16 Mayıs 2014

19 MAYIS 1919 MUSTAFA KEMAL'İN SAMSUN'A ÇIKIŞI




KURTULUŞ SAVAŞIMIZIN HAZIRLIK DÖNEMİ
19 MAYIS 1919 
MUSTAFA KEMAL'İN SAMSUN'A ÇIKIŞI


  •  T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK KONU: 
  • 19. Mayıs 1919 TBMM’nin Açılışı’na kadar Hazırlayan: Hüsamettin KAYMAKÇI Sosyal Bilgiler Öğretmeni www.sosyalci.net [email_address]
  • 2. KURTULUŞ SAVAŞININ HAZIRLIK DÖNEMİ A-MUSTAFA KEMAL’İN SAMSUN’A ÇIKIŞI (19 MAYIS 1919) 
  • Orta ve Doğu Kara Deniz Bölgesinde Pontus Rum Cemiyetinin çalışmaları sonucunda bölgedeki Rum halkı karışıklıklar çıkarıyor ve olayın sorumlusu olarak da Türk halkı gösteriliyordu. Bu durum kar­şısında İngilizler, Osmanlı hükümetine bölgede gü-venliğin sağlanmasını; aksi takdirde, bölgeyi iş-gal edeceklerini bildirdiler. Rumların da zaten bek­lentisi, bölgenin İngilizler tarafından işgal edilerek Rumların işlerinin kolaylaştırılmasıydı. Bölgede güvenliğin sağlanması için İstanbul yöne­timi IX. Ordu Müfettişliğine getirerek Mustafa Kemal’i görevlendirdi. Mustafa Kemal bölgede hare­ket edebilmek için IX. Ordu Bölgesindeki sivil makamlara da emir verme yetkisini aldı.
  • 3. Mustafa Kemal’in Görevi: 1- Görev bölgesindeki orduları terhis etmek 2- Asayiş ve güvenliği sağlamak 3- Halkın elindeki silah ve cephaneyi toplamak 4- Halka silah ve cephane dağıtan kuruluşları orta­dan kaldırmak Samsun’a Çıkışın Önemi: 1- Mustafa Kemal milli mücadeleyi başlattı 2- Mustafa Kemal “Ya istiklal! Ya ölüm!” pa­rolasını benimsedi. 3- Kurtuluşun ulusal olacağı vurgulandı.
  • 4. B-HAVZA GENELGESİ (28 MAYIS 1919) Samsun bölgesini, İngiliz ve Rumların varlığından dolayı, milli mücadele çalışmalarının başlaması için uygun görmeyen Mustafa Kemal; Samsun’dan Havza’ya hareket etti. Anadolu’daki komutanlarla da irtibat kurarak orduların terhis edilmemesini sağlamaya çalışan Mustafa Kemal; Havza’da, milli bilincin uyanması ve İtilaf devletlerinin Türk halkının tepkisini gör­mesi için İzmir’in işgalini protesto eden bir miting düzenledi. Bu tür mitinglerin tüm yurtta da yapıl­masını istedi. Mustafa Kemal yurdun çeşitli yerlerinde başlayan halk heyecanını ortak bir çizgi üzerinde birleştir­mek istiyordu.Ferdi bilinçten ulusal bilince ulaşıl­masını istiyordu.
  • 5. Not: 1- Mustafa Kemal İzmir’in işgalini halkın uyarıl­ması ve birleşti­rilmesi için kullanmak istemiştir. 2- Mustafa Kemal’in isteği üzerine bundan sonra mitingler düzenlenmesi, Mustafa Kemal’in lider olarak benimseneceğini göstermektedir. 3- Mustafa Kemal’e Havza’daki faaliyetlerinin so­nucu olarak; İngilizlerin baskısıyla, 8 Haziran 1919’da İstanbul hükümetin­den, kendisini İstan­bul’a geri çağıran bir telgraf geldi.
  • 6. C-AMASYA GENELGESİ-TAMİMİ (22 HAZİRAN 1919) Sebep: Ülkenin içinde bulunduğu durumu millete duyura­rak milleti bağımsızlık ve egemenlik için mücade­leye çağırmak. Genelgenin Hazırlayıcıları: Mustafa Kemal, Refet Bele, Ali Fuat Cebesoy, Rauf Orbay, Kazım Karabekir(Erzurum’da) Genelgenin Maddeleri: 1- Yurdun bütünlüğü ve milletin istiklali tehlikede­dir. Açıklama: 1- Durum ve Kurtuluş Savaşının gereği ortaya kon­maktadır. 2- Kurtuluş Savaşının bölgesel değil; bütünsel ol­duğu vurgulan­mıştır. 3- Bölücülere ve bölgesel kurtuluşu amaçlayanlara bir tepkidir. 2- İstanbul’daki hükümet baskı altında olduğundan dolayı, üzerine almış olduğu sorumluluğun gerekle­rini yerine getirememektedir. Bu durum milletimizi yok olmuş gibi gösteriyor. Açıklama: 1- İlk defa İstanbul hükümetine tepki gösterilmiştir. 2- İstanbul hükümetinin bu tutumu da, durumun bir parçası olarak, belirtilmiştir. Uyarı: Mustafa Kemal Milli Mücadele esnasında milli güçte bölünme yaşanmaması için padişaha karşı doğrudan tepki gös­termeyip; tepkilerinde İs-tanbul hükümetini hedef almıştır. 3- Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır. Açıklama: 1- Milli egemenlik fikri ilk defa üstü kapalı bir şe­kilde vurgu­landı. 2- Kurtarıcı olarak, padişah, mandacı ve himayeci devletlerin yerini milletin kendisi aldı. 3- Kaderine razı olmaya bir karşı çıkış vardır. 4- İleride milli egemenliğe dayalı devletin kurulaca­ğına dair ilk işaretler verilmiştir. 5- Mustafa Kemal’in Türk milletine güvendiği ve mücadeleyi millete mal etmek istediği anlaşılmak­tadır.
  • 7. 4- Milletin durum ve davranışını göz önünde tutmak ve haklarını dile getirip bütün dünyaya duyurmak için her türlü etki ve denetimden kurtulmuş milli bir kurulun varlığı gereklidir. Açıklama: 1- İlk defa heyet-i temsiliyenin kurulması istenmek­tedir. 2- Kurtuluş savaşına, kişisellikten çıkarılarak, ulusal karakter kazandırılmaya çalışılmaktadır. 3- Genelgenin ihtilalci yönü görülmektedir. 5- Anadolu’nun her yönden güvenli yeri olan Si­vas’ta milli bir kongre toplanmalıdır. Açıklama: 1- Ulusal bir kongrenin toplanması istenmiştir. 2- Milli birlik ve beraberliğin sağlanması amaçlan­mıştır. 6- Kongreye her sancaktan milletin güvenini ka­zanmış üç delege katılmalıdır. Delegeleri müdafa-i hukuk cemiyetleri ve belediyeler seçmelidir. Dele­gelerin kongreye geliş güzergahları ve zamanları milli bir sır olarak saklanmalıdır. Açıklama: 1- Kararların ulusal olması amaçlanmıştır. 2- Delegelerin milletin güvenini kazanmış kişilerden olmasının istenmesi kongrede alınacak kararların bütün millet tarafından kabul edilebilmesi içindir. 3- Delegelerin milli mücadele taraftarı olması için delegelerin müdafa-i hukuk cemiyetleri tarafından belirlenmesi istenmiştir. 4- Delegelerin seçimle belirlenmek istenmesi ileride seçime dayalı bir sistemin olabileceğini de göster­mektedir. 7- Doğu ileri adına 10 Temmuz 1919’da Erzu­rum’da bir kongre toplanacaktır. Bu tarihe kadar diğer illerin temsilcileri de Sivas’a gelebilirlerse; Erzurum kongresine katılmış olan delegeler Sivas’a hareket edecektir.
  • 8. Amasya Genelgesinin Önemi: 1- Kurtuluş Savaşının gereği( Ülkenin bütünlüğü ve milletin bağımsızlığı tehlikededir. ) ; amacı ( Vata­nın bütünlüğünün ve milletin bağımsızlık ve ege­menli­ğinin sağlanması ) ve yöntemi ( Mücadeleyi halk yapa­caktır .) 2- İşgalciler ve İstanbul hükümetine bir tepkidir. 3- Milli mücadelenin programıdır. 4- Mustafa Kemal’in millete ilk çağrısıdır. 5- Türk inkılabının ihtilal safhası başlamıştır. 6- Kurtuluşun tek elden yürütülmesi için ortam ha­zırlanmaya çalışılmıştır. 7- Milli bağımsızlık hukuki yönden belgelere bağ­lanmıştır. 8- Evrensel haklar dile getirilmiştir. 9- Mustafa Kemal bu genelgeyi yayınlayarak ilk defa İstanbul’un verdiği yetkileri aşmıştır.
  • 9. D-ERZURUM KONGRESİ (23 TEMMUZ-7 AĞUSTOS 1919) Erzurum Kongresi Doğu Anadolu Müdafa-i Hu­kuk Cemiyeti ile Trabzon Muhafaza-i Hukuk-ı Mil-liye Cemiyeti tarafından Rum ve Ermenilere karşı Doğu Anadolu ve Karadeniz Bölgesinin bütünlüğü­nün korunması için toplanmıştır. Kongrede Alınan Kararlar: 1- Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür bölünemez Açıklama: 1- Bu madde Sivas Kongresi ve Misak-ı Milli karar­larının da ilk maddesidir. 2- Bölgesel amaçlı olarak toplanan kongre bütünü ilgilendiren karar almıştır. 3-Bütün bölücülere tepki gösterilmiştir. 2- Her türlü yabancı müdahalesine karşı millet, bir-lik olarak kendisini müdafa edecektir. 3- Vatanın ve istiklalin muhafaza ve teminine İstan­bul Hükümeti muk­tedir olamadığı takdirde; gayeyi temin için Ana­dolu’da geçici bir hükümet kurula­caktır. Hükümeti milli kongre seçecektir. Kongre toplantı halinde değilse; bu işi temsil heyeti yapa-caktır. Açıklama: 1- İlk defa geçici hükümetten bahsedildi 2- İlk defa açıkça yeni bir devletten bahsedildi. 4- Kuva-yı Milliyeyi âmil, irade-i milliyeyi hakim kılmak esastır. Açıklama: 1- İlk defa millet iradesinden açıkça bahsedildi.
  • 10. 5- Hıristiyan azınlığa siyasi hakimiyetimizi zedele­yici ve sosyal dengemizi bozucu ayrıcalıklar veri­lemez. 6- Manda ve himaye kabul edilemez Açıklamalar: 1- Bağımsızlığın koşulsuz olarak sağlanacağı vur­gulanmıştır. 2- Mandacılığa ilk defa tepki gösterilmiştir. 7- Milli meclisin derhal toplanmasına ve hükümet işlerinin meclisin denetimi altında yürütülmesine çalışılacaktır. Açıklamalar: 1- İlk defa meclis-i mebusanın toplanması istenmiş­tir. 2- Tutarsız davranışlar içinde olan Damat Ferit Paşa hükümeti kontrol altına alınmaya çalışılmıştır. 8- Ulusal irade padişah ve halifeyi de kurtaracaktır. Açıklama: 1- Mustafa Kemal birlik ve beraberliğin devamı için böyle bir kararı da kongrede almıştır. 9- Milletimiz insani ve asri gayeleri tebcil; sınai ve iktisadi hal ve ihtiyacımızı takdir eder. Açıklama: 1- Dışarıdan gelebilecek yardımların insani amaç­larla olması durumunda kabul edilebileceği vurgu­lanmıştır.
  • 11. Kongrenin Önemi: 1- Erzurum Kongresi toplanış amacı ve katılımı yönüyle bölgeseldir. Fakat Mustafa Kemal kong­reye katıldığı için kongrede ulusal kararlar da alın­mıştır. 2- İstanbul’un muhalefetine karşı toplandığından ve aldığı karalardan dolayı ihtilalci bir kongredir. 3- Tam bağımsızlık ve milli egemenlik fikirleri a-çıkça vurgulandı. 4- Mustafa Kemal başkanlığında, dokuz kişiden olu-şan ve Doğu illerini temsil eden temsil heyeti ku­ruldu. 5- İlk defa ulusal sınırlardan bahsedildi 6- Doğu Anadolu’daki cemiyetler ve Trabzon Muha­faza-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti, Doğu Ana­dolu Müdafa-i Hukuk-ı Milliye Cemiyetinin çatısı al­tında birleştirildi. 7- Azınlık haklarına ilk defa tepki gösterildi 8- Sivil bir vatandaş olan Mustafa Kemal’in, kong­reye ve temsil heyetine başkan seçilmesi, Mustafa Kemal’in yetki problemini ortadan kaldırdı. 9- İstanbul hükümeti Mustafa Kemal, Rauf Orbay ve Refet Bele için tutuklama kararı çıkardı ( 30 Temmuz 1919 ) . 9 Ağustos 1919’da ise Mustafa Kemal askerlikten ihraç edildi. 10- Ulusal güçlerin birleştirilmesi için ilk adım atıldı 11- Ermenilere karşı takip edilecek yol belirlendi 12- Bağımsızlık, dış politika ilkesi olarak benim­sendi. 13- Sivas Kongresi ve Misak-ı Milli Kararlarına ze-min hazırlandı.
  • 12. E-BALIKESİR KONGRESİ (26-31 TEMMUZ 1919) Balıkesir Kongresi Yunanlılara karşı Batı Ana­dolu’nun bütünlüğü için; Redd-i İlhak Cemiyetinin çalışmaları sonucunda Hacim Muhittin başkanlı­ğında toplanmıştır. Alınan Kararlar: 1- Yunanlılara karşı kuva-yı milliyenin güçlendirile­ceği kararlaştırıldı. 2- Batı Anadolu’daki güçlerin birleştirileceği karar-laştırıldı. 3- Seferberlik ilan edildi. 4- Padişaha bağlılık bildirildi. Balıkesir Kongresi Amasya Genelgesinin bağım­sızlık yönünü kabul etmiştir. Batı Anadolu örgüt­lenmeye çalışılmıştır.
  • 13. F-ALAŞEHİR KONGRESİ (16-25 AĞUSTOS 1919) Batı Anadolu’nun Yunanlılara karşı bütünlüğünün korunması için Redd-i İlhak Cemiyetinin çalışma­ları sonucunda Hacim Muhittin başkanlığında top­lanmıştır. Alınan Kararlar: 1- Erzurum ve Balıkesir Kongresinin kararları görü­şüldü 2- Milli mücadeleyi destekleme kararı alındı 3- Yunanlılarla savaşma kararı alındı 4- Gerektiğinde büyük devletlerin yardımının alına­bileceği vurgulandı
  • 14. G-SİVAS KONGRESİ (4-11 EYLÜL 1919) Bütünlük ve bağımsızlığı korumak için nasıl bir politika izleneceğinin saptanması; saptanan politi­kanın bütünü kapsayacak şekilde tüm milletçe uy­gulanması amaçlanmıştır. Kongrenin Karşılaştığı Sorunlar: 1- İstanbul hükümeti ve işgal güçlerinin engellemesi sonucunda kongreye beklenildiği kadar üye katıla­madı ( 38 kişi katıldı. ) 2- Elazığ valisi Ali Galip’in kongreyi basacağı şayi­ası yayıldı ( Ali Galip Sivas’taki askeri birlikten çekindiği için kongreyi basamadı ) 3- Fransızların Sivas’ı işgal edeceği haberleri ya­yıldı. ( Mustafa Kemal böyle bir şeyin mümkün olmayacağını belirtti. ) 4- İlk anda Mustafa Kemal kongreye başkan seçil­mek istenmediyse de; uzun tartışmalar sonucunda Mustafa Kemal kongreye başkan seçildi. 5- Delegelerin büyük bir çoğunluğu ABD manda­sını savundu. Fakat Mustafa Kemal, ABD mandası­nın Türk milleti için uygun olmadığını delegelere anlatıp kabul ettirince; ABD mandası da kesin ola­rak reddedildi. ( ABD Doğu Anadolu’da bir Ermeni devletinin kurulmasını istiyor; Osmanlı ülkesinin parçalanmasını öngörüyor; Türkiye’nin mandaterli­ğini ise istemiyordu .) 6- İstanbul Hükümeti Mustafa Kemal ve kongreye katılanlar için tutuklama kararı çıkardı.
  • 15. Alınan Kararlar: 1- Osmanlı hükümeti bir dış baskı karşısında vatanın her hangi parçasını terk ve ihmal etmek zorunda kalırsa; halife ve saltanatın, vatan ve milletin ko­runmasını sağlayacak her türlü tedbir alınmıştır. 2- İtilaf devletlerinden haklarımıza saygı gösteren haklı ve adaletli bir karara varmalarını bekleriz 3- Milli cemiyetler Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyeti altında toplanmıştır. Açıklama: 1- Birlik sağlanmıştır. 2- Cemiyetler bölgesel olmaktan çıkarak ulusallaş­mıştır. 3- Kuva-yı milliye için komuta birliği sağlanmıştır. 4- Kurtuluş Savaşının tek elden yönetilmesi ko-laylaşmıştır. 4- Mustafa Kemal başkanlığında tüm yurdu temsil edecek şekilde 15 kişiden oluşan temsil heyeti ku­ruldu. 5- Ali Fuat Cebesoy batı cephesi kuva-yı milliye komutanlığına tayin edildi. Açıklama: 1- Heyet-i Temsiliye ilk defa hükümet gibi yürütme yetkisi kullandı. 2- Batı cephesinin oluşturulması için ilk adım atıldı 6- İrade-i Milliye Gazetesinin çıkarılmasına karar verildi. 7- Damat Ferit Paşa hükümetinin iş başından uzak­laştırılmasına kadar İstanbul ile ilişkilerin kesildiği bildirildi. Açıklama: 1- Bu karardan yaklaşık yirmi gün sonra Damat Ferit Paşa hükü­meti istifa ederek yerine Ali Rıza Paşa hükümeti geldi. Bu durum Sivas Kongresinin olumlu bir sonucudur ve Milli Müca­delecilerin İs-tanbul karşısında güçlendiğini gösterir.
  • 16. Kongrenin Önemi: 1- Kongreler dönemi kapandı 2- Misak-ı Milli esasları belirlendi 3 -Heyet-i Temsiliye bütün vatanı temsil eder hale geldi 4- Milli birlik ve beraberlik büyük oranda sağlandı 5- Ulusal örgütlenme tüm vatanı kapsadı 6- Gücünü halktan alan yeni bir otorite ortaya çıktı 7- Mustafa Kemal lider olarak benimsendi 8- Erzurum Kongresi kararları ulusallaştı 9- Mondros Mütarekesi reddedildi 10- Sivas Kongresi milleti temsil eden tek kurul ol-du 11- Tam bağımsızlık ve milli egemenlik ilkeleri temel prensip olarak kabul edildi 12- Mandacılık kesin olarak reddedildi 13- Kuva-yı Milliye cepheleri arasında kumanda bir­liği sağlandı
  • 17. H-AMASYA GÖRÜŞMELERİ (20-22 EKİM 1919) Damat Ferit Paşa 2 Ekim 1919’da istifa edince, hükümeti Ali Rıza Paşa kurumuştur. Ali Rıza Paşa Anadolu hareketini milli mücadelecilerle iyi ge-çinerek kontrol altına almaya çalışan bir kişiydi. Bundan dolayı da Mustafa Kemal ile iyi geçinmeyi ilke edindi. Mustafa Kemal, Ali Rıza Paşa hükü­metini Damat Ferit Paşa hükümetine nazaran daha ılıman olduğundan dolayı desteklediği gibi; birliğin sağla­nıp korunması için İstanbul hükümeti ile iyi geçinmeye de çalışmıştır. Mustafa Kemal ile Ali Rıza Paşanın karşılıklı görüşmeleri sonucunda Amasya’da, her iki tarafın uzlaşması amacıyla bir mülakat yapılmasına karar verildi. Amasya Görüş­melerine İstanbul hükümeti adına bahriye nazırı Salih Paşa katıldı. Milli mücadele adına Mustafa Kemal ve arkadaşları katıldı. Alınan Kararlar: 1- Hiçbir vilayet terk edilmeyecek, himaye kabul edilmeyecektir.Bütünlük ve istiklal korunacaktır. 2- Azınlıklara siyasi hakimiyetimizi zedeleyici ve sosyal dengemizi bozucu ayrıcalıklar verilmeye­cektir. 3- Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyeti İstanbul hükümeti tarafından tanınacaktır. 4- Meclis-i Mebusan toplanmalıdır. 5- Meclis-i Mebusan İstanbul dışında toplanmalıdır. ( Meclisin, İstanbul’da toplanması halinde, mili mü­cadele ruhunu yansıtamayacağı ve rahat çalışama­yacağı düşünülmüştür. ) 6- Sivas Kongresi kararları meclis tarafından onay­lanmalıdır. 7- Yapılacak antlaşmalar için heyet-i temsiliyenin onayı alınmalıdır. 8- Seçimlerin serbest yapılmalıdır. Önemi: 1- Milli mücadele, Heyet-i Temsiliye ve Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyeti İstanbul hükü­meti tarafından hukuken tanındı 2- Temsil Heyeti ile İstanbul arasındaki ilişkiler yu-muşadı 3- İstanbul Anadolu’ya bağlı olmaya başladı. 4- İtilaf devletleri Anadolu hareketini İstanbul vası­tasıyla kontrol altına alamayacaklarını anlamıştır. 5- Meclis-i Mebusanın toplanması kararlaştırılmış­tır.
  • 18. I-HEYET-İ TEMSİLİYENİN ANKARA’YA GELMESİ (27 ARALIK 1919) Sebepleri: 1- Ankara’nın güvenli olması 2- Meclis-i Mebusan çalışmalarının yakından izlen­mek istenmesi 3- Ankara’nın batı cephesine yakın olması 4- Ankara’nın iletişim ve ulaşım yönünden uygun olması. İ - Meclis-i Mebusan İçin Seçimlerin Yapılması İşgal güçleri seçimlerden saltanat yanlılarının ço­ğunluk olarak çıkacağını zannettiğinden dolayı se-çimlere pek müdahale etmediler. Fakat Kasım 1919’da yapılan seçimlerden milli mücadele taraf­tarlarının çoğunluk olarak çıkması işgalcilerin Ana­dolu hareketini hâlâ anlayamadığını gösterdi. İşgal­ciler padişahın kontrolünde toplanacak olan bir meclisten kendi aleyhlerine bir kararın çıkma-yacağını zannettiklerinden dolayı meclisin açılma­sın da karışmadılar. Meclisin Misak-ı Milli kararla­rını alması ise işgalcilerin Anadolu hareketini anla­yamadığını bir defa daha gösterdi. K-MECLİS-İ MEBUSANIN AÇILMASI (12 OCAK 1920) Padişah meclisin İstanbul dışında toplanmasını, meclisin kendi kontrolünden çıkmasından dolayı, uygun görmüyordu. Meclisin İstanbul dışında top­lanmasını anayasaya uygun olmayışı ise padişaha bu konuda dayanak oluyordu. Mustafa Kemal ise işgal altındaki İstanbul’da, padişah başkanlığında toplanacak olan bir mecliste milli mücadele adına sağlıklı kararların çıkmayaca­ğını tahmin ediyor ve meclisin Anadolu’da toplan­masını istiyordu. Mustafa Kemal meclisten sağlıklı kararlar çıktığı takdirde milli mücadelenin yasallaşacağına inanı­yordu. Fakat her şeye rağmen Mustafa Kemal bu meclisin kurtuluşu gerçekleştiremeyeceğini biliyor ve bu durumu milletin de görmesini istiyordu. Bu açıdan meclisin İstanbul’da toplanması ve Misak-ı Milli kararlarından dolayı İstanbul’un işgal edilerek meclisin dağıtılması olumlu oldu. Erzurum mebusu seçilen Mustafa Kemal güvenlik meselesinden dolayı İstanbul’da toplanan meclise katılmadı. Meclis Anadolu’da toplanacak olsaydı; Mustafa Kemal meclise katılabilirdi.
  • 19. L-MİSAK-I MİLLİ--PEYMAN-I MİLLİ [ MİLLİ ANT] (28 OCAK 1920) 1- Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür bölüne­mez. Açıklama: 1- Bu madde Erzurum ve Sivas Kongresinin de ilk maddesidir. 2- Ülkeyi bölmek isteyenlere karşı bir tepkidir. 3- Kurtarılacak vatanın sınırları belli olmuştur. 2- İşgal altındaki Arap topraklarının geleceği bölge halkının vereceği oylara göre belirlenecektir. 3- Kars, Ardahan ve Batum’un geleceğinin belir­lenmesi için halk oylaması yapılacaktır. 4- Batı Trakya’nın geleceğinin belirlenmesi için halk oylaması yapılacaktır. 5- İstanbul ve Marmara Denizi her türlü tehlikeden uzak tutulursa; Boğazların dünya ticaret ve ulaşı­mına açılması mümkündür. 6- Azınlık hakları komşu ülkelerde Müslüman azın­lığa verilen haklar kadar olacaktır. 7- Siyasi, iktisadi ve hukuki gelişmemizi engelleyen sınırlamalar ( kapitülasyonlar ) kabul edilemez. Misak-ı Millinin Önemi: 1- Milli mücadelenin hedefi kesin olarak belli oldu 2- Milli sınırlar meclis onayından geçti 3- Milliyetçilik anlayışının yerleştiği görüldü 4- Meclis kapitülasyonlara ilk ciddi tepkiyi gösterdi. 5- Milli mücadele için meclisin desteği alındı 6- Kurtarılacak vatan belli oldu 7- Türk halkının temel hakları dile getirildi. 8- Ulusal devlet anlayışı kabul edildi 9- Alınan kararlar Turancılığın benimsenmediğini gösterdi 10- Ümmetçiliğin yerini ulusçuluk aldı 11- Mustafa Kemal’in askerlik hakları iade edildi 12- Misak-ı Milliyi öfkeyle karşılayan İtilaf Dev­letleri İstanbul’u resmen işgal etti. 13- Tam bağımsızlık ilkesi benimsendi
  • 20. M-İSTANBUL’UN RESMEN İŞGALİ (16 MART 1920) Sebepleri: 1- Meclis-i Mebusanın Misak-ı Milliyi ilan etmesi 2- Mustafa Kemal’in otoritesini kırmak 3- Milli mücadeleyi Türk halkının gözünde kötü göstermek 4- Panislamist eğilimlerin ve giderek güçlenen Bol­şevik yayılmacılığın İngiltere’nin bölgesel çıkarla­rını tehdit edecek duruma gelmesi Sonuçları: 1- Osmanlı meclisi dağıtıldı 2- Damat Ferit Paşa tekrar hükümet başkanı oldu 3- İstanbul’daki Türkler de kurtuluş adına İstan­bul’da ümit kalmadığını görünce Anadolu’ya geçti 4- Damat Ferit Paşanın tekrar yönetime getirilmesi halkı İstanbul hükümetinden soğuttu 5- TBMM’nin açılışına zemin hazırlandı 6- Padişah tutuklu duruma düştüğünden dolayı; Mustafa Kemal’e padişah adına söz söyleme imkanı doğdu 7- Türk halkı, güvendikleri İngilizlerin, çirkin yüzü-nü gördü. 8- İngilizler Osmanlı meclisine saldırmakla milli iradeye ve demokrasiye karşı olan saygısızlıklarını gösterdiler 9- Bazı mebuslar sürgün edildi, bazı mebuslar tu­tuklandı; bazıları ise Anadolu’ya kaçtı. 10- İstanbul’dan Anadolu’ya göç başladı 11- Mustafa Kemal’in meclisin İstanbul’da toplan­mamasını isteme haklılığı ortaya çıktı. İşgalciler halkın kendilerine karşı tepkisini önle­mek ve işgalden Milli Mücadelecileri sorumlu tut­mak için şu genelgeyi yayınladılar: 1- İşgal geçicidir 2- Saltanatın devamını ve güçlenmesini istemekteyiz 3-Anadolu’da işgal devletlerinin isteklerine muhale­fet edildiği takdirde; İstanbul da Türklerin elinden alınacaktır. 4- İstanbul’dan verilecek emirlere uyulmalıdır.
  • 21. Mustafa Kemal’in İşgale Tepkisi: 1- İşgalciler kınandı 2- İstanbul ile ilişkiler kesildi 3- Anadolu’daki bazı işgalci subaylar, Malta’ya sürgün edilen Türk mebuslarına karşılık tutuklandı 4 -Osmanlı’nın Anadolu’daki gelir kaynaklarına el kondu 5- İşgalcilerin sevkıyat yaptıkları Ulukışla-Geyve Demiryolu işlemez hale getirildi. NOT: İstanbul’un işgal edildiğini Anadolu’ya Tel-grafçı Hamdi Bey haber vermiştir.
  • 22. TBMM’NİN AÇILIŞI (23 NİSAN 1920) TBMM’nin Açılış Amaçları: 1- Milli iradeyi egemen kılmak 2- Ulusal güçleri bir arada tutmak 3- Bağımsızlığı sağlamak 4- Bağımsızlı ve egemenliği sağlayacak otorite ve gücü oluşturmak TBMM’ye öncelikle, işgal dolayısıyla İstan­bul’dan kaçıp gelen mebuslar kabul edilerek; meclis Meclis-i Mebusanın devamı gibi gösterilmiştir. Mustafa Kemal’in Meclisin Çalışma Şartlarını Belirlemek İçin Meclise Sunduğu Öneri: 1- TBMM’nin fevkinde hiç bir güç yoktur. Açıklama: 1- TBMM bütün güçlerin üzerinde kabul edilmiştir. 2- İstanbul’daki otorite meclis otoritesinin altında kabul edilmiş­tir. 2- Hükümet kurmak gereklidir. Açıklama: 1- Bu madde meclisin kuruculuk yönünü gösterir 3- Geçici olduğu bildirilerek bir hükümet başkanı tanımak; ya da padişah vekili çıkarmak doğru de-ğildir. Açıklama: 1- Bu madde açılan meclisin daimi olduğunu vurgu­lamaktadır. 4- Mecliste yoğunlaşan ulusal iradenin yurdun alın yazısına doğrudan doğruya el koymasını kabul et-mek temel ilkedir. 5- Yasama ve yürütme TBMM’ye aittir. Açıklama: 1- 18 Eylül 1920’de kurulan İstiklal Mahkemeleri­nin üyeleri de milletvekillerinden oluştuğundan dolayı yargı da meclisin eline geçmiştir. 2- Yasam, yürütme ve yargının mecliste toplanma­sına güçler birliği ilkesi denilir. 3- Güçler birliği ilkesi olağan üstü durumdan dolayı kabul edil­miştir. Hızlı karar alınıp; alınan kararların hızlı uygulanması amaçlanmıştır. 4- Güçler birliği ilkesi demokrasiye uygun değildir. Demokrasiye uygun olan kuvvetler ayrılığı ilkesi 1961 Anayasası ile kabul edilmiştir. 6- Meclisten seçilecek bir kurul meclis adına hü-kümet işlerine bakar. Oluşturulan bu İcra Vekilleri Heyetinin başkanı meclisin de başkanıdır. Açıklama: 1- Kurulan bu sisteme meclis hükümeti sistemi deni­lir. Bu sis­temde bakanlar meclisten tek tek seçilir. 2- Meclis hükümeti sisteminde hükümet üyeleri meclisten tek tek seçildiğinden dolayı hükümetin kurulması gecikir; dolayısıyla da yürütme olumsuz etkilenirdi. 3- Meclis hükümeti sistemi cumhuriyet ilan edilene kadar devam etmiştir. 4- Saltanat devam ettiğinden dolayı devlet başkan­lığı kurumu oluşturulamamıştır. Meclis başkanlığı ile hükümet başkanlığı aynı kişide toplanmıştır. 7- Padişah ve halife baskı ve zordan kurtulduğu za-man, meclisin düzenleyeceği yasal ilkeler doğrultu­sunda yerini alır. Açıklama: 1- Birliğe ihtiyaç duyulan bu dönemde padişahlık ve halifelik kurumunun açıkça karşısına geçilmemiştir. 2- Bu madde ileride saltanat ve halifeliğin kaldırıla­bileceğini göstermektedir. Çünkü padişah ve halife­nin durumunu meclisin belirleyeceği dile getiril­miştir. NOT: Bu önerge Teşkilat-ı Esasiye Kanunu kabul edilene kadar meclisin çalışma şartlarını belirle-miştir.
  • 23. TBMM’ni Açılmasının Önemi: 1- Milli egemenlik ilkesi kurumlaştı 2- Halkçı, ulusçu ve demokratik bir Türk devleti o-luştu 3- Temsil heyetinin görevi sona erdi 4- Ulusal örgütlenme tamamlandı TBMM’nin Özellikleri: 1-İhtilalcidir: İstanbul’daki otoriteye rağmen mec­lis açılmış, yeni bir devlet oluşturulup; hıyanet-i vata­niye gibi kanunlar çıkarılmıştır. 2-Kurucudur: Yeni bir hükümet ve yeni bir devlet ortaya çıkarılmış; bir devlet için gerekli olan ka­nunlar ve anayasa hazırlanmıştır. 3- Halkçı, demokratik ve ulusçudur. 4- Milli egemenlik ilkesi temel ilkedir. 5- Güçler birliği ilkesi kabul edilmiştir 6- İstiklal mahkemelerini kurmakla yargı gücünü ortaya koymuştur. 7-Kurtarıcı bir meclistir. 8- Meclis hükümeti sistemi kabul edilmiştir. 9- İlk meclisteki vekiller arasında fikir birliği yok­tur. Misak-ı Milli ( bağımsızlık ) birleştikleri tek fikirdir. Meclisin bu özelliğinden dolayı da bu mec­lis inkı­lapları yapmaya uygun değildir. Saltanatı kaldır­ması, bu meclisin inkılapçı olduğunu göster­mez. Çünkü saltanatın kaldırılması Lozan öncesinin olağan üstü durumundan kaynaklanmıştır. 10- İlk ilişkilerini Rusya ile kurdu ve ilk elçisini Rusya’ya gönderdi. 11- 30 Nisan 1920’de varlığını dünya devletlerine duyurdu. SON
  • 24. KONU: 19. Mayıs 1919 TBMM’nin Açılışı’na kadar Hazırlayan: Hüsamettin KAYMAKÇI Sosyal Bilgiler Öğretmeni www.sosyalci.net [email_address] Nuri kırlangıçoğlu:Kendisine teşekkürler.

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...