Osmanlı Padişahlarının Mensup Oldukları Tarikatlar:
1-Sultan Osmanı Gazi -Ahi Tarikatı
2-Sultan Orhan Gazi -Ahi tarikatı
3-Sultan Murad-ı Hüdavendigar -Ahi tarikatı
4-Sultan Yıldırım Bayezid -Zeyniyye tarikatı
5-Çelebi Sultan Mehmet -Zeyniyye tarikatı
6-Sultan İkinci Murat -Bayramiyye tarikatı
7-Sultan Fatih Mehmet -Bayramiyye tarikatı
8-Sultan Bayezıd Veli -Cemaliyye tarikatı (Bektaşi olduğu da belirtiliyor)
9-Sultan Yavuz Selim -Sünbüliyye tarikatı
10-Sultan Kanuni Süleyman -Cemaliyye tarikatı
11-Sultan Sarı Selim -Halvetiyye tarikatı
12-Sultan Üçüncü Murat -Uşakiyye tarikatı
13-Sultan Üçüncü Mehmet -Halvetiyye tarikatı
14-Sultan Birinci Ahmet -Celvetiyye tarikatı
15-Sultan Birinci Mustafa -Celvetiyye tarikatı
16-Sultan Genç Osman -Celvetiyye tarikatı
17-Sultan Dördüncü Murad -Celvetiyye tarikatı
18-Sultan Birinci İbrahim -Halvetiyye tarikatı
19-Sultan Avcı Mehmet -Halvetiyye tarikatı
20-Sultan İkinci Süleyman -Halvetiyye tarikatı
21-Sultan İkinci Ahmet -Halvetiyye tarikatı
22-Sultan İkinci Mustafa -Halvetiyye tarikatı
23-Sultan Üçüncü Ahmet -Cerahiyye tarikatı
24-Sultan Birinci Mahmut -Halvetiyye tarikatı
26-Sultan Üçüncü Mustafa -Cerrahiyye tarikatı
27-Sultan Birinci Abdülhamit -Nakşibendiyye tarikatı
28-Sultan Üçüncü Selim -Mevlevi tarikatı
29-Sultan Dördüncü Mustafa -Nakşibendiyye tarikatı
30-Sultan İkinci Mahmut -Cerrahiye tarikatı
31-Sultan Abdülmecit -Cerrahiyye tarikatı
32-Sultan Abdülaziz -Bektaşı tarikatı
33-Sultan Beşinci Murat -Bahaiyye tarikatı (Mason)
34-Sultan İkinci Abdülhamit -Şazeliyye tarikatı
35-Sultan Mehmet Reşat -Mevlevi tarikatı
36-Sultan Mehmet Vahdettin -
YENİÇERİ OCAĞININ KALDIRILMASI VE YENİÇERİ-
YENİÇERİ OCAĞININ KALDIRILMASI VE YENİÇERİ-
BEKTAŞİ KATLİAMI
Osmanlı Sarayı’nın Kapıkulu Ocakları’nı yeniçeriler meydana
Osmanlı Sarayı’nın Kapıkulu Ocakları’nı yeniçeriler meydana
getirirdi.
Bunlar padişahın hassa askeri sayılırdı. Padişah sefere çıktığı zaman yeniçeriler onun
maiyetinde olurdu. Yeniçeri Ocağı, Pencik Kanunu denilen kanuna göre kurulmuştur.
Hıristiyan çocukların devşirme usulü ile seçilip eğitilmeleri sonucunda oluşturulur, savaşlarda
Hıristiyan çocukların devşirme usulü ile seçilip eğitilmeleri sonucunda oluşturulur, savaşlarda
merkezde bulunurdu. Yeniçeriler hiç evlenmezler, Türklerle de ilişki kurmazlardı. Hacı
Bektaş dergahında bulunan baba vefat edince, yerine geçen yeni baba İstanbul’a gelirdi.
Bu babayı Bektaşi Ocağı’nabağlı olan yeniçeriler karşılayarak bir alay meydana getirirler ve
onu ağa kapısına götürürlerdi. Yeniçeriler ağası on iki dilimli tacı yeni babanın başına
geçirirdi. Buradan da alay babayı Bab-ı Ali’ye götürürdü. Yeniçeriler kendilerine, “Taife-i
Bektaşiyan” derlerdi. XVII. yüzyılda Yeniçeri Ocağı ile saray arasında çeşitli ihtilaflar ortaya
çıktı. İlk Islahatçı padişah olarak bilinen Genç Osman’ın yeniçeriler tarafından öldürülmesi bu
ihtilafın sonuçlarından biriydi.(49)
Yeniçeriler; XVII. yüzyıldan sonra öyle büyük bir güç oluşturmuşlardı ki, istemedikleri
padişahı, sadrazamı tahttan indirebiliyorlardı. Yeniçerilerin kazan kaldırması uzun bir dönem
boyunca yönetim için en tehlikeli olaylardan biriydi. Osmanlı kendini yenilemek ve Batılı
tarzda bir ordu oluşturmak için Yeniçeri Ocağı’na çeki düzen vermek istiyordu.
Bu işe ilk olarak Sultan II. Mahmud teşebbüs eder; Yeniçeri Ocağı’nı tasfiye edip, yerine,
Sekban-ı Cedid dediği askeri ocağı kurmak ister. Ancak yeniçeriler isyan ederek bu ocağı
kapattırırlar. Bu arada Sadrazam Alemdar Mustafa Paşa da öldürülür.
Bunun üzerine II. Mahmud yeniçerilele uzlaşarak onların da onayı ile Eşkinci Ocağı’nı kurar.
Fakat bir süre sonra yeni bir anlaşmazlık doğar ve yeniçeriler bir kez daha ayaklanırlar.
Yeniçeriler, gruplar halinde Etmeydanı’nda toplanırlar. Eşkinci Ocağı’nın ileri gleenlerinden
olan Kol Kethüdası Hasan Ağa’yı da çağırırlar. İsyan hızla gelişir.
Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılmasına Bektaşi babaları da karşı çıkar ve ayaklanmayı desteklerler.
Sadrazam, isyanı duyunca padişaha haber verir. İsyanı bastırmak için, Ağa Hüseyin Paşa ile
Kara Cehennem gönderilir.
Ayaklananların üstüne birlikler yürür. Teslim olmaları istendiği halde Yeniçeri kışlalarına ateş
edilir. Kışlalar top ateşine tutulur. İçeride bulunan yeniçeriler paramparça olur, cesetleri
havada uçuşur. Bu da yetmezmiş gibi kışlalar ateşe verilip yakılır.
Dışarıda kalan yeniçeriler de kılıçtan geçirilir. Beş yüz yıllık Yeniçeri Ocağı dört-beş saat
içinde yanıp kül olur. Yakalanan yeniçeriler ise derhal olay yerinde idam edilir. Yeniçerilere
yardım eden tarikat mensubu Bektaşi babaları yakalanır, hapsedilir. İsyanın bastırılmasından
sonra Yeniçeri Ocağı 1826 yılında II. Mahmud’un bir fermanı ile kapatılır.
Yerine, Asakir-i Mansure-i Muhammediye adlı askeri ocak kurulur. II. Mahmud, Yeniçeri
Ocağı’nın ayaklanmasını destekleyen Bektaşilere çok hiddetlenir. Derhal Şeyhülislamdan
onların cezalandırılmaları için fetva çıkartır. istanbul’da son 0 yıl içinde kurulan 100 kadar
Bektaşi tekkesi ateşe verilerek yakılır. İçlerinde bulunan tüm el yazması eserler de yanıp kül
olur.(50)
Bektaşi babalarının çoğu sürgün edilir. Darphane, tekkelerden, türbelerden toplanıp
hapsedilen Bektaşilerle dolar. İleri gelen Bektaşilerden Kıncı Baba, kadılardan İstanbul
Ağasızade Ahmet Efendi ve Haceğandan Salih Efendi yakalanarak Tophane’ye hücreye
atılırlar.
Sünni tarikat şeyhleri ve ulema Bektaşiler hakkında karar vermek için Babussaade Camisi’nde
toplanır. şeyhülislamın, görüşlerini sorması üzerine hep birlikte şöyle derler: “...İslamın
şartlarına riayet etmedikleri, namaz ve oruç tutmadıkları, Hz. Ebubekir, Hz. Ömer ve
Osman’a ağır sözler söyledikleri için katlleri vaciptir.(51)
Bunun üstüne, tekkelerin yakılıp yıkılmasına karar verildi. Ayrıca, Kıncı baba’nın
Üsküdar’da, İstanbul Ağasızade Ahmet Efendi’nin Tophane’de, Salih Efendi’nin ise Bab-ı
Hümayun’un önünde idam edilmelerine karar verilir ve uygulanır.
Diğer Bektaşi dedeleri de ya Anadolu ve Trakya’ya sürgün edilir, ya da hapisle cezalandırılır.
İstanbul Bektaşi dergahları yıkıldıktan sonra Rumeli dergahlarını yıkmak için Hacı Ali Bey ve
Pirtepeli Ahmet Efendi görevlendirilir. Anadolu ekkelerini yıkmak için de Cebecibaşı Ali Ağa
ve Müderris Çerkesli Mehmet Efendi Padişah buyruğu ile Anadolu’ya gönderilir. Tüm
dergahların mal varlığına el konulur. Bektaşi tarihçi Şamzade Ataullah Efendi ise Tire’ye
sürülür.(52)
Bektaşiler, böylece bütün yurtta sindirilir. Bir müddet sonra Rumeli’de Esat Baba ayaklanır,
fakat yakalanarak Aksaray’da idam edilir. Bunu diğer ayaklanmalar ve idamlar takip eder. II.
Mahmud, bu katliamlarla da yetinmez.
Hacı Bektaş’taki Pir Evini de ıslah edip yola getirmek için Hacı Bektaş postuna, postnişin
olarak Nakşibendi tarikatı şeyhlerinden Mehmet Sait Efendi’yi tayin eder. Pir Evi’ne cami
yaptırır. Nakşi şeyhlerinin bu yolla Bektaşileri ehli sünnet yoluna getireceklerine
inanılmaktadır. Fakat bütün bu çabalar boşa çıkar.
II. Mahmud’un ölümünden sonra, Halil Revnaki Baba, Merdivenköy Bektaşi Dergahını açar.
bunu, Rumelihisarı’nda Nail Baba ve Çamlıca dergahlarının açılışları izler.* Bektaşilerin katli
hakkında fetva şöyledir:(53)
“Müslim namına olan Zeydi Meşihat iddiasında olup eldad ve zindika itikadında olduğunu
izhar ve bu veçhile dai-ül fesat olduğu şeran sabit olsa Zeydi’in Emrül-ulelemir ile siyasetten
katli meşru mudur? -Elcevap:Allahı alem vaciptir.
Bu suretle zeyd veche muharrer üzre elhad ve zindika ile ahz olunduktan sonra tövbesi
makbul olur mu? -Elcevap:Allahı alem olmaz, belki katl olunur. Sahir ve Sai bifesad olan
zeyd Kablet tövbe ahz olunca Zeyd’e ne lazım olur? -Elcevap: Allah alem katl olunur.