BÖYLECE KUR'AN-I KERİM'DEN VE DÖRT İNCİL VERSİYONU'NDAN HAZRET-İ ZEKERİYYA, HAZRET-İ YAHYA, HAZRET-İ MERYEM KISSALARININ ÇOĞUNU NAKLETTİK. BUNDAN SONRA HAZRET-İ İSÂ'NIN KISA PEYGAMBERLİK HAYATININ HİKÂYESİ GELECEK.
BU SEFER YUHANNA'DAN BAŞLIYORUZ, ÇÜNKÜ O SANKİ OLAYLAR PEŞPEŞE OLMUŞ GİBİ VERİYOR. BİRİNCİ GÜN YAHYA YAHUDİLER TARAFINDAN İMTİHAN EDİLİR, İKİNCİ GÜN İSÂ'YI UZAKTAN GÖRÜR TANIR, VE YAHYA'NIN ŞAKİRTLERİ İSÂ'NIN PEŞİNE DÜŞERLER, ÜÇÜNCÜ GÜN İSÂ GALİLE'YE GİTMEK İSTER. (BÂB 1)... 2. BÂB "ÜÇÜNCÜ GÜN" DİYE BAŞLIYOR İLK GÜNDEN SAYARSANIZ, DÖRDÜNCÜ GÜN OLUYOR. ANCAK, YAHYA'NIN İSÂ'YI GÖRDÜĞÜ GÜNDEN HESAP EDERSENİZ ÜÇÜNCÜ GÜN KABUL EDİLEBİLİR..
- "ÜÇÜNCÜ GÜN, GALİLE'NİN KANA ŞEHRİNDE DÜĞÜN OLDU.
İSÂ'NIN ANASI DA ORADA İDİ. İSÂ İLE ŞAKİRTLERİ DE
DÜĞÜNE ÇAĞRILDI. VE ŞARABI EKSİLİNCE, İSÂ'NIN
ANASI ONA DEDİ: 'ŞARAPLARI YOK.' İSÂ ONA DEDİ:
'KADIN, BENDEN SANA NE? SAATİM DAHA GELMEDİ.' ANASI
HİZMETÇİLERE DEDİ: 'SİZE NE DERSE, ONU YAPIN.
YAHUDİLER'İN TATHİRAT ÂDETİ ÜZRE, ORADA HER BİRİ
İKİ VEYÂ ÜÇ METRİTİ -40 LİTRE- ALIR ALTI KÜP VARDI.
İSÂ HİZMETÇİLERE DEDİ: 'KÜPLERİ SU İLE DOLDURUN.'
ONLARI AĞIZLARINA KADAR DOLDURDULAR. VE HİZMETÇİLERE
DEDİ: 'ŞİMDİ ÇIKARIP ZİYÂFET REİSİNE GÖTÜRÜN.' ONLAR
DA GÖTÜRDÜLER. ZİYÂFET REİSİ ŞARAP OLMUŞ SUYU
TATTIĞI ZAMAN ONUN NEREDEN OLDUĞUNU BİLMİYORDU.
(FAKAT SUYU ÇIKARMIŞ OLAN HİZMETÇİLER BİLİYORLARDI.)
ZİYÂFET REİSİ GÜVEYİ ÇAĞIRIP ONA DEDİ: 'HERKES ÖNCE
İYİ ŞARABI, VE ÇOK İÇTİKLERİ ZAMAN, KÖTÜSÜNÜ KOR.
SEN İYİ ŞARABI ŞİMDİYE KADAR SAKLADIN.' KENDİ
ALÂMETLERİNİN BAŞLANGICINI İSÂ, GALİLE'NİN KANA
ŞEHRİNDE YAPTI VE İZZETİNİ GÖSTERDİ. ŞAKİRTLERİ DE
ONA İMÂN ETTİLER."
- "BUNDAN SONRA İSÂ, ANASI, KARDEŞLERİ, VE ŞAKİRTLERİ
KEFERNAHUM'A İNDİLER. VE ORADA GÜNLERCE KALMADILAR."
(YUHANNA , 2. BÂB, 1-12)
DÖRT İNCİLİN EN GEÇ YAZILANI (M.S. 100) YUHANNA'YA GÖRE, HAZRET-İ İSÂ, YAHYA ALEYHİSSELÂM'LA KARŞILAŞIP, BELKİ DE VAFTİZ OLDUĞUNDAN (ÇÜNKÜ TAM AÇIK YAZILMAMIŞ) BİR GÜN SONRA GALİLE'YE, ONUN ERTESİ GÜNÜ DE DÜĞÜNE GİDİYOR... HALBUKİ İLK YAZILAN (M.S.70) MARKOS İNCİLİ'NE GÖRE RUHULKUDS ONU İTİKAFA ÇEKİLMEK ÜZERE ÇÖLE GÖNDERİR:
- "RUH HEMEN ONU ÇÖLE SEVKETTİ. VE ŞEYTAN TARAFINDAN
TECRÜBE OLUNARAK KIRK GÜN ÇÖLDE KALDI. VAHŞİ
HAYVANLARLA BERÂBERDİ. MELEKLER DE ONA HİZMET
EDİYORLARDI."(MARKOS , 1. BÂB, 12-13)
BU HÂDİSE, BİZE HAZRET-İ MUHAMMED'İN HİRÂ DAĞINDAKİ MAĞARAYA ÇEKİLMESİNİ HATIRLATIYOR... HAZRET-İ MUSÂ DA KIRK GECE İTİKAFA ÇEKİLMİŞTİ.
"BİZ MUSÂ'YA OTUZ GECEYİ EMİR VE VAADETMİŞTİK.
VE BUNA AYRICA ON GECE KATTIK. BÖYLECE RABBİNİN
TAKDİR ETTİĞİ VAKİT KIRK GECE İLE TAMAMLANDI. ..."
(ÂRÂF SÛRESİ, 142-143. ÂYETLER)
ONUN İÇİN DOĞRU OLDUĞUNA İNANIYORUZ. BU ÇÖLE ÇEKİLME KISSASI, MATTA İNCİLİ'NDE DE VAR.
- "O ZAMAN İSÂ, İBLİS TARAFINDAN DENENMEK ÜZRE
RUH TARAFINDAN ÇÖLE SEVKEDİLDİ. VE KIRK GÜN,
KIRK GECE ORUÇ TUTTUKTAN SONRA ACIKTI. VE
AYARTICI GELİP ONA DEDİ: 'EĞER SEN ALLAH'IN
OĞLU İSEN, SÖYLE BU TAŞLAR EKMEK OLSUN.' İSÂ
DA CEVAP VERİP DEDİ: ' >İNSAN YALNIZ EKMEKLE
YAŞAMAZ. FAKAT ALLAH'IN AĞZINDAN ÇIKAN HER BİR
SÖZLE YAŞAR,< DİYE YAZILMIŞTIR.' O ZAMAN İBLİS
ONU MUKADDES ŞEHRE GÖTÜRDÜ. VE MÂBEDİN KULESİ
ÜZERİNE KOYUP KENDİSİNE DEDİ: EĞER SEN ALLAH'IN
OĞLU İSEN, KENDİNİ AŞAĞI AT. ÇÜNKÜ YAZILMIŞTIR:
>MELEKLERİNE SENİN İÇİN EMREDECEK VE AYAĞINI
BİR TAŞA ÇARPMIYASIN DİYE, ELLERİ ÜZERİNDE SENİ
TAŞIYACAKLAR.< ' İSÂ ONA DEDİ: ' >SEN ALLAH'IN
RABBİ DENEMİYECEKSİN,< DİYE DE YAZILMIŞTIR.'
İBLİS İSÂ'YI ÇOK YÜKSEK BİR DAĞA DA DA GÖTÜRDÜ.
VE ONA DÜNYÂNIN BÜTÜN ÜLKELERİNİ VE ONLARIN
İZZETİNİ GÖSTERDİ. VE İBLİS ONA DEDİ: 'EĞER
YERE KAPANIP BANA TAPINIRSAN, BÜTÜN BU ŞEYLERİ
SANA VERİRİM.' O ZAMAN İSÂ ONA DEDİ: 'ÇEKİL,
ŞEYTAN! ÇÜNKÜ >RAB ALLAH'INA TAPINACAK, VE
YALNIZ ONA KULLUK EDECEKSİN!< DİYE YAZILMIŞTIR.'
O ZAMAN İBLİS ONU BIRAKTI. VE İŞTE, MELEKLER
GELİP ONA HİZMET EDİYORLARDI."
(MATTA , 4. BÂB, 1-11)
MATTA İSÂ ALEYHİSSELÂM'IN ÇÖLDEKİ İMTİHÂNINI, ŞEHRE, DAĞLARA KADAR UZATMIŞ... KUR'AN, İBLİSİN HER PEYGAMBERE MUSALLAT OLDUĞUNU, FAKAT ALLAH'IN ONLARI KORUDUĞUNU İFÂDE EDİYOR... BU YÜZDEN ANLATILANLAR BİZE MANTIKLI GELİYOR... ŞEYTAN HAZRET-İ İBRÂHİM'E ATEŞTE YAKILACAĞI ZAMAN YAKLAŞMIŞ, "BANA İTAAT ET, BENDEN İSTE, SENİ KURTARAYIM," DEMİŞTİ. HAZRET-İ İBRÂHİM DE, "BEN ALLAH'TAN BAŞKASINDAN BİR ŞEY İSTEMEM," DEMİŞ, ŞEYTAN DA, "O ZAMAN ALLAH'TAN İSTE, SENİ KURTARSIN," DEYİNCE, O ULU PEYGAMBER, "İSTEMEME GEREK YOK, O BENİ BENDEN İYİ BİLİR," CEVÂBINI VERMİŞTİ... SONRA ŞEYTAN İHTİYAR BİR ADAM KILIĞINDA, OĞLU İSMÂİL'İ KURBAN ETMEYE GÖTÜREN İBRÂHİM'İN PEŞİNE TAKILMIŞ, VE İSMÂİL'İ "BABAN SENİ KESMEYE GÖTÜRÜYOR," DİYE KORKUTUP AYARTMAYA ÇALIŞMIŞTI. YEDİ YAŞINDAKİ İSMÂİL ŞEYTANA KANMAMIŞ, ATTIĞI TAŞLA BİR GÖZÜNÜ KÖR ETMİŞTİ. ONUN İÇİNDİR Kİ, "ŞEYTAN-IR RÂCİM" (TAŞLANMIŞ ŞEYTAN) DENİR, VE BU OLAYI HATIRLATMAK İÇİN HACC FARİZESİ SIRASINDA ŞEYTAN TAŞLANIR!..
- "EY İYMAN EDENLER! ŞEYTANIN VESVESESİNE UYMAYIN!
KİM ŞEYTANIN İZİNCE GİDERSE (BİLSİN Kİ,) O (ŞEYTAN)
KÖTÜ VE ÇİRKİN ŞEYLERİ EMREDER. ŞÂYET ÜZERİNİZDE ALLAH'IN
LÛTFU RAHMETİ OLMASAYDI, İÇİNİZDEN KİMSE EBEDİYYEN PÂK
OLAMAZDI! ANCAK ALLAH DİLEDİĞİNİ PÂK KILAR! ..."
(NUR SÛRESİ, 21. ÂYET)
- "SENDEN ÖNCE HİÇ BİR RESÛL, HİÇ BİR NEBÎ GÖNDERMEDİK
Kİ O, OKUMAK İSTEDİĞİ ZAMAN ŞEYTAN ONUN BU KIRAAT
VE KELÂMINA İLLÂ BİR ŞEY SOKAR OLMASIN!.. ALLAH,
ŞEYTANIN SOKTUĞUNU NESH VE İPTAL EDER, VE ÂYETLERİNİ
SÂBİT KILAR. ALLAH ÂLİMDİR, HAKÎMDİR."
(HACC SÛRESİ, 53. ÂYET)
DEMEKKİ ŞEYTAN SÂDECE AYARTMAYA DEĞİL, VAHYİ DE KARIŞTIRMAYA ÇALIŞIYOR. ANCAK ALLAH SEÇTİĞİ KULLARINI KORUYOR... İŞTE O YÜZDEN MATTA'NIN ANLATTIKLARI AKLIMIZA VE GÖNLÜMÜZE UYGUN GELİYOR. ŞEYTAN HAZRET-İ İSÂ'YA DA MUSALLAT OLMUŞ VE ONU YOLDAN ÇIKARMAYA ÇALIŞMIŞTIR. "AYARTICI" KELİMESİ, KUR'AN'DA "VESVESE VERİCİ" OLARAK, NÂS SÛRESİNDE DE YER ALIR.
BURADA İNANILMAZ GELEN, İBLİSİN İSÂ ALEYHİSSELÂM'I ALIP BİR ANDA ÇÖLDEN MÂBEDİN TEPESİNE, ORADAN DAĞA GÖTÜRMESİ, VE ONA DÜNYÂNIN ÜLKELERİNİ GÖSTERMESİ... ANCAK, HAZRET-İ SÜLEYMAN İLE CİNLER BAHSİNİ HATIRLARSAK, BUNA BENZER BİR HÂDİSENİN KUR'AN'DA OLDUĞUNU GÖRÜRÜZ.
- "(SÜLEYMAN) DEDİ: 'EY İLERİ GELENLER! (BELKIS)
MÜSLÜMAN OLMAZDAN ÖNCE, HANGİNİZ BANA ONUN
TAHTINI GETİRİR?..' CİNDEN BİR İFRİT, 'SEN
YERİNDEN KALKMADAN ÖNCE, ONA SANA BEN (TA
YEMEN'DEN KUDÜS'E) GETİRİRİM. BUNA BENİM
KUDRETİM KÂFİ VE (YAPABİLECEĞİME) EMİNİM,' DEDİ.
NEZDİNDE KİTAPTAN İLİM OLAN BİRİ, 'BEN SANA
ONUN TAHTINI GÖZÜNÜ YUMUP AÇMADAN GETİRİRİM,'
DEDİ. VAKTÂ Kİ, SÜLEYMAN (TAHTI) YANINDA DURUR
GÖRDÜ, 'BU, RABBİMİN FAZLINDANDIR.' DEDİ. ..."
(NEML SÛRESİ, 38-40. ÂYETLER)
BU ÂYET İÇİN DE KISA BİR AÇIKLAMA YAPMAMIZ GEREKLİ. CİNLERDEN BİR İFRİT, YÂNİ ŞEYTAN SOYUNDAN BİRİ, "BEN TAHTI YEMEN'DEN KUDÜS'E SEN YERİNDEN KALKMADAN GETİRİRİM," DİYOR... HAZRET-İ SÜLEYMAN RÜZGÂRA, CİNLERE HÜKMEDEN, KUŞ DİLİNDEN ANLAYAN ULU BİR PEYGAMBER İDİ. BU YÜZDEN CİNLERDEN BİRİNİN ONUNLA KONUŞMASINA ŞAŞIRMIYORUZ. AMA MECLİSİNDE BULUNAN İYMANLI BİR ZAT ÇIKIYOR, "BEN O TAHTI SEN GÖZÜNÜ KIRPINCAYA KADAR GETİRİRİM," DİYOR. BURADAN DA ANLIYORUZ Kİ, CİNLER, ŞEYTANLAR, KÖTÜ HUYLU KİŞİLER BİR TAKIM KUDRETLERE SÂHİP OLABİLİRLER. AMA İYMANLI KİŞİLERİN KUDRETİ, GÜCÜ DÂİMA ONLARINKİNİN ÜSTÜNDEDİR.
HER NEYSE, BİZİM ANLATMAK İSTEDİĞİMİZ HUSUS, İBLİSİN İSÂ'YI AYARTMAK İÇİN GÖZ AÇIP KAPAYINCAYA KADAR BİR YERDEN BAŞKA YERLERE GÖTÜREBİLECEĞİDİR... YANLIŞ ANLAŞILMASIN, "BÖYLE OLDU," DEMİYORUZ, "BU ANLATILAN OLABİLİR," DİYORUZ. OLDU MU OLMADI MI, ALLAH BİLİR.
BU TÜR OLAYLARA İLM-İ LEDÛN'DE "TAYY-I MEKÂN", YÂNİ "BİR ANDA UÇARAK MEKÂN DEĞİŞTİRME" DENİR. EL DEĞDİRMEDEN MADDEYE YER DEĞİŞTİRTME İSE PARAPSİKOLOJİDE "TELEKİNEZİ" DİYE ADLANDIRILIR. BİZCE HER İKİSİ DE MÜMKÜNDÜR, AMA YAPABİLENİ NÂDİR GÖRÜLÜR. "YAPIYORUM" DİYENLERİN ÇOĞU YAHUDİ URİ GELLER GİBİ İLLİZYONİST, YÂNİ GÖZBOYACIDIR. URİ GELLER, BU SÖZDE "RUHÎ OLAYLAR" GÖSTERİSİNE SOYUNMADAN ÖNCE, PROFESYONEL SAHNE SİHİRBAZI İDİ. BÜTÜN FOYASININ ORTAYA ÇIKMASINA RAĞMEN, PALAVRALARINI HÂLÂ SERGİLEMESİNE, HATTÂ TÜRKİYE'YE DÂVET EDİLMESİNE ŞAŞIYORUZ!
BURADA SON EKLEYECEĞİMİZ HUSUS, BU OLAYLAR CEREYAN ETMİŞSE, Kİ DOĞRUSUNU ALLAH BİLİR, HAZRET-İ İSÂ HİÇ BİR ŞEKİLDE "ALLAH'IN OĞLU" İFÂDESİNİ KABULLENMEMİŞTİR. ZATEN YUKARIDA DA GEÇİYOR:"RAB ALLAH'A TAPACAK, YALNIZ ONA KULLUK EDECEKSİN!" İSÂ ALEYHİSSELÂM DA HERKES GİBİ ALLAH'A KULLUK ETTİĞİNİ SÖYLÜYOR!
- "ALLAH, 'EY MERYEM'İN OĞLU İSÂ! İNSANLARA ALLAH'I
BIRAKIP TA, BENİ VE ANAMI İKİ İLÂH EDİNİN,
DİYE SÖYLEDİN MİYDİ?' BUYURDUĞU ZAMAN, 'SENİ
TENZİH EDERİM. HAK OLMAYAN SÖZÜ SÖYLEMEK BANA
YARAŞMAZ. ŞÂYET BEN ONU SÖYLEMİŞ OLSAYDIM, ELBETTE
SEN BİLİRDİN. SEN NEFSİMDEKİ HER ŞEYİ BİLİRSİN, AMA
BEN, ZÂTINDA OLANI BİLMEM. ŞÜPHESİZ SEN GAYBI
BİLENSİN,' DER." (MÂİDE SÛRESİ, 113-115. ÂYETLER)
BU ÇÖLE ÇEKİLME OLAYI LUKA DA VAR. ANCAK LUKA DAHA ÖNCE KISA BİR AÇIKLAMA YAPMIŞ VE İSÂ ALEYHİSSELÂM'IN ŞECERESİNİ SAYMIŞ. HEPSİNİ VERMİYECEĞİZ, AMA BİR BAKALIM:
- "İSÂ HİZMETİNE BAŞLADIĞI ZAMAN OTUZ YAŞLARINDA
İDİ. VE ZANNEDİLDİĞİ ÜZRE YUSUF (ÜVEY) OĞLU, ...
NATAN OĞLU, DÂVUD OĞLU, ... YEHUDA OĞLU, YÂKUP OĞLU,
İSHAK OĞLU, İBRÂHİM OĞLU, ... KAİNAN OĞLU, .... SAM
OĞLU, NUH OĞLU, ... ŞİT OĞLU, ÂDEM OĞLU, ALLAH OĞLU
İDİ."(LUKA , 3. BÂB, 23-38)
İSÂ BABASIZ DOĞDUĞUNA GÖRE ŞECERESİ BABA TARAFINDAN DEĞİL, ANA TARAFINDAN SÜRÜLMELİYDİ. ELBETTE ŞECEREDEKİ "ALLAH OĞLU" İFÂDESİNİ ŞİDDETLE REDDEDİYORUZ!
- "İSÂ RUHULKUDS'LE DOLU OLARAK ERDEN'DEN AVDET ETTİ.
VE RUH TARAFINDAN ÇÖLE SEVKEDİLDİ. KIRK GÜN İBLİS
TARAFINDAN TECRÜBE OLUNDU. O GÜNLERDE BİR ŞEY
YEMEDİ. VE ONLAR TAMAM OLUNCA ACIKIT. ... "
(LUKA , 4. BÂB, 1-13)
KISSA, KESTİĞİMİZ NOKTADAN İTİBÂREN HEMEN HEMEN MATTA İNCİLİ İLE AYNI...
LUKA ÇÖL TECRÜBESİ SONRASINI ŞÖYLE ANLATIYOR:
- "İSÂ RUHUN KUVVETİ İLE GALİLE'YE DÖNDÜ. VE BÜTÜN
HAVÂLİYE ONUN HABERİ YAYILDI. VE HEPSİ TARAFINDAN
İZZET GÖREREK ONLARIN HAVRALARINDA ÖĞRETİYORDU.
- "(BİR ARA) İÇİNDE BÜYÜMÜŞ OLDUĞU NÂSIRA'YA GELDİ.
KENDİ ÂDETİ OLDUĞU ÜZRE SEBT GÜNÜNDE HAVRAYA GİRDİ.
VE OKUMAK İÇİN AYAĞA KALKTI. KENDİSİNE İŞAYA
PEYGAMBERİN KİTABI VERİLDİ. KİTABI AÇIP ŞÖYLE
YAZILMIŞ OLAN YERİ BULDU: 'RABBİN RUHU ÜZERİMDEDİR,
ÇÜNKÜ FAKİRLERE MÜJDEYİ VAAZ ETMEK İÇİN O BENİ
MESHETTİ. BENİ ESİRLERE ÂZÂTLIK, KÖRLERE GÖZLERİNİN
AÇILMASINI İLÂN ETMEĞE, EZİLENLERİ KURTULUŞA
KAVUŞTURMAĞA, RABBİN MAKBUL YILINI İLÂN ETMEĞE
GÖNDERDİ.' KİTABI KAPADI. HİZMETÇİYE GERİ VERİP
OTURDU. HEP HAVRADAKİLERİN GÖZLERİ ONA DİKİLİP
KALMIŞTI. VE ONLARA SÖYLEMEĞE BAŞLADI: 'BU
YAZI YERİNE GELDİ.' HEPSİ ONA ŞÂHİT OLURLAR,
AĞZINDAN ÇIKAN SÖZLERE ŞAŞARLAR, VE: 'BU YUSUF'UN
OĞLU DEĞİL MİDİR?' DERLERDİ. ONLARA DEDİ:
'ŞÜPHESİZ BANA, >EY HEKİM, KENDİNİ İYİ ET,<
MESELİNİ SÖYLEYECEKSİNİZ. >KEFERNAHUM'DA VÂKİ
OLDUĞUNU İŞİTTİĞİMİZ ŞEYLERİ BURADA, KENDİ
MEMLEKETİNDE DE YAP,< DİYECEKSİNİZ.' VE İSÂ
DEDİ: 'GERÇEK, SİZE DERİM: HİÇ BİR PEYGAMBER
KENDİ MEMLEKETİNDE MAKBUL DEĞİLDİR! LÂKİN,
DOĞRUSU SİZE DERİM Kİ, İLYA'NIN GÜNLERİNDE
İSRÂİL'DE BİR ÇOK DUL KADINLAR VARDI. GÖK ÜÇYÜZ
ALTI AY KAPANDIĞI VE BÜTÜN MEMLEKETTE BÜYÜK BİR
KITLIK OLDUĞU VAKİT, İLYA ONLARDAN HİÇ BİRİNE
GÖNDERİLMEDİ. YALNIZ SAYDA DİYÂRINDA SAREPTA'YA,
BİR DUL KADINA GÖNDERİLDİ... VE PEYGAMBER
ELİŞA'NIN ZAMANINDA İSRÂİL'DE BİR ÇOK CÜZZAMLI
VARDI. YALNIZ SURİYELİ NAAMAN'DAN BAŞKA
BUNLARDAN HİÇ BİRİ PÂK OLMADI!' (DEDİ.)
(LUKA , 4. BÂB, 14-28)
BURADA ŞAHSEN BİZİM AKLIMIZA TAKILAN ÇOK ÖNEMLİ BİR SORUYA CEVAP BULUYORUZ... YÜCE ALLAH HAZRET-İ İSÂ'YA KÖRLERİN GÖZÜNÜ AÇMA, DİLSİZLERİ KONUŞTURMA, HATTÂ ÖLÜLERİ DİRİLTME KUDRETİNİ VE MUCİZESİNİ BAHŞETTİ. PEKİ, HAZRET-İ İSÂ, ÖNÜNE GELEN HER KÖRÜN GÖZÜNÜ AÇTI MI? HER DİLSİZİ KONUŞTURDU MU?.. VE ÇEVRESİNDE HER ÖLENİ DİRİLTTİ Mİ?.. HAYIR!.. BİLDİĞİMİZ KADARIYLA ANCAK BİR KAÇ KİŞİDE BU MUCİZELERİ GÖSTERDİ.
BU NOKTADA BELKİ DE DURUP, MESHEDENE DEĞİL, MESHEDİLENE BAKMAK LÂZIM!.. İSÂ ALEYHİSSELÂM'I ZÂTEN BİLİYORUZ, ALLAH'IN ONUN ÜZERİNDEKİ İZZETİNİ, KEREMİNİ DE BİLİYORUZ. O YÜZDEN YAPTIĞI BİZE ŞAŞIRTICI GELMİYOR. AMA ONCA KÖR, ONCA DİLSİZ, ONCA ÖLÜ ARASINDAN SEÇİLENLERİN BU LÛTFA MAZHAR OLMASINDAKİ SIR NE?.. ALLAH BİLİR.
İŞTE BU YÜZDEN HAZRET-İ İSÂ, KENDİ MEMLEKETİNDE VAAZ VERİRKEN, KENDİSİNDEN MUCİZE BEKLENDİĞİNİ, KÖRLERİN, SAĞIRLARIN, DİLSİZLERİN, HATTÂ MEVTA SÂHİPLERİNİN MUCİZE BEKLEDİĞİNİ SEZİYOR, VE KENDİNDEN ÖNCEKİLERİN KISSALARIYLA ONLARA CEVAP VERİYOR: "BANA DEĞİL, O İYİLEŞENLERE BAKIN," DİYE!.. HIRİSTİYANLARIN BU İNCELİĞİ FARKETTİĞİNİ SANMIYORUZ. ÜSTELİK, BIRAKIN HAZRET-İ İSÂ'YI, ONUN HAVARİSİ GEÇİNENLER, HATTÂ GÜNÜMÜZDE SIRADAN PASTÖRLER, TOPLU ŞİFÂ ÂYİNLERİ YAPIYOR, KÖTÜRÜMLERİ YÜRÜTÜP HASTALARI İYİ EDİYOR!.. TABİİ YERSENİZ!..
DİKKAT ÇEKEN BİR BAŞKA HUSUS, LUKA İNCİLİ'NDE SIRA TÂKİP ETTİĞİNİZDE; VAFTİZ OLAYI, ÇÖLE ÇEKİLME, VE GALİLE'YE, ORADAN NÂSIRA'YA GELME HÂDİSELERİ VAR, MUCİZELERDEN HİÇ BİRİ BU BÖLÜMDEN ÖNCE ZİKREDİLMEMİŞ. YÂNİ, KEFERHANUM'A ATIFTA BULUNULUYOR AMA, ORADA OLANLAR DAHA ANLATILMAMIŞ Kİ!
MATTA'YA GELİNCE, ÇÖL TECRÜBESİNDEN SONRA ÂDETÂ BİR BOŞLUK VAR:
- "İSÂ, YAHYA'NIN ELE VERİLDİĞİNİ İŞİTİNCE, GALİLE'YE
ÇEKİLDİ. VE NÂSIRA'YI BIRAKARAK, ZEBULUN VE NAFTALİ
SINIRLARINDA, DENİZ KIYISINDA OLAN KEFERNAHUM'A
GELİP OTURDU. TÂ Kİ, İŞAYA PEYGAMBERİN VASITASI İLE
'ZEBULUN DİYÂRI VE NAFTALİ DİYÂRI, ERDEN'İN ÖTESİNDE,
DENİZ TARAFI, MİLLETLERİN GALİLE'Sİ, KARANLIKTA
OTURAN KAVM, BÜYÜK BİR IŞIK GÖRDÜ. VE ÖLÜM DİYÂRINDA
VE GÖLGESİNDE OTURANLARA IŞIK DOĞDU,' DİYE SÖYLENMİŞ
OLAN SÖZ YERİNE GELSİN." (MATTA , 4. BÂB, 12-16)
BOŞLUK, ÇÖLDEN AYRILIŞLA YAHYA ALEYHİSSELÂM'IN ELE VERİLİŞİ ARASINDA... HER İKİ PEYGAMBERİN KADERİ DE NE KADAR BİRBİRİNİ BENZİYOR!.. İSÂ'YI DA ELE VERMEDİLER Mİ?..
AMA BİZİM BURADA ÜZERİNDE DURMAK İSTEDİĞİMİZ HUSUS İNCİLLER ARASINDAKİ ÇELİŞKİ... LUKA ÇÖLDEN NÂSIRÂYA GEÇİYOR, MATTA NÂSIRÂ'YI BIRAKIP KEFERNAHUM'A GİTTİĞİNİ YAZIYOR...
MARKOS İNCİLİ'NDE DE ÇÖL TECRÜBESİNİN SONRASINDA BİR BOŞLUK VAR:
- "YAHYA ELE VERİLDİKTEN SONRA, İSÂ ALLAH'IN
İNCİLİNİ VAAZ EDEREK GALİLE'YE GELİP DEDİ:
'VAKİT TAMAM OLDU, VE ALLAH'IN MELEKÛTU YAKINDIR,
TÖVBE EDİN VE İNCİL'E İMAN EDİN,' (DEDİ.)"
- "GALİLE DENİZİ KIYISINDAN GEÇEREK SİMON'U
VE KARDEŞİ ANDREAS'I DENİZE AĞ ATARKEN GÖRDÜ,
ÇÜNKÜ BALIKÇI İDİLER. İSÂ ONLARA DEDİ: 'ARDIMCA
GELİN, SİZİ İNSAN AVCILARI YAPACAĞIM.' ONLAR
DA HEMEN AĞLARINI BIRAKIP ONUN ARDINDAN GİTTİLER.
ORADAN BİRAZ İLERİ GİDİNCE, ZEBEDİ'NİN OĞLU
YÂKUB'U VE KARDEŞİ YUHANNA'YI GÖRDÜ. KAYIKTA
AĞLARINI TÂMİR EDİYORLARDI. HEMEN ONLARI
ÇAĞIRDI. ONLAR DA BABALARI ZEBEDİ'Yİ KAYIKTA
İŞÇİLERLE BIRAKIP ONUN ARDINCA GİTTİLER."
- "KEFERNAHUM'A GİRDİLER. VE İSÂ HEMEN SEBT
GÜNÜ HAVRAYA GİRİP ÖĞRETİYORDU. ONUN ÖĞRETİŞİNE
ÇOK ŞAŞTILAR. ÇÜNKÜ ONLARA YAZICILAR GİBİ DEĞİL,
FAKAT HÂKİMİYET SÂHİBİ GİBİ ÖĞRETİYORDU."
(MARKOS , 1. BÂB, 14-22)
MATTA İSE ŞÖYLE YAZIYOR:
- "İSÂ VAAZ EDİP, 'TÖVBE EDİN, ÇÜNKÜ GÖKLERİN
MELEKÛTU YAKINDIR' DEMEĞE, O VAKİTTEN BAŞLADI."
- "VE GALİLE DENİZİNİN YANINDA GEZERKEN, İKİ
KARDEŞİ, PETRUS DENİLEN SİMON İLE KARDEŞİ
ANDREAS'I, DENİZE AĞ ATARKEN GÖRDÜ. ..."
(MATTA , 4. BÂB, 17-22)
MATTA VERSİYONU, YUKARIDA VERDİĞİMİZ MARKOS'UNKİNİN HEMEN HEMEN AYNISI...
ŞÖYLE BİR DEĞERLENDİRME YAPARSAK, YUHANNA'YA GÖRE HAZRET-İ İSÂ, VAFTİZ EDİLDİKTEN İKİ GÜN SONRA GALİLE'DE BİR DÜĞÜNE GİDİYOR... DİĞERLERİNE GÖRE İSE HEMEN ÇÖLE İMTİHÂNA GÖNDERİLİYOR.
YUHANNA'YA GÖRE DÜĞÜNDEN SONRA İSÂ, ÂİLESİYLE KEFERNAHUM'A GİDİYOR... LUKA'YA GÖRE ÇÖL DÖNÜŞÜ GALİLE'YE GİDİYOR. AMA ORADA KEFERNAHUM'DAKİ MUCİZELERDEN BAHSEDİYOR... MATTA VE MARKOS'A GÖRE ÇÖLDEN SONRA NE OLDUĞU MEÇHUL, İSÂ ANCAK YAHYA ALEYHİSSELÂM'IN ELE VERİLİŞİNDEN SONRA GALİLE'YE GİDİYOR... MARKOS KEFERHANUM'A GİDİŞİ GALİLE'DEN SONRA VERİYOR... AÇIKÇASI, BİZ BU KARIŞIKLIĞIN İÇİNDEN ÇIKAMADIK. HIRİSTİYAN MİSYONERLER BİR AÇIKLAMA GETİREBİLİRLERSE, MEMNUN OLURUZ... BUNLAR GERÇEK İNCİL ÂYETLERİ DEĞİL, HAZRET-İ İSÂ'NIN AĞZINDAN DÖKÜLEN İNCİL ÂYETLERİNİ DE İHTİVA EDEN, VE RİVÂYETLERE DAYANAN "KISAS-I İSÂ" ... YÂNİ İSÂ ALEYHİSSELÂM'IN HAYAT HİKÂYESİ!... DOĞRUSUNU ELBET ALLAH BİLİR.
MATTA ŞÖYLE DEVÂM EDİYOR:
- "VE İSÂ, HAVRALARDA ÖĞRETEREK VE MELEKÛTUN
MÜJDESİNİ VAAZ EDİP , HALK ARASINDAKİ HER
TÜRLÜ HASTALIĞI HER TÜRLÜ ZAYIFLIĞI İYİ
EDEREK GALİLE'DE DOLAŞIYORDU. VE ONUN HABERİ
BÜTÜN SURİYE'YE YAYILDI, VE ONA ÇEŞİT ÇEŞİT
HASTALIKLARA VE DERTLERE TUTULMUŞ BÜTÜN
HASTALARI, CİNLERE TUTULANLARI, SAR'ALI VE
İNMELİ OLANLARI GETİRDİLER VE ONLARI İYİ
ETTİ. VE GALİLE'DEN, DEKAPOLİS'TEN,
YERUŞALİM'DEN,YAHUDİYE'DEN, VE ERDEN
ÖTESİNDEN BÜYÜK KALABALIKLAR ONUN ARDINCA
GİTTİLER."
(MATTA , 4. BÂB, 23-25)
ŞİMDİ BU CÜMLEDEN SANKİ HAZRET-İ İSÂ ÖNÜNE GELEN HER HASTAYI İYİ EDİYOR, İNSANLAR DA ONU DİNLEMEKTEN ÇOK, HASTA TEDÂVİ ETTİRMEK İÇİN GELİYORLARMIŞ GİBİ BİR ANLAM ÇIKIYOR... HALBUKİ, LUKA'DA (4. BÂB, 25-28) HAZRET-İ İSÂ BU ANLAYIŞA CEVAP VERİYOR. HERKESİ DEĞİL, ANCAK BELİRLİ KİŞİLERİ İYİ ETTİĞİNİ SÖYLÜYOR Kİ, BİZCE DE GERÇEK BU... ZATEN İNCİLLERDEKİ ÖRNEKLER VE VERİLEN İSİMLER BUNU DOĞRULUYOR.
YÜCE ALLAH DİLESE, ELBETTE Kİ HERKESİ İYİLEŞTİREBİLİRDİ. AMA LUKA DAHİ, BUNUN İSÂ ALEYHİSSELÂM İÇİN BÖYLE OLMADIĞINI YAZIYOR... ANCAK LÛTFA MAZHAR OLANLAR ŞİFÂYA KAVUŞUYOR.
HALBUKİ GÜNÜMÜZDE PEK ÇOK HIRİSTİYAN "ŞİFÂCI", SÖZÜMONA İSÂ ADINA KÖTÜRÜMLERİ YÜRÜTÜYOR, HASTALARI İYİLEŞTİRİYOR, HATTÂ KANSER TÜMÖRLERİNİ YOK EDİYOR!.. BUNLAR TELEVİZYON KANALLARINA ÇIKIP "TELEVOLE" TARZI GÖSTERİLER YAPIYORLAR!.. DÜNYÂNIN "CNBC" GİBİ BÂZI MEŞHUR TELEVİZYON KANALLARI BİLE PAZAR GÜNLERİ BU GÖSTERİLERİ NAKLEN VERİYOR. MİSYONER KANALLARI DA BU TARZ YAYINLARLA DOLU. ÂMİYÂNE TÂBİRLE, "İSÂ'YA İNAN, GERİSİNİ MERAK ETME SEN" ANLAYIŞI İLE, İNSANLAR KANDIRILIYOR!.. HIRİSTİYANLAR ASIRLARCA "SEVGİ" DEYİP DÜNYÂYI SÖMÜRDÜLER, İNSANLARI KÖLELEŞTİRDİLER. ŞİMDİ DE İSÂ'YI ÂLET EDİP, KENDİ İNSANLARINI BİLE DOLANDIRMAKTAN ÇEKİNMİYORLAR!
PEKİ, GÖNLÜ AÇIK, İLİM SÂHİBİ KİŞİLER MÂNEVÎ KUDRETLERİYLE İNSANLARA YARDIM EDEMEZ Mİ? HASTALARI İYİLEŞTİREMEZ Mİ?.. ELBETTE YARDIM EDERLER, VE ELBETTE İYİLEŞTİREBİLİRLER. AMA HER YERDE VE HERKESİ DEĞİL!.. DAHA ÖNCE SÖYLEDİĞİMİZ GİBİ, BÖYLE BİR KERÂMET DURUMUNDA (KEREM, KERÎM VE İKRÂM AYNI KÖKTENDİR) İKRÂMA LÂYIK OLMAK GEREKİR. ANCAK ÖYLE İNSANLAR BÖYLE BİR DURUMDAN YARARLANIRLAR. BU BİR!.. İKİNCİSİ, BÖYLE BİR MUCİZENİN VEYÂ KERÂMETİN GERÇEKLEŞMESİ İÇİN YA VERENİN, YA DA ALANIN GÖNÜLDEN İNANMASI ŞARTTIR!.. İŞTE O YÜZDEN, TELEVİZYONDA "TELEVOLE" ŞİFÂ SEANSLARINDA "TEZGÂH"TAN GEÇEN YÜZLERCE KİŞİDEN BİR KISMI SAHTE HASTADIR, BİR KAÇI DA GERÇEKTEN İYİLEŞENLERDİR Kİ, ONLAR GÖNÜLDEN İNANMIŞLARDIR, ŞİFÂCI ŞARLATAN BİLE OLSA, ALLAH KEREMİNİ O KULUNDAN ESİRGEMEZ!.. STEVE MARTIN'İN "A LEAP OF FAITH" ADLI YARI KOMEDİ, YARI CİDDİ BİR FİLMİ VARDIR Kİ, DEMEK İSTEDİĞİMİZİ ÇOK GÜZEL ANLATIR.
LUKA'NIN ANLATTIĞINA GÖRE, BUNDAN SONRASI HOŞ DEĞİL. İSÂ ALEYHİSSELÂM'IN BU VAAZINI DUYANLAR, VE TEDÂVİ, MUCİZE FALAN GÖRMEYENLER KIZARLAR:
- "HAVRADA BU ŞEYLERİ İŞİTİNCE, HEPSİ ÖFKE İLE
AYAKLANDILAR. ONU ŞEHİRDEN DIŞARI ÇIKARDILAR.
VE BAŞAŞAĞI ATMAK İÇİN, ŞEHİRLERİNİN ÜZERİNE
KURULMUŞ OLAN TEPENİN KENARINA GÖTÜRDÜLER.
FAKAT İSÂ ARALARINDAN GEÇİP GİTTİ."
(LUKA , 4. BÂB, 28-30)
GÖRDÜNÜZ MÜ?.. EĞER BU ANLATILAN DOĞRU İSE, HAZRET-İ İSÂ ÖYLE ÖNÜNE GELENİ İYİLEŞTİRMEMİŞ... VE YAHUDİLER HAZRET-İ İSÂ'YI, ANLATTIKLARINDAN DOLAYI, DAHA O ZAMAN ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜS ETMİŞLER! HEM DE KENDİ MEMLEKETİNDE!.. BU OLAY PEYGAMBERİMİZ HAZRET-İ MUHAMMED'E YAPILAN SALDIRI VE HAKARETLERİ HATIRLATIYOR! BÜTÜN PEYGAMBERLER GÖREVLERİ SIRASINDA EZÂ VE CEFÂ ÇEKMİŞLERDİR, ANCAK HAZRET-İ İSÂ, EN ÇOK ÇEKENLERDEN BİRİDİR.
LUKA'YA GÖRE HAZRET-İ İSÂ KEFERNAHUM'A BUNDAN SONRA, YÂNİ NÂSIRA'DAN SONRA GİDER. HALBUKİ MARKOS GALİLE DENİZİNDEN PETRUS, ANDREAS, YÂKUP VE YUHANNA'YI ALDIKTAN SONRA KEFERNAHUM'A GİTTİĞİNİ YAZAR. (1.BÂB, 21) MATTA'DA NE ZAMAN GİTTİĞİ BELLİ DEĞİL. YUHANNA'DA İSE, GENE BELLİ DEĞİL.
İNCİL'DEN ALINTILAR YAPIYORUZ DİYE HIRİSTİYANLIK PROPOGANDASI YAPIYORUZ, SANILMASIN!.. MAKSADIMIZ HAZRET-İ İSÂ'NIN HAYATI HAKKINDAKİ GERÇEK BİLGİLERE ULAŞMAK... BUNU YAPARKEN DE HER CÜMLEYİ, HATTA HER KELİMEYİ KUR'AN SÜZGECİNDEN GEÇİRİYORUZ. ÜSTE KALANLARA İNANIYOR, ALTA SIZANLARI DA "ALLAH BİLİR" DİYE O'NA BIRAKIYORUZ. KUR'AN'IN REDDETTİKLERİNİ ŞİDDETLE REDDEDİYOR, RİVÂYETLERDEN OLUŞAN İNCİL VERSİYONLARI ARASINDAKİ ÇELİŞKİLERİ DE GÖZLER ÖNÜNE SERİYORUZ.
HAZRET-İ YAHYA'NIN NE ZAMAN ELE VERİLDİĞİ, NE ZAMAN ŞEHİT EDİLDİĞİ İNCİL VERSİYONLARINDA BELLİ DEĞİL. İNCİL YAZARLARI ONU SÂDECE İSÂ ALEYHİSSELÂM'I MÜJDELEMEKLE VE VAFTİZ ETMEKLE GÖREVLİ BİR PEYGAMBER OLARAK KABUL ETTİKLERİ İÇİN, ÜZERİNDE FAZLA DURMAMIŞLAR. HATTA BÂZI YERLERDE KENDİ YAZDIKLARININ BİLE DERİNLİĞİNİ FARKETMEMİŞLER. ŞİMDİ BİZ NAKLEDİNCE GÖRECEKSİNİZ, ÇOĞU HIRİSTİYANLAR OLAYIN FARKINDA DEĞİL!
DÖRT İNCİL'DEN SIRAYA KOYMAYA ÇALIŞARAK DERLEDİKLERİMİZ ŞÖYLE:
- "BUNDAN SONRA İSÂ VE ŞAKİRTLERİ YAHUDİYE
DİYÂRINA GELDİLER. VE ORADA İSÂ ONLARLA
KALIYOR VE VAFTİZ EDİYORDU. YAHYA DA SÂLİM
YAKINLARINDA, AYNUN'DA VAFTİZ EDİYORDU.
ÇÜNKÜ ORADA ÇOK SULAR VARDI, VE GELİP
VAFTİZ EDİLİYORLARDI. ZİRÂ YAHYA HENÜZ
ZİNDANA ATILMAMIŞTI. VE YAHYA'NIN ŞAKİRTLERİ
İLE BİR YAHUDİ ARASINDA TEMİZLENME HAKKINDA
BİR MESELE ÇIKTI. ONLAR YAHYA'YA GELİP
DEDİLER:'RABBİ, ERDEN ÖTESİNDE SENİN YANINDA
OLAN, KENDİSİ İÇİN ŞEHÂDET ETTİĞİN ADAM,
İŞTE O VAFTİZ EDİYOR, VE HERKES ONA GELİYOR.'
YAHYA CEVAP VERİP DEDİ: İNSAN KENDİNE GÖKTEN
VERİLMEDİKÇE HİÇ BİR ŞEY ALAMAZ. >BEN MESİH
DEĞİLİM. ANCAK ONUN ÖNÜNCE GÖNDERİLDİM,<
DEDİĞİME, SİZ KENDİNİZ BANA ŞAHÂDET EDESİNİZ.
GELİN KİMİNSE, GÜVEY ODUR, FAKAT AYAKTA DURAN,
VE ONU İŞİTEN GÜVEYİN DOSTU, GÜVEYİN SESİNDEN
ÇOK SEVİNİR. BUNUN İÇİN BENİM DE SEVİNCİM
TAMAM OLDU. ONA BÜYÜMEK, BANA DA KÜÇÜLMEK
GEREKTİR,' (DEDİ.)" (YUHANNA , 3. BÂB, 22-30)
- "İMDİ İSÂ, YAHYA'DAN DAHA ÇOK ŞAKİRTLER
EDİNİP VAFTİZ EDİYOR DİYE, FERİSÎLERİN
İŞİTTİKLERİNİ RAB ÖĞRENİNCE, (HALBUKİ İSÂ
KENDİ DEĞİL, ŞAKİRTLERİ VAFTİZ EDİYORDU,)
YAHUDİYE'Yİ BIRAKIP YİNE GALİLE'YE GİTTİ.
(YUHANNA , 4. BÂB, 1-3)
SON KISIMDAKİ RAB, "ÖĞRETMEN" ANLAMINDA VE HAZRET-İ İSÂ'YI KASTEDİYOR. GERİYE DOĞRU GİDERSEK, YAHYA'NIN ŞAKİRTLERİ İLE İSÂ'NIN ŞAKİRTLERİ SANKİ BİR YARIŞ İÇİNDE. İKİSİ DE PEYGAMBER OLMASINA RAĞMEN, AYRI YERLERDE VAAZ VERİYORLAR. İKİSİNİN ÖĞRENCİLERİ, MÜRİTLERİ, SEVENLERİ BİRBİRİNE KARIŞMIYOR. YAHYA ALEYHİSSELÂM,
HAZRET-İ İSÂ'YI METHETMESİNE RAĞMEN, GİDİP ONA KATILMIYOR. ASLINDA RAHATLIKLA KATILABİLİRDİ, ÇÜNKÜ TERKEDECEĞİ NE EVİ VAR, NE DE BİLDİĞİMİZ KADARIYLA BİR ÂİLESİ. BÜTÜN MALI MÜLKÜ ÜSTÜNDEKİLER... AMA KATILMIYOR. BU ARADA İSÂ'NIN DEĞİL, ŞAKİRTLERİNİN İNANANLARI VAFTİZ ETTİĞİNİ ÖĞRENİYORUZ.
- "O ZAMAN YAHYA'NIN ŞAKİRTLERİ, 'NİÇİN BİZ
VE FERİSÎLER ORUÇ TUTUYORUZ DA, SENİN
ŞAKİRTLERİN ORUÇ TUTMUYOR?' DİYEREK ONA
GELDİLER. (MATTA , 9. BÂB, 14)
AYNI KISSA MARKOS'TA VAR (2. BÂB , 18), LUKA'DA DA VAR (5. BÂB , 33), YUHANNA'DA YOK... PEKİ, NE ZAMAN GELDİLER? YAHYA ELE VERİLMEDEN Mİ, VERİLDİKTEN SONRA MI? YOKSA ÖLDÜRÜLDÜKTEN SONRA MI?.. İLK NAKLETTİĞİMİZ BÖLÜMDE ELE VERİLMEDEN VE ZİNDANA ATILMADAN ÖNCE OLDUĞU BELİRTİLMİŞ... AMA BU ZİYÂRETİN NE ZAMAN OLDUĞU BELLİ DEĞİL... VE AÇIK OLARAK ANLIYORUZ Kİ, İKİ AYRI MEZHEP VAR, İSÂ'NIN YOLUNDAN GİDENLER, YAHYA'NIN YOLUNDAN GİDENLER... ÜSTELİK YAHYA ALEYHİSSELÂM'IN KENDİ ASHÂBINA, "MESİH MERYEM OĞLU İSÂ'YA TÂBİ OLMALARI" İÇİN EMİR VERMEDİĞİ ANLAŞILIYOR... YÂNİ YAHYA'NIN, "BEN ONUN ÇARIKLARININ BAĞINI ÇÖZMEYE LÂYIK DEĞİLİM," DEDİĞİ KİŞİ MESİH İSE, NEDEN KENDİ YOLUNDA YÜRÜMÜŞ DİYE SORUYORUZ... ASLINDA BİZ DEĞİL, MATTA'YA GÖRE YAHYA ALEYHİSSELÂM DA KUŞKUDA, O DA SORUYOR:
- "İMDİ, YAHYA ZİNDANDA MESİH'İN İŞLERİNİ İŞİTEREK
ŞAKİRTLERİNİ GÖNDERİP, ONLAR VÂSITASI İLE ONA DEDİ:
'GELECEK OLAN SEN MİSİN? YOKSA BAŞKASINI MI
BEKLEYELİM?' İSÂ DA CEVAP VERİP ONLARA DEDİ:
'GİDİN, İŞİTTİĞİNİZ VE GÖRDÜĞÜNÜZ ŞEYLERİ YAHYA'YA
BİLDİRİN. KÖRLERİN GÖZLERİ AÇILIYOR, TOPALLAR
YÜRÜYOR, CÜZZAMLILAR TEMİZLENİYOR, SAĞIRLAR
İŞİTİYOR, ÖLÜLER KIYAM EDİYOR, VE FAKİRLERE İNCİL
VAAZ EDİLİYOR. VE KİM BENDE SÜRÇMEZSE, ONA
NE MUTLU!' (DEDİ.)" (MATTA , 11. BÂB, 2-6)
YAHYA ALEYHİSSELÂM SORUYOR: "BANA GELECEK DİYE BİLDİRİLEN SEN MİSİN?" DİYE... KARŞILAŞMASINA, VAFTİZ ETMESİNE, HAKKINDA MUCİZELER DUYMASINA RAĞMEN, O BEKLENENİN İSÂ OLDUĞUNDAN ŞÜPHELİ. PEKİ, İSÂ ALEYHİSSELÂM, "EVET, BENİM," DİYOR MU?.. HAYIR! SÂDECE YÜCE ALLAH'IN KENDİSİNİ VÂSITA KILDIĞI MUCİZELERİ SIRALIYOR VE BUNLARA İNANILMASINI BEKLİYOR!.. BU KISSA LUKA İNCİLİ'NDE KÜÇÜK FARKLARLA VAR. (7. BÂB, 18-23)
BU KONUDA İLERDE DAHA GENİŞ AÇIKLAMALARDA BULUNACAĞIZ. YALNIZ ŞİMDİ DİKKATİNİZİ GELECEK BÖLÜME ÇEKMEK İSTİYORUZ:
- "VE ONLAR GİDERLERKEN, İSÂ HALKA YAHYA İÇİN
SÖYLEMEYE BAŞLADI: 'ÇÖLE NE GÖRMEĞE ÇIKTINIZ?
YELİN SALLADIĞI KAMIŞI MI?.. FAKAT NE GÖRMEĞE
GİTTİNİZ? YUMUŞAK BİR ESVAP GİYMİŞ BİR ADAM MI?..
İŞTE, YUMUŞAK ESVAP GİYENLER KIRAL SARAYLARINDA
BULUNUR...FAKAT, NİÇİN ÇIKTINIZ? BİR PEYGAMBER
GÖRMEĞE Mİ?.. EVET, SİZE DERİM, BİR PEYGAMBERDEN
DAHA ZİYÂDESİNİ!.. >İŞTE SENİN YÜZÜNÜN ÖNÜNDE
HABERCİMİ GÖNDERİYORUM, SENİN ÖNÜNDE SENİN
YOLUNU HAZIRLIYACAKTIR, < DİYE KENDİSİ İÇİN YAZILMIŞ
OLAN, BUDUR!.. DOĞRUSU, SİZE DERİM, KADINLARDAN
DOĞANLAR ARASINDA VAFTİZCİ YAHYA'DAN DAHA BÜYÜK
ÇIKMAMIŞTIR. FAKAT GÖKLERİN MELEKÛTUNDA DAHA
KÜÇÜK OLAN ONDAN DAHA BÜYÜKTÜR. VAFTİZCİ YAHYA'NIN
GÜNLERİNDEN ŞİMDİYE KADAR GÖKLERİN MELEKÛTU
ZORLANIYOR. VE ZORBALAR ONU ELE GEÇİRİYORLAR.
ÇÜNKÜ BÜTÜN PEYGAMBERLER VE ŞERİAT YAHYA'YA
KADAR PEYGAMBERLİK ETTİLER. VE EĞER ONU KABUL
ETMEK İSTERSENİZ, GELECEK OLAN İLYA ODUR!
KULAKLARI OLAN İŞİTSİN!.. FAKAT BU NESLİ NEYE
BENZETEYİM?.. O, ÇARŞI MEYDANLARINDA OTURAN
ÇOCUKLARA BENZER. ONLAR KI ARKADAŞLARINA,
>BİZ SİZE KAVAL ÇALDIK, SİZ OYNAMADINIZ, BİZ
YAS TUTTUK, SİZ DÖVÜNMEDİNİZ,< DERLER... ÇÜNKÜ
YAHYA YEMİYEREK, İÇMİYEREK GELDİ. >ONDA CİN
VAR,< DİYORLAR. İNSANOĞLU YİYEREK, İÇEREK
GELDİ. >İŞTE OBUR VE AYYAŞ ADAM, MÜLTEZİMLERİN
VE GÜNAHKÂRLARIN DOSTU,< DİYORLAR. VE HİKMET
KENDİ İŞLERİ İLE TASDİK OLUNDU,' (DEDİ.)"
(MATTA , 11. BÂB, 7-24)
LUKA İNCİLİ'NDE DE AYNI HİTAP, FARKLI KELİMELERLE VAR. (7. BÂB, 24-35)
İSÂ ALEYHİSSELÂM'IN YUKARIDA BİR SÖZÜ VAR Kİ, ÇOK DİKKAT ÇEKİCİ:
- "DOĞRUSU SİZE DERİM: KADINLARDAN DOĞANLAR
ARASINDA VAFTİZCİ YAHYA'DAN DAHA BÜYÜĞÜ
ÇIKMAMIŞTIR." (MATTA , 11. BÂB , 11)
BU SÖZ NİYE ÖNEMLİ?.. ÇÜNKÜ PEYGAMBERİMİZİN DE O MEALDE BİR HADİSİ VAR:
- "HİÇ BİR KİMSENİN YAHYA İBN-İ ZEKERİYYA'DAN
DAHA HAYIRLI OLMASI GEREKMEZ. O, HİÇ BİR
KÖTÜLÜK İŞLEMEDİ VE NİYET DE ETMEDİ."
PEYGAMBERİMİZİN SÖZÜNÜN DELİLİ NEDİR?.. ELBETTE KUR'AN ÂYETİ:
- "ALLAH SANA... KAVMİNİN EFENDİSİ,
NEFSİNİ ŞEHEVÎ DUYGULARDAN KORUYAN
SÂLİHLERDEN BİR NEBİ OLMAK ÜZERE
YAHYA'YI MÜJDELER!"
(ÂL-İ İMRÂN SÛRESİ, 39. ÂYET)
GÖRDÜNÜZ MÜ HAZRET-İ İSÂ, YAHYA ALEYHİSSELÂM'I NASIL METHEDİYOR?.. NASIL YÜCELTİYOR?.. ANCAK YİNE "BEN ONUN YOLUNU AÇTIĞI KİŞİYİM," DEMİYOR. SÂDECE "O DÜNYÂDA HEM YAŞÇA, HEM DE ULULUK BAKIMINDAN DAHA BÜYÜK, BEN İSE GÖKLERDE ONDAN ÜSTÜNÜM," DEMEĞE GETİRİYOR. GERÇEĞİ EN İYİ ALLAH BİLİR. AMA O TARİHE KADAR ANALARIN DOĞURDUĞU EN BÜYÜK İNSAN OLDUĞUNU SÖYLEMESİ SON DERECE ÖNEMLİ. HEM DE KENDİSİ BABASIZ DÜNYÂYA GELMESİNE RAĞMEN!.. AMA BELİRTMİŞTİK, HER İKİSİNİN DOĞUMU DA AYRI BİRER MUCİZEDİR. ANCAK HER İKİSİ DE YALANLANMIŞ, EZİYET GÖRMÜŞTÜR. YİYİP İÇMEYEN YAHYA, "CİN VAR" DİYE KINANMIŞ, HERKES GİBİ YİYİP İÇEN İSÂ İSE, "OBUR, AYYAŞ" DİYE NİTELENDİRİLMİŞTİR. GÖNLÜ KAPALI OLANLAR HER ŞEYE BİR BAHÂNE BULURLAR!
BU ANLATMAYA ÇALIŞTIĞIMIZ İNCELİKLERİ HIRISTIYANLARIN FARKETTİĞİNİ SANMIYORUZ. YÜCE ALLAH GENE HAKİYKATİ, İNCİL YAZICILARININ DUYDUKLARI, DİNLEDİKLERİ VE SONRA YAZDIKLARI RİVÂYETLERİN ARASINA USTACA GİZLEMİŞ.
HEMEN BELİRTELİM, BU İKİ BÖLÜM LUKA İNCİLİ'NDE UFAK FARKLARLA YER ALIYOR.
(7. BÂB , 18-35) MARKOS'DA, YUHANNA'DA YOK.
- "İSÂ YAHYA'NIN ELE VERİLDİĞİNİ İŞİTİNCE
GALİLE'YE ÇEKİLDİ. (MATTA , 4. BÂB, 21)
YAHYA NE ZAMAN ELE VERİLDİ?.. BULUŞMALARINDAN VE VAFTİZ OLAYINDAN NE KADAR SONRA?.. BELLİ DEĞİL.
- "O ZAMAN REİSİRUBU HİDORES İSÂ İÇİN OLAN
RİVÂYETİ İŞİTTİ VE HİZMETÇİLERİNE DEDİ: 'BU
VAFTİZCİ YAHYA'DIR. O ÖLÜLERDEN KIYAM ETTİ.
BUNDAN DOLAYI BU KUDRETLER KENDİSİNDE
İŞLEMEKTEDİR.' ÇÜNKÜ HİRODES YAHYA'YI
TUTMUŞTU. VE KARDEŞİ FİLİPUS'UN KARISI
HİRODİAS'TAN ÖTÜRÜ, ONU BAĞLAYIP ZİNDANA
ATMIŞTI. ÇÜNKÜ YAHYA HİRODES'E: 'O KADINI
ALMAK, SENİN İÇİN CÂİZ DEĞİLDİR,' DİYORDU.
VE HİRODES YAHYA'YI ÖLDÜRMEK İSTEDİ İSE DE,
HALKTAN KORKTU. ÇÜNKÜ ONLAR YAHYA'YI BİR
PEYGAMBER OLARAK TANIYORLARDI."
- "FAKAT HİRODES'İN DOĞUM GÜNÜ GELİNCE,
HİRODİAS'IN KIZI ORTADA OYNADI VE HİRODES'İN
HOŞUNA GİTTİ. BUNUN ÜZERİNE HİRODES, HER NE
İSTERSE VERECEĞİNİ VAAD EDİP, ONA VAAD ETTİ.
VE KIZ, ANASI TARAFINDAN KIŞKIRTILMIŞ OLARAK
DEDİ: 'BANA VAFTİZCİ YAHYA'NIN BAŞINI BURADA
BİR TEPSİ İÇİNDE VER.' İMDİ KIRAL KEDERLENDİ.
FAKAT ANDLARI VE KENDİSİYLE BERÂBER SOFRADA
OTURANLARDAN ÖTÜRÜ, 'VERİLSİN,' DİYE EMRETTİ.
VE (ADAM) GÖNDERİP ZİNDANDA YAHYA'NIN BAŞINI
KESTİRDİ. VE ONUN BAŞI BİR TEPSİ İÇİNDE
GETİRİLDİ, KIZA VERİLDİ. O DA ANASINA GÖTÜRDÜ."
- "YAHYA'NIN ŞAKİRTLERİ GELİP CESEDİ KALDIRDILAR,
ONU GÖMDÜLER. VE GELİP İSÂ'YA HABER VERDİLER."
(MATTA , 14. BÂB, 1-12)
AYNI KISSA UFAK FARKLARLA MARKOS'TA DA VAR. (6. BÂB , 14-29) YALNIZ DİKKATİNİZİ ÇEKMİŞTİR, EN BAŞTA HEROD, YAHYA'YI ÖLDÜRTTÜKTEN SONRA İSÂ'NIN MUCİZELERİNİ DUYUNCA, "ALLAH ALLAH! BU YOKSA YAHYA MI, DİRİLİP TE Mİ GELDİ?" DİYOR. ÖLÜLERİN DİRİLİP GELMESİ YAHUDİLER'DE YAYGIN BİR İNANÇ... ARKASINDAN MATTA YAHYA ALEYHİSSELÂM'IN NASIL ÖLDÜRÜLDÜĞÜNÜ ANLATMIŞ. LUKA İSE SÂDECE KIRAL HEROD'UN İSÂ'YI, BAŞINI KESTİRTTİĞİ YAHYA SANDIĞI BÖLÜMÜ YAZMIŞ. (9. BÂB , 7-9) YUHANNA'DA YAHYA'NIN ÖLDÜRÜLÜŞÜ YOK...
SÖZÜNÜ SAKINMAYAN YAHYA ALEYHİSSELÂM KRAL HEROD'UN MUSA ŞERİATINA AYKIRI OLARAK KARDEŞİNİN KARISIYLA EVLENMESİNE KARŞI ÇIKTIĞI İÇİN, BU KONUDA VAAZ VERDİĞİ İÇİN ZİNDANA ATILIYOR. SONRA HEROD'UN ÜVEY KIZI, VE ASLINDA YEĞENİ, DANS EDEREK ONU BÜYÜLÜYOR. KIZ DA, ANNESİNİN YAHYA'YA OLAN KİNİ YÜZÜNDEN KRALDAN YAHYA'NIN KELLESİNİ İSTİYOR, VE KOCA PEYGAMBER BU ŞEKİLDE VAZİFESİ UĞRUNA, ALLAH YOLUNDA ŞEHİT EDİLİYOR. KRAL HEROD DA İSÂ ALEYHİSSELÂM'IN MUCİZELERİNİ DUYUNCA, "BU BAŞINI KESTİRTTİĞİM YAHYA'DIR, ÖLÜP TE DİRİLDİĞİ İÇİN BUNLARI BAŞARABİLMEKTEDİR," DİYOR.
AMA BİR KERE DAHA TEKRAR EDELİM, YAHYA ALEYHİSSELÂM NE VAFTİZ ETTİĞİNDE, NE ZİNDANDAN HABER GÖNDERDİĞİNDE İSÂ ALEYHİSSELÂM'IN KENDİ TEYZESİNİN TORUNU OLDUĞUNU BİLMİYOR, VEYÂ BU ANLATILANLARDA BİLMEZ GÖRÜNÜYOR. İKİ PEYGAMBER BİR ARAYA GELİP TE ŞÖYLE DOYASIYA KONUŞAMIYORLAR. EĞER DURUM GERÇEKTEN BÖYLEYSE, ALLAH'IN TAKDİRİ, HİKMETİNDEN SUAL OLUNMAZ! NE VAR Kİ, BU TANIMAZLIK, BİZE "ACABA VAFTİZ OLAYI DAHİ RİVÂYET Mİ? ACABA İKİSİ HİÇ Mİ KARŞILAŞMADI?" DİYE DÜŞÜNDÜRÜYOR. BİRBİRİYLE GÖREVLERİ ESNÂSINDA KARŞILAŞMAYAN BAŞKA PEYGAMBERLER DE VAR. HAZRET-İ İBRÂHİM'LE HAZRET-İ LÛT AYRILDIKTAN SONRA BİR DAHA HİÇ KARŞILAŞMADILAR. HAZRET-İ İSHAK İLE HAZRET-İ İSMÂİL ÇOCUKKEN AYRILDI. BİR DAHA HİÇ KARŞILAŞMADI. ACABA BİRBİRİNE KUZEN OLAN HAZRET-İ İSÂ İLE HAZRET-İ YAHYA DA HİÇ KARŞILAŞMAMIŞ OLABİLİR Mİ?
MATTA'DA BİR BÖLÜM VAR Kİ, AÇIKLAMA GEREKTİRİYOR AMA, BİZİM HARCIMIZ DEĞİL. MİSYONER UZMANLAR ANLATABİLİRLERSE, MEMNUN OLURUZ... İSÂ ALEYHİSSELÂM, ÜÇ ŞAKİRTİ İLE DAĞA GİDER, ORADA HAZRET-İ MUSA VE İLYA GÖRÜNÜR, ONLARLA GÖRÜŞÜR. SONRA:
- "DAĞDAN İNERLERKEN, İSÂ ONLARA, 'İNSANOĞLU
ÖLÜLERDEN KIYAM EDİNCEYE KADAR GÖRDÜKLERİNİZİ
KİMSEYE SÖYLEMEYİN,' DİYE EMRETTİ. VE
ŞAKİRTLERİ ONDAN SORUP DEDİLER: 'ÖYLE İSE,
NİÇİN YAZICILAR >ÖNCE İLYA GELMELİDİR,<
DİYORLAR?' VE İSÂ CEVAP VERİP DEDİ: 'GERÇİ
İLYA GELİR, VE HER ŞEYİ YERİNE KOR. FAKAT BEN
SİZE DERİM: İLYA ZÂTEN GELMİŞTİR. VE ONU
TANIMADILAR, FAKAT ONA HER İSTEDİKLERİNİ
YAPTILAR. AYNI SURETLE İNSANOĞLU DA ONLARDAN
ELEM ÇEKECEKTİR.' İSÂ'NIN KENDİLERİNE VAFTİZCİ
YAHYA İÇİN SÖYLEDİĞİNİ, ŞAKİRTLER O ZAMAN
ANLADILAR." (MATTA , 17. BÂB, 9-13)
BURADAN ANLIYORUZ Kİ, MATTA'YA GÖRE, HAZRET-İ İSÂ, ÇOK DAHA ÖNCE YAŞAMIŞ İLYA İSİMLİ YAHUDİ KAHRAMANIN YAHYA ALEYHİSSELÂM OLARAK TEKRAR DÜNYÂYA GELDİĞİNİ SÖYLEMİŞ... BU, ÖYLE Mİ, DEĞİL Mİ, ANCAK ALLAH BİLİR. ALLAH NASİP EDERSE, İLYA KONUSUNU DA ELE ALACAĞIZ... BURADA BELİRTELİM Kİ, AYNI ŞEY İSÂ ALEYHİSSELÂM İÇİN DE SÖYLENMİŞ:
- "REİSİRUBU HİRODES VÂKİ OLAN ŞEYLERİN HEPSİNİ
İŞİTTİ, VE ÇOK ŞAŞIRIYORDU. ÇÜNKÜ BÂZILARI,
YAHYA ÖLÜLERDEN KIYÂM ETMİŞ,' BÂZILARI, 'İLYA
ZUHUR ETMİŞ,' BAŞKALARI İSE, 'ESKİ PEYGAMBERLERDEN
BİRİ KIYÂM ETMİŞ,' DİYORLARDI. HİRODES İSE
DEDİ: 'BEN YAHYA'NIN BAŞINI KESTİM. FAKAT HAKKINDA
BU ŞEYLERİ İŞİTTİĞİM ZAT KİMDİR?' VE ONU GÖRMEĞE
ÇALIŞIYORDU." (LUKA , 9. BÂB, 7-9)
- "VE VÂKİ OLDU Kİ, (İSÂ) BİR YERDE DUA EDİYORDU.
VE BİTİRDİĞİ ZAMAN ŞAKİRTLERİNDEN BİRİ ONA
DEDİ: 'YÂ RAB, YAHYA ŞAKİRTLERİNE NASIL
ÖĞRETTİ İSE, BİZE DE DUA ETMEĞİ ÖĞRET."
(LUKA , 11. BÂB, 1)
BURADAN ANLIYORUZ Kİ, HAZRET-İ YAHYA, ÇOĞU HIRİSTİYANIN SANDIĞI GİBİ SÂDECE İNSANLARI VAFTİZ ETMİYOR, ONLARI TEVRAT'I, DİNİN ESASLARINI, VE DUA ETMESİNİ ÖĞRETİYORDU. ONUN DA KENDİ ASHÂBI VARDI.
- "İSÂ ERDEN ÖTESİNE, YAHYA'NIN ÖNCELERİ VAFTİZ
ETTİĞİ YERE YİNE GİTTİ. VE ORADA KALDI. ÇOK
KİMSELER ONA GELİP DEDİLER: 'GERÇİ YAHYA HİÇ
ALÂMET YAPMADI. FAKAT YAHYA'NIN BU ADAM İÇİN
HEP DEDİKLERİ DOĞRU İDİ.' VE BİR ÇOKLARI ORADA
İMÂN ETTİLER." (YUHANNA , 10. BÂB, 40-42)
BU OLAY SANIYORUZ, YAHYA ALEYHİSSELÂM'IN ŞEHÂDETİNDEN SONRA CEREYAN ETMİŞTİR. İNSANLARIN MUCİZEYE NE KADAR DÜŞKÜN OLDUĞUNU GÖSTERİYOR... ŞİMDİ DE ÖYLE DEĞİL Mİ?.. İSTER HIRİSTİYAN RAHİPLER, İSTER MÜSLÜMAN TARİKATÇILAR OLSUN, KERÂMETİ KENDİNDEN MENKÛL ŞEYHLER, VE ONLAR HAKKINDA İPE-SAPA GELMEZ RİVÂYETLER, HAZRET-İ İSÂ, HATTÂ HAZRET-İ MUSÂ DEVRİNDEN ÜSTÜN OLAYLARLA KARŞI KARŞIYA İMİŞİZ GİBİ SUNULUYOR.
BİZ DERİZ Kİ, BİR ŞEYHİN KERÂMETİ UÇMASINDA DEĞİLDİR, O İŞİ DAVID COPPERFIELD ADLI SİHİRBAZ DA YAPIYOR, HEM DE DEFÂLARCA, BİNLERCE KİŞİNİN ÖNÜNDE!.. YİNE BİR ŞEYHİN KERÂMETİ DUVARLARDAN GEÇMESİNDE DEĞİLDİR, O İŞİ DE DAVID COPPERFIELD YAPIYOR, ÇİN SEDDİ'NDEN GEÇMİŞTİ. KERÂMET ŞEYHİN DEDİKLERİN KUR'AN'A VE HAZRET-İ MUHAMMED'E UYMASINDA!.. UYMUYORSA, TÜKÜR SURATINA!
