11 Nisan 2019

BALIK YAĞI MI BALIK MI?




 BALIK YAĞI MI BALIK MI?
Son yıllarda balık yağı ile ilgili kalp damar hastalıklarından tutun da romatizma, şizofreni, AIDS gibi hastalıklarda balık yağının kullanılmasının yararları üzerine çok sayıda çalışma yapılmaya başlanmıştır. Kısaca kalp damar hastalıklarında balık yağının kullanılmasına başlıklar halinde bir bakalım Öncelikle balık yağı kullanımı beslenmeye ya da kullanılan ilaçlara ek olarak doktor tavsiyesi ile kullanılmalıdır 
Özellikle soğuk deniz balıklarından( somon, sardalye, tuna balığı gibi ) elde edilen balık yağı besin desteği olarak kullanılır Kalp damar hastalıklarından korunmada kullanımı olmakla beraber esasen kan trigliserid düzeyi ( trigliserid kan yağlarından olup, kalp damar sistemine zararı kanıtlanmış bir moleküldür) yüksek olan hastalara önerilir 
Yapılan bilimsel çalışmalarda balık yağının ilaç tedavisine ek olarak kalpte oluşan ritim bozukluklarında etkili olduğu saptanmıştır Yüksek tansiyon hastalarında da kan basıncını düşürmede etkili olduğu düşünülmektedir
Gebelerde, emziren annelerde ve kan sulandırıcı ilaç kullanan hastalarda balık yağı kullanımı önerilmez Balık yağı kullanırken yemeklerle tablet halinde alınması daha çok yarar sağlar BİR RİTİM BOZUKLUĞU: ATRİYAL FİBRİLASYON Atriyal fibrilasyon (AF), en sık görülen uzun süreli kalp ritim bozukluğudur. Kulakçıkların normalden 5-7 kat daha fazla kasılması olarak tanımlanabilir. 
Görülme sıklığı yaşla birlikte artar ancak genel popülasyonda görülme sıklığı % dir. Atriyal fibrilasyonu olan hastalar inme ve kalp yetersizliği gelişmesi açısından risk altındadır. Atriyal fibrilasyonun belirtileri inme, çarpıntı, baygınlık hissi, nefes darlığı olabileceği gibi şikayeti olmayan hastalarda kalp atımındaki düzensizlik ile kendini gösterir. 
Kalp kapak hastalığına sahip kişiler ya da ileri yaş, hipertansiyon, diyabet, damarsal kalp hastalıklarına sahip kişiler de atriyal fibrilasyon gelişmesi açısından risk altındadır. Atriyal fibrilasyon hastalarında inme geçirme riski 5 kat fazladır. Muayene esnasında çekilen elektrokardiyogram (EKG) ile teşhis edilebilir. 
Ekokardiyografi ile atriyal fibrilasyona neden olabilecek kalp kapak hastalığı tespit edilebilir. Hastanın şikayetleri doğrultusunda efor testi, holter EKG, angiografi gibi tetkiler de yapılabilir.Atriyal fibrilasyonun tedavisi altta yatan hastalığa bağlı olarak farklılık göstermekle birlikte genel olarak inmenin önlenmesi tedavinin ana amacıdır. Bunun için doktor kontrolünde olmak kaydıyla kan sulandırıcı ilaçlar tedavide en önemli bölümü oluşturur. Kalp hızını düzenleyici ilaçlar da rutin tedavide kullanılan ilaç grubudur. 
MİTRAL KALP KAPAĞINDA ÇÖKME 
Kalpte 4 tane kapakçık vardır. Bunlardan sol kulakçık ile sol karıncık arasındaki kapak mitral kapaktır. Mitral kapağın iki kapakçığı vardır. Kalp kasıldığında kanın sol kulakçığa geri dönmesini engellemek için mitral kapak kapanır. Kalp gevşediğinde ise temiz kanın sol kulakçıktan sol karıncığa geçmesi için kapak açılır. 
Mitral kapağın bir ya da iki kapakçığının da kalbin kasılması sırasında sol kulakçığa doğru bombeleşmesi, kubbeleşmesi ya da çökmesine mitral kapak prolapsusu denir. Hekimler tarafından hastaya kalp kapağında çökme ya da sarkma diye tarif edildiği için hastalık halk arasında kalp kapağının sarkması ya da çökmesi olarak bilinmektedir. 
Mitral kapak prolapsusunun nedeni kapakçıkların düz durmasını ya da düz olarak kapanmasını sağlayan bağlantı yapılarının genellikle doğuştan bazen de sonradan oluşan doku hastalıkları nedeniyle zayıflamış olmasıdır. Mitral kapak prolapsusu belirtileri nelerdir? Mitral kapak prolapsusu olan hastaların doktora başvurma nedenleri genellikle çarpıntı ya da göğüste batıcı tarzda olan ağrılardır. 
Ancak bu hastalığın tanısı büyük sıklıkla normal muayenede konur. Mitral kapak prolapsusuna bağlı aşırı çarpıntısı olan hastalarda aşırı çay kahve sigara içilmesine engel olmanın yanında beta bloker dediğimiz ilaçların verilmesi hastayı rahatlatır. 
Göğüs ağrısı nedeniyle doktora müracaat eden hastalarda ise sorun bunun koroner arter hastalığından ayrılmasıdır ki bunun içinde efor testi, miyokard perfüzyon sintigrafisi gibi ileri tetkikler gerekebilir. Mitral kapak prolapsusu tanısı nasıl Konur? Mitral kapak prolapsusunun tanısı ekokardiyografi ile konur. 
Ekokardiyografide kapakçıklardaki çökme, mitral kapaklardaki kalınlaşma ya da mitral kapak yetersizliği net olarak görülebilir. Mitral kalp prolapsusu tedavisi nasıl yapılır? Mitral kapak prolapsusunda bazen kalp kapağının yapısı da bozulmuştur. 
Bozulan kapak yapısı nedeniyle kapak tam kapanamamakta ve bir miktar kan sol kulakçığa geri dönmektedir( mitral kapak yetersizliği denen durum ). Bu mitral yetersizliği bazen çok hafif derecede olabileceği gibi nadiren de ileri derecede olabilmektedir. 
Mitral kapak prolapsusuna bağlı ileri derecede mitral kapak yetersizliği olan hastalarda bazen mitral kapağın ameliyatla değiştirilmesi gerekmekte ise de bu çok, çok nadir görülen bir durumdur. 
Mitral kapakçıklarında yapı bozukluğu olmayıp sadece çökme olan durumlarda hiçbir zaman kalp kapağını değiştirmek gerekmemektedir. 
Mitral kapak prolapsusu olan hastaların (ileri derecede mitral yetersizliği olanlar dışında) yaşamlarında herhangi bir kısıtlama yapmaları gerekmez. Yani bu hastalar spor yapabilir, hamile kalabilir gerektiğinde ameliyat olabilir. 
Önceleri bu hastalara diş çekimi veya herhangi bir operasyon öncesi koruyucu antibiotik tedavisi önerilmekte iken bu gün buna da gerek görülmemektedir. Bu hastaların sadece doktorun uygun gördüğü belirli aralıklarla kontrolü gerekmektedir.
Dr Ö.Aygül Çevik Acar iletişim : 24 Ekim 2013

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...