03 Eylül 2013

TAM İLMİHAL'DEN.....SE’ÂDET-I EBEDIYYE KITÂBINDA ADI GEÇENLERIN HÂL TERCEMELERI

707 — NÂBÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Yûsüf Nâbî efendi Osmânlı sâ’irlerindendir.
Urfalıdır. 1124 [m. 1712] senesinde vefât etdi. 44.
708 — NÂMIK KEMÂL: Yenisehrli Mustafâ Âsım begin oglu, Râtıb bin Osmân
pâsanın torunudur. Istanbulda dogmus, 1306 [m. 1889] da Sakız adasında ölmüsdür.
Anası Arnavuddur. Tanınmıs masonlardandır. Bir yandan, ikinci Abdülhamîd
hâna, (Zemânımızın kutbu, asrımızın imâm-ı Rabbânîsi) diye mektûblar
yazar ve Ziyâ pâsa gibi mesâî arkadaslarını jurnal ederdi. Öte yandan da, halîfeyi
kötüleyici yazılar yazıp hürriyyet kahramanı olmaga çalısırdı. Riyâkârca yazdıgı
mektûb ve jurnallarından birçogu, Istanbulda basvekâlet arsivinde mevcûddur.
709 — NAPOLYON: Bonapart âilesinin birincisidir. 1182 [m. 1769] de Korsika
adasında tevellüd, 1236 [m. 1821] da öldü. Ondokuz sene sonra kemikleri
Fransaya götürüldü. General ve kumandan iken, kendinden kat kat fazla Avusturya
ordularını maglûb etdi. Ingilizlere karsı gönderilmek istendi ise de, önce Hindistânın
yolunu kesmek için Mısrı almak lâzım dedi ve 1212 [m. 1798] de Mısra geldi.
Sâma da yürüdü. Sayda vâlîsi Cezzâr Ahmed pâsa Akkâ kal’asını kahramanca
müdâfe’a edip, Napolyonun ordusu dagıldı, kaçdı. Ahmed pâsa Sâm vâlîsi yapıldı.
1219 da Sâmda vefât etdi. Napolyon, [m. 1804] de Fransız imperatörü oldu.
[m. 1812] de Moskovaya kadar ilerledi. [m. 1814] de maglûb olup hükûmetden çekildi.
Tekrâr is basına geldi ise de, Belçikada Vaterlo muhârebesini gayb edip, çekildi.
Yerini oglu ikinci Napolyona bırakdı. Ingiliz harb gemisine sıgındı. Ingilizler,
iyi karsılamadı. (Sent Halen) adasına habs etdiler. Orada öldü. 406, 460.
710 — NASREDDÎN HOCA: Latîfe sözleri ve hikâyeleri ile meshûrdur. Aksehirde
683 [m. 1284] de vefât etdi. 1183.
711 — NECÂSÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Habes pâdisâhlarının hepsine
(Necâsî) denir. Resûlullah “sallallahü aleyhi ve sellem” zemânındaki Necâsînin adı
Eshame idi. Nasrânî iken müslimân oldu. Cenâze nemâzını Resûlullah “sallallahü
aleyhi ve sellem” Medînede kıldırdı. 380, 1186.
712 — NECMEDDÎN-I GAZZÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Muhammed bin
Muhammed Gazzî, Sâfi’î fıkh âlimlerindendir. [977] de tevellüd, 1061 [m. 1651] senesinde
vefât etdi. 629, 635.
713 — NECMEDDÎN-I KÜBRÂ: Ahmed bin Ömer, Hârezmlidir. Bir kimseye
teveccüh edince, vilâyet derecesine yükselirdi. Amcası olan Ebû Necîb-i Sühreverdîden
ve Mısrda seyh Rûz-i Behân hazretlerinden feyz aldı. 539 [m. 1145] da
tevellüd etdi. 618 [m. 1221] senesinde Hârezme Cengiz askeri tatârlar hücûm
edince, talebelerine: (Memleketinize gidiniz! Sarkdan fitne atesi geliyor. Her tarafı
yakacakdır. Islâmiyyetde bu kadar fitne görülmemisdir) dedi. (Düâ buyursanız,
bu belâ müslimân memleketlerinden uzaklassın) dediler. Bu, (Kazâ-i mübremdir.
Düâ bunu gideremez) buyurdu. Eshâbı Horâsâna gitdi. Kâfirler sehre girince
cihâda çıkdı. Sehîd oldu. Kübreviyye veyâ Zehebiyye tarîkatinin reîsidir. 1163.
714 — NEMRÛD: Keldânî pâdisâhlarına denir. Birinci Nemrûd, Nûh aleyhisselâmın
oglu Hâm soyundandır. Bâbil sehrini yapdı. Heykellere tapardı. Ibrâhîm
aleyhisselâmı atese atdı. Sivri sineklerle öldü. 62, 356, 391, 850, 1118.
– 1154 –
715 — NERON: Roma imperatörlerinin besincisidir. Mîlâdın [37]. ci senesinde
dogdu. [m. 68] de vatan hâini i’lân edildi. Magarada saklanıp kama ile intihâr
etdi. [m. 54] de üvey babası birinci Klavdiyos ölünce tahta çıkdı. Çok zulm yapardı.
Tiyatrolarda oynardı. [m. 64] de, tiyatro piyesi hâzırlamak için Romanın büyük
bir kısmını yakdı. Kendi annesini öldürdü. Etrâfına nâmûssuzları topladı. Zevcesini
de öldürdü. Çok iskence yapdı. Çok adam öldürdü. 1108, 1161.
716 — NESÂÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Ebû Abdürrahmân Ahmed bin Alî,
215 [m. 829] de Horâsânda, Nesâ sehrinde tevellüd, 303 [m. 915] de Remle sehrinde
vefât etdi. Hadîs âlimidir. (Sünen-i kebîr) ve (Sünen-i sagîr) adında iki hadîs kitâbı
çok kıymetlidir. (Sünen-i sagîr) kütüb-i sittedendir. 424, 993.
717 — NESEFÎ ABDÜLLAH “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Ebülberekât Hâfızüddîn
Abdüllah bin Ahmed, Hanefî fıkh âlimidir. 710 [m. 1310] da Bagdâdda vefât
etdi. (Vâfî) ve bunun serhı (Kâfî) ve (Kenz-üd-dekâık) kitâbları ve (Medârik) tefsîri
ile (Menâr) adında üsûl-i fıkh kitâbı meshûrdur. Ömer Nesefînin (Manzûme)sini
serh edip, (Müstasfâ) adını vermisdir. (Umde-tül-akâid) kitâbı, William Courton
tarafından 1259 [m. 1843] da Londrada basılmısdır. 229, 1067, 1093, 1115.
718 — NESEFÎ LÜTFULLAH “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Hanefîdir. (Hulâsa-
i Gîdânî) fıkh kitâbı meshûrdur. 750 [m. 1349] de vefât etmisdir.
719 — NESEFÎ ÖMER: Necm-üd-dîn Ebû Hafs Ömer bin Muhammed, Îrânın
Fâris vilâyetinde, Nesef kasabasında 461 [m. 1068] de tevellüd, 537 [m. 1143] de Semerkandda
vefât etdi. (Akâid-i Nesefî) kitâbı ve Teftâzânînin serhi ve Abdül’azîz
Ferhârî Hindînin bu serhe yapdıgı (Nebrâs) hâsiyesi çok kıymetlidir. Çesidli serhleri
vardır. (Zahîre) fıkh kitâbı ve (Manzûme)si meshûrdur. 48, 292, 747, 856.
720 — NESEFÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Meymûn bin Muhammed Nesefî,
Hanefîdir. (Temhîd) akâid kitâbı meshûrdur. Besyüzsekiz 508 [m. 1114] senesinde
vefât etmisdir. Ebû Sekür Muhammed Sülemînin (Temhîd)i baskadır.
721 — NESÎMÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Seyyid Imâd-üddîn-i Nesîmî, sâir ve
tesavvuf ehlinden idi. (Kâmûsül-a’lâm)da, Bagdâdın Nesim nâhiyesinde dogdugu
yazılıdır. Sultân birinci Murâd-ı Hüdâvendigâr zemânında Bursaya geldi. Mısrdaki
Çerkes sultânlarının elinde bulunan Haleb sehrinde yerlesdi. Orada iken, Vahdet-
i vücûd serhoslugundaki ba’zı yazıları ve sözleri, islâmiyyete uygun görülmiyerek,
820 [m. 1417] de i’dâm edildi. Mesnevî sârihlerinden sarı Abdüllah efendi, (Semerât-
ül-füâd) kitâbında ve Ismâ’îl Hakkı efendi, (Rûh-ul-beyân) tefsîrinde, kendisinin
Ehl-i sünnet ve ehl-i tarîk oldugunu yazmakdadırlar. (Müncid)de ve 990 da
ölen, Tokatlı sâir Lutfullah efendinin türkçe (Tezkiret-üs-su’arâ)sında, Nesîmînin
hurûfî zındıklarından oldugu bildirilmekdedir. Alî Cânib beg, (Edebiyyât) kitâbında
diyor ki, (Bu türk sâiri hakkında en mevsûk ma’lûmâtı, kendi asrında yasamıs olan
meshûr âlim Ibni Hacer-i Askalânî vermekdedir. Ibni Hacere göre, seyyid Nesîmî
Tebrîzlidir. Asl ismi seyh Nesîmeddîndir. Hurûfîlik denilen yolun müessisi Fadlullah
Esterâbâdînin talebesidir. Dîvânının en dogru olanı Bâyezîd kütübhânesindedir.
Âzerî lehcesi ile yazmısdır.) Önce hurûfî oldugu, sonra tevbe etdigi anlasılıyor. Sarı
Abdüllah efendinin hâl tercemesi, (Mesnevî) serhinin önsözünde yazılıdır. 504.
722 — NESLI SÂH SULTÂN: 813. cü sırada Selîm hân I ismine bakınız!
723 — NESTORIUS: Hıristiyanlıgın Nestûriyye fırkasını kurdu. Mîlâdın [428].
ci senesinde, Kostantîniyye patrîki oldu. [m. 421] senesinde, Istanbulda yapılan toplantıda,
bunun kitâbı incelendi. Kabûl edildi. Buna göre, Allah birdir. Bunun vücûd,
hayât ve ilm sıfatlarından, ilm uknûmu [kelime] Îsâya hulûl etmis, ilâh olmusdur.
Meryem, ilâh anası degil, insan anasıdır. Îsâ, Allahın ogludur diyordu. Bu fikrleri,
sark memleketlerinde yayıldı. [m. 431] senesinde, Efesus [Efes]de, dördüncü
papas meclisi kurulup, Nestorius red ve tekfîr edildi. Mısra gitdi. [m. 439] da orada
öldü.
– 1155 –
724 — NESÛHÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Muhammed bin Nesûh, Halvetî mesâyıhindendir.
Kastamonili seyh Sa’bân-i Velî torunlarındandır. Sa’bân-ı Velî silsilesinden
Karabas tecvîd sâhibi Alî efendinin halîfesidir. 1130 [m. 1717] Ramezânında
vefât etdi. Üsküdârda, Dogancılarda, 1099 [m. 1687] senesinde Dördüncü
Muhammed hânın dâmâdı Hasen pâsanın yapdırdıgı câmi’ yanında medfûndur.
On cild tefsîri, Niyâzî Mısrî gazelinin serhı ve çesidli risâleleri vardır. 1087.
725 — NES’ET EFENDI “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Hoca Süleymân Nes’et
efendi, Osmânlı âlim ve sâ’irlerindendir. 1148 [m. 1735] de Edirnede tevellüd, 1222
[m. 1807] de Istanbulda vefât etdi. (Mesnevî) dersi verirdi. Mesnevînin iki beytine
Molla Câmî tarafından yapılan fârisî manzum serhı türkçeye terceme etmisdir.
Bu serh ve tercemesi, [1263] de basılmısdır. Dîvânı vardır. 732.
726 — NEVEVÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Yahyâ bin Seref Nevevî, büyük islâm
âlimlerindendir. Sâfi’îdir. 631 [m. 1233] de tevellüd, 676 [m. 1277] da Sâmda
vefât etdi. Çok kitâb yazdı. (Minhâc-üt-tâlibîn) fıkh kitâbı, Râfi’înin (El-muharrer)
inin muhtasarıdır. Minhâcın çok serhleri vardır. Sübkînin ve Süyûtînin ve
ibni Hacer Mekkînin ve Celâlüddîn Mehallînin serhleri ile Nevreddîn Alî bin Yahyâ
Ziyâdînin Mehallî serhine hâsiyesi meshûrdur. (Ravda-tüt-tâlibîn), (Rıyâd-ussâlihîn)
ve (Hilye-tül-ebrâr) da denilen (Ezkâr) kitâbları çok kıymetlidir. 47,
113, 243, 248, 352, 415, 422, 434, 513, 632, 780, 782, 1035, 1064, 1072, 1092, 1144,
1162.
727 — NEWTON: Ingiliz matematik ve fizikcisidir. 1052 [m. 1642] de tevellüd,
1140 [m. 1727] da vefât etdi. Yer çekimi kanûnunu buldu. Isık üzerinde de bulusları
vardır. Bir gök dürbünü yapdı. 539, 545, 551, 1048.
728 — NISÂNCI MUHAMMED PÂSA “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Haleb
kâdîsi pîr Ahmed efendinin ogludur. Üçüncü Murâd hânın nisancısı iken bindört
1004 [m. 1596] de vefât etdi. Fâtih ile Kara-gümrük arasında yapdırdıgı Nisancı câmi’i
yanındaki türbesindedir. Câmi’, harâb olmakda iken, 1380 [m. 1960] de basvekil
Adnan Menderes tarafından temelden ta’mîr ve tezyîn edilmisdir.
729 — NISÂNCI ZÂDE “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Muhammed bin Ahmed
bin Muhammed bin Ramezân, Edirnede kâdî idi. [898] de tevellüd etdigini
(Mir’ât-i kâinât) kitâbında yazmısdır. 1031 [m. 1622] de Edirne yolunda vefât etdi.
(Mir’ât-i kâinât) ve (Fetâvâ-i rûmiyye) ve baska eserleri vardır.
730 — NIYÂZÎ-I MISRÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Sôfiyyenin meshûrlarından,
Halvetî mesâyıhindendir. Anadoluda Soganlıda tevellüd, Mısrda tahsîl etdi.
Bursada yasadı. Midilliye nefy edildi. 1105 [m. 1693] de Limni adasında vefât etdi.
Türkçe divânı çok yanık ve tatlı olup, birkaç kerre basılmısdır. Ba’zı yazarlar,
bunun için, sonradan sapıtdı diyorlar. (Peygamberimiz Muhammed Mustafâ hepimizden
üstündür. Âli güzel, Eshâbı çok temizdir) beytleri, sapık olmadıgını
göstermekdedir. Ikiyüzikinci [202] sırada Cüneyd-i Bagdâdî ismine bakınız! 220,
504, 651, 932, 1018, 1075, 1087.
731 — NIZÂMÜDDÎN EVLIYÂ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Sultân-ül mesâyıh
Evrenk-Âbâdîdir. Babası Buhârâdan Hindistâna gelip, Bedâyün kasabasında
yerlesmisdir. Kendisi 633 de tevellüd, yediyüzyirmibes 725 [m. 1325] de vefât etdi.
Delhî civârında Gıyâspurda, Emîr Hüsrev Dehlevî türbesine yakın büyük türbesi
ziyâret edilmekdedir. Yirmi yasında iken Çestiyye mesâyıhinden Ferîdeddîn-i
Genc-i sekere intisâb ederek kemâle gelmisdir. (Ferâid-ül-fevâid) ve (Râhat-ül-muhibbîn)
kitâbları vardır. Talebesinden Hasen Sencerînin yazdıgı (Fevâid-ül-füâd)
kitâbında hâl tercemesi uzun bildirilmisdir. Talebesinden M.Fahrüddîn, Imâm-ı a’zamın
(Fıkh-ı ekber)inin Molla Aliyy-ül-kârî tarafından yapılan serhini kısaltarak fârisî
ve urdu dillerine terceme ederek (Akâid-i nizâmiyye) ismini vermis, (Hakîkat Kitâbevi)
tarafından 1993 de baskısı yapılmısdır. 721, 733, 767, 1129, 1171, 1177.
– 1156 –
732 — NIZÂM-ÜL-MÜLK “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Hâce Kıvâm-üd-dîn Ebû
Alî Hasen bin Alî, Îrân Selçûkîlerinden Alb Arslanın ve oglu Meliksâhın vezîridir.
408 [m. 1018] de Tus sehrinde tevellüd, 485 [m. 1092] de Nihâvendde Hasen
Sabbâhın adamı tarafından sehîd edildi. Fıkh ve hadîs âlimi idi. Akl, tedbir ve adâleti
ile devleti idâre etdi. Âlimlere, zâhidlere çok ihsân ederdi. Çok sayıda câmi’,
medrese, hayrât yapdı. Bagdâdda (Medrese-i nizâmiyye) adında bir üniversite yapdı.
Isfehânda da büyük mekteb yapdı. 1107, 1122, 1134.
733 — NIZÂR “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Resûlullahın ondokuzuncu babasıdır.
Nizâr, az demekdir. Dünyâya gelince, babası Me’add, bunun alnındaki nûru
gördü. Çok sevinip, büyük bir ziyâfet vermisdi. Böyle ogul için, bu kadar ziyâfet
az birsey demisdi. Bunun için oglunun ismi Nizâr kaldı. Bu nûr, Âdem aleyhisselâmdan
beri oguldan ogula gelmis, nihâyet, asl sâhibi olan Muhammed aleyhisselâmda
kalmısdır. Böylece Adnân ogulları arasında, nûrlu bir soy vardır. Her asrda,
bu soydan olan zât, alnındaki nûrdan belli olurdu. Bu zât hangi kabîlede ise,
o kabîle serefli olurdu. Nizâr ogulları arasında bu seref, Mudar ve Ilyâs kabîlesinde
bulundu. Sonra Kureys kabîlesinde kaldı. 387, 390, 1139.
734 — NÛH “aleyhisselâm”: Idrîs “aleyhisselâm” göke çıkarıldıkdan sonra, insanlar
azdı. Dogru yoldan ayrıldı. Putlara ya’nî heykellere tapmaga basladılar. Cenâb-
ı Hak, bunlara Nûh aleyhisselâmı gönderdi. O zemân, elli yasında idi. Nice yıl,
onları dîne da’vet etdi. Yalnız ogulları Sâm, Hâm, Yâfes ile az kimse îmân etdi. Çogu
kulak asmadı. Kendi oglu Yâm, ya’nî Ken’ân bile îmân etmedi. Alay ve iskence
etdiler. Onlara bed düâ etdi. Besyüz yasından sonra, gemi yapması emr olundu.
Gemi bitince, tûfân oldu. Mü’minler ile gemiye bindi. Gemiye binenlerin
seksen kisi oldugu ve geminin üç kat oldugu (Arâis-ül-mecâlis)de yazılıdır. Bu kitâb
Mısrda basılmısdır. Her hayvandan da birer çift aldı. Oglu Ken’ânı da gemiye
çagırdı. Ben, daga çıkar kurtulurum dedi. Bir dalga geldi. Oglunu alıp bogdu.
Sular dagları asdı. Insanlar ve hayvanlar telef oldu. Altı ay sonra, yagmurlar durdu.
Sular çekildi. Gemi, Hakkârîde Cûdî dagına oturdu. Insanlar, üç oglundan üredi.
Nûh aleyhisselâma ikinci Âdem “aleyhisselâm” denildi. Sâmdan arab, fars ve
rum, Hâmdan Hindistân, Habes ve Afrika halkı, Yâfesden de Asyalılar ve türkler
meydâna geldi. Behreng bugazından Amerikaya da geçip yerlesenler oldu. Nûh
“aleyhisselâm”, bin yasında vefât etdi. 26, 62, 81, 83, 106, 354, 356, 377, 379, 431,
482, 483, 488, 525, 1128, 1154, 1166, 1180, 1189.
735 — NÛH BIN MUSTAFÂ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Allâme Nûh efendi,
Konyalıdır. Mısra gitdi. 1070 [m. 1659] de Kâhirede vefât etdi. 416, 1180.
736 — NÜZHET “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Me’ârif mektûbcusu idi. 1244 de
Istanbulda tevellüd ve 1304 [m. 1886] de, Sivâsda vefât etdi. Hıristiyanlara cevâb
olan (Izhâr-ul hak) kitâbının birinci kısmını türkceye terceme ederek (Îzâh-ul-hak)
ismini vermisdir. 1161.
737 — OGUZ HÂN “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Eski türkler, sark ve garb
türkleri diye ikiye ayrılmısdı. Sark türkleri, bes, garb türkleri, onbes kabîle idi. Uygurlar
sark, Oguz ve Kırgızlar da, garb türklerinden idi. Hicretden besbin sene önce,
Hind, Îrân ve Irâka yayılmıslardı.
Oguz türkleri hicretden binüçyüz sene önce, Oguz hânın kumandasında, Sâma
kadar gelmisdi. Islâmiyyet yayılınca, Mâverâünnehr ve Buhârâ tarafları (Horâsân)
emâretine verildi. Me’mûn halîfe tarafından buraya vâlî ta’yîn edilen Sâmân ogulları,
sonra [261] de hükûmet kurdu. Merkezleri Buhârâ idi. Oguz türkleri ve Selçuk
türkleri, Abbâsî halîfesi Mutî’ zemânında [334] de müslimân oldu. Oguzların
en kıymetlisi, Kayı hânın kabîlesi idi. Bunun torunlarından Süleymân sâh, Cengiz
zemânında Anadolu tarafına gelip, 626 [m. 1229] senesinde Fıratda boguldu.
Dört oglu kaldı. Bunlardan Ertugrul beg, Cengizlerden uzaklasmak için, kabîle-
– 1157 –
si ile Sivâs tarafına geldi. Bir tatâr ordusu ile, Selçuk sultânı Alâ’üddîn harb ediyordu.
Selçuklulara yardım etdi. Sultân, Ertugrul begin Kayı hân kabîlesini Ankara
civârına yerlesdirdi. Sonra, besyüz kisi ile Sögüde yerlesdi. 680 [m. 1281] senesinde
vefât etdi. Üç oglundan küçügü olan Osmân beg, babası yerine emîr seçildi.
699 [m. 1299] da Osmânlı devletini kurdu. 533.
738 — OSMÂN AGA “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Sultân Ahmed hân-ı evvelin
bâb-üs-seâde agası idi. Binyirmibir 1021 [m. 1612] senesinde Kadıköyünde Osmân
aga câmi’ini yapdı. Bunun yerinde kadı Muhammed efendi câmi’i vardı. Bunun için
oraya Kadı-köyü denilmisdir.
739 — OSMÂN BEDREDDÎN: Seyyid Selmân efendinin ogludur. 1274 [m. 1857]
de Erzurumda tevellüd, 1340 [m. 1922] da Harputda vefât etdi. 1293 [m. 1875] de Karsda
üçüncü tabur imâmı oldu. O yıllarda seyyid Tâhânın oglu ve halîfesi seyyid Ubeydüllah
ile ve mevlânâ Hâlidin halîfelerinden Kufrevî seyh Muhammed ve Gümüshâneli
Ahmed Ziyâeddînin ve Erzincanlı Terzi baba demekle meshûr Vehbî Hayyâtın
talebelerinden hâcı Fehmi efendilerle sohbet eyledi. 1297 [m. 1879] de Palu
kasabasında yirmisekizinci alayın üçüncü tabur imâmı iken seyyid Mahmûd-i Sâminî
ile mülâkî oldu. Sâminî, sekizinci müceddid demekdir. Onsekiz günde icâzet
aldı. 1325 [m. 1906] de emekli olunca, Harputda birçok zevâtı sülûk ile, bir kısmını
da yalnız sohbet ile cehâletden kurtardı. Ikiyüzbine yakın tesnedilân, çesme-i
feyzinden sîrâb olmusdur. 1327 [m. 1908] de Hicâz seferinde, Sâm, Mekke ve
Medîne âlimlerinin ta’zîm ve tekrîmlerine mazhar olmusdur. (Gülzâr-ı Sâminî)
adındaki mektûbâtı ve (Gülbün-i irsâd) ve (Mecâlis-i sâminiyye) adındaki bes cild
kasîdeleri vardır. Beyâz fes üzerine beyâz sarık sarardı. Ogulları Nûreddîn ve Ziyâeddîn
Uz birer cevher idi. 639, 1132.
740 — OSMÂN BIN AFFÂN “radıyallahü anh”: Ebul’âs bin Ümeyye bin
Abd-i Sems bin Abd-i Menâf torunudur. Asere-i mübesseredendir. Üçüncü halîfedir.
Resûlullahın iki kızını aldıgı için (Zinnûreyn) denir. Önce müslimân olanların
besincisidir. Zevcesi Rukayye “radıyallahü anhâ” ile iki kerre Habesistâna ve
sonra Medîne-i münevvereye hicret etdi. Çok zengin tüccâr idi. Bütün malını,
dîn-i islâm için sarf etdi. Hilm ve hayâ ile meshûrdur. Hicretin yirmidördüncü [24]
sene bası olan Muharremin birinci günü halîfe seçildi. Kıbrıs adasının ilk fâtihidir.
[35]. ci senenin Zil-hicce ayında, Kur’ân-ı kerîm okurken sehîd edildi. Mubarek kanı
bulunan Kur’ân-ı kerîm için, 388. ci sahîfeye bakınız! Hadîs-i serîflerle medh-u
senâ edilmisdir. Orta boylu, gür sakallı, sarısın güzel yüzlü, dogan burunlu idi. Sallanan
dislerini altın tel ile sardırmısdı. Bedr gazâsından baska her gazâda bulundu.
Bedrin fazîletine de dâhil edildi. Nemâzda bir rek’atde bütün Kur’ân-ı kerîmi
okuyan dört kimseden biridir. Çok okumakdan iki mushaf eskitdi. Hazret-i Ebû
Bekrin topladıgı bir Kur’ân-ı kerîmden altı nüsha dahâ yazdırıp, altı vilâyete gönderdi.
44, 47, 59, 60, 114, 204, 242, 261, 350, 376, 380, 381, 388, 440, 510, 511, 621,
628, 717, 738, 752, 772, 790, 802, 1012, 1014, 1066, 1072, 1085, 1092, 1105, 1112, 1117,
1135, 1138, 1142, 1162, 1163, 1165, 1168, 1186, 1187.
741 — OSMÂN GÂZÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Sultân birinci Osmân hân,
Ertugrul begin oglu ve Süleymân sâhın torunudur. Süleymân sâh, Cengiz fitnesinde
Ahlat taraflarına yerlesmisdi. Osmân hân, Osmânlı devletinin kurucusudur. 656
[m. 1257] da Sögüdde tevellüd, 726 [m. 1326] da Sögüdde vefât etdi. Bursadadır.
680 [m. 1281] de babası Ertugrul beg vefât edince yerine geçdi. Inegölü, Karacahisârı
rumlardan aldı. 699 [m. 1299] da Konyadaki Selçûk sultânı üçüncü Alâüddîn
Keykûbâd, Gazân hâna esîr olunca, Yenisehrde Osmânlı devletini kurdu.
Cesûr, zekî ve tam bir müslimân idi. Çok cömerd idi. Seyh Edebâlî hazretlerinin
kızı ile teehhül edip, bundan Alâüddîn pâsa oldu. Ömer begin kızı Bâlâ hâtundan
da sultân Orhân oldu. Konya Selçûkî sultânı Alâüddîn sâhın altıyüzseksensekiz
[688] senesinde sultân Osmâna gönderdigi takdîr ve iltifât ve nasîhatlerle dolu uzun
– 1158 –
mektûbu ve sultân Osmânın edeb ve nezâket dolu cevâbı, (Mir’ât-i kâinât) kitâbında
yazılıdır. Ömrü, rum kâfirleri ile savasmakla ve islâmiyyeti yaymakla geçdi.
Müslimânları râhata, huzûra kavusdurmak için çalısdı. Vefât edecegi zemân,
oglu Orhân bege gönderdigi vasıyyetnâmesi, islâmiyyete olan sevgi ve saygısını ve
türk milletinin râhat ve huzûrunu düsündügünü ve insan haklarına olan gönülden
baglılıgını açıkça bildirmekdedir. Vasıyyetnâmenin özü söyledir:
(Allahü teâlânın emrlerine muhâlif bir is islemiyesin! Bilmedigini islâm ulemâsından
sorup anlıyasın! Iyice bilmeyince bir ise baslamıyasın! Sana itâ’at edenleri
hos tutasın! Askerine in’âmı, ihsânı eksik etmiyesin ki, insan ihsânın kulcagızıdır.
Zâlim olma! Âlemi adâletle senlendir. Ve Allah için cihâdı terk etmiyerek beni
sâd et! Ulemâya ri’âyet eyle ki, ahkâm-ı islâmiyye isleri nizâm bulsun! Nerede
bir ilm ehli duyarsan, ona ragbet, ikbâl ve hilm göster! Askerine ve malına gurûr
getirip, islâmiyyet ehlinden uzaklasma! Bizim meslegimiz Allah yoludur ve maksadımız
Allahın dînini yaymakdır. Yoksa, kuru gavga ve cihângirlik da’vâsı degildir.
Sana da bunlar yarasır. Dâimâ herkese ihsânda bulun! Memleket islerini
noksânsız gör! Hepinizi Allahü teâlâya emânet ediyorum.) Osmânlı sultânları, bu
vasıyyetnâmeye cândan sarılmıs, devletin altıyüz sene hiç degismiyen anayasası olmusdur.
532.
742 — OSMÂN HÂN-III: Islâm halîfelerinin doksanıncısı ve Osmânlı pâdisâhlarının
yirmibesincisidir. Binyüzaltmıssekiz 1168 [m. 1754] de cülûs etdi. Binyüzyetmisbir
1171 [m. 1757]de vefât etdi. Yeni câmi’ yanında, Turhân sultân türbesindedir. Kardesi
birinci Mahmûd hân da buradadır. 1169 [m. 1755] da Üsküdârda (Ihsâniyye câmi’i)
ile (Ihsâniyye mescidi)ni ve aynı senede Istanbulda (Nûr-i Osmâniyye) câmi’ini
yapdırmısdır. Bu câmi’i, kardesi birinci Mahmûd hân yapdırmaga baslamısdı.
Vâlidesi Sâhsuvâr sultân, câmi’ yanındaki türbededir. 666, 1152, 1153, 1184.
743 — OSMÂN HOPAVÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Babası Hasendir. 1241 [m.
1825] de vefât etdi. (Dürre-tün-nâsıhîn) tefsîri ve hadîs kitâbları vardır. 419, 732.
744 — OSMÂN KARABIYIK: Hüseyn Hilmi Isıkın talebesi ve Hakîkat Kitâbevinin
müdîridir. Islâm kitâblarının basılması ve yayılmasına çok hizmet etmisdir.
745 — OSMÂNLI SULTÂNLARI “rahmetullahi teâlâ aleyhim ecma’în”: Osmânlı
devleti 699 [m. 1299] da kuruldu. Dîn-i islâm ile idâre edildi. Osmânlı sultânları
923 [m. 1517] den i’tibâren bütün müslimânların halîfeleri oldular. Her islerinde
islâmiyyete uydular. Altıyüzyirmiüç sene islâmiyyete hizmet etdiler. Ehl-i sünnet
olup, hanefî mezhebinde idiler. Üçüncü kısm, 65. ci maddenin sonuna bakınız!
Islâmiyyeti yaymak ve müslimânları korumak için kâfirlerle cihâd yapdılar. Islâmiyyeti
bozmak, müslimânları bölmek için saldıran mezhebsizleri terbiye etmek için
çok ugrasdılar. Âlûsî (Gâliyye)nin doksanbesinci sahîfesinde diyor ki, (Yeryüzünü
sâlih kullarıma mîrâs bırakırım) meâlindeki âyet-i kerîmenin Osmânlı sultânlarını
övdügünü Abdülganî Nablûsî bildirmekdedir. (Burhân) kitâbı da bunu yazmakdadır.
940 [m. 1534] da Hindistân sâhillerine gitdiler. Masonların ve Ingilizlerin
oyunları ile 1326 [m. 1908] da halîfelerin salâhiyyetleri sınırlandı. 1340 [m.
1922] da Devlete ve 3 Mart 1342 [m. 1924] de hilâfete son verildi. Azgın islâm düsmanlarından
Ingiliz câsûsu Lawrence’in bu islerde çok te’sîri oldu. Osmânlı toprakları
üzerinde kurulan küçük arab devletleri, Avrupalıların kontrolu altında kaldı.
Ikinci cihân harbinden sonra da, baslarına geçen din câhili devlet adamları, islâmiyyeti
içerden yıkdılar. Doktor Muhammed Harb tarafından 1413 h. [m. 1991]de Samda
üçüncü baskısı yapılan arabî (Müzekkiratü sultân Abdülhamîd) kitâbında Osmânlı
devletinin yıkılması ve islâmiyyetin yok edilmesi için, ingilizlerin hîleleri ve
askerî hücûmları uzun yazılıdır. 350, 441, 460, 532, 621, 802.
746 — ÖMER BIN ABDÜL’AZÎZ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Mervân bin Ha-
– 1159 –
kemin torunudur. Emevî halîfelerinin sekizincisidir. Annesi, Ömer bin Hattâbın
oglu Âsımın kızıdır. [60] senesinde Medînede tevellüd, 101 [m. 720] senesinde zehrlenerek
sehîd edildi. [99] da halîfe oldu. Amcası olan halîfe Abdülmelikin dâmâdı
idi. Adâletde ikinci Ömer idi. Hazret-i Mu’âviyeden sonra hutbelerde, Ehl-i beyte
la’net edilmege baslanmısdı. Bu kötü âdeti kaldırdı. Beyâz, ince ve nâzik yüzlü,
za’îf, güzel sakallı, sevimli bir zât idi. Imâmlıgı, Resûlullah efendimize çok benzerdi.
Malatyayı rumlardan, yüzbin esîr karsılıgı satın aldı. 120, 350, 465, 512,
513, 609, 738, 988.
747 — ÖMER BIN ALÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Ibni Mülkın Sirâcüddîn Ebû
Hafs Mısrî, Sâfi’î hadîs ve fıkh âlimlerindendir. [723] de tevellüd, 804 [m. 1401] senesinde
vefât etdi. Çok kitâb yazdı.
748 — ÖMER BIN FÂRID “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Tesavvuf büyüklerinden
ve Resûlullahın âsıklarındandır. Benî-Sa’d kabîlesindendir. 576 [m. 1180] da
Mısrda tevellüd, 636 [m. 1238] da orada vefât etdi. (Kurâfe)dedir. Onbes sene Hicâzda
kaldı. (Hamriyye) ve (Tâiyye) kasîdeleri çok makbûldür. (Tâiyye)sinde
din bilgilerinin hakîkatini ve Evliyânın zevklerini toplamısdır. Böyle olgun kasîde
yazmak baskasına nasîb olmamısdır. Yediyüzelli beyt kadardır. 497.
749 — ÖMER BIN HATTÂB “radıyallahü anh”: Resûlullahın ikinci halîfesidir.
Asere-i mübesseredendir. Hicret-i Nebeviyyede kırk yasında idi. Kureysin esrâfından
idi. Önce, islâma düsman oldu. Bi’setin altıncı yılında, kırkıncı veyâ
kırkbesinci olarak îmâna geldi. Bununla müslimânlar çok kuvvetlendi. Silâhlı
olarak, açıkca hicret etdi. Resûlullahın gelmekde oldugunu Medînedeki müslimânlara
müjdeledi. Bütün gazâlarda bulundu. Çok kahramânlık gösterdi. Fârûk adını
aldı. Ebû Bekri halîfe yaparak, karısıklık çıkmasını önledi. Onüçüncü yılın Cemâzil’âhır
ayı yirmisekizinci Salı günü halîfe seçildi. Çok memleket aldı. Islâmın
adâletini bütün dünyâya tanıtdı. Yirmiüçüncü [23] senenin son ayında, câmi’de sabâh
nemâzına durunca, Mugîre bin Su’benin kölesi Ebû Lü’lü Fîruz kâfiri tarafından
bıçakla, karnından yaralanıp yirmidört sâat sonra vefât etdi. Resûlullahın yanına
defn edildi. Ogluna, islâmiyyetin emr etdigi kadar degnek vurulmasını emr
etdi. Eshâb-ı kirâm yalvardıgı hâlde, bir degnek az vurulmasına izn vermedi.
Dayakdan oglu bayıldı. Çok üzüldü ise de, pismân olmadı. Çok hadîs-i serîf ile
medh edildi. Bunların çogunu hazret-i Alî haber vermisdir. Iri yarı, bugday renkli,
uzun boylu, gözleri kızıl, bıyıklarının ucu sarı idi. Üzüntülü veyâ düsünceli olunca
uclarını bükerdi. Sakalı ve bıyıkları sık idi. Yanaklarının üzerinde az idi. Sol elini,
sag eli gibi iyi kullanırdı. Egere dokunmadan ata binerdi. Çok heybetli, yüregi
çok kuvvetli idi. Edebinden, hayâsından, Resûlullahın huzûrunda o kadar yavas
konusurdu ki, (Yüksek söyle yâ Ömer! Isitmiyorum) buyurulurdu. Resûlullahın
kayın pederi idi. Hazret-i Alînin dâmâdı idi. Benî-Adiy kabîlesi büyüklerinden
olup, soyu Hattâb bin Nüfeyl bin Abdül’uzza bin Rebâh bin Abdüllah bin Kurat
bin Rezâh bin Adiy bin Kâ’bdır. 21, 28, 44, 45, 59, 60, 71, 108, 109, 114, 204, 235,
249, 252, 259, 263, 347, 349, 350, 379, 380, 381, 388, 442, 447, 448, 450, 452, 457, 471,
473, 478, 497, 498, 505, 506, 507, 508, 509, 510, 511, 516, 532, 578, 583, 584, 595, 607,
608, 609, 610, 616, 621, 645, 687, 696, 698, 699, 717, 719, 729, 738, 752, 788, 801, 802,
848, 885, 909, 913, 920, 923, 952, 993, 1014, 1065, 1068, 1092, 1094, 1096, 1100, 1104,
1118, 1126, 1129, 1138, 1139, 1147, 1152, 1165, 1168, 1169, 1176, 1180, 1186, 1189,
1195, 1197.
750 — ÖMER FEHMÎ “rahmetullahi teâlâ aleyh”: Seyyid Ömer Fehmî bin Hasen
1292 [m. 1875] de (Izhâr-ül-hak) ikinci kısmını terceme ederek, (Ibrâz-ül-hak)
ismini vermisdir. 1161.
751 — ÖMER RIZÂ: Sâ’ir Muhammed Âkifin dâmâdıdır. 1310 [m. 1893] da Kâhirede
tevellüd, 1371 [m. 1952] de Istanbulda vefât etdi. Edirne-kapıdadır. Câmi’ulezherde
okudu. Muhammed Abduhun reformcu fikrlerine saplandı. Mu-
– 1160 –
hammed Alî ismindeki bir Kadyânînin ingilizce tefsîrini türkçeye terceme ederek
(Tanrı buyrugu) ismini verdi. Burada, Îsâ aleyhisselâmın babası vardır demekde
ve Nahl sûresinin altmıssekizinci âyetine verdigi ma’nâ da küfre sebeb olmakdadır.
Ingilizceden çevirdigi (Asr-ı se’âdet târîhi) de, onun gibi düsünen bir zümre
tarafından halkın önüne sürülmekdedir. 468, 499, 887, 1088.

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...