Nedir bu ADL
Rıza Zelyut
GÜNEŞ
27 Ağustos 2007
Geçen hafta, Ameirka'da Türkiye aleyhine çok olumsuz bir gelişme ortaya çıktı. ABD'nin en etkili Yahudi kuruluşu olan Anti Defamation League (ADL: Ayrımcılıkla ve İnkarla Mücadele Birliği) , 1915 yılındaki Ermeni olaylarını, 'Soykırım!' olarak kabul edeceklerini açıkladı.
Bu ADL, herhangi bir örgüt değil. ADL; bugün Amerika'yı yöneten yeni muhafazakar kadroları hemen hemen elinde tutan bir örgüt. Örneğin, ABD'nin eski Savunma Bakanı Yardımcısı, Karanlıklar Prensi unvanlı Richard Perle; bu örgütün üyesi... Morton Abramowitz, Graham Fuller gibi adları CIA ile bağlantılı olan isimler de ADL'nin teorisyenleri arasında bulunuyor.
Bu örgütün görevi, Yahudiler aleyhine gelişecek her fikre ve olaya karşı çıkmak. Bunu yapabilmek için de ABD'nin yönetim merkezi olan Beyaz Saray'ı kontrol etmeleri gerekmektedir ki ADL bunu başarmış bulunmaktadır. ADL; CIA ve MOSSAD ile işbirliği yapan; Güney Afrika'nın ırkçı rejimine destek veren Siyonist bir örgüttür. ADL bu işi yaparken Moon Tarikati ile birlikte çalışmaktadır. Moon Tarikati , ABD gizli servisi CIA'nın etkinliklerini gizlemek üzere yarattığı tarikattir. İslam dünyasına karşı Yahudi-Hıristiyan Birliği'ni yaratmak, Mooncuların temel hedeflerinden birisidir.
Bu örgütün görevi, Yahudiler aleyhine gelişecek her fikre ve olaya karşı çıkmak. Bunu yapabilmek için de ABD'nin yönetim merkezi olan Beyaz Saray'ı kontrol etmeleri gerekmektedir ki ADL bunu başarmış bulunmaktadır. ADL; CIA ve MOSSAD ile işbirliği yapan; Güney Afrika'nın ırkçı rejimine destek veren Siyonist bir örgüttür. ADL bu işi yaparken Moon Tarikati ile birlikte çalışmaktadır. Moon Tarikati , ABD gizli servisi CIA'nın etkinliklerini gizlemek üzere yarattığı tarikattir. İslam dünyasına karşı Yahudi-Hıristiyan Birliği'ni yaratmak, Mooncuların temel hedeflerinden birisidir.
ABD'nin en etkili gazetelerinden olan Washington Times'in sahibi olan Mooncular, bu gazetede ADL ile birlikte çalışmaktadırlar.
FETHULLAH'IN KORUMASI ADL
FETHULLAH'IN KORUMASI ADL
Bugün ABD'de Türkiye'ye karşı yeni bir cephe açan ADL; Fethullah Gülen'in koruyuculuğunu yapan ve onu yükseklere taşıyan örgüttür. Gülen'in 1998'de Vatikan'da Papa ile görüşmesini ADL ayarlamıştır. Fethullah Gülen, bunu 8 Şubat'ta itiraf etmiş ve randevunun, Abramowitz'in aracılığıyla gerçekleştiğini söylemiştir. Fethullah Gülen, bu örgütün başkanlarından Leon Levy ile buluşmuş ve fotoğrafları da basına yansımıştır. ADL'nin bugünkü başkanı Abraham H. Foxman, Zaman Gazetesi'nde yayımlanan açıklamasında, 'Fethullah Gülen'in İslam üzerine bir kitap yazmasını istediklerini; bunu İngilizce yayımlayacaklarını' söylüyor.
ADL yöneticileri ve Mooncular Fethullahçılar ile sıkı ilişki içine giriyorlar. Bunlar, Yenilikçi adını verdikleri Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarını da şiddetle destekliyorlar. ADL Başkanı Foxman, Tayyip Erdoğan ile görüşüyor. Erdoğan da 2000 yılında ABD'ye gidip Gülen'i ziyaret ediyor. Yahudi örgütü Jewish Comitte'in davetlisi olarak 16 Temmuz 2000'de Erdoğan, Yahudi Ulusal Güvenlik Enstitüsü (JINSA) gibi çok etkili bir Yahudi kuruluşu ile yine görüşmeler yapıyor. (Bilgiler için Ergün Poyraz'ın Patlak Ampül adlı kitabının 211. sayfasından itibaren...)
NE OLDU DA BOZULDULAR?
NE OLDU DA BOZULDULAR?
Amerikan Yahudi örgütleri; 'Yenilikçi hareket' adını verip 'Türkiye'deki İslamcıların önderleri' ilan ettiği AKP'nin iktidara gelmesi için uluslararası desteğini bütün gücüyle ortaya koydu. Türkiye'deki yargı kararları, yapılmış seçimler değiştirilerek Tayyip Erdoğan, başbakan yapıldı.
Geldiğimiz noktada ise Amerikalı Yahudi örgütleri, Başbakan'a bir işaret verdiler: 'Emrimizden çıkarsan, seni oradan indiririz!'
Geldiğimiz noktada ise Amerikalı Yahudi örgütleri, Başbakan'a bir işaret verdiler: 'Emrimizden çıkarsan, seni oradan indiririz!'
Nedenler ortada:
*Türkiye hala ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi'nin bir yardımcı aktörü yapılabilmiş değil. Ordunun ve kamuoyunun tepkisi, Başbakan Erdoğan'ın hareket alanını çok daralttı; bu yöndeki hevesini kırdı.
*Türkiye; İsrail'in Kuzey Irak'ta etkili ve yönlendirici güç haline gelmesine izin vermiyor. Böylece Arz-ı Mevud peşindeki yayılmacı Yahudiler öfkeleniyorlar. Kürt bölgesinin İsrail bölgesi yapılması; ADL, JINSA, Jews Comitte gibi kuruluşların büyük idealleri...
*İsrail'in Ortadoğu'daki varlığına karşı çıkan İran'ın bastırılması için Türkiye kullanılmak isteniyor. Hükümet, İran'a karşı yaptırıma yanaşmayınca da böyle tehditler geliyor.
*Cuma günü, Yeni Şafak'ta İbrahim Karagül daha özel bir sebep de gösteriyor: İsrail, Arap sermayesinin Türkiye'de etkin olmasını, ihale almasını istemiyor. Ayrıca bir medya grubunun ihalesi (Sabah olayını işaret ediyor) işini de Yahudi örgütleri ve İsrail, bu yoldan münüple etme çabalıyor.
Hemen belirtelim ki bu işaret İsrail'de üretildi; ABD'de parlatıldı.
Türkiye; bu Siyonist dayatmaya karşı asla ödün vermemelidir.
http://www.gunes.com/2007/08/27/yazarlar/y4.html
***
Fethullahçı Müslümanlar uyanın
Rıza Zelyut
01 Ekim 2007
'La ilahe illallah, Muhammedür resulullah!' diyen ve buna da gönülden iman edenlere sesleniyorum:
Siz; İslam dünyasına karşı Haçlı savaşı başlatan Amerika'nın yanında olmak ister misiniz? Sanmıyorum.
'La ilahe illallah, Muhammedür resulullah!' diyen ve buna da gönülden iman edenlere sesleniyorum:
Siz; İslam dünyasına karşı Haçlı savaşı başlatan Amerika'nın yanında olmak ister misiniz? Sanmıyorum.
O zaman; hem Müslüman görünüp hem de Amerika için çalışan kişilerden uzak durun. Burada açıkça,
Amerika'nın emrine girmiş bir propaganda uzmanı olduğu anlaşılan Fethullah Gülen'den söz ediyorum. Bu kişi, İslam'a değil, ABD'ye hizmet ediyor. 'Allah, dünya gemisinin kaptanlığına Amerika'yı oturttu.' diyerek beyaz batılı Hıristiyan emperyalizmini meşrulaştıran o değil midir? Milliyet'ten Can Dündar'ın naklettiği bilgiler Fethullah Gülen'in ABD tarafından yetiştirildiğini bir kez daha ortaya koyuyor. Çünkü; Amerika'da hazırlanan siyasi-stratejik raporlarda hep onun adı geçiyor. ABD çıkarına hizmet edecek İslam anlayışının lideri olarak o örnek veriliyor. Ve Amerika; bu çizgidekilere yıllardır muazzam para ve siyasi destek veriyor. Can Dündar'ın pazartesi günü aktardıklarına bakar mısınız:
'Bahsedeceğim raporlar 'Rand Coorparation' imzasını taşıyor. Amerikan dış politikasına yön veren bu etkili 'fikir fabrikası', Donald Rumsfeld, Condoleezza Rice, Francis Fukuyama gibi uzmanlarıyla tanınıyor. (...) Rand Coorparation, Amerikan yönetimi için bir rapor hazırlayıp 2 şey tavsiye etti:
'1) Türkiye'deki İslami hareketi daha yakından tanımalı, onların ideolojileri hakkında daha yakından bilgilenmeli ve diplomatlarını eğitmeliyiz.
2) ABD'nin İslamcı akımın ılımlı üyeleriyle resmi olmayan ilişkiler kurması yararlı olacaktır.'
1999'da ABD Dışişleri Bakanlığı'nca hazırlanan 'Din Hürriyeti Raporu'nda Fethullah Gülen'den 'ılımlı İslami lider' olarak bahsedilecekti.
1999'da ABD Dışişleri Bakanlığı'nca hazırlanan 'Din Hürriyeti Raporu'nda Fethullah Gülen'den 'ılımlı İslami lider' olarak bahsedilecekti.
Sonra Cheryl Barnard'ın raporu geldi. (...) O da 2003'te 'Sivil Demokratik İslam Raporu' hazırladı. (...) Rapora göre, ABD'ye en iyi müttefik 'ılımlı İslamcılar'...
Nasıl desteklenecekleri konusunda şunları öneriyor:
'Çalışmalarının, görüşlerinin yayımlanması ve dağıtılmasına maddi katkı yapılacak.
Daha geniş kitlelere özellikle gençlere ulaşmaları teşvik edilecek.
Daha geniş kitlelere özellikle gençlere ulaşmaları teşvik edilecek.
Sivil toplum kuruluşları kurmalarına, eğitim için yer bulmalarına ve politik süreç içinde gelişmelerine destek olunacak.
Görüşlerini yaymak için web sitesi, okul, enstitüler kurmalarının önü açılacak.
Ilımlı İslamın kitlelerin alternatifi olması sağlanacak.'
Ilımlı İslamın kitlelerin alternatifi olması sağlanacak.'
(...)Raporun sonundaki 'Derin strateji' bölümünde daha somut öneriler var. Şöyle denmiş:
'Ilımlı İslamcıların cesur sivil liderler olmasına çalışılmalı. Demokrasi, insan hakları, kadın hakları konusunda etkili politikalar geliştirmeleri sağlanmalı. Sivil toplum örgütleri oluşturarak Ilımlı İslamcı liderlere yardım edilmesine çalışılmalı...'
'Ilımlı İslamcıların cesur sivil liderler olmasına çalışılmalı. Demokrasi, insan hakları, kadın hakları konusunda etkili politikalar geliştirmeleri sağlanmalı. Sivil toplum örgütleri oluşturarak Ilımlı İslamcı liderlere yardım edilmesine çalışılmalı...'
Fethullah Gülen'in örnek olarak verildiği ılımlı İslamcıların ekonomik güç eksikliği dile getirilip maddi destek yapılması önerilmiş.'
Can Dündar perşembe günü de yazıya devam edip 26 Mart 2007 tarihinde yaylımlanan Rand Corparation'ın yeni raporundan aktarmalar yapıyor. Burada Fethullah Gülen, 'Hıristiyan ve Yahudilerle diyalog çalışması başlattı. İki kez Patrik Bartholomeos ile görüştü. 1998'de Papa'yı ziyaret etti; İsrail'in hahambaşı ile buluştu' denilerek örnek dinsel lider seçiliyor.
Raporda; ABD yönetimine Türkiye'yi etki altına almak için de şu kesimlerimizin desteklenmesi öneriliyor: 'Liberal ve laik Müslüman bilim adamları ve aydınları, genç ılımlı Müslüman akademisyenler, toplumsal önderler; kadın hareketi öncüleri, ılımlı gazeteciler ve yazarlar.
Raporda; ABD yönetimine Türkiye'yi etki altına almak için de şu kesimlerimizin desteklenmesi öneriliyor: 'Liberal ve laik Müslüman bilim adamları ve aydınları, genç ılımlı Müslüman akademisyenler, toplumsal önderler; kadın hareketi öncüleri, ılımlı gazeteciler ve yazarlar.
Desteklenenlerin başında da Fethullah Gülen ve çevresi geliyor. Para ve siyasi destek bu kesime yağıyor. 'Gülen'cilerin okulları, yurtları, dershaneleri Amerikan dolarları ile böyle yaygınlaştırılıyor.
Amerika onların bankacılıktan tutun da kargoculuğa kadar Türkiye'nin bütün sektörlerinde öne çıkarttırıyor. Hükümet, bu konuda ne gerekiyorsa yapıyor.
Fakat, aynı Amerika; İslam dünyasına karşı Haçlı savaşını yürütüyor. Müslümanların kanını hunharca akıtıyor. Fethullah Gülen, bu saldırıda ABD'nin yanında yer alıyor.
Şimdi; ona inanan samimi Müslümanlara sesleniyorum: Elinizi vicdanınıza koyup öyle karar verin. Haçlı emperyalizmin silahlı gücü Amerika'nın bu kadar desteklediği birisinin siz Müslümanlara bir faydası olabilir mi? Bu dünyada değil öbür dünyada...
http://www.gunes.com/2007/10/01/yazarlar/y4.html