29 Temmuz 2018

CÜZİ İRADE-KÜLLİ İRADE

cüzi irade külli irade ile ilgili görsel sonucu

CÜZİ İRADE-KÜLLİ İRADE

 Meselenin kısaca ifâdesi şudur: İnsanın elinde irâde vardır. Biz buna cüzî irâde, diyoruz. Cenab-ı Hakk'ın yaratmasına da, küllî irâde, halk etme kuvveti yani kudret, diyoruz. 
(Bunlar Allah'ın sıfatlarıdır). 

Mesele, Cenab-ı Hakk'a ait yönü ile ele alındığında, âdeta, Cenab-ı Hak zorluyor da, olacak şeyler öyle oluyor, şeklinde anlaşılır ve bu suretle de, işin içine cebir giriyor. 


 Mesele, insana ait yönüyle ele alındığı zaman ise, insan kendi işlerini kendi yapıyor, şeklinde anlaşılıyor ki, o zaman da işin içine "Herkes kendi fiilinin hâlıkı" düşüncesinden ibâret olan Mutezile düşüncesi giriyor. 


 Kâinatta olup biten her şeyi Allah yaratır. Bu soruda "küllî irade" diye geçen şey de işte budur. 

 Hatta, "Vallâhü halakaküm vemâ ta'melûn: Sizi de, işinizi de, Allah yarattı... " 
 Yani sizin de, sizden sâdır olan efâlin de Hâlıkı yalnız Allah'tır. 
 Meselâ: Siz bir taksi yapsanız, bir ev inşâ etseniz, bu işleri yaratan Allah'tır. Siz ve efâliniz Allah'a aitsiniz. 

 Ama ortaya gelen bütün bu işlerde, size ait bir husus da vardır ki, o da kesb ve işlemektir. 

 Bu ise âdî bir şart ve basit bir sebeptir. 
 Tıpkı dünyaları aydınlatacak dev bir elektrik şebekesinin düğmesine dokunmak gibi. 

 Bu durumda "Sizin hiçbir şeyiniz, hiçbir müdâhaleniz yok"denemeyeceği gibi, işin tamamen size ait olduğu da söylenemez. İş tamamıyla Allah'a aittir. Fakat, Allah size ait bu işleri yaratırken, sizin cüzî müdâhalenizi de âdi şart olarak kabul buyurmuş ve yapacağı şeyleri onun üzerine bina etmiştir. 


 Meselâ: Şu câminin içindeki elektrik mekanizmasını, Allah kurmuş; işler ve çalışır hâle getirmiştir. Yeniden bunu tenvir etme işi, ameliyesi de Allah'a aittir. Elektron akımlarından bir ışık meydana getirme, câmiyi tenvir etme birer fiildir. 


 Ve bunlar da "Nuran Nur, Münevvirun nur, Musavvirun Nur" olan Hz. Allah'a (C.C) aittir. 


 Ama bu câminin aydınlanması mevzuunda, sizin de bir müdahaleniz vardır; o da Allah'ın kurduğu bu mekanizmada, Allah'ın ayarladığı düğmeye sadece dokunmanızdır. 


 Sizin irâde ve takatinizin çok fevkinde, o mekanizmanın, tenvir vazifesi yapması ise tamamen Allah'a aittir. Bir nümûne daha arz edelim: 


Meselâ; hazırlanıp, işler, çalışır, yürür hâle getirilmiş bir makine düşünelim ki; sadece çalıştırmak için onun düğmesine dokunma vazifesi, size verilmiş. 


 O makineyi harekete getirmek ise, onu kuran ve inşâ eden zata mahsustur. Binaenaleyh, beşere ait bu küçük mübâşerete, 

"kesb" veya "Cüzi irâde" diyoruz. 

Allah'a ait olana ise "halk etme, yaratma" diyoruz. 

Ve böylece bir irâde inkısâmı karşımıza çıkıyor: 
 A) Küllî irâde, 
 B) Cüzî İrâde. 
 İrâde dediğimiz ki; murat etme, dileme demektir, bu tamamen Allah'a aittir. "Vemâ teşâûne illâ en yeşâ Allah = Allah'ın dilediğinden başkasını dileyemezsiniz." Bu husus, yanlış anlaşılmasın. 

 Biz böyle düşünürken, kulun da "bir parmak dokundurma denecek kadar irâdesi vardır" diyerek, tamamen zorlamacı bir düşünceden uzaklaşmış bulunuyoruz. 


 İşi meydana getiren Allah'tır, derken de, Mûtezile mezhebi gibi düşünmediğimizi gösteriyoruz. Bu suretle de ne Ulûhiyetinde, ne de Rubûbiyetinde Allah'a eş ve ortak koşmamış oluyoruz. 


 Allah (C.C) nasıl ki, Zâtında birdir; icrâatında da birdir.. işini başkasına yaptırtmaz. 


 Allah (C.C) her şeyi kendisi yaratmıştır. Fakat, teklif, imtihan gibi bir takım sırlar ve hikmetler için, beşerin mübâşeretini de şart-ı âdî olarak kabul buyurmuştur. 


 Meseleyi daha fazla tenvir için, Bediüzzaman Hazretlerinin bu mevzûda îrat ettiği bir misâli sunmak istiyorum. 


Diyor ki: "Sen bir çocuğun isteğiyle, onu kucağına alsan; sonra sana dese ki; beni falan yere götür; sen de onu oraya götürsen; o da orada üşüyüp hastalansa, sana: "Beni niye buraya getirdin?" diye itirazda bulunabilir mi? tabii ki bulunamaz. Çünkü; kendisi istedi. 


 Üstelik ona: "Sen istedin!.." diyerek iki de tokat vurursun." Şimdi bu hususta çocuğun iradesi inkâr edilebilir mi? Elbette edilemez. Zira; o talep etti ve istedi. 


 Ama onu oraya götüren sensin... Hastalanmayı da, çocuk kendisi yapmadı. 

 Belki ondan sadece bir talep sâdır oldu. 
Binâenaleyh, burada hastalığı verenle oraya götüren ve bu işi talep eden birbirinden ayrılmış olur. 
 Biz kadere ve insanın irâdesine bu mânâ ve bu anlayışla bakarız. 
 İşin doğrusunu her şeyi takdir eden bilir. 
 Selam ve dua ile... Sorularla İslamiyet
İnsan ve Kaderi
İnsan ve Kaderi / Konular
1. Kader ve Kaza Kavramları2. İnsan İradesi ve Kader3. Kaderle İlişkilendirilen Bazı Kavramlar3.1. Ecel ve Ömür3.2. Hayır ve Şer3.3. Afet3.4. Sağlık ve Hastalık3.5. Rızık3.6. Başarı ve Başarısızlık3.7. Tevekkül
İnsan ve Kaderi / Kazanımlar
1. Kader ve kaza kavramlarını açıklar.2. İnsanın kaderle ilgili olarak akıl ve irade sahibi, özgür ve sorumlu olmak gibi özelliklerini sorgular.3. Allah’ın ve kulun iradesi arasındaki ilişkiyi fark eder.4. Ecel, ömür, rızık, tevekkül, başarı, başarısızlık, afet, sağlık ve hastalık, hayır ve şer kavramlarının kaderle ilişkisini kurar.5. Kader ve kaza ile ilgili toplumda yaygın olan yanlış algı ve tutumların neler olduğunu araştırır ve bunların nedenlerini fark eder.6. Hayır ve şerrin, insanın kendi tercih ve eylemleriyle ilişkisini fark eder.7. Kaza ve kader inancının bireyin tedbir almasına engel olmadığını kavrar.
Kader ve Kaza Kavramları
Evrendeki farklı varlıklar uyum içinde bir bütün oluştururlar.
Kur’an’da Kader Kavramı
"O, her şeyi yaratıp bir ölçüye göre düzenlemiştir (takdir etmiştir).” (Furkan 2)"Kuşkusuz biz, her şeyi bir ölçüye (kader) göre yarattık."(Kamer 49)
Kader İle İlgili Temel İlkeler
Yüce Allah bütün kainatı kendi belirlediği kanunlarla idare ederYüce Allah’ın bu üstün yönetim gücüne“Külli İrade” denirBiyolojikFizikselToplumsalYüce Allah insana bir özgürlük alanı tanımlamış ve bu alanda hareket edebilmesi için de “Cüz-i İrade” vermiştir.İnsan bu iradeyle tercihlerde bulunur.
Biyolojik Yasalar Fiziki Yasalar Cüz-i İrade İnsanın Özgürlük Alanı
Külli İradeFiziki YasalarCinsiyetDünyanın HareketiEcelİnsanınÖzgürlükAlanıDepremAnne-babaAstronomik OlaylarCüz-i İradeKülli İradeKülli İradeToplumsal YasalarSünnetullahKur’an Esasları
İnsanın Durum Ve davranışları
Allah’ın Takdiri (Kader) ile oluşan durumlarİnsanın kendi karar ve çabasıyla oluşan davranışlarAileCinsiyetIrkDoğum yeri ve tarihiİnsan olarak dünyaya gelmekÖmür ve ecelİnanmak-inanmamakİbadet etmek-etmemekİyilik-kötülükHırsızlık yapmak-yapmamakDoğru sözlülük-yalanÇalışmak-tembellikİnsan sorumlu değildirİnsan sorumludur
İnsan iradesiyle iyi veya kötüyü seçer, 
Allah da ona göre yaratır

Kader İnancının FaydalarıkibirdenalıkoyarRabbinebağlarKader İnancı- ı- ıİNSAN- a- ı- ıhuzur verir soğukkanlı ve sabırlı yapar çaresizlik ve umutsuzluktan korur
Kaderle İlişkilendirilen Kavramlar
Ecel ve ÖmürÖmür:İnsanın doğumdan ölümüne kadar geçen yaşam süresi.Ecel:Ölüm vakti ve ömrün bitim anı.
Müslüman’ın Sorumluluğu
HayırŞerİnsanlığa yararı olan her şeyİnsanlığa zararı olan her şeyİlke:İnsan, akıl ve iradesiyle mümkün olduğunca “hayırdır” dediklerini tercih etmeli, “şerdir” dediklerini terk etmelidir.Hayır Ve Şer İle İlgiliMüslüman’ın SorumluluğuEmr-i bi’l-maruf, nehy-i ani’l-münker: İyiliği emretmek, kötülükten sakındırmak.
HAYIR VE ŞER ALLAH’TANDIR
Eve RAP
Kaderle İlişkilendirilen Kavramlar 
Afet:Allah’ın evrene koyduğu fiziksel yasalar gereği meydana gelen tehlikeli doğa olaylardır.İnsanlar afetlere engel olmazlar, onları kontrol edemezler.
Sağlık Ve Hastalık
Sağlıklı veya hasta olmak insanın kaderi midir?
Elbette kaderidir !!! 
İnsan cüz-i iradesini doğru yolda kullanmalidir. 

Kaderle İlişkilendirilen Kavramlar Rızık
Rızık: Canlıların ihtiyaç duyduğu ve yararlandığı Allah tarafından sağlanan her türlü nimet.
“Yeryüzündeki her canlının rızkı Allah’a aittir.” (Hud 6)

İnsan fakirliğe razı olmamalı, rızkını temin etmek için çalışmalıdır.
Başkalarına muhtaç olmak yerine çalışıp da başkalarına yardım etmek için çaba göstermelidir.
Başarı Ve Başarısızlık
“Bilsin ki insan için kendi çalışmasından başka bir şey yoktur.” (Necm 39)
Mutluluğun Formülü ??? 
Başarısızlık Hastalık Açlık Müslüman; 
Afet-çaresizlik-Bunalım-Müslüman;-nasıl düşünmeli,-nasıl inanmalı,-ne yapmalı 

Bu olgular karşısında Sorumluluğumuz ?
Bilgi sahibi olmak, öğrenmek.Tedbir almak, çare aramak.Başarabileceğine inanmak…Allah’tan dua ve ibadet ile yardım istemek.Hayırdır diye yorumlamak.Tevekkül edip O’na güvenmek.

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...