Sus gönlüm! Hayır, söylemezsen sus,
Şer söz her zaman kâbus,
Söylersen hayır söyle,
Hayat güzeldir böyle.
Unutma ki çok mal haramsız,
Çok söz yalansız olmaz.
Sus gönlüm!
Çok dile getirme,
Her şeyi dillendirme,
Sen dile getirdikçe gönlüm coşuyor,
Meraklaşıyor, beklemek daha da zorlaşıyor,
Az söyle, öz söyle,
Hayat tatlıdır böyle,
Az söyle ki, hakka karşı yanlış söz çıkmasın,
Susuşun efkârın olsun, haksızlıklar yıkmasın.
Sus gönlüm!
Az kaldı bahara,
Denizin içinde görünmeyen dalgalardır yüreğin,
Beklemekten başka çare olsa durmazdın,
İlaç bile beklemeden tesir etmez biliyorsun,
Çiçek bile vakti gelmeden açmıyor görüyorsun.
Sus gönlüm!
Her kışın sonunda baharın var,
Dualar ardında harın var,
Sabahı olmayan gece gördün mü hiç?
Uzak yollar yakın oluncaya kadar sus!
Her sıkıntıdan sonra ferahlık gelir,
Seni senden daha iyi hak bilir,
Rabbinin hükmü vuku buluncaya kadar,
Senin nasibin seni buluncaya kadar sus!
Sus gönlüm!
Sebepler halk edilinceye kadar,
Acılar bala dönüşünceye kadar,
BİR ELİF MİKTARI SUS!
Bütün bu susmalara karşılık,
Her şeyde bir hayır,her işte bir hikmet olduğunu bil,
Her susuşun bir cevap olsun,
İçten yakarışın duan olsun,
Beklediğin umut,
Sevdiğinin vurgusu olsun.
Sus gönlüm!
Zamanı gelince söylenecek sözler var,
Aşk ile yürüyen, yorulmayan dizler var.
Bazen sus bazen susma!
Haksızlık karşısında susma,
Ama asla zehir kusma,
Unutma ki hiddet şiddettir,
Şiddetle bir yere varılmaz,
Yumuşak huy her an hürmettir,
Tatlı sözdü yılanı deliğinden çıkaran,
Ama Müslüman yürekler vardır,
Sevdi mi cennet kesilir,
Kızdı mı cehennem,
‘’Yumuşak huylu isem sanma ki uysal koyunum
Kesmeye gelir amma eğmeye gelmez boynum’’
Kırıl ama asla eğrilme,
Doğrunun yanında asla eğriye yer yoktur,
Boş sözlere bizim karnımız toktur.
Sus gönlüm!
Susuşun yanıtın olsun,
Kendini kanıtın olsun
Sus gönlüm!
isa özyurt
Sus gönlüm! Hayır, söylemezsen sus,
Şer söz her zaman kâbus,
Söylersen hayır söyle,
Hayat güzeldir böyle.
Unutma ki çok mal haramsız,
Çok söz yalansız olmaz.
Sus gönlüm!
Çok dile getirme,
Her şeyi dillendirme,
Sen dile getirdikçe gönlüm coşuyor,
Meraklaşıyor, beklemek daha da zorlaşıyor,
Az söyle, öz söyle,
Hayat tatlıdır böyle,
Az söyle ki, hakka karşı yanlış söz çıkmasın,
Susuşun efkârın olsun, haksızlıklar yıkmasın.
Sus gönlüm!
Az kaldı bahara,
Denizin içinde görünmeyen dalgalardır yüreğin,
Beklemekten başka çare olsa durmazdın,
İlaç bile beklemeden tesir etmez biliyorsun,
Çiçek bile vakti gelmeden açmıyor görüyorsun.
Sus gönlüm!
Her kışın sonunda baharın var,
Dualar ardında harın var,
Sabahı olmayan gece gördün mü hiç?
Uzak yollar yakın oluncaya kadar sus!
Her sıkıntıdan sonra ferahlık gelir,
Seni senden daha iyi hak bilir,
Rabbinin hükmü vuku buluncaya kadar,
Senin nasibin seni buluncaya kadar sus!
Sus gönlüm!
Sebepler halk edilinceye kadar,
Acılar bala dönüşünceye kadar,
BİR ELİF MİKTARI SUS!
Bütün bu susmalara karşılık,
Her şeyde bir hayır,her işte bir hikmet olduğunu bil,
Her susuşun bir cevap olsun,
İçten yakarışın duan olsun,
Beklediğin umut,
Sevdiğinin vurgusu olsun.
Sus gönlüm!
Zamanı gelince söylenecek sözler var,
Aşk ile yürüyen, yorulmayan dizler var.
Bazen sus bazen susma!
Haksızlık karşısında susma,
Ama asla zehir kusma,
Unutma ki hiddet şiddettir,
Şiddetle bir yere varılmaz,
Yumuşak huy her an hürmettir,
Tatlı sözdü yılanı deliğinden çıkaran,
Ama Müslüman yürekler vardır,
Sevdi mi cennet kesilir,
Kızdı mı cehennem,
‘’Yumuşak huylu isem sanma ki uysal koyunum
Kesmeye gelir amma eğmeye gelmez boynum’’
Kırıl ama asla eğrilme,
Doğrunun yanında asla eğriye yer yoktur,
Boş sözlere bizim karnımız toktur.
Sus gönlüm!
Susuşun yanıtın olsun,
Kendini kanıtın olsun
Sus gönlüm!
isa özyurt