13 Ocak 2020

İNGİLTERE MERKEZ BANKASI KİMİN

ingiltere merkez bankası kimin ile ilgili görsel sonucu"
DÜNYAYI YÖNETEN AİLE: ROTSCHILD AİLESİ

Çoğu kişi Rotschild ailesinin adını bile bilmez..
Bu ailenin adı ne Forbes dergisinin düzenlediği ''Yılın Zenginleri'' bölümünde yer alır nede dünya jet-sosyetesinin partilerinde adları geçer..
Ancak birçok ülkenin diplomatı bu ailenin adını duydukları zaman beş dakika durmak zorundadır.Çünkü bu aile dünya tarihi sahnesinde 1590 yılından beri vardır ve dünya bu yahudi ailesinin çok gizli faaliyetleri neticesinde bugünkü şeklini almıştır..
Çoğu kişi dünyada hiçbir ailenin böylesine bir gücü elinde tutabileceğine inanamaz..Çünkü bir ailenin böylesine siyasi ve ekonomik bir gücü nasıl elde ettiğini anlayamaz..Öncelikle şunu belirtmeliyim ki aile derken üç-beş kişilik çekirdek bir aileden bahsetmiyorum.. 
Rotschild ailesinin bugün 1000-1500 civarında ferdi olduğu bilinmektedir.
Bu aile fertlerinin her biri dünyanın gelişmiş olan yada gelişecek olan ekonomilerine sahip olan ülkelerinde çok derin faaliyetler sürdürmek üzere dağılmışlardır. Dünyada olan her siyasi ve ekonomik olan gelişmeyi İsrail devletinin çıkarlarına uygun düşecek şekilde düzenlemek en kutsal görevleridir..
Ailenin geçmişi 16.yüzyıla dayanıyor..Aile İngiliz Kraliyet Saraylarında kralın yaverliğini yapan bir aile olarak ortaya çıkıyor önceleri..
Kralın stratejik ve ekonomik danışmanlıklarını,izlemesi gereken siyasi tutumlarını ve dış politika stratejilerini bu aile belirliyor..
Sadece bununla da yetinmeyip kraliyet saraylarındaki tüm ihaleleri kazanarak bu ihaleleri başarıyla sonuçlandırıp hatırı sayılır bir servetin de sahibi oluyorlar..
Bu ticari faaliyetlerin yanı sıra yaptıkları her ticari ve siyasi faaliyetten yüklü komisyonlar da almayı ihmal etmiyorlar..

İngiliz saraylarındaki kariyerleri sayesinde kolayca kazandıkları astronomik paralarla tarihin ilk bankacılık faaliyetini gerçekleştirip,İngiliz çiftçilerine de astronomik faizlerle tarım kredisi vermeye başlıyorlar ve 50 sene geçmeden neredeyse İngiltere devletinden daha zengin bir hale geliyorlar..

Faaliyet alanını iyice geliştirip, derinleştiren Rotschild ailesi Avrupa’daki tüm imparatorlukların saraylarında söz sahibi olur hale geliyorlar..
Sadece İngiltere'de değil Avrupa'nın dört bir yanında tarımla uğraşan insanlara yüksek faizle kredi vererek,altın ve gümüş komisyonculuğu yaparak servetlerini iyice katlıyorlar..
Ekonomik gücü aklın ve mantığın sınırlarını zorlamaya başlayan Rotschild ailesi daha da karanlık ve karlı bir işe girişiyorlar..
İşin adı ''Savaşa giren devletlere faizle borç vermek''..
Bu işin ilk icraatını ""İngiltere-Fransa"" savaşında gerçekleştiriyorlar..
İngiltere'ye savaşa girmesi için sermaye olarak 35 ton altını faizle borç olarak veriyorlar..
İngiltere,Fransa karşısında yeniliyor ve Rotschild ailesine olan borcunu ödeyemiyor..
Bunun karşısında borcun oluşturduğu mükellefiyetten dolayı 
İngiliz Merkez Bankası yani Bank of England ödenemeyen borç karşılığında 
Rotschild ailesine devrediliyor..
Rotschild ailesi İngiliz devletinin bu devir etme işlemini bir şartla kabul ediyor: '' İngiliz sterlinini kendilerinin basması şartı ile..''.
İngiliz hükümeti bu şartı o dönemde kabul etmek zorunda kalıyor ve İngiliz sterlinini basma yetkisi bir yahudi ailesine veriliyor..
Görünüşte ekonomi hakkında pek bilgisi olmayan arkadaşlar için bu durum pek bir şey ifade etmeyebilir..
Para basma yetkisini başka bir kuruluşa yada şirkete vermek demek aynı zamanda ülkenin bağımsızlığını da bu kuruluşa satmak demektir..Çünkü bir ülkenin bankası o ülkenin parasını basarken bastığı para karşılığında o ülkenin hazinesine değerli maden koymak zorundadır..Örneğin Türkiye Merkez Bankası, devlet matbaasında 20 YTL basıyorsa eğer devlet hazinesinde 20 YTL değerindeki altını,elması yada petrolü koymak zorundadır.Aksi halde basılan para kağıt parçasından başka bir şey olmaz..İşte Rotschild ailesinin de yaptığı şey budur..İngiliz sterlinini basarak İngiliz hükümetine faizle borç olarak vermiş ve karşılığında altın ve elmas almıştır..Bu şekilde bir yılda 12,000 ton altın kar ettiği ekonomi tarihçileri tarafından bilinmekteydi. .Rotschild ailesinin en büyük girişimi ise İngiltere ile Amerika'daki kolonilerin savaşı olmuştur..Savaş sırasında Rotschild ailesi çok gizli bir biçimde Amerikan kolonilerini desteklemişlerdir..

Amerika'nın İngiltere'ye karşı direnişini yöneten kişilere yüklü miktarda silah yardımı yapılmış,İngiltere'nin bu savaşta yenilmesinin sağlanacağı garanti edilmiş ve karşılığında kurulacak olan Amerika devletinin resmi para birimini basma yetkisi istenmiştir..İngiltere ile savaş konusunda çok umutsuz olan başkan Washington ve ekibi bu karlı teklifi hiç düşünmeden kabul edilmiştir ve böylece günümüzde tüm dünyada çok popüler olan Amerikan dolarını basma yetkisini alarak bir hayli karlı bir işe imza atmışlardır..

Savaşı Amerikan kolonileri kazanmış ve İngiltere Amerika'dan elini ayağını çekmek zorunda kalmıştır..İngiltere-Amerika savaşından yenik çıkan İngiltere bu sefer Amerika'ya yardım ettiğini düşünerek Fransa'ya saldırmıştır..İngiltere, Rotschild ailesinin kendilerine finansal destekte bulunacağına güvenerek bu savaşa girdiyse de Rotschild ailesinden umdukları desteği bulamamışlardır..

Rotschild ailesi el altından Fransa'yı destekleyerek Amerikan kolonilerinin bağımsızlığını garanti etmek istemiştir..Bir taraftan da bu aile İngiliz borsası üzerinde spekülasyona girişmiştir..İngiltere-Fransa savaşı sırasında borsada müthiş bir hareketlenme olmuş ve borsaya oynayan halk İngilizlerin savaşı kazanacağını düşünerek girişimlerini arttırmışlardır..Bunu fırsat bilen Rotschild ailesi ''İngilizlerin savaşı kazandığı'' iddiasını ortaya atarak İngiliz halkının her şeyini borsaya oynamasını sağlamıştır..Ancak generaller ve ordudan geriye kalanlar İngiltere'ye döndüğünde gerçekler ortaya çıkmış ve İngiltere'nin savaşta kaybettiği ortaya çıkmıştır..

Borsa nominal seviyesi,herkesin malını kurtarmaya çalışıp mal hisselerini geri almaya çalışmasından dolayı anormal derecede yükselmiş ve böylece kağıtları elinde tutan Rotschild ailesi bu ticaretten en karlı çıkan isim olmuştur..İngiliz tarihçilerin ''Kara eylül'' diye nitelendirdiği i bu olay ile Rotschild ailesi adeta İngiltere devletinin mülkiyetini ele geçirmiştir..Bu ekonomik faaliyetleri sonucu iyice gelişen Rotschild ailesi,Kenan diyarında Tanrı'nın kendilerine vaat ettiği kutsal İsrail devletini kurmak için gerekli olan şablonu hazırlamaya başlamıştır..Osmanlı devletinin parçalanması için gerekli olan her şeyi yapmışlardır..Osmanlı devletine komşu olan ülkeleri sürekli olarak finanse ederek Osmanlı'ya karşı savaşmaları için kışkırtmışlardır..Böylelikle sudan bahanelerle Osmanlıya saldıran Rusya,Avusturya ve diğer komşu devletler, Osmanlının askeri ve ekonomik güç bakımından iyice yıpranarak azınlıkların ayaklanmasını sağlamışlardır..

Osmanlı devleti nereye koşacağını şaşırmış ve neticede azınlıkların ayaklanarak ayrı ayrı devletler kurmasına engel olamamışlardır..Osmanlının en çok dış borcu Rotschild ailesinin sahibi olduğu Bank Of England bankasınadır..Osmanlı Devleti,Rotschild ailesine olan borcunu ödeyecek durumda olmadığından Rotschild ailesi bunu fırsat bilmiş Osmanlıya iğrenç bir teklifte bulunmuşlardır..Sultan 2. Abdulhamid ile görüşen Lord Baron Rotschild ''Kudüs şehrinin,Filistin'in,Suriye'nin ve Güneydoğu Anadolu bölgesinin yeni kurulacak olan yahudi devletine verilmesi karşılığında Osmanlı devletinin tüm dış borcunu silme ve balkanlarda,Afrika’da kaybettikleri toprakları geri verme'' teklifinde bulunmuş ancak Abdulhamid teklifi şiddetle reddetmiştir..Abdulhamid,dinen böyle bir tutum sergileyerek büyük bir sevaba girmişse de Osmanlı devletinin yıkılma sürecini hızlandırmıştır..Daha sonraları Enver Paşa,Abdulhamid'in bu tutumunu tarihi bir hata olarak değerlendirmiştir..

Enver Paşa'ya göre Kudüs şehri ve Kenan diyarı yahudilere geçici olarak verilmeli ve Osmanlı tekrar eski gücüne kavuştuktan sonra bu topraklar geri alınmalıydı..Ulu önder Atatürk'e göre ise Osmanlı devleti böyle birşey yapmış bile olsaydı yıkılmaktan kurtulamazdı çünkü Osmanlı üzerine korkunç oyunlar oynanıyordu üstelik devlet her kademesi ile adeta kokuşmuş bir haldeydi.Özetleyerek anlattığım bu süreçlerden sonra Rotschild ailesi 1.Dünya savaşının çıkmasında çok aktif bir şekilde rol almış ve savaşın çıkması için gerekli olan tüm tezgahı sağlamıştır..Rotschild ailesinin hesaplarına göre 1.Dünya savaşı ve Arabistanlı Lawrence’ın faaliyetleri Arapların birçok parçaya bölünmesi İsrail devletinin kurulması için yeterliydi..Savaş gerçekleşmiş,Almanların önderliğindeki İttifak devletleri grubu savaşı kaybetmişlerdi..

Rotschild ailesinin tüm hesapları tutmuş ve İsrail devletinin resmi kuruluşunun ilan edilmesinden başka bir şey kalmamıştı ortada..Ancak tarihi rüyaya çeyrek kala Rotschild ailesi ayrıntılarda küçük bir hesaplama hatası yaptığını fark edememişti..İsrail devleti kurulmaya hazırdı tamam ama dağ ve ovalardan ibaret olan İsrail topraklarında kim yaşayacaktı?? Sürekli olarak gelişmiş Avrupa kentlerinde yaşamış olan yahudiler İsrail'de yaşamaya nasıl ikna edilecekti?? Esas sorun buydu..Bu sorunun giderilmesi için Rotschild ailesi radikal kararlar aldı ve yeni bir savaş için gerekli olan ortam hazırlanmaya başlandı..

KUKLA DİKTATÖR HİTLER'İN ORTAYA ÇIKIŞI VE 2.DÜNYA SAVAŞI

Almanya devleti Birinci Dünya savaşından adeta bir enkaz halinde oldukça demoralize bir biçimde çıkmıştı..Devlet tüm ekonomik ve askeri gücünü savaş sonrasında kaybetmişti..Ve tüm bunlara ilave olarak birde çok ağır yaptırımlar içeren savaş tazminatı anlaşmalarına imza atmışlardı...Ancak Almanya'nın borçlu olduğu ülkelerin merkez bankalarının %85'i Rotschild ailesine ait olduğundan Almanya sadece yahudi Rotschild ailesine borçluydu..Rotschild ailesi Almanların bu yüklü borcun onda birini dahi ödeyemeyeceklerini adı gibi biliyordu.. Rotschild ailesi enkaz halindeki Almanya'ya Alman merkez bankasının kendilerine devredilmesi karşılığında dış borçlarının silinmesini teklif ediyordu ve Almanlar borcu ödeyemeyeceklerini bildikleri için teklifi kabul etmek zorunda kalıyorlardı..

Aslında bu durum sonun başlangıcıydı..Bırakın savaşacak parayı ve silahı,savaşta asker olarak kullanılacak erkek vatandaşı bile kalmayan Alman devleti enkaz haldeyken tekrar sivrilerek tüm dünyaya kafa tutacak gücü nereden ve nasıl bulabilirdi?? Bunun için ancak Tanrının yardımı gerekirdi..

Ancak onlar intikam için plan yapmadan Rotschild ailesi onlar için çok gizli bir plan yapmıştı bile..Bu plana göre sahte ama çok inandırıcı bir faşizm rüzgarı Avrupa'da esecek ve yahudilere en ince ayrıntısına kadar planlanmış bir şekilde şiddet ve baskı uygulanarak İsrail'e göç etmeye mecbur bırakılacaklardı..Bu planın ilk parçası Almanya'nın ekonomisinin ayağa kaldırılması ve Almanya'nın hızla silahlanmasının sağlanmasıydı..Almanya yıllar boyu A'dan Z'ye her konuda finanse edilmiş,

2.dünya savaşında savaşmak üzere neredeyse çocukluktan askerler yetiştirilmiştir.. Muazzam bir ekonomik ve askeri güce kavuşan Almanya'nın başına ise 1.Dünya savaşında er olarak savaşan fanatik milliyetçi Hitler getirilmiştir..İtalya ise Almanya'da başlayarak tüm dünyayı etkisi altına alan ve adına faşizm denilen rüzgarın etkisi altında kalmış ve iktidara Mussolini gelmiştir..Mussolini'nin iktidara gelmesi Rotschild ailesinin bir planı değil kendiliğinden gelişmiş bir olaydı ama bu durum Rotschild ailesinin ekmeğine yağ sürmüştü..

Hitler iktidara gelir gelmez müthiş hitap yeteneği ve ürkütücü karizması ile Alman halkını yediden yemişe peşinden koşturmuştur..Hitler'in konuşmalarında ve toplantılarında ise şaşırtıcı bir biçimde ana hedef yahudilerdir..Hitler'in iktidara gelmesinden önce kardeş gibi bir arada yaşayan Alman ve yahudi halkları birbirlerine hiçbir zararlarının dokunmamasına rağmen oluşturulan yapay kaos ortamı yüzünden birbirleri ile kanlı bıçaklı hale gelmişlerdir..Savaştan önce yahudi işadamlarına Nazi gençlerinin düzenlediği saldırılar,ev kundaklamalar ve cinayetler ortamı iyice germiştir..Zengin olan yahudiler bir yolunu bulup Almanya'yı terk etseler de fakir olan zararsız yahudiler bir yere gidecek paraları olmadığından oldukları yerde kalakalmışlardı ..

O dönemler savaş dönemleri olduğundan Almanya'nın dışına çıkmak için büyük paralar ve bazı önemli bağlantılar şarttı..Fazla gereksiz detaya girmeden Hitler savaşı başlatmış ve Almanya'nın sahte intikam harekatı başlamıştı..Almanya savaşın ilk yıllarında anormal bir başarı göstermiş ve Fransa,Yugoslavya,Çekoslovakya,Avusturya ve Belçika gibi ülkelerin tamamını çok kısa sürede ele geçirerek Nazi ordularının gücünü ortaya koymuştur..Özellikle Paris kentine 2 saatte giren Nazi orduları İngiltere ve İspanya'nın iyice ürkmesine neden olmuştur..İngiltere'yi hava saldırıları ile darmadağın eden Nazi orduları bir taraftan da sözde yahudi soykırımı yapmaya başlamıştır..

Yahudiler bir bir katledilmiş ve imha fırınlarında yakılmıştır..Ortada öyle korkunç bir ortam vardır ki savaştan sonra bölgeyi teftişe gelen Amerikalı generaller bile uçaklarından iner inmez havadaki pis kokudan dolayı hava alanına kusmuşlardır..Havadaki pis kokunun nedeni ise sürekli olarak yakılan insan cesetleri ve çürümüş cesetlerdir..Savaştan sonra tam bir korku ülkesine dönen Almanya'da ortaya atılan iddialara göre neredeyse hiç yahudi bırakılmamıştır.. Ancak Sovyet araştırmacılar durumun hiç de öyle olmadığını savaşta katledilenlerin sadece %15'in yahudi olduğunu net ve çarpıcı belgelerle kanıtlamışlardır..

Bu belgelere göre savaşta öldürülenlerin çoğu çingene ve Polonyalılardı..Geriye kalan zengin yahudiler Rotschild ailesinin kurduğu paravan şirketler aracılığı ile Amerikan askerleri denetiminde gizlice Amerika'ya değil İsrail'e kaçırılmışlardır.. İsrail'e getirildikleri dönemden İsrail devleti kuruluncaya kadar olan süreçte tabiri caizse Allah'ın dağında prefabrik usulü yapılmış evlerde kalmışlar ve büyük zorluk çekmişlerdi.. Kaçmak için girişimlerde bulunanlar ise Tevrat'ın emrettiği bir biçimde idam edilmişlerdir..Neticede yaratılan sahte milliyetçi bir hava ile sözde yahudi soykırımı yapılmış,tüm dünyada yahudilere yönelik şiddet eylemlerine girişilmiş ve yahudiler İsrail'e göç etmek zorunda bırakılmışlardır. .Yani Rotschild ailesi 1.Dünya savaşında yarım bıraktığı işi 2.Dünya savaşında tamamlayabilmiştir..Aşırı dindar bir aile olan Rotschild ailesi kendilerine göre Tanrı'ya olan sözünü yerine getirmişlerdir..

BAŞKAN KENNEDY'NİN ORTADAN KALDIRILMASI

2.Dünya savaşından sonra kurulan İsrail devleti’nde her şey 1960 yılında John Fitzgerald Kennedy'nin Amerikan başkanı olmasından sonra değişmiştir..Kennedy Amerikan tarihinin en genç başkanıdır ve aynı zamanda Amerikan başkanı olmuş ilk Katolik kişiydi..Kennedy'den önce Amerika'da Katolik bir başkan hiçbir zaman olmamıştır..John F Kennedy'nin babası olan Joseph Kennedy de politikacı olup aynı zamanda İngiltere büyükelçiliği yapmış olan Katolik bir büyükelçiydi..Ne babası, ne de başkan Kennedy yahudilerle iyi geçinemiyorlardı.. Babası büyükelçilik yaptığı dönemde Londra'da yahudilerin boy hedefi haline gelmiş ve çeşitli saldırılara maruz kalmıştır..Kennedy de Amerika'da başkan seçilmeden önce Sigmund Rotschild'in kendisine yapmış olduğu ''başkan seçildiğinde orta doğuda İsrail tarafını tutan bir politika izlemesi karşılığında milyonlarca doları bulan seçim kampanyası masraflarını karşılayacaklarını belirtmiştir..'' Ancak Kennedy böyle bir teklifin bir daha kendisine yapılmamasını rica etmiş ve kendisini hakarete uğramış gibi hissettiğini belirttirmiştir..Kennedy İsrail lobisinin Amerikan devleti üzerindeki faaliyetlerinden anormal derecede rahatsız bir politikacıydı..Kennedy’e göre lobilerin Amerika’daki faaliyetleri Amerikan bağımsızlığına vurulmuş bir darbeydi..

KENNEDY İLE İSRAİL BAŞKANI BEN GURİON'UN NÜKLLEER KAVGASI

İsrail kurulduğu günden beri orta doğuda hep bir süper güç olma hayali ile hareket etmiştir..Bu yüzden İsrail Devleti orta doğuda hızlı bir ''nükleer silahlanma programı'' izlemeye başlamıştır..İsrail'in Dimona çölünde kurduğu nükleer santralinde peynir-ekmek gibi atom bombası ve nükleer başlıklı füzeler üretmesi özellikle başkan Kennedy'yi anormal derecede rahatsız etmiştir..İsrail'in nükleer füzelerinin Ankara, İstanbul, Şam, Tahran, Bağdat ve Riyad gibi şehirleri vuracak kapasitede ve menzilde olması Kennedy yönetimini önlem almaya mecbur bırakmıştır..Kennedy, Ben Gurion'a yazdığı sert bir uyarı mektubunda ''İsrail'in nükleer programını durdurmaması durumunda Amerikan yönetiminin yaptırım uygulamaktan kaçınmayacağını belirtmiştir''..Ben Gurion'da cevap olarak gönderdiği mektupta Kennedy'e ''genç adam'' diye hitap etmiş ve bazı ağır ithamlarda bulunmuştur..Bu mektuplaşmalar iyice çığırından çıkmış ve hakaretleşmeye dönüşmüştür..Bu durum üzerine tepki olarak Ben Gurion istifa etmiştir..Ünlü yahudi politikacı Henry Kissinger ''İsrail'in nükleer programına son vermesi İsrail'e büyük zarar verir'' diyerek Kennedy'i ikna etmeye çalışmış ancak başarılı olamamıştır..

Kennedy bununla da yetinmemiş 4 Haziran 1963'te Amerikan temsilciler meclisine danışarak çıkarttığı 11110 sayılı kanunla Amerikan dolarını basma yetkisini Rotschild ailesine ait olan Federal Reserve Bank'ın elinden alarak Amerikan Merkez Bankası'na vermiş ve ''bir ülkenin parasının denetimin şahısların elinde olmasının büyük bir sorun olduğunu'' belirterek kendi sonunu hazırlamıştır.. Federal Reserve Bank ve dolar İsrail'in en büyük gelir kaynağıdır tabiri caizse şah damarıdır..Kennedy, doları basma yetkisini Federal Reserve Bank'ın elinden alarak adeta İsrail'in şah damarını kesmiştir..Neticede İsrail için Kennedy'nin etkisiz hale getirilmesi farz olmuştur..Kennedy'nin seçimleri kaybetmesini beklemek boş bir umuttu çünkü Kennedy halktan büyük destek görüyordu..  Kennedy'e seçimler kaybettirilse bile sonradan kazanması yüksek ihtimaldi..Üstelik Kennedy'nin kardeşi de gelecek vaat eden bir politikacıydı..
Dünyada hiçbir aile böylesine politik bir gücü elinde tutmayı başaramamıştı..
Tek bir çare gözüküyordu..
O da suikasttı..Kennedy bir şekilde öldürülürse Amerikan yasaları gereği yerine yardımcısı getirilecekti..Kennedy'nin yardımcısı Lyndon Johnson'du.. Johnson tam bir İsrail taraftarıydı..Kendi politik hırsları yüzünden İsrail'e gözünü kırpmadan yardım edebilirdi..Üstelik Kennedy ile hiç iyi geçinemiyordu, söylentilere göre Kennedy kendisini kovmaya çalış

İngiltere Merkez Bankası Başkanı Mark Carney’in yerini kim alacak?

Borsamerkezi.com – Bu gönderi, küresel merkez bankalarının kilit işlevlerinden biridir. İngiltere sadece orta ölçekli bir ekonomidir, ancak İngiltere Merkez Bankası valisi, dünyanın önde gelen finans merkezlerinden biri olan Londra’daki bankaların ve diğer şirketlerin düzenlemelerinin denetlenmesinin yanı sıra faiz oranlarının belirlenmesinde lider rol oynamaktadır.
Bay Carney’in başarılı olacağı açık bir aday yok, ancak hükümetin Çarşamba günü aramaya başlamasından sonra İngiltere Merkez Bankası’nın bir sonraki valisi olmak için ciddi rakipleri olan altı kişi var.
1 * Andrew Bailey, 60 yaşında
Mali İcra Kurulu Başkanı
Uzun zamandır İngiltere Merkez Bankası valiliği görevine hak kazanan Andrew Bailey, Bankanın en üst rollerinin çoğunu üstlendi ve 2016 yılında FCA başkanlığına geçti. Bankacılık denetiminde geniş bir deneyime ve küresel üne sahip. Finansal istikrar Bununla birlikte, para politikası konusundaki derin deneyime sahip değildir ve hükümeti faiz oranlarının belirlenmesinde iktidara gelebileceğine ikna etmesi gerekecektir.
2 * Ben Broadbent, 54 yaşında
İngiltere Merkez Bankası Para Politikası İçin Vali
Parasal konularda saygın bir ekonomist ve düşünür olan Ben Broadbent, İngiltere Merkezinin makroekonomik danışmanıdır. Kariyerine Hazine’de başladı ve ardından Goldman Sachs’ta Avrupalı ​​bir ekonomist olarak uluslararası bir ün kazandı. Görevi, İngiltere ekonomisini menopoz olarak nitelendirdiği, sonradan özür dilediği bir yorumda olduğu gibi, iletişim hataları yapmadan büyük bir kurumu yönetme yeteneğine sahip olduğunu göstermek olacaktır.
3.John Conlev, 65 yaşında
Finansal İstikrar İçin İngiltere Bankası Valisi
John Conlev, daha önce uluslararası ilişkiler konusunda uzmanlaşmış ve İngiltere’nin Brüksel’de Avrupa Birliği’nde temsil edilmesine öncülük eden kıdemli bir Hazine görevlisi olarak görev yapmış ve 2013 yılında İngiltere Merkez Bankası’na vali yardımcısı olarak katılmıştır. Şu anki konumunda, Sir John Bankanın ana politika komitelerinde oturarak bankanın işinin her alanında uzmanlığını kazanmıştır. Uzun zamandır bir yönetici olarak, kilit rolleri olmuştur ve zorluğu İngiltere Merkez Bankası’na başkanlık etme yeteneğini göstermek olacaktır.
4) Rajuram Rajan, 56 yaşında
Chicago Booth İşletme Fakültesi’nde Profesör
Uluslararası Para Fonu’nun eski baş ekonomisti ve Hindistan Merkez Bankası’nın eski valisi olan Rajuram Rajan, bu zorlukla başa çıkmak istiyorsa İngiltere Merkez Bankası valisinin rolü konusunda niteliklidir. Ayrıca, değişken siyasi durumla başa çıkmada Merkez Bankası Valisi olarak deneyime sahiptir. Ayrıca, dünya ekonomisinin dünyanın önde gelen düşünürlerinden biri olarak bilinir ve parlak olmaya devam eder ve bu rol için başka bir yabancı isteyip istemediğine karar verirse hükümet tarafından aday gösterilmelidir. Profesör Rajan her zaman Chicago’da iyi bir iş çıkardığını ve orada mutlu olduğunu söyler.
5 * Manouche Shafiq, 57 yaşındayım
Londra Ekonomi Okulu Direktörü
Manouche Shafiq, Ağustos 2014 ile Şubat 2017 arasında İngiltere Merkez Bankası’ndaki banka ve piyasaların vali yardımcısıydı, ancak Mark Carney ile zor bir ilişkisi vardı. Eski bir devlet memuru ve Uluslararası Para Fonu’nun genel müdür yardımcısı olarak, iyi bir yönetici ve personel ile iyi bir ilişki olduğu bilinmektedir. Vali adayı olarak, İngiltere Merkez Bankası’nın çalışmalarını genişletme kapasitesine sahip olduğunu ve bankanın kararlarını ve politikalarını halka etkin bir şekilde iletebileceğini göstermeniz gerekecektir.
6 Shriiti Vadira, 56 yaşındayım
2015’ten bu yana İngiliz Santander örgütünün başkanı Shrieti Vadira, özel sektörde uzun bir kariyere sahipti ve aynı zamanda Gordon Brown’ın iş bakanı da dahil olmak üzere bir dizi resmi rol aldı. Kısa süre önce Londra’nın İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkışına tepkisine önderlik etmesine yardımcı oldu ve Başbakan, İşçi Partisi’ndeki rolünü seçime engel olarak görmüyor. Diğer ülkelerdeki meslektaşları ile birlikte Britanya’nın finansal krize cevabında önemli bir rol oynadığı için uluslararası kabul görmüştür. Zorluğumuz, İngiltere Merkez Bankası’na uyacak doğru yönetim deneyimi ve tarz karışımına sahip olduklarını kanıtlamak olacaktır.

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...