bulunan bilumum Alman kıtaatıyla münferiden memur Alman subay ve erlerinin derhal İstanbul a sevk ve iadelerini sizden rica ederim. Bundan maada(başka) sizin de grubun emri komutasını Mustafa Kemal Paşaya tevdi (teslim) ederek, İstanbul a dönmenizi rica ederim yazıyordu.
Mareşal Liman Von Sanders, bu emri aldıktan sonra, Yıldırım Ordular Grubu Komutanlığını devretmek üzere, 7.Ordu Komutanı Mustafa Kemal Paşayı Adana ya davet etmiştir. Mustafa Kemal, hemen hareket ederek, 31 Ekim 1918 günü öğleden sonra Adana ya gelmiş, aynı gün Mareşal Liman Von Sanders ten komutayı teslim almıştır. Yıldırım Ordular Komutanlığını Sonuç olarak, devlet fiilen çökmüş, hukuki varlığı da galip devletlerin arzu ve isteklerine bağlı kalarak barış konferansında çözüm tarzına bağlanacağı kararlaştırılmıştı.
Eroğlu, Türk İnkılâp Tarihi, Yeniden Düzenlenmiş, Genişletilmiş, Yeni Baskı, s.92. Medeni Bilgiler ve Mustafa Kemal in El Yazıları kitabında bu konu şöyle ifade edilmiştir: Umumi harpten sonra, imza edilen Mütarekename neticesinde ülkemizin büyük bir kısmı elden gittikten başka bugünkü vatanımızın mühim parçaları da düşman orduları tarafından işgal edilmişti. Ordumuzun silahları ve cephanesi ecnebiler tarafından toplanarak memleket dışına sevk ediliyor ve denize atılıyordu.
Galip Devletlerin teklif ettikleri yeni muahedeye göre, (Sevr) 19.asır diplomasisinin Şark Meselesi adını verdiği haile (korkunç), artık kapanıyor, kökleri en eski beşeriyet tarihinin derinliklerinde bulunan Türk Milleti nin son ve tek müstakil devleti (Osmanlı Devleti) yıkılıyordu Afetinan, Medeni Bilgiler ve Mustafa Kemal Atatürk ün El Yazıları, 3.b., Ankara, Türk Tarih Kurumu (TTK) Yayınları, 1998, s Tuncoku, a.g.e., s.34; Necati Çankaya, Atatürk ün Hayatı, Konuşmaları ve Yurt Gezileri, Ankara, Tifduruk Matbaası, 1995, s.22; Nedim, a.g.e., s.160; Aydemir, Tek Adam, c.i, s.301; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s.55; Kinross, a.g.e., s Mustafa Kemal, Mareşal Liman Von Sanders le ilgili hatıra defterine şöyle yazmıştır : Liman Von Sanders alışmış olduğu terbiye ve nezaketle fakat çok hazin bir dille bana şu kısa cümleleri söyleyerek, komutayı terk ve teslim etti: Ekselans, siz muharebe cephelerinde, Arıburnu nda, Anafartalar da çok yakından tanıdığım komutansınız.
Aramızda gerçi bazı olaylar oldu. Fakat nihayet bunlar bizi birbirimize daha iyi tanıtmış oldular. Kalpten dost olduğumuzu sanırım. Bugün Türkiye yi terke zorlanırken emrim altındaki orduları, Türkiye ye ilk geldiğim zamandan beri takdir ettiğim bir komutana veriyorum. Bu genel felaket içinde bedbahtlık duymamak mümkün değildir. Ben yalnız bir şeyle teselli buluyorum. Komutayı size terk ve tevdi etmek! Bu dakikadan itibaren emir sizindir. Ben sizin misafirinizim. Şükrü Tezer, Atatürk ün Hatıra Defteri, 3.b., Ankara, Türk Tarih Kurumu (TTK) Yayınları, 1995, s.171, 173; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.iv, Ks.2, Sina- Filistin Cephesi, s.731; Karal, a.g.e., c.ix, s.539; Vamık D. Volkan VE Norman Itkowitz, Ölümsüz Atatürk, Ankara, Basğlam Yayınları, 1998, s.152; Sedat Doğruer, Yıldırımın Akibeti, İstanbul, Askeri Basımevi, s.296; Yılmaz Çetiner, Son Padişah Vahdettin, 2.b., İstanbul, Milliyet Yayınları, 1993, s.27; Falih Rıfkı Atay ve Mahmut Soydan, Atatürk ün Anıları, 373
Mustafa Kemal in Suriye Hududu na Tepkisi Ahmet İzzet Paşanın, Liman Von Sanders e gönderdiği mesajda: Yıldırım Ordular Grubu Komutanlığının mıntıkasında (bölgesinde) bulunan bilumum Alman kıtaatıyla münferiden memur Alman subay ve erlerinin derhal İstanbul a sevk ve iadelerini sizden rica ederim. Bundan maada(başka) sizin de grubun emri komutasını Mustafa Kemal Paşaya tevdi (teslim) ederek, İstanbul a dönmenizi rica ederim yazıyordu.
Mareşal Liman Von Sanders, bu emri aldıktan sonra, Yıldırım Ordular Grubu Komutanlığını devretmek üzere, 7.Ordu Komutanı Mustafa Kemal Paşayı Adana ya davet etmiştir. Mustafa Kemal, hemen hareket ederek, 31 Ekim 1918 günü öğleden sonra Adana ya gelmiş, aynı gün Mareşal Liman Von Sanders ten komutayı teslim almıştır. Yıldırım Ordular Komutanlığını Sonuç olarak, devlet fiilen çökmüş, hukuki varlığı da galip devletlerin arzu ve isteklerine bağlı kalarak barış konferansında çözüm tarzına bağlanacağı kararlaştırılmıştı.
Eroğlu, Türk İnkılâp Tarihi, Yeniden Düzenlenmiş, Genişletilmiş, Yeni Baskı, s.92. Medeni Bilgiler ve Mustafa Kemal in El Yazıları kitabında bu konu şöyle ifade edilmiştir: Umumi harpten sonra, imza edilen Mütarekename neticesinde ülkemizin büyük bir kısmı elden gittikten başka bugünkü vatanımızın mühim parçaları da düşman orduları tarafından işgal edilmişti. Ordumuzun silahları ve cephanesi ecnebiler tarafından toplanarak memleket dışına sevk ediliyor ve denize atılıyordu.
Galip Devletlerin teklif ettikleri yeni muahedeye göre, (Sevr) 19.asır diplomasisinin Şark Meselesi adını verdiği haile (korkunç), artık kapanıyor, kökleri en eski beşeriyet tarihinin derinliklerinde bulunan Türk Milleti nin son ve tek müstakil devleti (Osmanlı Devleti) yıkılıyordu Afetinan, Medeni Bilgiler ve Mustafa Kemal Atatürk ün El Yazıları, 3.b., Ankara, Türk Tarih Kurumu (TTK) Yayınları, 1998, s Tuncoku, a.g.e., s.34; Necati Çankaya, Atatürk ün Hayatı, Konuşmaları ve Yurt Gezileri, Ankara, Tifduruk Matbaası, 1995, s.22; Nedim, a.g.e., s.160; Aydemir, Tek Adam, c.i, s.301; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s.55; Kinross, a.g.e., s Mustafa Kemal, Mareşal Liman Von Sanders le ilgili hatıra defterine şöyle yazmıştır : Liman Von Sanders alışmış olduğu terbiye ve nezaketle fakat çok hazin bir dille bana şu kısa cümleleri söyleyerek, komutayı terk ve teslim etti: Ekselans, siz muharebe cephelerinde, Arıburnu nda, Anafartalar da çok yakından tanıdığım komutansınız.
Aramızda gerçi bazı olaylar oldu. Fakat nihayet bunlar bizi birbirimize daha iyi tanıtmış oldular. Kalpten dost olduğumuzu sanırım. Bugün Türkiye yi terke zorlanırken emrim altındaki orduları, Türkiye ye ilk geldiğim zamandan beri takdir ettiğim bir komutana veriyorum. Bu genel felaket içinde bedbahtlık duymamak mümkün değildir. Ben yalnız bir şeyle teselli buluyorum. Komutayı size terk ve tevdi etmek! Bu dakikadan itibaren emir sizindir. Ben sizin misafirinizim. Şükrü Tezer, Atatürk ün Hatıra Defteri, 3.b., Ankara, Türk Tarih Kurumu (TTK) Yayınları, 1995, s.171, 173; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.iv, Ks.2, Sina- Filistin Cephesi, s.731; Karal, a.g.e., c.ix, s.539; Vamık D. Volkan VE Norman Itkowitz, Ölümsüz Atatürk, Ankara, Basğlam Yayınları, 1998, s.152; Sedat Doğruer, Yıldırımın Akibeti, İstanbul, Askeri Basımevi, s.296; Yılmaz Çetiner, Son Padişah Vahdettin, 2.b., İstanbul, Milliyet Yayınları, 1993, s.27; Falih Rıfkı Atay ve Mahmut Soydan, Atatürk ün Anıları, 373
CEMAL KEMAL Mustafa Kemal Paşaya devreden Mareşal Liman Von Sanders, birliklerine gönderdiği veda mesajında duygularını şöyle ifade etmiştir: Yıldırım Ordular Grubunun emir ve komutasını, bugünden itibaren iftiharla dolu birçok muharebelerde temayüz etmiş bulunan Mustafa Kemal Paşaya bırakıyorum. Bu münasebetle emir ve komutam altında değerli hizmetler ifa etmiş bulunan bütün subay, memur ve erlere kalbimden kopan en samimi şükranlarımı bildiririm. Beni Yıldırım Ordular Grubunun birçok subay ve erlerine çok kuvvetli bağlarla bağlayan Gelibolu iftihar günleriyle Anadolu kıyılarında yapılmış kahramanca girişimler, Dünya Tarihi nde ebede kadar unutulmaz hatıralar bırakacaktır Bu olaylar ben de, Türkiye nin kahraman evlatlarına dayanarak, büyük bir itimatla geleceğe hazırlanabileceği kanısını yaratmıştır. Asil Türk halkına, bağlaşıklarına gelecekte barış ve huzur dilerken, yıllarca süren muharebeler sonucu kanayan yaralarının iyileşmesini Tanrı nın lütfundan (hoşluk) niyaz (dua) ederken, bana tarihi günler yaşatan kahraman silah arkadaşlarımla mübarek (bereketli) Türk toprağına arzı veda eylerim. 21 Osmanlı İmparatorluğu nda kolordu, ordu ve ordular grubu komutanlıkları yapan Çanakkale Cephesi ni yöneten Mareşal Liman Von Sanders, Mustafa Kemal ile birlikte askerlik yaşamlarında ilk defa Filistin Cephesi nin son safhasında cereyan eden Nablus Meydan Muharebesi nde mağlup olmak üzereyken, bu meydan muharebesinin devamı olarak kabul edilen Halep kuzeyinde yapılan son muharebede düşmanı durdurmayı başarmışlardır. Mareşal Liman Von Sanders, son söz olarak: Askeri yönetim altında bulunan o zaman ki, Türkiye, kendi öz hedefleriyle maddi imkânlarını bağdaştırmasını beceremediği için, en büyük sorumluluğu taşır.almanya ysa, elindeki imkânlarla Türkiye nin neler yapabileceğini açıkça, serinkanlılıkla ve objektif (gerçekçi) olarak değerlendiremediği için kabahatlidir (suçludur) demiştir. 22 Mareşal Liman Von Sanders, Alman , Ankara, Olgaç Matbaası, 1982, ss.87-88; H.C. Armstrong, Bozkurt, Kemal Atatürk ün Yaşamı, 5.b., Çev, Gül Çağalı Güven, İstanbul, Arba Yayınları, 1997, s.76; Falih Rıfkı Atay, Çankaya-Atatürk ün Doğumundan Ölümüne Kadar- İstanbul, Pozitif Yayınları, 2004, s.124; Kinross, a.g.e., s Aydemir, Tek Adam, c.i, ss ; Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, s.115; Doğruer, a.g.e., s. 297; Liman Von Sanders, Türkiye de Beş Yıl, Çev. M.Şevki Yazman, Burçak Yayınevi, 1968, ss ; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.iv, Ks.2, Sina-Filistin Cephesi, ss ; Şefket Süreyya Aydemir, Makedonya dan Ortaasya ya, Enver Paşa,c.III, , İstanbul, Remzi Kitabevi, 1993, ss ; Brock, a.g.e., s Sanders, a.g.e., s.360. Kanal Harekatları ve Filistin Cephesi nde Gazze Muharebeleri nde Osmanlı birliklerine komutanlık yapan General Baron Von Kress, Von Kressenstein de Osmanlı Devleti nin Birinci Dünya Harbi ndeki durumunu Mareşal Liman
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ 375 subayları için verilen veda toplantısında, savaşın kendileri için bitmiş olduğu anlamına gelen konuşmasına karşılık Mustafa Kemal, Milli Mücadele yi başlatacağının emaresini vermiştir. 23 Mustafa Kemal, Mütareke emrini 31 Ekim 1918 günü aldığını ve ordulara tebliğ ettiğini Genelkurmay Başkanlığına bildirmiştir. Yıldırım Ordular Grubu Komutanı Mustafa Kemal, 2 ve 7.Ordu Komutanlıklarına gönderdiği ilk emirde : 7.Ordunun ileri hat ve keşif mıntıkasında bu geceden çıkarılacak sabit keşif kolları vasıtasıyla bölgeye hâkimiyetin teminini, keşif kollarımızın düşmanla yakın temastan kaçınmalarını, Reyhanîye ve Harin deki noktalarımızla İskenderun güney kıyısındaki gözetleme postalarının yerlerinde kalmalarını emretmiştir. 24 Yıldırım Ordular Grubunu, yeniden teşkilatlandıran Mustafa Kemal, Anadolu nun güneyinden yumuşak karnına yönelmiş bulunan tehdide karşı, Filistin Cephesi nin devamı olarak İtilaf Devletleri yle mücadeleyi sürdürmek istiyordu. 25 Yıldırım Ordular Grubunun mevcudunu kısa sürede Von Sanders e benzer şekilde şöyle değerlendirmiştir: Suriye ve Filistin Türkiye için kaybolmuştu. Fakat bu kayıp, bu memleketlerin savunmasına memur olan ve hemen dört sene müddetle her türlü mahrumiyetler içinde sayı ve malzeme itibariyle müthiş surette üstün bir düşmanla harikulade bir şecaat (yiğitlik, yüreklilik) ve mukavemetle dövüşen kıta ların kabahati değil, bilakis kendi harp gayelerini(amaçlarını), elinde bulunan harp vasıtalarıyla mütenasip (uygun) bir hale sokamayan Türk Başkomutanlığınındır. Çünkü, bu komutanlık, Arabistan harp sahnelerine kesilmeden gidecek nakil kabiliyeti fazla bir demiryolunun süratle inşasını icap ettiren bir enerjiyle takip ederek temin edememiş ve Mısır dan kendisini tehdit etmekte olan tehlikenin büyüklüğünü tam zamanında anlayamamıştır. Baron Kress Von Kressenstein, Türklerle Beraber Süveyş Kanalı na, Çev. Mazhar Besim Özalpsan, İstanbul, Askeri Matbaa, 1943, s Volkan, a.g.e., ss Bu konuşmanın Mareşal Liman Von Sanders le Mustafa Kemal arasında muhtemelen 31 Ekim 1918 de veda toplantısında geçtiği anlaşılmaktadır. Liman Von Sanders: Bizim için her şey bitti artık... demiş, Mustafa kemal Paşa: Savaş Müttefikler için bitmiş olabilir,ama bizi ilgilendiren savaş,istiklal Savaşımız yeni başlıyor!.. cevabını vermiştir. Çetiner, a.g.e., s.27; Kinross, a.g.e., s a.g.a., K.7, G.91, B Mustafa Kemal, sorumluluk bölgesinin savunulması hakkındaki düşüncesini hatıra defterine şöyle yazıyordu: Yıldırım Ordular Grubu Komutanlığını üzerime aldıktan sonra düşündüğüm esaslı noktalar şunlardı: Doğrudan doğruya elim altında bulunan kuvvetleri geçirdikleri bütün badirelere rağmen, işe yarar gerçek kuvvet haline getirmek, tensik etmek, teşkil etmek, takviye etmek. Hicaz Kuvvei Seferiyesi ni, Maan kuvvetlerini hiçte hesaba katmayı düşünmedim. Onların aslında tutsak olmaya mahkûm olduklarını iki yıl önce Cemal ve Enver Paşalara anlatmıştım. Musul yöresinde bulunan 6.Orduyu, faydalanılacak bir durumda görmek isterdim. Bu maksatla, bu ordunun komutanıyla (Ali İhsan Paşa)doğrudan doğruya muhabereye (iletişim, haberleşme) giriştim. İstanbul ve Çanakkale yöresinde bulunan kuvvetlere umut bağlamıyordum. Doğuda Azerbaycan ve İran da bulunan ordularla
CEMAL KEMAL kişiye çıkarmayı başarmıştı. O, azim ve iradesini yitirmemiş bir hükümetin, bu kuvvete ve milli kaynaklara dayanarak, müttefiklerimizden ayrı olarak gerekirse mücadeleye devam edebileceğini, daha uygun koşullarda bir barış antlaşması yapabileceğini düşünüyordu. Osmanlı Devleti nin demiryollarını savaş süresince büyük ölçüde Almanlar işletiyordu. Mustafa Kemal, birliklerin Anadolu dan lojistik desteğini sağlamak amacıyla, Almanlar ın ayrılışından sonra, demiryolu sistemini işletmek üzere teşkilat kurulmasını da sağlamıştı. 26 Mondros Mütarekesi nin şartları, Anadolu nun merkezine giden ilerleme mihverinin açılması ve işgali anlamını taşıyordu. Bu tehlikenin farkına varan Mustafa Kemal, Mütareke de yazılı Toros ve Amanos Tünelleri nin statüsü hakkında Sadrazam Ahmet İzzet Paşaya:...Toros Tünelleri denilen tüneller, en son açılan iki tüneldir. İşgal edilecek yalnız bunlar mıdır? İşgalden maksat yalnız hattın işletilmesi midir? Yalnız muhafaza tertibatından mı ibaret kalacaktır? Toros Tünelleri ni tutacak işgal kuvvetinin miktarı nedir? Bunlar nereden gelecektir? Büsbütün ayrı bir grup teşkil eden Amanos Tünelleri de bu meyanda mıdır? sorularını yöneltmişti. 27 Mustafa Kemal, Mondros Mütarekesi nin Anadolu nun güneyinde meydana getirdiği tehditleri önlemeye çalışırken, İttihat ve Terakki iktidarının en güçlü kişileri ve Birinci Dünya Harbi süresince Osmanlı Devleti nin yöneticileri olan Enver, Talat ve Ahmet Cemal Paşalar, 2-3 Kasım 1918 gecesi bir Alman deniz altısıyla önce Rusya ya, oradan Almanya ya gitmek üzere İstanbul dan ayrılmışlardı. 28 Mustafa Kemal, hiçbir ilişkim ve temasım yoktu. Onlar için henüz bir şey düşünecek halde değildim. Aden kapısını zorlayan Sait Paşa Tümeninin mevcudiyetini bile hatırlamıyorum. Fakat her şeyden önce elimin altında bulunan 7 ve 2.Orduların istediğim biçimde takviyesi halinde, bütün felaketlere rağmen, Türk sesinin işittirilebileceği kanısındaydım. Bu yolda işe başladım, bana yardım eden ordu, kolordu komutanları ve kurmay arkadaşlarım benim bu düşünce ve görüşlerimi anlamış ve bana her ihtimale karşı yardım etmeye söz vermiş kişilerdi. Falih Rıfkı Atay, Mustafa Kemal in Mütareke Defteri, İstanbul, Sel Yayınları, 1955, ss.6-12; Çankaya, a.g.e., s.22; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.iv, Ks.2, Sina-Filistin Cephesi, ss ; Doğruer, a.g.e., s.298; Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi,c.V, 1918 Yılı Hareketleri, s.216; Atay, Atatürk ün Anıları, ss Gnkur. ATESE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.iv, Ks.2, Sina- Filistin Cephesi ss a.g.a., K.5, G.7, B.7-1; Atatürk, Atatürk ün Tamim,Telgraf ve Beyannameleri (ATTB), c.iv, Ankara, Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Yayınları, Türk Tarih Kurumu (TTK) Basımevi, 1991, ss Atatürk, Nutuk, 7.b., Ankara, Türk Dil Kurumu (TDK) Yayınları, Gnkur. Basımevi, 1981, s.1; J. Stanford Shaw, Ezel Kural Shaw, Osmanlı İmparatorluğu ve Modern Türkiye, c.ii, Çev. Mehmet Harmancı, İstanbul, E. Yayınları, 1983, s.398; Gotthard Jaeschke, Kurtuluş Savaşı İle İlgili İngiliz Belgeleri, 2.b., çev. Cemal Köprülü, Ankara, TTK Yayını, 1991, s.165; 376
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
Toros Tünelleri nin işgalinin, Adana nın ele geçirilmesinden sonra mümkün olabileceğini ve Anadolu nun güney kapısını açacağını çok iyi bildiğinden, Osmanlı Hükümeti ni uyarmak amacıyla bu bilgileri istemişti. Mustafa Kemal, Anadolu ya güneyden yönelen bu tehdide karşı aynı zamanda savunma hazırlıklarını artırmak amacıyla, 3 Kasım 1918 de 2 ve 7. Ordulara, Suriye vilayetinin hududu 29 ve Toros Tünelleri hakkında şu emri vermişti: Suriye hududu, Suriye vilayetinin kuzey hududu telakki edilmelidir. Bu hudut Lâzkiye kuzeyinden, Hanşenyun güneyinden geçerek doğuya uzanır. İskenderun, Antakya, Cebelseman, Kilis havalisinin, Türkler le meskûn olduğu ve Halep ahalisinin 3/4 ünün Arapça konuşur Türk olduğu, her vesileyle hatırda tutulmalı ve her davada bu husus ihdas edilmelidir(ortaya konulmalıdır). Mütareke şartlarının sarahat-ı kafiye (açıklık, uygunluk) olmadığından şerait-i mufassalanın (şarların ayrıntılı olarak) takdirine değin karaya bir kuvve-i işgaliye çıkartılması daima derpiş edilmelidir(göz önünde bulundurulmalıdır). Toros Tünelleri nin, İtilaf kıta ları tarafından, muhafaza edileceği muharrerdir (yazılıdır). Bu kıt anın nereden geleceği sarih (açık) değildir. Adana Hat Komutanı ve Müfettişliğini, bu tüneller İtilafçılar tarafından işgal edilse dahi, aynı zamanda onlarla beraber bizim askerin dahi kalmasının teminine çalışılacağından, tahtı (makamı) emrine verilen muhafız kıtaatı terhis edilmeyecek, en genç efrattan, mesela ( ) Volkan, a.g.e., s.153, Kressenstein, a.g.e., s.201; Akşin, a.g.e., c.i, s.64; Çetiner, a.g.e., ss.31-34; Tezer, a.g.e., s.171; Winstone, a.g.e.,s.75; Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, ss ; Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, s.213; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.iv, Ks.2, Sina-Filistin Cephesi, s.743; Enver Paşanın eşi Naciye Sultan olayı şöyle anlatmaktadır: Harp bitti. Kocam arkadaşlarıyla memleketi terke karar verdiler. Enver, memleket dışında daha faydalı olacağını sanıyordu. Sulhtan sonra tekrar geleceğim diyordu. Bana da beraber gelmemi söyledi. Fakat çocuğumu bırakamadım. Mahpeyker kızım, henüz bir yaşındaydı. İkinci çocuğuma (Türkan) gebeydim. Ama bunu henüz bilmiyordum. Enver, yalının önünden bir motorla gemiye gitti. Talat, Cemal Paşalarla, Dr.Nazım, Dr. Bahaettin, Şakir, Azmi, Bedri, Canpolat (? ) Beyler beraberdiler. Bir Alman harp gemisine binerek Odesa ya gittiler... Aydemir, Makedonya dan Ortaasya ya Enver Paşa, c.iii, s.494. Şefket Süreyya Aydemir e göre: Enver, Talat ve Ahmet Cemal Paşalarla, Beyrut Valisi Azmi, Eski Polis Müdürü Bedri, Dr.Nazım, Dr.Bahaettin Şakir ve Cemal Azmi 8-9 Kasım 1918 gecesi Bir Alman deniz altısıyla İstanbul dan Karadeniz e açılmışlardı. Aydemir, Makedonya dan Ortaasya ya Enver Paşa, c.iii, ss O zaman merkezi Şam olan ve kuzeydeki Halep vilayetiyle hududu, Lazkiye nin hemen kuzeyinden doğuya doğru uzanan hatta dayanan Şam vilayetine, Suriye vilayeti denirdi. Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s
Toros Tünelleri nin işgalinin, Adana nın ele geçirilmesinden sonra mümkün olabileceğini ve Anadolu nun güney kapısını açacağını çok iyi bildiğinden, Osmanlı Hükümeti ni uyarmak amacıyla bu bilgileri istemişti. Mustafa Kemal, Anadolu ya güneyden yönelen bu tehdide karşı aynı zamanda savunma hazırlıklarını artırmak amacıyla, 3 Kasım 1918 de 2 ve 7. Ordulara, Suriye vilayetinin hududu 29 ve Toros Tünelleri hakkında şu emri vermişti: Suriye hududu, Suriye vilayetinin kuzey hududu telakki edilmelidir. Bu hudut Lâzkiye kuzeyinden, Hanşenyun güneyinden geçerek doğuya uzanır. İskenderun, Antakya, Cebelseman, Kilis havalisinin, Türkler le meskûn olduğu ve Halep ahalisinin 3/4 ünün Arapça konuşur Türk olduğu, her vesileyle hatırda tutulmalı ve her davada bu husus ihdas edilmelidir(ortaya konulmalıdır). Mütareke şartlarının sarahat-ı kafiye (açıklık, uygunluk) olmadığından şerait-i mufassalanın (şarların ayrıntılı olarak) takdirine değin karaya bir kuvve-i işgaliye çıkartılması daima derpiş edilmelidir(göz önünde bulundurulmalıdır). Toros Tünelleri nin, İtilaf kıta ları tarafından, muhafaza edileceği muharrerdir (yazılıdır). Bu kıt anın nereden geleceği sarih (açık) değildir. Adana Hat Komutanı ve Müfettişliğini, bu tüneller İtilafçılar tarafından işgal edilse dahi, aynı zamanda onlarla beraber bizim askerin dahi kalmasının teminine çalışılacağından, tahtı (makamı) emrine verilen muhafız kıtaatı terhis edilmeyecek, en genç efrattan, mesela ( ) Volkan, a.g.e., s.153, Kressenstein, a.g.e., s.201; Akşin, a.g.e., c.i, s.64; Çetiner, a.g.e., ss.31-34; Tezer, a.g.e., s.171; Winstone, a.g.e.,s.75; Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, ss ; Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, s.213; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.iv, Ks.2, Sina-Filistin Cephesi, s.743; Enver Paşanın eşi Naciye Sultan olayı şöyle anlatmaktadır: Harp bitti. Kocam arkadaşlarıyla memleketi terke karar verdiler. Enver, memleket dışında daha faydalı olacağını sanıyordu. Sulhtan sonra tekrar geleceğim diyordu. Bana da beraber gelmemi söyledi. Fakat çocuğumu bırakamadım. Mahpeyker kızım, henüz bir yaşındaydı. İkinci çocuğuma (Türkan) gebeydim. Ama bunu henüz bilmiyordum. Enver, yalının önünden bir motorla gemiye gitti. Talat, Cemal Paşalarla, Dr.Nazım, Dr. Bahaettin, Şakir, Azmi, Bedri, Canpolat (? ) Beyler beraberdiler. Bir Alman harp gemisine binerek Odesa ya gittiler... Aydemir, Makedonya dan Ortaasya ya Enver Paşa, c.iii, s.494. Şefket Süreyya Aydemir e göre: Enver, Talat ve Ahmet Cemal Paşalarla, Beyrut Valisi Azmi, Eski Polis Müdürü Bedri, Dr.Nazım, Dr.Bahaettin Şakir ve Cemal Azmi 8-9 Kasım 1918 gecesi Bir Alman deniz altısıyla İstanbul dan Karadeniz e açılmışlardı. Aydemir, Makedonya dan Ortaasya ya Enver Paşa, c.iii, ss O zaman merkezi Şam olan ve kuzeydeki Halep vilayetiyle hududu, Lazkiye nin hemen kuzeyinden doğuya doğru uzanan hatta dayanan Şam vilayetine, Suriye vilayeti denirdi. Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s
CEMAL KEMAL doğumlulardan, iyi zabitan kumandasında, iyi kıta lar teşkiline çalışılmalı ve şimdiden vazifeleri hakkında vazıh(açık) talimatlar verilmelidir Harbiye Nezareti ne aynı gün şifreli telgraf çeken Mustafa Kemal, Mondros Mütarekesi nin 16.maddesinde yazılı Kilikya hududunun açıklığa kavuşturulmasını istiyordu: Suriye ile terk ettiğimiz ve bizimle irtibatı olan hiçbir kıt a yoktur. Hicaz da bir Kuvvei Seferiyemiz (savaş kuvveti) vardır. Onunla telsizle dahi irtibat halinde değiliz, Kilikya havalisinin Adana vilayetinin bir kısm-ı mühimini (önemli bir parçasını) ihtiva ettiği (kapsadığı) malumsa(doğruysa) da hududu meçhuldür(bilinmeyen, belli değildir). Bunun tasrihi (açık açık anlatılması) icap eder(gerekir) 31 İngilizler, Mekke Emiri Şerif Hüseyin le yazışmalarında Adana adını kullandıkları halde, Mondros Mütarekesi nde Kilikya adını yazmışlardır. İngilizler in elindeki tarihi atlasta Kilikya nın hududu, Maraş kuzeyinden geçiyordu. Mustafa Kemal, İngilizler in bu oyununu fark eder ve Hükümet in dikkatini çeker. 32 Ahmet İzzet Paşa, 4 Kasım 1918 de Toros ve Amanos Tünelleri, 5 Kasım 1918 de Kilikya ile ilgili sorularına şu cevapları verir: Mütareke metninde yalnız Toros Tünelleri gösterilmiştir. Eğer, İngilizler Amanos Tünelleri ni de işgal etmek isterlerse, Mütareke metninde Toros un gösterildiğini, bahisle, Amanos un işgal edilmemesinde ısrar ve keyfiyeti genel karargâha işar edilir (yazı ile bildirilir). İşgal kuvvetlerinin nereden geldiği ve miktarı İngiliz Komutanlığı tarafından bildirilir Atatürk ün Tamim, Telgraf ve Beyannameleri (ATTB), ss.16-17; Hacettepe Üniversitesi, a.g.e., ss Mustafa Kemal in, bu emri verdiği 3 Kasım 1918 de The New York Times Gazetesi nde Türkler hakkında şu yazı yayımlanmıştır: Türkler, katliam ve yaymaya dayanan hakimiyetlerinin sonsuza kadar sürmeyeceğini bildiklerinden ve kendilerini savunma yönünden en emin bölge olarak güneyi gördüklerinden, Şam elden giderse (1 Ekim 1918 de gitmişti) bizde biteriz anlamına gelen bir sözü söylemişlerdir. Bu gelişmelerden sonra dünyanın en verimli bölgelerinden birini 500 yıldır işgal ederek bu bölgelere katliam ve yağmadan başka hiçbir şey yapmayan bu vahşi insanlara kimsenin yardım elini uzatacağını sanmıyoruz. Böyle bir yardıma kalkışan kimse yanlış ata oynamış olacaktır. Zira Türkler in dünya siyaset tarihindeki sayfaları kapanmak üzeredir. Sinan Meydan, Atatürk ile Allah Arasında, 2.b., İstanbul, İnkılap Kitabevi Yayınları, 2009, s K.5, G.7, B.7-1;7-2; Atatürk, Atatürk ün Tamim, Telgraf ve Beyannameleri, s Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s.65. Kilikya tarihi adı genellikle, Anadolu nun güneyinde Adana, İçel (Mersin) illeriyle, Konya güneyini ve Antalya doğusunu kapsardı. Fransız Albayı E.Bremond La Cilicie en adlı eserinde Kilikya terimini: Toros, Amanas ve Akdeniz arasında ve bunları kapsayan bir üçgen olarak belirtmiştir. Cebecioğlu, a.g.e., s a.g.a., K.5, G.12, B Osmanlı Heyeti, Mondros Mütarekesi ni imzalarken, Boğazlar hariç olmak üzere, Osmanlı topraklarının işgal edilmeyeceğini ve ateşkesin imza
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
Suriye deki garnizonların teslimi maddesi ihtiyaten(ilersini düşünerek) yazılmıştır. Herhalde bu anda cephede bulunan kıta ların terhisi mevzu bahis değildir. Suriye de terk edilmiş bir kıt a olmadığından, bu maddenin Yıldırım Grubuna şümulü (kaplama) yoktur. Şimdiye kadar Yıldırım Grubu emrinde bulunan Hicaz Seferi Kuvvetine ve Birinci Mürettep Kuvvete (Maan havalisindeki kıt a) Mütareke nin kendilerine ait maddesi hakkında, Yıldırım Grubu Komutanlığı tarafından emir verilmelidir...kilikya nın hududu, icap ederse bildirilecektir. 34 Kafkas Cephesi nde Mustafa Kemal in 2.Ordu Komutanlığını yapan ve bu görevi ona teslim eden Ahmet İzzet Paşa, çok ihtiyatlı bir düşünce yapısına sahipti. O nun İngilizler le savaşı sürdürmek istemesinden korkuyordu. Mustafa Kemal, ikna olmayınca, 5 Kasım 1918 de, Sadrazam Ahmet İzzet Paşaya şu telgrafı çekiyordu:...toros Tünelleri işgal kuvvetlerinin miktarı, İngiliz Komutanlığı tarafından bildirilir buyruluyor. Bu kuvvet mesela, icabında Anadolu yu kendi egemenliği altına geçirecek derecede dahi olsa müsaade edilecek midir?..garnizonların teslimi maddesi ihtiyaten yazılmış maddedir buyruluyor ve müteakip cümlelerle, cephelerde bulunan kıt aların bu hususla alakası olmayacağı izah ediliyor. Acizlerinin telakkiyatıma (anlayışıma) göre, bu maddenin İngilizler tarafından bizi iğfal (aldatma) için yazdırılmış olduğuna, Osmanlı murahhaslarının (delegelerinin) imza ettikleri Mütareke şartlarının taraflarca başka başka telakki (görüş, değerlendirme) edildiğine şüphe kalmamıştır...pek ciddi ve samimi surtelâkkiyet ve tefehhümatı (anlamalarını) izale (giderecek) edecek tedbirler alınmadıkça, orduları terhis edecek ve İngilizler in her dediklerine boyun eğecek olursak, ihtirasatın (aşırı istek duyma) önüne geçmeye imkân olmayacaktır. 35 Ahmet İzzet Paşanın, Mondros Mütarekesi nin 10.maddesindeki Toros Tüneli yle 16.maddesindeki Kilikya bölgesinin hududu hakkında verdiği cevaplardan, Mustafa Kemal in ikna olmadığı anlaşılmaktadır. Ahmet İzzet Paşa, İngilizler in gerçek niyet ve maksadını uygun şekilde değerlendirememiş, Mustafa Kemal e oyalayıcı cevaplar vererek, Osmanlı İmparatorluğu nun çıkarlarını adeta göz ardı edercesine Rauf Beyin Amiral Calthrope un sözlerine güvenerek imzaladığı Mondros Mütarekesi nin şartlarını yorumlamakta yanılmıştır. Ancak, Mustafa Kemal in endişe duyduğu bütün konular, kısa zamanda İngilizler tarafından uygulama alanına tarihindeki ileri hatlarımızın, mütareke hattı ( yani ülke sınırı) olarak kabul edileceğini ümit etmekteydi. Tuncoku, a.g.e., s a.g.a., K.5, G.14, B a.g.a., K.5, G.14, B.14-2; Atatürk, Atatürk ün Tamim Telgraf ve Beyannameleri, ss.18-19; Volkan, a.g.e., Çetiner, a.g.e., s.28; Atay, Çankaya, 159; Kinross, a.g.e., s
Suriye deki garnizonların teslimi maddesi ihtiyaten(ilersini düşünerek) yazılmıştır. Herhalde bu anda cephede bulunan kıta ların terhisi mevzu bahis değildir. Suriye de terk edilmiş bir kıt a olmadığından, bu maddenin Yıldırım Grubuna şümulü (kaplama) yoktur. Şimdiye kadar Yıldırım Grubu emrinde bulunan Hicaz Seferi Kuvvetine ve Birinci Mürettep Kuvvete (Maan havalisindeki kıt a) Mütareke nin kendilerine ait maddesi hakkında, Yıldırım Grubu Komutanlığı tarafından emir verilmelidir...kilikya nın hududu, icap ederse bildirilecektir. 34 Kafkas Cephesi nde Mustafa Kemal in 2.Ordu Komutanlığını yapan ve bu görevi ona teslim eden Ahmet İzzet Paşa, çok ihtiyatlı bir düşünce yapısına sahipti. O nun İngilizler le savaşı sürdürmek istemesinden korkuyordu. Mustafa Kemal, ikna olmayınca, 5 Kasım 1918 de, Sadrazam Ahmet İzzet Paşaya şu telgrafı çekiyordu:...toros Tünelleri işgal kuvvetlerinin miktarı, İngiliz Komutanlığı tarafından bildirilir buyruluyor. Bu kuvvet mesela, icabında Anadolu yu kendi egemenliği altına geçirecek derecede dahi olsa müsaade edilecek midir?..garnizonların teslimi maddesi ihtiyaten yazılmış maddedir buyruluyor ve müteakip cümlelerle, cephelerde bulunan kıt aların bu hususla alakası olmayacağı izah ediliyor. Acizlerinin telakkiyatıma (anlayışıma) göre, bu maddenin İngilizler tarafından bizi iğfal (aldatma) için yazdırılmış olduğuna, Osmanlı murahhaslarının (delegelerinin) imza ettikleri Mütareke şartlarının taraflarca başka başka telakki (görüş, değerlendirme) edildiğine şüphe kalmamıştır...pek ciddi ve samimi surtelâkkiyet ve tefehhümatı (anlamalarını) izale (giderecek) edecek tedbirler alınmadıkça, orduları terhis edecek ve İngilizler in her dediklerine boyun eğecek olursak, ihtirasatın (aşırı istek duyma) önüne geçmeye imkân olmayacaktır. 35 Ahmet İzzet Paşanın, Mondros Mütarekesi nin 10.maddesindeki Toros Tüneli yle 16.maddesindeki Kilikya bölgesinin hududu hakkında verdiği cevaplardan, Mustafa Kemal in ikna olmadığı anlaşılmaktadır. Ahmet İzzet Paşa, İngilizler in gerçek niyet ve maksadını uygun şekilde değerlendirememiş, Mustafa Kemal e oyalayıcı cevaplar vererek, Osmanlı İmparatorluğu nun çıkarlarını adeta göz ardı edercesine Rauf Beyin Amiral Calthrope un sözlerine güvenerek imzaladığı Mondros Mütarekesi nin şartlarını yorumlamakta yanılmıştır. Ancak, Mustafa Kemal in endişe duyduğu bütün konular, kısa zamanda İngilizler tarafından uygulama alanına tarihindeki ileri hatlarımızın, mütareke hattı ( yani ülke sınırı) olarak kabul edileceğini ümit etmekteydi. Tuncoku, a.g.e., s a.g.a., K.5, G.14, B a.g.a., K.5, G.14, B.14-2; Atatürk, Atatürk ün Tamim Telgraf ve Beyannameleri, ss.18-19; Volkan, a.g.e., Çetiner, a.g.e., s.28; Atay, Çankaya, 159; Kinross, a.g.e., s
CEMAL KEMAL konulmaya başlayacaktır. Akdeniz Filosu Komutanı Amiral Calthrope, ülkesi adına Rauf Beyi (Orbay) ikna ettiği teminatlarla sanki ileride uygulanacak İngiliz planının emarelerini de vermiştir Mustafa Kemal in İskenderun un İşgaline Tepkisi İskenderun, Hatay (Antakya) ın güneyinde bulunan İngiliz birliklerinin Kilikya (Adana) ya intikalini sağlayacak, en kısa güzergâh üzerinde bulunuyordu. Mustafa Kemal in Mondros Mütarekesi şartları hakkındaki endişeleri, İskenderun üzerinde de görülmüştür. Bir Fransız torpidosu komutanı, 3 Kasım 1918 de İskenderun Limanı na gelerek, Mondros Mütarekesi nin 2.maddesi gereğince, torpilleri tarayacağını ve şehre bir müfreze çıkaracağını söylemiş, Liman Reisi Hakkı Bey, durumu Mustafa Kemal e bildirmiştir. 37 Mustafa Kemal, bu isteği, Sadrazam Ahmet İzzet Paşaya şöyle rapor etmiştir: Mütareke şartlarının 2.maddesinin harfiyen (aynen) tatbiki tabiyse (gerekiyorsa) de, bu münasebetle karaya asker çıkarılmasına dair Mütareke de bir kayıt bulunmadığından müsaade edilmemiştir. 38 Sadrazam Ahmet İzzet Paşa, bunun üzerine 3 Kasım 1918 de, uygulanacak hareket tarzı hakkında:...şayet şehre ısrar ve cebren (zorla) girmeye kalkarlarsa, üzerimize ateş etseler dahi, tarafımızdan katiyen ateş edilmeyerek şehre girmelerine müsaade edilecek ve derhal durum İngiliz Başkomutanlığı nezdinde protesto edilecektir cevabını 36 Mondros Mütarekesi zabıtlarına göre: İngiliz Heyeti Başkanı Amiral Calthrope, Rauf Beye (Orbay) Mondros Mütarekesi ni imzaladığı takdirde aşağıdaki hususların teminatını vermiş bulunuyordu: 1) İstihkâmların İngiliz ve Fransız askerlerinin dışında başkaları tarafından işgal edilmemeleri, bir miktar Türk askerinin de kalması, Yunan askerlerinin İstanbul ve İzmir e girişlerinden sakınılması. 2) Müttefikler esirlerinin İstanbul a toplanmayıp, yakın mahallerdeki İtilaf komutanlarına teslimi. 3) Müttefikler tebaasının can ve malları muhafaza edildikçe, İstanbul un işgal edilmeyeceği. 4)Araplar tarafından kuşatılan Türk garnizonlarının İngiliz komutanları tarafından teslim alınacağı. 5) Altı vilayet (Van, Diyarbakır, Erzurum, Bitlis, Sivas ve Elazığ) hakkındaki maddenin (24.madde) gizli kalmasını, Ermenileri ayaklandırmamak bakımından faydalı bulan Amiral Calthrope, bunu Wilson Prensipleri ne uygun bulmadı. 6)Erzak ve Levazımın İtilaf subayları tarafından kontrol edilmesi. Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, s.214; Çetiner, a.g.e., s a.g.a., K.67, G.66, B a.g.a., K.67, G.66, B
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ vermişti. 39 Genelkurmay Başkanlığı Mustafa Kemal in endişelerini hala anlamamış olacak ki, 5 Kasım 1918 de İtilaf Kuvvetlerinin İskenderun Limanı yla Halep-İskenderun yolundan istifade etmelerini emretmiştir:...mütareke bir hayli mevaddı (maddeleri) tadil ederek, vaktin darlığına mebni(vaktin darlığından dolayı) bize yalnız şifaen (sözlü) izahat ve teminat verebilen İngiliz murahhasının (delegesinin) bu centilmenliğine mukabil bir cemile (yaranmış) olmak ve Yunanistan ın saha-ı faaliyete (etkinlik alanına) çıkarılmamasını temin ve teshil etmek (Kolaylaştırmamak) üzere, İskenderun Limanı ndan İngilizler in erzak vesaire nakliyatı hususunda istifade ve İskenderun-Halep yolunu tamir edebilmelerine müsaade ettim ve Amirale de yazdım. Bundan ordunun vaziyetince de bir mahzur (sakınca) görmüyorum. Bu limandan ve yoldan istifadelerini temin etmekle İskenderun Limanı ve şehri gene bizde kalacak, hükümet-i askeriye (askeri hükümet) ve mülkiyemiz (memur), hülasa her şeyimiz yine yerlerinde bulunacak, onlar yalnız istifade edeceklerdir. Keyfiyetin (durumun) taraf-ı âlinizden (yüksek,yüce tarafınızdan) İngiliz Suriye Ordusu Komutanlığına iblağı (ulaştırılma, duyurma) mütemennadır(istenendir). 40 İngilizler in İskenderun u ve İskenderun-Halep yolunu işgal etmeleri halinde, Halep kuzeyindeki birliklerimizin Anadolu yla irtibatı kesilmiş olacaktı. Mustafa Kemal, 5 Kasım 1918 de, 7.Ordu Komutanlığına:...İgilizler in çeşitli bahanelerle İskenderun a asker çıkararak, 7.Ordu kıta larını zor duruma sokmak istediklerini anladığını, buna meydan vermemek üzere, 20.Kolordunun harekâtı son buluncaya kadar 3.Kolordunun, İngilizler in İskenderun a kuvvet çıkarmasına, gerekirse ateşle mani olunmasını ve 7.Ordu Karargâhının hemen Adana ya intikal etmesini bildirmiştir. 41 Mustafa Kemal, Mondros Mütarekesi şartlarını 39 a.g.a., K.67, G.66, B a.g.a., K.67, G.70, B.70-1; Atay, Çankaya, ss ; Kinross, a.g.e., s Brock, a.g.e., s.227. Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s.75.yıldırım Ordular Grubu Komutanı Mustafa Kemal Paşa, daha sonra Ahmet Sedat Paşanın (Sedat Doğruer)Yıldırımın Akıbeti adlı kitabını titizlikle incelemiş, 305 ve 306. sayfalarında: İngilizler in, Halep yöresindeki Ordularını beslemek için, İskenderun dan yararlanmak istediklerini belirten Sadaret (İstanbul Hükümeti) emrine karşılık, İskenderun a hangi neden ve bahaneyle asker çıkarılmasına girişecek İngilizler e, ateşle karşılık verilmesini emrettim! yazılmış olan sayfa boşluğuna hain notunu düşmüş, 193, 194, 196, 197, 200, 201, 204, 206, 215, 244, 245, 279, , 307 ve 308.sayfalarda da özel işaretler kullanmıştır. Gürbüz D.Tüfekçi, Atatürk ün Okuduğu Kitaplar, Özel İşaretleri, Uyarıları ve Düştüğü Notlar ile, Ankara, Türkiye İş Bankası Yayınları, 1983,ss Mustafa Kemal, Ekim 1919 da İstanbul Hükümeti adına görüşeceği Ahmet İzzet ve Salih Paşalara oldukça anlamlı ifadeler kullanacak, hatta onları tanımadığını ifade ederek, kendilerini uygulatmadan birliklerini elinde bulundurmak istiyordu.
20.Kolordu büyük kısmı gece yürüyüşle Antakya-Der el cemal-ahtarin hattından geri alınarak, Katma ve Subaşı bölgesinde toplanmış, 7.Ordunun gerisinin kesilerek imha veya esir edilmesi ihtimali ortadan kalkmış, Yıldırım Ordular Gurubunun gerisi Anadolu ya dayanarak emniyete alınmıştır. Mustafa Kemal, 6 Kasım 1918 de Mondros Mütarekesi şartlarında açık olarak belirtilmediği halde, İtilaf Devletleri nin istekleri, Ahmet İzzet Paşanın bu istekleri kabul etme eğilimi karşısında, düşüncelerini şöyle rapor etmiştir:...iskenderun a her ne sebep ve bahane ile asker çıkarmaya teşebbüs edecek İngilizler e ateşle karşı konmasını ve 7.Orduya hâlihazır bulunulan hatta gayet zayıf bir ileri karakol tertibatı bırakarak, büyük kısmı Katma- İslâhiye istikametine hareketle Kilikya hududuna girmesini emrettim. İngilizler in kandırıcı muamele, teklif ve hareketlerini İngilizler den ziyade muhik (haklı) ve nazik gösterecek ve buna mukabil cemile (yaranma) ibrazımı (gösterme) mutazammın olacak (kapsayacak, yüklenecek) emirleri tatbik etmeye yaradılışım elvermediğinden, hâlbuki Başkomutanlık Genelkurmay Başkanlığının düşünceleri doğrultusunda hareket edemediği takdirde birçok töhmet altında kalacağım tabii olduğundan, komutayı hemen teslim etmek üzere, yerime tayin edeceğiniz zata ivedi tebliğini hassaten(bilhassa) istirham (merhamet dileme, yalvarma) eylerim. 42 Sadrazam Ahmet İzzet Paşa ile Yıldırım Orduları Grubu Komutanı Mustafa Kemal arasında cereyan eden oldukça sert ifadelerin kullanıldığı bu yazışmalardan sonra, Genelkurmay Başkanlığı, Yıldırım Ordular Grubu ve 2.Ordu Komutanlığının lağvedilerek, 7.Ordu Komutanlığının doğrudan Genel Karargâha bağlanmasını istiyordu. Buna karşılık, Mustafa Kemal, 2 ve 7.Ordu Karargâhlarının lağvedilerek, kolorduların doğrudan Grup Komutanlığına bağlanmasını ve Yıldırım Ordular Grubu unvanının Yıldırım Grubu şeklinde değiştirilmesini teklif ediyordu. 43 Mustafa Kemal: Halen, emrime verilmiş olan kıta ların işlerindeki selameti düşünerek, yeni teşkilat hakkındaki nezaret emrini tatbikte mazurum (özrü olan), 3 Kasım 1918 tarihli maruzatım veçhiyle Yıldırım Grubu ismi altında teşkilatın tatbikine müsaade buyrulmadığı takdirde, sizin isteklerinize uyan teşkilatı uygulayacak komutanın tensip (uygun) buyuracağınız zata(kişiye) verilmesini istirham eylerim diyordu.. 44 Ahmet İzzet Paşa:...Grubun lağv emri tatbik edilecektir. Alıkonması uygun Ankara ya götürecektir. Geniş bilgi için bk. Refik Turan ve diğerleri, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, Ankara, Siyasal Kitabevi, 1999, ss a.g.a., K.67, G.70, B.70-2; Atatürk, Atatürk ün Tamim,Telgraf ve Beyannameleri, ss.19-20; Atay, Çankaya, s.160; Kinross, a.g.e., s Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s a.g.e., s
20.Kolordu büyük kısmı gece yürüyüşle Antakya-Der el cemal-ahtarin hattından geri alınarak, Katma ve Subaşı bölgesinde toplanmış, 7.Ordunun gerisinin kesilerek imha veya esir edilmesi ihtimali ortadan kalkmış, Yıldırım Ordular Gurubunun gerisi Anadolu ya dayanarak emniyete alınmıştır. Mustafa Kemal, 6 Kasım 1918 de Mondros Mütarekesi şartlarında açık olarak belirtilmediği halde, İtilaf Devletleri nin istekleri, Ahmet İzzet Paşanın bu istekleri kabul etme eğilimi karşısında, düşüncelerini şöyle rapor etmiştir:...iskenderun a her ne sebep ve bahane ile asker çıkarmaya teşebbüs edecek İngilizler e ateşle karşı konmasını ve 7.Orduya hâlihazır bulunulan hatta gayet zayıf bir ileri karakol tertibatı bırakarak, büyük kısmı Katma- İslâhiye istikametine hareketle Kilikya hududuna girmesini emrettim. İngilizler in kandırıcı muamele, teklif ve hareketlerini İngilizler den ziyade muhik (haklı) ve nazik gösterecek ve buna mukabil cemile (yaranma) ibrazımı (gösterme) mutazammın olacak (kapsayacak, yüklenecek) emirleri tatbik etmeye yaradılışım elvermediğinden, hâlbuki Başkomutanlık Genelkurmay Başkanlığının düşünceleri doğrultusunda hareket edemediği takdirde birçok töhmet altında kalacağım tabii olduğundan, komutayı hemen teslim etmek üzere, yerime tayin edeceğiniz zata ivedi tebliğini hassaten(bilhassa) istirham (merhamet dileme, yalvarma) eylerim. 42 Sadrazam Ahmet İzzet Paşa ile Yıldırım Orduları Grubu Komutanı Mustafa Kemal arasında cereyan eden oldukça sert ifadelerin kullanıldığı bu yazışmalardan sonra, Genelkurmay Başkanlığı, Yıldırım Ordular Grubu ve 2.Ordu Komutanlığının lağvedilerek, 7.Ordu Komutanlığının doğrudan Genel Karargâha bağlanmasını istiyordu. Buna karşılık, Mustafa Kemal, 2 ve 7.Ordu Karargâhlarının lağvedilerek, kolorduların doğrudan Grup Komutanlığına bağlanmasını ve Yıldırım Ordular Grubu unvanının Yıldırım Grubu şeklinde değiştirilmesini teklif ediyordu. 43 Mustafa Kemal: Halen, emrime verilmiş olan kıta ların işlerindeki selameti düşünerek, yeni teşkilat hakkındaki nezaret emrini tatbikte mazurum (özrü olan), 3 Kasım 1918 tarihli maruzatım veçhiyle Yıldırım Grubu ismi altında teşkilatın tatbikine müsaade buyrulmadığı takdirde, sizin isteklerinize uyan teşkilatı uygulayacak komutanın tensip (uygun) buyuracağınız zata(kişiye) verilmesini istirham eylerim diyordu.. 44 Ahmet İzzet Paşa:...Grubun lağv emri tatbik edilecektir. Alıkonması uygun Ankara ya götürecektir. Geniş bilgi için bk. Refik Turan ve diğerleri, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, Ankara, Siyasal Kitabevi, 1999, ss a.g.a., K.67, G.70, B.70-2; Atatürk, Atatürk ün Tamim,Telgraf ve Beyannameleri, ss.19-20; Atay, Çankaya, s.160; Kinross, a.g.e., s Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s a.g.e., s
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
görülen karargâha 7.Ordu Karargâhı unvanı verilecektir. Gruptaki müfettişlerin ve diğer şahısların 7.Ordu unvanıyla elde ettikleri hukuk saklı olduğundan zamanında hizmetten çekilmeleri aynen kabul edilir diyerek, adeta Mustafa Kemal e rest çekiyordu. 45 Ahmet İzzet Paşa, Yıldırım Ordular Grubu Komutanlığı Karargâhının lağvedilmesinde ısrar ediyor, Mustafa Kemal i istifaya zorluyor, böylece ondan kurtulmak istiyordu. Amiral Calthrope un yanındaki irtibat subayı Deniz Yüzbaşısı Şefket imzasıyla gelen telgrafta: Britanya (İngiltere)Hükümeti nden aldığım talimata tevfikan (uygun olarak) Mütareke nin 7, 10 ve 16. maddeleri gereğince, İskenderun Komutanı nın, General Allenby tarafından kendisine bildirilecek müddet zarfında (yer ve zamanında), şehri teslim etmesini, aksi takdirde mezkûr (adı geçen) generalin şehri zorla işgal edeceğini zatınıza (şahsınıza) teklif ve komutana talimat verilmesini talep ederim yazıyordu. 46 İngilizler, Mustafa Kemal in düşüncelerini teyit eden, İskenderun un teslimi hakkındaki isteklerini nihayet bildirmişlerdi. İngilizler ve Fransızlar, Rauf Bey (Orbay) in imzaladığı Mondros Mütarekesi şartlarını ihlal etmeye başlamışlardı. 47 Ahmet İzzet Paşa, 8 Kasım 1918 de, Mustafa Kemal e: Şehri teslim teklifine hak ve salahiyetleri yoksa da, İskenderun şehri için Mütareke feshedilemeyeceğinden, müracaat halinde şehrin tahliye (boşaltılması) ve teslim edilmesini emretmiştir. 48 Mustafa Kemal, 8 Kasım 1918 de İskenderun un boşaltılmasıyla ilgili, Sadrazam Ahmet İzzet Paşadan aldığı emri, 15 ve 20. Kolordularla, 41.Tümen ve Adana vilayetine tebliğ etmiş, ancak, İskenderun un verilmesinin mahzurlarını şu raporla bildirmiştir:...ingilizler le yapılan Mütareke nin imzalanan şekli, Osmanlı Hükümeti nin selametini içerecek mahiyette değildir. Mezkûr maddelerin şüpheli ve müspet manalarının bir an evvel tespit edilmesi lazımdır. Yoksa İngilizler in isteklerine bugüne kadar olduğu gibi mukabelede devam olunduğu takdirde, Payas-Kilis hattına kadar olan araziyi isteyen İngilizler in yarın Toros a kadar olan Kilikya mıntıkasını ve daha sonra 45 a.g.a., K.67, G.71, B a.g.a., K.67, G.75, B Rauf Bey (Orbay) anılarında, İngilizler in Mondros ta kendisini aldattıklarını ve verdikleri sözlerinde durmadıklarını şöyle anlatmaktadır: Kırım Savaşları ndan beri İngilizler in ve Fransızlar ın yalnız ahitlerine (antlaşma) değil, vaatlerine (söz verme) de sadık milletler oldukları hakkında milletimizde umumi bir kanaat vardı. Bu kanaate ben de iştirak ediyordum. Ne yazık ki, bu fikir ve kanaatlerimizde yanılmıştık. Mütareke nin hemen ertesi günleri, gördüğümüz hareket tarzlarıyla tamamıyla hayal kırıklığına uğradık!..rızalarıyla kabul ettikleri şartlara,hiçbir makul sebep olmaksızın riayet etmediler ve Mütarekename yi yırta yırta parçaladılar!.. Çetiner, a.g.e., ss a.g.a., K.7, G.21, B.21-2; a.g.a., K.67, G.72, B
Konya-İzmir hattının işgalinin lüzumlu olduğu tekliflerinin birbirlerini takip edeceği ve sonuçta Ordumuzun kendileri tarafından sevk ve idaresi, hatta Bakanlar Kurulunun Britanya Hükümeti tarafından seçilmesi lüzumu gibi tekliflerin karşısında kalınmak durumunda bulunulacaktır. Şahsen, her ne hal ve durumda bulunursam bulunayım, doğruluğuna kani olduğum bu hususu icap edenlere arz etmeyi memleketin selameti bakımından uygun bulurum. Bunların söylenmemesine yaradılışım mani olur. İskenderun bölgesinde bulunan 41.Tümenin hemen Payas a çekilmesini ve İskenderun un teslimi için icap eden tedbirlerin alınmasını, İskenderun- Halep şosesinin keşfine müsaade olunmasını emrettim. İngiliz Başkomutanlığının İstanbul a yaptığı bildirilen müracaatı tarafınızdan gelecek cevapta, emir buyurularsa kıtaatımızı Payas-Kilis hattı kuzeyine dahi çekmek için şimdiden tedbir alındığı arz olunur. 49 Yıldırım Orduları Grubu Komutanı Mustafa Kemal, Sadrazam Ahmet İzzet Paşayı ikna edemeyince, askerliğin gerektirdiği amirlerin emirlerine mutlak itaat kuralına uyarak İskenderun u İngilizler e teslim etmek zorunda kalmıştır. 50 İskenderun un teslimiyle ilgili protokol: İskenderun un civarı, 9 Kasım 1918 den itibaren Osmanlı Ordusu tarafından tamamen boşaltılacaktır Kasım 1918 saat de Amanos dağları ve İskenderun Körfezi yle çevrili bölgeyle Payas a kadar olan arazi Osmanlı Ordusu tarafından boşaltılacak, bu saatten sonra yakalanacaklar harp esiri sayılacaklar ve düşmanca davrananlar kurşuna dizilecektir. Tahliye edilen yerlerdeki orduya ait malzeme yerinde bırakılacak ve sonra haklarında muamele yapılacaktır... şartlarını kapsamaktaydı. 51 Mustafa Kemal, Genelkurmay Başkanlığına: İskenderun, 9 Kasım 1918 de, 15 kişilik bir İngiliz kıtası tarafından işgal edilmiştir. İngilizler yalnız şehri işgal etmekle kalmamışlar, aynı zamanda şehri Anadolu dan tecrit etmişlerdir (ayırmışlardır). 41.Tümen Payas ve kuzeyine alınmış, Antakya da bırakılan bir bölük de, Reyhanlı üzerinden 24.Tümene katılmıştır raporunu göndermiştir. 52 İngilizler, Mondros Mütarekesi şartları kapsamında bulunmadığı halde, Mustafa Kemal i ikna edemeyince, Ahmet İzzet Paşayı kullanarak İskenderun u ele geçirmeyi başarmışlardır. Ahmet İzzet Paşa, 49 a.g.a., K.5, G.27, B.27-1; a.g.a., K.67, G.73, B.73-1; Atatürk, Atatürk ün Tamim, Telgraf ve Beyannameleri,ss.21-22; Atay, Çankaya, ss ; Hacettepe Üniversitesi, a.g.e., s.138; Atay, Atatürk ün Anıları, ss İngilizler, Mondros Mütarekesi Şartlarına aykırı olarak Filistin Cephesi nde İskenderun sancağı, Irak Cephesi nde Musul vilayeti için bileşik kaplar esasına göre, aynı taktiği, eş zamanlı olarak uygulamışlar ve bu bölgeleri mütareke imzalandıktan sonra işgal etmişlerdir. Kinross, a.g.e., s.168. Musul la ilgili belgeler için, bk. a.g.a., K.1, G.6, B.6-1; 6-7; a.g.a., K.5, G.29, B a.g.a., K.5, G.27, B
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
Mustafa Kemal in, İngilizler le Fransızlar a karşı mücadeleye devam etme azim ve kararlılığı karşısında, Mondros Mütarekesi şartlarını ihlal edeceğinden korkarak, 7 Kasım 1918 de, Yıldırım Ordular Grubu Karargâhını ve 7.Orduyu lağvetmiştir. Bu suretle, Mustafa Kemal, 31 Ekim 1918 tesim aldığı Yıldırım Ordular Grubunu sadece bir hafta süreyle sevk ve idare etmiştir Ordu Komutanlığından Filistin Cephesi ne atanan Mustafa Kemal, Bağdat seferi için teşkil edilen Yıldırım Ordular Grubunun 7.Ordusunu İstanbul da kurmuş, bu orduyu Halep e intikal ettirmişti. Yıldırım Orduları Grubu Komutanı Mareşal Falkenhayn la anlaşamayan Mustafa Kemal, istifa ederek, İstanbul a gitmiş, 7.Orduyu Fevzi Paşaya (Çakmak) teslim etmiş, Mareşal Falkenhayn ın yerine Mareşal Liman Von Sanders atandıktan sonra 7 Ağustos 1918 de aynı Orduyu tekrar teslim alarak, 3.Kolordu Komutanı Albay İsmet ve 20.Kolordu Komutanı Ali Fuat Paşayla birlikte Yafa-Kudüs hattının kuzeyinden (Nablus Meydan Muharebesi) itibaren, Batı Şeria, Doğu Şeria (Ürdün ün batı bölgesi) ve Suriye de muharebe ederek, Milli Mücadele esnasında adı Misak-ı Milli olacak sınırlara çekmeyi başarmıştır. Ahmet İzzet Paşa, Mondros Mütarekesi nden sonra Osmanlı Devleti nin tek düzenli silahlı gücünü lağvetmişti. Mustafa Kemal, bu sırada, Türk sınırlarını koruma çabası içindeydi. Ordularını dağıtma konusunda verilen emre iki nedenle uymak istemiyordu. Birinci neden, birliklerini düşmana karşı kullanmak istemesiydi. İkinci nedense, Anadolu dan ayrılma konusundaki isteksizliğiydi. Her iki neden de, ulusal bir direnişi örgütlemek amacına yönelikti. Fakat sonunda, ordular ve orduların kalıntıları da dağıtılmıştır. 54 Padişah VI. Mehmet Vahdettin in, Osmanlı yı Birinci Dünya Savaşı na sokan Talat, Enver ve Ahmet Cemal Paşaların yurt dışına kaçışına Hükümet in göz yumduğu gerekçesiyle kabinede ısrarla değişiklik 53 Midhat Sertoğlu, Mufassal Osmanlı Tarihi, c.vi, İstanbul, Güven Yayınevi, 1972, s.358; Turan, a.g.e., s.101; Tuncoku, a.g.e., s.34; Tezer, a.g.e., ss ; Volkan, a.g.e., s.155; Çetiner, a.g.e., s.28; Tansel, a.g.e., c.i, s.47; Nedim, a.g.e., s.160; Kutay, a.g.e., s.251; Aydemir, Tek Adam, c.i, s Emre Kongar, İmparatorluktan Günümüze Türkiye nin Toplumsal Yapısı, c.i, 5.b., İstanbul, Remzi Kitabevi Yayınları, 1985, ss.85-86; Kinross, a.g.e., s.167. Mustafa Kemal Paşa, Türk milletini kurtarmak yolundaki kararını, Mondros Mütarekesi nin imzalanmasından sonra, Liman Von Sanders in yerine Yıldırım Ordular Grubu Komutanı olarak atandığı zaman vermiştir. Milli Mücadele nin, Birinci Dünya Harbi nden sonra Filistin Cephesi nin devamı olarak, önce Adana, Antep, Maraş ve Urfa da başlamış olması ve Mustafa Kemal Paşanın, Kurtuluş Savaşı nı Filistin Cephesi nde Komutanlığını yaptığı Yıldırım Ordular Grubunun Komuta Heyeti ve Kolordularına dayandırmış olması, O nun bu düşüncesinin en belirgin kanıtlarıdır. K.5, G.113, B.113-1; Gnkur.ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.ii, Ks.1, Batı Cephesi, Ankara, Gnkur.Basımevi, 1963, s.37; Ateş, a.g.e., ss
Mustafa Kemal in, İngilizler le Fransızlar a karşı mücadeleye devam etme azim ve kararlılığı karşısında, Mondros Mütarekesi şartlarını ihlal edeceğinden korkarak, 7 Kasım 1918 de, Yıldırım Ordular Grubu Karargâhını ve 7.Orduyu lağvetmiştir. Bu suretle, Mustafa Kemal, 31 Ekim 1918 tesim aldığı Yıldırım Ordular Grubunu sadece bir hafta süreyle sevk ve idare etmiştir Ordu Komutanlığından Filistin Cephesi ne atanan Mustafa Kemal, Bağdat seferi için teşkil edilen Yıldırım Ordular Grubunun 7.Ordusunu İstanbul da kurmuş, bu orduyu Halep e intikal ettirmişti. Yıldırım Orduları Grubu Komutanı Mareşal Falkenhayn la anlaşamayan Mustafa Kemal, istifa ederek, İstanbul a gitmiş, 7.Orduyu Fevzi Paşaya (Çakmak) teslim etmiş, Mareşal Falkenhayn ın yerine Mareşal Liman Von Sanders atandıktan sonra 7 Ağustos 1918 de aynı Orduyu tekrar teslim alarak, 3.Kolordu Komutanı Albay İsmet ve 20.Kolordu Komutanı Ali Fuat Paşayla birlikte Yafa-Kudüs hattının kuzeyinden (Nablus Meydan Muharebesi) itibaren, Batı Şeria, Doğu Şeria (Ürdün ün batı bölgesi) ve Suriye de muharebe ederek, Milli Mücadele esnasında adı Misak-ı Milli olacak sınırlara çekmeyi başarmıştır. Ahmet İzzet Paşa, Mondros Mütarekesi nden sonra Osmanlı Devleti nin tek düzenli silahlı gücünü lağvetmişti. Mustafa Kemal, bu sırada, Türk sınırlarını koruma çabası içindeydi. Ordularını dağıtma konusunda verilen emre iki nedenle uymak istemiyordu. Birinci neden, birliklerini düşmana karşı kullanmak istemesiydi. İkinci nedense, Anadolu dan ayrılma konusundaki isteksizliğiydi. Her iki neden de, ulusal bir direnişi örgütlemek amacına yönelikti. Fakat sonunda, ordular ve orduların kalıntıları da dağıtılmıştır. 54 Padişah VI. Mehmet Vahdettin in, Osmanlı yı Birinci Dünya Savaşı na sokan Talat, Enver ve Ahmet Cemal Paşaların yurt dışına kaçışına Hükümet in göz yumduğu gerekçesiyle kabinede ısrarla değişiklik 53 Midhat Sertoğlu, Mufassal Osmanlı Tarihi, c.vi, İstanbul, Güven Yayınevi, 1972, s.358; Turan, a.g.e., s.101; Tuncoku, a.g.e., s.34; Tezer, a.g.e., ss ; Volkan, a.g.e., s.155; Çetiner, a.g.e., s.28; Tansel, a.g.e., c.i, s.47; Nedim, a.g.e., s.160; Kutay, a.g.e., s.251; Aydemir, Tek Adam, c.i, s Emre Kongar, İmparatorluktan Günümüze Türkiye nin Toplumsal Yapısı, c.i, 5.b., İstanbul, Remzi Kitabevi Yayınları, 1985, ss.85-86; Kinross, a.g.e., s.167. Mustafa Kemal Paşa, Türk milletini kurtarmak yolundaki kararını, Mondros Mütarekesi nin imzalanmasından sonra, Liman Von Sanders in yerine Yıldırım Ordular Grubu Komutanı olarak atandığı zaman vermiştir. Milli Mücadele nin, Birinci Dünya Harbi nden sonra Filistin Cephesi nin devamı olarak, önce Adana, Antep, Maraş ve Urfa da başlamış olması ve Mustafa Kemal Paşanın, Kurtuluş Savaşı nı Filistin Cephesi nde Komutanlığını yaptığı Yıldırım Ordular Grubunun Komuta Heyeti ve Kolordularına dayandırmış olması, O nun bu düşüncesinin en belirgin kanıtlarıdır. K.5, G.113, B.113-1; Gnkur.ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.ii, Ks.1, Batı Cephesi, Ankara, Gnkur.Basımevi, 1963, s.37; Ateş, a.g.e., ss
yapılmasını istemesi üzerine, Sadrazam Ahmet İzzet Paşa, 8 Kasım 1918 de istifa etmiş, yerine Tevfik Paşa geçmiştir. 55 Yıldırım Ordular Grubu Karargâhıyla 7.Ordunun lağvedildiği ve Mustafa Kemal in Harbiye Nezareti Karargâhına verilmiş olduğu emri, 10 Kasım 1918 de Adana ya ulaşmıştır. 56 Mustafa Kemal, 10 Kasım 1918 de Adana dan trenle hareket etmiş 57 ve 13 Kasım 1918 de İstanbul a gelmiştir. 58 İstanbul Limanı nda bulunan düşman savaş gemilerini 59 üzüntüyle seyreden Mustafa Kemal, yaveri Cevat Abbas a, Geldikleri gibi giderler! demiştir. 60 Amiral Cathorpe un, Rauf Bey e verdiği gizli mektupta belirtmiş olduğu garantiler, İtilaf Devletleri tarafından, 13 gün sonra ihlal edilmiştir. Rauf Bey, Mondros Mütarekesi ni imzalarken, resmi olmayan bu belgeye inanmış, İstanbul a bir tek düşman 55 Nurettin Gülmez, Kurtuluş Savaşı nda Anadolu da Yeni Gün, Ankara, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi Yayını, 1999, s.458; Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s.240; Tansel, a.g.e., c.i, s.47-50; Armstrong, a.g.e., s.77; Hacettepe Üniversitesi, a.g.e., s Tezer, a.g.e., ss Mustafa Kemal Paşadan bölge sorumluluğunu alan, 2.Ordu Komutanı Nihat paşa da: İtilaf Kuvvetleri Payas-Kilis hattını geçerse, silahla karşılık verileceğini bildirmiş, Harbiye Nezareti silahla karşılık vermeyi uygun bulmamış, 22 Ocak 1919 da kendisini Konya dan İstanbul a çağırmış, yerine Filistin Cephesi nde birlikleri imha veya esir olduğu için, İstanbul a gönderilen eski 4.Ordu Komutanı Mersinli Cemal Paşayı atamıştır. a.g.a., K.67, G.86, B Yıldırım Ordular Grubunun lağvedilerek, Mustafa Kemal Paşanın Adana dan İstanbul a hareket ettiği gün olan 10 Kasım 1918 de The New York Times Gazetesi nde Türkler hakkında şu makale yayımlanmıştır: Yüzyıllardan beri kendi kendilerini yönetmekten dahi aciz olduklarını bütün dünyaya göstermiş olan Türklerin, kendilerinden her bakımdan üstün azınlık halklarını yönetmeleri beklenemez. Türkler bugüne dek yalnızca askeri alanda başarı sağlayabilmişlerdi. Çağımızın gelişmeleri onları bu alanda da saf dışı bırakmıştır Meydan, a.g.e., ss Durmuş Yalçın, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, c.i, Ankara, Atatürk Araştırma Merkezi Yayını, 2000, s.161; Sina Akşin, a.g.e., s.82; Kutay, a.g.e., s.247; Baki Kurtuluş, Gençlik Ansiklopedisi, c.iii, Ankara, Kurtuluş Yayınları, 1964, s.275; Volkan, a.g.e.,s.155; Kinross, a.g.e., s.171; Atay, Çankaya, s İtilaf Devletleri Donanması: 22 İngiliz, 17 İtalyan, 12 Fransız ve 4 adet Yunan gemisinden oluşuyordu. Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s.60; Çetiner, a.g.e., s.38; Brock, a.g.e., s.229; Şimşir, a.g.e., s.57. Fahri Blen e göre: İtilaf Devletleri Donanması, 15 muharebe gemisi, 11 kuruvazör, 29 muhrip ve 6 deniz altı olmak üzere 61 adet savaş gemisinden oluşmaktaydı. Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, s.226; Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s Cevat Abbas Gürer, Ebedi Şef, Kurtarıcı Atatürk ün Zengin Tarihinden Birkaç Yaprak, İstanbul, 1939, s.165; Tuncoku, a.g.e., s.34; Tansel, a.g.e., c.i, s.81; Çankaya, a.g.e., s.23; Refik Turan, a.g.e., s.101; Çetiner, a.g.e., s.39; Aydemir, Tek Adam, c.i, s.523; Volkan, a.g.e., s.155; Kinross, a.g.e., s
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
askeri çıkmayacaktır demecini vermiş...ama çok geçmeden gerçekten ne kadar kötü şekilde aldatıldığı ortaya çıkmıştır!.. 61 Mustafa Kemal, Mondros Mütarekesi ni siyasi bir yenilgi olarak değerlendirmiş, İstanbul un işgalinden sonra 16 Kasım 1918 de Pera Palas Oteli nde gazetecilerle yaptığı konuşmada: En iyi politika, en çok kuvvetli olmakla mümkündür. En çok kuvvetli olmak demek ise, manen, ilmen, fennen, ahlaken kuvvetli olmak demektir. Askeri kuvvet en sonda gelir. Yukarıda sayılan meziyetler, bir millette mevcut değilse, bu milletin bütün fertlerinin en son silahlarla donanmış olması hiçbir şey ifade etmez. Bugünkü topluluklar içinde insan olarak yer alabilmek için, elbette elde silah olması yeterli değildir demiştir. 62 Mustafa Kemal, Vakit Gazetesi Muhabiri nin 18 Kasım 1918 de; İtilaf Devletleri nin Mondros Mütarekesi ni tatbik tarzlarına ne mana (anlam) vermek lazımdır? sorusuna şöyle cevap vermiştir:...hükümetimizle mütareke akdeden (yapan) devletlerin ve bu devletler namına (adına) mütareke şartnamesini yapan Britanya (İngiltere) Hükümeti nin Osmanlı lara karşı olan hüsnüniyetlerinden (iyi niyetlerinden) şüphe etmek istemem, eğer mezkur (adı geçen) şartname ahkamının (buyruklarının) tatbikatında suitefehhümü mücip (sebep) olacak cihet (yön,ilgi, bahane)görülüyorsa bunun sebebini derhal anlamak ve muhataplarımızla anlaşmak lazımdır. Bittabi (tabiyatiyle) bu vazife hükümetlere terettüp eder (gerekir,düşer). Benim bildiğime göre, Hükümetimiz bu bapda (hususta) icap eden (gereken) teşebbüsatta (girişimde) bulunmuş ve bulunmaktadır. Yalnız benim anlayamadığım bir cihet (sebep) varsa...bu teşebbüsat (girişim) neden milleti tatmin edici netayiç (sonuç) vermemektedir? Buna sebep olarak şimdi hatırıma gelen nokta şudur: İki hükümet ricali (mevki sahibi kimseleri, yetkilileri) beyninde bilmüzakere (muhakeme) takarrur (karar verme) ettirildikten sonra, emr-i icrası (icra emri) lazım gelen hususat (gereken hususlar), askeri kumandanlara terk olunur (devredilir, verilir). Halbuki bu hususta askerler değil, diplomatlar hal-i faaliyette (faaliyet durumunda) bulunmak lazımdır (bulunmaları gerekir). Bu hususta millete terettüp eden (ait olan) vazife ne olabilir? Malumualiniz millet doğrudan doğruya umur-u devlete (devlet işlerine) karışmaz. Vekilleri olan Heyet-i Mebusan ın idimadına mazhar (şerefli, güvenini kazanmış) bir hükümetin netice-i icraarına (icrasının sonucunu) intizar ( adama, sözleşme, bekleme) eder.o halde bu hususta milletin en büyük vazifesi mebusları 61 Çetiner, a.g.e., s Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s.81; Çankaya, a.g.e., s
askeri çıkmayacaktır demecini vermiş...ama çok geçmeden gerçekten ne kadar kötü şekilde aldatıldığı ortaya çıkmıştır!.. 61 Mustafa Kemal, Mondros Mütarekesi ni siyasi bir yenilgi olarak değerlendirmiş, İstanbul un işgalinden sonra 16 Kasım 1918 de Pera Palas Oteli nde gazetecilerle yaptığı konuşmada: En iyi politika, en çok kuvvetli olmakla mümkündür. En çok kuvvetli olmak demek ise, manen, ilmen, fennen, ahlaken kuvvetli olmak demektir. Askeri kuvvet en sonda gelir. Yukarıda sayılan meziyetler, bir millette mevcut değilse, bu milletin bütün fertlerinin en son silahlarla donanmış olması hiçbir şey ifade etmez. Bugünkü topluluklar içinde insan olarak yer alabilmek için, elbette elde silah olması yeterli değildir demiştir. 62 Mustafa Kemal, Vakit Gazetesi Muhabiri nin 18 Kasım 1918 de; İtilaf Devletleri nin Mondros Mütarekesi ni tatbik tarzlarına ne mana (anlam) vermek lazımdır? sorusuna şöyle cevap vermiştir:...hükümetimizle mütareke akdeden (yapan) devletlerin ve bu devletler namına (adına) mütareke şartnamesini yapan Britanya (İngiltere) Hükümeti nin Osmanlı lara karşı olan hüsnüniyetlerinden (iyi niyetlerinden) şüphe etmek istemem, eğer mezkur (adı geçen) şartname ahkamının (buyruklarının) tatbikatında suitefehhümü mücip (sebep) olacak cihet (yön,ilgi, bahane)görülüyorsa bunun sebebini derhal anlamak ve muhataplarımızla anlaşmak lazımdır. Bittabi (tabiyatiyle) bu vazife hükümetlere terettüp eder (gerekir,düşer). Benim bildiğime göre, Hükümetimiz bu bapda (hususta) icap eden (gereken) teşebbüsatta (girişimde) bulunmuş ve bulunmaktadır. Yalnız benim anlayamadığım bir cihet (sebep) varsa...bu teşebbüsat (girişim) neden milleti tatmin edici netayiç (sonuç) vermemektedir? Buna sebep olarak şimdi hatırıma gelen nokta şudur: İki hükümet ricali (mevki sahibi kimseleri, yetkilileri) beyninde bilmüzakere (muhakeme) takarrur (karar verme) ettirildikten sonra, emr-i icrası (icra emri) lazım gelen hususat (gereken hususlar), askeri kumandanlara terk olunur (devredilir, verilir). Halbuki bu hususta askerler değil, diplomatlar hal-i faaliyette (faaliyet durumunda) bulunmak lazımdır (bulunmaları gerekir). Bu hususta millete terettüp eden (ait olan) vazife ne olabilir? Malumualiniz millet doğrudan doğruya umur-u devlete (devlet işlerine) karışmaz. Vekilleri olan Heyet-i Mebusan ın idimadına mazhar (şerefli, güvenini kazanmış) bir hükümetin netice-i icraarına (icrasının sonucunu) intizar ( adama, sözleşme, bekleme) eder.o halde bu hususta milletin en büyük vazifesi mebusları 61 Çetiner, a.g.e., s Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s.81; Çankaya, a.g.e., s
CEMAL KEMAL vasıtasıyle, her suretle şayan-ı emniyet ve itimat bir hükümetin mesned-i kuvasını (dayanak kuvvetini) teşkil etmektir. 63 Mustafa Kemal, Pera Palas ta bir kaç gün kalacak, buranın kozmopolit havasından sıkılacak, önce bir tanışının evine çıkacak, sonra da Şişli deki evini kiralayacaktır. 64 Mustafa Kemal in İstanbul daki günleri, 65 eski silah arkadaşlarıyla görüşerek, geçer. 66 Bugün Atatürk Müzesi olarak bulunan Şişli deki evi, Anadolu dan gelen subayların bir uğrak yeri haline gelir. 67 İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan askerlerinin Osmanlı İmparatorluğu nun Başkenti İstanbul a gelmelerinden sonra, şehir tam bir karışıklık içine girer. Galata Köprüsü nün bir yakasında (Eminönü nde) Türk İstanbul derin bir üzüntü ve sessizliğe gömülmüşken, köprünün öte yanında (Beyoğlu nda) müttefik askerleri ve kumandanlarına yaranma yarışı başlar. 68 Mustafa Kemal, 1908 de İkinci Meşrutiyet in ilanından itibaren, Birinci Dünya Savaşı na son veren Mondros Mütarekesi ne kadar, Osmanlı Devleti nin yaşadığı siyasi ve askeri olayların fiilen içinde bulunmuştur. Filistin Cephesi nde, muharebe sahasında kazandığı tecrübeler, Araplar ın gösterdikleri düşmanca davranışlar, İngilizler in Mondros Mütarekesi uygulamasındaki politik oyunları, Mustafa Kemal in düşüncelerini derinden etkilemiş, komutanlık, liderlik ve yöneticilik niteliklerini geliştirmiştir. Mustafa Kemal ve silah arkadaşları için, Filistin Cephesi; gelecekte 63 Atatürk, Atatürk ün Söylev ve Demeçleri, c.iii, 5.B., Ankara, Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Yayınları, Türk Tarih Kurumu (TTK) Basımevi, 1997, s Brock, a.g.e., s Mustafa Kemal i o günlerde, Padişah VI. Mehmet Vahdettin in kızlarından Sabiha Sultan la evlendirme girişimleri olmuşsa da, Mustafa Kemal olumsuz tavır takınarak bu işi engellemiştir. Volkan, a.g.e., s.163. Geniş bilgi için bk. Çetiner, a.g.e, ss Mustafa Kemal Paşa, Fethi bey (Okyar), Ali Fuat Paşa (Orgeneral Cebesoy), Kazım Paşa (Orgeneral Karabekir) ve Albay İsmet (Orgeneral İnönü) le Pera Palas Oteli dikkat çektiği için, her akşam başka evde buluşuyor, Osmanlı İmparatorluğu nun içinde bulunduğu durumdan nasıl kurtarılabileceğini görüşüyorlardı. Çetiner, a.g.e., s Ateş, a. g.e., s.93; Çetiner, a.g.e., s Aydemir, Tek Adam, c.i, s.330. Bahriye Nazırı Rauf Bey (Orbay), bu sırada Padişah VI. Mehmet Vahdettin in huzuruna çıkarak: Calthrope un,mütareke imzalanırken verdiği sözleri tutmadığını her zamanki açık sözlülüğüyle anlatmaya başladı...güya İstanbul işgal edilmeyecekti,fakat İstanbul a mütemadiyen (devamlı) asker çıkıyordu!..asıl önemlisi, Padişah a yakın olmaktan başka hiçbir ünü olmayan Damat Ferit Paşa,ülkeye ve Hükümet e zarar verecek hareketlerin içindeydi...diğer taraftan, azınlıklarla Müslüman Türkler arasında kanlı olaylar çıkması da muhtemeldi... Rauf Beyin ağzından bu sözleri dinleyen Padişah Vahdettin sinirlenerek:...millet bir koyun sürüsüdür. Ona bir çoban gerekir. O da benim demiştir. Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), a.g.e., c.i/i, s.85; Çetiner, a.g.e., s.60; Kinross, a.g.e.,s
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
başlatacakları Milli Mücadele nin kadrosunun oluşturulması ve stratejisinin belirlenmesinde tam bir laboratuar görevi yapmıştır. O, Mondros Mütarekesi nin uygulamalarını İstanbul da çok yakından takip ediyor, endişelerinin gerçekleşmeye başladığını görmekten üzüntü duyuyordu. İtilaf Devletleri, çeşitli bahanelerle Mersin, Tarsus, Adana, Toros Tünelleri, Pozantı, Akköprü, Çiftehan, Urfa, Ayıntap (Gaziantep), Maraş ve Musul u işgal etmişler, Suriye Cephesi nde Yıldırım Ordular Grubu ve 7.Ordudan sonra 2.Ordunun, Irak Cephesi ndeyse 6. Ordunun lağvedilmesini sağlamışlardır. 69 Tevfik Paşa ve Damat Ferit Paşa Hükümetleri nin, İtilaf Devletleri nin Mondros Mütarekesi şartlarına uygun olmayan uygulamaları karşısında, hiçbir tedbir alamamaları üzerine, Mustafa Kemal, süratle Anadolu ya geçerek Milli Mücadele ye başlamanın tek seçenek olduğunu düşünüyordu. O, yaşanan felaketi halka anlatmak ve Milli Mücadele ye davet etmek istiyordu. Bu sırada, İngilizler in kışkırtmalarıyla Karadeniz de bulunan Rumlar, Pontus Rum Devleti ni kurmak için faaliyete geçmişlerdi. Rum komite ve çeteleri, Türklere karşı yıldırma ve öldürme hareketlerini yoğun bir şekilde sürdürüyorlar, İngilizler ise, bölgedeki asayişsizliğin nedeni olarak Türkler i gösteriyorlardı. 70 Harbiye Nazırı Şakir Paşa, Padişah VI. Mehmet Vahdettin ve Sadrazam Damat Ferit Paşa ile görüştükten sonra, Mustafa Kemal e Samsun ve havalisinde Türkler in Rum köylerine tecavüz edip etmediklerini incelemek, bölgede asayişi sağlamak, Mondros Mütarekesi şartlarını yerine getirmek amacıyla, 9.Ordu Müfettişliği vazifesini teklif etmiştir. 71 Mustafa Kemal, bu teklifi kabul etmesi üzerine, 30 Nisan 1919 da Padişah ın emriyle 9.Ordu Müfettişliğine tayin edildi. 72 Harbiye Nezareti 6 Mayıs 1919 da valilik ve komutanlıklara şu tezkereyi 69 Mondros Mütarekesi şartlarını titizlikle uygulamaya başlayan İtilaf Devletleri nin isteklerine uyularak, Ordu teşkilatları lağvedilerek, yerlerine kolordular teşkil edilecektir. Bu duruma göre; Konya daki 2.Ordunun yerine 12.Kolordu, Diyarbakır daki 6.Ordunun yerineyse 13.Kolordu kurulacaktır. Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, ss Sina Akşin, a.g.e., s.242. İngilizler, 9 Mart 1918 de Samsun (Canik) a 200 asker çıkartmışlardı. Harbiye Nezareti, 11 Mart 1919 da (24 Mart 1919 da) Osmanlı İmparatorluğu dâhilinde bulunan İngiliz memur ve subaylarına her türlü yardım ve desteğin gösterilmesi şeklinde bütün valiliklere telgraf çekmişti. Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Arşivi, Kutu (K): 14, Belge No (B): Çetiner, a.g.e., s.111.bernard Lewis e göre: İşgal altındaki Başkent (İstanbul) ten nasıl ayrılıp Anadolu ya geçeceği sorunu, beklenmeyen bir şekilde basitleşti. O nun niyetlerinden habersiz olan Padişah, O na Anadolu nun Karadeniz kıyısında Samsun(Canik) da üstlenmiş Dokuzuncu Ordu (Haziran 1919 da Üçüncü Ordu oldu) nun Genel Müfettişlik görevini vermeye ikna edildi. Lewis, Moden Türkiye nin Doğuşu, s Tansel, a.g.e., c.i, S
başlatacakları Milli Mücadele nin kadrosunun oluşturulması ve stratejisinin belirlenmesinde tam bir laboratuar görevi yapmıştır. O, Mondros Mütarekesi nin uygulamalarını İstanbul da çok yakından takip ediyor, endişelerinin gerçekleşmeye başladığını görmekten üzüntü duyuyordu. İtilaf Devletleri, çeşitli bahanelerle Mersin, Tarsus, Adana, Toros Tünelleri, Pozantı, Akköprü, Çiftehan, Urfa, Ayıntap (Gaziantep), Maraş ve Musul u işgal etmişler, Suriye Cephesi nde Yıldırım Ordular Grubu ve 7.Ordudan sonra 2.Ordunun, Irak Cephesi ndeyse 6. Ordunun lağvedilmesini sağlamışlardır. 69 Tevfik Paşa ve Damat Ferit Paşa Hükümetleri nin, İtilaf Devletleri nin Mondros Mütarekesi şartlarına uygun olmayan uygulamaları karşısında, hiçbir tedbir alamamaları üzerine, Mustafa Kemal, süratle Anadolu ya geçerek Milli Mücadele ye başlamanın tek seçenek olduğunu düşünüyordu. O, yaşanan felaketi halka anlatmak ve Milli Mücadele ye davet etmek istiyordu. Bu sırada, İngilizler in kışkırtmalarıyla Karadeniz de bulunan Rumlar, Pontus Rum Devleti ni kurmak için faaliyete geçmişlerdi. Rum komite ve çeteleri, Türklere karşı yıldırma ve öldürme hareketlerini yoğun bir şekilde sürdürüyorlar, İngilizler ise, bölgedeki asayişsizliğin nedeni olarak Türkler i gösteriyorlardı. 70 Harbiye Nazırı Şakir Paşa, Padişah VI. Mehmet Vahdettin ve Sadrazam Damat Ferit Paşa ile görüştükten sonra, Mustafa Kemal e Samsun ve havalisinde Türkler in Rum köylerine tecavüz edip etmediklerini incelemek, bölgede asayişi sağlamak, Mondros Mütarekesi şartlarını yerine getirmek amacıyla, 9.Ordu Müfettişliği vazifesini teklif etmiştir. 71 Mustafa Kemal, bu teklifi kabul etmesi üzerine, 30 Nisan 1919 da Padişah ın emriyle 9.Ordu Müfettişliğine tayin edildi. 72 Harbiye Nezareti 6 Mayıs 1919 da valilik ve komutanlıklara şu tezkereyi 69 Mondros Mütarekesi şartlarını titizlikle uygulamaya başlayan İtilaf Devletleri nin isteklerine uyularak, Ordu teşkilatları lağvedilerek, yerlerine kolordular teşkil edilecektir. Bu duruma göre; Konya daki 2.Ordunun yerine 12.Kolordu, Diyarbakır daki 6.Ordunun yerineyse 13.Kolordu kurulacaktır. Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, ss Sina Akşin, a.g.e., s.242. İngilizler, 9 Mart 1918 de Samsun (Canik) a 200 asker çıkartmışlardı. Harbiye Nezareti, 11 Mart 1919 da (24 Mart 1919 da) Osmanlı İmparatorluğu dâhilinde bulunan İngiliz memur ve subaylarına her türlü yardım ve desteğin gösterilmesi şeklinde bütün valiliklere telgraf çekmişti. Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Arşivi, Kutu (K): 14, Belge No (B): Çetiner, a.g.e., s.111.bernard Lewis e göre: İşgal altındaki Başkent (İstanbul) ten nasıl ayrılıp Anadolu ya geçeceği sorunu, beklenmeyen bir şekilde basitleşti. O nun niyetlerinden habersiz olan Padişah, O na Anadolu nun Karadeniz kıyısında Samsun(Canik) da üstlenmiş Dokuzuncu Ordu (Haziran 1919 da Üçüncü Ordu oldu) nun Genel Müfettişlik görevini vermeye ikna edildi. Lewis, Moden Türkiye nin Doğuşu, s Tansel, a.g.e., c.i, S
gönderdi: Eski Yıldırım Ordular Grubu Komutanı Mustafa Kemal Paşa, 9.Ordu Kıtaatı Müfettişliğine tayin olunmuş ve tayin işi Padişah a takdim kılınmak üzere Sadarete arz edilmiş idi. Kemal Paşanın emri altında bulunacak olan 3 ve 15.Kolorduların mıntıkalarını içeren Sivas, Van, Trabzon, Erzurum vilayetleriyle, Samsun (Canik) Sancağı mülki memurlarının Mustafa Kemal Paşa tarafından yapılacak tebligatı icra etmelerinin temin edilmesi ricasıyla 73 Prof. Dr. Sina Akşin e göre: Mustafa Kemal için, yetkileri ne kadar geniş olursa olsun, bir askeri müfettişlik hiç de tatmin edici olamazdı. Onun bu müfettişlik işinden yararlanarak, siyasal çalışmalarını Anadolu da sürdürmek niyeti olmasaydı, bu görevi kabul etmezdi. 74 Genelkurmay II.Başkanı Diyarbakırlı Kazım Paşa (Eski Yıldırım Ordular Grubu Kurmay Başkanı), Mustafa Kemal in isteğiyle ve dikte ettirdiği hususları kapsayacak şekilde 6 Mayıs 1919 da bir yönetmelik (talimat) hazırlayarak, Harbiye Nazırı Şakir Paşaya onaylatmıştır. 75 Mustafa Kemal, Samsun (Canik) a 73 Tayyip Gökbilgin, Milli Mücadele Başlarken, c.i, Ankara, Türk Tarih Kurumu (TTK) Basımevi, 1959, ss.79-80; Refik Turan, a.g.e., s.103. Mustafa Kemal Paşanın atandığı 9.Ordu, 15 Haziran 1919 dan itibaren, 3.Ordu adını almıştır. Yalçın, a.g.e., c.i, s Sina Akşin, a.g.e., c.i, s a.g.a., K.14, G.57, B.57-1; 57-2; Çankaya, a.g.e., s.27; Ateş, a.g.e., s.96; Shaw, a.g.e., c.ii, s. 407, Geniş bilgi için bk. Refik Turan, a.g.e., ss Ankara dan itibaren bütün Orta ve Doğu Anadolu yu, adeta İstanbul Hükümeti nin yetkisiyle Mustafa Kemal Paşanın emrine veren bu talimat şu hususları kapsıyordu:...iş bu müfettişlikteki vazaif (vazifeler) yalnız askeri olmayıp,müfettişliğin ihtiva eylediği mıntıka dahilinde aynı zamanda da mülkidir...iki fırkalı olan 3 ve dört fırkalı olan 15.Kolordular müfettişlik emrine verilmiştir...müfettişlik mıntıkası Trabzon, Erzurum, Sivas,Van vilayetleriyle,erzincan ve Canik (Samsun)Müstakil Livalarını ihtiva eylediğinden, müfettişliğin yukarıda tadat edilen (sayılan) vazaifi (vazifelerini)tedvir(çevirme, döndürme) için vereceği bilcümle talimatı işbu vilayetlerle mutasarrıflıklar doğrudan doğruya ifa edeceklerdir (yapacaklardır)...müfettişlik hududuna mucavir (komşu) vilayet ve Elviye-i Mustakılle (Diyarbakır, Bitlis, Mamuretülaziz, Ankara, Kastamonu vilayetleri) yle kolordu kumandanlıkları da müfettişliğin ifa-yi vazife sırasında re sen (resmen)vaki olacak müracaatlarını nazarı dikkate alacaklardır. Selek, Anadolu İhtilali, c.i, ss ; Gnkur ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, ss Mustafa Kemal Paşa bu talimatla, aslında Filistin Cephesi nde komuta ettiği Yıldırım Ordular Grubunun Anadolu daki yeni konuş yerlerinin sorumluluğunu almıştır. Mustafa Kemal Paşanın İstanbul a ulaştığı 13 Kasım1918 den itibaren intikale başlayan 3.Kolordu Samsun ve Sivas a, 15.Kolordu Erzurum a, 12.Kolordu Konya ya ve 20.Kolordu Ankara ya intikal etmiş bulunuyordu. Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, s.237; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.iii, Doğu Cephesi, Ankara, Gnkur. Basımevi,1965, s
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
hareket etmeden önce 15 Mayıs 1919 da Padişah a dördüncü defa uğrar. 76 Padişah VI. Mehmet Vahdettin, Mustafa Kemal e: Paşa, paşa! Şimdiye dek devlete çok hizmet ettin!..bunların hepsi artık bu kitaba girmiştir. Tarihe geçmiştir. Bunları unutun,asıl şimdi yapacağın hizmet hepsinden daha önemli olabilir!..paşa, Paşa!..Devleti kurtarabilirsin! demiştir. 77 Hayrete düşen Mustafa Kemal: Merak buyurmayınız efendimiz, yüksek görüşlerinizi anladım. İzin vermek lütfunda bulunursanız, hemen yola çıkacağım ve bana olan buyruklarınızı hiçbir zaman unutmayacağım cevabını vermiştir. 78 Bu yolculuk, 20. yüzyılın en büyük askeri ve politik yolculuklarından birinin başlangıcı olacaktır. İngiliz istihbaratının Osmanlılar konusunda uzmanı Wyndham Deedes o gece yarısı Bab-ı Ali ye giderek, Sadrazam Damat Ferit Paşaya Mustafa Kemal i Anadolu ya göndermemesi için uyarmak istemiş, ancak, geç kalmıştı. 79 Mustafa Kemal, Türkiye Cumhuriyeti nin kuruluş sürecini başlatmak amacıyla, 16 Mayıs 1919 da Bandırma Vapuru yla İstanbul dan Samsun a hareket etmiştir. 80 H.V.F. Winstone e göre: Türkiye, Gelibolu Bozkurt u, Mustafa Kemal in önderliğinde yeniden doğacak ve Asya İmparatorluğunu kaybeden güçler, bunun için bir yer tayin edeceklerdi. 81 Mustafa Kemal in, Filistin Cephesi nde 4 ve 8.Ordularımız imha olmalarına rağmen 7.Orduyu emniyetle Halep kuzeyine çekmesi, İngilizler i ve Araplar ı durdurarak Anadolu ya sokmaması, halkın takdirini kazanmasını ve adeta kahraman 76 Mustafa Kemal Paşa, 15 Mayıs 1919 Padişah VI. Mehmet Vahdettin ile yaptığı son görüşmeden önce 15 Kasım, 29 Kasım ve 20 Aralık 1918 tarihlerinde üç defa daha görüşmüştü. Kutay, a.g.e., s.251; Sina Akşin, a.g.e., s.113. Mustafa Kemal Paşanın Padişah ile görüştüğü gün Yunan Ordusu da İzmir e çıkmıştı. Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s Çetiner, a.g.e., ss ; Atay, Çankaya, ss Kinross, a.g.e., s.194. Bernard Lewis, Padişah ın Mustafa Kemal e verdiği talimatı şöyle ifade etmiştir: O na verdiği talimat, düzeni tekrar kurmak, Müslüman-Hıristiyan çatışmalarını yatıştırmak, bölgede faaliyet halinde olan yarı askeri çeteleri silahsızlandırmak ve dağıtmak ve genel olarak, geriye kalan Osmanlı kuvvetlerinin silahsızlandırılmasına ve terhisine nezaret etmek idi. Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s Atay, Atatürk ün Anıları,ss ; Çetiner, a.g.e., s.151; Atay, Çankaya, s.188, Kinross, a.g.e., s.194; Refik Turan, a.g.e., s Fromkin, a.g.e, s Mustafa Kemal Paşa, teknik olarak çok yetersiz olan Bandırma Vapuru yla Canik (Samsun) e gönderilişlerini şöyle değerlendirmektedir:...bizi böyle bir gemiyle yola çıkarmak bir cinayetti ve muhakkak bir ölüme göndermekti. İstanbul daki temaslarımdan, gizli faaliyetlerimden ürken, endişeye düşen Ferit Paşa, hiç şüphesiz ki, bu cinayeti bilerek irtikâp (kötü bir iş yapma) etmiştir. Kılıç Ali, Hatıralarını Anlatıyor, İstanbul, Sel Yayını, 1955, s.12; Aydemir, Tek Adam, c.i, ss ; Atay, Atatürk ün Anıları, s Winstone, a.g.e.,s
hareket etmeden önce 15 Mayıs 1919 da Padişah a dördüncü defa uğrar. 76 Padişah VI. Mehmet Vahdettin, Mustafa Kemal e: Paşa, paşa! Şimdiye dek devlete çok hizmet ettin!..bunların hepsi artık bu kitaba girmiştir. Tarihe geçmiştir. Bunları unutun,asıl şimdi yapacağın hizmet hepsinden daha önemli olabilir!..paşa, Paşa!..Devleti kurtarabilirsin! demiştir. 77 Hayrete düşen Mustafa Kemal: Merak buyurmayınız efendimiz, yüksek görüşlerinizi anladım. İzin vermek lütfunda bulunursanız, hemen yola çıkacağım ve bana olan buyruklarınızı hiçbir zaman unutmayacağım cevabını vermiştir. 78 Bu yolculuk, 20. yüzyılın en büyük askeri ve politik yolculuklarından birinin başlangıcı olacaktır. İngiliz istihbaratının Osmanlılar konusunda uzmanı Wyndham Deedes o gece yarısı Bab-ı Ali ye giderek, Sadrazam Damat Ferit Paşaya Mustafa Kemal i Anadolu ya göndermemesi için uyarmak istemiş, ancak, geç kalmıştı. 79 Mustafa Kemal, Türkiye Cumhuriyeti nin kuruluş sürecini başlatmak amacıyla, 16 Mayıs 1919 da Bandırma Vapuru yla İstanbul dan Samsun a hareket etmiştir. 80 H.V.F. Winstone e göre: Türkiye, Gelibolu Bozkurt u, Mustafa Kemal in önderliğinde yeniden doğacak ve Asya İmparatorluğunu kaybeden güçler, bunun için bir yer tayin edeceklerdi. 81 Mustafa Kemal in, Filistin Cephesi nde 4 ve 8.Ordularımız imha olmalarına rağmen 7.Orduyu emniyetle Halep kuzeyine çekmesi, İngilizler i ve Araplar ı durdurarak Anadolu ya sokmaması, halkın takdirini kazanmasını ve adeta kahraman 76 Mustafa Kemal Paşa, 15 Mayıs 1919 Padişah VI. Mehmet Vahdettin ile yaptığı son görüşmeden önce 15 Kasım, 29 Kasım ve 20 Aralık 1918 tarihlerinde üç defa daha görüşmüştü. Kutay, a.g.e., s.251; Sina Akşin, a.g.e., s.113. Mustafa Kemal Paşanın Padişah ile görüştüğü gün Yunan Ordusu da İzmir e çıkmıştı. Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s Çetiner, a.g.e., ss ; Atay, Çankaya, ss Kinross, a.g.e., s.194. Bernard Lewis, Padişah ın Mustafa Kemal e verdiği talimatı şöyle ifade etmiştir: O na verdiği talimat, düzeni tekrar kurmak, Müslüman-Hıristiyan çatışmalarını yatıştırmak, bölgede faaliyet halinde olan yarı askeri çeteleri silahsızlandırmak ve dağıtmak ve genel olarak, geriye kalan Osmanlı kuvvetlerinin silahsızlandırılmasına ve terhisine nezaret etmek idi. Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s Atay, Atatürk ün Anıları,ss ; Çetiner, a.g.e., s.151; Atay, Çankaya, s.188, Kinross, a.g.e., s.194; Refik Turan, a.g.e., s Fromkin, a.g.e, s Mustafa Kemal Paşa, teknik olarak çok yetersiz olan Bandırma Vapuru yla Canik (Samsun) e gönderilişlerini şöyle değerlendirmektedir:...bizi böyle bir gemiyle yola çıkarmak bir cinayetti ve muhakkak bir ölüme göndermekti. İstanbul daki temaslarımdan, gizli faaliyetlerimden ürken, endişeye düşen Ferit Paşa, hiç şüphesiz ki, bu cinayeti bilerek irtikâp (kötü bir iş yapma) etmiştir. Kılıç Ali, Hatıralarını Anlatıyor, İstanbul, Sel Yayını, 1955, s.12; Aydemir, Tek Adam, c.i, ss ; Atay, Atatürk ün Anıları, s Winstone, a.g.e.,s
olmasını sağlamıştır. 82 İsmet İnönü, Kafkas Cephesi nde 2.Orduda, Filistin Cephesi nde 7.Orduda Mustafa Kemal in Kolordu Komutanlığını yapmıştır. Enver ve Mustafa Kemal Paşaların emrinde uzun yıllar birlikte görev yapan ve onları çok yakından tanıyan İsmet İnönü aralarındaki ilişkileri aşağıdaki şekilde anlatmaktadır: İttihat ve Terakki nüfuzları içinde, Atatürk, Fethi Bey le birlikte ayrı bir grup teşkil ederdi. Trablusgarp Harbi sırasında Enver Bey, Fethi Bey ve Mustafa Kemal Bey beraber bulundular, beraber muharebe ettiler. Enver Bey Bingazi de komutanken, Atatürk Derne de onun emrinde kumandan olarak çalışmıştır. Nasıl geçindiklerini, uzaktan ben de merak ederdim. Muharebeden sonra bizzat Enver Paşadan; Atatürk ün kendi yanında iyi hizmet ettiğini, iyi komutanlık yaptığı ve muvaffak olduğu sözlerini işitmişimdir. Çanakkale ye müttefiklerin asker çıkarmasının ilk gününden itibaren Atatürk, bir yıldız olarak parlamaya başlamış ve her gün biraz daha dikkati çeker hale gelmiştir. Burada Atatürk, komutanlık sınavını, tasavvur olunabilecek en büyük güçlükler içinde, her gün yeni bir başarıyla yürütür bir yola girmiştir. Çanakkale de ilk günden itibaren üzerinde toplanmış olan şerefler ve ümitler, Atatürk ü dokunulmaz hale getirmiştir. Çanakkale seferi bittikten sonra Atatürk, Doğu Cephesi ne tayin oldu ve hep büyük komutanlıklarda bulundu. Enver Paşa ile aralarında hiçbir zaman büyük münakaşa geçtiğini sanmıyorum 83 Mustafa Kemal, Filistin Cephesi nde 7.Ordu Komutanı olarak, Yıldırım Orduları Grubu Komutanı Mareşal Liman Von Sanders in emrinde İtilaf Devletleri ne karşı savaşmış, her zaman takdirini kazanmıştır. Mareşal Liman Von Sanders, Mustafa Kemal i: İlk askeri başarısını Trablusgarp ta gösteren Mustafa Kemal, sorumluluk ve görevden zevk duyan bir komutan özelliğine sahipti. Daha 25 Nisan sabahı 19.Tümenle ve hiçbir yerden emir almaksızın kendiliğinden muharebeye müdahale ederek düşmanı sahile kadar püskürtmüş ve bundan sonra üç ay süreyle kırılmaz bir azimle devamlı düşman saldırılarına karşı koymuştu. Ona tam anlamıyla güvenilebilirdi şeklinde değerlendirmiştir. 84 Rusya Genelkurmay Başkanlığı, Mustafa Kemal Paşa hakkında hazırladığı raporda : Mustafa Kemal, büyük Türk komutanlarının halk tarafından en çok hürmet görenidir.cesur, muktedir, azimkâr ve azmi şöhretini, Trablusgarp ve Bingazi deki başarısıyla elde etmiş olup, Çanakkale de ilk defa vaziyeti 82 Bernard Lewis e göre: Türkiye de kalan tek muzaffer general olarak prestijine (saygınlık) rağmen, Mustafa Kemal in fazla bir şey yapacak imkânı yoktu. Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s.245. Geniş bilgi için bk. Çankaya, a.g.e., ss Sabahattin Selek, İsmet İnönü, Hatıralar, c.i, Ankara, Bilgi Yayınevi, 1985, ss Sanders, a.g.e., s
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
kurtarmıştır. Jön Türkler Programını kabul ederse de İttihat ve Terakki azalarından hoşlanmamaktadır denilmiştir. 85 Vamık D. Volkan ve Norman Itzkowitz, Mustafa Kemal in ayrıcalıklı liderlik özelliklerini bilimsel olarak incelemişler, sıra dışı yeteneklere sahip olduğunu tespit etmişlerdir. 86 Bu üstün yeteneklere sahip olan Mustafa Kemal, Yıldırım Orduları Grubu Komutanı olarak Adana da bulunduğu sırada emaresini verdiği Milli Mücadele yi başlatmak amacıyla, 19 Mayıs 1919 da Samsun a çıkmıştır Sonuç İngilizler in Suriye ve Irak ı işgal ederek, Anadolu nun güneyinden yumuşak karnını tehdit etmesi, Osmanlı yı 30 Ekim 1918 de Mondros Mütarekesi nin ağır yaptırımlar içeren şartlarını kabul etmek zorunda bırakmıştır. Çünkü, Suriye nin kaybedilmesi, Anadolu nun merkezine giden en kısa yaklaşma mihverinin açılmasını sağlamıştır. İtilaf Devletleri, Filistin Cephesi ndeki muharebeleri kazandıktan sonra, Türkler i Anadolu dan 85 Çankaya, a.g.e., s.19. İtalyan Diplomatı Françesko M. Talliani,Türkiye ye ait anılarını yayınladığı bir yazısında: Enver Paşa ve arkadaşları büyük vatanperverdiler. Enver in büyük taraftarları vardı. Ancak, Mustafa Kemal in onlara üstün olan tarafları, yönü, modern hayatı, cemiyeti iyi hazmetmiş olması, dünyanın gidişini görmesi, hele yaşayabilmek için, ileriye gitmek İttihatçılardan Talat Paşa sinsi, Cemal Paşa sert, Enver Paşa sınırsız bir ihtirasla doluydu. demiştir. Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.i, Osmanlı İmparatorluğu nun Siyasi ve Askeri Hazırlıkları ve Harbe Girişi, s Vamık D. Volkan ve Norman Itzkowitz, Ölümsüz Atatürk adlı eserinde Mustafa Kemal Paşanın kişilik yapısını şöyle analiz etmişlerdir: Mustafa Kemal in kişilik yapısı, kendisinden seçkin bir insan olmasını talep ediyordu; Mustafa Kemal in üstünlüğü, maddi dünyanın koşullarını gerçekçi bir gözle değerlendirerek söz konusu talebi gerçekleşebilir hale getirme yeteneğinde yatar. Mustafa Kemal, gerçeklik ilkesinin sınırlarını test etmesini ve kendisine zarar getirmesi muhtemel dürtüsel eylemlerden kaçınmasını biliyordu. Sezgilere dayanarak harekete geçmek onun için kabul edilebilir bir şeydi-ama dürtüsel olarak eyleme yönelmek değil. Sezgileri ya da kendi kişilik yapısının talepleri gerçeklik ilkesinin sınırlarını aştığı zaman (ki liderlik iddiasında bulunduğu kimi durumlarda bu yaşanmıştı),yeni bir manevrayla nesnel dünyanın sınırlarını kendi ihtiyaçlarını karşılamaya yetecek ölçüde genişletmesini biliyordu. Onu gerçek bir lider haline getiren şey, onun koşullara uyarlanma konusundaki sıra dışı yeteneğiydi. Kazım Karabekir, Ali Fuat ya da diğer önemli kişiler Mustafa Kemal gibi hareket etmeye asla cesaret edemezlerdi; böyle bir cesareti göstermiş olsalar dahi, zorunlu esneklikten yoksunlardı. Volkan, a.g.e., s Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, ss Atay, Çankaya, s.164, 175, 189; Meydan, a.g.e., s.1055; Kinross, a.g.e., s.197. Mustafa Kemal Nutuk ta: 1919 yılı Mayısının 19 uncu günü Samsun a çıktım... sözleriyle anlatmaya başladığı Milli Mücadele yi, başarıyla sonuçlandırmayı başarmıştır. Atatürk, Nutuk, s
kurtarmıştır. Jön Türkler Programını kabul ederse de İttihat ve Terakki azalarından hoşlanmamaktadır denilmiştir. 85 Vamık D. Volkan ve Norman Itzkowitz, Mustafa Kemal in ayrıcalıklı liderlik özelliklerini bilimsel olarak incelemişler, sıra dışı yeteneklere sahip olduğunu tespit etmişlerdir. 86 Bu üstün yeteneklere sahip olan Mustafa Kemal, Yıldırım Orduları Grubu Komutanı olarak Adana da bulunduğu sırada emaresini verdiği Milli Mücadele yi başlatmak amacıyla, 19 Mayıs 1919 da Samsun a çıkmıştır Sonuç İngilizler in Suriye ve Irak ı işgal ederek, Anadolu nun güneyinden yumuşak karnını tehdit etmesi, Osmanlı yı 30 Ekim 1918 de Mondros Mütarekesi nin ağır yaptırımlar içeren şartlarını kabul etmek zorunda bırakmıştır. Çünkü, Suriye nin kaybedilmesi, Anadolu nun merkezine giden en kısa yaklaşma mihverinin açılmasını sağlamıştır. İtilaf Devletleri, Filistin Cephesi ndeki muharebeleri kazandıktan sonra, Türkler i Anadolu dan 85 Çankaya, a.g.e., s.19. İtalyan Diplomatı Françesko M. Talliani,Türkiye ye ait anılarını yayınladığı bir yazısında: Enver Paşa ve arkadaşları büyük vatanperverdiler. Enver in büyük taraftarları vardı. Ancak, Mustafa Kemal in onlara üstün olan tarafları, yönü, modern hayatı, cemiyeti iyi hazmetmiş olması, dünyanın gidişini görmesi, hele yaşayabilmek için, ileriye gitmek İttihatçılardan Talat Paşa sinsi, Cemal Paşa sert, Enver Paşa sınırsız bir ihtirasla doluydu. demiştir. Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.i, Osmanlı İmparatorluğu nun Siyasi ve Askeri Hazırlıkları ve Harbe Girişi, s Vamık D. Volkan ve Norman Itzkowitz, Ölümsüz Atatürk adlı eserinde Mustafa Kemal Paşanın kişilik yapısını şöyle analiz etmişlerdir: Mustafa Kemal in kişilik yapısı, kendisinden seçkin bir insan olmasını talep ediyordu; Mustafa Kemal in üstünlüğü, maddi dünyanın koşullarını gerçekçi bir gözle değerlendirerek söz konusu talebi gerçekleşebilir hale getirme yeteneğinde yatar. Mustafa Kemal, gerçeklik ilkesinin sınırlarını test etmesini ve kendisine zarar getirmesi muhtemel dürtüsel eylemlerden kaçınmasını biliyordu. Sezgilere dayanarak harekete geçmek onun için kabul edilebilir bir şeydi-ama dürtüsel olarak eyleme yönelmek değil. Sezgileri ya da kendi kişilik yapısının talepleri gerçeklik ilkesinin sınırlarını aştığı zaman (ki liderlik iddiasında bulunduğu kimi durumlarda bu yaşanmıştı),yeni bir manevrayla nesnel dünyanın sınırlarını kendi ihtiyaçlarını karşılamaya yetecek ölçüde genişletmesini biliyordu. Onu gerçek bir lider haline getiren şey, onun koşullara uyarlanma konusundaki sıra dışı yeteneğiydi. Kazım Karabekir, Ali Fuat ya da diğer önemli kişiler Mustafa Kemal gibi hareket etmeye asla cesaret edemezlerdi; böyle bir cesareti göstermiş olsalar dahi, zorunlu esneklikten yoksunlardı. Volkan, a.g.e., s Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, ss Atay, Çankaya, s.164, 175, 189; Meydan, a.g.e., s.1055; Kinross, a.g.e., s.197. Mustafa Kemal Nutuk ta: 1919 yılı Mayısının 19 uncu günü Samsun a çıktım... sözleriyle anlatmaya başladığı Milli Mücadele yi, başarıyla sonuçlandırmayı başarmıştır. Atatürk, Nutuk, s
çıkarmayı veya egemenlikleri altına almayı hedefledikleri temel politikalarının, yani Doğu Sorunu (Şark Meselesi) nu kökten çözme amaçlarının önünü açmışlardır. Böylece, Mondros Mütarekesi, Sevr Antlaşması nın ön koşullarını hazırlarken, Şark Meselesi nin uygulanması için de fırsat yaratmıştır. Mustafa Kemal, Nablus Meydan Muharebesi nden itibaren Ordusunu, Şeria Nehri doğusuna geçirerek, Halep kuzeyine çekmeyi ve düşmanı Mütareke imzalanmadan önce İskenderun güneyi-beylan- Afrin(Afreyn) Nehri-Der el Cemal (Dercemal)-Tel el Rifat-Ahterin (Ahtarin)-Cerablus ve doğuya uzanımı hattında (yaklaşık bu günkü Türkiye- Suriye sınırı) durdurmayı başarmıştır. Mondros Mütarekesi 30 Ekim 1918 de imzalandığı zaman, birliklerimiz fiilen bu hatta bulunuyordu. Şayet Mustafa Kemal, Ordusunu başarıyla geri çekerek, düşmanı bu hatta durdurmayı başaramasaydı, Misak-ı Milli de kabul edilen sınır daha kuzeyde olabilirdi. Mustafa Kemal, 31 Ekim 1918 de Yıldırım Ordular Grubu Komutanı olduktan sonra, birliklerini 2-3 Kasım 1918 de Hatay (Antakya) ın güneyine alarak, Mondros Mütarekesi nin Toros Tünelleri, Kilikya ve İskenderun la ilgili maddelerine itiraz etmiş, Mütareke imzalandığı anda bulunulan hattın savunulmasını ve İskenderun a çıkacak İtilaf Devletleri Kuvvetlerine ateş edilmesini emretmiştir. Mustafa Kemal, Yıldırım Ordular Grubunun geri hududunu Toroslar a dayayarak emniyetini sağlamış, Anadolu dan takviye alarak savaşı sürdürmek istemiştir. Mustafa Kemal ve arkadaşları arasında, Osmanlı topraklarını işgal eden İtilaf Devletleri yle mücadeleye devam etme düşüncesi, ilk defa Filistin Cephesi nde ortaya çıkmıştır. Yunanistan ın 15 Mayıs 1919 da İzmir e çıkışını müteakip, 16 Mayıs 1919 da İstanbul dan hareket ederek, 19 Mayıs 1919 da Samsun a çıkan ve Milli Mücadele yi başlatan Mustafa Kemal in Anadolu daki hareketine paralel olarak, İtilaf Devletleri nin işgallerine karşı ilk tepkilerin güney illerimizden (Maraş, Antep, Urfa, Adana/Pozantı) gelmiş olması oldukça dikkat çekicidir. Milli Mücadele nin Filistin Cephesi nin devamı ve halk hareketi (Kuva-yı Milliye) olarak Anadolu nun güneyinden başlaması, Mustafa Kemal in Yıldırım Ordular Grubu Komutanı olarak bölge halkını teşkilatlandırması, silahlandırması ve propagandası sayesinde temin edilmiştir. Milli Mücadele nin lider kadrosunun ve kuvvetlerinin Filistin Cephesi nin sorumluluğunu taşıyan Yıldırım Ordular Grubuna (2 ve 7. Ordulara) dayandırıldığı görülmektedir. İtilaf Devletleri Anadolu yu işgal etmeye başladıktan sonra, Yıldırım Ordular Grubuna bağlı 3.Kolordu birlikleri Samsun, Amasya ve Sivas a, 15.Kolordu Erzurum a, 20.Kolordu Ankara ya, 2.Ordu (12 Kolordu) Konya ya intikal etmişlerdir. 3.Kolordu (Filistin Cephesi ndeki Komutanı Albay İsmet) Komutanı Albay Refet (Bele), 15.Kolordu Komutanı Kazım Paşa (Karabekir), 20.Kolordu Komutanı Ali Fuat Paşa (Cebesoy) ve 2.Ordu Komutanı Mersinli Cemal Paşa olmuşlardı. Mustafa Kemal Samsun a çıkışını müteakip, Amasya- 394
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
Erzurum-Sivas-Ankara güzergâhını takip etmesi, Erzurum da ve Sivas ta Kongreler yapması, Filistin Cephesi nde komuta ettiği silah arkadaşları tarafından hem can güvenliğinin sağlanmasında hem de Türk halkının desteğinin kazanılmasında çok etkili olmuştur. Milli Mücadele nin stratejisi Filistin Cephesi nde meydana gelen olaylarla şekillenmiştir. Filistin Cephesi nde yaşanan askeri ve siyasi olayların, Osmanlı Meclis-i Mebusanın Misak-ı Milli kararlarını almasında en önemli etken olduğu anlaşılmaktadır. Filistin Cephesi nde ve İstiklal Savaşı nda cereyan eden muharebelerin, oldukça benzerlikler taşıdığı görülmektedir. Birinci ve İkinci İnönü Muharebeleri nin, Birinci ve İkinci Gazze Muharebeleri ne, Kütahya-Eskişehir Muharebeleri nin Üçüncü Gazze Muharebesi ne, Sakarya Meydan Muharebesi nin Şeria Muharebeleri ne, Başkomutanlık Meydan Muharebesi nin Nablus Meydan Muharebesi ne, Büyük Taarruz un General Allenby ın takip ve bizim Geri Çekilme Harekâtımıza benzer şekilde uygulandığı görülmektedir. Birinci Dünya Savaşı nda batıda Çanakkale, doğuda Kafkasya ve güneyde Filistin Cepheleri nde bilgi, beceri ve tecrübe kazanan Mustafa Kemal ve arkadaşları, üstün liderlik nitelikleriyle Milli Mücadele yi hedefine ulaştırmayı başarmışlardır.
Erzurum-Sivas-Ankara güzergâhını takip etmesi, Erzurum da ve Sivas ta Kongreler yapması, Filistin Cephesi nde komuta ettiği silah arkadaşları tarafından hem can güvenliğinin sağlanmasında hem de Türk halkının desteğinin kazanılmasında çok etkili olmuştur. Milli Mücadele nin stratejisi Filistin Cephesi nde meydana gelen olaylarla şekillenmiştir. Filistin Cephesi nde yaşanan askeri ve siyasi olayların, Osmanlı Meclis-i Mebusanın Misak-ı Milli kararlarını almasında en önemli etken olduğu anlaşılmaktadır. Filistin Cephesi nde ve İstiklal Savaşı nda cereyan eden muharebelerin, oldukça benzerlikler taşıdığı görülmektedir. Birinci ve İkinci İnönü Muharebeleri nin, Birinci ve İkinci Gazze Muharebeleri ne, Kütahya-Eskişehir Muharebeleri nin Üçüncü Gazze Muharebesi ne, Sakarya Meydan Muharebesi nin Şeria Muharebeleri ne, Başkomutanlık Meydan Muharebesi nin Nablus Meydan Muharebesi ne, Büyük Taarruz un General Allenby ın takip ve bizim Geri Çekilme Harekâtımıza benzer şekilde uygulandığı görülmektedir. Birinci Dünya Savaşı nda batıda Çanakkale, doğuda Kafkasya ve güneyde Filistin Cepheleri nde bilgi, beceri ve tecrübe kazanan Mustafa Kemal ve arkadaşları, üstün liderlik nitelikleriyle Milli Mücadele yi hedefine ulaştırmayı başarmışlardır.
CEMAL KEMAL HALEP KUZEYİNE ÇEKİLME, MONDROS MÜTAREKESİ İMZALANDIĞI SIRADA YILDIRIM ORDULAR GRUBUNUN DURUMU
(30 Ekim 1918) EK-A Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, Kroki: 23; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, Kroki:3. 1. Bu sıralarda 41. Tümen kısa bir süre için 3. Kor.emrinde bulunmaktaydı Kasım 1918 de Reyhanlı ve 3 Kasım 1918 de Antakya, 7. Ordu tarafından tekrar işgal edilmişti Tümen bu sırada 20. Kolordu emrinde bulunmaktaydı. 396
(30 Ekim 1918) EK-A Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, Kroki: 23; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, Kroki:3. 1. Bu sıralarda 41. Tümen kısa bir süre için 3. Kor.emrinde bulunmaktaydı Kasım 1918 de Reyhanlı ve 3 Kasım 1918 de Antakya, 7. Ordu tarafından tekrar işgal edilmişti Tümen bu sırada 20. Kolordu emrinde bulunmaktaydı. 396
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
Mustafa Kemal in, İngilizler le Fransızlar a karşı mücadeleye devam etme azim ve kararlılığı karşısında, Mondros Mütarekesi şartlarını ihlal edeceğinden korkarak, 7 Kasım 1918 de, Yıldırım Ordular Grubu Karargâhını ve 7.Orduyu lağvetmiştir. Bu suretle, Mustafa Kemal, 31 Ekim 1918 tesim aldığı Yıldırım Ordular Grubunu sadece bir hafta süreyle sevk ve idare etmiştir. 53 2.Ordu Komutanlığından Filistin Cephesi ne atanan Mustafa Kemal, Bağdat seferi için teşkil edilen Yıldırım Ordular Grubunun 7.Ordusunu İstanbul da kurmuş, bu orduyu Halep e intikal ettirmişti. Yıldırım Orduları Grubu Komutanı Mareşal Falkenhayn la anlaşamayan Mustafa Kemal, istifa ederek, İstanbul a gitmiş, 7.Orduyu Fevzi Paşaya (Çakmak) teslim etmiş, Mareşal Falkenhayn ın yerine Mareşal Liman Von Sanders atandıktan sonra 7 Ağustos 1918 de aynı Orduyu tekrar teslim alarak, 3.Kolordu Komutanı Albay İsmet ve 20.Kolordu Komutanı Ali Fuat Paşayla birlikte Yafa-Kudüs hattının kuzeyinden (Nablus Meydan Muharebesi) itibaren, Batı Şeria, Doğu Şeria (Ürdün ün batı bölgesi) ve Suriye de muharebe ederek, Milli Mücadele esnasında adı Misak-ı Milli olacak sınırlara çekmeyi başarmıştır. Ahmet İzzet Paşa, Mondros Mütarekesi nden sonra Osmanlı Devleti nin tek düzenli silahlı gücünü lağvetmişti. Mustafa Kemal, bu sırada, Türk sınırlarını koruma çabası içindeydi. Ordularını dağıtma konusunda verilen emre iki nedenle uymak istemiyordu. Birinci neden, birliklerini düşmana karşı kullanmak istemesiydi. İkinci nedense, Anadolu dan ayrılma konusundaki isteksizliğiydi. Her iki neden de, ulusal bir direnişi örgütlemek amacına yönelikti. Fakat sonunda, ordular ve orduların kalıntıları da dağıtılmıştır. 54 Padişah VI. Mehmet Vahdettin in, Osmanlı yı Birinci Dünya Savaşı na sokan Talat, Enver ve Ahmet Cemal Paşaların yurt dışına kaçışına Hükümet in göz yumduğu gerekçesiyle kabinede ısrarla değişiklik 53 Midhat Sertoğlu, Mufassal Osmanlı Tarihi, c.vi, İstanbul, Güven Yayınevi, 1972, s.358; Turan, a.g.e., s.101; Tuncoku, a.g.e., s.34; Tezer, a.g.e., ss.171-172; Volkan, a.g.e., s.155; Çetiner, a.g.e., s.28; Tansel, a.g.e., c.i, s.47; Nedim, a.g.e., s.160; Kutay, a.g.e., s.251; Aydemir, Tek Adam, c.i, s.317. 54 Emre Kongar, İmparatorluktan Günümüze Türkiye nin Toplumsal Yapısı, c.i, 5.b., İstanbul, Remzi Kitabevi Yayınları, 1985, ss.85-86; Kinross, a.g.e., s.167. Mustafa Kemal Paşa, Türk milletini kurtarmak yolundaki kararını, Mondros Mütarekesi nin imzalanmasından sonra, Liman Von Sanders in yerine Yıldırım Ordular Grubu Komutanı olarak atandığı zaman vermiştir. Milli Mücadele nin, Birinci Dünya Harbi nden sonra Filistin Cephesi nin devamı olarak, önce Adana, Antep, Maraş ve Urfa da başlamış olması ve Mustafa Kemal Paşanın, Kurtuluş Savaşı nı Filistin Cephesi nde Komutanlığını yaptığı Yıldırım Ordular Grubunun Komuta Heyeti ve Kolordularına dayandırmış olması, O nun bu düşüncesinin en belirgin kanıtlarıdır. K.5, G.113, B.113-1; Gnkur.ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.ii, Ks.1, Batı Cephesi, Ankara, Gnkur.Basımevi, 1963, s.37; Ateş, a.g.e., ss.101-102.
Mustafa Kemal in, İngilizler le Fransızlar a karşı mücadeleye devam etme azim ve kararlılığı karşısında, Mondros Mütarekesi şartlarını ihlal edeceğinden korkarak, 7 Kasım 1918 de, Yıldırım Ordular Grubu Karargâhını ve 7.Orduyu lağvetmiştir. Bu suretle, Mustafa Kemal, 31 Ekim 1918 tesim aldığı Yıldırım Ordular Grubunu sadece bir hafta süreyle sevk ve idare etmiştir. 53 2.Ordu Komutanlığından Filistin Cephesi ne atanan Mustafa Kemal, Bağdat seferi için teşkil edilen Yıldırım Ordular Grubunun 7.Ordusunu İstanbul da kurmuş, bu orduyu Halep e intikal ettirmişti. Yıldırım Orduları Grubu Komutanı Mareşal Falkenhayn la anlaşamayan Mustafa Kemal, istifa ederek, İstanbul a gitmiş, 7.Orduyu Fevzi Paşaya (Çakmak) teslim etmiş, Mareşal Falkenhayn ın yerine Mareşal Liman Von Sanders atandıktan sonra 7 Ağustos 1918 de aynı Orduyu tekrar teslim alarak, 3.Kolordu Komutanı Albay İsmet ve 20.Kolordu Komutanı Ali Fuat Paşayla birlikte Yafa-Kudüs hattının kuzeyinden (Nablus Meydan Muharebesi) itibaren, Batı Şeria, Doğu Şeria (Ürdün ün batı bölgesi) ve Suriye de muharebe ederek, Milli Mücadele esnasında adı Misak-ı Milli olacak sınırlara çekmeyi başarmıştır. Ahmet İzzet Paşa, Mondros Mütarekesi nden sonra Osmanlı Devleti nin tek düzenli silahlı gücünü lağvetmişti. Mustafa Kemal, bu sırada, Türk sınırlarını koruma çabası içindeydi. Ordularını dağıtma konusunda verilen emre iki nedenle uymak istemiyordu. Birinci neden, birliklerini düşmana karşı kullanmak istemesiydi. İkinci nedense, Anadolu dan ayrılma konusundaki isteksizliğiydi. Her iki neden de, ulusal bir direnişi örgütlemek amacına yönelikti. Fakat sonunda, ordular ve orduların kalıntıları da dağıtılmıştır. 54 Padişah VI. Mehmet Vahdettin in, Osmanlı yı Birinci Dünya Savaşı na sokan Talat, Enver ve Ahmet Cemal Paşaların yurt dışına kaçışına Hükümet in göz yumduğu gerekçesiyle kabinede ısrarla değişiklik 53 Midhat Sertoğlu, Mufassal Osmanlı Tarihi, c.vi, İstanbul, Güven Yayınevi, 1972, s.358; Turan, a.g.e., s.101; Tuncoku, a.g.e., s.34; Tezer, a.g.e., ss.171-172; Volkan, a.g.e., s.155; Çetiner, a.g.e., s.28; Tansel, a.g.e., c.i, s.47; Nedim, a.g.e., s.160; Kutay, a.g.e., s.251; Aydemir, Tek Adam, c.i, s.317. 54 Emre Kongar, İmparatorluktan Günümüze Türkiye nin Toplumsal Yapısı, c.i, 5.b., İstanbul, Remzi Kitabevi Yayınları, 1985, ss.85-86; Kinross, a.g.e., s.167. Mustafa Kemal Paşa, Türk milletini kurtarmak yolundaki kararını, Mondros Mütarekesi nin imzalanmasından sonra, Liman Von Sanders in yerine Yıldırım Ordular Grubu Komutanı olarak atandığı zaman vermiştir. Milli Mücadele nin, Birinci Dünya Harbi nden sonra Filistin Cephesi nin devamı olarak, önce Adana, Antep, Maraş ve Urfa da başlamış olması ve Mustafa Kemal Paşanın, Kurtuluş Savaşı nı Filistin Cephesi nde Komutanlığını yaptığı Yıldırım Ordular Grubunun Komuta Heyeti ve Kolordularına dayandırmış olması, O nun bu düşüncesinin en belirgin kanıtlarıdır. K.5, G.113, B.113-1; Gnkur.ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.ii, Ks.1, Batı Cephesi, Ankara, Gnkur.Basımevi, 1963, s.37; Ateş, a.g.e., ss.101-102.
yapılmasını istemesi üzerine, Sadrazam Ahmet İzzet Paşa, 8 Kasım 1918 de istifa etmiş, yerine Tevfik Paşa geçmiştir. 55 Yıldırım Ordular Grubu Karargâhıyla 7.Ordunun lağvedildiği ve Mustafa Kemal in Harbiye Nezareti Karargâhına verilmiş olduğu emri, 10 Kasım 1918 de Adana ya ulaşmıştır. 56 Mustafa Kemal, 10 Kasım 1918 de Adana dan trenle hareket etmiş 57 ve 13 Kasım 1918 de İstanbul a gelmiştir. 58 İstanbul Limanı nda bulunan düşman savaş gemilerini 59 üzüntüyle seyreden Mustafa Kemal, yaveri Cevat Abbas a, Geldikleri gibi giderler! demiştir. 60 Amiral Cathorpe un, Rauf Bey e verdiği gizli mektupta belirtmiş olduğu garantiler, İtilaf Devletleri tarafından, 13 gün sonra ihlal edilmiştir. Rauf Bey, Mondros Mütarekesi ni imzalarken, resmi olmayan bu belgeye inanmış, İstanbul a bir tek düşman 55 Nurettin Gülmez, Kurtuluş Savaşı nda Anadolu da Yeni Gün, Ankara, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi Yayını, 1999, s.458; Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s.240; Tansel, a.g.e., c.i, s.47-50; Armstrong, a.g.e., s.77; Hacettepe Üniversitesi, a.g.e., s.137. 56 Tezer, a.g.e., ss.174-175. Mustafa Kemal Paşadan bölge sorumluluğunu alan, 2.Ordu Komutanı Nihat paşa da: İtilaf Kuvvetleri Payas-Kilis hattını geçerse, silahla karşılık verileceğini bildirmiş, Harbiye Nezareti silahla karşılık vermeyi uygun bulmamış, 22 Ocak 1919 da kendisini Konya dan İstanbul a çağırmış, yerine Filistin Cephesi nde birlikleri imha veya esir olduğu için, İstanbul a gönderilen eski 4.Ordu Komutanı Mersinli Cemal Paşayı atamıştır. a.g.a., K.67, G.86, B.86-1. 57 Yıldırım Ordular Grubunun lağvedilerek, Mustafa Kemal Paşanın Adana dan İstanbul a hareket ettiği gün olan 10 Kasım 1918 de The New York Times Gazetesi nde Türkler hakkında şu makale yayımlanmıştır: Yüzyıllardan beri kendi kendilerini yönetmekten dahi aciz olduklarını bütün dünyaya göstermiş olan Türklerin, kendilerinden her bakımdan üstün azınlık halklarını yönetmeleri beklenemez. Türkler bugüne dek yalnızca askeri alanda başarı sağlayabilmişlerdi. Çağımızın gelişmeleri onları bu alanda da saf dışı bırakmıştır Meydan, a.g.e., ss.956-957. 58 Durmuş Yalçın, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, c.i, Ankara, Atatürk Araştırma Merkezi Yayını, 2000, s.161; Sina Akşin, a.g.e., s.82; Kutay, a.g.e., s.247; Baki Kurtuluş, Gençlik Ansiklopedisi, c.iii, Ankara, Kurtuluş Yayınları, 1964, s.275; Volkan, a.g.e.,s.155; Kinross, a.g.e., s.171; Atay, Çankaya, s.141. 59 İtilaf Devletleri Donanması: 22 İngiliz, 17 İtalyan, 12 Fransız ve 4 adet Yunan gemisinden oluşuyordu. Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s.60; Çetiner, a.g.e., s.38; Brock, a.g.e., s.229; Şimşir, a.g.e., s.57. Fahri Blen e göre: İtilaf Devletleri Donanması, 15 muharebe gemisi, 11 kuruvazör, 29 muhrip ve 6 deniz altı olmak üzere 61 adet savaş gemisinden oluşmaktaydı. Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, s.226; Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s.240. 60 Cevat Abbas Gürer, Ebedi Şef, Kurtarıcı Atatürk ün Zengin Tarihinden Birkaç Yaprak, İstanbul, 1939, s.165; Tuncoku, a.g.e., s.34; Tansel, a.g.e., c.i, s.81; Çankaya, a.g.e., s.23; Refik Turan, a.g.e., s.101; Çetiner, a.g.e., s.39; Aydemir, Tek Adam, c.i, s.523; Volkan, a.g.e., s.155; Kinross, a.g.e., s.171.
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
askeri çıkmayacaktır demecini vermiş...ama çok geçmeden gerçekten ne kadar kötü şekilde aldatıldığı ortaya çıkmıştır!.. 61 Mustafa Kemal, Mondros Mütarekesi ni siyasi bir yenilgi olarak değerlendirmiş, İstanbul un işgalinden sonra 16 Kasım 1918 de Pera Palas Oteli nde gazetecilerle yaptığı konuşmada: En iyi politika, en çok kuvvetli olmakla mümkündür. En çok kuvvetli olmak demek ise, manen, ilmen, fennen, ahlaken kuvvetli olmak demektir. Askeri kuvvet en sonda gelir. Yukarıda sayılan meziyetler, bir millette mevcut değilse, bu milletin bütün fertlerinin en son silahlarla donanmış olması hiçbir şey ifade etmez. Bugünkü topluluklar içinde insan olarak yer alabilmek için, elbette elde silah olması yeterli değildir demiştir. 62 Mustafa Kemal, Vakit Gazetesi Muhabiri nin 18 Kasım 1918 de; İtilaf Devletleri nin Mondros Mütarekesi ni tatbik tarzlarına ne mana (anlam) vermek lazımdır? sorusuna şöyle cevap vermiştir:...hükümetimizle mütareke akdeden (yapan) devletlerin ve bu devletler namına (adına) mütareke şartnamesini yapan Britanya (İngiltere) Hükümeti nin Osmanlı lara karşı olan hüsnüniyetlerinden (iyi niyetlerinden) şüphe etmek istemem, eğer mezkur (adı geçen) şartname ahkamının (buyruklarının) tatbikatında suitefehhümü mücip (sebep) olacak cihet (yön,ilgi, bahane)görülüyorsa bunun sebebini derhal anlamak ve muhataplarımızla anlaşmak lazımdır. Bittabi (tabiyatiyle) bu vazife hükümetlere terettüp eder (gerekir,düşer). Benim bildiğime göre, Hükümetimiz bu bapda (hususta) icap eden (gereken) teşebbüsatta (girişimde) bulunmuş ve bulunmaktadır. Yalnız benim anlayamadığım bir cihet (sebep) varsa...bu teşebbüsat (girişim) neden milleti tatmin edici netayiç (sonuç) vermemektedir? Buna sebep olarak şimdi hatırıma gelen nokta şudur: İki hükümet ricali (mevki sahibi kimseleri, yetkilileri) beyninde bilmüzakere (muhakeme) takarrur (karar verme) ettirildikten sonra, emr-i icrası (icra emri) lazım gelen hususat (gereken hususlar), askeri kumandanlara terk olunur (devredilir, verilir). Halbuki bu hususta askerler değil, diplomatlar hal-i faaliyette (faaliyet durumunda) bulunmak lazımdır (bulunmaları gerekir). Bu hususta millete terettüp eden (ait olan) vazife ne olabilir? Malumualiniz millet doğrudan doğruya umur-u devlete (devlet işlerine) karışmaz. Vekilleri olan Heyet-i Mebusan ın idimadına mazhar (şerefli, güvenini kazanmış) bir hükümetin netice-i icraarına (icrasının sonucunu) intizar ( adama, sözleşme, bekleme) eder.o halde bu hususta milletin en büyük vazifesi mebusları 61 Çetiner, a.g.e., s.30-31. 62 Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s.81; Çankaya, a.g.e., s.24.
askeri çıkmayacaktır demecini vermiş...ama çok geçmeden gerçekten ne kadar kötü şekilde aldatıldığı ortaya çıkmıştır!.. 61 Mustafa Kemal, Mondros Mütarekesi ni siyasi bir yenilgi olarak değerlendirmiş, İstanbul un işgalinden sonra 16 Kasım 1918 de Pera Palas Oteli nde gazetecilerle yaptığı konuşmada: En iyi politika, en çok kuvvetli olmakla mümkündür. En çok kuvvetli olmak demek ise, manen, ilmen, fennen, ahlaken kuvvetli olmak demektir. Askeri kuvvet en sonda gelir. Yukarıda sayılan meziyetler, bir millette mevcut değilse, bu milletin bütün fertlerinin en son silahlarla donanmış olması hiçbir şey ifade etmez. Bugünkü topluluklar içinde insan olarak yer alabilmek için, elbette elde silah olması yeterli değildir demiştir. 62 Mustafa Kemal, Vakit Gazetesi Muhabiri nin 18 Kasım 1918 de; İtilaf Devletleri nin Mondros Mütarekesi ni tatbik tarzlarına ne mana (anlam) vermek lazımdır? sorusuna şöyle cevap vermiştir:...hükümetimizle mütareke akdeden (yapan) devletlerin ve bu devletler namına (adına) mütareke şartnamesini yapan Britanya (İngiltere) Hükümeti nin Osmanlı lara karşı olan hüsnüniyetlerinden (iyi niyetlerinden) şüphe etmek istemem, eğer mezkur (adı geçen) şartname ahkamının (buyruklarının) tatbikatında suitefehhümü mücip (sebep) olacak cihet (yön,ilgi, bahane)görülüyorsa bunun sebebini derhal anlamak ve muhataplarımızla anlaşmak lazımdır. Bittabi (tabiyatiyle) bu vazife hükümetlere terettüp eder (gerekir,düşer). Benim bildiğime göre, Hükümetimiz bu bapda (hususta) icap eden (gereken) teşebbüsatta (girişimde) bulunmuş ve bulunmaktadır. Yalnız benim anlayamadığım bir cihet (sebep) varsa...bu teşebbüsat (girişim) neden milleti tatmin edici netayiç (sonuç) vermemektedir? Buna sebep olarak şimdi hatırıma gelen nokta şudur: İki hükümet ricali (mevki sahibi kimseleri, yetkilileri) beyninde bilmüzakere (muhakeme) takarrur (karar verme) ettirildikten sonra, emr-i icrası (icra emri) lazım gelen hususat (gereken hususlar), askeri kumandanlara terk olunur (devredilir, verilir). Halbuki bu hususta askerler değil, diplomatlar hal-i faaliyette (faaliyet durumunda) bulunmak lazımdır (bulunmaları gerekir). Bu hususta millete terettüp eden (ait olan) vazife ne olabilir? Malumualiniz millet doğrudan doğruya umur-u devlete (devlet işlerine) karışmaz. Vekilleri olan Heyet-i Mebusan ın idimadına mazhar (şerefli, güvenini kazanmış) bir hükümetin netice-i icraarına (icrasının sonucunu) intizar ( adama, sözleşme, bekleme) eder.o halde bu hususta milletin en büyük vazifesi mebusları 61 Çetiner, a.g.e., s.30-31. 62 Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, s.81; Çankaya, a.g.e., s.24.
CEMAL KEMAL vasıtasıyle, her suretle şayan-ı emniyet ve itimat bir hükümetin mesned-i kuvasını (dayanak kuvvetini) teşkil etmektir. 63 Mustafa Kemal, Pera Palas ta bir kaç gün kalacak, buranın kozmopolit havasından sıkılacak, önce bir tanışının evine çıkacak, sonra da Şişli deki evini kiralayacaktır. 64 Mustafa Kemal in İstanbul daki günleri, 65 eski silah arkadaşlarıyla görüşerek, geçer. 66 Bugün Atatürk Müzesi olarak bulunan Şişli deki evi, Anadolu dan gelen subayların bir uğrak yeri haline gelir. 67 İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan askerlerinin Osmanlı İmparatorluğu nun Başkenti İstanbul a gelmelerinden sonra, şehir tam bir karışıklık içine girer. Galata Köprüsü nün bir yakasında (Eminönü nde) Türk İstanbul derin bir üzüntü ve sessizliğe gömülmüşken, köprünün öte yanında (Beyoğlu nda) müttefik askerleri ve kumandanlarına yaranma yarışı başlar. 68 Mustafa Kemal, 1908 de İkinci Meşrutiyet in ilanından itibaren, Birinci Dünya Savaşı na son veren Mondros Mütarekesi ne kadar, Osmanlı Devleti nin yaşadığı siyasi ve askeri olayların fiilen içinde bulunmuştur. Filistin Cephesi nde, muharebe sahasında kazandığı tecrübeler, Araplar ın gösterdikleri düşmanca davranışlar, İngilizler in Mondros Mütarekesi uygulamasındaki politik oyunları, Mustafa Kemal in düşüncelerini derinden etkilemiş, komutanlık, liderlik ve yöneticilik niteliklerini geliştirmiştir. Mustafa Kemal ve silah arkadaşları için, Filistin Cephesi; gelecekte 63 Atatürk, Atatürk ün Söylev ve Demeçleri, c.iii, 5.B., Ankara, Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Yayınları, Türk Tarih Kurumu (TTK) Basımevi, 1997, s.1. 64 Brock, a.g.e., s.233. 65 Mustafa Kemal i o günlerde, Padişah VI. Mehmet Vahdettin in kızlarından Sabiha Sultan la evlendirme girişimleri olmuşsa da, Mustafa Kemal olumsuz tavır takınarak bu işi engellemiştir. Volkan, a.g.e., s.163. Geniş bilgi için bk. Çetiner, a.g.e, ss.57-60. 66 Mustafa Kemal Paşa, Fethi bey (Okyar), Ali Fuat Paşa (Orgeneral Cebesoy), Kazım Paşa (Orgeneral Karabekir) ve Albay İsmet (Orgeneral İnönü) le Pera Palas Oteli dikkat çektiği için, her akşam başka evde buluşuyor, Osmanlı İmparatorluğu nun içinde bulunduğu durumdan nasıl kurtarılabileceğini görüşüyorlardı. Çetiner, a.g.e., s.46. 67 Ateş, a. g.e., s.93; Çetiner, a.g.e., s.48. 68 Aydemir, Tek Adam, c.i, s.330. Bahriye Nazırı Rauf Bey (Orbay), bu sırada Padişah VI. Mehmet Vahdettin in huzuruna çıkarak: Calthrope un,mütareke imzalanırken verdiği sözleri tutmadığını her zamanki açık sözlülüğüyle anlatmaya başladı...güya İstanbul işgal edilmeyecekti,fakat İstanbul a mütemadiyen (devamlı) asker çıkıyordu!..asıl önemlisi, Padişah a yakın olmaktan başka hiçbir ünü olmayan Damat Ferit Paşa,ülkeye ve Hükümet e zarar verecek hareketlerin içindeydi...diğer taraftan, azınlıklarla Müslüman Türkler arasında kanlı olaylar çıkması da muhtemeldi... Rauf Beyin ağzından bu sözleri dinleyen Padişah Vahdettin sinirlenerek:...millet bir koyun sürüsüdür. Ona bir çoban gerekir. O da benim demiştir. Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), a.g.e., c.i/i, s.85; Çetiner, a.g.e., s.60; Kinross, a.g.e.,s.171.
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
başlatacakları Milli Mücadele nin kadrosunun oluşturulması ve stratejisinin belirlenmesinde tam bir laboratuar görevi yapmıştır. O, Mondros Mütarekesi nin uygulamalarını İstanbul da çok yakından takip ediyor, endişelerinin gerçekleşmeye başladığını görmekten üzüntü duyuyordu. İtilaf Devletleri, çeşitli bahanelerle Mersin, Tarsus, Adana, Toros Tünelleri, Pozantı, Akköprü, Çiftehan, Urfa, Ayıntap (Gaziantep), Maraş ve Musul u işgal etmişler, Suriye Cephesi nde Yıldırım Ordular Grubu ve 7.Ordudan sonra 2.Ordunun, Irak Cephesi ndeyse 6. Ordunun lağvedilmesini sağlamışlardır. 69 Tevfik Paşa ve Damat Ferit Paşa Hükümetleri nin, İtilaf Devletleri nin Mondros Mütarekesi şartlarına uygun olmayan uygulamaları karşısında, hiçbir tedbir alamamaları üzerine, Mustafa Kemal, süratle Anadolu ya geçerek Milli Mücadele ye başlamanın tek seçenek olduğunu düşünüyordu. O, yaşanan felaketi halka anlatmak ve Milli Mücadele ye davet etmek istiyordu. Bu sırada, İngilizler in kışkırtmalarıyla Karadeniz de bulunan Rumlar, Pontus Rum Devleti ni kurmak için faaliyete geçmişlerdi. Rum komite ve çeteleri, Türklere karşı yıldırma ve öldürme hareketlerini yoğun bir şekilde sürdürüyorlar, İngilizler ise, bölgedeki asayişsizliğin nedeni olarak Türkler i gösteriyorlardı. 70 Harbiye Nazırı Şakir Paşa, Padişah VI. Mehmet Vahdettin ve Sadrazam Damat Ferit Paşa ile görüştükten sonra, Mustafa Kemal e Samsun ve havalisinde Türkler in Rum köylerine tecavüz edip etmediklerini incelemek, bölgede asayişi sağlamak, Mondros Mütarekesi şartlarını yerine getirmek amacıyla, 9.Ordu Müfettişliği vazifesini teklif etmiştir. 71 Mustafa Kemal, bu teklifi kabul etmesi üzerine, 30 Nisan 1919 da Padişah ın emriyle 9.Ordu Müfettişliğine tayin edildi. 72 Harbiye Nezareti 6 Mayıs 1919 da valilik ve komutanlıklara şu tezkereyi 69 Mondros Mütarekesi şartlarını titizlikle uygulamaya başlayan İtilaf Devletleri nin isteklerine uyularak, Ordu teşkilatları lağvedilerek, yerlerine kolordular teşkil edilecektir. Bu duruma göre; Konya daki 2.Ordunun yerine 12.Kolordu, Diyarbakır daki 6.Ordunun yerineyse 13.Kolordu kurulacaktır. Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, ss.261-262. 70 Sina Akşin, a.g.e., s.242. İngilizler, 9 Mart 1918 de Samsun (Canik) a 200 asker çıkartmışlardı. Harbiye Nezareti, 11 Mart 1919 da (24 Mart 1919 da) Osmanlı İmparatorluğu dâhilinde bulunan İngiliz memur ve subaylarına her türlü yardım ve desteğin gösterilmesi şeklinde bütün valiliklere telgraf çekmişti. Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Arşivi, Kutu (K): 14, Belge No (B):49. 71 Çetiner, a.g.e., s.111.bernard Lewis e göre: İşgal altındaki Başkent (İstanbul) ten nasıl ayrılıp Anadolu ya geçeceği sorunu, beklenmeyen bir şekilde basitleşti. O nun niyetlerinden habersiz olan Padişah, O na Anadolu nun Karadeniz kıyısında Samsun(Canik) da üstlenmiş Dokuzuncu Ordu (Haziran 1919 da Üçüncü Ordu oldu) nun Genel Müfettişlik görevini vermeye ikna edildi. Lewis, Moden Türkiye nin Doğuşu, s.246. 72 Tansel, a.g.e., c.i, S.227.
başlatacakları Milli Mücadele nin kadrosunun oluşturulması ve stratejisinin belirlenmesinde tam bir laboratuar görevi yapmıştır. O, Mondros Mütarekesi nin uygulamalarını İstanbul da çok yakından takip ediyor, endişelerinin gerçekleşmeye başladığını görmekten üzüntü duyuyordu. İtilaf Devletleri, çeşitli bahanelerle Mersin, Tarsus, Adana, Toros Tünelleri, Pozantı, Akköprü, Çiftehan, Urfa, Ayıntap (Gaziantep), Maraş ve Musul u işgal etmişler, Suriye Cephesi nde Yıldırım Ordular Grubu ve 7.Ordudan sonra 2.Ordunun, Irak Cephesi ndeyse 6. Ordunun lağvedilmesini sağlamışlardır. 69 Tevfik Paşa ve Damat Ferit Paşa Hükümetleri nin, İtilaf Devletleri nin Mondros Mütarekesi şartlarına uygun olmayan uygulamaları karşısında, hiçbir tedbir alamamaları üzerine, Mustafa Kemal, süratle Anadolu ya geçerek Milli Mücadele ye başlamanın tek seçenek olduğunu düşünüyordu. O, yaşanan felaketi halka anlatmak ve Milli Mücadele ye davet etmek istiyordu. Bu sırada, İngilizler in kışkırtmalarıyla Karadeniz de bulunan Rumlar, Pontus Rum Devleti ni kurmak için faaliyete geçmişlerdi. Rum komite ve çeteleri, Türklere karşı yıldırma ve öldürme hareketlerini yoğun bir şekilde sürdürüyorlar, İngilizler ise, bölgedeki asayişsizliğin nedeni olarak Türkler i gösteriyorlardı. 70 Harbiye Nazırı Şakir Paşa, Padişah VI. Mehmet Vahdettin ve Sadrazam Damat Ferit Paşa ile görüştükten sonra, Mustafa Kemal e Samsun ve havalisinde Türkler in Rum köylerine tecavüz edip etmediklerini incelemek, bölgede asayişi sağlamak, Mondros Mütarekesi şartlarını yerine getirmek amacıyla, 9.Ordu Müfettişliği vazifesini teklif etmiştir. 71 Mustafa Kemal, bu teklifi kabul etmesi üzerine, 30 Nisan 1919 da Padişah ın emriyle 9.Ordu Müfettişliğine tayin edildi. 72 Harbiye Nezareti 6 Mayıs 1919 da valilik ve komutanlıklara şu tezkereyi 69 Mondros Mütarekesi şartlarını titizlikle uygulamaya başlayan İtilaf Devletleri nin isteklerine uyularak, Ordu teşkilatları lağvedilerek, yerlerine kolordular teşkil edilecektir. Bu duruma göre; Konya daki 2.Ordunun yerine 12.Kolordu, Diyarbakır daki 6.Ordunun yerineyse 13.Kolordu kurulacaktır. Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, ss.261-262. 70 Sina Akşin, a.g.e., s.242. İngilizler, 9 Mart 1918 de Samsun (Canik) a 200 asker çıkartmışlardı. Harbiye Nezareti, 11 Mart 1919 da (24 Mart 1919 da) Osmanlı İmparatorluğu dâhilinde bulunan İngiliz memur ve subaylarına her türlü yardım ve desteğin gösterilmesi şeklinde bütün valiliklere telgraf çekmişti. Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Arşivi, Kutu (K): 14, Belge No (B):49. 71 Çetiner, a.g.e., s.111.bernard Lewis e göre: İşgal altındaki Başkent (İstanbul) ten nasıl ayrılıp Anadolu ya geçeceği sorunu, beklenmeyen bir şekilde basitleşti. O nun niyetlerinden habersiz olan Padişah, O na Anadolu nun Karadeniz kıyısında Samsun(Canik) da üstlenmiş Dokuzuncu Ordu (Haziran 1919 da Üçüncü Ordu oldu) nun Genel Müfettişlik görevini vermeye ikna edildi. Lewis, Moden Türkiye nin Doğuşu, s.246. 72 Tansel, a.g.e., c.i, S.227.
gönderdi: Eski Yıldırım Ordular Grubu Komutanı Mustafa Kemal Paşa, 9.Ordu Kıtaatı Müfettişliğine tayin olunmuş ve tayin işi Padişah a takdim kılınmak üzere Sadarete arz edilmiş idi. Kemal Paşanın emri altında bulunacak olan 3 ve 15.Kolorduların mıntıkalarını içeren Sivas, Van, Trabzon, Erzurum vilayetleriyle, Samsun (Canik) Sancağı mülki memurlarının Mustafa Kemal Paşa tarafından yapılacak tebligatı icra etmelerinin temin edilmesi ricasıyla 73 Prof. Dr. Sina Akşin e göre: Mustafa Kemal için, yetkileri ne kadar geniş olursa olsun, bir askeri müfettişlik hiç de tatmin edici olamazdı. Onun bu müfettişlik işinden yararlanarak, siyasal çalışmalarını Anadolu da sürdürmek niyeti olmasaydı, bu görevi kabul etmezdi. 74 Genelkurmay II.Başkanı Diyarbakırlı Kazım Paşa (Eski Yıldırım Ordular Grubu Kurmay Başkanı), Mustafa Kemal in isteğiyle ve dikte ettirdiği hususları kapsayacak şekilde 6 Mayıs 1919 da bir yönetmelik (talimat) hazırlayarak, Harbiye Nazırı Şakir Paşaya onaylatmıştır. 75 Mustafa Kemal, Samsun (Canik) a 73 Tayyip Gökbilgin, Milli Mücadele Başlarken, c.i, Ankara, Türk Tarih Kurumu (TTK) Basımevi, 1959, ss.79-80; Refik Turan, a.g.e., s.103. Mustafa Kemal Paşanın atandığı 9.Ordu, 15 Haziran 1919 dan itibaren, 3.Ordu adını almıştır. Yalçın, a.g.e., c.i, s.164. 74 Sina Akşin, a.g.e., c.i, s.289. 75 a.g.a., K.14, G.57, B.57-1; 57-2; Çankaya, a.g.e., s.27; Ateş, a.g.e., s.96; Shaw, a.g.e., c.ii, s. 407, Geniş bilgi için bk. Refik Turan, a.g.e., ss.102-103. Ankara dan itibaren bütün Orta ve Doğu Anadolu yu, adeta İstanbul Hükümeti nin yetkisiyle Mustafa Kemal Paşanın emrine veren bu talimat şu hususları kapsıyordu:...iş bu müfettişlikteki vazaif (vazifeler) yalnız askeri olmayıp,müfettişliğin ihtiva eylediği mıntıka dahilinde aynı zamanda da mülkidir...iki fırkalı olan 3 ve dört fırkalı olan 15.Kolordular müfettişlik emrine verilmiştir...müfettişlik mıntıkası Trabzon, Erzurum, Sivas,Van vilayetleriyle,erzincan ve Canik (Samsun)Müstakil Livalarını ihtiva eylediğinden, müfettişliğin yukarıda tadat edilen (sayılan) vazaifi (vazifelerini)tedvir(çevirme, döndürme) için vereceği bilcümle talimatı işbu vilayetlerle mutasarrıflıklar doğrudan doğruya ifa edeceklerdir (yapacaklardır)...müfettişlik hududuna mucavir (komşu) vilayet ve Elviye-i Mustakılle (Diyarbakır, Bitlis, Mamuretülaziz, Ankara, Kastamonu vilayetleri) yle kolordu kumandanlıkları da müfettişliğin ifa-yi vazife sırasında re sen (resmen)vaki olacak müracaatlarını nazarı dikkate alacaklardır. Selek, Anadolu İhtilali, c.i, ss.212-213; Gnkur ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, ss.319-320. Mustafa Kemal Paşa bu talimatla, aslında Filistin Cephesi nde komuta ettiği Yıldırım Ordular Grubunun Anadolu daki yeni konuş yerlerinin sorumluluğunu almıştır. Mustafa Kemal Paşanın İstanbul a ulaştığı 13 Kasım1918 den itibaren intikale başlayan 3.Kolordu Samsun ve Sivas a, 15.Kolordu Erzurum a, 12.Kolordu Konya ya ve 20.Kolordu Ankara ya intikal etmiş bulunuyordu. Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, 1918 Yılı Hareketleri, s.237; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.iii, Doğu Cephesi, Ankara, Gnkur. Basımevi,1965, s.40.
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
hareket etmeden önce 15 Mayıs 1919 da Padişah a dördüncü defa uğrar. 76 Padişah VI. Mehmet Vahdettin, Mustafa Kemal e: Paşa, paşa! Şimdiye dek devlete çok hizmet ettin!..bunların hepsi artık bu kitaba girmiştir. Tarihe geçmiştir. Bunları unutun,asıl şimdi yapacağın hizmet hepsinden daha önemli olabilir!..paşa, Paşa!..Devleti kurtarabilirsin! demiştir. 77 Hayrete düşen Mustafa Kemal: Merak buyurmayınız efendimiz, yüksek görüşlerinizi anladım. İzin vermek lütfunda bulunursanız, hemen yola çıkacağım ve bana olan buyruklarınızı hiçbir zaman unutmayacağım cevabını vermiştir. 78 Bu yolculuk, 20. yüzyılın en büyük askeri ve politik yolculuklarından birinin başlangıcı olacaktır. İngiliz istihbaratının Osmanlılar konusunda uzmanı Wyndham Deedes o gece yarısı Bab-ı Ali ye giderek, Sadrazam Damat Ferit Paşaya Mustafa Kemal i Anadolu ya göndermemesi için uyarmak istemiş, ancak, geç kalmıştı. 79 Mustafa Kemal, Türkiye Cumhuriyeti nin kuruluş sürecini başlatmak amacıyla, 16 Mayıs 1919 da Bandırma Vapuru yla İstanbul dan Samsun a hareket etmiştir. 80 H.V.F. Winstone e göre: Türkiye, Gelibolu Bozkurt u, Mustafa Kemal in önderliğinde yeniden doğacak ve Asya İmparatorluğunu kaybeden güçler, bunun için bir yer tayin edeceklerdi. 81 Mustafa Kemal in, Filistin Cephesi nde 4 ve 8.Ordularımız imha olmalarına rağmen 7.Orduyu emniyetle Halep kuzeyine çekmesi, İngilizler i ve Araplar ı durdurarak Anadolu ya sokmaması, halkın takdirini kazanmasını ve adeta kahraman 76 Mustafa Kemal Paşa, 15 Mayıs 1919 Padişah VI. Mehmet Vahdettin ile yaptığı son görüşmeden önce 15 Kasım, 29 Kasım ve 20 Aralık 1918 tarihlerinde üç defa daha görüşmüştü. Kutay, a.g.e., s.251; Sina Akşin, a.g.e., s.113. Mustafa Kemal Paşanın Padişah ile görüştüğü gün Yunan Ordusu da İzmir e çıkmıştı. Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s.241. 77 Çetiner, a.g.e., ss.129-130; Atay, Çankaya, ss.187-188. Kinross, a.g.e., s.194. Bernard Lewis, Padişah ın Mustafa Kemal e verdiği talimatı şöyle ifade etmiştir: O na verdiği talimat, düzeni tekrar kurmak, Müslüman-Hıristiyan çatışmalarını yatıştırmak, bölgede faaliyet halinde olan yarı askeri çeteleri silahsızlandırmak ve dağıtmak ve genel olarak, geriye kalan Osmanlı kuvvetlerinin silahsızlandırılmasına ve terhisine nezaret etmek idi. Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s.246. 78 Atay, Atatürk ün Anıları,ss.152-154; Çetiner, a.g.e., s.151; Atay, Çankaya, s.188, Kinross, a.g.e., s.194; Refik Turan, a.g.e., s.104. 79 Fromkin, a.g.e, s.404. 80 Mustafa Kemal Paşa, teknik olarak çok yetersiz olan Bandırma Vapuru yla Canik (Samsun) e gönderilişlerini şöyle değerlendirmektedir:...bizi böyle bir gemiyle yola çıkarmak bir cinayetti ve muhakkak bir ölüme göndermekti. İstanbul daki temaslarımdan, gizli faaliyetlerimden ürken, endişeye düşen Ferit Paşa, hiç şüphesiz ki, bu cinayeti bilerek irtikâp (kötü bir iş yapma) etmiştir. Kılıç Ali, Hatıralarını Anlatıyor, İstanbul, Sel Yayını, 1955, s.12; Aydemir, Tek Adam, c.i, ss.389-390; Atay, Atatürk ün Anıları, s.156. 81 Winstone, a.g.e.,s.437.
hareket etmeden önce 15 Mayıs 1919 da Padişah a dördüncü defa uğrar. 76 Padişah VI. Mehmet Vahdettin, Mustafa Kemal e: Paşa, paşa! Şimdiye dek devlete çok hizmet ettin!..bunların hepsi artık bu kitaba girmiştir. Tarihe geçmiştir. Bunları unutun,asıl şimdi yapacağın hizmet hepsinden daha önemli olabilir!..paşa, Paşa!..Devleti kurtarabilirsin! demiştir. 77 Hayrete düşen Mustafa Kemal: Merak buyurmayınız efendimiz, yüksek görüşlerinizi anladım. İzin vermek lütfunda bulunursanız, hemen yola çıkacağım ve bana olan buyruklarınızı hiçbir zaman unutmayacağım cevabını vermiştir. 78 Bu yolculuk, 20. yüzyılın en büyük askeri ve politik yolculuklarından birinin başlangıcı olacaktır. İngiliz istihbaratının Osmanlılar konusunda uzmanı Wyndham Deedes o gece yarısı Bab-ı Ali ye giderek, Sadrazam Damat Ferit Paşaya Mustafa Kemal i Anadolu ya göndermemesi için uyarmak istemiş, ancak, geç kalmıştı. 79 Mustafa Kemal, Türkiye Cumhuriyeti nin kuruluş sürecini başlatmak amacıyla, 16 Mayıs 1919 da Bandırma Vapuru yla İstanbul dan Samsun a hareket etmiştir. 80 H.V.F. Winstone e göre: Türkiye, Gelibolu Bozkurt u, Mustafa Kemal in önderliğinde yeniden doğacak ve Asya İmparatorluğunu kaybeden güçler, bunun için bir yer tayin edeceklerdi. 81 Mustafa Kemal in, Filistin Cephesi nde 4 ve 8.Ordularımız imha olmalarına rağmen 7.Orduyu emniyetle Halep kuzeyine çekmesi, İngilizler i ve Araplar ı durdurarak Anadolu ya sokmaması, halkın takdirini kazanmasını ve adeta kahraman 76 Mustafa Kemal Paşa, 15 Mayıs 1919 Padişah VI. Mehmet Vahdettin ile yaptığı son görüşmeden önce 15 Kasım, 29 Kasım ve 20 Aralık 1918 tarihlerinde üç defa daha görüşmüştü. Kutay, a.g.e., s.251; Sina Akşin, a.g.e., s.113. Mustafa Kemal Paşanın Padişah ile görüştüğü gün Yunan Ordusu da İzmir e çıkmıştı. Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s.241. 77 Çetiner, a.g.e., ss.129-130; Atay, Çankaya, ss.187-188. Kinross, a.g.e., s.194. Bernard Lewis, Padişah ın Mustafa Kemal e verdiği talimatı şöyle ifade etmiştir: O na verdiği talimat, düzeni tekrar kurmak, Müslüman-Hıristiyan çatışmalarını yatıştırmak, bölgede faaliyet halinde olan yarı askeri çeteleri silahsızlandırmak ve dağıtmak ve genel olarak, geriye kalan Osmanlı kuvvetlerinin silahsızlandırılmasına ve terhisine nezaret etmek idi. Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s.246. 78 Atay, Atatürk ün Anıları,ss.152-154; Çetiner, a.g.e., s.151; Atay, Çankaya, s.188, Kinross, a.g.e., s.194; Refik Turan, a.g.e., s.104. 79 Fromkin, a.g.e, s.404. 80 Mustafa Kemal Paşa, teknik olarak çok yetersiz olan Bandırma Vapuru yla Canik (Samsun) e gönderilişlerini şöyle değerlendirmektedir:...bizi böyle bir gemiyle yola çıkarmak bir cinayetti ve muhakkak bir ölüme göndermekti. İstanbul daki temaslarımdan, gizli faaliyetlerimden ürken, endişeye düşen Ferit Paşa, hiç şüphesiz ki, bu cinayeti bilerek irtikâp (kötü bir iş yapma) etmiştir. Kılıç Ali, Hatıralarını Anlatıyor, İstanbul, Sel Yayını, 1955, s.12; Aydemir, Tek Adam, c.i, ss.389-390; Atay, Atatürk ün Anıları, s.156. 81 Winstone, a.g.e.,s.437.
olmasını sağlamıştır. 82 İsmet İnönü, Kafkas Cephesi nde 2.Orduda, Filistin Cephesi nde 7.Orduda Mustafa Kemal in Kolordu Komutanlığını yapmıştır. Enver ve Mustafa Kemal Paşaların emrinde uzun yıllar birlikte görev yapan ve onları çok yakından tanıyan İsmet İnönü aralarındaki ilişkileri aşağıdaki şekilde anlatmaktadır: İttihat ve Terakki nüfuzları içinde, Atatürk, Fethi Bey le birlikte ayrı bir grup teşkil ederdi. Trablusgarp Harbi sırasında Enver Bey, Fethi Bey ve Mustafa Kemal Bey beraber bulundular, beraber muharebe ettiler. Enver Bey Bingazi de komutanken, Atatürk Derne de onun emrinde kumandan olarak çalışmıştır. Nasıl geçindiklerini, uzaktan ben de merak ederdim. Muharebeden sonra bizzat Enver Paşadan; Atatürk ün kendi yanında iyi hizmet ettiğini, iyi komutanlık yaptığı ve muvaffak olduğu sözlerini işitmişimdir. Çanakkale ye müttefiklerin asker çıkarmasının ilk gününden itibaren Atatürk, bir yıldız olarak parlamaya başlamış ve her gün biraz daha dikkati çeker hale gelmiştir. Burada Atatürk, komutanlık sınavını, tasavvur olunabilecek en büyük güçlükler içinde, her gün yeni bir başarıyla yürütür bir yola girmiştir. Çanakkale de ilk günden itibaren üzerinde toplanmış olan şerefler ve ümitler, Atatürk ü dokunulmaz hale getirmiştir. Çanakkale seferi bittikten sonra Atatürk, Doğu Cephesi ne tayin oldu ve hep büyük komutanlıklarda bulundu. Enver Paşa ile aralarında hiçbir zaman büyük münakaşa geçtiğini sanmıyorum 83 Mustafa Kemal, Filistin Cephesi nde 7.Ordu Komutanı olarak, Yıldırım Orduları Grubu Komutanı Mareşal Liman Von Sanders in emrinde İtilaf Devletleri ne karşı savaşmış, her zaman takdirini kazanmıştır. Mareşal Liman Von Sanders, Mustafa Kemal i: İlk askeri başarısını Trablusgarp ta gösteren Mustafa Kemal, sorumluluk ve görevden zevk duyan bir komutan özelliğine sahipti. Daha 25 Nisan sabahı 19.Tümenle ve hiçbir yerden emir almaksızın kendiliğinden muharebeye müdahale ederek düşmanı sahile kadar püskürtmüş ve bundan sonra üç ay süreyle kırılmaz bir azimle devamlı düşman saldırılarına karşı koymuştu. Ona tam anlamıyla güvenilebilirdi şeklinde değerlendirmiştir. 84 Rusya Genelkurmay Başkanlığı, Mustafa Kemal Paşa hakkında hazırladığı raporda : Mustafa Kemal, büyük Türk komutanlarının halk tarafından en çok hürmet görenidir.cesur, muktedir, azimkâr ve azmi şöhretini, Trablusgarp ve Bingazi deki başarısıyla elde etmiş olup, Çanakkale de ilk defa vaziyeti 82 Bernard Lewis e göre: Türkiye de kalan tek muzaffer general olarak prestijine (saygınlık) rağmen, Mustafa Kemal in fazla bir şey yapacak imkânı yoktu. Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, s.245. Geniş bilgi için bk. Çankaya, a.g.e., ss.9-22. 83 Sabahattin Selek, İsmet İnönü, Hatıralar, c.i, Ankara, Bilgi Yayınevi, 1985, ss.148-149. 84 Sanders, a.g.e., s.109.
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
kurtarmıştır. Jön Türkler Programını kabul ederse de İttihat ve Terakki azalarından hoşlanmamaktadır denilmiştir. 85 Vamık D. Volkan ve Norman Itzkowitz, Mustafa Kemal in ayrıcalıklı liderlik özelliklerini bilimsel olarak incelemişler, sıra dışı yeteneklere sahip olduğunu tespit etmişlerdir. 86 Bu üstün yeteneklere sahip olan Mustafa Kemal, Yıldırım Orduları Grubu Komutanı olarak Adana da bulunduğu sırada emaresini verdiği Milli Mücadele yi başlatmak amacıyla, 19 Mayıs 1919 da Samsun a çıkmıştır. 87 5. Sonuç İngilizler in Suriye ve Irak ı işgal ederek, Anadolu nun güneyinden yumuşak karnını tehdit etmesi, Osmanlı yı 30 Ekim 1918 de Mondros Mütarekesi nin ağır yaptırımlar içeren şartlarını kabul etmek zorunda bırakmıştır. Çünkü, Suriye nin kaybedilmesi, Anadolu nun merkezine giden en kısa yaklaşma mihverinin açılmasını sağlamıştır. İtilaf Devletleri, Filistin Cephesi ndeki muharebeleri kazandıktan sonra, Türkler i Anadolu dan 85 Çankaya, a.g.e., s.19. İtalyan Diplomatı Françesko M. Talliani,Türkiye ye ait anılarını yayınladığı bir yazısında: Enver Paşa ve arkadaşları büyük vatanperverdiler. Enver in büyük taraftarları vardı. Ancak, Mustafa Kemal in onlara üstün olan tarafları, yönü, modern hayatı, cemiyeti iyi hazmetmiş olması, dünyanın gidişini görmesi, hele yaşayabilmek için, ileriye gitmek İttihatçılardan Talat Paşa sinsi, Cemal Paşa sert, Enver Paşa sınırsız bir ihtirasla doluydu. demiştir. Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.i, Osmanlı İmparatorluğu nun Siyasi ve Askeri Hazırlıkları ve Harbe Girişi, s.249. 86 Vamık D. Volkan ve Norman Itzkowitz, Ölümsüz Atatürk adlı eserinde Mustafa Kemal Paşanın kişilik yapısını şöyle analiz etmişlerdir: Mustafa Kemal in kişilik yapısı, kendisinden seçkin bir insan olmasını talep ediyordu; Mustafa Kemal in üstünlüğü, maddi dünyanın koşullarını gerçekçi bir gözle değerlendirerek söz konusu talebi gerçekleşebilir hale getirme yeteneğinde yatar. Mustafa Kemal, gerçeklik ilkesinin sınırlarını test etmesini ve kendisine zarar getirmesi muhtemel dürtüsel eylemlerden kaçınmasını biliyordu. Sezgilere dayanarak harekete geçmek onun için kabul edilebilir bir şeydi-ama dürtüsel olarak eyleme yönelmek değil. Sezgileri ya da kendi kişilik yapısının talepleri gerçeklik ilkesinin sınırlarını aştığı zaman (ki liderlik iddiasında bulunduğu kimi durumlarda bu yaşanmıştı),yeni bir manevrayla nesnel dünyanın sınırlarını kendi ihtiyaçlarını karşılamaya yetecek ölçüde genişletmesini biliyordu. Onu gerçek bir lider haline getiren şey, onun koşullara uyarlanma konusundaki sıra dışı yeteneğiydi. Kazım Karabekir, Ali Fuat ya da diğer önemli kişiler Mustafa Kemal gibi hareket etmeye asla cesaret edemezlerdi; böyle bir cesareti göstermiş olsalar dahi, zorunlu esneklikten yoksunlardı. Volkan, a.g.e., s.214. 87 Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, ss.242-243. Atay, Çankaya, s.164, 175, 189; Meydan, a.g.e., s.1055; Kinross, a.g.e., s.197. Mustafa Kemal Nutuk ta: 1919 yılı Mayısının 19 uncu günü Samsun a çıktım... sözleriyle anlatmaya başladığı Milli Mücadele yi, başarıyla sonuçlandırmayı başarmıştır. Atatürk, Nutuk, s.1.
kurtarmıştır. Jön Türkler Programını kabul ederse de İttihat ve Terakki azalarından hoşlanmamaktadır denilmiştir. 85 Vamık D. Volkan ve Norman Itzkowitz, Mustafa Kemal in ayrıcalıklı liderlik özelliklerini bilimsel olarak incelemişler, sıra dışı yeteneklere sahip olduğunu tespit etmişlerdir. 86 Bu üstün yeteneklere sahip olan Mustafa Kemal, Yıldırım Orduları Grubu Komutanı olarak Adana da bulunduğu sırada emaresini verdiği Milli Mücadele yi başlatmak amacıyla, 19 Mayıs 1919 da Samsun a çıkmıştır. 87 5. Sonuç İngilizler in Suriye ve Irak ı işgal ederek, Anadolu nun güneyinden yumuşak karnını tehdit etmesi, Osmanlı yı 30 Ekim 1918 de Mondros Mütarekesi nin ağır yaptırımlar içeren şartlarını kabul etmek zorunda bırakmıştır. Çünkü, Suriye nin kaybedilmesi, Anadolu nun merkezine giden en kısa yaklaşma mihverinin açılmasını sağlamıştır. İtilaf Devletleri, Filistin Cephesi ndeki muharebeleri kazandıktan sonra, Türkler i Anadolu dan 85 Çankaya, a.g.e., s.19. İtalyan Diplomatı Françesko M. Talliani,Türkiye ye ait anılarını yayınladığı bir yazısında: Enver Paşa ve arkadaşları büyük vatanperverdiler. Enver in büyük taraftarları vardı. Ancak, Mustafa Kemal in onlara üstün olan tarafları, yönü, modern hayatı, cemiyeti iyi hazmetmiş olması, dünyanın gidişini görmesi, hele yaşayabilmek için, ileriye gitmek İttihatçılardan Talat Paşa sinsi, Cemal Paşa sert, Enver Paşa sınırsız bir ihtirasla doluydu. demiştir. Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.i, Osmanlı İmparatorluğu nun Siyasi ve Askeri Hazırlıkları ve Harbe Girişi, s.249. 86 Vamık D. Volkan ve Norman Itzkowitz, Ölümsüz Atatürk adlı eserinde Mustafa Kemal Paşanın kişilik yapısını şöyle analiz etmişlerdir: Mustafa Kemal in kişilik yapısı, kendisinden seçkin bir insan olmasını talep ediyordu; Mustafa Kemal in üstünlüğü, maddi dünyanın koşullarını gerçekçi bir gözle değerlendirerek söz konusu talebi gerçekleşebilir hale getirme yeteneğinde yatar. Mustafa Kemal, gerçeklik ilkesinin sınırlarını test etmesini ve kendisine zarar getirmesi muhtemel dürtüsel eylemlerden kaçınmasını biliyordu. Sezgilere dayanarak harekete geçmek onun için kabul edilebilir bir şeydi-ama dürtüsel olarak eyleme yönelmek değil. Sezgileri ya da kendi kişilik yapısının talepleri gerçeklik ilkesinin sınırlarını aştığı zaman (ki liderlik iddiasında bulunduğu kimi durumlarda bu yaşanmıştı),yeni bir manevrayla nesnel dünyanın sınırlarını kendi ihtiyaçlarını karşılamaya yetecek ölçüde genişletmesini biliyordu. Onu gerçek bir lider haline getiren şey, onun koşullara uyarlanma konusundaki sıra dışı yeteneğiydi. Kazım Karabekir, Ali Fuat ya da diğer önemli kişiler Mustafa Kemal gibi hareket etmeye asla cesaret edemezlerdi; böyle bir cesareti göstermiş olsalar dahi, zorunlu esneklikten yoksunlardı. Volkan, a.g.e., s.214. 87 Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, ss.242-243. Atay, Çankaya, s.164, 175, 189; Meydan, a.g.e., s.1055; Kinross, a.g.e., s.197. Mustafa Kemal Nutuk ta: 1919 yılı Mayısının 19 uncu günü Samsun a çıktım... sözleriyle anlatmaya başladığı Milli Mücadele yi, başarıyla sonuçlandırmayı başarmıştır. Atatürk, Nutuk, s.1.
çıkarmayı veya egemenlikleri altına almayı hedefledikleri temel politikalarının, yani Doğu Sorunu (Şark Meselesi) nu kökten çözme amaçlarının önünü açmışlardır. Böylece, Mondros Mütarekesi, Sevr Antlaşması nın ön koşullarını hazırlarken, Şark Meselesi nin uygulanması için de fırsat yaratmıştır. Mustafa Kemal, Nablus Meydan Muharebesi nden itibaren Ordusunu, Şeria Nehri doğusuna geçirerek, Halep kuzeyine çekmeyi ve düşmanı Mütareke imzalanmadan önce İskenderun güneyi-beylan- Afrin(Afreyn) Nehri-Der el Cemal (Dercemal)-Tel el Rifat-Ahterin (Ahtarin)-Cerablus ve doğuya uzanımı hattında (yaklaşık bu günkü Türkiye- Suriye sınırı) durdurmayı başarmıştır. Mondros Mütarekesi 30 Ekim 1918 de imzalandığı zaman, birliklerimiz fiilen bu hatta bulunuyordu. Şayet Mustafa Kemal, Ordusunu başarıyla geri çekerek, düşmanı bu hatta durdurmayı başaramasaydı, Misak-ı Milli de kabul edilen sınır daha kuzeyde olabilirdi. Mustafa Kemal, 31 Ekim 1918 de Yıldırım Ordular Grubu Komutanı olduktan sonra, birliklerini 2-3 Kasım 1918 de Hatay (Antakya) ın güneyine alarak, Mondros Mütarekesi nin Toros Tünelleri, Kilikya ve İskenderun la ilgili maddelerine itiraz etmiş, Mütareke imzalandığı anda bulunulan hattın savunulmasını ve İskenderun a çıkacak İtilaf Devletleri Kuvvetlerine ateş edilmesini emretmiştir. Mustafa Kemal, Yıldırım Ordular Grubunun geri hududunu Toroslar a dayayarak emniyetini sağlamış, Anadolu dan takviye alarak savaşı sürdürmek istemiştir. Mustafa Kemal ve arkadaşları arasında, Osmanlı topraklarını işgal eden İtilaf Devletleri yle mücadeleye devam etme düşüncesi, ilk defa Filistin Cephesi nde ortaya çıkmıştır. Yunanistan ın 15 Mayıs 1919 da İzmir e çıkışını müteakip, 16 Mayıs 1919 da İstanbul dan hareket ederek, 19 Mayıs 1919 da Samsun a çıkan ve Milli Mücadele yi başlatan Mustafa Kemal in Anadolu daki hareketine paralel olarak, İtilaf Devletleri nin işgallerine karşı ilk tepkilerin güney illerimizden (Maraş, Antep, Urfa, Adana/Pozantı) gelmiş olması oldukça dikkat çekicidir. Milli Mücadele nin Filistin Cephesi nin devamı ve halk hareketi (Kuva-yı Milliye) olarak Anadolu nun güneyinden başlaması, Mustafa Kemal in Yıldırım Ordular Grubu Komutanı olarak bölge halkını teşkilatlandırması, silahlandırması ve propagandası sayesinde temin edilmiştir. Milli Mücadele nin lider kadrosunun ve kuvvetlerinin Filistin Cephesi nin sorumluluğunu taşıyan Yıldırım Ordular Grubuna (2 ve 7. Ordulara) dayandırıldığı görülmektedir. İtilaf Devletleri Anadolu yu işgal etmeye başladıktan sonra, Yıldırım Ordular Grubuna bağlı 3.Kolordu birlikleri Samsun, Amasya ve Sivas a, 15.Kolordu Erzurum a, 20.Kolordu Ankara ya, 2.Ordu (12 Kolordu) Konya ya intikal etmişlerdir. 3.Kolordu (Filistin Cephesi ndeki Komutanı Albay İsmet) Komutanı Albay Refet (Bele), 15.Kolordu Komutanı Kazım Paşa (Karabekir), 20.Kolordu Komutanı Ali Fuat Paşa (Cebesoy) ve 2.Ordu Komutanı Mersinli Cemal Paşa olmuşlardı. Mustafa Kemal Samsun a çıkışını müteakip, Amasya
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
Erzurum-Sivas-Ankara güzergâhını takip etmesi, Erzurum da ve Sivas ta Kongreler yapması, Filistin Cephesi nde komuta ettiği silah arkadaşları tarafından hem can güvenliğinin sağlanmasında hem de Türk halkının desteğinin kazanılmasında çok etkili olmuştur. Milli Mücadele nin stratejisi Filistin Cephesi nde meydana gelen olaylarla şekillenmiştir. Filistin Cephesi nde yaşanan askeri ve siyasi olayların, Osmanlı Meclis-i Mebusanın Misak-ı Milli kararlarını almasında en önemli etken olduğu anlaşılmaktadır. Filistin Cephesi nde ve İstiklal Savaşı nda cereyan eden muharebelerin, oldukça benzerlikler taşıdığı görülmektedir. Birinci ve İkinci İnönü Muharebeleri nin, Birinci ve İkinci Gazze Muharebeleri ne, Kütahya-Eskişehir Muharebeleri nin Üçüncü Gazze Muharebesi ne, Sakarya Meydan Muharebesi nin Şeria Muharebeleri ne, Başkomutanlık Meydan Muharebesi nin Nablus Meydan Muharebesi ne, Büyük Taarruz un General Allenby ın takip ve bizim Geri Çekilme Harekâtımıza benzer şekilde uygulandığı görülmektedir. Birinci Dünya Savaşı nda batıda Çanakkale, doğuda Kafkasya ve güneyde Filistin Cepheleri nde bilgi, beceri ve tecrübe kazanan Mustafa Kemal ve arkadaşları, üstün liderlik nitelikleriyle Milli Mücadele yi hedefine ulaştırmayı başarmışlardır.
Erzurum-Sivas-Ankara güzergâhını takip etmesi, Erzurum da ve Sivas ta Kongreler yapması, Filistin Cephesi nde komuta ettiği silah arkadaşları tarafından hem can güvenliğinin sağlanmasında hem de Türk halkının desteğinin kazanılmasında çok etkili olmuştur. Milli Mücadele nin stratejisi Filistin Cephesi nde meydana gelen olaylarla şekillenmiştir. Filistin Cephesi nde yaşanan askeri ve siyasi olayların, Osmanlı Meclis-i Mebusanın Misak-ı Milli kararlarını almasında en önemli etken olduğu anlaşılmaktadır. Filistin Cephesi nde ve İstiklal Savaşı nda cereyan eden muharebelerin, oldukça benzerlikler taşıdığı görülmektedir. Birinci ve İkinci İnönü Muharebeleri nin, Birinci ve İkinci Gazze Muharebeleri ne, Kütahya-Eskişehir Muharebeleri nin Üçüncü Gazze Muharebesi ne, Sakarya Meydan Muharebesi nin Şeria Muharebeleri ne, Başkomutanlık Meydan Muharebesi nin Nablus Meydan Muharebesi ne, Büyük Taarruz un General Allenby ın takip ve bizim Geri Çekilme Harekâtımıza benzer şekilde uygulandığı görülmektedir. Birinci Dünya Savaşı nda batıda Çanakkale, doğuda Kafkasya ve güneyde Filistin Cepheleri nde bilgi, beceri ve tecrübe kazanan Mustafa Kemal ve arkadaşları, üstün liderlik nitelikleriyle Milli Mücadele yi hedefine ulaştırmayı başarmışlardır.
CEMAL KEMAL HALEP KUZEYİNE ÇEKİLME, MONDROS MÜTAREKESİ İMZALANDIĞI SIRADA YILDIRIM ORDULAR GRUBUNUN DURUMU (30 Ekim 1918) EK-A Belen, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v, Kroki: 23; Gnkur. ATASE Bşk.lığı, Türk İstiklal Harbi, c.i, Kroki:3. 1. Bu sıralarda 41. Tümen kısa bir süre için 3. Kor.emrinde bulunmaktaydı. 2. 2 Kasım 1918 de Reyhanlı ve 3 Kasım 1918 de Antakya, 7. Ordu tarafından tekrar işgal edilmişti. 3. 43.Tümen bu sırada 20. Kolordu emrinde bulunmaktaydı.
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
KAYNAKÇA
Arşiv Belgeleri Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Arşivi. Genelkurmay ATASE Başkanlığı Arşivi. Kitaplar ve Makaleler Afetinan, Medeni Bilgiler ve Mustafa Kemal Atatürk ün El Yazıları, Ankara, Türk Tarih Kurumu (TTK )Yayınları, 1998. Akşin Sina, İstanbul Hükümetleri ve Milli Mücadele, c.i, Mutlakiyete Dönüş, 1918-1919, İstanbul, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1998. Altuğ Yılmaz, Türk İnkılap Tarihi, 1919-1938, 8.b., İstanbul,Çağlayan Basımevi, 1997. Armaoğlu Fahir, 20.Yüzyıl Siyasi Tarihi,2 cilt, 1914-1995, 12.b., İstanbul, Ankara, Alkım Yayınevi,2000. Armstrong, H.C., Bozkurt, Kemal Atatürk ün Yaşamı, 5.b., Çev. Gül Çağalı Güven, İstanbul, Arba Yayınları, 1997. Atatürk, Atatürk ün Tamim, Telgraf ve Beyannameleri (ATTB),c.IV, Ankara, Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Yayınları, TTK Basımevi, 1991., Atatürk, Atatürk ün Söylev ve Demeçleri, c.iii, 5.B., Ankara, Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Yayınları, Türk Tarih Kurumu (TTK) Basımevi, 1997., Nutuk, Ankara, Türk Dil Kurumu (TDK) Yayınları, Gnkur. Basımevi, 1981. Atay Falih Rıfkı, Çankaya Atatürk ün Doğumundan Ölümüne Kadar-, İstanbul, Pozitif Yayınları, 2004. Atay Falih Rıfkı ve Mahmut Soydan, Atatürk ün Anıları, 1917-1919, Ankara, Olgaç Matbaası, 1982. Ateş Toktamış, Türk Devrim Tarihi, İstanbul, Der Yayınları, 1984. Aydemir Şevket Süreyya, Tek Adam, c.i, İstanbul, Remzi Kitabevi, 1963., Makedonya dan Ortaasya ya Enver Paşa, c.iii, 1914-1922, İstanbul, Remzi Kitabevi, 1993. Belen Fahri, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v,1918 Yılı Hareketleri, Ankara, Gnkur. Basımevi, 1967. Brock Ray, Mustafa Kemal Atatürk, Hayalet Süvari, Çev. Haluk Gurulkan, 2.b., İstanbul, Birharf Yayınları, 2006. Cebecioğlu Güngör, Atatürk ve Güney Cephelerimiz, Basılmamış Doktora Tezi, Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü,1991. Çankaya Necati, Atatürk ün Hayatı, Konuşmaları ve Yurt Gezileri, Ankara, Tifduruk Matbaası, 1995. Çetiner Yılmaz, Son Padişah Vahdettin, 2.b., İstanbul, Milliyet Yayınları, 1993. Doğruer Sedat, Yıldırımın Akıbeti, İstanbul, Askeri Basımevi, 1927. Eroğlu Hamza, Türk İnkılap Tarihi, 5.b., İstanbul, Milli Eğitim Basımevi, 1982., Türk İnkılâp Tarihi, Yeniden Düzenlenmiş, Genişletilmiş Yeni Baskı, Ankara, Savaş Yayınları, 1990. Fromkin David, Barışa Son Veren Barış( A Peace To End All Peace), Modern Orta Doğu Nasıl Yaratıldı? 1914-1922, Çev. Mehmet Harmancı, İstanbul, Sabah Yayınları, 1994. Gnkur. Harp Tarihi Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.i, Osmanlı İmparatorluğu nun Siyasi ve Askeri Hazırlıkları ve Harbe Girişi, Ankara, Gnkur. Basımevi,1970., Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.iv, Ks.2, Sina-Filistin Cephesi, Ankara, Gnkur. Basımevi, 1986., Türk İstiklal Harbi, c.i, Mondros Mütarekesi ve Tatbikatı, 3.b., Ankara, Gnkur.Basımevi, 1999., Türk İstiklal Harbi, c.ii, Ks.1, Batı Cephesi, Ankara, Gnkur. Basımevi, 1963., Türk İstiklal Harbi, c.iii, Doğu Cephesi, Ankara, Gnkur. Basımevi,1965. Gökbilgin Tayyip, Milli Mücadele Başlarken, c.i, Ankara, TTK Basımevi, 1959, c.ii, 1965. Gülmez Nurettin, Kurtuluş Savaşı nda Anadolu da Yeni Gün, Ankara, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi Yayını, 1999. Gürer Cevat Abbas, Ebedi Şef, Kurtarıcı Atatürk ün Zengin Tarihinden Birkaç Yaprak, İstanbul, 1939. Hacettepe Üniversitesi, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Öğretim Üyeleri, Atatürk ve Türk İnkılap Tarihi, Editör Fatma Acun, 10.b., Ankara, Siyasal Kitabevi, 2009.
KAYNAKÇA
Arşiv Belgeleri Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Arşivi. Genelkurmay ATASE Başkanlığı Arşivi. Kitaplar ve Makaleler Afetinan, Medeni Bilgiler ve Mustafa Kemal Atatürk ün El Yazıları, Ankara, Türk Tarih Kurumu (TTK )Yayınları, 1998. Akşin Sina, İstanbul Hükümetleri ve Milli Mücadele, c.i, Mutlakiyete Dönüş, 1918-1919, İstanbul, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1998. Altuğ Yılmaz, Türk İnkılap Tarihi, 1919-1938, 8.b., İstanbul,Çağlayan Basımevi, 1997. Armaoğlu Fahir, 20.Yüzyıl Siyasi Tarihi,2 cilt, 1914-1995, 12.b., İstanbul, Ankara, Alkım Yayınevi,2000. Armstrong, H.C., Bozkurt, Kemal Atatürk ün Yaşamı, 5.b., Çev. Gül Çağalı Güven, İstanbul, Arba Yayınları, 1997. Atatürk, Atatürk ün Tamim, Telgraf ve Beyannameleri (ATTB),c.IV, Ankara, Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü Yayınları, TTK Basımevi, 1991., Atatürk, Atatürk ün Söylev ve Demeçleri, c.iii, 5.B., Ankara, Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Yayınları, Türk Tarih Kurumu (TTK) Basımevi, 1997., Nutuk, Ankara, Türk Dil Kurumu (TDK) Yayınları, Gnkur. Basımevi, 1981. Atay Falih Rıfkı, Çankaya Atatürk ün Doğumundan Ölümüne Kadar-, İstanbul, Pozitif Yayınları, 2004. Atay Falih Rıfkı ve Mahmut Soydan, Atatürk ün Anıları, 1917-1919, Ankara, Olgaç Matbaası, 1982. Ateş Toktamış, Türk Devrim Tarihi, İstanbul, Der Yayınları, 1984. Aydemir Şevket Süreyya, Tek Adam, c.i, İstanbul, Remzi Kitabevi, 1963., Makedonya dan Ortaasya ya Enver Paşa, c.iii, 1914-1922, İstanbul, Remzi Kitabevi, 1993. Belen Fahri, Birinci Cihan Harbi nde Türk Harbi, c.v,1918 Yılı Hareketleri, Ankara, Gnkur. Basımevi, 1967. Brock Ray, Mustafa Kemal Atatürk, Hayalet Süvari, Çev. Haluk Gurulkan, 2.b., İstanbul, Birharf Yayınları, 2006. Cebecioğlu Güngör, Atatürk ve Güney Cephelerimiz, Basılmamış Doktora Tezi, Ankara Üniversitesi Türk İnkılâp Tarihi Enstitüsü,1991. Çankaya Necati, Atatürk ün Hayatı, Konuşmaları ve Yurt Gezileri, Ankara, Tifduruk Matbaası, 1995. Çetiner Yılmaz, Son Padişah Vahdettin, 2.b., İstanbul, Milliyet Yayınları, 1993. Doğruer Sedat, Yıldırımın Akıbeti, İstanbul, Askeri Basımevi, 1927. Eroğlu Hamza, Türk İnkılap Tarihi, 5.b., İstanbul, Milli Eğitim Basımevi, 1982., Türk İnkılâp Tarihi, Yeniden Düzenlenmiş, Genişletilmiş Yeni Baskı, Ankara, Savaş Yayınları, 1990. Fromkin David, Barışa Son Veren Barış( A Peace To End All Peace), Modern Orta Doğu Nasıl Yaratıldı? 1914-1922, Çev. Mehmet Harmancı, İstanbul, Sabah Yayınları, 1994. Gnkur. Harp Tarihi Bşk.lığı, Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.i, Osmanlı İmparatorluğu nun Siyasi ve Askeri Hazırlıkları ve Harbe Girişi, Ankara, Gnkur. Basımevi,1970., Birinci Dünya Harbi nde Türk Harbi, c.iv, Ks.2, Sina-Filistin Cephesi, Ankara, Gnkur. Basımevi, 1986., Türk İstiklal Harbi, c.i, Mondros Mütarekesi ve Tatbikatı, 3.b., Ankara, Gnkur.Basımevi, 1999., Türk İstiklal Harbi, c.ii, Ks.1, Batı Cephesi, Ankara, Gnkur. Basımevi, 1963., Türk İstiklal Harbi, c.iii, Doğu Cephesi, Ankara, Gnkur. Basımevi,1965. Gökbilgin Tayyip, Milli Mücadele Başlarken, c.i, Ankara, TTK Basımevi, 1959, c.ii, 1965. Gülmez Nurettin, Kurtuluş Savaşı nda Anadolu da Yeni Gün, Ankara, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi Yayını, 1999. Gürer Cevat Abbas, Ebedi Şef, Kurtarıcı Atatürk ün Zengin Tarihinden Birkaç Yaprak, İstanbul, 1939. Hacettepe Üniversitesi, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Öğretim Üyeleri, Atatürk ve Türk İnkılap Tarihi, Editör Fatma Acun, 10.b., Ankara, Siyasal Kitabevi, 2009.
MUSTAFA KEMAL İN MONDROS MÜTAREKESİ NE TEPKİSİ
Jaeschke Gotthard, Kurtuluş Savaşı İle İlgili İngiliz Belgeleri, 2.b., Çev. Cemal Köprülü, Ankara, TTK Yayını, 1991. Karal Enver Ziya, Osmanlı Tarihi, c.ix, İkinci Meşrutiyet ve Birinci Dünya Savaşı, 1908-1918, Ankara, TTK Yayınları, 1996. Kılıç Ali, Hatıralarını Anlatıyor, İstanul, Sel Yayını, 1955. Kinross Lord, Atatürk, Bir Milletin Yeniden Doğuşu, Çev. Necdet Sander, 14.b., İstanbul, Altın Kitaplar Yayınları, 2003. Kongar Emre, İmparatorluktan Günümüze Türkiye nin Toplumsal Yapısı, c.i, 5.b., İstanbul, Remzi Kitabevi Yayınları, 1985. Kressenstein Baron Kress Von, Türklerle Beraber Süveyş Kanalı na, Çev. Mazhar Besim Özalpsan, İstanbul, Askeri Matbaa, 1943. Kurtuluş Baki, Gençlik Ansiklopedisi, 4 cilt, Ankara, Kurtuluş Yayınları, 1964. Kutay Cemal, Ardında Kalanlar, İstanbul, Cem Ofset Matbaacılık Sanayi Basımevi, 1988. Lewis Bernard, Palestine on The History and Ceophy of a Name, Printed in Canada, 1980. Lewis Bernard, Modern Türkiye nin Doğuşu, Çev. Metin Kıratlı, 9.b., Ankara, TTK Yayınları, 2004. Meydan Sinan, Atatürk ile Allah Arasında, 2.b., İstanbul, İnkılap Kitabevi Yayınları, 2009. Nedim Şükrü Mahmut, Filistin Savaşı, 1914-1918, Çev. Abdullah Es, Ankara, Gnkur. Basımevi, 1995. Sanders Liman Von, Türkiye de Beş Yıl, Çev. M. Şevki Yazman, Burçak Yayınevi, 1968. Selek Sabahattin, Anadolu İhtilali, 2 cilt, 4.b., İstanbul, Burçak Yayınevi, 1968., İsmet İnönü, Hatıralar, c.i, Ankara, Bilgi Yayınevi, 1985. Sertoğlu Midhat, Mufassal Osmanlı Tarihi, c.vi, İstanbul, Güven Yayınevi, 1972. Shaw J.Stanford, Ezel Kural Shaw, Osmanlı İmparatorluğu ve Modern Türkiye, c.ii, Çev. Mehmet Harmancı, İstanbul, E Yayınları, 1983. Şimşir Bilal N., Atatürk ve Cumhuriyet, İstanbul, İleri Yayınları, 2006. Tansel Selahattin, Modros tan Mudanya ya Kadar, 4 cilt, İstanbul, Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları, 1991. Tezer Şükrü, Atatürk ün Hatıra Defteri, 3.b.,Ankara, TTK Yayınları,1995. Tuncoku A. Mete, ve diğerleri, Türk Tarihi İçinde Atatürk ve Cumhuriyet, Ankara, Gnkur. ATASE Bşk.lığı Yayınları,2001. Turan Refik, ve diğerleri, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, Ankara, Siyasal Kitabevi, 1999. Tüfekçi Gürbüz D., Atatürk ün Okuduğu Kitaplar, Özel İşaretleri, Uyarıları ve Düştüğü Notlar ile, Ankara,Türkiye İş Bankası Yayınları, 1983. Ünal Tahsin,Türk Siyasi Tarihi,1700-1958,4.b.,İstanbul,Kutluğ Yayınları, 1977. Volkan Vamık D. ve Norman Itzkowitz, Ölümsüz Atatürk, Ankara, Bağlam Yayınları, 1998. Winstone H.V.F., Orta Doğu Serüveni, 1898-1926 Yılları Arasında Orta Doğu daki Siyasi ve Askeri İstihbaratın Öyküsü, çev. Fuad Davudoğlu, İstanbul, Risale Yayınevi, 1999. Yalçın Durmuş ve diğerleri, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, c.i, Ankara, Atatürk Araştırma Merkezi Yayını, 2000. Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, Türk İnkılabı nın Hazırlık Dönemi ve Türk İstikal Savaşı, c.i/i, Ankara, Ayraç Yaınları, 2008.
Jaeschke Gotthard, Kurtuluş Savaşı İle İlgili İngiliz Belgeleri, 2.b., Çev. Cemal Köprülü, Ankara, TTK Yayını, 1991. Karal Enver Ziya, Osmanlı Tarihi, c.ix, İkinci Meşrutiyet ve Birinci Dünya Savaşı, 1908-1918, Ankara, TTK Yayınları, 1996. Kılıç Ali, Hatıralarını Anlatıyor, İstanul, Sel Yayını, 1955. Kinross Lord, Atatürk, Bir Milletin Yeniden Doğuşu, Çev. Necdet Sander, 14.b., İstanbul, Altın Kitaplar Yayınları, 2003. Kongar Emre, İmparatorluktan Günümüze Türkiye nin Toplumsal Yapısı, c.i, 5.b., İstanbul, Remzi Kitabevi Yayınları, 1985. Kressenstein Baron Kress Von, Türklerle Beraber Süveyş Kanalı na, Çev. Mazhar Besim Özalpsan, İstanbul, Askeri Matbaa, 1943. Kurtuluş Baki, Gençlik Ansiklopedisi, 4 cilt, Ankara, Kurtuluş Yayınları, 1964. Kutay Cemal, Ardında Kalanlar, İstanbul, Cem Ofset Matbaacılık Sanayi Basımevi, 1988. Lewis Bernard, Palestine on The History and Ceophy of a Name, Printed in Canada, 1980. Lewis Bernard, Modern Türkiye nin Doğuşu, Çev. Metin Kıratlı, 9.b., Ankara, TTK Yayınları, 2004. Meydan Sinan, Atatürk ile Allah Arasında, 2.b., İstanbul, İnkılap Kitabevi Yayınları, 2009. Nedim Şükrü Mahmut, Filistin Savaşı, 1914-1918, Çev. Abdullah Es, Ankara, Gnkur. Basımevi, 1995. Sanders Liman Von, Türkiye de Beş Yıl, Çev. M. Şevki Yazman, Burçak Yayınevi, 1968. Selek Sabahattin, Anadolu İhtilali, 2 cilt, 4.b., İstanbul, Burçak Yayınevi, 1968., İsmet İnönü, Hatıralar, c.i, Ankara, Bilgi Yayınevi, 1985. Sertoğlu Midhat, Mufassal Osmanlı Tarihi, c.vi, İstanbul, Güven Yayınevi, 1972. Shaw J.Stanford, Ezel Kural Shaw, Osmanlı İmparatorluğu ve Modern Türkiye, c.ii, Çev. Mehmet Harmancı, İstanbul, E Yayınları, 1983. Şimşir Bilal N., Atatürk ve Cumhuriyet, İstanbul, İleri Yayınları, 2006. Tansel Selahattin, Modros tan Mudanya ya Kadar, 4 cilt, İstanbul, Milli Eğitim Bakanlığı Yayınları, 1991. Tezer Şükrü, Atatürk ün Hatıra Defteri, 3.b.,Ankara, TTK Yayınları,1995. Tuncoku A. Mete, ve diğerleri, Türk Tarihi İçinde Atatürk ve Cumhuriyet, Ankara, Gnkur. ATASE Bşk.lığı Yayınları,2001. Turan Refik, ve diğerleri, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, Ankara, Siyasal Kitabevi, 1999. Tüfekçi Gürbüz D., Atatürk ün Okuduğu Kitaplar, Özel İşaretleri, Uyarıları ve Düştüğü Notlar ile, Ankara,Türkiye İş Bankası Yayınları, 1983. Ünal Tahsin,Türk Siyasi Tarihi,1700-1958,4.b.,İstanbul,Kutluğ Yayınları, 1977. Volkan Vamık D. ve Norman Itzkowitz, Ölümsüz Atatürk, Ankara, Bağlam Yayınları, 1998. Winstone H.V.F., Orta Doğu Serüveni, 1898-1926 Yılları Arasında Orta Doğu daki Siyasi ve Askeri İstihbaratın Öyküsü, çev. Fuad Davudoğlu, İstanbul, Risale Yayınevi, 1999. Yalçın Durmuş ve diğerleri, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, c.i, Ankara, Atatürk Araştırma Merkezi Yayını, 2000. Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, Türk İnkılabı nın Hazırlık Dönemi ve Türk İstikal Savaşı, c.i/i, Ankara, Ayraç Yaınları, 2008.