86 — SEMSÎ SENELERI, KAMERÎ SENEYE ÇEVIRMEK
Zemân ölçmek için kullanılan zemân ölçü birimlerinden birisinin (sene) oldugu,
altmısıncı maddede bildirilmisdi. Uzunluk bakımından iki dürlü sene vardır:
Semsî sene ve Kamerî sene. Semsî sene, günes senesi olup, Erd küresinin günes etrâfında
bir devr yapdıgı zemândır. 365, 242 vasatî günes günüdür. Kamerî sene; ay
küresinin, Erd küresi etrâfında 12 kerre döndügü zemân olup, 354, 367 vasatî günes
günüdür. Günes yılı, kamerî yıldan 10,875 gün dahâ uzundur. Mebde’ [baslangıç]
zemânına göre, iki dürlü sene kullanılmakdadır. Mîlâdî sene, hicrî sene. Mîlâdî
sene, Îsâ aleyhisselâmın dogum günü zan edilen zemândan baslar ise de,
Fransa kralı 9. cu Sarlın 970 [m. 1563] senesinde, yıl basının 1 Ocakdan [Kânûn sânîden]
baslamasını emr etdigi, Hasîb begin (Kozmografya) kitâbında yazılıdır. Hicrî
sene, Peygamberimizin “sallallahü aleyhi ve sellem” Medîneye hicret etdigi seneden
baslamakdadır. Hicrî semsî senenin mebdei, Medîneye girdigi efrencî Eylül
ayının 20. ci, rûmî Eylül ayının 7. ci pazartesi günü oldugu, 1310 [m. 1893] târîhli
Ebüzziyâ takvîminde uzun yazılıdır. Acemlerin semsî senesi, bundan altı ay
evvel, ya’nî martın yirminci günü olan mecûsî bayramında baslamakdadır. Hicrî
kamerî senenin mebdei, aynı senenin Muharrem ayının birinci Cum’a günü olup,
efrencî Temmuz ayının 16. cı günüdür. Peygamberimizin “sallallahü teâlâ aleyhi
ve sellem” hicreti mîlâdın 622. ci senesinde oldu. 621. ci sene temâm oldukdan 196
gün [0,54 sene] sonra hicrî kamerî yılbasıdır. 262 gün [0,72 sene] sonra da, hicrî semsî
yılın mebdeidir. Hicrî semsî yılın mebdei, hicrî kamerî yıl mebdeinden 66 gün
[0,18 sene] sonra olmakdadır. Hicrî semsî sene adedine 0,18 ilâve edince, hicrî semsî
sene adedi de 16 Temmuzdan baslamıs oluyor. Senede 10,875 günlük farkdan dolayı,
semsî sene 32,5 olunca, kamerî sene 33,5 oluyor. Kamerî sene adedi,
32,58/33,58=0,97023 ile çarpılınca, semsî sene olur. Hicrî semsî sene adedi
33,5/32,5=1,0307 ile çarpılınca, kamerî sene adedi olur.
1404 kamerî senesi basına rastlayan hicrî semsî seneyi bulalım: Bir senenin
bası, bir evvelki senenin sonu oldugu için ve semsî sene de, 16 Temmuzda baslamıs
olsaydı, semsî sene mikdârı 1403x0,97023=1361,23 olurdu. Semsî sene, 16
Temmuzdan 0,18 sene sonra basladıgı için, bundan 0,18 sene çıkarılınca, 1362 senesinin
0,05x12=0,6 birinci ayının 0,6x30=18. ci günü olur.
1362 hicrî semsî sene basına rastlıyan kamerî senenin kaç oldugunu bulalım: Kamerî
sene de 20 Eylülde baslamıs olsaydı 1361x1,0307=1402,78 olurdu. Bundan 0,18
fazlası, 1403 senesinin 0,96x12=11,52 onikinci ayının yarısı olur.
1984 mîlâdî senesi basında hicrî senelerin kaç olduklarını bulalım: 1984 mîlâdî
senesi basına rastlıyan hicrî semsî sene 1984-622=1362 dir. 20 Eylül ile 1 Ocak arası
103 gün [0,28 sene]dir. 1362 semsî sene basında kamerî senenin 1402,96 oldugunu
yukarda bulmusduk. Kamerî sene de 1402,96+0,28=1403,24 olur ki, 1404 kamerî
senenin 0,24x12=2,88 üçüncü ayının 0,88x30=26,4 yirmi yedinci günü olur.
87 — KAMERÎ SENEYI, MÎLÂDÎYE ÇEVIRMEK
1404 hicrî kamerî senesi basına rastlıyan mîlâdî seneyi bulalım:
1403x0,97023=1361,23 16 Temmuzdan baslıyan hicrî günes senesi olur.
1361,23+621,54=1982,77 olur ki, 1983 senesinin 0,77x12=9,24 onuncu ayının
0,24x30=7,2 sekizinci günüdür.
Hak tecellî eyleyince, her isi âsân eder,
halk eder esbâbını, bir lahzada ihsân eder.
– 358 –
88 — HICRÎ SENE BASININ HANGI GÜN OLDUGUNU
BULMAK
Muharremin birinci gününü bulmak için sene adedi, bes ile çarpılır [darb edilir].
Bulunan aded, sekize bölünür [taksîm olunur]. Bâkî [kalan sayı], persembeden
i’tibâren gün adedini gösterir. Meselâ [1357] senesi Muharremi ibtidâsı: 1357
nin bes misli 6785 dir. Bunun 8 ile taksîminden bir kalır. Muharremin bası persembedir.
Üçyüzaltmısbirinci [361]. sahîfeye bakınız!
89 — HERHANGI BIR ARABÎ AYIN BIRINCI
GÜNÜNÜ BULMAK (Isık Usûlü)
Sene adedinden bir noksânı, 4,367 ile çarpılır [darb edilir]. Bulunan adedin tam
sayısına, aranılan aya mahsûs rakam ilâve edilir. Çıkan mecmû’ [toplam], yediye
taksîm edildikde, kalan [bâkî], Cum’adan i’tibâren gün adedi olur.
Oniki arabî ayın herbirine mahsûs rakamlar, su beytdeki, oniki kelimenin birinci
harfleridir. Her büyük harf, (Ebced hesâbı) ile, bir adedi gösterir:
Hilmi Bu Dünyâya Hiç Zahmet Etme!
Cemâl-i Dünyâyı, Vefâsız Zen Buldu Cümle.
Beytdeki oniki büyük harfin sıraları, oniki arabî ayın, Muharremden i’tibâren
sıralarına göredir. Her harf, aynı sıradaki ayın husûsî numarasıdır.
(Ebced hevvez huttî) kelimelerindeki harflere (Hurûf-i cümmel) denir. Bu kelimeler
de:
E=1, b=2, c=3, d=4, he=5, v=6, z=7, hu=8, t=9, î=10 dur. Buna göre, yukarıdaki
beytde kelimelerin birinci harfleri:
Hilmi=8=Muharrem
Bu=2=Safer
Dünyâya=4=Rebî’ul-evvel
Hiç=5=Rebî’ul-âhır
Zahmet=7=Cemâzil-evvel
Etme=1=Cemâzil-âhır
Cemâli=3=Receb
Dünyâyı=4=Sa’bân
Vefâsız=6=Ramezân-ül-mubârek
Zen (kadın)=7=Sevvâl
Buldu=2=Zil-ka’de
Cümle=3=Zil-hicce
aylara mahsûs rakamları gösterir.
Meselâ [1362] senesi, Zil-ka’de ayının yirmidokuzuncu gününü bulalım:
1361 adedini, 4,367 ile darb edelim, 5943 olur. Buna iki ilâve edelim. Çünki, Zilka’deye
mahsûs aded ikidir, 5945 olur. Bunu yediye bölünce, iki artar. Demek ki
Zil-ka’denin birinci günü, Cum’adan baslıyarak, ikinci gün imis. Ya’nî cumartesi
imis. Yirmidokuzuncu gün de, tabi’î yine cumartesidir. Hüseyn Hilmi Isıkın “rahmetullahi
teâlâ aleyh” bulmus oldugu bu üsûl, pek kat’î ve hassâsdır.
Kamer, günesin ve yıldızların, sarkdan garba dogru olan, günlük hareketlerine
– 359 –
istirâk etdigi gibi [s.182], Erd etrâfında garbdan sarka dogru da hareket etmekdedir.
Bu hareketi, günesin garbdan sarka dogru olan senelik hareketinden dahâ
sür’atlidir. Kamer, bu hareketinde bir devrini 27 gün 8 sâatde temâmlamakdadır.
Bu sebeb ile, günlük devrini yıldızlardan elli dakîka 30 sâniye sonra temâmlar. Günes
ise, günlük hareketini dört dakîka sonra temâmlamakdadır. Bunun için kamer,
bir evvelki güne nazaran, günesden dahâ sonra Nısf-ün-nehâra gelir ve birinci gece
günesden 45 dakîka sonra gurûb eder. Kamer, yer küresinin etrâfında dönerken,
mahrekinin bulundugu müstevî ile, husûf müstevîsi arasında takrîben bes derecelik
bir zâviye vardır. Her devrinde, bir kerre, ay ile günes, yer küresinin aynı tarafında
olarak, üçü bir dogrultuda bulunuyorlar. Bu hâle (Ictimâ’ı neyyireyn=Conjunction)
denir. Bu hâlde iken, kamerin bize karsı olan yüzü karanlık oluyor. Ayı
göremiyoruz. Bu zemâna (Muhak) denir. Muhak zemânı sâbit degildir. Yirmisekiz
sâat ile yetmisiki sâat arasında degismekdedir. Osmânlı âlimlerinin takvîmlerinde
a’zamî olarak üç gün [72 sâat] hesâb edildigini görüyoruz. Ictimâ’ vakti, Muhak
zemânının tam ortası olup, ilmî takvîmlerde her ay için yazılıdır. Erd da günes
etrâfında hareket etdigi için, iki ictimâ’ vakti arasındaki zemân, 29 gün 13 sâat
olmakdadır. Ictimâ’ vaktinde, sems ile kamer, aynı vaktde Nısf-ün-nehârdan geçmekdedir.
Ictimâ’ vaktinden sekiz derece [takrîben 14 sâat] geçmeden evvel,
ya’nî Erd ile kameri ve Erd ile semsi birlesdiren, iki yarım dogru arasındaki (Beynûnet=
Elongation) zâviyesi sekiz dereceden [14 sâatdan] az iken, hilâl hiçbir zemânda,
hiçbiryerde görülemez. A’zamî 18 derece olunca, ay muhakdan kurtulup,
günes batarken, 45 dakîka içinde batı tarafında üfuk hattı üzerinde, yeni ayın hilâli
görünür. Fekat, 57 dakîka (Ihtilâf-ı manzar)ından dolayı, üfka 5 derece yaklasınca
görülemez. Muhakdan kurtuldugu vakt, hangi memleketde günes batmakda
ise, o tûl derecesindeki memleketlerden hilâl görülür. Sonraki sâatlarda veyâ
gecede, bunların garbındaki memleketlerde de, günesin gurûbundan sonra
görülebilir. Meselâ, Receb ayı baslıyacagı zemân, ictimâ’ vakti, 14 Mayıs 1980 çarsamba
günü Türkiye [Izmitin mahallî] sâati ile, 15 dedir. Hilâlin ilk görünmesi, persembe
günü besden evvel olamaz. Osmânlı âlimlerinin kabûl etdigi gibi, bu zâviye
18 derece, ya’nî birbuçuk günlük zemân olunca, hilâlin ilk görünmesi 16 Mayıs
Cum’a günü sâat 3 de olacakdır. Cum’a günü günesin batması, Istanbulda 19.20 de
oldugu için, günesin batması 16 sâat önce olan, ya’nî Istanbulun 240 derece veyâ
Londranın 270 derece dogusunda bulunan Amerikanın Sikago sehrinde ve batısındaki
yerlerde, Cum’a günü [Cumartesi gecesi] günes batarken hilâl görülebilecekdir.
Mayısın 17. Cumartesi günü, Recebin birinci günü olacakdır. 270 dereceli
tûl dâiresinin sarkındaki memleketlerde, bu gece görülemez. Geceler, gurûb zemânında,
bu gecelerin gündüzleri, gece yarısı baslamakdadır. Bu hesâblar, kamerî ayın
basladıgı vakti bulmak için degildir. Hilâlin görülebilecegi geceyi anlamak içindir.
Imâm-ı Sübkî de böyle buyurdu. Imâmın sözünü tersine çevirenlere aldanmamalıdır.
(Tahtâvî ve Sernblâlî hâsiyeleri). Ibni Âbidîn, birinci cild, ikiyüzseksendokuzuncu
sahîfede, kıble ta’yînini bildirirken, diyor ki: (Ramezân-ı serîfin birinci gününü
anlamakda takvîmlere güvenilmemelidir, buyurdular. Çünki oruc, gökde yeni ayı
görmekle farz olur. Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem”, (Hilâli görünce oruca
baslayınız!) buyurdu. Hâlbuki hilâlin dogması, görmekle degil, hesâbladır ve hesâb
sahîh olup, hilâl, hesâbın bildirdigi gecede dogar. Fekat, o gece görülmeyip, bir
gece sonra görülebilir ve oruca, hilâlin dogdugu gece degil, görüldügü gece baslamak
lâzımdır. Çünki, islâmiyyet böyle emr buyurmusdur). Semâda, Ramezân-ı serîf
hilâlini aramak, bir ibâdetdir. Görülüyor ki, Ramezân-ı serîf baslangıcını önceden
haber vermek, islâmiyyeti bilmemek alâmetidir. Kurban bayramının birinci günü
de, Zilhicce ayının hilâlini görmekle anlasılır. Zilhicce ayının dokuzuncu Arefe
günü, hesâbla, takvîmle anlasılan gün veyâ bundan bir gün sonra olur. Bundan bir
gün önce Arafâta çıkanların hacları sahîh olmuyor. Hiçbiri hâcı olamıyor.
Arabî ayın birinci gününü bulmak için, (Ma’rifetnâme) ve (Acâib-ül-mahlûkât)
– 360 –
kitâblarında da, birbirlerinden baska üsûller ve cedveller yazılıdır. Ikincisinde ayrıca
diyor ki, imâm-ı Ca’fer Sâdık “rahmetullahi teâlâ aleyh” buyurdu ki, her sene
Ramezân-ı serîfin birinci günü, bir evvelki senedeki Ramezânın birinci gününden
baslıyarak sayılan, haftanın besinci günüdür.
Ahmed Ziyâ begin kitâbındaki Ulug begin cedveli ve bunun kullanılması, asagıda
bildirilmisdir.
Herhangi bir arabî ayın birinci gününün hangi gün oldugunu bulmak için muhtelif
usûller vardır. Bunların en sahîhî, Ulug begin bildirdigi usûldur. Bu usûle göre,
evvelâ, hicrî senenin birinci ayı olan Muharrem ayının birinci günü bulunur. Muharrem
ayının birinci gününü bulmak için, bilinen hicrî sene sayısı dâimâ 210
adedine bölünür. Bu taksîmin bâkîsinin, ya’nî kalanının birler basamagındaki
(en sagdaki) rakam bâkîden çıkarılır. Kalan sayı birinci cedvelde, birinci sütûnda,
ya’nî bâkî sayısının birler basamagı atılmıs hâli sütûnunda bulunur. Buradan saga
dogru gidilir. Cedvelin birinci satırındaki, birler basamagındaki rakamdan da, asagı
dogru gidilir. Ikisinin kesisdigi yerdeki rakam, pazardan i’tibâren sayılarak, Muharremin
birinci günü olur. Meselâ, 1316 hicrî senesinin Muharremin birinci gününü
bulmak için, = dur. Bâkî [kalan] 56’nın birler basamagındaki 6 rakamı
56 dan çıkarılınca 50 kalır. Birinci sütûndaki 50’den saga gidilince, 6 rakamına âid
sütunda 1 bulunur. Sene basının pazar günü oldugu anlasılır. Herhangi bir ayın birinci
gününü bulmak için, önce bu senenin birinci günü bulunur. Ikinci cedvelde,
Muharrem hizâsındaki, ya’nî birinci satırdaki sene bası günü rakamının bulundugu
sütûnda, aranılan ay hizâsındaki rakam, bu ayın birinci gününün pazardan
i’tibâren sayısı olur. Meselâ, 1316 senesi Ramezân ayının birinci gününü bulalım:
Bu senenin bası pazar günü, ya’nî haftanın birinci günü oldugu için, ikinci cedvelin
birinci satırında 1 rakamının bulundugu sütûnda, Ramezân hizâsında 6 bulundugundan,
Ramezânın birinci günü, pazardan i’tibâren altıncı Cum’a günüdür.