11 Temmuz 2015

OĞUZHAN VE ZÜLKARNEYN



OĞUZHAN VE ZÜLKARNEYN

Oğuz Han Zülkarneyn midir?
Kur’an-ı Kerim’de adı geçen Zülkarneyn’in Oğuz Han olduğuna dair iddialar vardır. Hz. Âdem’den günümüze kadar Allah’ın dini uğrunda mücadele eden peygamberlerden başka birçok veli ve salih kulların olduğu bilinmektedir. Bir Tanrı yolunda uzun yıllar süren din savaşları yaptığı bilinen Oğuz Han da peygamber olmasa dahi Allah’ın bu sâlih ve veli kullarından birisidir.
Miladi 1684 yılında vefat eden Vâni Mehmed Efendi “Arais’ül Kur’an” isimli Arapça tefsirinin 250. yaprağında:
"Türkler Kur’an’da bahsi geçen Zülkarneyn’den maksat, Oğuz Han olduğunu söylerler ki bu hususta tereddüdü mucip olacak hiçbir nokta yoktur” demektedir.( İ.Hami Danişmend, Türk Irkı Niçin Müslüman Oldu, sayfa:174,178)
Aynı konu üzerinde “Neşri Tarihi” denilen ve İkinci Bayezid devrinde yayınlanan “Kitab-ı Cihannuma”nın birinci cildinin onuncu sayfasında Oğuz Han’ın doğuya, batıya bütün dünyaya hâkim olduğu belirtildikten sonra şöyle denilmektedir:
“Etrak şöyle zu’m iderlerdi ki Hak Sübhanehu ve Teâlâ Kelâm_ı kadîminde zikr ettiği Zülkarneyn meğer bu ola dirlerdi.”(Kitab-ı Cihannüma Neşri Tarihi cilt 1, sayfa:11)
Kânûnî devrine ait Rüstem Paşa’nın “Tevârih-i Âl-i Osman” adlı eserinin ikinci sayfasında ise şöyle bir ifade mevcuttur:
“Etrak şöyle fikri derlerdi ki Hak Sübhânehu ve Teâla Kur’an-ı Keriminde (Kulnâ yâ Zülkarneyn) diyu zikr-ittiği meğer bu (Oğuz Han)’dır dirlerdi.” (İ.Hami Danişmend, Türk Irkı niçin Müslüman Oldu, sayfa:175)
Kur’an-ı Kerim’de Kehf Suresi 83. Ayetten 98. Ayete kadar Zülkarneyn hakkında bilgi verilmektedir. Bu ayetlerde Zülkarneyn’in yeryüzünde iktidar ve kuvvet sahibi olduğu, doğuya, batıya ve çeşitli yerlere seferler yaptığı anlatılır. Bu ayetlerden insanların o çağlarda demiri ve bakırı kullandıkları da anlaşılmaktadır.(Geniş bilgi için Kehf suresinin tefsirlerine bakınız.)
Bu ayetlerden anladığımıza göre Zülkarneyn dünyanın dört bir yanına seferler düzenlemiş olan Allah’ın sâlih ve veli bir kulu veya peygamberidir.
Beyzâvi tefsirinde Zülkarneyn’in Cihan Hâkimiyetine ulaştığından söz edilir. Ayrıca bir yiğitlik simgesi olarak tacında iki boynuz bulunduğundan Zülkarneyn denildiği belirtilmekte ise de bu görüş bir kısım tefsirciler tarafından tasvip görmemiştir.(Kur’an-ı Kerim ve açıklamalı Meali Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, no:86)
Zülkarneyn’nin “Türklerin iki boynuzlu Oğuz’u, Yunanlıların İskender’i Mısır Firavunlarından biri ve yahut Himyeri tebabiasından (Yemenden) biri” sayılmaktadır. (İ. H. Danişmend, a.g.e. sayfa: 178)

Ömer Nasuhi Bilmen, Yunanlı İskender’in Zülkarneyn olamayacağını belirterek, “İsterken, bir feylesof olan Aristo’nun mezhebi üzere bulunuyordu. Rivayete nazaran İran’ı zapt etmiş, Hindistan’a kadar da gitmiş ise de +++++ arkadaşları kendisini takip etmek istemedikleri için bilzarure ric’ate mecbur olmuştu. (geri dönmüştü) Etrafını da bir takım ehli hava sarmıştı. Onların teşvikiyle zevk ve sefaya, işrete, sefahate dalarak daha otuz üç yaşında iken kablel milad (M.Ö. 322) tarihinde hummadan vefat etmiştir” demektedir.(Ö.N.Bilmen, Kur’an-ı Kerim Türkçe Meali Âlisi ve Tefsiri, cilt:4, sayfa: 1995)

Yemenli Himyeri tebasından olan Sa’b ile Makedonyalı İskender yalnız şark seferiyle ünlüdürler. Oğuz Han’ın ise eski Türk destanlarına ve tarihi bilgilere göre dünyanın dört tarafına de seferleri vardır. İlk Türk Cihan Hâkimiyeti de Oğuz Han tarafından gerçekleştirilmiştir. Yukarıda adı geçen “Neşri Tarihi”nin birinci cildinin on ikinci sayfasında şu bilgiler mevcuttur:
“Vaktaki Oğuz bilad-ı arzı şarkan ve garben ve Çin ve Gor ve Gazne ve Hind ve Sind ve Türkistan ve Deylem ve Babil, Berber, çün bu kadar illere müstevli oldu… “(İ. H. Danişmend, a. g. e, sayfa: 176)

Marcel Brion’un “La vie des Huns” isimli eserindeki açıklamaya göre: “ Oğuz Han’ın ordusu bile dünyanın dört cihetine göre dört renge ayrılır. Şimal fırkasının atları yağız, cenup fırkasının atları kula, garp fırkasının atları kır ve şark fırkasının atları bakla kırı rengindedir.” (İ.H.Danişmend, sayfa:176)
Ebu’lgazi Banadır Han’ın “Şecere-i Terâkime” adlı eserinin 30. Sayfasından itibaren Oğuz Han’ın Hindistan, İran, Şam, Mısır vb. seferleri anlatılır. (geniş bilgi için “Türklerin Soy Kütüğü”, M. Ergin yayınına bak)
V. Bank ile G. R. Rachmati’nin birlikte yayınladıkları Oğuznâme’nin 1932 Berlin baskısının 14. Sayfasında ve Rıza Nur’un 1928 İskenderiye baskısının 21. Sayfasında Urum Kağan’ın mağlubiyeti şöyle anlatılır:
“Oğuz Kağan başadı, Urum -Kağan kaçdı. Oğuz Kağan Urum –Kağan-nung kağanlukın aldı; İl-künin aldı…” Yani Oğuz Han bastı-muzaffer oldu. Roma imparatoru kaçtı. Oğuz Han, Roma İmparatorunun imparatorluğunu aldı, ahalisini-halkını aldı.”(İ. H.Danişmend, s: 176)
Yine Bank nüshasında Oğuz Han’ın Masar-Kağan’a Mısır Hükümdarına karşı kazandığı zafer şöyle anlatılır:
“Oğuz Kağan başadı, Masar Kağan kaçdı. Oğuz anı bastı, yurdu aldı kitdi.”Yâni “ Oğuz Han muzaffer oldu. Mısır Hükümdarı kaçtı. Oğuz onu bastı, yurdunu aldı gitti.”( İ.H.Danişmend,s:176)
Leon Cohun’a göre de:
“O bütün dünyayı fethetmiş, yüz on altı sene yaşamış ve hâkimiyet timsâli olan altın yayla üç oku ölümünden evvel oğulları arasında paylaştırmıştır.” (İ.H.Danişmend, s:177)
Oğuz Han’ın 116 yıl yaşadığı Şecere-i Terakime’de: “Ve yüz on altı yıl padişahlık kılıp Hakkın rahmetine vardı” (E.G.Bahadır Han, Türklerin Soy Kütüğü, s:42, M.Ergin yayını) şeklinde anlatılmaktadır.

Oğuz Han 116 yıl yaşamıştır. Arap kaynaklarında ve Kur’an’da adı geçen “Zülkarneyn” adındaki “karn” eki boynuz manasına değil, “asır” ve “devir” manalarını ifade eder.(Osmanlıca Türkçe Lügat, s:247) Arapça’da “eyn” eki ikilik ifade eder. “Karneyn” ise “iki asır” manasındadır. Oğuz Han bir asırdan fazla, iki asır (116 yıl) yaşamıştır.
Vâni Mehmed Efendiye, Neşri Tarihi denilen Kitâbı Cihannum’ya, Rüstem Paşa’nın Tevarih-i Âl-i Osman’ına göre Oğuz Han, Kur’an’da adı geçen Zülkarneyn’dir. Rıza Nur’a göre Oğuz Han Hz. İbrahim Peygamber zamanında yaşamıştır.( R.Nur, Türk Tarihi cilt:1,s:45) Ömer Nasuhi Bilmen ise, “Zülkarneyn’in İbrahim aleyhisselamla Mekke-i Mükerreme’de görüşmüş olduğu hadis kitaplarında mezkurdur” (Ö.N.B.Kuran-ı Kerim Türkçe Meali Âlisi ve Tefsiri cilt:4, s: 1995) demektedir.

Bu bilgilere Marcel Brion’un, Ebu’l gâzi Bahadır Han’ın, V. Bank ile R. G. Rachmati’nin, Leon Cohun’un yukarıdaki vermiş olduğu bilgileri de dahil edersek ve Oğuz Han’ın ‘Bir Tanrı’ yolunda on yıl süren din savaşları yaptığını ve “ Oğullarım çok savaştım Tanrı’ya borcumu ödedim” dediğini de dikkate alırsak o zaman Oğuz Han’ın Kur’an’da adı geçen Zülkarneyn olduğu iyice anlaşılmış olur.

Silinmesin *T6952550267*DOSYA GÖNDERME FORMU(HUKUK)YARGITAY 20. HUKUK DAİRESİ BAŞKANLIĞINA ANKARADOSYAYA İLİŞKİN BİLGİLERMAHKEMESİKARAR TAR...