İSLAMDA KISAS
YAKILARAK ÖLDÜRÜLENİN VELİSİ KISAS İSTERSE,
ÖLDÜREN CANİ YAKILMAK SURETİYLE KISAS UYGULANIR
Kıymetli okurlarım malum vahşetten sonra birçok kardeşim bu caninin şeran dünyevi cezası nedir? Diye merak etmeleri ve bize yoğun soru sormaları üzerine bu makale hazırlanmıştır. Şunu lütfen aklınızdan çıkarmayınız, biz asla alim ve fetva veren değiliz, sadece araştırmacıyız. Ayeti kerimeleri,hadis-i şerifleri,alimlerin görüşlerini bir araya toplar makale haline getiririz. Kul olmamız hasebiyle her an yanlış ve hata yapmamız mümkündür. Değil benim gibi cahil Kur’anın ve onun yorumu,açıklaması olan Peygamberimize ait olan hadis-i şerifler hariç hiç kimsenin söylediği % 100 doğru olamaz. Her zaman hata ihtimali vardır. En doğrusunu daima Allah(cc) bilir.
ÖLDÜRÜLENİN VELİSİ İSTERSE KIYAS İSTER, İSTERSE DİYET İSTER,İSTERSE DE AFFEDER KARAR VE UYGULAMA İSE ADALETE AİTTİR
Sayın okurlarım aşağıdaki ayetlerden açıkca anlaşılacağı gibi haksız yere öldürülen kişinin velisine yetki verilmiştir. Ancak velinin adaleti gözetmesi de istenmiştir.
AYET:(İsra-33 )’’Allah'ın haram kıldığı cana haksız yere kıymayın. Haksız yere öldürülenin velisine bir yetki tanımışızdır. Artık o da öldürmekte aşırı gitmesin. Zira kendisi ne de olsa yardım görmüştür.’’
KARAR VERİLDİKTEN SONRA ÖLDÜRÜLENİN YAKINI KARARA RAZI OLMALIDIR
Sayın okurlarım aşağıdaki ayette(Bakara-178) karar alındıktan ve uygulandıktan sonra ölenin velisi kararla yetinmeyip mesela kısas kararı verilmesine rağmen hayır bir değil iki veya daha fazla kişiyi öldürmeye kalkarsa, veya diyet kararına razı olup diyeti aldıktan sonra kan davası güdüp öldürenin yakınlarından birini öldürürse cok büyük azaba uğratılacağı yani cehenneme sokulacağı açıkca belirtilmiştir. Haklı iken haksız duruma düşülmemeli.
AYET:(Bakara-178 )’’Ey iman edenler! Öldürmede kısas size farz kılındı. Hüre hür, köleye köle, kadına kadın. Ama her kim, ölenin kardeşi tarafından bir şey karşılığı bağışlanırsa, o zaman örfe uyması, ona diyeti güzellikle ödemesi gerekir. Bu, Rabbiniz tarafından bir hafifletme ve bir rahmettir. Her kim bunun arkasından yine saldırırsa, artık ona acı veren bir azab vardır.’’
AYET: (Bakara-179 )’’ Ey temiz akıl sahipleri! Kısasta sizin için bir hayat vardır. Ümit edilir ki, korunursunuz.
AYET: (Maide- 45)’’ Ve onlar için Tevrat'ta şöyle hüküm koyduk. Cana can, göze göz, buruna burun, kulağa kulak, dişe diş ve yaralamalarda o yaranın benzeri bir karşılık vardır. Ama kim bu kısas hakkından vazgeçerse, bu geçmiş günahlarının ve kusurlarının yaradan tarafından bağışlanmasına neden olacaktır. Allah'ın vahyettiğine göre hüküm vermeyenler, yaratılış gaye ve maksadına aykırı davranan zalimlerdir.’’
AYET: (Bakara- 194)’’ Haram ay haram aya karşılıktır. Hürmetler (dokunulmazlıklar) karşılıklıdır. Kim size saldırırsa siz de ona misilleme olacak kadar saldırın. Allah'tan korkun ve bilin ki Allah müttakilerle beraberdir.’’
AYET: (Nahl- 126)’’ Eğer ceza vermek isterseniz size yapılanın aynıyla mukabele edin. Sabrederseniz and olsun ki bu, sabredenler için daha iyidir.’’
AYET: (Şura-40)’’ Bir kötülüğün karşılığı, aynı şekilde bir kötülüktür. Ama kim affeder ve barışırsa, onun ecri Allah'a aittir. Doğrusu O, zulmedenleri sevmez.’’
Sayın okurlarım yukarıdaki ayetlerde (Bakara- 194), (Nahl- 126) (Şura-40) Allah(cc) suçun cezasının aynı olması gerektiği, aşırıya gitmemek gerektiği,sabredilirse,affedilirse,barışılırsa bunu karşılığının Allah(cc) tarafından bizzat verileceği müjdeleniyor.
Sayın okurlarım (Nisa-92) ayet yanlışlıkla mümini öldürmenin dünyevi cezasını bildirmektedir. Merak eden kardeşlerim bakabilir.
KISAS KONUSUNDAKİ HADİS-İ ŞERİFLER
HADİS: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Kim haksız yere, âmden (bile bile) öldürülürse velisi şu üç şeyden birini tercihte muhayyerdir:
- Ya kısas ister.
- Ya affeder.
- Yahut diyet alır.
Eğer dördüncü bir şey istemeye kalkarsa alinden tutun (mâni olun)!"
Sonra Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm, şu âyeti tilavet buyurdu. (Meâlen): "Kim bundan sonra tecâvüz ederse ona elîm bir azab vardır" (Bakara 179)
Ebu Dâvud, Diyat 3, (4496), 4, (4504); Tirmizi, Diyât 13, (1406)
HADİS: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Kim mü'min bir kimseyi (âmden) öldürürse, katil bu sebeple kısas olunur. Kim bu kısasa mâni olursa Allah'ın lânet ve gadabı onun üzerine olsun. Allah onun ne farz ve ne nâfile hiçbir hayrını kabul etmez."
Rezin tahric etmiştir. Bu manada rivayet Sünenler'in bir kısmında gelmiştir: Ebu Dâvud, Diyât 17, (4539, 4540, 4541); Nesâi, Kasâme 29, (8, 40).
HADİS: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Kim kölesini öldürürse, biz de onu öldürürüz. Kim de kölesinin (burnunu, kulağını keserek) sakatlarsa, biz de onun (burnunu, kulağını keserek) sakatlarız."
Ebu Dâvud, Diyat 7, (4515, 4516, 4517, 4518); Tirmizi, Diyat 18, (1414); Nesai, Kasame 9, (8, 21).
Nesai'nin rivayetinde şu ziyade var: "Kim kölesini iğdiş ederse, biz de onu iğdiş ederiz."
4 MEZHEBE GÖRE KISASIN UYGULANMA DURUMU
Ebû hanîfe ve İmam Mâlik’e göre, öldürülenin velisi ya kısas ister, ya da affeder. Veli, suçlu ile diyet üzerine anlaşmazdan önce kısas hakkından vazgeçerse, diyet isteme hakkı da kendiliğinden düşmüş olur.
İmam Şâfiî ve Ahmed b. Hanbel’e göre ise; velî seçimlik hakka sahiptir. Ya kısas uygulanmasını ister, ya da kısası affeder ve diyet alır.
HADİS: Affetmenin anlamı kısasın diyete dönüşmesi demektir ve bu, suçu işleyenin rızâsına da bağlı değildir (el-kâsânî, bedâyiu’s sanâyi’, vii, 241; eş-şevkanî, neylü’l-evtâr, vii, 7 vd.; hayreddin karaman, mukayeseli islâm hukuku, istanbul 1986, i, 136, 137 ayrıca diyet için bakınız: ibn âbidîn, reddü’l-muhtâr, mısır 1307, v, 504; el-meydânî, el-lübâb, kahire 1374)
Değerli okurlarım görüldüğü gibi islamda bir yanağına vurulursa öbür yanağını çevir mantığı yoktur. Bugün İnsan hakları beyannamesinde olduğu gibi sadece öldürenin değil. Hem öldürenin hem de öldürülenin hakkı korunmaktadır. Karar sadece adalete veya sadece öldürülenin velisine değil. Her ikisine birden bırakılmıştır. Çünkü öldürülenin velisinin acısı, adaletin ise kamu sorumluluğu vardır. Her ikisi de gözetilmezse anarşi olur. Ölenin velisi kararı kendisi uygulayamaz, mutlaka hakime başvurmak zorundadır. Hakim karar verdikten sonra herkes uymak zorundadır.
Değerli okurlarım Yukarıdaki kısasla ilgili ayet ve hadis-i şeriflerden şunu anlamak mümkün değil midir.?
YAKILARAK ÖLDÜRÜLENİN VELİSİ KISAS İSTERSE,
ÖLDÜREN CANİ YAKILMAK SURETİYLE KISAS UYGULANIR
EĞER VELİ DİYET İSTERSE DİYET UYGULANIR
EĞER VELİ AFFEDERSE ADALET GEREKLİ CEZAYI VERİR
ADALET KARARINI VERDİKTEN SONRA HERKES UYMAK ZORUNDADIR