RABİA EL İŞARETİNİN ANLAMI
Yoksul Bir Ailenin Dördüncü Kızı İdi, Adını “Dördüncü”Anlamına Gelen “Rabia” Koydular. Adı Bile Yoktu Yani. O, Ailenin Dördüncü Kızı İdi Sadece.
Bir elinde ateş diğerinde su: Rabia el-Adeviye
Bir elinde meşale diğer elinde bir kova su ile Basra sokaklarında gezinmekteydi.
“Biz zaten seni deli biliriz de, bu yeni deliliğin sebebi nedir.?” diye sordular. İşte onun günümüze kadar ulaşan feryadı:
“Bize söylendi ki, eğer dinimizin kurallarını takip edersek, cennete gidip sonsuza kadar keyif içinde yaşayacağız. Eğer kurallara karşı çıkarsak, cehennemin kızgın ateşleri içinde yanacağız. O nedenle, herkes sadece kurallara uyup yeryüzündeki zamanını doldurmak peşinde.
İyi insan olmanın sebebi cennet için verilen söz oldu.
Kötülükten korunmanın sebebi de cehennemden korku.
İşte onun için cenneti ve cehennemi arıyorum. Bir bulursam, elimdeki bu meşalenin ateşiyle cenneti yakıp yok edeceğim. Bu su ile de cehennemin ateşini söndüreceğim.
Böylece, hepimiz, cennet rüşvetinden veya cehennem korkusundan değil, iyiliğin güzelliğinden dolayı iyi insan olacağız.”
RABİA SEMBOLÜNÜN ANLAMI
700’lü yılların ortalarıydı. Yani İslam’ın ilk yüz yılı. Rabia,erkek egemen Arap toplumu içinde korkmadan konuşan bir kadın yıldız oldu.
Yoksul bir ailenin dördüncü kızı idi. Adını “Dördüncü” anlamına gelen “Rabia” koydular. Adı bile yoktu yani. O, ailenin dördüncü kızı idi sadece.
Anne baba öldükten sonra kızlar köle pazarında cariye olarak satıldılar.
Sahipleri onu haremlerine kapattılar. Çektiği acılar, ona toplumu, köleci dinci sistemi sorgulama yolunu açmış olmalı.
Bu görüş doğruysa Rabia, vaktiyle isyan ettiği bir sistemin temsilcileri tarafından simge olarak kullanılmak isteniyor.Aslında Rabia, geçmişten şöyle sesleniyor olabilir mi.?
“Ey kara yobazlar, defolun benim meydanımdan.!.!.! “
Rabia -Dört Parmak- İşaretini İlk Kullanan Sünni Muaviye.!
DÖRT PARMAK YANİ "RABİA" İŞARETİNİN ANLAMI BU GÜN SÖYLENDİĞİ GİBİ DEĞİL..
Bizim İleri Demokratlar, Mursi yandaşlarının Dört Parmak yani “Rabia” işaretini simge yapmaya çalışıyorlar...
Bırakın bizim siyasileri, sanatçı olarak tanıtılan şarkıcılar ve “bazı” futbolcular bile bu işareti yapıp secdeye varmaya başladı.
Zaten “bazı” futbolcular bile yapıyorsa, anlayın ki bu, anlamı bilinmeyen bir iştir.
Diyorlar ki, gerek Kahire’de gerek dünyanın dört bir yanında darbe karşıtlarının simgesi haline gelen işaretmiş 4 parmak.
"Rabia" işareti, Mursi yandaşlarının toplandığı Rabiatul Adeviye Meydanı’ndan geliyormuş. Rabia, Arapça'da 4'üncü anlamını taşıyormuş.
Peki, bu işareti İslam tarihinde ilk kim ve neden yapmış bilen var mı.?
Açın bütün gazeteleri, yukarıdaki cümleyi bulursunuz. Gerisi yok.
Muaviye bin Ebu Süfyan kimdir bilir misiniz?
Emevi hanedanının kurcusu Muaviye, 657’deki Sıffın Savaşı’nda, Hazreti Ali’yi yenememiş, ancak hakemleri ikna ederek, alavere dalavere ile kendini Halife ilan etmişti.
Bu dönemde Müslümanlar;
Muaviye taraftarları (Sünniler),
Ali taraftarları (Şiiler),
Tarafsızlar (Hariciler) olarak bölünmüştü.
Muaviye’den yana tavır alan Hariciler ise Hazreti Ali’yi öldürmüştü.
Muaviye, bir süre sonra da, Hazreti Ali’nin çocukları, Peygamberin de torunları Hazreti Hasan ile Hüseyin’i öldürmüştü.
Özellikle Hazreti Ali’nin Öldürülmesinden Sonra Halifeliğini Sağlama Alan Muaviye, Her Fırsatta Ali’yi Ve Şiileri Yok Saymak, Dışlamak İçin, Taraftarlarına, Dördüncü Halife’nin Kendisini Olduğunu DÖRT PARMAK İşaretini Yaparak İlan Etmiş, Taraftarları Da, Aynı İşareti Kullanmıştır.
Bundan sonra gidilen savaşlarda da Muaviye’nin ordusundaki askerler bu işareti yapar olmuştur.
Zaten “Rabia” Muaviye ailesinde takıntıdır.
Muaviye bin Ebu Süfyan’ın dedesinin adı da Rabia’dır.
Kureyş aşiretinin liderlerinden olan dede Rabia, torununa, “adıma uygun davran, önemini unutma” tavsiyesinde bulunmuştur.
Sünni kesimin temsilcisi olduğu iddia edilen, ama ilgisi olmayan Muaviye’nin DÖRT PARMAK işareti, bugün Mısır’da, Sünni İslam’ın yılmaz savunucuları olarak gösterilen, ama ilgisi olmayan Mursi yandaşlarının, Müslüman Kardeşler örgütünün işaretine dönüştü. .
Dedim ya, dünyadan bi haber bazı futbolcular ve sanatçı denilen şarkıcı takımı da bunu yapıyorsa, benim gibilerine de, onların derin bilgisine inanmak düşer…
Gürbüz Evren - Siyaset Bilimci, 21 Ağustos 2013 - 11.14
|