YAZILMAMIŞ SIRLARIN İLKİ YAZILACAK SIRLARIN SONU
M. DERMANANKARA – 1987
BESMELE
Kâinâtta ne varsa, Allah'ın kudret ve göçlerinin görünüşüdür.
Kâinâtta ne varsa, Allah'ın kudret ve göçlerinin görünüşüdür.
“Her şey Allah’ı tesbih ediyor durmadan.
Siz bunu göremezsiniz”. (Âyet. 17/44)
Siz bunu göremezsiniz”. (Âyet. 17/44)
“Tüsebbihu lehüs semâvatüs seb'u vel erdu ve men fihinn ve im min şey'inilla yüsebbihu bi hamdihi ve lakil la tefkahune tesbihahüm innehu kanehalimen ğafura : Yedi gök, yer ve bunlarda bulunan herkes O'nu tesbih eder.O'nu övgü ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur. Ne var ki siz, onların tesbihini anlamazsınız. O, halîmdir, bağışlayıcıdır.“
(İsrâ 17/44)
Bütün bu görünüş ve kudretler de Hakk’ın görünüşüdür.
Burada tesbih demek, durmadan muayyen bir intizam içinde kaynaşma demektir ki herşeyin aslını teşkil eden atom âlemidir.
Değişmeyen bir nizam ve kanun halinde bu tesbih devamlıdır.
“Hakk güçleriyle her yerde hazır ve nazırdır.
Her şeyi muhittir. Kaplamıştır.
” Her şey yerde ve semâlarda Allah’ın azîz ve hakim olduğunu durmadan tesbih ediyor....
Atomların kaynaşmaları Hakk’ın Varlığını ispat ediyor, haykırıyor.İlim ve fen bu güçlerdeki değişmeyen kanunları bulmuş.Her türlü fen dalı ortaya çıkmıştır.Bunlardan da keşifler, icatlar bulunmuştur.Aya gitmeye kadar.Değişmeyen kanunların güç ve kudretleriyle...Fizik, kimya, mekanik, kâinâttaki işleme, oluş kanunlarının değişmeyenneticeleri bunların hepsi...Su : Hidrojen ve oksijenden ibarettir.
Kimya bunu ortaya çıkardı.Cazibe kanunu, fizik ve bütün buna bağlı oluşlar, buluşlar, bunlarıninceliklerini, sırlarını matematik yardımıyla hesap ederek ortaya çıkarıldı Aklınacz içine gireceği noktalara kadar matematik ile varıldı...Bu hesapların bulduğu neticelere harfiyyen riâyet edilerek icat edilenvasıtalar harekete geçirildi.Ve aya kadar varıldı.Hiç şaşmadan, matematiğin buluşlarına hürmet, Hakk’ın kudretlerinindeğişmeyen kanunlarına hürmet demektir...Bir elektrik enerji kaynağından gelen görülmeyen enerjiyi hararet, ziya, güçhaline getirmek için onun usul ve kanunu üzere ona kati riâyet edilmesigerekir.Aksi olmaz.Nasıl bir düğmeyi çevirerek o enerjiden elde edilen kudretle bir makineyiharekete geçiriyoruz.Biz burada hareketi temin için bir vasıta oluyoruz.O enerji biz değiliz...Bizim elimiz onu harekete geçirdi.Bu işte : iyi örnek, o düğmeye târif ve usûlü üzere dokunmak kaidelere bağlıolmak demektir.Ceryana el süremezsiniz.Yanarsınız veya sarsılırsınız.Kuru el az, yaş el daha çok tehlikeye maruzdur.Düğmeye basmak : Enerjiyi harekete geçirmek için bir emirdir. “OL!” demektir.Kapamak “Olma!” dur demektir değil mi?...Evet mi? Soruyorum.Evet!O halde dinle :
Bir fabrikada makinaları işletmek için şarteli açmak lâzımdır. Bu bir nevielektrik enerjisinin makinalara gelmesine emir vermektir.Fakat o enerji asıl elektrik merkezinden geliyor.Siz yalnız bunu açıyorsunuz.Vücut makinasındaki bütün, kudret Hakk’ın güçlerinden geliyor.Onu edeble, usûlü üzere çevirmek, için düğmeye basmak Hakk’ın ismiyleolur.Besmele, yani "OL!" "Kün!" emri budur.Sendeki kudretin harekete geçirilmesi için Hakk’ın ismini anmak lâzımdır.Makinaya temiz bakılır, yağı, yakıtı en iyi cinsten temin edilir değil mi?Evet aksi makina bozulur... Değil mi?.O halde.Evet!Yine dinle :Sana iş gören makinaya nasıl bu hususlara dikkat ederek bakıyorsan,vücuduna da öyle bakacaksın.Falan marka yağ en iyisidir.Falan marka yakıt en iyisidir diyorsun...Onları daima arıyorsun.O halde...Daha sözüm yok, aklın var uzun uzun düşün bakalım nereye varacaksın...Bugünkü insanlar eskilere nazaran daha çok;Evinin boyasına, perdesine, mobilyasına, elbisesine, konforuna musluğuna,helâsına, banyosuna baktığı kadar kendine bakmıyor...Geçmişin sahifelerini çevirin.Hor gördüğün geçmişte güzel bir eskiyi güzel bir yeni yapın...İslâmda : Besmele "Kün!" emrinin yani "OL!", emrinin anahtarıdır.Şartelidir.Besmele : Âyettir. “İNNEHÜ MİN SÜLEYMANE VE İNNEHÜ BİSMİLLÂHİR-RAHMÂNIRRAHÎM”. (27/30. Âyet) “ İnnehu min süleymane ve innehu bismillahirrahmanirrahiym : «MektupSüleyman'dandır, rahmân ve rahîm olan Allah'ın adıyla (başlamakta) dır.“(Neml 27/30)Kur’ân = Allah Kelâmı, abdestsiz okunamadığı gibi besmele de abdestsizsöylenemez.Kur’ân arapça değildir.Allah'çadır.Kafana itiraz etme arzusu getirme.Böyledir.Bugün besmele ciklet gibi olmuştur.Bu durumda besmeleden fayda göremezsin...Çünkü düğmeye tam basmazsan zil çalmaz.Cikletten bir fayda bekleme.Çenen yorulur.Geviş, getirmek insanlara ait değildir.Hırsızlık ve taklid de doğru değildir.Her işte Hakk’ın verdiği enerjiyi kullanmak için besmele lâzımdır.Bunu da söylemek için abdest lâzımdır.Abdestsiz : Yeme. İçme. kelâm etme diyoruz!Sen Hakk’ın güçlerinin naip makinasısın...Ona lâzım malzemeyi onun ismini anmadan yani "Ol!" diye bilmek için...Abdest alırken: Zihnen, dili kıpırdatmadan söyle...Gıda : Hakk’ın nimeti "BİNİMETİ RABBİKE FEHADDİS" “ Ve emma bini'meti rabbike fehaddis. : Ve Rabbinin nimetini minnet veşükranla an.“ (Duha 93/11)
İçme : Sudan halkedildik. "VECEALNA MİNEL MAİ KÜLLÜ ŞEYİN HAY"
“ E ve lem yerallezine keferu ennes semavati vel erda kaneta ratkan fefetaknahüma ve cealna minel mai külle şey'in hayy e fe la yü'minun : İnkâredenler, göklerle yer bitişik bir halde iken bizim, onları birbirindenkopardığımızı ve her canlı şeyi sudan yarattığımızı görüp düşünmediler mi?Yine de inanmazlar mı?“ (Enbiyâ 21/30)Kelâm : Sen "Kul"sun.Kul Allah namına konuşan demektir.Kur’ân-ı Kerîm’de "Kul" Hakk’ın namına söyle demektir.Söz vahyin devamıdır.Güzel sözler lâzım, çirkinler değil...Hudud dışı sözler vardır.Bilmeden söylenmiştir.Mesnevide, mevlütte Fakat bunların hepsinin ne Hazreti Mevlanadan ne deSüleyman Çelebi'den çıktığına kâni değilim...Bu büyük insanlardan sonra Yahudi parmağı ile kitaplarına sokulmuştur.Bu hal hiç yorulmadan ispat edilir...Müstehcen hikâyeler, müzik, Azrail'e fenâ görevler yükletilmesi..Hakiki besmele ile :Deniz yarılmıştır.Ölüler diriltilmiş.Ay ikiye ayrılmıştır.Hakk’ın kudretlerinin insandan suduru,Hakk’ın izniyle "Kün" lâfzı kullanmakla olmuştur.Dua nedir?Hakiki dua kabul olunur.Buna şüphe etmeyin...Dua Hakk’ın sende bulunan kudretleriyle Hakk’a dönmek.Hakk’a iltica etmektir.Hakiki dua yapmazsan kabul olmadığı gibi küfür derecesine iner.Dikkat buyrulursa Resûlü Ekrem : "Bana selâvat getirmeden niyazlar yerineçıkmaz" buyurmuştur..."Ben onları seçerim. Sizin bir yanlışlık ve isyan hududuna girmemeniz için.Bir nevi sansür oluyor..Çünkü Ben ahlâkı tamamlamak için Rahmetenlilalemin olarak gönderildim!“demişlerdir.O halde dediklerimiz doğrudur.Hülâsa : Besmele, Âyet-i Kerimedir.Abdestsiz Âyet-i Kerime okunmaz.O halde abdestli gez, abdestsiz konuşma, yeme, içme, böyle olan insanHazreti İnsandır.O kimse yeryüzünde Allah'ın görünür gücü gibidir.Besmele : B, S , M , L, He…Biismi Muhakkak o isimle demektir. “O isim ile” Her şeyde O vardır demek değildir; Dikkat edin!..Her şey O’ndandır.O’ndan zuhur etmiştir.Zuhur eden ne varsa O yaratmıştır.O’nun zâhir teceilisidir.Her şey O’nundur.Her şeyin başlangıcı O dur.Ben de O’nun yarattığı bir kulum!..Her hareketim O’ndan.Ben de her hareketime her işime O’nunla birlikte başlarım. Ben O’ndan ayrıdeğilim.Zâten hiç bir şey O’ndan ayrı olamaz...Beni serbest bıraktığı, bana cüz'i bir irade verdiği için, ben gurur duymam.Ben onun yarattığı bir mahlukum, onun arzu ve isteği ile şükran ve hamdimi bildirmek için her işime onun ismiyle başlarım.Onunla beraber başlarım...Çünkü ben, ondan bir parça, bir zerreyim.Bir motorun kendisi işlemez, onu işleten içine giren benzindir.Ateş alır, gaz olur, kuvvet ve enerji olur.Motoru işletir.Vüçudda bir motordur.Onu işleten Hakk’ın verdiği ve ondan bir zerre olan, onun emrinden olanRuhtur.Ruh ölmez.Bütün bunlar rızık perdesinin altına gizlenmiştir.Onlar da bir çok perdeler altına gizlenmiştir “LEN TERANİ” beni göremezsin, dedi. “LEN ERA” Ben görünmem demedi.Ondan olan ruh hiçbir vakit ona saldırmaz…Ruh, Allah'ı idrak edecek kabiliyet ve kudrette yaratılmıştır.İnkâr edenlere şaşmamak mümkün değil.Onlar akıl ile bu hüsrana düşmüşlerdir.Aklın ötesinde, aklın durduğu hududdan sonra Hakk’ı idrak hududu başlar.Bütün kâinât, Hakk’ın güçlerinin, kudretlerinin görünüşüdür. Bu güçler deHakk’ın görünüşüdür.Perdeler vardır insanın gözünde.Perdeler vardır insanın kulağında.Perdeler vardır insanın akıl ve idrâkinde.Merak etme bu perdelerin arkasındakini, çünkü o perdelerin arkasındangeldik arz üzerine, seyretmek için kendi kendimizi...Buraları mantık ile zedeleme.Bunlar aklın hududu dışındadırlar.Bu gibi şeyleri akıl ve mantık ile çarpıştırmadan kabul etmek lâzımdır.Mantık demek bir işte akıl kadrosuna sokmak için bu işte pürüz varmı yokmuyu bulma meleke ve usulüdür.Mantık dünyadaki ruhî ve maddî ahengin içinde anlayamadıklarımızıanlamağa çalışırken lâzım olan aklın bir klavuzudur.Bir mıknatıs ile çekmek gibi.Fakat yalancıları değil de hakikatları çekme.Yalancılar ortada kalır...Buralarda felsefe ve metafizik tepinmeye başlar.Bunun gibi düşünceler : İnsanı meçhul ve mevhum hiçbir yerden alır vehiçbirşeye götüren yolların klavuzu ve haritasıdır.1- Bismillah2- Bismillahi Allahüekber3- Bismi yâ Rahmân4- Bismi yâ Rahîm5- Bismillahi Haliku Ekber6- BismillâhirRahmânirRahîm7- Euzurbillahimineşşeytaniracim BismillâhirRahmânirRahîm.Kul euzu birabbifelâk ve Kul euzu birabbinasiki surede medinede nazil olmuştur. “VALLÂH. BÎLLAH” “O, Allah varya bütün sonsuz kâinâtı muhittir.Şah damarından bana daha yakın olan onda, erir ve yok olurum. Onunlabirlikte söylerim ki!“ demektir.Bu aynı zamanda en büyük yemindir.Ve aynı zamanda çok tehlikeli bir lâfızdır.Çok müslümanlar bu lâfzı ağızlarından eksik etmezler.Büyük gaflet içindedirler.Küfre insanı sokar hatta haberi olmadan insan kâfir olur.
Bütün besmelelerin zamanı nerelerde söyleneceğine geçmedenevvel şunları söylemek isteriz.
Bunların bir kısmı :1-Yalnız söyleyenin kendi işitmesi, başkasının işitmemesigerekenleri vardır. Yalnız dil oynatmak ve kendi kendinesöylemek.2- Başkasının duyması gerekenleri vardır.3- Tamamiyle gizli söylenenleri vardır.4- Besmele Hakk’ın “KÜN!” ol emrinin anahtarıdır."BESMELESİZ İŞLERDE HAYIR YOKTUR!“ hadisi şerif.
ani o işte Hakk’ın izni alınmamıştır.Düşünülürse besmelesiz başlayan her iş ve harekette Hakk’ıunutmak gizlidir.Bunun altında da çok ince tehlikeli inkâr saklıdır.Amma bu “AZİM” denilen müsamaha, Hakk’ın hoş görme hududuiçindedir.Fakat bu da incelerin incesi bir hududdur.Akla gelip de fiili, hareki ve söze intikal etmiyen düşüncelereverilen isimdir. “AZİM”. Böyle bilinmelidir.İslâm dini çok ince bir dindir ve Allah'ın indinde en makbul birdindir.Âyet-i Kerime ile Hakk bunu bildirmiştir."Besmele", "abdestsiz iken kat'iyen sesli söylenmez."1. Bismillah : Abdestsiz söylenebilir ve kimse duymamalıdır.İçten söylenecek ve fakat dil oynatılacak sessiz bile olsa dilioynatmak dil ile ikrar demektir.Abdestli iken sesli duyulacak sûrette söylenir."Niçinleri var: Abdestsiz kimse “Nas” dır.Lâalettayin bir insandır.İmanı izhar için kendi kendinde gizli insan demektir.
Abdestli insan “MÜ’MİN” dir.
Âdemiyetini izhar ve kendi kendine tasdik için sesli duyulacaksûrette söyler"Abdest alacağın zaman sesli olarak: “Euzubillahi mineşşeytaniricim“ suya daha dokunmadan evvelsöylenir.Eller yıkanır, ağıza su verilir.Sonra tekrar ellere başlarken Bismillah söylenir.Yâni suya temas ettiği zaman...Teyemmümde hepsi sessiz ve zihnen bismillah...Gusülde "sessiz" Euzubillahi menişşeytânirracim Bismillah.Bu besmele suya hürmeten cesedin söyleyişidir.Cimâda, başlarken “Sessiz” Euzubillahi meneşşeytânirracim.Gusülde evvelâ abdest alınır.Sonra ağız ve burun 3 er defa yıkanır bu farzdır.Abdestte ağız ve burun yıkamak sünnettir.Gusülde ağız yıkamağa "MAZMAZA" denir.Bu olmadan gusül olmaz.Sonra başından aşağı su dökülür.Bu cesedin bir nevi istiğfarıdır.Sonra sağ omuzdan, sonra sol omuzdan su dökülür.Bunlar “Hafaza meleklerinin” tekrar sana yanaşmasının ve gusülyaptığının şahedetidir.Cimâda hafaza melekleri ve bütün haramlarda içkide, kumarda,zinada çekilirler, onların çekildiği zaman insan mü’min değildir.Kâfirlerde, münkirlerde münafıklarda hafaza melekleri çekilirler."ZİNA YAPAN O ANDA MÜ’MİN DEĞİLDİR" Hadisi Serif.Kadın olsun erkek olsun...Hafaza meleklerinin çekilmesi Hakk’ın rahmetinin hududsuzolduğunu ilandır.Kul tövbeye gitsin diye.Livata yapanlar küfürdedirler.Tövbeleri makbul değildir.Av yaparken, abdestli olmak, Kurşun atarken veya hayvan ileavlarken, şahini salarken Bismillah.Balık avlarken ağı veya oltayı atarken abdestli Bismillah...Hayvan keserken, abdestli olmak lâzımdır.Sesli başkasının ve hayvanın duyacağı şekilde : “BİSMİLLAHALLAHU EKBER” “ALLAH” sessiz söylenecek. “BEN BUNU YAPMIYORUM!” DemektirAbdestsizken yemek yersen “TUZ” ile başla.Ve sesli olarak Bismillah de.Tuz ile başla. Ve sesli olarak “Bismillah! ” de.Tuz ile değilse sessiz söyle.Sebebini de sorma.Abdestli iken de tuz ile başlamak ve tuz ile bitirmek iyidir vesünnetir.Abdestli yemek yemek, en doğrusudur. “İYİ” dir, Sözünü İslâm lügatında ; çirkindir, fenâdır, iyidirKelimelerinin anlaşıldığı mânâ değildir.İyidir: Bunda Hakk’ın rızası var demektir.Sünnet, Sünnet-i Resûl demektir."Su içerken iş bambaşkadır.Abdestsiz olarak yalvarırım su içmeyin.Sebebini de merak edip sormayın !.."Suyu mümkünse oturarak, çökerek için :"Bismillah yâ Rahmân !" deyin.
İçtikten sonra da : “VE CEALNÂ MİNEL MAİ KÜLLE ŞEYİN HAY” diyerek : “ELH AMDÜLİLLAH YÂ VÂCİD” söyleyin...Sıcak ve soğuk suya, yemeğe üfürmeyin (soğutmak için.) HadisiŞeriftir.Üfürmekte nimete karşı ince bir hakaret ve hürmetsizlik gizlidir.Bunu söyleyemem sebebi çok mühimdir, söyleneni yaparsanız iyiolur. Sözümüz o kadar...Resûlü Ekrem'in bazı hadislerinde emir gizlidir. “Yapınız !”.Bazılarında da ihtiyar bırakılmıştır.İhtiyara bırakmakda da büyük bir şey gizlidir.Bu sebep bilinirse o Hadisin bildirdiği şey insana âdeta farz olur.Terki, insanı felâkete götürür.O zaman tahammülün üstünde bir yük olur.Böyle hadisleri söyledikleri zaman sorulan suallere Resûlüllahcevap vermemişlerdir.İbâdetlerde "Sünneti Müekkide" ve "Gayri Müekkide"ler vardır.Tekid edilmiş yâni yapılması muhakkak lâzımdır.Tekid edilmeyenlerde kendileri terk ederek ümmetine fazla külfetvermemişlerdir.Bunların hakikati anlaşılırsa, o zaman insan tedirgin olur veterkinde küfre bile gidebilir...Küçük bir misal verelim :1- Daima abdestli bulunmak.2- Gece namazı kılmak.3- Yerde yatmak. Resûlü Ekreme farzdır, ümmetine bir şeydeğildir.Soğan ve sarımsak ve bazı gıdaları yemek Resûlü Ekremeharamdır. Ümmetine mübahtır.Cünup olduğu zaman, gusül ümmetine farzdır.Hakikatlara vukufu olan öyle büyük kullar vardır ki.Hakk’ı bir an unuttukları zaman gusül etmeye mecbur olurlar. Bugusül çok mühimdir.Sorma! Sen bildiğin guslü yap o sana yeter artar bile...Guslü icâb eden hallerde insan herşeyi unutur.Kendini ve Hakk’ı dahi...Ondan dolayı cesedin tövbesi için gusül emrolunmuştur.Hakk’ın neden halkettiğini bildirmediği ve her şeyi ondanhalkettiği su, ile yıkanmak emri bundan dolayıdır. “Su içmesi men edilen bir hastanın diline su damlatılırsa ferahlar,neden?” bunda birşey gizlidir.Su olmadığı zaman cesedin yaratıldığı, toprak, ile teyemmümedilmesi bildirilmiştir.Toprak olmasaydı.Su görünmezdi.Hakk suyu göstermek için toprağı halketti.Su ile toprak sarmaş dolaş oldu.Ve Hakk bu hakikati, Kadir bilen ahbaplığı sevdi, ondan insanıhalketti.Ve kendi emrinden bu hamura ruhu gönderdi.Onun için toprak insana şöyle söyler : “Allah seni benden yarattı. Yine bana vereceğini va’d etti. Borçvermekle ödenir.“Bunda ince ilâhî bir haykırış gizlidir. “Kudreti ilâhîye evvelâ sudan.Sonra benden geçerek, insanda tecellî etti.Yol o halde bendedir.Tekrar oraya Benim yolumdan geçilerek gidilir.
Size temiz pak olarak karıştık, döndüğünde sende Bize temizgelirsen ne sen ne de ben utanırız.Huzurda...“Allah suyu neden halkettiğini bildirmedi.Beni neden halkettiğini hiç haber vermedi.Biz Hakk’ın kudretinin bilinmeyen perdesiyiz...Topraktan halkedildiniz.Tekrar bize döneceksiniz.Tekrar biz de, “Sur” ile dirilip Hakk’ın huzuruna hep birlikteçıkacağız.Aman, bize sorulacak suallerde bizi müşkül duruma sokmayınız...İndiilâhîde bizim şahâdetimiz çok makbul ve doğrudur.Kâinâtta her şeye rızık bizden verilir.Söylemiş ya bir Hakk dostu : “Benim sadık dostum kara topraktır!“Ayakta su içmek mecburiyetinde kalırsınız :Sağ ayak başparmağını yukarı doğru kaldırıp : “ALLAHÜMME SALLİ AL MEN ŞEREBE KAİMEN VE KUUDEN” diyerek içmelidir.Bu hadistir.Sağ ayak başparmağını yukarı kaldırmakta “BABENSKΔ refleksi müsbettir. Mide yolundan içilen su bağırsağa geçmez."TABES" denilen, hastalıkta mide plöründe şiddetli sancılar olur.Bu plörün kapamasıdır.Burada da babenski müsbettir.Ayakta mide yolu açılır.Su doğrudan bağırsağa geçer.Parmağı yukarı kaldırırsan yol kapanır.O an için su midede kalır...En iyisi oturarak içmektir...Besmele : Allah’ın kullara en büyük hediyesidir.Hakk ile temas ve onun insana bahşettiği kudret ve kuvvetler,besmele kullanmak ile mümkündür.Hakk’ın kudret ve güçlerini kullanmak için müsaade almaktır.Âdeta Hakk’ın kapısını çalmak bununla olur.Bugün müslüman geçinenler Besmeleyi âdeta ağızlarında çikletyapmışlardır.Bu hal günahmıdır?.. Hayır...Hakk’ın ismine birşey yapamazsın...Fakat ondan zerre kadar fayda göremezsin...Bu hal devam ederse cesedin utanır ve yavaş yavaş kendinihelâka getirir. Seni...Böyle olan “Sen” nedir bilirmisin?Cesedin ile ruhun arasına giren “Nefis” sin.Sen nefisle tamamiyle bitişiksin.Âdeta osun.Fakat sen değilsin...Aynaya baktığın zaman kendinsin ama sen aynada görünendeğilsin...Hakk’ın kapısını çalmak besmele iledir.Senin verdiğin kudretle senin yerine iş göreceğim müsaade et.Kulların kapısını çalmakta selâm ile olur.Evine girerken sol ayağını evvela çıkar, yere basmadan evin içineat. evin içine basarken “Selâmun aleykum” de..Sağ ayağını da çıkarıp basarken bismillah söyle.Çıkarken evinden ilk defa sağ ayağınla besmele çekerek çık!..
Arzuladığını ondan sonra oku..."Esselâm" deme!..Harf-i Târifli selâmın nerede söyleneceğini de öğren...Benden değil!..Kitaplardan, hocalardan.Bana sorma seste çıkarma!Benim sözlerim zordur.O kadar!..Ben ne sana benzerim nede sen bana!..Bu bir makam veyahut kibir, büyüklük meselesi değildir.Belki senin ayarına kadar bile ulaşamamış bir kulum...Hakk katında ben bir hiçim.Hakk’ın benim yanımdaki kıymetini çoğaltmağa çabalıyorum.Gölgesi görünmeyen Hakk’ın gölgesini takip ediyorum.Saman çöpünde perdelenen zikri işitmezsen bile o zikri sezmeye çabala.
Yazılmamış Sırların ilki, Yazılacak Sırların Sonu
Her türlü ince bidatten, ince şirkten, ince haramdankurtulmak lâzımdır."Esselâm" Allah’ın kulunu koruyan gizli ismidir.Bu esmâdan dolayı biz : “Selâmet ile git!” Maasselâmi!Hakk’ın hıfzı senin üzerinde olsun!"Esselâm" esmâsının Melekleri seninle olsun!Eskiden “sağlimen geldim!” diye telgraf veya mektupyazarlardı.Bu, Allah'ın selâm esmâsının Melekleriyle geldim,getirildim.Selâmet ile... Hakk’a bin şükür olsun demektir. “Selâmün aleyküm. Esselâmu aleyküm.” “Aleyküm selâm. Ve aleyküm selâm.” Bunlarıda bugün dejenere ederek ağzımızda çikletyaptık...Bu hal hiç doğru değildir.Ne yapalım dersen.Her yerde söyleme."Merhaba" kâfidir.Merhaba demek benden çekinme, bensen sana zarargelmez demektir."Essalam" bilene söylersem iyi olur.Bilmeyene söylemem.Amma sende bilmiyorsun.O halde "Merhaba" da kal!
Senin için iyi olur.Eskiden sağ eli alına getirip ağıza doğru indirirlerdi.Bir de ağızdan yukarı alına kaldırırlardı.Bunların mânâları büyüktür.Ne zaman öyle ve ne zaman böyle yapılır bilmeklâzımdır. Bugün dünya bunu bilmeyenlerle doludur.Ondan dolayı bunun modası geçti diyorlar.İyi diyorlar, zira insan hem kendi günaha girer veküfre...Bu senin, benim veya üç sapığın işi değildir.Hakk istemedi.Artık lâyık görmedi de bugünün insanlarından sildi...Modası geçti diyorlar.Buda çok iyidir.Pirinç, ayıklanıyor, kimse farkında değildir.Bu lafı bile anlamadınız.Anlıyamazsınız!Öğrenemezsiniz de!..Yukarda dedik ya sözlerimiz zordur.El ile selâmın "Nahr" ile alakası vardır.Tekbir getirirken eller göğüs hizasına kaldırmakmânâsınadır.Boğazlamak mânâsına değildir.Bayram namazı ve kurban bayramında, Kurbankesmek Hakk’ında sarih bir emir olmadığı.Yalnız bazıları Allah'dan başkası namına Kurbankeserdi. Bunun ürerine Allah namına olmasıemrolundu.Hazreti Ali efendimize nahr Hakk’ında sorulmuş ve bucevabı vermişlerdir. “Namaz kıl ve tekbir getirirken ellerini göğüs = Nahrhizasına kaldır!” Resûlü Ekrem: “Yâ Cebrail, burada Nahr nedir?“(Cebrail as) : “Yâ Resûlullah! Bu hayvan boğazlamakdeğildir.Allah namaz için tekbir getirileceği zaman ellerinigöğüs hizasına kadar kaldırmayı emrediyor.Rüküda eğildiğinde de, secdeye vardığında da böyleyapacaksın...Çünkü bu bizim ve yedikat gökteki Meleklerinnamazıdır, selatıdır.Her şeyin bir süsü vardır, namazın süsü ise hertekbirde elleri kaldırmaktır!“"Bayram namazındaki tekbirleri düşünmek lâzımdır.""AHKAMÜ’L- KUR’ÂN Fİ İHTİLAFI EİMME"Vitir namazında : Üçüncü rekatta tekbir alıp Kunutduasını okumak.Bu bambaşka bir tekbirdir.Vitir namazı vâcibdir.Bunun Hakk’ında bir çok rivâyet vardır.Bu namaz “Tek” kılınır.Yalnız teravih de cemaatle kılınır.Bunun sebebi de mühimdir.
Öğrenmek lâzımdır.Merak edersen, boş merak değil.Öğrenirsen o namaza başka bir kıymet vermek gerekirki ihmali insanı küfre götürür “YESTEHZİUN” zümresine sokar.Onun için babandan öğrendiğini yap.Bunlar Hakk’ında binlerce eser yazılmıştır, yıllarcaevvel...Bu kitaplar bugün çürümekte, bazıları güvelenmekte,rutubetten yazıları kaybolmadadır.Anadolunun her köşesinde kütüphaneler tozlariçindedir.Bunları bugün ancak meraklı ilim adamları belkiinceleyebilirler.O da bilselerdi…Tarihe kızılmaz.Aktörlerine kin beslenmez.İlerleyiş sebeplerini gerileyiş sebeplerini düşünmeklâzımdır.Mâziyi birden kötülemek doğru değildir.Dededen kalma Örf âdetleri bırakmak ve değiştirmekhakiki insan işi değildir.Taklid çok büyük helak vasıtasıdır.Eski yazı ile bağlantımızdan ayrıldıkça tarihimizde,kültürümüzde kayboluyor ve olmuştur da...Geçmişin sahifelerini çevirin!Geçmişte güzel bir eskiyi güzel bir yeni yapın!İnsanlık : Fâni insanın ölmezliğidir.Örf ve âdetlerinizi öldürmeyin!.Aynaya baktığınız zaman nasıl görünüyorsanız hiçolmazsa öyle görünün!..Ayna hiç olmazsa yalan söylemez.Allah’ın, Resûlullahın, herhangi bir gönül erininyanında makam, mertebe, rütbe aramayın :Onların sizin yanınızdaki kıymetini ölçün.Çoğaltın o zaman hakiki kıymetinizi belkibulabilirsiniz..."Hakk’a yakın olanlara Hakk, kul farkına varmadanonun matlubu içinde tecellî eder yâni arzusu ne iseonun içinde tecellî eder."Bu sözü gönül ve akıl laboratuvarında en ince tahlildengeçirin.Boş söz değildir.Hemen anladımda deme çok düşün...İçinde büyük bir yol bir müjde gizlidir.Tekrar ediyorum anlaşılması güçtür.Matematik problemi gibidir.Bu problemin altında hakiki "Kul" gizlidir.Onun nasıl olacağını bul!..Nasıl bulacağım deme!Hakk’ın emirlerini Resûlü Ekremin bildirdiklerini yap!..Daima abdestli ol : Abdestsiz, konuşma, yeme, içmeBöylelikle: Şeytan sana yanaşamaz...Daima aklın değilse bile, cesedin huzurdadır.Hafaza Melekleri seni daima korurlar.Hafaza Melekleri nedir.Biri sağda diğeri solda.Omuz hizasında-dırlar.Namazda onlara da selâm verilir.Senin ruhun, Levhi Mahfuzdan, ana rahminegeldiğinde, onlarda birlikte gelirler.
Seninle birlikte büyürler.Birlikte doğarlar.Ruhunu teslim edinceye kadar seninle birliktedirler.Bunların vazifeleri nelerdir.Bildiğin kadar kâfi.Bunların ne olduğunu, ne iş gördüklerini Hakk’ınemirlerini tamamiyle yaptığın zaman öğrenebilirsin...Onları görüp anlayanlar, dünyada iken dünyayıterketmiş gibidirler...Hırs bilmezler.Bütün arzuları Hakk’ın arzularıdır.Ne rızık verilirse ona şükrederler.
Hamd içindedirler
...Bilmezsin : Resûlü Ekrem yerde bir post üzerindeyaşardı
... Yediği şeyler bugünün fakirinin bileanlayamayacağı tarzda idi.Elbisesinde yama bile vardı. Bu basit, sadelik içinde icâb ettiği zaman semâvâti gezerdi
..Şimdiki insanlara bak,Evlerine bak, yediklerine göz at, hırslarına bak,arzularına bak, hareketlerine bak
...Çıldırmak işten bile değil...Bir endişe, bir korku içindedirler.
Yek diğerine saldırıyorlar. Hakk’tan uzak olduklarını bu halleriyle âdeta haykırıyorlar.
Besmeleyi hakkıyla söylemek nasibine
Allah cümleyikavuştursun!
Duamız bu olsun
KELİMELER :Nizam : Sıra, dizi, düzen. Dizilmiş olan şey,sıralanmış. * İcaba göre yapılan kanun. Bir kaideye binaen tertib olunmak ve ona binaen tertib olunduklarıkaide. * Bir işin sebat ve kıyamına medar, sebep olanşey ve hâlet.Tesbih : Sübhânallah demek. Cenab-ı Hakk'ı (C.C.)şânına lâyık ifadelerle yâdetmek. Yâni: Allah'ınzâtında, sıfâtında ve ef'âlinde cemi' nekaistenmünezzeh olduğunu ifade etmektir. (Bak: Sübhan)Cazibe : Çekme kuvveti. * Mc: Letafet zamanı. Hüsn-ücemalRiâyet : İyi karşılamak, ağırlamak, hürmet etmek. *Uymak, tâbi olmak. * Otlamak veya otlatmak. *Hıfzetmek, korumak.Ziya : Işık, aydınlık, nur. Ruşenlik.Iltica : Sığınmak. Melce' ve penaha varmak. Birindenhimâye istemek.Iltica : Sığınmak. Melce' ve penaha varmak. Birindenhimâye istemek.Idrak : Anlayış. Kavrayış. Akıl erdirmek. Fehim.YetiştirmekMantık : (İntak. dan) Konuşturan, söyleten. * Doğrumuhakeme ve doğru düşünceyi öğreten ilim. Akılkaidesi. * Akıl, nutuk, söz.Mevhum : Aslı olmayıp evham mahsulü olan. Vehim.Müsamaha : (C.: Müsamahât) Hoş görürlük, dikkat etmemek, aldırış etmemek. Kusurlara göz yummak.Intikal : Bir yerden bir yere nakletmek. Tebdil-i mekânetmek. * Göçmek, geçmek. * Sirâyet. Bulaşmak. * Birşeyin miras olarak kalması. * Bir mes'eleden diğer birhususu veya neticeyi anlamakIzhar : Açığa vurma. Meydana çıkarma. * Göstermek.Zâhir ve âşikâre ettirmek. * Yalandan gösteriş.Mazmaza : Gusül veya abdest alırken, elleri yıkadıktansonra üç kere ağız dolusu su alıp ağızda çalkalamak.Hafaza : (Hâfız. C.) Muhafızlar. Muhafız melekler.Cimâ : Cinsi münâsebet. Çiftleşmek. * Zamm etmek.Müekked : Te'kidli, kuvvetli, sağlamlaştırılmış,kuvvetlendirilmiş. Tekrar edilmiş.
“ALLAHÜMME SALLİ ALÂ MEN ŞEREBE KAİMEN VE KUUDEN :
Allahım ! ayakta ve oturarak su içene salâtet!” Nahr : Boğazlamak. Bir hayvanın göğsü üstünden bıçak vurup boğaz damarını kesmek. * İki şeyin birbirine göğüs göğüse olması.
* Boyun. Boğazçukuru.
* Sadır. * Gündüzün evveli. * Namazdakıyamda iken sağ eli sol elin üstüne koymak.
Örf : İnsanlar arasında güzel görülmüş, red ve inkâr edilmeyip mükerreren yapılagelmiş olan şeydir.
Bu kelime; ihsan, ma'ruf, cud, sehâ, bezl ve atâ olunan,atiyye, tanımak, bilmek, biliş, ikrar eylemek, arkaarkaya tetebbu ve tevâli etmek, Allah (C.C.) tarafından ulülemre ve Sultana tevdi' olunan hüküm,müstahsen, yani
Hazret-i Peygamberin (A.S.M.) iyigördüğü şeyler, gibi mânalara gelir.
ÂYET ve HAİDİSLER :“Ve lemma cae musa li mikatina ve kelemehurabbühu kale rabbi erini enzir ileyk kale len terâni velakininzur ilel cebeli fe inistekarra mekanehu fe sevfeterâni felemma tecella rabbühu lil cebeli cealehudekkev ve harra musa saika felemma efaka kalesübhaneke tübtü ileyke ve ene evvelül mü'minin :
Musa tayin ettiğimiz vakitte (Tûr'a) gelip de Rabbi onunla konuşunca «Rabbim! Bana (kendini) göster;seni göreyim!» dedi.
(Rabbi): «Sen beni asla göremezsin. Fakat şu dağa bak, eğer o yerinde durabilirse sen de beni göreceksin!» buyurdu.
Rabbi o dağa tecelli edince onu paramparça etti, Musa da baygın düştü. Ayılınca dedi ki: Seni noksan sıfatlardan tenzih ederim, sana tevbe ettim.
Ben inananların ilkiyim.“ (A’raf 7/143)
“Fe kad kezzebu bil hakki lemma caehüm fe sevfeye'tihim embaü ma kanu bihi yestehziun :
Gerçekten onlar, kendilerine Hak geldiğinde onu yalanlamışlardı.Fakat yakında onlara alay ettikleri şeyin haberlerigelecektir.“ (En’âm 6/5