30 Kasım 2012

MERKÜR


MERKÜR
Merkür Güneş’e en yakın gezegendir ve Güneş’ten olan maksimum uzanımı 28° den fazla olmaz. Merkür gezegenini, bu küçük uzanımdan dolayı, Yer'den görmek zordur. En iyi görülme zamanı batı uzanımında iken Güneş doğmadan en çok 2 saat önce, doğu uzanımında Güneş battıktan en çok 2 saat sonradır. Merkür, eski Romalılarda haber götüren tanrının adıdır. Haberci çok hızlı olduğundan görülmez.
Şekil 3.16
Şekil 3.16: Bir Merkür günü, iki Merkür yılına eşittir. (1) konumunda mavi renkle gösterilen gözlemci, Güneşi tam tepesinde görür. (4) konumundaki gözlemci için artık güneş batmak üzeredir. Bu durumda daha Merkür gününün dörtte biri geçmiştir. (7) konumundan itibaren gözlemci kırmızı renkte görülmekte çünkü Merkür bir yılını tamamlamış ve ikinci turuna başlamıştır. Bu durumda gözlemci için geceyarısıdır ve günün sadece yarısı geçmiştir. (11) konumunda gözlemci, sabahleyin güneşi doğarken görmektedir. (15) konumu ise (1) konumu ile aynıdır ve tam bir Merkür günü bitmiş olur. Bu durumda ise gezegen yörüngesinde iki kez dolanmıştır.
On dokuzuncu yüzyılın ilk yarısında yüzey şekilleriyle ilgili az sayıdaki gözlemden, Merkür'ün ekseni etrafında dönmesi yanlış anlaşılmış ve bu hareketin dönemi bir gün bulunmuştur. Bu sonuç, Merkür’ün yavaş dönmesinden dolayı, hemen hemen hep aynı yüzey şekillerinin gözlenmesinden çıkarılmıştı. Bu gözlemler, bir günlük dönmeye de çok uzun zamanlı dönmeye de uygundu. Bununla beraber bu yanlış sonucun düzeltilmesi 1965 yılına kadar yapılamadı. Daha sonra ikinci bir hataya düşülerek Merkür’ün de Ay gibi dönme döneminin dolanma dönemine (88 gün) eşit olduğu ileri sürüldü. Radar astronomisi yardımıyla dönme döneminin 88 gün değil, ancak 60 gün yöresinde olması gerektiği bulunmuştur. Sonunda Merkür'ün dönme döneminin hiçbir şüpheye yer vermeksizin 58.64 gün olduğu bulundu. Merkür'e 1974 yılında Mariner 10 uzay aracı gönderildi. Mariner 10 gözlemleri de bu dönmenin doğruluğunu gösterdi.
Şekil 3.17
Şekil 3.17: Mariner 10 uzay aracının Merkür yüzeyinden 55000 km yükseklikte iken fotografını çektiği yaklaşık 460 km genişliğinde bir yüzey parçası. Gezegenin kuzey yarım küresinde olan bu alanda çok miktarda krater ve kraterler arası düzlükler görülmektedir.
Merkür'ün yüzey sıcaklığı gezegenin yaptığı ısısal ışınımıyla saptanır. En sıcak yer ekvatordur ve sıcaklık 700°K kadardır. Gece yarım küresinde sıcaklık 100°K’e kadar düşer.
Mariner 10 şimdiye kadar Merkür'ü ziyaret eden ilk ve son uzay aracıdır. Mariner 10, 3 Kasım 1973’te fırlatıldı. 29 Mart 1974 de Merkür'e yakın geçiş yaptı. Mariner 10’un Güneş etrafındaki yörüngesi her 88 günde Merkür'ün yakınından geçecek şekilde ayarlanmıştı. Gözlem verilerini birinci ve ikinci yakın geçişleri sırasında yolladı. Uzay aracının yörüngesini düzeltmeye yakıtı yetmediğinden daha sonraki yakın geçişlerini yapamadı. Merkür yüzeyinin yaklaşık 1 km ayırma güçlü fotografları, Mariner 10'un televizyon kamerası tarafından çekildi ve dünyaya gönderildi.
Merkür'ün küçük kütlesini göz önüne alarak yapısını sıkıştıracak çekim kuvvetinin az olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla bulunan ortalama yoğunluğun büyüklüğü şaşırtıcıdır. Bu nedenle Merkür gezegeninde ağır ve yoğun elementlerin bolluğunun daha fazla olduğunu anlamaktayız. Eğer Merkür'ün büyük bir demir çekirdeği ve silikat mantosu varsa, o zaman çekirdek, kütlenin %80 kadarını ve hacim olarak da %40 ını kapsar.
Göktaşlarının çarpmasıyla açılan kraterler yüzeye hakimdir. Bu şaşırtıcı değildir. Merkür'ün boyutunun küçük, dolayısıyla, jeolojik etkinliğinin az olması ve önemli bir atmosferin bulunmaması nedeniyle yüzeyi aşındıracak bir olay yoktur. Çok az sayıda volkanik kökenli krater vardır. Merkür yüzeyi de Ay yüzeyi gibi iki bölümde incelenir. “Yoğun kraterli arazi” toplam yüzeyin %80 ni, “düz arazi” ise %20 sini kapsar. Yoğun kraterli arazi de kendi içinde ikiye ayrılır: Birincisi, kraterlerin sayısal yoğunluklarının maksimum olduğu bölgeler, ikincisi ise daha az yoğunlukta kraterli arazi yapısıdır. İkinci tür bölgelerde çapı 20-30 km veya daha büyük kraterler birbirinden iyice ayrılmış durumdadır ve bunların arasındaki araziye “kraterarası düzlük” denir. Yoğun kraterli arazi yapısı, bize yüzeyin hem bombardımana uğramış hem de sonradan tekrar oluştuğunu göstermesi bakımından önemlidir. Bu iki süreç, arkası arkasına bir kez değil bir kaç kez tekrarlamış da olabilir.
Merkür'ün yüzeyinde çeşitli gazların sadece izleri vardır dolayısıyla atmosferik kütlesi çok düşüktür. Bu atmosfer, Güneş rüzgârından gezegenin yakalamayı başardığı parçacıklar ve bir de yüzey maddelerinde bulunan belirli izotopların radyoaktif parçalanması sonucu açığa çıkan gazlardan oluşmuştur. 

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...