02 Ekim 2017

DÜŞÜNCELERİN NEYSE KADERİN DE O DUR.


DÜŞÜNCELERİN NEYSE KADERİN DE O DUR.

Pek çoğumuz beynimizin farklı görevlere sahip pek çok farklı bölümleri olduğunu aklımıza getirmeyiz.

Örneğin beynimizin mantıklı davranmamıza ve düşüncelerinizi cümleler haline getirmenize yardım eden bir sol tarafı ve duygular yaşamanızı ve sözel olmayan işaretleri algılamanızı sağlayan bir de sağ tarafı vardır.

Beyninizin bir tarafı kendisini bellekle uğraşmaya adamıştır, diğer tarafı ise ahlaki ve etik kararlar alır. 

Beyniniz birden çok kişiliği olan bir insan gibidir. 
O yüzden hepimizin farklı zamanlarda farklı insanlar gibi görünmemize şaşmamak gerekir.

Başarılı olmanın anahtarı, işte bu bölümlerin birlikte iyi çalışmasına, yani bütünleşmesine yardımcı olmaktır. 
Sağ sol entegrasyonu beynin farklı bölümlerinin bir koordinasyon içinde dengeli bir şekilde çalışmasına bağlıdır. 
Çocuklarımızın bu bütünlemeyi yapamadıklarını kolaylıkla fark ederiz. 
Öyle zamanlarda duygularına yenik düşerler, zihinleri karmakarışıktır. Öfke nöbeti geçirirler, çöküş yaşarlar ya da saldırganlaşırlar.
Bütünleşme pek çok kişinin farkında bile olmadan gerçekleşen bir eylemdir.
Günümüzde artık beynin ‘plastik’, yani ‘şekillendirilebilir’ olduğu bilinmektedir.
Bunun anlamı beynin, daha önce varsaydığımız gibi sadece çocuklukta değil, tüm hayatımız boyunca fiziksel olarak değişiyor olmasıdır.
Beynimize şekli veren şey nedir? 
Deneyimdir, yani yaşadıklarımızdır. Yaşlandıktan sonra bile deneyimlerimiz beynimizin fiziksel yapısını değiştirmektedir.
Yani bizler hayatımız boyunca beynimizin şu anda çalıştığı tarzın esiri olarak kalmak zorunda değiliz ve yeni bağlantıların oluşmasıyla daha mutlu olabiliriz. 
Beynimizin temel mimarisinin ve doğuştan gelen mizacımızın ötesinde, ebeveynler çocuklarına dirençli ve iyi bütünleşmiş bir beyin gelişmesine yardımcı olacak birçok şeyi yapar ve geliştirebilirler.
Kendi duyguları ve deneyimleri hakkında konuşan ebeveynleri olan çocukların duygusal zekaları daha hızlı gelişmekte, hem kendi hem de başkalarının duygularını daha iyi anlayabilmekteler. 
Dünyayı keşfetme konusunda destekleyici ve cesaret verici ebeveynleri olan çocuklar, kendileri mizaç olarak çekingen ve güvensiz olsalar bile bu tutumlardan dolayı daha güvenli hale gelebilirler.
Çocuk travmatik bir deneyim yaşadığında, bu deneyimi işlemeye gereksinim duyar, pek çok kez karşılaşıyoruz, aile çocuğunu korumak adına ya da bazen kendisi de yüzleşmemek ve sorundan uzaklaşmak adına, bu kötü deneyimi çocuğun dillendirmesine izin vermemekte.
Böylece unutulacağı ve artık can yakmayacağı düşünülüyor olmalı. Ancak bu sorunu daha da büyütür, bastırılan her şey bir gün bilince çıkar ve asıl o zaman daha can yakıcı olur.
Beynin sağ bölümündeki ürkütücü ve travmatik deneyim, yine beynin sol tarafındaki olgusal gerçeklerin ve mantığın ön plana getirilmesi ile yaşanan kötü deneyime kişinin anlam vermesini yada anlam verebileceği hale getirilmesini sağlayabilir.
Sağ ve sol beynin bütün halinde çalışması deneyimi kişi için daha akılcı hale getirir.
Anaokulundaki çocuğunuzun ne kadar süper olduğunu düşünürseniz düşünün, o on yaşındaki bir çocuğun beynine sahip değildir, daha birkaç yıl da olmayacaktır.
Beynin olgunlaşma hızı genellikle miras aldığımız genlere bağlıdır. Ama bütünleştirme düzeyi, tamamen anne baba olarak çocuğumuzu her gün ne şekilde etkilediğimiz ile bağlantılıdır.
Beynimizin sadece sağ tarafını kullanmak, yüzerken tek kolumuzu kullanmak gibidir.Örneğin duygularınızı düşünün, duygular çok önemlidir ama anlamlı bir hayat sürmek istiyorsak, yine de onların hayatımızı kontrol altına almasını istemeyiz.
Eğer sağ beynimiz hakimiyeti ele alır ve biz sol beynimizin mantıksal yanını göz ardı edersek kendimizi bir duygu seli içinde buluruz.
Öte yandan sadece sol beynimizin mantığını kullanıp, duygularımızın dilinden tamamen de sıyrılmak istemeyiz. Hem sağ hem de sol beynimizi birlikte kullanabildiğimiz ölçüde daha doyumlu yaşayabiliriz.
Günlük yaşantınızın her anını kullanarak çocuğunuzun beyninin başarılı bir şeklide bütünleşmesini sağlayabilirsiniz.
Bütünleşmiş bir beyin kişinin daha iyi kararlar almasını, bedenini ve duygularını kontrol edebilmesini, kendisini daha iyi anlamasını, daha güçlü ilişkiler kurmasını ve okulda başarılı olmasını sağlar.
Beyninin sağ tarafında acı veren duygulardan kaçarak, sol beynin mantığına sığındığımızda, kimliğin kabul edilmesi gereken bir parçasını da reddetmiş oluruz.
 Bunun için en temelde hem kendinizin hem de çocuklarınız için duyguların, yaşanmasına  ve ifade edilmesine izin vermeyi öğrenmeniz ve de öğretmeniz  gerekir.
Çocuğunuzla bağ kurun ve onu yeniden yönlendirin.
Onun sağ beyni ile bağ kurun. Sol beyin ile yönlendirin.
Sorunu halletmek için sıkıntının adını koyun, endişelendiği konu üzerinde konuşun o duygusunu anlatsın siz akılcı olana odaklanın..
Görmezden gelmek ya da inkar etmenin yerine bütünleştirmesine olanak verin…
Son olarak; çocuklarınıza beyinlerinin iki tarafı olduğunu öğretin ve elbette ki değişebilir, şekillenebilir olduğunu unutmayın.
Genetik miras, kader değildir…
Kaynak: Bütün Beyinli Çocuk -Daniel  J. Siegel : Parenting From The İnside Out – Daniel J. Siegel

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...