22 Haziran 2018

İyi dinleyin Banu Avar’ın dediklerini. Hem de her kelimesini. Bu ülkenin yaşadığı hiçbir şey tesadüf değildir. Nokta



İyi dinleyin Banu Avar’ın dediklerini. Hem de her kelimesini. 
Bu ülkenin yaşadığı hiçbir şey tesadüf değildir. Nokta!

Banu Avar’dan olay açıklamalar… 
 Gazeteci Banu Avar, KRT’de Türkiye’nin ve içinde bulunduğu bölgenin hareketliliğine vurgu yaptı. Önümüzdeki dönemde Türkiye ve bölgeyi nelerin beklediğine ilişkin yorumlarını paylaştı. 
 Banu Avar “Emperyal güçler Türkiye merkezli bir harekata girişti” dedi. Paylaşım harekatının merkez üssünün Türkiye olduğunu ifade eden Avar, Türkiye ve komşularındaki Kürt nüfusun üzerinden bir harekat planlandığını belirtti. İşte Banu Avar’ın değerlendirmesi.. Normal sivil vatandaşları silahlandırmak… 
Daha önce bunu Yugoslavya’da yapmışlardı. Deniyor ki insanları savaşmaya hazırlayalım. Ona göre tv programları yapılsın. Herkes savaşmaya hazır olsun bir ruh yaratalım deniyor. Bunu çok tehlikeli görüyorum ben. Çünkü bütün bunlar niye sorusu gündeme geliyor. Niçin, neden? Bunu birçok kez dile getirdim ama kısaca birkez daha söyleyeyim; dünya bir sıkışma içinde. Ve dünyadaki bütün kaynakların, doğal kaynakların, zenginliklerin dörtte üçü Türkiye ile Çin arasında. Dolayısıyla öyle bir an geldi ki birinci dünya savaşı ikinci paylaşım ve şimdi üçüncü paylaşım zamanı. Tıkandıkları zaman paylaşmaya başlıyorlar. Bu paylaşımın merkez üssü Türkiye ve çevresi. Görüyoruz işte Kuzey’de neler oluyor, Ege adaları gayet hareketli, Marmaris’e bir mile kadar giren Yunan ordusu orada tatbikat yapabiliyor, bizim adamızda yapabiliyor. Aşağısı zaten malum Suriye, Irak, İran… İran’da şu an Tebriz bölgesinde uluslararası kriz grubu diye bir grup var ki yine küresel bir grup İran ve Türkiye’deki paylaşım savaşını organize ediyor. İran’da muhabirleri çok fazla. Ki bu grubun önde gelen isimlerinden biri ‘Türkiye’nin kaderini Kürtler belirleyecek’ demişti ve bu kişi hem önceki Cumhurbaşkanı Abdullah Gül hem de Tayyip beyin yanından hiç ayrılmazdı. Yani bütün dünyada sıkışmış olan bu emperyal güçlerin bu sıkıştıkları noktada Türkiye merkezli bir harekata giriştikleri ayan beyan ortada ve çocuklar bile görüyor bunu. Özellikle bu dört ülkedeki yani Suriye, İran, Irak ve Türkiye üzerindeki Kürt nüfus üzerinden harekata giriştiler sonraki süreçleri planlıyorlar.
 

Buna dikkat etmek zorundayız. Türkiye içinde de onlarla beraber hareket eden azımsanmayacak ölçüde güçlü ekipler var. Sorun sadece bu emperyal adamlar değil. Bu adamların bir hedefi var ve bunlar bu hedef doğrultusunda yüz yıllık planlar çiziyor. O planlar içinde giderken birdenbire karşılarına Mustafa Kemal Atatürk çıkıyor ve bütün planları yerle bir oluyor ki bunu zaten kendileri yazıyor, söylüyor, gizlemiyorlar. Fakat ne yazık ki bu durum kısa sürdü ve içlerindeki tohumlar yeniden yeşerdi ve yeniden saldırmaya başladılar. İçerideki birilerini satın alarak devam ediyorlar. Bu içeriden satın aldıkları, içeriden işbirliği yaptıkları bu kişiler, bu kuvvetler olmasa zaten bütün planları yine çöker. Ama işte içeride bir yandan görünen kuvvetler bir yandan da görünmeyen kuvvetlerle bunu yapıyorlar. Çok eski bir Podol raporu 1965’li yıllarda ortaya çıkarılan. O raporda deniyor ki, biz bir ülkeyi, Türkiye’yi ele geçirmek için en üst kademesini ele geçirmeyi hedefledik diyor. Onları ele geçirdik diyor, önümüzdeki 20-30 yıl içinde de halka doğru ineceğiz ve yavaş yavaş kanser hücresi gibi sızacağız diyor. 

 

 Kaldı ki Fethullah Gülen’in yayın organlarından biri de Sızıntı’ydı bakın bu da çok ilginçtir hem kültürel olarak sızıyorlar hem ekonomik olarak sızıyorlar hem de zaten bütün devlet kadrolarına sızıyorlar. Devlet yönetiminde insan psikolojisini iyi biliyorlar ve bu ağa kim takılır, bu tuzağa kim düşer bunu çok iyi biliyorlar,onlara gel gel diyorlar ve bir havuç gösteriyorlar onu alana önce yumuşak güç adını verdikleri şekilde davranıyorlar. Sonra bu işi kuran adam aynen şöyle söylüyor.

 

Ben havucu alan adamı ele geçirdikten sonra ona sopamı gösteririm ve bak eğer benim dediğimi yapmazsan başına çeşitli belalar gelir ya da getiririz… Bunu şu örnekle anlatmak daha da yerinde olur. Bir iki ay önce Amerika’da bir haber yayınlandı ve yönetim bu haberin özellikle yayılmasını sağladı. O haber şuydu; AKP iktidara geldiği günden bu yana 800 milyar dolarlık ihale yaptı Türkiye içinde. 800 milyar doların 200 milyar dolarını ben çeşitli yerlere verdim. İşte bu paralar yani 200 milyar dolar kimlerin eline geçtiyse Katar, Malezya ve Singapur bankalarında isim isim duruyor ve bunların hepsi Amerikan bankaları… Dolayısıyla ben kimin ne kadar parası var bu bankalarda, kimlere ne kadar paralar verildi ben gayet iyi biliyor ve takip ediyorum. Bunu bilin ve ona göre davranın sonra bozuşmayalım, tukaka olmayalım. Şimdi bundan muradı neydi Amerika’nın, kime ne mesajlar yolladı bilemeyiz ama işte anlattığım olaylar, havuç-sopa işleri böyle ilerliyor.”

 

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...