03 Mart 2012

YAKIN TARİHİMİZ CUMHURİYET HALK PARTİSİ DÖNEMİ

Cumhuriyet Halk Partisi

Vikipedi, özgür ansiklopedi
Atla: kullan, ara

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 9 Eylül 1923’te Mustafa Kemal Atatürk tarafından kurulan ve Atatürkçü ve sosyal demokrat siyasi görüşünü benimsemiş olan Türk siyasî partidir. Çok partili düzene geçiş sürecinde tek parti iktidarını sürdürmüş ve Türkiye'de en uzun süre iktidarda bulunmuş parti olan Cumhuriyet Halk Partisi, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu olarak da anılır.
"Halk Fırkası" adıyla kurulan partinin adının başına 1924'te "Cumhuriyet" sözcüğü eklenmiş, daha sonra 1935'teki 4. Kurultay'da bugünkü "Cumhuriyet Halk Partisi" adı benimsenmiştir.
12 Eylül Darbesi'nin ardından, o dönem Bülent Ecevit'in genel başkanlık yaptığı Cumhuriyet Halk Partisi kapatılmış; daha sonra 3821 sayılı yasaya dayanarak, kuruluşunun 69. yıldönümü olan 9 Eylül 1992 günü tekrar açılmıştır.[2]
CHP, kurucusu ve ilk genel başkanı Atatürk'ün vasiyeti ile tasarruf haklarını CHP'ye terk ettiği Türkiye İş Bankası'nın bir bölüm hissesinin de sahibidir. CHP'nin tasarruf hakkına sahip olduğu %28,1'lik orandaki bu banka hisselerinin kazancı, Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu'na aktarılmaktadır. [4]
Günümüzdeki genel başkanlığını Kemal Kılıçdaroğlu yapmaktadır.

Konu başlıkları

 [gizle

Kuruluşu [değiştir]

Cumhuriyet Halk Partisi’nin kökleri Sivas Kongresi'ne dayanır. CHP'nin 1. Kurultayı olarak da kabul edilen, 4-11 Eylül 1919'da toplanan Sivas Kongresi'nde, Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde işgale direnmek amacıyla kurulan müdafaa-i hukuk cemiyetleri Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti (ARMHC) adı altında birleştirilmiştir. 23 Nisan 1920'de toplanan Türkiye Büyük Millet Meclisi ARMHC delegelerinden oluşmuş[2], ancak 1922'de meclis, Birinci Grup ve İkinci Grup adıyla iki gruba ayrılmıştır.[2]
Cumhurbaşkanı ve Fırka Başkanı Mustafa Kemal Paşa TIME Dergisi 24 Mart 1923
Millî Mücadele zaferinden sonra Mustafa Kemal önderliğindeki Birinci Grup, ülke çapında siyasi örgütlenmeye girişmiş ve 8 Nisan 1923'te yapılan seçimlere tek liste ile girerek biri dışında bütün milletvekilliklerini elde etmiştir.
Lozan Antlaşması'nın kabulü nedeniyle mecliste baş gösteren yoğun tartışmalar üzerine Mustafa Kemal, 9 Eylül 1923'te 9 Umde adı verilen siyasî programı ilan etti ve iki gün sonra İçişleri Bakanlığı'na verilen bir dilekçeyle kendisine bağlı milletvekillerinden oluşan Halk Fırkası'nı kurdu. Parti kurucuları Refik Saydam, Celâl Bayar, Sabit Sağıroğlu, Münir Hüsrev Göle, Cemil Uybadın, Kazım Hüsnü, Saffet Arıkan ve Zülfü Bey, ilk genel sekreter ise Recep Peker'di.

Mustafa Kemal Atatürk dönemi (1923-1938) [değiştir]

Cumhurbaşkanı ve CHP Genel Başkanı Atatürk, cumhuriyetin 10.yılı kutlamalarında
29 Ekim 1923'te, Halk Fırkası üyesi 158 milletvekili Cumhuriyet'i ilan ederek Mustafa Kemal Paşa'yı cumhurbaşkanı seçti. İlerleyen aylarda halifeliğin kaldırılması ve 2. dönem BMM'de muhalif milletvekillerinin sayısının azaltılması gibi bazı hususlardan rahatsız olan, Millî Mücadele'nin lider ve aydın kadrosundaki Kâzım Karabekir, Rauf Orbay, Adnan Adıvar, Ali Fuat Cebesoy, Hüseyin Avni, Cafer Tayyar Eğilmez, Refet Bele, Lutfi Polatoğlu, Bekir Sami ve Hüseyin Cahit Yalçın gibi bazı milletvekilleri mecliste ayrı bir grup oluşturdular ve 17 Kasım 1924'de Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nı (TCF) kurdular. Bu olaydan bir hafta önce Halk Fırkası'nın adı "Cumhuriyet Halk Fırkası" olarak değiştirildi. TCF'nin, Şeyh Said İsyanı'ndan sonra 5 Haziran 1925'te kapatılıp önde gelen üyelerinin idamı veya siyasetten uzaklaştırılmasından sonra, 1946 yılına kadar CHF/CHP TBMM seçimlerine tek parti olarak katıldı.
Cumhuriyet idaresini kuran önemli reformların birçoğu 15 Ekim 1927'deki 2. Kurultay’dan önce gerçekleştirildi. İkinci Kurultay'da Gazi Mustafa Kemal Büyük Nutuk'unu okudu. Kurultayda kabul edilen tüzüğe CHF'nin cumhuriyetçi, halkçı, milliyetçi siyasi bir cemiyet olduğu, fırkanın değişmez Umumi Reisinin Gazi Mustafa Kemal olduğu yazıldı.[5] Başvekil İsmet İnönü, Umumi Reis yardımcılığına atandı.
1929 Dünya Ekonomik Bunalımının ardından Türkiye, devletçi ekonomik kalkınma politikasına başvurdu. Önemli yatırımların devlet eliyle yapılması kararlaştırıldı. 1930 yılında ekonomik krizin derinleşerek sürmesi ve toplumda ciddi huzursuzlukların baş göstermesi üzerine Mustafa Kemal, yakın arkadaşı olan Fethi Bey'i bir muhalefet partisi kurmakla görevlendirdi. 1930 yılı Ağustos ayı başında Serbest Cumhuriyet Fırkası kuruldu. [6] İlk etapta CHF'den 15 milletvekili SCF'ye geçti. Yeni parti ülke çapında büyük heyecanla karşılandı. 5 Eylül'de yapılan İzmir Mitingi, Ege Bölgesi'nde rejime karşı genel bir ayaklanmaya dönüşme eğilimi gösterdi. Ekim ayında yapılan belediye seçimlerinde SCF'nin oy çoğunluğunu elde ettiği, ancak sandıklarda tahrifat yapılarak CHF'nin kazandırıldığı söylentisi yayıldı. Silifke, bu seçimde SCF'yi seçtiği için ilçeye çevrildi.[7] Aralık ayındaki Menemen Olayı neticesinde SCF kendisini feshetti.[6]
SCF deneyinin başarısızlıkla sonuçlanmasından sonra CHF'nin tek parti yönetimi kökleşti. 1931 yılından toplanan Üçüncü Kurultay'da tüzük yenilendi ve partinin programı belirlendi. Bu kurultayda, Cumhuriyetçilik, Laiklik, Milliyetçilik, Devletçilik, Halkçılık ve İnkılapçılıktan oluşan "Altı ok" partinin ana programı olarak belirlendi.[8] Halkevleri adı altında CHF'ye bağlı bir taban örgütünün oluşturulmasına karar verildi.
1934 yılında Birinci Beş Yıllık Plan devreye sokuldu. Devlet eliyle ağır sanayinin kurulmasını öngören plan, büyük ölçüde Sovyet kredileriyle finanse edildi. Demiryolu yapımına önem verildi.
1935 yılı Mayıs ayında 384 milletvekili ve 160 il delegesi ile toplanan Dördüncü Kurultay'da partinin adı, Dil Devrimi'nin getirdiği yeni anlayış uyarınca Cumhuriyet Halk Partisi olarak değiştirildi.[9] Kemalizm sözcüğünün ilk defa parti programına girdiği[10] bu kurultaya damgasını vuran “devletçilik” oldu. “Kişinin yapamayacağı işleri devlet yapar” anlayışının yerine “özel girişimi kontrol etme” anlamı verilen devletçilik ilkesi hemen tepkiler doğurdu. Eskişehirli büyük toprak sahibi Emin Sazak, devletçiliğe eski anlamının geri verilmesini isteyecek ve Genel Sekreter Recep Peker, devletçiliğin en sert ifadelerini kullanacaktır.[11]
1936 Haziranında yayınlanan bir genelgeyle bütün illerde parti il başkanlığı valilikle birleştirildi ve içişleri bakanı resmen, parti genel sekreterliği sıfatını üstlendi. 1937 Şubatında yapılan anayasa değişikliğiyle, CHP'nin "altı oku" Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına resmen dahil edildi.[12] Böylece “Tek Parti”nin devletle özdeşleşmesi süreci tamamlanmış oldu.
1937'de merkezi hükümetle Dersim aşiretleri arasındaki anlaşmazlıklar sonucu en büyük Doğu isyanlarından biri olan Dersim İsyanı çıktı. Bu ayaklanma tek parti rejimi tarafında Dersim Katliamı veya Dersim Tenkil Harekatı olarak adlandırılan askeri harekat ile kanlı bir şekilde bastırıldı. Seyit Rıza başta olmak üzere isyanın sorumluları idam edildi.
Atatürk döneminde kurulan CHP hükümetleri:
#HükümetGörev Aralığı
1I. İsmet İnönü Hükûmeti30 Ekim 1923-6 Mart 1924
2II. İsmet İnönü Hükûmeti6 Mart 1924-22 Kasım 1924
3Ali Fethi Okyar Hükûmeti22 Kasım 1924-3 Mart 1925
4III. İsmet İnönü Hükûmeti3 Mart 1925-1 Kasım 1927
5IV. İsmet İnönü Hükûmeti1 Kasım 1927-27 Eylül 1930
6V. İsmet İnönü Hükûmeti27 Eylül 1930-4 Mayıs 1931
7VI. İsmet İnönü Hükûmeti4 Mayıs 1931-1 Mart 1935
8VII. İsmet İnönü Hükûmeti1 Mart 1935-1 Kasım 1937
9I. Celal Bayar Hükûmeti1 Kasım 1937-11 Kasım 1938

İsmet İnönü dönemi (1938-1972) [değiştir]

İsmet İnönü (19 Mayıs 1941 tarihli 'Time' dergisi kapağı
Cumhurbaşkanı ve CHP Genel Başkanı Mustafa Kemal Atatürk'ün 10 Kasım 1938 Perşembe günü hayata veda etmesinden sonra TBMM 11 Kasım 1938 günü toplandı ve CHP Malatya milletvekili Mustafa İsmet İnönü toplantıya katılan 348 üyenin oybirliği ile Türkiye Cumhuriyeti'nin II. Cumhurbaşkanı seçildi.[12] Cumhurbaşkanı İnönü hükûmeti kurmakla Atatürk'ün son başbakanı Celâl Bayar'ı görevlendirdi. II. Bayar Hükümeti 11 Kasım 1938'de kuruldu ve bu hükümet 25 Ocak 1939'a kadar görev başında kaldı. 26 Aralık 1938 günü ise devletin tek partisi idarecisi ve yönlendiricisi konumunda olan CHP ilk olağanüstü kurultayını yaptı. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü bu kurultayda partinin "Değişmez Genel Başkanı" seçildi. Vefat eden Atatürk ise Ebedi Şef ilan edildi. Bu şekilde İnönü, Milli Şef oluyordu. Atatürk'ten sonra cumhuriyetin başına seçilen İnönü devletin tek partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi'nin de başına geçmişti. Haziran 1939'da yapılan V. Olağan Kurultay'da ise parti içinde muhalefet vazifesi yapacak olan Müstakil Grup kurulması kararı alındı.

II. Dünya Savaşı yılları [değiştir]

İsmet İnönü, cumhurbaşkanı ve Cumhuriyet Halk Partisi genel başkanı olduktan sonra 1939 yılında seçimler yenilendi. TBMM yeni dönem çalışmalarına Mart ayında başladı. 1 Eylül 1939'da Almanya, Polonya'ya ya saldırdı ve II. Dünya Savaşı başladı. Avrupa’da Hitler Almanya’sı, Mussolini İtalya’sı ile birlikte istilaya başlamıştı. Uzak Doğu'da da Japonya bu gruba katılmıştı. Savaşın diğer tarafında ise Fransa ve İngiltere bulunuyordu. Hitler'in güçlü ordusu kısa zamanda Avrupa'yı istila etti. Mussolini kendisine Afrika'yı hedef almıştı. ABD olayları uzaktan izliyordu. Ancak Japonlar 7 Aralık 1941'de ABD'nin Pearl Harbor üssüne saldırınca Birleşik Devletler Almanya, İtalya ve Japonya'ya savaş açtı. Bu arada Almanya SSCB'ye saldırdı. Dünya adeta bir cehenneme dönmüştü. Ancak bu cehennemin ortasında, İnönü'nün deyimiyle "yangınlar içinde inleyen Asya ve Avrupa kıtalarının bitişik noktasında sessizlik yurdu" aziz vatanımızdı. Türkiye Milli Şef İnönü yönetiminde savaşın dışında durmayı başardı. Son derece başarılı bir dış politika ile Türkiye bu büyük yangının dışında kaldı. Ancak savaş Türkiye'yi iktisadi yönden sıkıntıya soktu. Birçok temel madde bile karneye bağlandı.
Türk Ordusu her türlü tehlikeye karşı ayakta tutuldu. Dönemin en olumlu görülen olayı ise Milli Eğitim Bakanı Hasan Âli Yücel öncülüğünde açılan Köy Enstitüleri idi. Kemalizm'in dayanak noktası olan köylü aydınlanması açısından bu kurum çok önemli görevler yaptı. 1942 yılında Varlık Vergisi adıyla olağanüstü bir servet vergisi kanunu çıkarıldı. Verginin tamamına yakını gayrimüslimlerden alındı. Vergiyi ödeyemeyen gayrimüslimler Aşkale'deki çalışma kamplarına sürüldü.
II. Dünya Savaşı yıllarında kurulan CHP hükümetleri:
II. Dünya Savaşı 1945'te sona erdiğinde demokrasiler kayıtsız şartsız galip gelmişlerdi. Diğer tarafta bir başka galip ise hemen yanı başımızdaki Sovyet Rusya olarak belirmişti. Dünya adeta iki kutba ayrılmıştı ve Türkiye de bunlardan biri içerisinde yer almalıydı. 

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...