Aklıma koydum seni AKLIM almadı
Yureğime bıraktım Sana doymadıyer bulamadım sana koskaca bildiğim ömrümde; bir parça
ve bulamadım ömrüm içinde sen olmayan; bir parça
Bir adın yok senin;anılacağın
Hiçkimsemsin sen benim anlayacağın
Bugünüm'e yada Dün'üme
Düzgün cümleler kuramayacak kadar rehavet haline muzdaribim...
Yureğime bıraktım Sana doymadıyer bulamadım sana koskaca bildiğim ömrümde; bir parça
ve bulamadım ömrüm içinde sen olmayan; bir parça
Bir adın yok senin;anılacağın
Hiçkimsemsin sen benim anlayacağın
Bugünüm'e yada Dün'üme
Düzgün cümleler kuramayacak kadar rehavet haline muzdaribim...
Uçusan heceleri yakalıyorum bakıyorum hep aynı şey azad ediyorum...
İçimi dinlememek adına; kelamı dillendirmek gerekir bilirim;
Bu yüzden iyi-kötü birkaç kelam muhakkak etmeliyim...
Yağmur düştü bugün toprağa;rahmet benimde cehreme nazar etti;
Yağmur düştü bugün toprağa;rahmet benimde cehreme nazar etti;
Hatta gördüm bir melaikeydi sanırım yağmurun kanadından bana da gülümsedi...Sevda dedi birileri sonra ; gülüp geçtim yine...
Kays dillere düştü artık; artık sevdaları da değiştirmeli... dedim usulca...
Bir de giden geri geldi...
Bir de giden geri geldi...
Ne de iyi etti/yetim bir çocuk ağlıyordu bir kenara sinmiş sessizce; giden geldi yetimin gözlerine GÜL değdi... gelen bilmeli ki bugün bir yetim yureğe eli değdi/ gelişiyle hayat Tebessümlendi...
Neyse GÜN yine dün edildi az önce...
Uzeri gecmiştir diye muhurlendi...
Ve SAHİBİNE teslim edildi...
Sahi herşey aslında kaydedildi değil mi/
Her kaydedilenden yeni sorular türedi?
Peki ben cevabını veremeyeceğim kaç soru gönderdim bugün acaba?
Acaba bugun kaydedilenler neler kaybettirdi?
Ah/ ki ah... Zaman diyorum şimdi...
Zaman yaslanmak nedir bilmez misin sen ?
Ah/ ki ah... Zaman diyorum şimdi...
Zaman yaslanmak nedir bilmez misin sen ?
Bak ben çöktüm ağırlığında/
Çöktu sen geçtikçe acuze-i dünya sense hala En taze çağında...Sözü kesmek gerek GÜLÜN yaprağıyla;
DÜne de Bugune de Hamdolsun...
DÜne de Bugune de Hamdolsun...