30 Haziran 2018

KADERE İMAN VAR MI? DUA KADERİ DEĞİŞTİRİR Mİ? \ Kenan ESEN



KADERE İMAN VAR MI? DUA KADERİ DEĞİŞTİRİR Mİ? 
Kenan ESEN

Kader; ölçü demektir. 
Allah her şeyi bir kaderle yaratmıştır, ölçüsüz hiçbir şey yoktur.
Bizim erkek veya kız olmamız, Türk veya Kürt olmamız, hasta veya sağlıklı olmamız, zengin veya fakir olmamız… hepsi kaderdir. 

 Kadere inanırım; fakat kadere iman etmem. 
İman etmek inanmak değildir çünkü. 
İman etmek güvenmektir. 

 Şimdi imanın 6 maddesi sayılır; tabi iman da inanmak olarak anlatılır. Peki, o zatlara diyeceksin ki, sen cinleri ateşten varlıklar olarak biliyorsun değil mi? 

Ee Cinlere iman neden yok  Uydurulmuş din size cevap veremez. 
 Allah’ın Kitabına göre İman 5’tir. Bakara 177 ve Nisa 136. 
Bunlar: Allah’a, Meleklerine, Kitaplarına, Nebilerine/Resullerine ve Ahiret Gününe İman. İman da güvenmektir. 
(Bunu İman ve İslam nedir? isimli yazımda paylaşmıştım.) 
 Peki, bu kader de nerden çıktı ve Allah’ın kitabına almadığı bir şey iman maddesi haline nasıl dönüştü? 

 Kaderin iman maddesine girmesi Yezid döneminde oluyor. 
Hz. Hüseyin’in kesik kafası kendisine getirildiğinde Hz. Peygamberin torunları ve tabiinden daha birçok kişi bunu sen yaptın diyerekten Yezide saldırmaya kalkmışlardır. 
Yezid de kendisini savunmak için “Onu ben öldürmedim ki, Allah öyle istedi, kaderini öyle yazdı” diyerekten Allah’a iftira attı. 

Tıpkı iblis gibi, Allah’a beni sen azdırdın demişti de yine kaderi Allah’ın üstüne atıvermişti. 

Tıpkı müşrikler gibi; 
 EN’AM 148: Şirk koşanlar diyecekler ki: “Allah dileseydi ne biz şirk koşardık, ne atalarımız ve hiçbir şeyi de haram kılmazdık.” Onlardan öncekiler de, Bizim zorlu-azabımızı tadıncaya kadar böyle yalanladılar. 
 Allah bize hür irade vermiştir, doğru yolu göstermiştir ve seçimi bize bırakmıştır. 

Hz. Ömer diyordu ya: “Allah’ın kaderinden yine Allah’ın başka bir kaderine kaçıyorum.” diye. 
 İşte bugünkü yanlış kader anlayışı buradan gelmektedir. 
Hasan El Basri’nin Yezid’e bununla ilgili Risalesi var: “Kader Risalesi.” 
Peki, Dua nedir? Madem gelenekçilere göre kaderimiz önceden yazıldı, kaderimiz hiçbir şekilde değişmeyecek, o zaman neden dua ediyoruz ki?  
Fatiha’da ve daha onlarca ayette Allah bizden dua istemektedir. 
Allah diyor ya “Duanız olmasa ne ehemmiyetiniz var?” (Furkan 77) 

Demek ki insanın Rabbi karsısındaki kulluğunun birinci görevi duadır. Fakat ben duanın (direkt olarak) bizim yaşantımızı değiştireceğini düşünmüyorum (dolaylı yoldan değiştirir). 

Tabi kavli duadan bahsediyorum, onu fiili dua haline getirirsek ki o zaman da salih amel olur zaten. 
Kısaca dua kaderi değiştirmez. 
 Fakat Allah diyor: “Ben dua edenin duasına icabet ederim” diye. 
Mesela ben Allah’a dua ediyorum “Allah’ım bana araba ver” diye. 

Ee arabamın olma garantisi var mı? Olmuyorsa haşa Allah yalan mı söylüyor? Sonuç olarak Dua; kişinin Rabbi karşısındaki zayıflığını bilmesi ve O’nu hayatından hiç çıkarmamasıdır, Rabbinin her anına müdahil olduğunu bilmesidir. 

 Dolayısıyla Dua kaderi değiştirmez; ama duanda samimi isen, duanda ettiğin sözleri hayatında uygulayabiliyor isen, dua o zaman seni değiştirir ve bu şekilde sabit kaderin de olmadığı için çaba göstererek geleneksel algıdaki kaderini değiştirmiş olursun. 

 İSRA 13: Biz, her insanın kuşunu (işlediklerini, yaptıklarını) kendi boynuna doladık, kıyamet gününde onun için açılmış olarak önüne konacak bir kitap çıkarırız. 
İSRA 14: “Kendi kitabını oku; bugün nefsin hesap sorucu olarak sana yeter.”

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...