SEĞİRME İHTİLAÇNAME
Seğirme, hafif kımıldamak ve daha çok vücudun bir yerinde deri ile birlikte derinin hemen altındaki kasların hafifçe oynaması anlamına gelir.Vücudun bazı uzuvlarında görülen bu kımıldama zamanla, insanoğlu tarafından ilerleyen zamanlarda olacağı tahmin edilen menfi ve müspet haberlere yorulur olmuştur.
Yorulan bu haberlerin tahminin ötesine geçememesi bu yorumların fal menşeili olduğunu gösterir. Daha çok sözlü anlatım türleri arasında yer bulan bu yorumlar, daha sonraları yazıya aktarılmıştır. Adına “Seğirname” denilen bu türle alakalı Türk edebiyatında, değişik hacimlerde eserler, risaleler meydana getirilmiştir.
Bu makalede Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüphanesi numara 3794’te kayıtlı bir mecmuanın 32–45 sayfaları arasında yer alan bir seğirname metni ilim âlemine sunulmuştur. Tarih boyunca insanoğlu, gelecekte cereyan edecek olaylardan haberdar olabilmek için çeşitli yollara başvurmuştur. Temelinde merak duygusunun tatmin edilmesi amacı yatan bu durumlar insanlığı adına “ilm - i tefeül” de denilen fal’a yönlendirmiştir.
Fala inanmayıp falsız dakalmayan Türk milleti bu ilmi o kadar ilerilere götürmüştür ki bu ilim, İslamiyet’ten önce ve sonra değişik şekillerde günümüze kadar gelmiştir. Şöyle ki; kuşların titreyiş, uçuş ve ötüşlerinden bazı hadiseler olacağını çıkaran zecr, tayre ve ıyâfet ; taş vb. şeylerle hüküm verilen ırâfet ; koyun kemiğine bakılarak yapılan kitfe , insan uzuvlarının şekil ve renk gibi hususiyetlerinden hükümçıkara n kıya fet , bazı uzuvların oynamasına, seğirmesine mana veren ihtilâc , insanın dışgörünüşünden anlamlar çıkaran firâset ; bazı kitaplar açılarak yapılan kitap falı 2 ve yıl içerisindegörülen tabi at olaylarından hareketle anlamlar çıkaran melheme gibi türler bu alanda kat edilen yolu gösterir ma hiyettedir.
Daha çok sözlü edebiyat geleneği ile ilgili olan bu ilimlerin ışığında yapılan tahminler,zamanla yazıya geçirilerek bu konular edebî bir hüviyet kazanmış, bu konularla alâkalı pek çok kitap kaleme a lınmıştır. Yıldızname, tefeülname, hurşidname, ihtilâ cna me, kıya fet name,kehanet name isimli eserler bu tür konuları işleyen eserlerdir. Ömer Rûşenî Dede’nin Miskinname ’si, Cem Sultan’ın Fal- ı Reyhan ’ı, Zaîfî’nin Fal- ı Murgân ’ı ile Hamdullah Hamdi ve Erzur umlu İbrahim Hakkı’nın Kıya fetna meleri bu tür eserlerin önemli olanlarıdır
4 . Bu fal çeşitleri arasında çalışmanın konusunu ilgilendiren tür; seğirnamelerdir. Seğirmek,sözlükte, “hafif kımıldamak ve daha çok vücudun bir yerinde deri ile birlikte derinin h emen altındaki kaslar hafifçe oynamak”
5 şeklinde geçmektedir. Vücudun çeşitli organlarında görülenseğirme, kişiyi geleceği hakkında bazen menfi bazen müspet tahminler yapmaya sevk etmiştir . Bu tahminlerin yazıya geçirilmesiyle Türk edebiyatında adına “seğirname” denilen bir tür doğmuştur.Seğirname; bedenin bazı organlarının oynaması na , seğirmesine göre çeşitli anlamların çıkarıldığıhususları anlatan eserlere verilen addır. Bu eserlere ihtilâcname, kütüb - i ihtilâc yahut çınname de denilir
6 . Türk Edebiyatında Seğirname Türk edebiyatında, seğirname yahut yukarıda zikredilen isimler adı altında değişikhacimlerde eserler, risaleler meydana getirilmiştir. Bu risalelerden ve eserlerden başka seğirname konusuna - insanın çeşitli uzuvlarından hareketle karakterini belirleme ilmi- olan kıya fetnameler içinde onun bir bölümü olarak da rastlanır
8 . Bu rastlantı, seğir n amelerin, kıya fetnamelerin bir alt dalı olabilme ihtimalini kuvvetlendirirken beraberinde seğirname tarzında birkaç ilmi de hatırlatır ki bu ilimler: İlm -i sima: İnsan sima sından, insanın karakteriyle ilgili hükümler çıkaran ilim. İlm -i kef: Avuç içindeki çizgilerden insan talihiyle ve karakteriyle ilgili manalar çıkaran ilim. İlm - i hutût: İnsan alnındaki çizgilerden, insanın talihiyle ve kar akteriyle ilgili manalar çıkaran ilimdir
9 . Seğirmeler i delilleri ve sebepleri ile iza ha çalışan yazarlardan ilki 18. yüzyılın önde gelenmütefekkirlerinden biri olarak kabul edilen Erzurumlu İbrahim Hakkı’dır
10 . İbrahim Hakkı’nın Marifet name adlı eserinde seğirnameler hakkında “Seğirmeler ve Sonuçları” bölümündeyazılanlardan bazıları şunlardır: İhtilâc - ı fark - ı ser Câhdan verir haber
İhtilâc - ı pîş -i serOldu devlete eser
İhtilâc - ı cenb -i ser Sağ ve solu hayr eder…
İhtilâc - ı fek -i leb Sağda rızık ve solda tareb
İhtilâc - ı künc -i leb
Sağda zar ve solda tareb
İhtilâc - ı zir -i leb Sağ ve solda yahşi hep…
Muhtelic olsa eğer Bir yerin eyle nazar Bunda kim ahkâmı yâd Şübhesiz et itimâd Kim damar oynar neden Hak’dır onu debredenAnla işârâtını Bekle beşerâtını
(Başın tepesinin seğirmesi, makamdan haber verir.
Başın önünün seğirmesi, talihe işaret eder.
Başın yan tarafının seğirmesi, gerek sağ ve gerekse sol hayırdır.
Dudak üstü seğirmesinde sağda rızık, solda şenliktir.
Dudak ucu seğirmesinde sağda zarar, solda şenliktir.
Dudak altı seğirmesi sağve solda yahşidir.
Eğer bir yerin seğirse bak buradaki hükümleri hatırla ve şüphesiz itaat et.
Damar neden oynar? Hak’tır onu depreden.
O an işaretleri anla ve müjdelerini bekle)
11 . İlmî bir mesnedi olmamakla beraber bazı seğirnamelerin girişinde verilen bilgilerden anlaşıldığı kadarıyla
Zülkarneyn ve Dânyâl Peygamberler bu ilmin pirleri kabul edilmektedir.
“Rivâyetdür ki bir gün İskender - i Zülkarneyn, hükemâların bir araya cem idüp didi ki: Âdemoğlanınun ahyânen azaları hareket idüp seğrise ve seğridüğine hikmet nedür, neye delâletider?
Diye sual eyledük de, cümle mütehayyir kalup mühlet isteyüp badehu bu ihtilâcnameyi telif edip İskender Şah’a getürüp didiler k i:
Ya İskenderiyye şahı Zülkarneyn, senün bu suâlün tecrübeye müteallikdir ve bunun hikmetine Allah Subhanehu ve Te âlâ âlimdür”
12 . İ fadeleri ile başlayan bir seğirnamenin giriş kısmı bu ilmin pirinin Zülkarneyn Peygamber olduğunu ispatlar mahiyettedir. Türk edebiyatında şimdiye kadar bazı yazarlar tarafından yazılan makalelerde seğir nameler hakkında bilgiler verilmiş ve çeşitli seğirname metinleri yayımlanmıştır
13 . B u çalışmalar içerisindeseğirnameler üzerine yapılan en kapsamlı çalışma Yusuf Ziya Sümbüllü’nün FenomenYayıncılıktan 2010 yılında çıkan Seğirname adlı eseridir. Bu eserde yazar; fal ve seğirme ilmi gibigenel konulara değindikten sonra farklı kütüphanelerde kayıtlı bulunan 17 adet seğirname metni ni transkiribe ederek metinlerdeki seğirme hükümlerini sınıflandırmış, seğirme hükümleri üzerinemukayeseli değerlendirmeler yapmış ve seğirnamelerdeki sosyal - kültürel ve psikolojik altyapıyadeğinmiştir.
Bir Seğirname Örneği Yazının konusu nu oluşturan seğir name metni Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüphanesi numara 3794’te kayıtlı bir mecmuanın 32–45 sayfaları arasındadır.
“Kitâb - ı Seg irname ve Billahit Tevfik” başlığını taşıyan metnin anlatımı nesirdir.
Her sayfasında 20 satır olup metnin tamamı ( başlığı dâhil) 140 satırdır.
44. sayfa hariç diğer sayfa sonlarında ayak (payende, rabıta, müşir)vardır. Her sayfanın üst kısmına sayfa numarası yazılmıştır.
Metnin sayfa numaraları, başlığı,“eğer” bağlacı ve birkaç organ ismi kırmızı, diğer kısımlar siyah mürekkeple yazılmıştır. Metinde,metnin müellifi ya da müstensihi, telif veya istinsah yeri ve tarihi hakkında herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. İlm - i ihtilâcın pirlerini n , bazı metinlere 14 dayanarak Zülkarneyn ve Dânyâl P eygamberler olduğu yukarıda belirtilmiştir. Söz konusu metinlerde Dânyâl Peygamberin adıgeçmese de Zülkarneyn (as)’in adı geçmektedir. Yalnız incelenen metinde böyle bir bilgi olmayıp, direkt –baştan başlanmak üzere - konuya giriş yapılmıştır.
Harekeli nesih ile kaleme alınan me tinde az sayıda Arapça ve Farsça kelimenin ( şerm -sar : utangaç, renc : ağrı, sıkıntı, arbede : kavga, hâcet : ihtiyaç, lüzum, münazi : kavgacı… 15 gibi) yanısıra Türkiye Türkçesinde bugün kullanılmayan ( azacuk : birazcık, aşaga : aşağı, enek : çene kemiği, talu : s ırt, kürek kemiği, dübür : kıç, makat… 16 gibi) kelimeler de kullanılmıştır. Bunların yanında“şâd” kelimesinin bazen “şâz” biçiminde yazılması da metne has başlıca dil özelliğidir.
Yukarıdametnin yazılış / istinsah tarihinin bilinmediği söylenmişti ; ama metnin dilinin bir özelliği olan“şâd” kelimesinin bazen “şâz” şeklinde yazılması okuyucuya metnin tarihi hakkında bir ipucuvermektedir. Şöyle ki : (zel) harfi, 15. yüzyıla kadar (dal) harfinden önce uzun veya kısa sesli bulunduğu zaman )lad( yerin e kullanılmıştır
17 . Bu bilgiden hareketle metnin, 15. yüzyılda veya birkaç yüzyıl öncesinde kaleme alındığı söylenebilir. Tüm bunlarla beraber metnin sanatkaygısından uzak, sa de bir dille yazıldığını da aşikârdır. Metinde, seğirmelerinden bahsedilen 38 uzu v (Baş, alın, kulak, kaş, göz…) ve bu uzuvlarınsağlı sollu, yukarılı aşağılı vb. olmak üzere toplam 137 bölümü (Sol kulak deliği, sol gözün aşağıkirpiği, sağ ayağın altı, sol elin serçe parmağı…) vardır.
Bu organların ve bölümlerin içerisinde bilinen org an ve bölümlerinin yanı sıra pek duyulmamış organ bölümlerinin (kulak deliği, göz kuyruğu, burun içi… gibi) seğirmesinden de bahsedilmiştir. Seğirmesinden bahsedilen organların (başın ortası, başın çepçevresi, başın sağ yanı hariç) ismi zikredilmeden önce “eğer” bağlacı kullanılmıştır.
Seğiren uzuvların sıralanışına bakıldığında baştan ayağa doğru olduğu görülmektedir. Birkaç istisnanın dışında ele alınan seğiren uzuvların bütün bölümleri söylendikten sonr a, o söylenen uzva en yakın diğer uzva geçilmiştir. Böyle yapılarak baştan, ayak parmaklarınakadar olan uzuvların seğirmeleri ele alınmıştır. Göz, kulak, el gibi organların seğirmelerinden bahsedilirken bilâ -istisna önce sağ tarafta olanlarla başlanmıştır.
Seğirmelerin menfi ve müspet tahminlerin olduğu yazının başında belirtilmiştir . Ele alınanmetne bakıldığında olacakların müspet olma ihtimali, menfi olma ihtimallerinden çok daha yüksektir. “Mutlu olmak, zengin olmak, sefere hayırlı bir şekilde gidip gelmek” gibi belli başlıolumlu tahminlerin yanında “Hak Teâlâ ona bir oğlan vire” (Sol gözün burundan yanı seğirirse),“Allah u âlem altı kez evlene” (Memenin altı seğirse) gibi değişik tahminler de vardır.
Aynızamanda “hasta ola, biraz kaygı göre, bir kimseyle arbede ede” gibi olumsuz tahminlerin yanında“Bir zaman halkın diline düşe” (Sol göz bebeği seğirirse), “Avret diliyle ona düşman olalar.”(Göğsünün altı seğirirse) gibi çok duyulmamış olumsuz tahminler de vardır. Bunlarla beraber met inde olacağı tahmin edilen menfi bir olayın çok sürmeyeceği, bazı organların seğirmeyle beraber görülecek sıkıntının tez zamanda geçeceği tahmini de yok değildir. (Eğer sol kulağın deliğiseğirse, azıcık kaygı göre, tez giçe şâz ola. Eğer burnun sol yanı seğirse, kaygı erişe ama kimsevine… gibi)Metinde bazı uzuvların (menfi- müspet) seğirmeleri, olması tahmin edilen bir ihtimalle açıklanırken (Eğer aşağı kirpiği seğirse, kendi yaramazlığıyla analar. Eğer ağzın sol köşesi seğirse ,handa n ola… gibi) seğirmesiyle, değişik ihtimallerin gerçekleşeceğini bildiren uzuv seğirmele ri de vardır. (Eğer sağ kaşı seğirse, şâzlık bula, ya erkek oğlu ola ya bir dost ucundan şâd ola. Eğerdördüncü parmağı seğirse, hasta ola ya kâhil ola… gibi) Bazı organların seğirmesiyle kişiye tavsiyelerde bulunulması metinde dikkati celb eden bir başka özelliktir. Bu tavsiyeleri seğirmesi hem olumlu (Eğer sağ topuğu seğirse
devlet izzet bulup hayr işleye ya hut mescit yapa... gibi) hem de olumsuz (Eğer boynun cümlesi seğ irse, sadaka virmekgerek. Oruç [ tutmak ] ve nama z kılmak gerek, Huda’ya yalvarmak gerek ta ki belâ - yı azîmiüzerinden reddiyleye… gibi) olan uzuvlarda görülmektedir.Metinde seğirmesi olumlu haberlere yorulan uzuvların sayısı daha fazladır.
Bu da şüphesiz, yorumcunun gerek kendi hakkında gerekse de etrafındakilerin hak larında ilerleyen zamanlarda karşılaşılacak durumların her zaman iyi olmasını arzu etmesiyle alâkalıdır Seğirmesi müspet ve menfi haberlere yorulan organ ve bölümlerin sınıflandırılması şöyledir: Metinde Seğirmesi Müspet Haberlere Yorulan Organ ve Bölümleri
1. Başın ortası 2. Başın (çep)çevresi 3. Başın sağı 4. Başın solu 5. Alın 6. Alnın sağı 7. Alnın solu 8. Sağ kulak 9. Sağ kulağın yumuşağı 10. Sol kulağın yumuşağı 11. Sağ kulağın deliği 12. Sağ kulağın ardı 13. Sol kulağın ardı 14. Sağ kaş 15. Sol kaş 16. Her iki kaş 17. Sağ kaş ile göz 18. Sağ gözün içi 19. Sol gözün içi 20. Sağ gözün kuyruğu 21. Sol gözün kuyruğu 22. Sağ gözün üst kapağı 23. Sağ gözün aşağı kapağı 24. Sağ gözün yukarı kirpiği 25. Sağ gözün aşağı kirpiği 26. Sol gözün yukarı kirpiği 27. Sol gözün çevresi 28. Sağ göz bebeği 29. Sağ gözün burun tarafı 30. Sol gözün burun tarafı 31. Burun32. Burun içi 33. Burnun sağ deliği 34. Sağ yanak 35. Ağzın sağ köşesi 36. Ağzın sol köşesi 37. Yukarı dudak 38. Aşağı dudak 39. Her iki dudak40. Boğaz 41. Eneğin çukuru 42. Boynun sağı 43. Boynun solu44. Sağ omuz 45. Sol omuz46. Sağ talu 47. Sol talu48. Sağ pazı 49. Sol pazı 50. Sol dirsek51. Belin üstü 52. Belin altı 53. Belin solu54. Arka55. Sol göğüs 56. Sağ el 57. Sol el58. Sağ el ayası 59. Sağ elin başparmağı 60. Sağ elin orta parmağı 61. Sağ elin dördüncü parmağı 62. Sol elin başparmağı 63. Sol elin şahâdet parmağı 64. Sol elin orta parmağı 65. Sol elin dördüncü parmağı 66. Sol elin serçe parmağı 67. Sol koltuk68. Arkanın solu 69. Arkanın ortası 70. Sağ meme 71. Sol meme72. Memenin altı 73. Her iki meme74. Karın 75. Karnın sağ yanı 76. Göbek 77. Bel78. Kasığın solu 79. Kasığın tamamı 80. Zeker81. Hayânın sağı 82. Dübür 83. Sağ dübür 84. Sol dübür 85. Sol uyluk 86. Sağ diz 87. Sağ baldır 88. Sol baldırın yumuşağı 89. Sağ topuk 90. Sağ ayağın arkası 91. Sol ayağın arkası 92. Sağ ayağın altı 93. Sol ayağın altı 94. Sağ ayağın başparmağı 95. Sağ ayağın üçüncü parmağı 96. Sağ ayağın serçe parmağı 97. Sağ ayağın bütün parmakları 98. Sol ayağın başparmağı99. Sol ayağın ikinci parmağı100. Sol ayağın orta parmağı 101. Sol ayağın serçe parmağı
102. Sol ayağın bütün parmakları Metinde Seğirmesi Menfi Haberlere Yorulan Organ ve Bölümleri
1. Kafa2. Sol kulak3. Sol kulak deliği 4. Sol kaş ile göz 5. Sol gözün aşağı kirpiği 6. Sağ gözün çevresi 7. Sol göz bebeği 8. Burnun sağ yanı 9. Burnun sol yanı 10. Burnun sol deliği 11. Sol yanak12. Dil13. Eneg14. Boynun tamamı 15. Her iki omuz16. Sağ dirsek 17. Sağ göğüs 18. Sağ elin şahâdet parmağı 19. Sağ elin serçe parmağı 20. Sağ koltuk 21. Arkanın sağ yanı 22. Arkanın tamamı 23. Göğsün altı 24. Yüreğin üstü 25. Karnın sol yanı 26. Kasığın sağı 27. Hayânın solu 28. Hayânın tamamı 29. Sağ uyluk 30. Sol diz31. Sağ baldırın yumuşağı 32. Sol topuk33. Sağ ayağın ikinci parmağı 34. Sağ ayağın dördüncü parmağı 35. Sol ayağın dördüncü parmağı Kitâb - ı Segirnâme ve illâhi’t - Tevfîķ s. 32) Bir kişinüñ başı ortası segirse , mal ve ululuķ bula, pâdişâhlıġa lâyıķ ise pâdişâh ola.Başuñ çepçevresi segirse mal, ululuķ bula, bir yâd kişinüñ ucundan şâd ola. Başuñ śaġ yanı segirse , bir bölüķ ħalķ üzere ululuķ eyleye. Eger başuñ śol yanı segirse, mübârek sefer ide, girü tiz gele. E ger alnı segirse, işi seferse; seferi murâdınca ola. Eger alnuñ śaġ yanı segirse, oġul ucundan, yâ bir dost ucundan ey ülük göre. Eger alnuñ śol yanı segirse , istedügin bula. Eger ķafası segirse, malcihetinden biraz ķayġu göre. Eger śaġ ķulaġı segirse, eyü söz işide, şâd ola. s. 33) Eger śol ķulaġı segirse, yâvuzluġına añalar.
Eger śaġ ķulaġuñ yumuşaġı segirse, birkimse ile cenk ide kendünüñ eli üstün ola. Eger śol ķulaġuñ yumuşaġı segirse, ululuķ, beylik bula.Eger śaġ ķulaġuñ delüġi segirse, bir dost anı kâh kâh eyülüg ile aña. Eger śol ķulaġuñ delüġisegirse, azacuķ ķayġu göre, tiz giçe, şâź ola. Eger śaġ ķulaġuñ ardı segirse, bir kimseyle söyleşe,kendi sözi üstün ola. Eger śol ķulaġuñ ardı segirse, bir dost anı eyülügine aña. Eger śaġ ķaşısegirse, şâźlıķ bula, yâ erkek oġlı ola yâ bir dost ucundan şâd ola. Eger śol s. 34) ķaşı segirse,raĥatlıķ, baylıķ bula. Eger ķaşı bile segirse, bir dostuñ dîdârın göre.
Eger śaġ ķaşı göziyle segirse,murâdın bula. Eger śol ķaşı göziyle segirse, bir pâre ķaygu göre. Eger śaġ gözüñ içi segirse, eyüħuydan yavuz ħuya döne. Eger śol gözüñ içi segirse, murâdı ucundan feraĥ - nâk ola. Eger śaġ gözüñķuyruġı segirse, mal ucundan ħandân ola. Eger śol gözüñ ķuyruġı segirse, oġulcuġından şâd ola.Eger śaġ gözüñ üst ķapaġı segirse, feraĥ - nâk ola, sevine. Eger aşaga ķapaġı segirse, şâźî ve raĥatola. Eger śaġ gözüñ yuķarı kirpügi segirse, bir kimse göre kim çoķdan s. 35) görmemiş ola. Egeraşaġa kirpügi segirse, bir uludan nâ - gâh şâd ola, sevine.
Eger śol gözüñ yuķarı kirpügi s egirse, ġamdan âzâd ola, sevine. Eger aşaġa kirpügi segirse, kendü yaramazluġıyla añalar.
Eger śaġ gözüñçepçevresi segirse, azacuķ ħastalıķ irişe. Eger śol gözüñ çepçevresi segirse, bir nesne ucundan şâdola. Eger śağ gözüñ bebegi segirse, ġafletden ħalaś ola. Eger śol gözüñ bebegi segirse, bir zamânħalķuñ diline düşe. Eger śaġ gözüñ burnundan yanı segirse, şâd ve ĥürrem ola.
Eger śol gözüñ burnundan yanı segirse, s. 36) Ĥaķ Teâla bir oġlan vire.
Eger cümle burun segirse şâźlıķ, bâylıķ bula. Eger buruñ içi segirse, ululuķ birle adı meşhûr ola. Eger burnuñ śaġ yanı segirse, śaķın kimnâ - gâh cenk ide. Eger burnuñ śol yanı segirse, ķayġu irişe amma kim sevine. Eger burnuñ śaġdelügi segirse, şâd olup feraĥ - nâķ ola. Eger burnuñ śol delügi segirse, azacuķ ķayġu göre. Yañagı segirse, ħasta ola yine śıĥĥat bula. Eger śol yañagı segirse, bir iş ide kim kendünüñ işinden şerm - sâr ola. BaǾżıları dimiş kim ġâyb göre, yüzine zaĥmet irişe yâ sevünmek işide.
Eger agzuñ śaġ s. 37) köşesi segirse, şâźlıķ bula.
Eger aġzuñ śol köşesi segirse, ħandânola. Eger yuķarı ŧuŧağı segirse, ġayb kimsesi gele. Eger aşaġa ŧuŧağı segirse, düşmana ķarşusöyleşe, muĥabbet eyleye. Eger iki ŧuŧağı bile segirse, dostuñ ĥoşlıķda göre. BaǾzıları demiş k im kimse ile cenk ide yâħud dostıyla öpüşe. Eger boġazı segirse, hûb ŧaǾâm yiye, ŧaǾâm bulmazsa ŧaǾâm ucundan melûl ola. Eger dili segirse, kimseyle cenk ide ķatı ķatı. Eger eñegi segirse, cenkide, Ǿâdavet belüre, kendü ile dostı arasından. Eger eñeginüñ çuķurı segirse, kimse anı eylüg ile aña. s. 38)
Eger boynuñ śaġ yanı segirse, mal bula çoķ menfaǾatlü ola. Eger boynuñ śol yanısegirse, mal bula amma rencle zaĥmetle. Eger boynuñ cümlesi segirse, śadaķa virmek gerek oruç [tutmak] , ve namâz ķılmaķ gerek, Ħudâ’ya yalvarmaķ gerek tâ ki belâ - yı Ǿažîmi üzerindenreddiyleye. Eger śaġ omuzı segirse, pâdişâh olup raĥat ola. Eger śol omuzı segirse, şâdân ola. Eger iki omu zı bile segirse kimseyle Ǿarbede ide. Eger śaġ ŧalusı segirse, ululuķ bula. Eger śol ŧalusı segirse, ey ülik, şâźlıķ bulup eyü fiǾil ħâśıl ide.
Eger śaġ bazusı segirse, Ǿizzet, niǾmet şâźlıķ bula.BaǾżıları dimiş kim sehel s. 39) ġam göre. Eger śol bazusı segirse, yavu varmış eline gire, śıĥĥat ile dîdâr - ı yâr göre. Eger śaġ dirsegi segirse, düşmân belüre , sehel ġam göre śoñra ĥandân ola. Egerśol dirsegi segirse, mal bula, şâd ola. Eger belinüñ üstü segirse, düşmân olan girü dost ola, şâźlıķ ĥâśıl ola. Eger belinüñ altı segirse, bir bölük ķavm üzere ululuķ eyleye. Eger belinüñ śol yanısegirse, rûz gele sevine. Eger arķası segirse, bir ulu kişiden çok ħaber işide. Eger śaġ gögsi segirse,dâîmâ bir işden ķorķa, ġuśśa yaya. Eger śol gögsi segirse, bir ħayr iş ide şâź s. 40) ola.
Eger śaġ elisegirse, çoķ mal bula, sevine. Eger śol eli segirse, mal, ululuķ bulup sevine. Eger śaġ elüñ ayasısegirse, bir Ǿilletden ħâlâś ola. Eger śaġ elüñ baş barmaġı segirse, ĥâceti revâ ola. Eger şahâdet barmaġı segirse, bir ħaber ucundan ġam göre; amma yine müşkili âsân ola. Eger orta barmaġısegirse, her ne iş kim işleye anuñ ucundan şâź ola. Eger dördünci barmaġı segirse, bir nesneucundan ĥürrem ola. Eger serçe barmağı segirse, sehel ġam göre śoñra şâd ola. Eger śol elüñ baş barmaġı segirse, düşmânıyla söyleşe , dost ola. Eger şahâdet s. 41) barmaġı segirse, kimseyl e söyleşe münâziǾ eyleye, kendü sözüñ geçüre.
Eger orta barmaġı segirse, ħayr işleye, şâd ola. Egerdördünci barmaġı segirse, nesne bula, sevine yâ bir dost ucundan şâd ola. Eger serçe barmaġısegirse, mal bula, girü tizcek geçe. Eger śaġ ķoltuġı segirse, azacuķ ķayġu göre. Eger śol ķoltuġısegirse bir dost ucundan şâd ola. Eger arķasınuñ śaġ yanı segirse, biraz zaĥmet irişe rızk ucundan.Eger arķasınuñ śol yanı segirse, oġlı ŧoġa. Eger arķasınuñ ortası segirse, beylik, ululuķ bulup raĥat ola. s. 42) Eger cümle arķası segirse, ķayġu, ķatılıķ irişe. Eger śaġ meme segirse, Ĥaķ TeǾâlâħayru ir göre. Eger śol meme segirse, eyülük, ħoşluķ bula. Eger memenüñ altı segirse,
Allah u Ǿâlem altı kez evlene. Eger iki meme bir kezden segirse, eyülükler bula, yâħud işle ye. Eger gögsinüñ altı segirse, Ǿavret diliyle aña düşman olalar. Eger ķarnı segirse göñli ħoş ola. Egeryüreginüñ üsti segirse, melûl ola; ama tiz giçe. Eger ķarnuñ śaġ yanı segirse, ħastalıķdan ĥalâś ola.Eger ķarnuñ sol yanı segirse, ĥasta ola, girü tiz geçe. Eger göbegi segirse, eyülükler, bereketler bula, bay ola. Beli segirse, bir nesne bula yaħud mübârek sefer ide. Eger s. 43) ķaśıġuñ śaġ yanısegirse, bir zamân ĥasta ola. Eger ķaśıġuñ śol yanı segirse, eyülük bulup şâź ola. Eger cümle ķaśıķ segirse , ķız oġlanıyla cimâǾ ide.
Eger zekeri segirse, Ǿizzet ve mertebe bulup maĥbûbuyla mücâmaǾeyleye. Eger ħayanuñ śaġ yanı segirse, ŧarlıķdan ħalâś olup şâd ola. Eger ħayanuñ śol yanı segirse,ķayġu çeke, illâ saǾâdete irişe. Eger iki yanı segirse, ŧarlıġa düşe; ama tiz geçe. Eger dübüri segirse, bir yerden bir yere vara. Eger dübürüñ śaġ yanı segirse, saǾâdet döşeginde otura. Eger śol yanısegirse, şâdlıġa irüşüp raĥat ola. Eger śaġ uyluġı segirse, ġamgîn ola. BaǾżıları dimiş kim seferde kimsesi var ise gele. s. 44) Eger śol uyluġı segirse, çoķ şâźlıķ, eyülük göre. Eger śaġ dizi segirse, pâdişâhdançoķ eyülük göre.
Eger śol dizi segirse, düşmân belüre yâ ħasta ola. Eger śaġ baldurı segirse, birnesne ucundan gözi aydın ola. Eger śaġ balduruñ yumuşaġı segirse, melûl ola; amma tiz geçe. Egerśol balduruñ yumuşaġı segirse, baylıķ bulup şâd ola. Eger śaġ ŧopuġı segirse, devlet Ǿizzet bulupħayr işleye yâħud mescid yapa. Eger śol ŧopuġı segirse, nafaķası ŧar ola.
Eger śaġ ayaġuñ arķasısegirse, bir ulu ucundan yâ bir dost ucundan feraĥ - nâķ ola. Eger śol ayaġuñ arķası segirse, sefereçıķa, mal bula yâ bir gökçek yüzlü ħatun ala, eyülük göre. Eger s. 45) śaġ ayaġuñ altı segirse,mübârek sefere gide. Eger śol ayaġuñ altı segirse, sefere gide, mübârek isim ile gele. Eger ayaġuñ baş barmaġı segirse, ķul śatun ala. Eger ikinci barmaġı segirse, ķayġuya irişe. Eger üçünci barmaġısegirse, mal, niǾmet bula. Eger dördünci barmaġı segirse, cenk ide amma girü niǾmet bula. Egerśerçe barmaġı segirse, Ĥaķ’dan dileġi revâ ola. Eger cümle barmaġı segirse, ķatılıķdan ħâlâś ola.Eger śol ayaġuñ baş barmaġı segirse, ĥâceti revâ ola. Eger ikinci barmaġı segirse, vâfir eyülü k göre. Eger orta barmaġı segirse, şâd ola. Eger dördünci barmaġı segirse, ħasta ola yâ kâhil ola. Egerserçe barmaġı segirse, cümle ķayġuları defǾ ola. Eger śol ayaġuñ cümle barmaķları segirse, biryerden bir yere gide, żarar sefer ide, ķayġulu oluna.
Bir Seğirname Örneği 297 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or TurkicVolume 6/4 Fall 2011 KAYNAKÇA AYYILDIZ, Mustafa ve BĠRGÖREN, Hamdi (2005), Edebiyat Bilgi ve Teorileri , Ankara: Akçağ Yayınları. DEVELLĠOĞLU, Ferit (2003), Osmanlıca - Türkçe Ansiklopedik Lûgat , Ankara: Aydın Kitabevi. ERSOYLU, Halil (1985), “ Seğir -name ”, Türk Dili Araştırmaları Yıllığı (Belleten) ,Ankara, s. 27 – 48. Ġbrahim Hakkı (Erzurumlu), (2010) Marifetname , SadeleĢtiren M.Fuad BaĢar,Ġstanbul: Âlem Yayıncılık. KAYA, Doğan (2007), Ansiklopedik Türk Halk Edebiyatı Terimleri Sözlüğü , Ankara: Akçağ Yayınları.PAÇACIOĞLU, Burhan (2006), VII- XVI Yüzyıllar Arasında Türkçenin SözcükDağarcığı , Ankara: Bizim Büro Basımevi. SÜMBÜLLÜ, Yusuf Ziya (2010), Seğirname, Erzurum: Fenomen Yayınları. TATÇI, Mustafa (1997), Edebiyattan Ġçeri (Dini ve Tasavvufi Türk EdebiyatıÜzerine Yazılar) , Ankara: Akçağ Yayınları. TĠMURTAġ, Faruk K. (2008), Osmanlı Türkçesine Giriş I , Ġstanbul: Alfa BasımYayım Dağıtım. Türkçe Sözlük (2005), “Seğirmek” TDK Yayınları, Ankara, s.1722. 298 Fatih Ramazan SÜER Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or TurkicVolume 6/4 Fall 2011 Foto 1: Kitâb - ı Seg irname ve Billahit
Tevfik, Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüpha nesi, Nu.3794, s. 32 – 33. Bir Seğirname Örneği 299 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or TurkicVolume 6/4 Fall 2011 Foto 2: Kitâb - ı Seg irname ve Billahit Tevfik, Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüpha nesi, Nu.3794, s. 34 – 35. 300 Fatih Ramazan SÜER Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or TurkicVolume 6/4 Fall 2011 Foto 3: Kitâb - ı Seg irname ve Billahit Tevfik, Sivas Ziyabey Yazma Eserler K ütüpha nesi, Nu.3794, s. 36 – 37. Bir Seğirname Örneği 301 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or TurkicVolume 6/4 Fall 2011 Foto 4: Kitâb - ı Seg irname ve Billahit Tevfik, Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüpha nesi, Nu.3794, s. 38 – 39. 302 Fatih Ramazan SÜER Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or TurkicVolume 6/4 Fall 2011 Foto 5: Kitâb - ı Seg irname ve Billahit Tevfik, Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüpha nesi, Nu.3794, s. 40 – 41. Bir Seğirname Örneği - ı Seg irname ve Billahit Tevfik, Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüphanesi, Nu.3794, s. 42 – 43.
Yorulan bu haberlerin tahminin ötesine geçememesi bu yorumların fal menşeili olduğunu gösterir. Daha çok sözlü anlatım türleri arasında yer bulan bu yorumlar, daha sonraları yazıya aktarılmıştır. Adına “Seğirname” denilen bu türle alakalı Türk edebiyatında, değişik hacimlerde eserler, risaleler meydana getirilmiştir.
Bu makalede Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüphanesi numara 3794’te kayıtlı bir mecmuanın 32–45 sayfaları arasında yer alan bir seğirname metni ilim âlemine sunulmuştur. Tarih boyunca insanoğlu, gelecekte cereyan edecek olaylardan haberdar olabilmek için çeşitli yollara başvurmuştur. Temelinde merak duygusunun tatmin edilmesi amacı yatan bu durumlar insanlığı adına “ilm - i tefeül” de denilen fal’a yönlendirmiştir.
Fala inanmayıp falsız dakalmayan Türk milleti bu ilmi o kadar ilerilere götürmüştür ki bu ilim, İslamiyet’ten önce ve sonra değişik şekillerde günümüze kadar gelmiştir. Şöyle ki; kuşların titreyiş, uçuş ve ötüşlerinden bazı hadiseler olacağını çıkaran zecr, tayre ve ıyâfet ; taş vb. şeylerle hüküm verilen ırâfet ; koyun kemiğine bakılarak yapılan kitfe , insan uzuvlarının şekil ve renk gibi hususiyetlerinden hükümçıkara n kıya fet , bazı uzuvların oynamasına, seğirmesine mana veren ihtilâc , insanın dışgörünüşünden anlamlar çıkaran firâset ; bazı kitaplar açılarak yapılan kitap falı 2 ve yıl içerisindegörülen tabi at olaylarından hareketle anlamlar çıkaran melheme gibi türler bu alanda kat edilen yolu gösterir ma hiyettedir.
Daha çok sözlü edebiyat geleneği ile ilgili olan bu ilimlerin ışığında yapılan tahminler,zamanla yazıya geçirilerek bu konular edebî bir hüviyet kazanmış, bu konularla alâkalı pek çok kitap kaleme a lınmıştır. Yıldızname, tefeülname, hurşidname, ihtilâ cna me, kıya fet name,kehanet name isimli eserler bu tür konuları işleyen eserlerdir. Ömer Rûşenî Dede’nin Miskinname ’si, Cem Sultan’ın Fal- ı Reyhan ’ı, Zaîfî’nin Fal- ı Murgân ’ı ile Hamdullah Hamdi ve Erzur umlu İbrahim Hakkı’nın Kıya fetna meleri bu tür eserlerin önemli olanlarıdır
4 . Bu fal çeşitleri arasında çalışmanın konusunu ilgilendiren tür; seğirnamelerdir. Seğirmek,sözlükte, “hafif kımıldamak ve daha çok vücudun bir yerinde deri ile birlikte derinin h emen altındaki kaslar hafifçe oynamak”
5 şeklinde geçmektedir. Vücudun çeşitli organlarında görülenseğirme, kişiyi geleceği hakkında bazen menfi bazen müspet tahminler yapmaya sevk etmiştir . Bu tahminlerin yazıya geçirilmesiyle Türk edebiyatında adına “seğirname” denilen bir tür doğmuştur.Seğirname; bedenin bazı organlarının oynaması na , seğirmesine göre çeşitli anlamların çıkarıldığıhususları anlatan eserlere verilen addır. Bu eserlere ihtilâcname, kütüb - i ihtilâc yahut çınname de denilir
6 . Türk Edebiyatında Seğirname Türk edebiyatında, seğirname yahut yukarıda zikredilen isimler adı altında değişikhacimlerde eserler, risaleler meydana getirilmiştir. Bu risalelerden ve eserlerden başka seğirname konusuna - insanın çeşitli uzuvlarından hareketle karakterini belirleme ilmi- olan kıya fetnameler içinde onun bir bölümü olarak da rastlanır
8 . Bu rastlantı, seğir n amelerin, kıya fetnamelerin bir alt dalı olabilme ihtimalini kuvvetlendirirken beraberinde seğirname tarzında birkaç ilmi de hatırlatır ki bu ilimler: İlm -i sima: İnsan sima sından, insanın karakteriyle ilgili hükümler çıkaran ilim. İlm -i kef: Avuç içindeki çizgilerden insan talihiyle ve karakteriyle ilgili manalar çıkaran ilim. İlm - i hutût: İnsan alnındaki çizgilerden, insanın talihiyle ve kar akteriyle ilgili manalar çıkaran ilimdir
9 . Seğirmeler i delilleri ve sebepleri ile iza ha çalışan yazarlardan ilki 18. yüzyılın önde gelenmütefekkirlerinden biri olarak kabul edilen Erzurumlu İbrahim Hakkı’dır
10 . İbrahim Hakkı’nın Marifet name adlı eserinde seğirnameler hakkında “Seğirmeler ve Sonuçları” bölümündeyazılanlardan bazıları şunlardır: İhtilâc - ı fark - ı ser Câhdan verir haber
İhtilâc - ı pîş -i serOldu devlete eser
İhtilâc - ı cenb -i ser Sağ ve solu hayr eder…
İhtilâc - ı fek -i leb Sağda rızık ve solda tareb
İhtilâc - ı künc -i leb
Sağda zar ve solda tareb
İhtilâc - ı zir -i leb Sağ ve solda yahşi hep…
Muhtelic olsa eğer Bir yerin eyle nazar Bunda kim ahkâmı yâd Şübhesiz et itimâd Kim damar oynar neden Hak’dır onu debredenAnla işârâtını Bekle beşerâtını
(Başın tepesinin seğirmesi, makamdan haber verir.
Başın önünün seğirmesi, talihe işaret eder.
Başın yan tarafının seğirmesi, gerek sağ ve gerekse sol hayırdır.
Dudak üstü seğirmesinde sağda rızık, solda şenliktir.
Dudak ucu seğirmesinde sağda zarar, solda şenliktir.
Dudak altı seğirmesi sağve solda yahşidir.
Eğer bir yerin seğirse bak buradaki hükümleri hatırla ve şüphesiz itaat et.
Damar neden oynar? Hak’tır onu depreden.
O an işaretleri anla ve müjdelerini bekle)
11 . İlmî bir mesnedi olmamakla beraber bazı seğirnamelerin girişinde verilen bilgilerden anlaşıldığı kadarıyla
Zülkarneyn ve Dânyâl Peygamberler bu ilmin pirleri kabul edilmektedir.
“Rivâyetdür ki bir gün İskender - i Zülkarneyn, hükemâların bir araya cem idüp didi ki: Âdemoğlanınun ahyânen azaları hareket idüp seğrise ve seğridüğine hikmet nedür, neye delâletider?
Diye sual eyledük de, cümle mütehayyir kalup mühlet isteyüp badehu bu ihtilâcnameyi telif edip İskender Şah’a getürüp didiler k i:
Ya İskenderiyye şahı Zülkarneyn, senün bu suâlün tecrübeye müteallikdir ve bunun hikmetine Allah Subhanehu ve Te âlâ âlimdür”
12 . İ fadeleri ile başlayan bir seğirnamenin giriş kısmı bu ilmin pirinin Zülkarneyn Peygamber olduğunu ispatlar mahiyettedir. Türk edebiyatında şimdiye kadar bazı yazarlar tarafından yazılan makalelerde seğir nameler hakkında bilgiler verilmiş ve çeşitli seğirname metinleri yayımlanmıştır
13 . B u çalışmalar içerisindeseğirnameler üzerine yapılan en kapsamlı çalışma Yusuf Ziya Sümbüllü’nün FenomenYayıncılıktan 2010 yılında çıkan Seğirname adlı eseridir. Bu eserde yazar; fal ve seğirme ilmi gibigenel konulara değindikten sonra farklı kütüphanelerde kayıtlı bulunan 17 adet seğirname metni ni transkiribe ederek metinlerdeki seğirme hükümlerini sınıflandırmış, seğirme hükümleri üzerinemukayeseli değerlendirmeler yapmış ve seğirnamelerdeki sosyal - kültürel ve psikolojik altyapıyadeğinmiştir.
Bir Seğirname Örneği Yazının konusu nu oluşturan seğir name metni Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüphanesi numara 3794’te kayıtlı bir mecmuanın 32–45 sayfaları arasındadır.
“Kitâb - ı Seg irname ve Billahit Tevfik” başlığını taşıyan metnin anlatımı nesirdir.
Her sayfasında 20 satır olup metnin tamamı ( başlığı dâhil) 140 satırdır.
44. sayfa hariç diğer sayfa sonlarında ayak (payende, rabıta, müşir)vardır. Her sayfanın üst kısmına sayfa numarası yazılmıştır.
Metnin sayfa numaraları, başlığı,“eğer” bağlacı ve birkaç organ ismi kırmızı, diğer kısımlar siyah mürekkeple yazılmıştır. Metinde,metnin müellifi ya da müstensihi, telif veya istinsah yeri ve tarihi hakkında herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. İlm - i ihtilâcın pirlerini n , bazı metinlere 14 dayanarak Zülkarneyn ve Dânyâl P eygamberler olduğu yukarıda belirtilmiştir. Söz konusu metinlerde Dânyâl Peygamberin adıgeçmese de Zülkarneyn (as)’in adı geçmektedir. Yalnız incelenen metinde böyle bir bilgi olmayıp, direkt –baştan başlanmak üzere - konuya giriş yapılmıştır.
Harekeli nesih ile kaleme alınan me tinde az sayıda Arapça ve Farsça kelimenin ( şerm -sar : utangaç, renc : ağrı, sıkıntı, arbede : kavga, hâcet : ihtiyaç, lüzum, münazi : kavgacı… 15 gibi) yanısıra Türkiye Türkçesinde bugün kullanılmayan ( azacuk : birazcık, aşaga : aşağı, enek : çene kemiği, talu : s ırt, kürek kemiği, dübür : kıç, makat… 16 gibi) kelimeler de kullanılmıştır. Bunların yanında“şâd” kelimesinin bazen “şâz” biçiminde yazılması da metne has başlıca dil özelliğidir.
Yukarıdametnin yazılış / istinsah tarihinin bilinmediği söylenmişti ; ama metnin dilinin bir özelliği olan“şâd” kelimesinin bazen “şâz” şeklinde yazılması okuyucuya metnin tarihi hakkında bir ipucuvermektedir. Şöyle ki : (zel) harfi, 15. yüzyıla kadar (dal) harfinden önce uzun veya kısa sesli bulunduğu zaman )lad( yerin e kullanılmıştır
17 . Bu bilgiden hareketle metnin, 15. yüzyılda veya birkaç yüzyıl öncesinde kaleme alındığı söylenebilir. Tüm bunlarla beraber metnin sanatkaygısından uzak, sa de bir dille yazıldığını da aşikârdır. Metinde, seğirmelerinden bahsedilen 38 uzu v (Baş, alın, kulak, kaş, göz…) ve bu uzuvlarınsağlı sollu, yukarılı aşağılı vb. olmak üzere toplam 137 bölümü (Sol kulak deliği, sol gözün aşağıkirpiği, sağ ayağın altı, sol elin serçe parmağı…) vardır.
Bu organların ve bölümlerin içerisinde bilinen org an ve bölümlerinin yanı sıra pek duyulmamış organ bölümlerinin (kulak deliği, göz kuyruğu, burun içi… gibi) seğirmesinden de bahsedilmiştir. Seğirmesinden bahsedilen organların (başın ortası, başın çepçevresi, başın sağ yanı hariç) ismi zikredilmeden önce “eğer” bağlacı kullanılmıştır.
Seğiren uzuvların sıralanışına bakıldığında baştan ayağa doğru olduğu görülmektedir. Birkaç istisnanın dışında ele alınan seğiren uzuvların bütün bölümleri söylendikten sonr a, o söylenen uzva en yakın diğer uzva geçilmiştir. Böyle yapılarak baştan, ayak parmaklarınakadar olan uzuvların seğirmeleri ele alınmıştır. Göz, kulak, el gibi organların seğirmelerinden bahsedilirken bilâ -istisna önce sağ tarafta olanlarla başlanmıştır.
Seğirmelerin menfi ve müspet tahminlerin olduğu yazının başında belirtilmiştir . Ele alınanmetne bakıldığında olacakların müspet olma ihtimali, menfi olma ihtimallerinden çok daha yüksektir. “Mutlu olmak, zengin olmak, sefere hayırlı bir şekilde gidip gelmek” gibi belli başlıolumlu tahminlerin yanında “Hak Teâlâ ona bir oğlan vire” (Sol gözün burundan yanı seğirirse),“Allah u âlem altı kez evlene” (Memenin altı seğirse) gibi değişik tahminler de vardır.
Aynızamanda “hasta ola, biraz kaygı göre, bir kimseyle arbede ede” gibi olumsuz tahminlerin yanında“Bir zaman halkın diline düşe” (Sol göz bebeği seğirirse), “Avret diliyle ona düşman olalar.”(Göğsünün altı seğirirse) gibi çok duyulmamış olumsuz tahminler de vardır. Bunlarla beraber met inde olacağı tahmin edilen menfi bir olayın çok sürmeyeceği, bazı organların seğirmeyle beraber görülecek sıkıntının tez zamanda geçeceği tahmini de yok değildir. (Eğer sol kulağın deliğiseğirse, azıcık kaygı göre, tez giçe şâz ola. Eğer burnun sol yanı seğirse, kaygı erişe ama kimsevine… gibi)Metinde bazı uzuvların (menfi- müspet) seğirmeleri, olması tahmin edilen bir ihtimalle açıklanırken (Eğer aşağı kirpiği seğirse, kendi yaramazlığıyla analar. Eğer ağzın sol köşesi seğirse ,handa n ola… gibi) seğirmesiyle, değişik ihtimallerin gerçekleşeceğini bildiren uzuv seğirmele ri de vardır. (Eğer sağ kaşı seğirse, şâzlık bula, ya erkek oğlu ola ya bir dost ucundan şâd ola. Eğerdördüncü parmağı seğirse, hasta ola ya kâhil ola… gibi) Bazı organların seğirmesiyle kişiye tavsiyelerde bulunulması metinde dikkati celb eden bir başka özelliktir. Bu tavsiyeleri seğirmesi hem olumlu (Eğer sağ topuğu seğirse
devlet izzet bulup hayr işleye ya hut mescit yapa... gibi) hem de olumsuz (Eğer boynun cümlesi seğ irse, sadaka virmekgerek. Oruç [ tutmak ] ve nama z kılmak gerek, Huda’ya yalvarmak gerek ta ki belâ - yı azîmiüzerinden reddiyleye… gibi) olan uzuvlarda görülmektedir.Metinde seğirmesi olumlu haberlere yorulan uzuvların sayısı daha fazladır.
Bu da şüphesiz, yorumcunun gerek kendi hakkında gerekse de etrafındakilerin hak larında ilerleyen zamanlarda karşılaşılacak durumların her zaman iyi olmasını arzu etmesiyle alâkalıdır Seğirmesi müspet ve menfi haberlere yorulan organ ve bölümlerin sınıflandırılması şöyledir: Metinde Seğirmesi Müspet Haberlere Yorulan Organ ve Bölümleri
1. Başın ortası 2. Başın (çep)çevresi 3. Başın sağı 4. Başın solu 5. Alın 6. Alnın sağı 7. Alnın solu 8. Sağ kulak 9. Sağ kulağın yumuşağı 10. Sol kulağın yumuşağı 11. Sağ kulağın deliği 12. Sağ kulağın ardı 13. Sol kulağın ardı 14. Sağ kaş 15. Sol kaş 16. Her iki kaş 17. Sağ kaş ile göz 18. Sağ gözün içi 19. Sol gözün içi 20. Sağ gözün kuyruğu 21. Sol gözün kuyruğu 22. Sağ gözün üst kapağı 23. Sağ gözün aşağı kapağı 24. Sağ gözün yukarı kirpiği 25. Sağ gözün aşağı kirpiği 26. Sol gözün yukarı kirpiği 27. Sol gözün çevresi 28. Sağ göz bebeği 29. Sağ gözün burun tarafı 30. Sol gözün burun tarafı 31. Burun32. Burun içi 33. Burnun sağ deliği 34. Sağ yanak 35. Ağzın sağ köşesi 36. Ağzın sol köşesi 37. Yukarı dudak 38. Aşağı dudak 39. Her iki dudak40. Boğaz 41. Eneğin çukuru 42. Boynun sağı 43. Boynun solu44. Sağ omuz 45. Sol omuz46. Sağ talu 47. Sol talu48. Sağ pazı 49. Sol pazı 50. Sol dirsek51. Belin üstü 52. Belin altı 53. Belin solu54. Arka55. Sol göğüs 56. Sağ el 57. Sol el58. Sağ el ayası 59. Sağ elin başparmağı 60. Sağ elin orta parmağı 61. Sağ elin dördüncü parmağı 62. Sol elin başparmağı 63. Sol elin şahâdet parmağı 64. Sol elin orta parmağı 65. Sol elin dördüncü parmağı 66. Sol elin serçe parmağı 67. Sol koltuk68. Arkanın solu 69. Arkanın ortası 70. Sağ meme 71. Sol meme72. Memenin altı 73. Her iki meme74. Karın 75. Karnın sağ yanı 76. Göbek 77. Bel78. Kasığın solu 79. Kasığın tamamı 80. Zeker81. Hayânın sağı 82. Dübür 83. Sağ dübür 84. Sol dübür 85. Sol uyluk 86. Sağ diz 87. Sağ baldır 88. Sol baldırın yumuşağı 89. Sağ topuk 90. Sağ ayağın arkası 91. Sol ayağın arkası 92. Sağ ayağın altı 93. Sol ayağın altı 94. Sağ ayağın başparmağı 95. Sağ ayağın üçüncü parmağı 96. Sağ ayağın serçe parmağı 97. Sağ ayağın bütün parmakları 98. Sol ayağın başparmağı99. Sol ayağın ikinci parmağı100. Sol ayağın orta parmağı 101. Sol ayağın serçe parmağı
102. Sol ayağın bütün parmakları Metinde Seğirmesi Menfi Haberlere Yorulan Organ ve Bölümleri
1. Kafa2. Sol kulak3. Sol kulak deliği 4. Sol kaş ile göz 5. Sol gözün aşağı kirpiği 6. Sağ gözün çevresi 7. Sol göz bebeği 8. Burnun sağ yanı 9. Burnun sol yanı 10. Burnun sol deliği 11. Sol yanak12. Dil13. Eneg14. Boynun tamamı 15. Her iki omuz16. Sağ dirsek 17. Sağ göğüs 18. Sağ elin şahâdet parmağı 19. Sağ elin serçe parmağı 20. Sağ koltuk 21. Arkanın sağ yanı 22. Arkanın tamamı 23. Göğsün altı 24. Yüreğin üstü 25. Karnın sol yanı 26. Kasığın sağı 27. Hayânın solu 28. Hayânın tamamı 29. Sağ uyluk 30. Sol diz31. Sağ baldırın yumuşağı 32. Sol topuk33. Sağ ayağın ikinci parmağı 34. Sağ ayağın dördüncü parmağı 35. Sol ayağın dördüncü parmağı Kitâb - ı Segirnâme ve illâhi’t - Tevfîķ s. 32) Bir kişinüñ başı ortası segirse , mal ve ululuķ bula, pâdişâhlıġa lâyıķ ise pâdişâh ola.Başuñ çepçevresi segirse mal, ululuķ bula, bir yâd kişinüñ ucundan şâd ola. Başuñ śaġ yanı segirse , bir bölüķ ħalķ üzere ululuķ eyleye. Eger başuñ śol yanı segirse, mübârek sefer ide, girü tiz gele. E ger alnı segirse, işi seferse; seferi murâdınca ola. Eger alnuñ śaġ yanı segirse, oġul ucundan, yâ bir dost ucundan ey ülük göre. Eger alnuñ śol yanı segirse , istedügin bula. Eger ķafası segirse, malcihetinden biraz ķayġu göre. Eger śaġ ķulaġı segirse, eyü söz işide, şâd ola. s. 33) Eger śol ķulaġı segirse, yâvuzluġına añalar.
Eger śaġ ķulaġuñ yumuşaġı segirse, birkimse ile cenk ide kendünüñ eli üstün ola. Eger śol ķulaġuñ yumuşaġı segirse, ululuķ, beylik bula.Eger śaġ ķulaġuñ delüġi segirse, bir dost anı kâh kâh eyülüg ile aña. Eger śol ķulaġuñ delüġisegirse, azacuķ ķayġu göre, tiz giçe, şâź ola. Eger śaġ ķulaġuñ ardı segirse, bir kimseyle söyleşe,kendi sözi üstün ola. Eger śol ķulaġuñ ardı segirse, bir dost anı eyülügine aña. Eger śaġ ķaşısegirse, şâźlıķ bula, yâ erkek oġlı ola yâ bir dost ucundan şâd ola. Eger śol s. 34) ķaşı segirse,raĥatlıķ, baylıķ bula. Eger ķaşı bile segirse, bir dostuñ dîdârın göre.
Eger śaġ ķaşı göziyle segirse,murâdın bula. Eger śol ķaşı göziyle segirse, bir pâre ķaygu göre. Eger śaġ gözüñ içi segirse, eyüħuydan yavuz ħuya döne. Eger śol gözüñ içi segirse, murâdı ucundan feraĥ - nâk ola. Eger śaġ gözüñķuyruġı segirse, mal ucundan ħandân ola. Eger śol gözüñ ķuyruġı segirse, oġulcuġından şâd ola.Eger śaġ gözüñ üst ķapaġı segirse, feraĥ - nâk ola, sevine. Eger aşaga ķapaġı segirse, şâźî ve raĥatola. Eger śaġ gözüñ yuķarı kirpügi segirse, bir kimse göre kim çoķdan s. 35) görmemiş ola. Egeraşaġa kirpügi segirse, bir uludan nâ - gâh şâd ola, sevine.
Eger śol gözüñ yuķarı kirpügi s egirse, ġamdan âzâd ola, sevine. Eger aşaġa kirpügi segirse, kendü yaramazluġıyla añalar.
Eger śaġ gözüñçepçevresi segirse, azacuķ ħastalıķ irişe. Eger śol gözüñ çepçevresi segirse, bir nesne ucundan şâdola. Eger śağ gözüñ bebegi segirse, ġafletden ħalaś ola. Eger śol gözüñ bebegi segirse, bir zamânħalķuñ diline düşe. Eger śaġ gözüñ burnundan yanı segirse, şâd ve ĥürrem ola.
Eger śol gözüñ burnundan yanı segirse, s. 36) Ĥaķ Teâla bir oġlan vire.
Eger cümle burun segirse şâźlıķ, bâylıķ bula. Eger buruñ içi segirse, ululuķ birle adı meşhûr ola. Eger burnuñ śaġ yanı segirse, śaķın kimnâ - gâh cenk ide. Eger burnuñ śol yanı segirse, ķayġu irişe amma kim sevine. Eger burnuñ śaġdelügi segirse, şâd olup feraĥ - nâķ ola. Eger burnuñ śol delügi segirse, azacuķ ķayġu göre. Yañagı segirse, ħasta ola yine śıĥĥat bula. Eger śol yañagı segirse, bir iş ide kim kendünüñ işinden şerm - sâr ola. BaǾżıları dimiş kim ġâyb göre, yüzine zaĥmet irişe yâ sevünmek işide.
Eger agzuñ śaġ s. 37) köşesi segirse, şâźlıķ bula.
Eger aġzuñ śol köşesi segirse, ħandânola. Eger yuķarı ŧuŧağı segirse, ġayb kimsesi gele. Eger aşaġa ŧuŧağı segirse, düşmana ķarşusöyleşe, muĥabbet eyleye. Eger iki ŧuŧağı bile segirse, dostuñ ĥoşlıķda göre. BaǾzıları demiş k im kimse ile cenk ide yâħud dostıyla öpüşe. Eger boġazı segirse, hûb ŧaǾâm yiye, ŧaǾâm bulmazsa ŧaǾâm ucundan melûl ola. Eger dili segirse, kimseyle cenk ide ķatı ķatı. Eger eñegi segirse, cenkide, Ǿâdavet belüre, kendü ile dostı arasından. Eger eñeginüñ çuķurı segirse, kimse anı eylüg ile aña. s. 38)
Eger boynuñ śaġ yanı segirse, mal bula çoķ menfaǾatlü ola. Eger boynuñ śol yanısegirse, mal bula amma rencle zaĥmetle. Eger boynuñ cümlesi segirse, śadaķa virmek gerek oruç [tutmak] , ve namâz ķılmaķ gerek, Ħudâ’ya yalvarmaķ gerek tâ ki belâ - yı Ǿažîmi üzerindenreddiyleye. Eger śaġ omuzı segirse, pâdişâh olup raĥat ola. Eger śol omuzı segirse, şâdân ola. Eger iki omu zı bile segirse kimseyle Ǿarbede ide. Eger śaġ ŧalusı segirse, ululuķ bula. Eger śol ŧalusı segirse, ey ülik, şâźlıķ bulup eyü fiǾil ħâśıl ide.
Eger śaġ bazusı segirse, Ǿizzet, niǾmet şâźlıķ bula.BaǾżıları dimiş kim sehel s. 39) ġam göre. Eger śol bazusı segirse, yavu varmış eline gire, śıĥĥat ile dîdâr - ı yâr göre. Eger śaġ dirsegi segirse, düşmân belüre , sehel ġam göre śoñra ĥandân ola. Egerśol dirsegi segirse, mal bula, şâd ola. Eger belinüñ üstü segirse, düşmân olan girü dost ola, şâźlıķ ĥâśıl ola. Eger belinüñ altı segirse, bir bölük ķavm üzere ululuķ eyleye. Eger belinüñ śol yanısegirse, rûz gele sevine. Eger arķası segirse, bir ulu kişiden çok ħaber işide. Eger śaġ gögsi segirse,dâîmâ bir işden ķorķa, ġuśśa yaya. Eger śol gögsi segirse, bir ħayr iş ide şâź s. 40) ola.
Eger śaġ elisegirse, çoķ mal bula, sevine. Eger śol eli segirse, mal, ululuķ bulup sevine. Eger śaġ elüñ ayasısegirse, bir Ǿilletden ħâlâś ola. Eger śaġ elüñ baş barmaġı segirse, ĥâceti revâ ola. Eger şahâdet barmaġı segirse, bir ħaber ucundan ġam göre; amma yine müşkili âsân ola. Eger orta barmaġısegirse, her ne iş kim işleye anuñ ucundan şâź ola. Eger dördünci barmaġı segirse, bir nesneucundan ĥürrem ola. Eger serçe barmağı segirse, sehel ġam göre śoñra şâd ola. Eger śol elüñ baş barmaġı segirse, düşmânıyla söyleşe , dost ola. Eger şahâdet s. 41) barmaġı segirse, kimseyl e söyleşe münâziǾ eyleye, kendü sözüñ geçüre.
Eger orta barmaġı segirse, ħayr işleye, şâd ola. Egerdördünci barmaġı segirse, nesne bula, sevine yâ bir dost ucundan şâd ola. Eger serçe barmaġısegirse, mal bula, girü tizcek geçe. Eger śaġ ķoltuġı segirse, azacuķ ķayġu göre. Eger śol ķoltuġısegirse bir dost ucundan şâd ola. Eger arķasınuñ śaġ yanı segirse, biraz zaĥmet irişe rızk ucundan.Eger arķasınuñ śol yanı segirse, oġlı ŧoġa. Eger arķasınuñ ortası segirse, beylik, ululuķ bulup raĥat ola. s. 42) Eger cümle arķası segirse, ķayġu, ķatılıķ irişe. Eger śaġ meme segirse, Ĥaķ TeǾâlâħayru ir göre. Eger śol meme segirse, eyülük, ħoşluķ bula. Eger memenüñ altı segirse,
Allah u Ǿâlem altı kez evlene. Eger iki meme bir kezden segirse, eyülükler bula, yâħud işle ye. Eger gögsinüñ altı segirse, Ǿavret diliyle aña düşman olalar. Eger ķarnı segirse göñli ħoş ola. Egeryüreginüñ üsti segirse, melûl ola; ama tiz giçe. Eger ķarnuñ śaġ yanı segirse, ħastalıķdan ĥalâś ola.Eger ķarnuñ sol yanı segirse, ĥasta ola, girü tiz geçe. Eger göbegi segirse, eyülükler, bereketler bula, bay ola. Beli segirse, bir nesne bula yaħud mübârek sefer ide. Eger s. 43) ķaśıġuñ śaġ yanısegirse, bir zamân ĥasta ola. Eger ķaśıġuñ śol yanı segirse, eyülük bulup şâź ola. Eger cümle ķaśıķ segirse , ķız oġlanıyla cimâǾ ide.
Eger zekeri segirse, Ǿizzet ve mertebe bulup maĥbûbuyla mücâmaǾeyleye. Eger ħayanuñ śaġ yanı segirse, ŧarlıķdan ħalâś olup şâd ola. Eger ħayanuñ śol yanı segirse,ķayġu çeke, illâ saǾâdete irişe. Eger iki yanı segirse, ŧarlıġa düşe; ama tiz geçe. Eger dübüri segirse, bir yerden bir yere vara. Eger dübürüñ śaġ yanı segirse, saǾâdet döşeginde otura. Eger śol yanısegirse, şâdlıġa irüşüp raĥat ola. Eger śaġ uyluġı segirse, ġamgîn ola. BaǾżıları dimiş kim seferde kimsesi var ise gele. s. 44) Eger śol uyluġı segirse, çoķ şâźlıķ, eyülük göre. Eger śaġ dizi segirse, pâdişâhdançoķ eyülük göre.
Eger śol dizi segirse, düşmân belüre yâ ħasta ola. Eger śaġ baldurı segirse, birnesne ucundan gözi aydın ola. Eger śaġ balduruñ yumuşaġı segirse, melûl ola; amma tiz geçe. Egerśol balduruñ yumuşaġı segirse, baylıķ bulup şâd ola. Eger śaġ ŧopuġı segirse, devlet Ǿizzet bulupħayr işleye yâħud mescid yapa. Eger śol ŧopuġı segirse, nafaķası ŧar ola.
Eger śaġ ayaġuñ arķasısegirse, bir ulu ucundan yâ bir dost ucundan feraĥ - nâķ ola. Eger śol ayaġuñ arķası segirse, sefereçıķa, mal bula yâ bir gökçek yüzlü ħatun ala, eyülük göre. Eger s. 45) śaġ ayaġuñ altı segirse,mübârek sefere gide. Eger śol ayaġuñ altı segirse, sefere gide, mübârek isim ile gele. Eger ayaġuñ baş barmaġı segirse, ķul śatun ala. Eger ikinci barmaġı segirse, ķayġuya irişe. Eger üçünci barmaġısegirse, mal, niǾmet bula. Eger dördünci barmaġı segirse, cenk ide amma girü niǾmet bula. Egerśerçe barmaġı segirse, Ĥaķ’dan dileġi revâ ola. Eger cümle barmaġı segirse, ķatılıķdan ħâlâś ola.Eger śol ayaġuñ baş barmaġı segirse, ĥâceti revâ ola. Eger ikinci barmaġı segirse, vâfir eyülü k göre. Eger orta barmaġı segirse, şâd ola. Eger dördünci barmaġı segirse, ħasta ola yâ kâhil ola. Egerserçe barmaġı segirse, cümle ķayġuları defǾ ola. Eger śol ayaġuñ cümle barmaķları segirse, biryerden bir yere gide, żarar sefer ide, ķayġulu oluna.
Bir Seğirname Örneği 297 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or TurkicVolume 6/4 Fall 2011 KAYNAKÇA AYYILDIZ, Mustafa ve BĠRGÖREN, Hamdi (2005), Edebiyat Bilgi ve Teorileri , Ankara: Akçağ Yayınları. DEVELLĠOĞLU, Ferit (2003), Osmanlıca - Türkçe Ansiklopedik Lûgat , Ankara: Aydın Kitabevi. ERSOYLU, Halil (1985), “ Seğir -name ”, Türk Dili Araştırmaları Yıllığı (Belleten) ,Ankara, s. 27 – 48. Ġbrahim Hakkı (Erzurumlu), (2010) Marifetname , SadeleĢtiren M.Fuad BaĢar,Ġstanbul: Âlem Yayıncılık. KAYA, Doğan (2007), Ansiklopedik Türk Halk Edebiyatı Terimleri Sözlüğü , Ankara: Akçağ Yayınları.PAÇACIOĞLU, Burhan (2006), VII- XVI Yüzyıllar Arasında Türkçenin SözcükDağarcığı , Ankara: Bizim Büro Basımevi. SÜMBÜLLÜ, Yusuf Ziya (2010), Seğirname, Erzurum: Fenomen Yayınları. TATÇI, Mustafa (1997), Edebiyattan Ġçeri (Dini ve Tasavvufi Türk EdebiyatıÜzerine Yazılar) , Ankara: Akçağ Yayınları. TĠMURTAġ, Faruk K. (2008), Osmanlı Türkçesine Giriş I , Ġstanbul: Alfa BasımYayım Dağıtım. Türkçe Sözlük (2005), “Seğirmek” TDK Yayınları, Ankara, s.1722. 298 Fatih Ramazan SÜER Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or TurkicVolume 6/4 Fall 2011 Foto 1: Kitâb - ı Seg irname ve Billahit
Tevfik, Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüpha nesi, Nu.3794, s. 32 – 33. Bir Seğirname Örneği 299 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or TurkicVolume 6/4 Fall 2011 Foto 2: Kitâb - ı Seg irname ve Billahit Tevfik, Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüpha nesi, Nu.3794, s. 34 – 35. 300 Fatih Ramazan SÜER Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or TurkicVolume 6/4 Fall 2011 Foto 3: Kitâb - ı Seg irname ve Billahit Tevfik, Sivas Ziyabey Yazma Eserler K ütüpha nesi, Nu.3794, s. 36 – 37. Bir Seğirname Örneği 301 Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or TurkicVolume 6/4 Fall 2011 Foto 4: Kitâb - ı Seg irname ve Billahit Tevfik, Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüpha nesi, Nu.3794, s. 38 – 39. 302 Fatih Ramazan SÜER Turkish Studies International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or TurkicVolume 6/4 Fall 2011 Foto 5: Kitâb - ı Seg irname ve Billahit Tevfik, Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüpha nesi, Nu.3794, s. 40 – 41. Bir Seğirname Örneği - ı Seg irname ve Billahit Tevfik, Sivas Ziyabey Yazma Eserler Kütüphanesi, Nu.3794, s. 42 – 43.