LAL

 LAL 
Kalbim lal Gözüm lal Sol yanım lal
Elimle koymuş gibi bulurum yüreğindeki hüznü Gözbebeklerinde titreyen yalın korkuyu..
En az benim kadar ürküyorsun sen de Mavi kubbeli limanlardan..
- Hükümsüz tanrıların son yaratılarıyız biz
Unutulmuş ve talan yazılmış ömürlerin hükümranlarıyızSebepsiz
yasak ve sudan sebeplerle sevip Yüzümüzün
mevsimlerinde saklarız ilk orga.mlarımızı Ve yüzümüzde hep bir hasat zamanı…
İki Düşmanın Savaş meydanı kadar işlek kalplerimiz
Masumiyet mabetleriniz halka açılmış dostlugun kalpten
geldiğini unutmuşsunuz
Lal… Kalbin lal..kalbim lal…
Sevdan yüreğimde bir kan gölü
Her şeyin her şeyden ayrıldığı yere gelip..
Gözüm kapalı girmişim ben bu aşka..
Yaşanmışlıkları korkuları korkulanları yok sayarak başlamışım seninle..
Yeniden..
Bu sefer öyle yürekten istemişim ki sevmeyi hatırlamayı;
Senin sevmeyi öğrenmemişliğini bile katmamışım hesaba..
Gülüşün yaşadığımın kanıtı ellerin vazgeçilmezim olmuş da
Bir tek sana anlatamamışım
Ben bunları tekrar yaşayamam derken seni bulmuşum
Hayatla eş tutmuşum
Bir seni inandıramamışım..
Beni de sen gibi sanmışsın...
Gitmişsin..Bitmişiz..Sonra..
Bir ben bakakalmışım ardından..
Gözyaşları eşliğinde;
Hevesim kursağımda kalsa da seninle heveslenmek bile güzeldi
İyi ki geçmişsin hayatımdan  

Vicdansız yüreklerde hissedilmeyen

Ve anlaşılmayan sevdanın öyküsü

Lal olmuş donmuş kalmış

Sakin ama bağrını y ı r t a r c a s ı n a

Hüzünlü türküsü

Ah olmuş ağıt olmuş